Kayıtlar
Ey Sevgili Miraçtan Dönmeseydin Ne Olurdu Halimiz
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Bugüne kadar Hz. Rasûlu'llâh salla’llâhu aleyhi ve sellemin Miraç hadisesini algılarken hata yaptığımız düşünüyorum. Bu olay aslında rahmet peygamberinin dünyayı terki- bir nevi ruhunu Allah Teâlâ'ya teslim edişi idi. Yani İdris aleyhisselâm gibi dönüşü olmayabilirdi. Büyük mutasavvıf İmâm-ı Rabbânî kuddise sırruhu'l-âlî miracı şöyle anlatıyor: "O'nun (salla’llâhu aleyhi ve sellem) mirac gecesinde Rabbini görmesi, dünyada değil, âhirette vaki olmuştur. Çünkü O (salla’llâhu aleyhi ve sellem), miraç gecesi mekân-zaman dairelerinin dışına çıkınca ve imkân âleminin darlığından kurtulunca ezel ve ebedi bir an olarak buldu, başlangıç ve sonu bir nokta olarak gördü..." (C. I, 283. mektup). Hüzün senesi dediğimiz olaylar zincirinde [Hz. Ebu Talib'in ve annemiz Hz. Hatice aleyhisselâmın vefatları akabinde] Efendimiz salla’llâhu aleyhi ve sellem için Mekke'deki hayat çekilmez olmuştu. Hz. Ebû Talib’in sağlığında Hz. Rasûlu'llâh salla’llâhu aleyh
Yarın Masumların Bayram Günü
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Sözləri : Bəxtiyar Vahabzadə Musiqisi : Şəfiqə Axundova Ellerini üzüp menden Yarım bir baş gider oldu Can deyip can eşiderdik Bu ayrılık neden oldu Öz eşgimle dileyimle Ayrı düşdüm illere men Ancağ sennen ayrı gezen Ürek değil beden oldu Gızıl gülem bes neyem men Bülbülem gafesdeyem men Gezirem men gemli gemli Gören deyir hesteyem men Öz eşgimle dileyimle Ayrı düşdüm illere men Ancağ sennen ayrı gezen Ürek değil beden oldu Ellerini çekip benden Yarim bugün gider oldu Hem sever hem sevilirdik Bu ayrılık neden oldu Yar aşkıyla yana yana Ayrı düştüm ellere ben Ama senden ayrı gezen Yürek değil beden oldu Yandı yürek kebap oldu Gül bahçemde hazan oldu Ben ki senden ayrılmazdım Bu ayrılık neden oldu
Peygamberimiz Bize Şahit Olsun
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Şeyh İzzüddin bin Abdüsselâm der ki: "Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) özelliklerinden biri de, yüce Allah'ın O'nun ümmetini adaletli hâkimler makamında kılması ve ümmetinin hesâb gününde, insanlar üzerinde şahitlik yaparak onlara gönderilen Peygamberlerin, teblîğ vazifelerini tastamam yaptıklarına dâir hüküm vermeleridir. Halbuki böyle bir özellik, diğer Peygamberler de bile bulunmamaktadır. " Bilindiği gibi, Yüce Allah bir âyetinde şöyle buyurmaktadır: " وَكَذٰلِكَ جَعَلْنَاكُمْ اُمَّةً وَسَطاً لِتَكُونُوا شُهَدَٓاءَ عَلَى النَّاسِ وَيَكُونَ الرَّسُولُ عَلَيْكُمْ شَهٖيداًؕ وَمَا جَعَلْنَا الْقِبْلَةَ الَّتٖي كُنْتَ عَلَيْهَٓا اِلَّا لِنَعْلَمَ مَنْ يَتَّبِـعُ الرَّسُولَ مِمَّنْ يَنْقَلِبُ عَلٰى عَقِبَيْهِؕ وَاِنْ كَانَتْ لَكَبٖيرَةً اِلَّا عَلَى الَّذٖينَ هَدَى اللّٰهُؕ وَمَا كَانَ اللّٰهُ لِيُضٖيعَ اٖيمَانَكُمْؕ اِنَّ اللّٰهَ بِالنَّاسِ لَرَؤُ۫فٌ رَحٖيمٌ ....١٤٣... İşte böylece, siz insanlara şahit olasınız, peygamber de size şahit ols
