Tevhidi, İblis’ten Öğrenmeyen, Kâfirdir
Sevânih’i şerh eden İranlı yazar Haşmetullah Riyâzî, İblis konusundaki fikirlerinin Gazâlî’nin başına dert açtığını söylemekte ve konuyu detaylı bir biçimde ele almaktadır. [Riyâzî; Şerh-i Sevânihul-Uşşâk, 1/183-195.]
Riyazî’nin eserinin, “Ahmed Gazâliye Yöneltilen İtirazlar” başlığını taşıyan 4. faslından bir kaç satır verelim:
“Ahmed Gazâlî demiştir ki: ‘Tevhidi, İblis’ten öğrenmeyen, kâfirdir.”
İbn Ebil Hadîd de eseri Aynu’l-Hayât’ta Ahmed’in şu sözünü nakleder ve ona lanet okur: “İblis, muvahhitlerin sultanıdır; tevhidi ondan öğrenmeyen kâfir olur. İblis, velilerin de en büyüklerinden biridir.”
Ahmed Gazâlî, Mecâlis’inde İblis ile Hz. Musa arasında Tür dağında geçen ve gerçek muvahhidi ele alan bir diyaloga yer vermiştir ki bu, Hallâc’ın Tavâsîn’inde yer alan İblis-Musa diyalogunun tamamen aynıdır. Kısacası, Gazâliye göre, İblis’in suçu aşkının bir eseridir. Bunun içindir ki İblis’i:
“Ayrılığa düşmüşlerin, aşıkların yüz akı”diye anardı.
Riyazî, bu bilgilerden sonra, İblis konusundaki Hallâcî görüşün temelde daha öncelere, Ehlibeyt imamlarından İmam Caferi Sâdık (ölm. 148/765) hazretlerine bağlanabileceğini gös teren bir sözü ele alıyor. Büyük Şiî muhaddis el-Küleynî (ölm. 329/940) tarafından el-Kâfî fî Usûli’d-Dîn’de (bk. 1/276) nakledilen ve Caferi Sâdıka ait olan bu söz şöyledir:
“Allah bazen dilemediği halde emretmiş, bazen de emrettiği halde dilememiştir: İblis’e, Âdem’e secde etme sini emrettiği halde secdenin yapılmasını irade etmemişti. Eğer İblis’in secde etmesini isteseydi İblis secde ederdi. Âdem’in, malum ağaçtan yemesini yasaklamıştı ama iradesi ağaçtan yenmesi yönünde idi. Eğer ağaçtan yenilmesini istemeseydi Âdem yemeyecekti.”
Caferi Sâdık’ın bu sözü, Hallâc’ın emr ve irade ayrımının formül ifadesi gibidir. Hallâc, İblis konusundaki farklı görüşünü “Allah’ın emri başka, iradesi başkadır. Bir şeyi istemediği halde onu emredebilir.” tezine oturtmakta ve Tavâsîn’de İblis’i savunurken ona bu sözü söyletmektedir.
Aynulkudât, hocası Gazâlî aracılığı ile Hallâc’ın aşk anlayişını da katıksız bir biçimde aldı ve temsil etti. Hallâc’ın Tavâsîn’indeki
“Ahmed ile İblis’ten gayrısına iddiacılık yaraşmaz” sözünü açıklarken, işin esasında aşkı görüyor: Ahmed’in (Hz. Muhammed salla’llâhu aleyhi ve sellemin) imanının da, İblis’in küfrünün de arkasında aşk vardır. Diyor ki:
“Ahmed’i izleyen tevhid ehli soya aşktan bir zerre verildi de tümü mümin oluverdi. Kovulmuş İblis’e uyanlara da aşktan bir zerre verildi, onlar da putlara tapan kâfirler oluverdiler. Hallâc’ın dediği gibi: ‘Caddeler çoktur ama, erdirici yol tektir.”
Sh: 162-163
Kaynak: Prof. Dr. Yaşar Nuri ÖZTÜRK, Hak ve Aşk Şehidi Hallac-ı Mansur Ve Eseri, Yeni Boyut,1996, İstanbul
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar