Print Friendly and PDF

Gerçek Burcunuzu Öğrenme Zamanı geldi


KAYNAK KİTAP

Bilimsel bilgi birikimli ilerler, sürekli de değişir. Hatta kimi zaman bu değişimin şiddeti o kadar yüksek olur ki, bu değişim "bilimsel devrim" olarak anılır. Zira bilim insanlar aracılığıyla icra edilen bir faaliyet olsa da konusu gerçeklerdir, bu nedenle gerçeğe dair elde edilmiş her yeni bilgi bilim için değerlidir. Mesela 19. yüzyılın ilk yarısına ait bir lise biyoloji ders kitabına sahibim. Henüz DNA'nın görüntülenemediği ve bu yüzden de keşfedilememiş olduğu yıllarda yazıldığından kitabın "Hücre" başlığı altında şöyle bir ifadeye yer veriliyor: "Hücrenin içerisinde tüm hücre faaliyetlerini yürüttüğü düşünülen bir çekirdek yer alıyor". Günümüz lise biyoloji kitaplarına baktığınızda bu çekirdeğin detaylı olarak tanımının yapıldığım, DNA'ya yer verildiğini hatta bu DNA'nın işleyişinin anlatıldığım görürsünüz. Yani bildiğimiz gerçeklerin değişmesi ya da dünyaya dair bilgimizin ilerlemesi basit bir lise ders kitabına bile yansır. Peki nasıl oluyor da astroloji hep aym kalıyor?

Tipik bir sözde-bilim olan, kaynaklarını milattan öncesine dayandıran astroloji hakikaten de kendini güncellemez, gerçeği aramadığından veya bilimin yöntemlerini kullanmadığından ortaya yeni bir şey de koyamaz. Bu birkaç satır önce verdiğim "Merkür Retrosu" örneği, çok temel bir astronomi bilgisinin dahi astrolojinin sınırlarından içeri girmediğine yönelik bariz bir örnektir. Fakat sıkı durun: Aslında şu an ait olduğumuzu düşündüğümüz burçlar bile tamamen yanlıştır. Kulağınıza büyük bir iddia gibi geliyor olabilir ve hatta bunu inanılası da bulmayabilirsiniz ama gerçekten de, Zodyak Kuşağı Batı astrolojisinin temellerinin atıldığı çağdan bu yana hemen hemen birer burç kaymıştır.

Bir önceki bölümde Zodyak Kuşağı'ndan bahsetmiştik: Güneş'in gökyüzünde yol aldığı patika ya da başka bir deyişle Güneş'in yıl boyunca üzerinden geçerek ilerlediği takımyıldızları dizisi Zodyak Kuşağı'nı oluşturur. Astroloji ilk ortaya çıktığında bugün bildiğimiz burç tarihlerinde Güneş ilgili burca ait takımyıldızda yer almaktaydı. Yani o tarihlerde 23 Kasım ve 21 Aralık tarihleri arasında Güneş, Yay takımyıldızındaydı. Bu nedenle -hâlâ da öyle yaptığımız gibi- bu tarihte doğanlar Yay burcundan sayılmıştır -aslında basitçe "Yay" ayında doğmuştur.

Fakat Dünya sadece kendi ekseni etrafında dönmez; tıpkı bir topaç gibi devinir de. Yani Dünya eksen eğikliği sabit kalsa da, Güneş ve Ay'ın çekim etkileri içerisinde yalpalama benzeri bir hareket gerçekleştirir. Bu da çok küçük farklarla da olsa yıllar geçtikçe gökyüzünün görünümünün değişmesi anlamına gelir. Ne var ki eski astrologlar -ve görünen o ki mevcut astrologlar- Dünya'nın 25.800 yıllık bir periyotta olmak üzere devindiğini ve bu yüzden eksen açısının değiştiğini hesaba katmamaktaydılar.

Şekil 1: Dünya'nın devinim hareketi. (Kaynak: Vikipedi)


Bugünkü burç kuşağı, Zodyak Kuşağı'nın MÖ 600 yılındaki görüntüsüne göre belirlenmiştir. Hani şu gazetelerde ya da web sitelerinde burcunuzun adının hemen yanında gördüğünüz ve içerisinde doğduğunuz için sizi o burca ait yapan tarih aralığı... Örneklemek gerekirse 21 Mart ve 19 Nisan arasında doğanlar Koç burcuna aittirler. MÖ 600 sularında öyleydi, ancak günümüzde bu tarihler 18 Nisan ve 13 Mayıs olarak değişmiştir; çünkü Dünya 36 derece kadar devinmiştir. Aşağıdaki tabloda, 36 derecelik bu kayma sonucunda değişikliğe uğramış olan burç tarihlerini -dolayısıyla günümüzde olması gereken burç cetvelini- verdim. Artık ne kadar işinize yarar bilmiyorum ama gerçek burcunuzu öğrenmek isteyebilirsiniz.