Şeyhülislâm Ebu’s-Suud Efendi’nin Bediiyyesi
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Rasûlullâh sallallâhü aleyhi ve sellemi öven edebi sanatlar kullanılan manzumelere (mevlid-Kaside-i Masnua, Methiye-Mersiye—Naat-Gazel-..] bediiyyat denilir. Eşi ve benzeri olmayan öncesinde herhangi bir örneği bulunmayan, yenilik, orjinallik, aslîlik ve icat edilerek oluşturulan manzumelerdir. Aşağıda sunulan 29 beyitten oluşan bu bediiyyenin sahibi Ebu’s-Suud Efendi namıyla tanınan, Abu’l-Suud Muhammed b. Mustafa al- İmadî (1490-1574)’dir. Ebu’s-Suud Efendi hemen hemen her sahada eser kaleme almış, Osmanlı İmparatorluğumun en azametli dönemlerinde şeyhülislâmlık yapmış biridir. Adı geçen bediiyyesi diğer bediiyyelerin aksine kâmil veznindedir. Her beytinde dört veya beş bedi sanatı içerir. Bu özelliği ile çeşitleri içerisinde ayrı bir yeri olduğu muhakkaktır. بسم لله الرحمن الرحيم 1 لمن الديارتضعضعت أركانها *** وانقض فوق عروشهاجدرانها 2 أضحت مثابة كل بوم صادح *** و تفرقت أيدي سبا سكانها 3 واختل مثل رسومها إطلالها *** وانهد نحو رواقها أيوا
Söylenemez Haldeyim
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
canım sevgilim çok özledim ne çok istedim ayağının tozu olmayı dediklerini birde ben bilebilseydim yahut çok azına kavuşsam sevincimden bir kelimesini değil senden alemden saklamazdım. O’ndan başka bir ışığın olmadığı yerde gölge nasıl olabilirim kendin için canımı istiyorsan söyle versinler al benden kaç defa teklif ettim önceden verdim ve ölecektim de… ama sen vazgeçtin..değersiz mi buldun yoksa acıdın mı anlayamadım şimdi tekrar mi istiyorsan… buyur senin olsun bende varlık adına bir nesne bırakmadın ki… kaç defa söyledim… senin kadar olamam ki… ne söyleyeyim ne vereyim yapacak bir şeyim kalmadı zar zor yaşıyorum keşke ben senin ayaklarına değen toprakların şerefine kavuşsaydım da deli divane dolaşsaydım bir anlasalar beni sen benim her şeyimsin daha ne istiyorsun… kucağına gelip sığındığım da beni sevdin ya.. beni öptün ve saatlerce sevdin sonra seni içime çekip kokladım… eritip katreden küçük ettim ya… ama ben şimdi b
Hakka Giden Yolda Başka Sığınağımız Yoktur
