Print Friendly and PDF

Yayınlar


Yané Sandanski Makedon Devrimci

Bunlarada Bakarsınız

 

Yané Sandanski'nin Makedon devrimci hareketindeki rolü, kendisini bir kahraman olarak görenler ile ona bir hain ve işbirlikçi olarak bakanlar arasında derin ayrılıkların bulunduğu, oldukça çelişkili ve karmaşık bir tarihi süreçtir. Onun kariyeri, İç Makedon Devrimci Örgütü'nün (IMRO / VMOORO) kuruluş yıllarından, Jön Türk İhtilali'nin ortasına ve Balkan Savaşları'na kadar uzanan bir ideolojik evrimi ve dönüşümü temsil eder.

Aşağıda, Yané Sandanski'nin Makedon devrimci hareketindeki kronolojik rolü ve ideolojik evrimi en ince detaylarıyla sunulmaktadır:

I. Erken Yaşamı ve Devrimci Harekete Girişi (1872–1900)

Yané Ivanov Sandanski, 18 Mayıs 1872'de o dönemde Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yer alan Vlahi köyünde doğdu. Babası Ivan, Kresna-Razlog Ayaklanması'nda bayraktar olarak görev almıştı. 1879'da ayaklanmanın bastırılmasının ardından ailesi, Bulgaristan'daki Dupnitsa kentine taşındı ve Sandanski burada ilk ve ortaöğretiminin/pro-gymnasium iki sınıfını tamamladı. 1892'den 1894'e kadar Bulgar ordusunda askerlik yaptı.

1899 yılı Şubat ayında, Radoslavov Liberal Parti kanadının aktif bir destekçisi olarak Dupnitsa yerel hapishanesinin yöneticisi/müdürü olarak atandı. Bu görev nedeniyle halk arasında "Zindanski" (Türkçesi / Zindancı) lakabını aldı.

Sandanski, Makedon kurtuluş hareketine ilk olarak 1895 yılında Yüksek Makedon-Edirne Komitesine (SMAC / Vrhovist) katılarak başladı ve komitenin batı Rodoplar'daki eylemlerinde yer aldı. 1895 ayaklanması sırasında Stoyo liderliğindeki yaklaşık 200 kişilik bir çeta'da (silahlı birlik) görev aldı. 1897'de Krastyo Zahariev liderliğindeki başka bir çeta'ya katıldı.

1899 yılında Dupnitsa'daki evinde Gotse Delčev ile tanıştı. Delčev onu İç Makedon Devrimci Örgütü'nün (IMARO) amaçları hakkında ayrıntılı olarak aydınlattı ve Sandanski, Delčev'in örgütlenmeyi yakından bilen bir kişi olduğunu anladı.

II. IMARO'daki Yükselişi ve Örgüt İçi Çatışmalar (1900–1903)

1900 yılında Boris Sarafoff'a karşı mücadele başladığında Sandanski, İç Örgüt'ün tarafını tuttu. 1901'de İç Makedon-Edirne Devrimci Örgütü'ne (IMARO/VMOORO) geçti. Gotse Delčev, 1901'de Sandanski'nin Serres (Serez) bölgesi voyvoda'sı (lideri) olarak görevlendirilmesini onayladı. Bu bölgede komite ağını inşa ederek "Pirin Çarı" lakabını kazandı.

A. Mali Bağımsızlık Çabaları ve Miss Stone Olayı İç Örgüt'ün bağımsız karakteri ve Yüksek Komite ile yaşadığı anlaşmazlıklar, kuruluşu mali sıkıntıya soktu. Sandanski, bu sorunu çözmek amacıyla fidye için birini kaçırma planını geliştirdi. Daha önce çar Ferdinand'ı kaçırma planı Gotse Delčev tarafından onaylanmamıştı. Ancak Sandanski ve Chernopeev tarafından hazırlanan, Amerikalı misyoner Ellen Stone (Mıs / Miss Stone) ve Bulgar arkadaşı Tsilka'yı kaçırma planı 1901'de gerçekleştirildi. Bu eylem, Sandanski'nin adını Makedonya'da duyurdu ve onu Serres-Drama devrimci bölgesinin liderliğine taşıdı. Fidye, Şubat 1902'de alındı.

B. Vrhovistlere Karşı Mücadele Sandanski, Makedonya'nın kurtuluşunu Bulgaristan'a bağlanma çabaları olarak gören Yüksek Komite yanlılarına (Vrhovistlere) karşı şiddetli bir mücadele yürüttü. O ve yandaşları, Vrhovistleri Bulgaristan'ın ve Prens'in ajanları olarak görüyordu. Sandanski, Vrhovistlerin örgütün düzenini bozduğunu ve halkı kandırdığını düşünüyordu.

