Kayıtlar

Ah Şu Üçüncü

Resim
    Hep söylerim biz olmalıyız Aslında  her insanda  zaten biz Biri dünyanın gördüğü Diğeri içimizdeki sakladığımız gizlimiz Hangisi...daha sevimli olmalı İçteki tatlıysa Dışındaki uyumsuz ve ürkek Sanki kanun gibi  Hep gizli olanın gerçeğidir Tutkulu, heyecanlıdır nedense Ve hep saklarız onu Sakınırız her şeyden Bizimize vefasız kaldık Yaşatmalıydık… nefes aldırmalıydık Birazda o hükmetliydi  hayatımıza … Aslında, doğru olan bu...yapmalı İçi dışa vurmalıydık korkmadan Biraz da cesaretle İçin sesini duyurmalıydık…hiç olmazsa şarkılarda Yoksa hayat koca bir yalan Çekilir mi yıllarca Bizim değil mi Üzülmek için gelmedik ya bu hayata Minnacık bir gülücüğe hasret kalmak ne kötü Geriye bırakmak mı yılları... Acımasız bile bile Bizimle yaşamadan tat almadan Tatlı yaşatmalıydık içimizi de Söylemeliydik hakkını Sevdiğimizi Dünya ölümün değdiği yer değil mi Neyi sağlam bıraktı ki  Rüzgara takılan bir tüy kadar Vurulup gideceksek sessizli

Kelebeğin

Resim
  Sessizliğimin gizeminden kalbim titreyerek En güzel duygularla seni çok seviyorum Kavuşmak...en büyük hayalim Kolay değildi ama zorlana zorlana Kozama girdim Bu bir umut Belki bu içinde bulunduğum Tüm acılardan kurtulma nedeni olacak Körler kuyusu zifiri karanlık Kozam sırlarım dünyası Soğuk, sessiz, gri ve sıkı Kavuşmak için çarem Dar yerin en darına düşmeli Sıkıntısı çok olacak Fakat seni hayal ederek aşacağım Dayanabilirim bu hâlime Uzun kısa demem Razıyım çile yumağına Bir gün gelecek Güneşim doğacak... Kalbimdeki hasretim dinecek Kelebeğin uçacak Ah ne güzel Saçlarına konduğunu düşündükçe  İsmail Hakkı Altuntaş

Yazılmışlar 21

İçindekiler [ kapat ] KARIŞIK BİR RÜYANI TABİRİ Ömrümüz böyle olmamalıydı, Elâgözlüm Bir vakitsiz meyve dilemeliydik Tanrıdan Uzun hasretlerin arifesinde Ellerim böğrümde kalmamalıydı. Turgut UYAR RÜYAMIZ   Dokuz yaprak. başları dokuz kuşa dönmüş bir dokuz yaprak daha. Üzerlerinde uçan beyaz bir güvercin ve uzaktaki kuşlar. üç yumurta, ekmek ve bir bardak su.   Eskilerden kalan bir hikmet   “Yorumlanmamış rüya okunmamış mektup gibidir”   denilmiştir. İmam Nâbulusî de  "Rüyâ uçucu bir kuşun ayağı üzerindedir, tabir olunmadıkça onun için istikrar ve karâr yoktur” Talmud’da ise  “Rüya, kendisinin yorumudur”  geçer. Yani rüyayı kendisinden başkası tarif edemez, tam manasıyla çözemez. Rüyadaki dokuz sayısı: rüya dokuz tabakada tabiri biliniyorsa kâmil ve tam teşekküllü tevil edilmiştir. Bu nedenle İmam Cafer Sadık aleyhisselâm sembolleri kâmilen dokuz vecihde yorumlamıştır. "Dokuz eskilerden beri "büyülü sayı" sayılır. Geleneks