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Ben kendimin günahkâr olduğumu bilsem de, yarın Allahu Teâlâ'nın beni affedeceğinden eminim. Çünkü ben Nebi (salla'llâhü aleyhi ve sellem) ve ailesini gerçekten sevdim. Haşr gününde benim kurtulmam için ihlâsım yeter. ** Ya Rabbi! Ben gerçekten hayırlı amellerde gevşek davranan, hatası çok, günahkâr bir kulum. İnsanların en hayırlısı (Hz. Muhammed salla'llâhü aleyhi ve sellem) ve onun ailesini sevmek gerektiği yönündeki inancımdan başka haşir gününde sıkıntıları giderecek salih amelim yok. Ancak itikadım, o günde kişinin sevdiğiyle beraber olmasıdır. "Bahauddin El-Âmilî"
Nebi (salla'llâhü aleyhi ve sellem.) ve ailesini gerçekten sevdim
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
"Bahauddin El-Âmilî" وَثِقْتُ بِعَفْوِاللهِ عَنِّي فِي غَدٍ وَإِنْ كُنْتُ أَدْرِي أَنَّنِي الْمُذْنِب الْعَاصِي وَ أَخْلَصْتُ حُبِّي فِي النَّبيِّ وَ آلِه كَفَى فِي خَلاَصِي یَوْمَ حَشْرِي إِخْلاَصِي Ben kendimin günahkâr olduğumu bilsem de, yarın Allahu Tealanın beni affedeceğinden eminim. Çünkü ben Nebi (salla'llâhü aleyhi ve sellem.) ve ailesini gerçekten sevdim. Haşr gününde benim kurtulmam için ihlâsım yeter. ** یاَ رَبِّي إِنِّي مُذْ نِبٌ خَاطِئٌ مُقَصِّرٌ فِي صَالِحَاتِ الْقَرَبْ وَ لَیْسَ لِي مِنْ عَمَلٍ صَالِحٍ أَرْجُوهُ فِي الْحَشْرِ لِدَفْعِ الْكَرَبْ غَیْرَ اِعِتقَادِي حُبَّ خَیْرِ الْوَرَى وَآلِه وَالْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبْ Ya Rabbi! Ben gerçekten hayırlı amellerde gevşek davranan, hatası çok, günahkâr bir kulum. İnsanların en hayırlısı (Hz. Muhammed salla'llâhü aleyhi ve sellem) ve onun ailesini sevmek gerektiği yönündeki inancımdan başka haşir gününde sıkıntıları giderecek salih amelim yok. Ancak itikadım, o günde kişinin se
Rasûlüllah salla'llâhü aleyhi ve sellem e Hz. Ali kerrem'allahü veche radiyallâhü anhın Mersiyeleri
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
أَمِن بَعدِ تَكفينِ النَبِيِّ وَدَفنِهِ نَعيشُ بِآلاءٍ وَنَجنَحُ لِلسَلوى رُزِئنا رَسولَ اللَهِ حَقّاً فَلَن نَرى بِذاكَ عَديلاً ما حَيينا مِنَ الرَدى وُكُنتَ لَنا كَالحُصنِ مِن دونِ أَهلِهِ لَهُ مَعقَلٌ حِرزٌ حَريزٌ مِن العِدى وَكُنا بِهِ شُمُّ الأُنوفِ بِنَحوِهِ عَلى مَوضِعٍ لا يُستطاعُ وَلا يُرى وَكُنّا بِمَرآكُم نَرى النورَ وَالهُدى صَباحَ مَساءَ راحَ فينا أَو اِغتَدى لَقَد غَشِيَتنا ظُلمَةٌ بِعدَ فَقدِكُم نَهاراً وَقَد زادَت عَلى ظُلمَةِ الدُجى فَيا خَيرَ مَن ضَمَّ الجَوانِحَ وَالحَشا وَيا خَيرَ مَيتٍ ضَمّهُ التُربُ وَالثَرى كَأَنَّ أُمورَ الناسِ بَعدَكَ ضُمِّنَت سَفينَةُ مَوجٍ حينَ في البَحرِ قَد سَما وَضاقَ فَضاءُ الأَرضِ عَنّا بِرَحبِهِ لَفَقدِ رَسولِ اللَهِ إِذ قيلَ قَد مَضى فَقَد نَزَلَت بِالمُسلِمينَ مُصيبَةٌ كَصَدعِ الصَفا لا صَدعٍ لِلشَعبِ في الصَفا فَلَن يَستَقِلَّ الناسُ ما حَلَّ فيهُمُ وَلَن يُجبِرَ العَظمُ الَّذي مِنهُمُ وَهَى وَفي كُلِّ وَقتٍ لِلصَلاةِ يَهيجُها بِلالٌ وَيَدعو بِاِسمِهِ كُلَّما دَعا وَيَطلُبُ أَقوام