Sandanski, özellikle 1902'deki başarısız Gorna Dzhumaya / Kresna Ayaklanması'nın Vrhovistler tarafından provoke edildiğini düşünerek ayaklanma fikrine karşı çıktı. Bu dönemdeki çatışmalar sırasında Sandanski'nin komutanları, Doncho Voyvoda'nın (Vrhovist) çeta'sıyla mücadele etti.

C. İlinden Ayaklanması ve Muhalefeti (1903) Sandanski, örgüt yeterince hazırlıklı olmadığı için İlinden Ayaklanması'nın başlatılmasına (Ağustos 1903) şiddetle karşı çıktı. O, halkın ayaklanma yerine sadece çeta'ların hareket etmesi gerektiğini düşünüyordu. Gotse Delčev, Selanik'te ayaklanma kararı alındığını bildirdiğinde Sandanski hayal kırıklığına uğradı. Delčev'in Nisan 1903'te öldürülmesinden sonra, Sandanski bölgede terörist eylemler için hazırlıklara devam etti, ancak silah eksikliği nedeniyle büyük bir ayaklanma organize edemedi. Ayaklanmanın bastırılmasının ardından Sandanski Bulgaristan'a geri döndü.

III. İdeolojik Evrimi ve Radikalizm (1903–1908)

İlinden Ayaklanması'nın başarısızlığından sonra IMARO, ideolojik ve örgütsel bir krize girdi ve Sandanski'nin grubu (sol kanat / federalistler) örgüt yönetiminden tamamen koptu.

A. Sosyalist Etki ve Federalizm Bu dönemde Sandanski'nin etrafı, Dimo Hadžidimov ve Dimităr Mirazchiev gibi "dar sosyalistler" (Bulgar Bolşeviklerinin Bulgar eşdeğeri olarak tanımlanmıştır) tarafından çevrildi. Sandanistler, Makedonya ve Edirne bölgesini bir Balkan Sosyalist Federasyonu içinde tamamen bağımsız bir devlet olarak görmeye başladılar, böylece Bulgaristan'a olası bir ilhak/birleşme hedefini açıkça reddettiler. Bu yaklaşım siyasi ayrılıkçılık (political separatism) olarak nitelendirildi.

Sandanski'nin ideologları tarafından hazırlanan "Örgütün Gelecekteki Faaliyet Yönergesi", ulusal kurtuluş yerine sosyal ütopyaların denenmesi için zemin hazırladı.

B. Kardeş Katli ve Liderlik Mücadelesi Sandanski, Serres bölgesinde diktatörlük/otokrasi kurmakla ve örgüt için acımasızca vergi toplamakla suçlandı; vergiyi ödemeyenler ölümle cezalandırılıyordu. Onun bu tutumu, devrimci hareket içinde büyük bir bölünmeye ve şiddetli bir çatışmaya yol açtı.

Sandanski, IMARO'nun sağ kanat liderlerinin siyasi cinayetlerini organize etti. Bu cinayetler, hareketin tarihindeki "kardeş katli" (bra-toubiistvo) döneminin başlangıcı oldu.

  1. Mihail Daev Cinayeti: Sandanski'nin adamları, Mihail Daev'i Serres bölgesinde otoritesini sağlamlaştırmak amacıyla öldürdü.
  2. Sarafoff ve Garvanov Cinayeti (1907): Sandanski, İlinden Ayaklanması'nın başarısızlığından sorumlu tuttuğu Boris Sarafoff ile IMARO'nun diğer yurt dışı temsilcisi Ivan Garvanov'un öldürülmesini organize etti. Bu suikast 28 Kasım 1907'de Todor Panitsa tarafından Sofya'da gerçekleştirildi. Bu suikast, Sırp ve Rus siyasi polisleri ile koordinasyon içinde yapıldığı iddia edildi.

Bu suikastlar ve hizipçi eylemleri nedeniyle Sandanski, Mart 1908'de Kyustendil Kongresi'nde IMARO Merkez Komitesi tarafından ölüm cezasına çarptırıldı.

IV. Jön Türk İhtilali Döneminde Siyasi Liderlik ve İşbirliği (1908–1912)

Jön Türk İhtilali (Mladoturetskaya Revolyutsiya) patlak verdiğinde (Temmuz 1908), Sandanski yasa dışı silahlı hareketini durdurdu ve Makedonya'da meşru bir siyasi lider olarak hareket etmeye başladı.

A. Jön Türklerle İttifak ve İmajı Sandanski, silah bırakan ilk önemli komite lideriydi ve "devrimci Türkiye ile savaşmayacağını" ilan etti. Bu durum, İttihad ve Terakki Cemiyeti (CUP) için oldukça önemliydi, zira Sandanski'nin desteği Makedonya'da istikrar sağlandığının önemli bir kanıtıydı.

