- Son Asır Türk Musikişinasları İmamı Gazali rahmetullahi aleyh da der ki: Baharın ve ezharının, udun ve evtarinin tahrik etmediği kimsenin mizacı o kadar fasiddir [«Baharın, çiçeklerin ve musikinin müteessir etmediği şahsın mizacı fasittir.»] ki ilâcı yokdur. Teganni, söz anlamayan sabiye ve belâdeti tab’ı malûm olan deveye bile müessirdir ki ağlayan çocuk, susar, uyur. Deve sırtındaki ağır yükü istihfaf, uzak mesafeleri istıksar eder ve hiss etdiği neşatdan âdeta mest olur. Abdülganiyyı Nablusı, Tariki mevleviyeye dair risalesinde der ki: «Zi ruhda hımardan gayri musikiden müteessir olmayan yokdur [1] demişlerdir. Şeyh Sa’di der ki: «Bir kerihüssavt, yüksek sesle kur’an okurdu. Yanından geçen bir ehli dil ile aralarında şöyle bir muhavere geçmişdir: — Senin aylığın ne kadar? —Hiç. — O halde niçün kendine zahmet veriyorsun ? — Allah içün okuyorum. — Allah içün okuma!.. ** «Fariğ olmam meşrebi rindaneden Yüz çevirmem nafile peymaneden Bezmedikçe haleti m