Kayıtlar
MİRCEA ELİADE’NİN KUTSAL ANLAYIŞI
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Hazırlayan: Fatma Büşra Yılmaztürk ÖNSÖZ Çağdaş dünyada insan manevi hayatından vazgeçmiş gibi görünmektedir. Günümüzde sosyal çevrenin oldukça büyük bir bölümünü, herhangi bir dini inanıştan ya da dini yaşantı biçiminden kendini yalıtmış insanlar oluşturmaya başlamıştır. Uzun vadede aydınlanma döneminin bir ürünü sayılabilecek olan, dini hayattan soğuma ve manevi yaşantıyı terk etme eğilimi, çağdaş kentli insanın genel niteliği haline gelmektedir. Kendini dindar olarak tanımlamayan, dine mesafeli bir duruş benimseyen insanların mistisizm, maneviyat gibi olgulara uzak bakması ve yabancı kalması bir derece doğal görünebilir. Şaşırtıcı olan şey, bugün dindar tanımlamasına uyan kişinin inancını rasyonel bazı ölçütlerle sınayarak ve değerlendirerek yaşama çabasıdır. Artık dinin bir gereği olarak emredilen şey ahlaki ya da toplumsal bir iyiyi karşıladığı için benimsenmektedir. Dini hayat toplumsal alandan kişisel alana taşınmış ve buraya sıkışmıştır. Dindar insan bile artık dinin mist