Sandanski, Selanik'te (Salonica) Devrim kahramanı Enver Bey tarafından karşılandı ve Osmanlı kamuoyunda "Dağların Kralı" (King of the Mountains) ve "Sandan Paşa" gibi unvanlarla kutlandı. Osmanlı-Türk gazetesi Yeni Asır, Sandanski'yi "vatanseverliği ve vicdanı ile ünlü bir kaptan" olarak tanımladı ve onun "mukaddes / kutsal vatanın" (Osmanlı İmparatorluğu) kendisine vereceği her görevi canla başla yerine getireceğini aktardı.

Sandanski, 18 Temmuz 1908'de yayımladığı bir manifestoyla Jön Türkleri desteklediğini ve Makedon-Bulgarları Bulgaristan'ın emellerine karşı uyardığını açıkça beyan etti. Sol kanadın ideolojisi, artık ulusal kurtuluş yerine Osmanlı İmparatorluğu'nun reformu ve Türk halkıyla ortak mücadeleyi esas alıyordu. Sandanski'nin bu politikası, Bulgar milliyetçi tarih yazımında işbirlikçi (kola-borasyonist) olarak anılmasına neden oldu.

B. Halk Federatif Partisi ve Gerileme Sandanski'nin grubu, yasal siyasi faaliyetlerini sürdürmek için 1909 yılında Halk Federatif Partisi'ni (Bulgar Bölümü) kurdu. Partinin amacı, monarşizm, milliyetçilik ve sömürücü katmanlara karşı mücadele eden işçi kitlelerini örgütlemekti. Ancak Sandanski, parti yönetimini giderek "dar sosyalistlere" kaptırdı ve partinin liderliğine dahi seçilemeyerek partiden dışlandı.

C. Yönetimdeki Rolü ve Maaşı Sandanski, Jön Türk hükümeti ile iyi ilişkileri sayesinde Serres, Drama ve Strumitsa bölgelerinde yerel yöneticilerin atanmasında ve eğitim işlerinde önemli rol oynadı. Hatta Selanik Vilayeti'nde idari danışman olarak görev yaptığı ve Türk hükümetinden aylık 50 Osmanlı altın lirası maaş aldığı iddia edildi. Bu durum, Bulgar milliyetçileri tarafından onun ihaneti olarak görüldü.

Sandanski, Bulgaristan'ın Makedonya'daki ulusal propagandası ve eksiksiz eğitim sistemine karşı çıktı ve Bulgar Eksarhlığı'nı Bulgar devletinin bencil hedeflerinin bir aracı olarak gördü. Sandanistler, Makedon gençlerine "milliyet ve dine bakılmaksızın tüm vatandaşlar için zorunlu askerlik" getirilmesini savunuyorlardı; bu da Makedon gençlerinin yıllarca Küçük Asya'daki garnizonlarda hizmet etmesi anlamına geliyordu.

1910 yılında en yakın arkadaşlarından Hristo Chernopeev bile, Jön Türklere karşı yasadışı silahlı mücadeleye geri dönerek Sandanski'yi ihanetle suçladı, ancak Sandanski bu eleştirilere kulak asmadı ve CUP ile ittifakını 1912 ortalarına kadar sürdürdü.

V. Balkan Savaşları ve Ölümü (1912–1915)

1911 yılından itibaren CUP'a karşı muhalefet arttı ve Bulgar milliyetçi çevreleri Sandanski'yi eleştirmeye başladı. Sandanski, Jön Türklerin reform umutlarının bir yanılsama olduğunu fark ettiğinde, 1912 Balkan Savaşları başladığında silahlı mücadeleye geri döndü.

A. Bulgar Ordusuna Desteği Sandanski, Bulgar ordusuna aktif destek verdiğini ilan etti ve Bulgar ordusuna yiyecek (günde 5000 ekmek) tedarikini organize etti. 500 savaşçıdan oluşan çeta'sı ile 30 Ekim 1912'de Melnik şehrini kurtardı. Ayrıca 7. Rila Piyade Tümeni'nin öncüsü/avangardı olarak yaklaşık 300 süvariyle 8 Kasım 1912'de Selanik'e girdi.

Ancak Bulgar hükümeti bölgeyi ele geçirdikten sonra Sandanski'nin nüfuzunu kabul etmedi ve onun siyasi rolü 1913'te sona erdi.

B. İş Hayatı ve Suikast Siyasi kariyeri sona erince Sandanski, Makedonya'da yaşamaya devam etti ve iş hayatına atıldı. Melnik bölgesindeki mineral banyolarını ve kereste kesme haklarını kiralayarak kısa sürede büyük bir servet elde etti.