Oğlak

20 Ocak -16 Şubat

Kova

16 Şubat -11 Mart

Balık

11 Mart -18 Nisan

Koç

18 Nisan -13 Mayıs

Boğa

13 Mayıs - 21 Haziran

İkizler

21 Haziran - 20 Temmuz

Yengeç

20 Temmuz -10 Ağustos

Aslan

10 Ağustos -16 Eylül

Başak

16 Eylül - 30 Ekim

Terazi

30 Ekim - 29 Kasım

Akrep

29 Kasım -17 Aralık

Yay

17 Aralık - 20 Ocak


Peki astrologlar bu kayma karşısında ne yanıt veriyorlar? Tabii ki "O halde bilgilerimizi güncellememiz lazım" deyip kollarım bu yeni gerçeğe uymak için sıvamıyorlar. Onun yerine Zodyak Kuşağı'mn niçin değişmediğine yönelik bence anlam ifade etmeyen bir takım açıklamalarda bulunuyorlar, örnek vermek gerekirse Astrolog Banş İlhan, "Astroloji Dergisi" adım verdiği web sitesinde konu hakkında şöyle demiş:

Burçlar isimlerini bu takımyıldızlardan alırlar. Ancak burçlar ile takımyıldızlar aynı şeyler değildir. Burçlar takımyıldızlara göre değil, mevsimlere göre saptanırlar. Nasıl mı? İşte şöyle:

Güneş senede iki gün gündüzle gecenin eşit olduğu ilkbahar ve sonbahar ılım noktalarına (ekinokslara) gelir. Sonra bir gün gündüzün en uzun olduğu yaz gündönümü noktasına (soltist), bir gün de gecenin en uzun olduğu kış gündönümü noktasına (soltist) gelir. Bu dört gün mevsimleri başlatırlar. Buna göre güneşin izlediği daire dörde bölünür. Sonra bunlar kendi içlerinde üçe bölünürler. Böylece gökyüzü 30 derecelik 12 eşit dilime bölünmüş olur. İşte bunlar bizim burçlanmız- dır. İşte bu, zodyak ya da burçlar kuşağıdır. Zodyak ilkbaharda 0° Koç noktası ile başlar, yani Koç burcu başlamış olur. 30 derece sonra Boğa burcu, bundan 30 derece sonra İkizler başlar ve bu, daire tamamlanana kadar devam eder.

Buna tropikal zodyak, yani mevsimlere göre zodyak denir. Bu sabittir, sembolik bir bölünmedir, gökyüzündeki hiçbir hareketten etkilenmez.

Bir de yıldızlara göre (sidereal) zodyak vardır. Günümüzde, bu zodyakta yukarıdaki 0° Koç noktası Koç'un sıfır derecesinden değil Balık'ın 5 derecesinden başlar. Bu nokta dünyanın dönme eksenindeki çok yavaş bir yalpalama nedeniyle çok ağır bir şekilde geriler. 72 yılda bir derece geri kayar. Tropkal zodyakın ve sidereal zodyakın başlama noktalan eskiden aynıydı. Ancak yalpalama nedeniyle zamanla aralan açıldı. Bunlar en son M.S.221 yılında aynı noktadaydılar.

Presesyon hareketi MÖ 150'li yıllarda yaşamış olan İz- nik'li Hipparcus tarafından bulunmuştur. Eserlerinden geriye pek kalan olmamıştır, ama çalışmaları Batlamyus (Pto- lemy) sayesinde günümüze aktarılabilmiştir. Ptolemy astronomi ve astroloji üzerine yazdığı iki kitabı ile yüzlerce yıl bu iki konuya da temel teşkil etmiştir. Dolayısıyla presesyon hareketi hem astrologlar hem de astronomlar tarafından 2000 yıldan uzun süredir bilinmektedir. Bunu bilmeyene astrolog denmez. Kısaca bu bilgileri yazma nedenim antik çağda gökyüzü sembolik olarak 12'ye bölündüğünde bunların zaten bilinmekte olduğunu göstermektir. Özetle, pre- sesyon nedeniyle sabit yıldızlı gökler ağır ağır kaymaktadır, ancak bu, bizim burçlar kuşağını etkilememektedir.


Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar