Kayıtlar

Sonsuza Kadar Varsın

Resim
  “Aşk, dünya yaratılmadan önce de vardı. Yaratılmasından sonra aşk dağılmaya/çoğalmaya başladı. Aşk mükemmelleştiğinde, dünya yok olacak ve aşk sonsuza kadar var olacaktı.” Sana! Aşk, ilahiliğin aslında var ve insanlığa kaynaktır. Hayatımız için de hayat olmuştur.   Varlığımızı ilahi sevgiye derinden bağlamazsak,   bizdeki   nefes sonunda hüsran ile ayrılacaktır. -Neden? Ruh özden ayrılınca, özgürlüğüne sevinmemiştir; tekrar yücelere kavuşmak için teklif edilen bedenle mecburen birleşmiştir.     İşte insanın özünde gizlenmiş aşkı, arayış içinde sınırlı imkânları olan bir bedenden başka bir bedene tutku ile bağlanmıştır. Uçması için tek kanadının yetmediğini bilmiştir. Öyle ki, ruh aşkın aydınlanmasına kavuşmak için bir kafesteki kuş gibi çırpınmaktadır. İşte bu nedenle, çok dolandım, çok arandım. Beni benden alan bir sevda aradım. Her zaman gözyaşı döküp, aşkımın ilahisini bulmaya can attım. Aşka olan aşkım, Tanrıma, aşık olana kadar, gayret ...

Kalbine Sol Diyenler ve Solcuların Vay Haline

Son zamanlarda aşkını ifade gençler yahut aşk üzerine çalakelam edenlerin galat bir tabiri vardır. “Sol” Bunun üzerine birkaç hatırlatma yapmayı gerekli gördüm. Allah Teâlâ, Kur’ân-ı Kerim’de “sol” kelimesini şeytana, tağuta, isyana, amellerin mizanını, kulluktan uzak olanlara has kılmıştır. Bu nedenle, “sol/um, sol tarafım vb” , diyek aşkın mekânı ve mecaz yeri olarak kalbi kastettiklerini söylemeye çalışmaktalar. Aslında bir ilkokul öğrencisine sorarsanız kalp organ olarak nerededir diye vereceği cevap, göğüs kafesinde, göğsün orta çizgisinden biraz daha sol tarafta bulunan bir organdır, diyecektir.   Yani solda değildir.   İsmet Paşa’nın tabiriyle “ortanın solunda”dır. Dünyanın bu garipliğini ve doğru görülen galat tabirinin İblis için nasılda ifade ettiğimize. İblis şairleri sever, ucu ucundan   kendine dokunsa bile bir sözün anılmasını ister. Onun sevdiği bir tabir olarak sol için söylemlere bakalım. Binlerce yıl önce yazılmış Sümerlere ait Gılgamış des...

Keşfü’l-Esrâr ve Mükâşefetü’l-Envâr

SEYRÜL ERVÂH TERCÜMESİ...Ruzbihan el-Baqli

    SEYRÜ'L-ERVÂH   كتاب سير الأرواح   المصباح في مكاشفة بعث الأرواح للشيخ ابى محمد روزبهان البقلى Hazırlayan İsmail Hakkı ALTUNTAŞ 2021 Kitap Hakkında Seyrü'l-ervâḥ (el-Miṣbâḥ fî mükâşefâti baʿs̱i'l-ervâḥ). Arapça olarak kaleme alınmış olan bu eserde, Rüzbihan sevdigi bir konuyu ele almıştır. Ruhların yaratılmazdan önceki mevcudiyeti ile onların vücuda gelmesinden, insanın Allah Teâlâ şeklinde ( suretinde) yaratılışından muhtelif tecellî şekillerini düşünür ve bunların mânalarını izaha çalışır. Bu şekilde aşıklar, insani güzelliğin sırrında Allah Teâlâ şeklinin izini tekrar bulmak istiyorlar. Müellif bu eserinde Allah Teâlâ'nın muhtelif tecelli şekillerini düşünüyor ve bunların manalarını anlamaya çalışıyor : eserde bir çeşit narsizm nazariyesi ele alınmıştır. Allah Teâlâ kendi aksi olan insanda, güzelliğini temaşa etmekten hoşlanır. insan da kendisinin Allah Teâlâ'nın tecelligâhı olduğunu bildiği için, o da kendisine aşıktır. Eserde hemen...