Sandanski, 21 Nisan 1915'te Pirin'de (Baltata bölgesi), 1908 Kyustendil Kongresi'nin ölüm kararını uygulayan VMOORO'nun Nevrokop bölgesi çeta'sından Andon Kacharkov tarafından suikastla öldürüldü. Rojen Manastırı yakınlarındaki mezar taşında şu sözler yazılıdır:

"Yaşamak, mücadele etmektir. Köle, özgürlük için; özgür olan ise mükemmellik / kusursuzluk için".

V. Mirası ve İdeolojik Değerlendirmesi

Sandanski'nin devrimci ve siyasi faaliyetleri, Balkanlar'daki tarih yazımında büyük çelişkilere yol açmaktadır.

  1. Bulgaristan Tarihyazımı: Bulgar milliyetçi tarihçileri onu genellikle Bulgar ulusal çıkarlarına ihanet eden, Türklere (Bulgar düşmanlarına) işbirlikçilik yapan, maceraperest ve para odaklı bir haydut olarak tasvir eder. En ağır suçlama, Sarafoff, Garvanov ve Daev'in öldürülmesi nedeniyle "kardeş katili" (bratoubiec) olmasıdır. Onun faaliyetleri, Makedonizm olarak bilinen ulusal ayrılıkçılığın doğuşuna neden olduğu düşünülür.
  2. Makedon Tarihyazımı: Kuzey Makedonya Cumhuriyeti'nde Sandanski'nin imajı olumludur; o, "Bulgar emellerine karşı" ve "Türk boyunduruğuna karşı" savaşan bir ulusal kahraman olarak resmedilir.
  3. İdeolojik Değerlendirme: Sandanski'nin savunduğu Makedonya'nın özerkliği, bölgedeki Slav Hıristiyanları ayrı bir ulus olarak gördüğü anlamına gelmeyebilir. Onun ayrılıkçılığı, öncelikle siyasi bir olguydu. Mehmet Hacısalihoğlu'na göre, Sandanski'nin siyasi faaliyetlerinde ideolojinin rolü ikincil olabilir; muhtemelen siyasi lider olarak rolünü sürdürmesine ve genişletmesine izin verecek özerk bir statüyü destekliyordu. Sandanski’nin ideolojik evrimi, başlangıçtaki ulusal kurtuluş hedefinden, Balkan federalizmi ve Osmanlı reformu gibi sol sosyalist/uluslararası/supranasyonal hedeflere doğru kaydı.

Sandanski, hayattayken kahraman sayılmış ve ölümünden sonra Balkanlar'da bir efsane haline gelmiştir; 1949'da Bulgaristan'daki bir kasabaya (eski Sveti Vrač) adı verilmiştir.

Jön Türklerle Kurduğu İttifak

Yané Sandanski'nin İç Makedon Devrimci Örgütü (IMRO/VMOORO) içindeki faaliyetleri, Makedon kurtuluş hareketinin ideolojik kriz döneminde Jön Türklerle kurduğu ittifak ve bu ittifakın akabindeki siyasi evrimi, onun tarihteki en tartışmalı rollerinden birini oluşturmaktadır.

Sandanski’nin Jön Türk İhtilali dönemindeki rolü, silahlı bir devrimci liderden, Osmanlı İmparatorluğu'nun reformunu hedefleyen yasal bir politikacıya dönüşümünü ve ardından bu ittifakın dağılmasını gösteren karmaşık bir kronolojiyi takip etmektedir.

I. Jön Türk İhtilali Öncesi Kritik Durumu (1903–1908)

Sandanski, 1903 İlinden Ayaklanması'nın başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından IMRO içinde ortaya çıkan ideolojik ve örgütsel kriz sırasında, sol kanadın (federalistlerin) liderliğini üstlenmişti. Bu kanat, Gotse Delčev'in ölümünden sonra örgüt merkezinden tamamen kopmuştu.

1907 yılında, IMRO'nun yurt dışı temsilcileri ve sağ kanat aktivistleri olan Boris Sarafoff ve Ivan Garvanov'un siyasi suikastlarını organize etti. Bu cinayetlerin, Sarafoff’u İlinden Ayaklanması'nın başarısızlığından sorumlu tutmasından kaynaklandığı belirtilir. Bu tür kardeş katli (bratoubiistvo) eylemleri sebebiyle, Sandanski ve grubuna 1908 Kyustendil Kongresi'nde IMRO Merkez Komitesi tarafından ölüm cezası verilmişti.

İşte tam bu gerilim ve örgüt içi bölünme ortamında, Sandanski, İttihad ve Terakki Cemiyeti (CUP) / Jön Türkler ile ittifak kurma fırsatını yakalamıştır.

