Kayıtlar

Benimsin… Ben de senin…

Resim

İçimdeki Sonsuzluğum

Resim
Selam olsun… En sevgili, en güzele… Kalbime huzur veren ölümsüzüme Karalar ruhuma sinmiş Damla damla sızan dertler Andırdında  İsminden doğdu bir hoşluk Beni mecnun yerimi gül bahçeleri eyledi Buluşmamız zaten   yok ama Hayalinde koynundayım Unutturdun bana doğru bildiklerimi Nasıl olsa bir gün vedâ edip gideceğiz  Değil mi bu hayata Mutluyum gerçekten İnanılmaz gibi Yine de seninle olduğum o kısacık anlar Kaderin yüz çevirmişliğine Ateşler serper Engelleri dağıtıverirler   Ah…güzelim   Ah…sevdiğim Sözlerim yangın Haline bakma Umutsuzluğuma Ama sonsuz bir sevgim var Kimseler olmasın İmrensin beni bekleyen mezar   Salamı dinlemek için insanlar Sen yüzünü sadece bana çevirdin Ve herşeyimi bildin Böyleyken Ölüm düşleri görsem   Uykular gözümde sıralarını beklese Bedenim acıdan infilak etse İçimin cehenneminde  Kalbimsin! Nerdesin demem Var...benimle derim   Ah…güzelim Ah…sevdiğim Sonsuz tek gerçek Sevda böyle olmalı Usanç duymadan istemek Acıdan

İyi ki Seninim

Resim
  Seni düşünmeden edemem Bana hiç acı çektirmezsin Kalbimi kırmazsın Hassas ve ince kalplimsin Şu an bir öpsene beni O kadar çok özledim ki   Biliyorum Hayat gökkuşağı ve oyundan ibaret değil Büyüleyici kahramanlar yenilmez şövalyeler Hikayelerde olur Ama sen… Ben uyurken gel Bana sevgi dolu gözlerle bir bak Senden  bundan fazlasını istemem…inan ki Yahut bir esinti olarak değ sen bana Onun senden olduğunu bileyim Şimdilik bunlar oldu ya Seninle sevişmeyi Tanrıma ibadet saydım Daha ne isterim   Anlayışlı ve sevgisini sonuna kadar hissettiren Gönlümce daha fazlasını yaşatanı asla bulamam ki Yüreğimden senin için diller dökmek  Yolunu açtın…içime akan aşkınla Deryanda kaybolup gittim…şükür İyi ki seninim Ve sonsuza kadar senin kalacağım Daha fazla şükür etmeliyim … İsmail Hakkı Altuntaş

Aşk ve Sevgi bu olmalı

Resim
  “Seni gördüğüm andan itibaren aşkın kalbimi o kadar ele geçirdi ki sana karşı koyacak gücüm kalmadı ve heyecandan titreyerek gizli bir ses duydum:  “İşte senden daha güçlü bir güzel yok... sen ve ben...ama sen bize hükmet.” Dante'ye göre Beatrice 

Hakim Senâi…Aşk Halleri

Resim
  گیرم از راه وفا و بندگی یک سو شویم چون کنیم ای جان بگو این عشق مادرزاد را Diyelim ki ayrılırız vefa ve kölelik yolundan Nasıl yapalım söyle ey can bu do ğ u ş tan gelen a ş kı. Divan, 346/13 .   راه عشق از روی عقل از بهر آن بس مشکلست کان نه راه صورت و پایست کان راه دلست بر بساط عاشقی از روی اخلاص و یقین چون ببازی جان و تن مقصود آنگه حاصلست زینهار از روی غفلت این سخن بازی مدان زانکه سر در باختن در عشق اول منزلست فرق کن در راه معنی کار دل با کار گِل کاین که تو مشغول آنی ای پسر کار گلست A ş k yolu akıl için çok zordur Çünkü o ş ekil ve ayakyolu de ğ ildir, o gönül yoludur. Â ş ıklık sofrasında ihlas ve yakîn ile Ruhu ve bedeni kaybedince maksat o zaman hâsıl olur. Sakın gaflet yüzünden bu sözü oyun bilme Çünkü ba ş ı kaybetmek a ş kta ilk menzildir. Mana yolunda gönül i ş iyle çamur i ş ini ayır Çünkü senin me ş gul oldu ğ un bu ş ey çamur i ş idir ey o ğ ul. Divan, 359/7-10.   عشق هم عاشقست و هم معشوق عشق دو رویه نیست یکروییست A ş

