Kayıtlar

Ne Güzelsin İsmailim

  Arapça bir kelime olmayan   İsmâîl ’in aslının   İşmavil   olduğu,   İsmâîn   şeklinin de bulunduğu (Mevhûb b. Ahmed el-Cevâlîkī, s. 7, 13, 14; Horovitz, s. 91-92; Jeffery, s. 63-64), Süryânîce olup “Allah’a itaatkâr” anlamına geldiği nakledilmekle birlikte ( Tâcü’l-ʿarûs , “İsmâʿîl” md.; Fîrûzâbâdî, VI, 39) kelimenin aslı İbrânîce   Yişmâ’êl ’dir ve “Tanrı işitir” mânasındadır. Tevrat’ta Yişmael kelimesi meleğin, “İşte sen gebesin ve bir oğul doğuracaksın ve onun adını İsmâil koyacaksın, çünkü Rab sana olan cefayı işitti” (Tekvîn, 16/11) sözünden hareketle İbrânîce’de “işitmek, bir dilek veya isteği kabul etmek” anlamına gelen şâma fiiline bağlanmaktadır. Bu fiil, Hâcer’e yapılan cefanın Rab tarafından duyulması (Tekvîn, 16/11) veya İbrâhim’in, oğlu İsmâil’le ilgili temennisinin (Tekvîn, 17/20), ayrıca çölde çocuğun susuzluktan ağlamasının Allah tarafından işitilmesi olaylarıyla da bağlantılı kılınmaktadır (Tekvîn, 21/17). Kelime Kitâb-ı Mukaddes’in eski nüshalarında Hismael, Ismahe

Erba'in-i İdrisiyye 40 İsm-i Şerif

Resim
İdris (Aleyhisselam)'a Öğretilen 40 İsm-i Şerif İbni Abidin (Rahimehulllah)’ın beyanı vechile: İmam-ı Sühreverdi (Rahimehullah)’ın "elAvarif'' de zikrettiği ism-i şeriflerin (bu 40 ism-i şerifin) zikrine büyük veliler ve arifler mühim işlerinde devam etmişler ve bunun bereketini görmüşler, nurlarını müşahede etmişlerdir. İmam-ı Süyuti (Rahimehullah) "Fetava"sında bu hususta bir hadis-i şerif varid olduğunu zikretmiştir ki buna göre: Kavmi İdris (Aleyhisselam)’a sihir yapınca o, bu durumunu Allah-u Te'ala'ya şikayet etmiş, o zaman Allah-u Te'ala bu isimleri kendisine inzal etmiş, bunları okumasını ona emretmiş, İdris (Aleyhisselam) bunları okuyunca da Allah-u Te'ala onu semaya kaldırmıştır. Ali ibni Ebi Talib (Kerremallahu Vechehu) şöyle anlatmıştır: Hicretin ikinci senesi ramazan ayının on ikinci gününde eshabtan bir cemaat arasında Rasulüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile beraber Uhud Dağı'nın eteğinde bulunuyorken Rasulüllah (Sallall