II. Jön Türk İhtilali Dönemi: İşbirliği ve İdeolojik Kayma (1908–1912)

Temmuz 1908'de Jön Türk İhtilali'nin ilan edilmesi, Sandanski'nin kariyerinde köklü bir dönüm noktası oldu. Sandanski, yasa dışı silahlı mücadeleyi bırakarak meşru bir siyasi lider olarak hareket etmeye başladı. O, silahı bırakan ilk önemli komite liderlerinden biriydi.

A. İttifakın Başlangıcı ve Kahraman İmajı

Sandanski, Devrim'i aktif olarak destekledi.

  1. Karşılanması ve Unvanları: Sandanski, hürriyetin/özgürlüğün ilk gününde Jön Türk liderleriyle (Nevrokop lideri) Gaytaninovo köyünde buluştu. Serres (Serez) ve Drama şehirlerinden geçerek, Jön Türk Komitesinin merkezi olan Selanik'e (Salonica) gitti. İhtilalin kahramanı Enver Bey tarafından karşılandı ve büyük bir coşkuyla selamlandı. Osmanlı kamuoyu tarafından "Dağların Kralı" (King of the Mountains) ve "Sandan Paşa" gibi unvanlarla kutlandı.
  2. Sadakat Beyanı: Osmanlı-Türk gazetesi Yeni Asır, 1908 Temmuz'unda Sandanski'nin "kutsal vatanın" (mukaddes vatan) kendisinden ne tür bir hizmet umarsa veya onu hangi göreve atarsa, dağlarda çalıştığı gibi canla başla yerine getireceğini söylediğini aktardı.
  3. Manifesto: Sandanski, 18 Temmuz 1908'de "İmparatorluktaki Tüm Halk Gruplarına Manifesto" yayınlayarak Jön Türkleri desteklediğini ve Makedon-Bulgarları Bulgaristan'ın emellerine karşı uyardığını açıkça beyan etti.

B. İdeolojik Dönüşüm ve "Sandanizm"

IMRO'nun sol kanadının ideolojisi, bu dönemde radikal bir dönüşüm geçirdi. Sandanski'nin çevresindeki dar sosyalistler (Dimo Hadžidimov ve Dimităr Mirazchiev gibi) tarafından kaleme alınan "Örgütün Gelecekteki Faaliyet Yönergesi", hareketin özünü tamamen değiştirdi:

  • Ulusal Kurtuluştan Reformizme: Artık temel amaç, Bulgarların Türk boyunduruğundan kurtuluşu değil, Osmanlı İmparatorluğu'nun reformu, Türk halkıyla ortak mücadele ve Türkiye'nin demokratikleştirilmesiydi. Sandanski'nin grubu, Makedonya'nın ulusal bağımsızlığı yerine, Balkan Sosyalist Federasyonu içinde özerk bir Makedonya devleti kurulmasını savunuyordu.
  • Bulgar Ulusal Çıkarlarına Karşıtlık: Sandanski, Makedonya'daki Bulgar milliyetçi hedeflerine ve Bulgar Eksarhlığı'na karşı açıkça tavır aldı. Bulgaristan'ın ilhak/birleşme hedefini reddediyor, Bulgar milliyetçilerinin kendi nüfuz bölgesine (Serres/Serez, Drama) müdahale etmesini engelliyordu. Onun bu tutumu, Bulgar tarih yazımında Bulgar ulusal çıkarlarına ihanet (betrayer of the national Bulgarian interests) olarak değerlendirildi.

C. İşbirlikçilik / Kolaborasyon ve Yönetimsel Güç

Jön Türklerle kurulan bu ittifak, Sandanski'ye Osmanlı yönetiminde önemli bir güç kazandırdı, bu da Bulgar milliyetçi çevrelerde onun işbirlikçi (collaborator) olarak adlandırılmasına yol açtı.

  1. Mali Destek: Sandanski, Türk hükümetinden aylık 50 Türk lirası maaş alıyordu. Bu durum, ilk olarak Mayıs 1909'da Türk gazetesi Zeman tarafından ortaya çıkarılmıştı.
  2. İdari Nüfuz: Sandanski, Selanik vilayetinde idari danışman olarak görev yaptı. Vilayet yöneticisi Kiazım Bey'in anılarına göre, köy bekçilerinden/pâdarlarından (pădarları) bölge valisine kadar tüm memurlar Sandanski'nin tavsiyelerine göre atanıyordu. Hatta Sandanski'nin, cinayet ve "çeşitli diğer lanetli işler" yapmış arkadaşlarının en yüksek makamlara atandığı belirtilir.
  3. Ekonomik Faaliyetler: Sandanski, Melnik bölgesindeki Marıno-Kostenov mineral banyolarını ve kereste kesme haklarını 15 yıllığına kiralamış ve bu, yerel odun kesicilerin geçim kaynaklarını elinden almıştır.
  4. Askerlik Reformu Desteği: Sandanist grup, Jön Türklerin Makedon gençlerine zorunlu askerlik hizmeti getirilmesi teklifini destekledi. Bu reformla, Makedon gençlerinin yıllarca Küçük Asya'daki garnizonlarda hizmet etmesi gerekiyordu; oysa daha önce askerlik sadece Türkler için zorunluydu.
  5. Siyasi Temsil: Sandanski’nin grubu, 1909'da Selanik merkezli Halk Federatif Partisi'ni (Bulgar Bölümü) kurdu. 1912 genel seçimlerinde, CUP ile ittifak sayesinde Sandanski'nin adayları (Stoyu Hadžiev ve Aleksandăr Buynov) Osmanlı parlamentosuna seçildi.