Yanmış olan Ne yapsın

“Seçim yapmak zorundasın. Aşk ya biter ya da alevlenir; trajik olan hem devam edip, hem de alevlenememesidir. (Camus)”

Âşık-ı Bîçâre

Resim
دانند عاقلان که مجانین عشق را پروای قول ناصح و پند ادیب نیست Akıllılar bilirler ki, aşktan deliye dönmüş kimseler Ne nasihatçilerin sözlerine, ne de edîblerin öğütlerine aldırış ederler. Hat: Mahmut ŞAHİN Zerendud: Yasemin ERYİĞİT

Aşk Bahsi

در دفتر طبیب خرد باب عشق نیست ای دل به درد خو کن و نام دوا مپرس Âkil doktorun defterinde aşk bahsi yoktur Ey gönül, bu derde alış, dermânını arama.. در دفتر پزشک عقل باب عشق وجود ندارد پس با عقل درمان عشق میسر نمی باشد پس ای دل با درد و رنج عشق عادت کن و ازداروی آن مپرس

İstemiyorum

Yâ Rabbi, senden ebedî bir hayat istemiyorum Dünyanın refâhını ve sefâsını istemiyorum Gönül mutluluğunu ve cân rahatlığını istemiyorum Senin rızân her ne ise onu istiyorum.. Hâce Abdullah el-Ensârî el-Herevî

Anne

“Anne, tüm çocukların dudağında ve kalbinde Tanrı'nın adıdır”  (The Crow) Not: Hastalandığımda "anne" diye zikrederim Allahı

Herkes Sevdi

Resim

Aşk Denklemi

Resim

Kalbimizdesin

Resim
Ya Rasûlallâh! Kalbimizdesin…

Izdırabım Aşka

"İnsanlığın iradesi ızdırabın eseridir, dedik. Izdırap bizi kâinatta ufak bir parça olmaktan çıkararak kâinatın bütünü haline koyuyor: Buna aşk diyoruz. Izdırabımız aşkın eseri değil, aşk sonsuz ızdırabımızın çocuğudur; onun kendine bir mevzu bulmasıdır; varlıklardan birine bağlanarak kendindeki aşkın denize bir sükûn, muvakkat bir istirahat aramasıdır. Filozof Paliard'ın dediği gibi, "zenginliğin ve şöhretin âşıkları vardır, ilmin aşıkları, güzelliğin aşıkları vardır, bir de aşkın aşıkları vardır. Ve hepsinde gördüğümüz, onları pençesinde tutan mütehakim hayallerinden başka her şeye karşı bir-,kayıtsızlık, bir anlayışsızlık, bir asabiyet". Aşk içinde ızdırabımızın bağlandığı varlıklar birer birer kutsallık kazanırlar. İradesi,. ızdırabı olmayan insanın gözünde birer tahlil ile hiçe indirilebilen varlıklar aşk içinde mukaddesâda yol olurlar ve kalbimizi, çırpınarak secdeye vardığı büyük huzura çıkarırlar. Fikir ve zekânın metodları ile, ilim yoluyla akl

Bu Gece

Resim
AGORA MEYHANESİ (Şiir,tam metin) Sana bu satırları Bir sonbahar gecesinin Felç olmuş köşesinden yazıyorum Beşyüz mumluk ampullerin karanlığında Saatlerdir boşalan kadehlere şarkılarını dolduruyorum Tabağımdaki her zeytin tanesine Simsiyah bakışlarını koyuyorum Ve kaldırıp kadehimi Bu rezilcesine yaşamaların şerefine içiyorum. Burası agora meyhanesi Burada yaşar aşkların en madarası Ve en şahanesi Burada saçların her teline bir galon içilir Gözlerin her rengine bir şarkı seçilir Sen bu sekiz köşeli meyhaneyi bilmezsin Bu sekiz köşeli meyhane seni bilir Burası agora meyhanesi Burası arzularını yitirmiş insanların dünyası? Şimdi içimde sokak fenerlerinin yalnızlığı Boşalan ellerimde kahreden bir hafiflik Bu akşam umutlarımı meze yapıp içiyorsam Elimde değil Bu da bir nevi namuslu serserilik Dışarda hafiften bir yağmur var Bu gece benim gecem Kadehlerde alaim-i semaların raksettiği Gönlümde bütün dertlerin hora teptiği gece bu Camlara vuran her damlada seni hatırlıyorum Ve sana susuzluğumu

