İsmail Hakkı Altuntaş

  Ramazan ayı, rahmet ayıdır, denilir. Bu ay, rahmet ( رحمة ) olacakken, aslında bu insanlar sayesinde zahmet ( زحمة ) sıkışıklık / gönül darlığı oluyor . İkisinin arasındaki tek fark küçük bir noktacık. Ah, o küçük nokta kalbe konmuş, İblis’in Hz. Adem’in kuru bedenini gezerken dikkatinin çekiliği yer. Bu nedenle Hz. Rasûlü'llâh salla'llâhu aleyhi ve sellem Efendimizin kalbindeki bu iz, yani İblis’e üfürük yapacağı yer Allah Teâlâ’nın kudretiyle silinmiştir. Yoksa, belki insani tarafı sürekli eziyet içinde kalırdı. Maksadımıza gelince, Hz. Rasûlü'llâh salla'llâhu aleyhi ve sellemin ramazanın son 10 günü itikafa girdiğini genelimiz bilir. Ve hikmetine dair herkes bir şeyler söyler. Hakikaten ne olabilir, birde benim düşüncemi söylemeliyim. İnsanların ekseri kısmı Kabil’in çocuklarıdır. Kabil Şehri, isminden belli ki, hala yeryüzünde fitnenin kaynaklığı yapar. Hz. Âdem, Habil hadisesinden sonra onu yanından kovunca Yemen taraflarına kaçmış ve orada çoğalmışlardır...

  Salât-ı Tecelliye Muhyiddin Ebi Salih Şeyh Abdulkadir Geylâni Kuddise sırruhu'l aziz 

  1 نَظَـرْتُ بِعَيْـنِ الْفِكْرِ فِي حَانِ حَضْرَتِي حَبِيبــاً تتَجَلَّــى لِلْقُلُــوبِ فَحَنَّـتِ 2 ســَقَانِي بِكَــأْسٍ مِـنْ مُدَامَـةٍ حُبِّـهِ فَكَـانَ مِـنَ السـَّاقِي خُمَارِي وَسَكْرتِي 3 يُنــادِمُنِي فِــي كُـلِّ يَـوْمٍ وَلَيْلَـةٍ وَمَـا زَالَ يَرْعَـانِي بِعَيْـنِ الْمَـوَدَّةِ 4 ضـَرِيحيَ بَيْـتُ اللـه مَـنْ جَاءَ زَارَهُ بِهَرْوَلَـــةٍ يَحـــظَ بِعِــزٍّ وَرِفْعَــةِ 5 وَســِرَّى بِســِرِّ اللـهِ سـَارَ بِخَلْقِـهِ فَلُــذْ بِجَنَــابِي إِنْ أَرَدْتَ مَــوَدْتِي 6 وَأَمْـرِي بِأَمْرِ اللهِ إِنْ قُلْتُ كُنْ يَكُنْ وَكُـلٌّ بِـأَمْرِ اللـهِ فـاحْكُمْ بِقُدْرَتِي 7 وَأَصـْبَحَتُ بِـالْوَادِ المُقَـدَّسِ جَالِسـَاً عَلَـى طُـورِ سـِينَا قَدْ سَمَوْتُ بِخَلْعَتِي 8 وَطَـافَتْ بِـيَ الأَكْـوانُ مِـن كُلِّ جَانِبٍ فَصــِرْتُ لَهَـا أَهْلاً بِتَحْقِيـقِ نِسـْبَتِي 9 فَلِـي عَلَـمٌ فِـي ذَرْوَةِ الْمَجْـدِ قَائِمٌ رَفِيـعُ الْسـَّنَا تَـأْوِي لَـهُ كُـلُّ أُمَّةِ 10 فَلاَ عِلْــمَ إِلاَّ مِــنْ بِحَـارٍ وَرَدْتُهَ...