Bu işbirliği, Sandanski'nin nüfuz alanındaki (Serez, Drama, Strumitsa) Bulgar-Makedon nüfusunu hükümetin olası baskıcı önlemlerinden koruma amacı taşısa da, Bulgar milliyetçileri tarafından ulusa karşı bir ihanet olarak algılandı.

III. İttifakın Dağılması ve Osmanlıya Karşı Dönüş (1912)

Jön Türklerle kurulan ittifak, 1912 ortalarına kadar devam etti. Ancak 1911 yılından itibaren CUP'a karşı muhalefetin artmasıyla birlikte, Bulgaristan hükümetinin ve milliyetçi çevrelerin Sandanski'ye karşı muhalefeti de keskinleşti.

Sandanski’nin Jön Türklerle kurduğu ittifaktan vazgeçerek Osmanlı’ya karşı silahlı mücadeleye dönmesi, bu ittifaka karşı nihai ihaneti teşkil etmiştir.

  1. Balkan Savaşları Kararı: Balkan Savaşları başlamadan hemen önce, Bulgar hükümeti tarafından Sandanski'ye yaklaşan askeri hareketlilik bildirildi. Sandanski, Jön Türklerin reform sözlerinin bir yanılsama olduğunu fark ettiğinde, silahlı mücadele yolunu yeniden seçti.
  2. Bulgar Ordusuna Katılım: Sandanski, 500 savaşçıdan oluşan çeta'sını/silahlı birliğini organize etti ve Bulgar ordusuna aktif destek verdi. Bu güç, 30 Ekim 1912'de Melnik şehrini kurtardı.
  3. Selanik'e Girişi: Sandanski’nin 300 süvari-savaşçısı, Bulgar 7. Rila Piyade Tümeni'nin öncü gücü/avangardı olarak, 8 Kasım 1912'de Selanik'e girdi.

Bu eylemler, Sandanski'nin Jön Türklerle kurduğu ittifakı sona erdirdi ve onu tekrar Bulgaristan'ın Makedonya'yı ilhak etme çabalarına hizmet eden bir konuma soktu. Bulgar işgalinin ardından 1913'te Sandanski'nin siyasi rolü sona erdi ve kendisi iş hayatına atıldı.

IV. Sonuç ve Suikast

Sandanski'nin Jön Türklerle kurduğu ittifak, hem Makedonya'nın özerkliği idealini Balkan federalizmi içinde gerçekleştirmeye çalışan sol sosyalist ideolojisinin bir ürünüydü hem de kendi kişisel gücünü Osmanlı bürokrasisi içinde sağlamlaştırma çabasıydı. Onun Türklerle kurduğu işbirliği, onu Bulgar milliyetçi hedeflerinin düşmanı haline getirdi.

Daha önce IMRO Merkez Komitesi tarafından hakkında verilen ölüm cezası, 1915 yılında, bu kez Bulgar milliyetçileri tarafından yerine getirildi. Sandanski, 21 Nisan 1915'te Pirin'de (Baltata bölgesi), VMOORO'nun Nevrokop bölgesi çeta'sından Andon Kaçarkov tarafından suikastla öldürüldü. Sandanski, öldürülmeden önce ticari-spekülatif işlemlerle büyük bir servet edinmişti (30.000 okka şarap, 9.000 okka rakı ve tütün stokları).

Bulgarlar Neden Yané Sandanski yi Sevmezler

Yané Sandanski, Makedon devrimci hareketinin sol kanadının lideri olmasına karşın, Bulgaristan'ın milliyetçi tarih yazımında hâlâ en olumsuz ve tartışmalı figürlerden biri olarak görülmektedir. Bulgar çevrelerinin Sandanski’yi kabul etmemesinin ve onu sert bir şekilde eleştirmesinin temel nedenleri, doğrudan Bulgar ulusal çıkarlarına ihanet ettiği düşünülen eylemleri ve İttihad ve Terakki Cemiyeti / Young Turks (Jön Türkler) ile kurduğu ittifaktır.

