Yücelerden Aldım Ne aldımsa
CCII O kişi değilim ben ki tutayım da onun nimetlerinden bahsedeyim; nimetleri şöyle dursun, mihnetindeki lezzetten sarhoş olmuşum, kendimden geçmişim. Çeng gibi ağlayıp inliyorsam, bu ondan şikâyet değil; çünkü çenge dönmüşüm, onun acıyış kucağındayım zaten. Bir perdeden bir perdeye geçersem kendiliğimden değil bu; her damarım, onun vuruşuna tâbi, ona uymuş gitmişim ben. Şekerim yok amma ney gibi sesim var ya; nasıl olmasın ki onun lûtuf dudağından lezzetler tatmadayım. Kızma sırasıysa şimdi, yahut lûtuf sırasıysa hep o elden; onun nöbetine erişince ona uyarım, elimden başka ne gelebilir ki? Güneşten bir renk çalarsam ayıp değil ya bu; lâ’l de onun yüzünden bezenmede, ayıp mı ediyor yâni? Lâ’l gibi ben de o güneşten ululuk çalmazsam nasıl olur da kendi yaradılışımdan geçer, onun boyasına boyanırım? Yankesici kara gözlerde ondan hırsızlık etmiyor mu; gizlice ondan görüş, bakış nuru çalmıyor mu? Yalnız insandan çalarsan aza kanaat et; çünkü onun yaradılışına nekesl