Kayıtlar

HADÎKA...İmtihanda

  Perdeyi kaldırdıklarında her işi açmaya başlarlar. Dost mu düşman mı olduğunu öğreninceye kadar, senin iyiliğin ve şirkin onun potasında olacaktır. Bu saf altın potasında, sen olduğun sürece, saf gümüş kadar gerçek olacaksın. [Arınacaksın] Saf temizlik, kötülüğünü yakar ve ayaklarının tozu göklere yükselir. Allah Teâlâ size rehber olduğunda, istikamet feleği   de sana mekan olur. Burası dört kişilik ya da dört sütunlu değil, Allah Teâlâ'nın bir tecrid /soyut evidir. İyilik de kötülük de perdenin içindedir.   Tecrübeye gelince, perdeyi örmek ve cilvenin konumudur. Düşman ve dost için bundan daha hayırlı olan, [aslında] onun pota, ocak ve terazi olmasıdır. Tecrübe, öncesi ile sonrasını, az ile çok şeyi, saman ve taneyi birbirinden ayırır Hayal gücünde bir artış veya azalma olur, tecrübe   dürüstlüğün rehberidir. Ve insan için, küfrün ve dinin, hayır ve şerrin döküldüğü yer Sakr Kapısı'dır. Helak potasında kaldığı sürece, kirlenmiş olan saf hale gelir.

Seçki -2-

İçindekiler [ kapat ]   İLMÎ ÇALIŞMALARA ENGEL OLANLARA İTHAFEN [İlmin ne kadar değerli olduğunu ve neticesinin kutsallığını anlamak için Şeyh-i Ekber Muhyiddîn Ârabî kaddese’llâhü sırrahu’l azîzin açıklamasını bu konuda hatırlamak gerekir. Şöyle ki; Cenâb-ı Şeyh-i Ekber kaddese’llâhü sırrahu’l-aziz “rûh”  u Cenâb-ı Musa aleyhisselâma;   “İblîs”  i de Fir’avun’a  “ ilm ” i de “deryâ”ya teşbih buyurmuştur.  Nitekim Firavun askerleriyle Mûsâ aleyhisselâmı Kızıldeniz’i sahiline kadar takip etmiş ve Cenâb-ı Musa aleyhisselâm asası ile denize vurup kendisine bir yol açılmakla o yola girerek karşı tarafa geçmiş ve Fir’avun dahi onu takîben bu yola girmiş ise de deniz kavuşup helak olmuştur. Ruh dahi İblîs’in tecâvüzü hâlinde derya­yı ilimden açılacak bir yola sülük etmesi gerekir. Zira  “ilim”  riyaset ve kendini beğenme vereceğinden ve Âdemoğlu’nun helaki riyaset ve kendini beğenme sebepleriyle vâki’ olduğundan şeytan Ademoğlu’nun ilim tarafına meylini pek ziyâde arzu ed