Bulgarların Sandanski’yi sevmeme nedenleri ve ona yönelttikleri başlıca eleştiriler, kaynaklarda belirtilen en ince detaylarıyla birlikte aşağıda kapsamlı şekilde incelenmiştir:

I. Bulgar Ulusal Çıkarlarına İhanet / Betrayal ve Jön Türklerle İşbirliği

Sandanski'nin Bulgar tarih yazımında olumsuz bir imaja sahip olmasının ana sebebi, 1908 Jön Türk İhtilali / Revolution sonrasında izlediği siyasi rotadır.

1. Osmanlı Yönetimine Sadakat ve Reformizmi Destekleme

1908 İhtilali patlak verdiğinde Sandanski, yasa dışı silahlı hareketini durdurarak Makedonya'da meşru bir siyasi lider olarak faaliyet göstermeye başladı. Silahı bırakan ilk önemli komite liderlerinden biriydi.

  • "Kutsal Vatan" / "Sacred Fatherland" Uğruna Çalışma: Sandanski, Osmanlı-Türk gazetesi Yeni Asır’a verdiği yanıtta, "Dağlarda çalıştığım gibi, kutsal vatanın benden umduğu her türlü görevi ve benden beklediği her türlü işi canla başla yerine getirmeye devam edeceğim" ifadesini kullanmıştır. Bu beyan, Sandanski'nin Bulgaristan'ın birleşme / annexation amaçlarına karşı Osmanlı İmparatorluğu'nun toprak bütünlüğünü savunduğunun net bir kanıtı olarak kabul edildi.
  • İdari Danışmanlık ve Nüfuz: Sandanski, Jön Türk yönetimiyle kurduğu iyi ilişkiler sayesinde Selanik vilayet’inde / province idari danışman olarak görev yapmıştır. Türk hükümetinden maaş aldığı iddia edilmektedir. Eski Selanik vilayet / province yöneticisi Kazım Bey'in anıları, Sandanski'nin gücünü göstermektedir; zira okunan bir rapora göre, mutasarrıf’tan / district governor köy pădarı’na / watchmen kadar tüm memurlar onun tavsiyelerine göre atanıyordu. Sandanski, bu nüfuzu, cinayetler ve "çeşitli diğer lanetli işler" / "other damned deeds" işlemiş olan kendi arkadaşlarını en yüksek makamlara atamak için kullanmıştır.
  • Mali Çıkar Çatışması: Sandanski, işbirlikçi / collaborator faaliyetleri sayesinde ticari kazançlar elde etti. 15 yıllığına Marikosten'deki mineral banyolarını kiralamış ve Panitsa ile birlikte yüz binlerce ağacı kesme hakkını almıştır. Bu durum, geçimini odunculukla sağlayan Razlog köylerindeki köylülerin bir yaprak dahi koparmaya cesaret edememesine neden olmuştur. Bulgar milliyetçi çevreler, bu eylemleri Sandanski’nin yalnızca para / money ile motive olan bir soyguncu / robber olduğu yönündeki tezlerini desteklemek için kullanmıştır.

2. Bulgar Propagandasına ve Eğitimine Karşı Çıkış

Sandanski’nin Jön Türklerle ittifakı, Bulgaristan’ın Makedonya'daki ulusal / national etkisini tamamen ortadan kaldırmaya odaklanmıştı:

  • Eksarhlık ve Okullara Karşı Duruş: Sandanski, öğretmenler ve papazlar / priests ile Bulgaristan arasındaki her türlü bağın kesilmesini savunuyordu. Ayrıca, öğretmen maaşlarının Türk hükümeti tarafından ödenmesini ve tüm öğretmenlerin yerel / local halktan olanlarla değiştirilmesini istiyordu.
  • Eğitim Sistemini Yıkma Çabası: Sandanizm'in ideoloğu Pavel Deliradev, Bulgaristan'la ilişkilerin kesilmesini savunurken, Sandanski'nin grubu Makedonya'daki Bulgar eğitim sistemini silah zoruyla / with weapons yıkıyordu. Hatta Sandanski'nin etkisi altındaki bölgelerde Maarif / Education Bakanlığı okulları ve öğretmenleri çoğalmıştır.
  • Bulgar Aspirasyonlarına / İsteklerine Düşmanlık: Sandanski, Bulgaristan’ın Makedonya’yı ilhak / annexation etme amacına karşı çıkmıştır. Bu sebeple Bulgaristan'daki milliyetçi tarihçiler tarafından Makedonya'daki Bulgar ulusal çıkarlarının ihanetçisi / betrayer olarak nitelendirilmiştir.