  ورد الظهر ويسمى دعاء السريانية للجيلاني ولُه قُدِّسَ سِرُّهُ وِرد الظُّهر، ويُسَمَّى ((دَعاءُ السِّريانِيَّة)): بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ: اللَّهُمَّ صَلِّ على مُحَمَّدٍ وَعلى آلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلِّم. اللَّهُمَّ إنَّهُ ليسَ في الرِّياحِ مَرَّةٌ، وَلاَ في السَّحابِ قَطرَةٌ، وَلاَ في البَرقِ لَمعَةٌ، وَلاَ في الرُّعودِ زَجرَةٌ، وَلاَ في العَرْشِ وَالكُرْسِيِّ شَيْء، وَلاَ في الْمُلْكِ آيَةٌ، إلاَّ وهِيَ لَكَ، وَأنَّها شَهِدَت بأَنَّكَ أنتَ اللَّهُ لاَ إلهَ إلَّا أنْتَ، رَبُّ الأرَضينَ وَالسَّموَات، كاشِفُ الكُرُوْبِ، عَلّامُ الغُيوب، ومُخرِجُ الْحُبوب، ومُسَخِّرُ القُلوب لِمَن كانَ مَهجُوراً حَتَّى يَعودَ مَحبوباً، بِهُبوبٍ هُبوبٍ، بلُطْفِ خَفِيِّ يَا اللَّهُ يَا اللَّهُ يَا الله، بِصَعْصَعٍ صَعْصَعٍ، وَالبَهاءِ وَالنُّورِ التَّامِّ، بِسَهْسَهُوبٍ سَهسَهُوبٍ ذِي الْعِزِّ الشَّامِخ، بِطَهْطَهُوبٍ لَهُوبٍ يَا اللَّهُ، يَا اللَّهُ، يَا الله، حَم حَم، كَهُوْبٍ كَهُوْبٍ الّذي سَخَّرَ كُلَّ شَيْءٍ، يَا اللَّهُ يااللَّهُ ياالله، إلّا مَا سَخَّرتَ لي قُلُوبَ عِبَادِكَ أَجمَعي...

  Bazı yayınlarda filimdeki kabir Peygamberimiz salla'llâhü aleyhi ve sellem efendimizin kabri gibi gösterilmektedir. O videolarda dua kısmı kesik olduğu için insanlar yanlış anlamaya yönlendiriliyor. Ayrıca Türbedarların kıyafetleri Suudi eşkali olmaması,   kabrin üzerinde mavi örtü bulunması, ve   üzerinde Türkiye Cumhuriyeti ibaresi geçmesi de bu yerin Hz. Rasûlü'llâh salla'llâhü aleyhi ve selleme ait olmadığını alenen işaret eder. En önemlisi Arapça ziyaret duasında türbedarın ibtida okuduğu salavat ile kafalar karışmış galiba. Devamında gelen hususan ile gelen isimlerde Seyyid Abdulkadir Geylani ismine dikkat edince söylediğimiz anlamış olursunuz. Hz. Pirin ruhunu feraha kavuşturmak en güzel vazifedir. Hayırdaki yalan ruha daha çok eziyet eder… İhramcızade GAVSÜL AZÂMIN HÂK-İ PÂYİNE Senin aynanda hâlik dalmasaydı hüsnüne Nür-i tevhid gönder hayran kalmasaydı hüsnüne Kâinâta tam tecelli eylemezdi ol hüdâ Ehi-i irfân hep yapardı güzel esrârdan cüdâ Vâdii türda ...

Caps of Union Che Beloved gave me to drink; sol told my "Wine", advance towards me. Then-it- moved and walked to- me in- caps; "In my intoxication. I understood the Friends in-my midst. I said to all the Polar-Stars', Come and enter my State And-becomemy Companions- B e courageous- and drink, you-are- my army, because the Cup-B earer ofthe Fraternity has filled my cup tothe full. And you sipped from my cup, what I left after my deep "intoxication/, But you neither attained my height nor my U nion. Alt your stations are surely high, But mine i&higher ever. I am/singularly near to Him, The Mighty One who changes my state and suffices I am/like a/ white Falcon among every Mystic. "Whois there among the Saints, so gifted as me?" He enrobed me w ith determination embroidered, And He crow ned me w ith the C row n of Perfection. U ntome He revealedtheA ncient secrets. He adopted me and granted my request. And He made me a-Ruler over all the Polar-Stars- ...