Kayıtlar

Mürşid Bulamayan Bir Müslümanın Yapması Gerekenler

  Gazzîzâde, mürşit bulamayan bir müslümanın asgari yapması gereken ibadetleri şöyle açıklar: İlmihal bilgisiyle başlayıp beş vakit namazı ve diğer farz ibadetler ve davranışları öğrenilmeli.   Beş vakit namazı cemaatle kılmalı.   Sünnetleri terk etmemeli.   Evvabin, işrak, duha ve teheccüd namazlarını kılmalı.   Daima abestli gezmeli.   Mübarek günlerde oruç tutmalı.   Malı varsa çok sadaka vermeli.   İmkânı varsa hacca gitmeli.   Cuma geceleri tesbih namazı kılmalı.   Şaban ayının on beşinci gecesinde yüz rekât namaz kılmalı.   Regaip gecesi on iki rekât Regaip namazı kılmalı.   Kâdîr gecesi on iki rekât Kâdîr namazı kılmalı.   Muharrem’in onuncu günü dört rekât hasma namazını kılmalı.   Muharrem’in on ikinci gecesi yüz rekât namaz kılmalı.   Ramazanda teravihi terk etmemeli.   Nafile namazlarda cemaat bulursa cemaatle eda etmeli, sevabı ziyade olur.   Caiz değildir diyen sofilerin sözüne bakma.   Zira büyük âlimler buna cevaz vermişler.   Boş

TASAVVUF GELENEĞİNDE HIRKA GİYMEK VE GİYDİRMEK

Resim
  Hazırlayan:  Tahir ULUÇ İnsanı güzel ahlaklı bir hale getirmeyi amaçlayan İslam dini, bu amaç doğrultusunda insanın ruh ve mana boyutuna gereken önemi vermiştir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm, geçmiş ümmetlerin başına gelen İlahî musibetlerin sebeplerinden biri olarak ahlakî yozlaşmayı zikretmekte [1] ; Hz. Peygamber (salla'llâhü aleyhi ve sellem) de gönderiliş sebebini güzel ahlakı tamamlamak [2] olarak beyan etmektedir. Dünyaya bakış açılan ve bu bakış açısına muvafik hayat tarzlan ile tasavvuf terbiyesinin nüvesini oluşturan ve sonraki dönem sûfîleri için ikinci derecede örneklik teşkil eden zahidlerin ve daha sonra sûfîlerin, “tasavvuf; kâl ilmi değil, hâl ilmidir” [3] ifadesi, İslamın yukanda dile getirilen hedefi ile birlikte değerlendirilmedi gereken bir noktadır. Şu kadan var ki, sûfîlerin bu ifadesi, “akıl ile anlaşılamayan, sözle ifade edilemeyen ve bu yüzden de yazıya geçirilemeyen bir muamma” olarak anlaşıldığı zamanlarda bir hayli tenkide uğramıştır. Aslında sûfîl