Kayıtlar

Yandı yüreğim...Ya Rabb haberin nerden alalım

Resim
 ''Ya Rabb haberin nerden alalım ? Bir kamil mürşide varalım, Hakkın yoluna kurban olalım. Bir anda sabah olmaz ebeda, Gözüme uyku girmez ebeda, Gönlüm teselli bulmaz ebeda, Gönül kuşunu eyleyemedim, Dünyaya mesken bağlayamadım, Yandı yüreğim ağlayamadım, Bir anda sabah olmaz ebeda, Gözüme uyku girmez ebeda, Gönlüm teselli bulmaz ebeda, Tazedir solmaz, hakkın gülleri Mestane gezer, saadet kulları, Gayet incedir, hakkın yolları. Bir anda sabah olmaz ebeda, Gözüme uyku girmez ebeda, Gönlüm teselli bulmaz ebeda, Ya Rab Er-Rahim, ey lütfü Kerim, Yoluna kurban canım var benim, Ya Rab sen varken kime gideyim ? Bir anda sabah olmaz ebeda, Gözüme uyku girmez ebeda, Gönlüm teselli bulmaz ebeda,''

Hallac-ı Mansur…TAVASİN Ene'l-Hak ( Ben Tanrıyım)

  Çeviren: YAŞAR GÜNENÇ MANSUR’UN TANRILAŞMA VE ŞEYTANLAŞMA SERÜVENİ Eb u’l Muğis el-Hüseyin bin Mansur el-Hallac, 857 yı­lında İran'ın Tur kasabasında doğdu. Dedesinin, Zerdüşt di­ninden olduğu söylenir. Tasavvuf eğitimi gördükten sonra Huzistan'da, Tanrıyla birleşme yolunu öğretmek amacıyla konuşmalar yapan Mansur, birçok yandaş topladı ama o ka­dar da düşman edindi. Kendisini yalancılıkla suçlamaları ve halkı kışkırtmaları yüzünden, Horasan'a gitti; orada beş yıl kalıp görüşlerini yaydıktan sonra Bağdad'a geldi. Müritlerinden dört yüz kişilik bir kalabalıkla Hacca gitti; Mekke’de onu büyücülükle suçladılar. O zaman, yeniden uzun bir yol­culuğa çıktı; Hindistan ve Türkistan'da yıllarca dolaştı; 902 yılında Mekke'ye geldi. Arafat'ta, kendisini herkesin aşağı­lamasını Tanrı'dan diledi. Bağdat'da «kendi cemaati uğruna lânetlenmiş olarak ölmek» isteğini açıkça dile getirdi: «Ey Müslümanlar, beni Tanrı'dan kurtarınız.», «Tanrı, benim ka­nımı s...