Haberini Çok Fazla Bekletme

Resim
  CXXXIX Biyâ ey on ki bordî tu karârem Berâ çün teng-i şekker der kinârem A kararımı, huzurumu alan güzel, gel; şekerkamışı demeti gibi kucağıma gel. Taş yüreğini koy yüreğime; görmüyor musun, gamla taşlanıp duruyorum. Yakın gel de yüzüme bir bak; aşktan ne izler var yüzümde, bir gör. Gönlümün yanışından bir duman çıkarsam yedi göğün de perdesini yakarım. Güz, bağı bahçeyi yakar, yandırırsa, ilkbaharım güldür dünyayı. A baharlar der dünya, tekrar dönün, gelin; güzün zulmünden, bağrımda yüzlerce dağ var. Sâkî, o güz kadehini döndür; baharın aşkıyla mahmurum çünkü. Ver o can gibi gizli şeyi bana; canın için olsun, bundan fazla bekletme beni.   Kaynak: Cilt 6 Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI

Her Solukta Kurban Etmeye Bir Canım Var; Sense Her Solukta Hakkımda Bir Şüpheye Düşmedesin

  CCLXI Merâ her lehze kurbânest cânî Turâ her lehze der bende gumânî Benim sana her solukta kurban etmeye bir canım var; sense her solukta benim hakkımda bir şüpheye düşmedesin. îki gözünle bak da halimi gör, anla; bu yeter zaten; bundan daha açık anlatma olamaz. Dünya, şekerkamışlığından bir kamış gördü de ney gibi yüz binlerce çeşit feryat etmede. Ben de o şekerkamışlığından izler gördüm; fakat senden daha tatlı bir iz göremedim. Aşk gibi hem ortadasın, hem gizli; senin gibi apaçık ortada olan bir gizli görmedim ben. * Bütün dünya seni arıyor; hani candan tatlı bir şey yoktur diye bir atasözü vardır, tam yeri; bu sözü dinle. Gökyüzünde değilsin a benim canım; fakat nereye vurur, ışıtırsan orası gök kesilir.   Kaynak: Cilt 6 Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI

Andı Andırdı

dünkü güzel, bugün tek başına sarmış karasın dünü dünde kaldı  konsa su tasına içeni olmaz, kalanı durmaz kırılmış o da yalnız başına hasta dediler,  tuttular gün geldi, güneş geldi, ışıkları  söndü oldu gölgemsiz hastalar ve doktorlar teselliden habersiz ölüm  arıyorlar  geldi, kaldı ve gitti odası şimdi boş, hasret bitti andı andırdı öyleyle kalsaydı keşke adı  İsmail Hakkı Altuntaş

Adam Mısın -Âşığım?

Seni görmek için, gök kubbesi gibi  Göz göz olmak isterdim. Eflatun aşık olmak…nasıl bir şey hikayeler, romanlar ve dizilen harfler üstüne diller dökülen can veririm denilenden… arıyorum …dili tutulan birini öylece… gördünüz mü diyor ki aşığım hani… dedirten tarifini bulduğum yerin… biz neresindeyiz kendimizi bağlayan yüksek tepelerin… teleferikli  yolcusu gitmeye korktuğun içinin burkulduğu dilsizler yurdu … mecnunlar barınağı götürürlerse ve sözünü unuttum diyorsan… bu, aşık olabilir mi aşk, bekleyenin… bekletilenin dert yumağı, tekirin mırıltısı ve tırmıklarında.. sersem oyuncağı bir kedi aşkınla… hiç oynadı mı son durağında yol kaçkını, akıl vurgunu bir daha dönmeyen… kara tren yolcusu… özyurdunda garip acaip bir adam aşıklar ölmez… değil… ölüymüş…nasıl bilesin ki… toprağa düşen ve kalkmayan tohum kader sayfasında çizik dahi atılmadan silinenden, hiç oldun mu… derlermiş, aşığım inanma yokluğudur hali…noktasız ah edecek bir sesin varsa, değilsin aşık unutuşunu, unutsun… soranda … su