II. İdeolojik Sapma ve Kardeş Katli / Fratricide

Sandanski, Makedon kurtuluş hareketinin sağ kanadının (Vrhovistler) ve Merkez Komite'nin ana akım hedeflerinden saparak, Bulgar milliyetçilerinin asla kabul etmediği iki ana eylemde bulunmuştur:

1. Kardeş Katli / Fratricide ve IMRO'yu Bölme

Bulgar milliyetçileri için Sandanski’nin en büyük siyasi suçu, kardeş katli (bratoubiistvo) dönemini başlatmasıdır.

  • Siyasi Cinayetler: Sandanski, Makedon ulusal kurtuluş hareketine kardeş katli (bra-toubiistvo) denen, daha önce bilinmeyen bir olguyu sokan ilk kişidir. Bu, Boris Sarafoff ve Ivan Garvanov’un suikast komplosunu düzenlemesiyle başladı. Bu iki figür, Bulgar milliyetçiliğini temsil eden önemli liderlerdi.
  • Dış Polislerle İşbirliği İddiası: Sandanski, hasta hırsları / sick ambitions nedeniyle IMRO'nun başına geçmek amacıyla, Bulgar kurtuluş hareketini zayıflatmak ve Bulgar halkının birleşmesini engellemek isteyen Türk, Rus ve Sırp siyasi polisi ile işbirliği yapmaktan çekinmemiştir. Bu işbirliği iddiası, onun Bulgar davasına karşı ihanetini pekiştirmiştir.
  • Ölüm Cezası: Sandanski’nin bu eylemleri, 1908'deki Kyustendil Kongresi'nde IMRO Merkez Komitesi tarafından hakkında ölüm cezası verilmesine yol açmıştır. Sandanski 1915 yılında da bu kararı uygulayan Bulgar milliyetçileri tarafından öldürülmüştür.

2. Balkan Federalizmi ve Sosyalist Eğilimler

Sandanski'nin lideri olduğu IMRO'nun sol kanadı, Bulgar ulusal hedeflerinden tamamen uzaklaşan radikal bir ideoloji benimsemiştir.

  • Federasyon İdeali: Sandanizm'in dış politika veruyu’su / credo’su, Balkan Federalizmi fikriydi. Bu ideolojiye göre, Makedonya'nın özerkliği / autonomy Balkan Federasyonu içinde bir aşamaydı.
  • Monarşiye Karşıtlık: Sandanski, Rila Kongresi'nde yaptığı bir açıklamada, Bulgaristan'a ancak "kralsız ve prenssiz" / "without king and prince" olduğu zaman katılacaklarını ileri sürerek, Bulgar monarşisine olan düşmanlığını açıkça dile getirmiştir. Bu, Bulgaristan'ın ulusal hedeflerine karşıt bir duruştur.
  • Sosyalist İşbirlikçi: Bulgaristan'daki sosyalist gruplar dahi, 1911-1912 yıllarında Sandanski'yi Türklerin işbirlikçisi / collaborator olarak eleştirmişlerdir. Bulgar milliyetçi çevreler, Sandanski'nin siyasi faaliyetlerini, Bulgar milletine karşı işlenmiş kriminal ve siyasi bir suçlar silsilesi / chain of crimes olarak görmektedir.

III. Balkan Savaşları ve Sonrası "Dönüş" Eleştirisi

Sandanski'nin Jön Türklerle ittifakı, 1912 Balkan Savaşları'na kadar sürmüştür. Ancak ittifakın dağılması ve Bulgar ordusuna katılımı dahi Bulgar milliyetçileri tarafından siyasi bir manevra / political maneuver olarak yorumlanmıştır.

  • Hayal Kırıklığı ve Geri Dönüş: Sandanski, Jön Türklerin mutlakıyetçiliği / absolutism ortadan kaldıracağı, tarım / agrarian ve ulusal sorunları çözeceği yönündeki umutlarının ne kadar hayali / illusory olduğunu fark etmişti. Kendi kendisini ve yoldaşlarını kandırdığını anlamıştı.
  • Zorunlu Geri Dönüş: Sandanski’nin kendisini kurduğu partiden dahi dışlanmış olması ve sahip olduğu tüm otoritesini kaybetme yolunda olması, onu Balkan Savaşı’nın sağladığı imkânla "bir sonraki dönüşü" / "next turn" yapmaya zorlamıştır. Savaş sırasında Bulgar ordusuna katılmasına rağmen, bu eylem Bulgar hükümetinin gözünde onun rolünü eski statüsüne döndürmemiştir.
  • İş Adamlığı İmajı: Siyasi kariyeri 1913’te sona erdikten sonra Sandanski, yoğun bir şekilde tütün, şarap ve rakı ticareti / business and commissionership ile ilgilenen bir iş adamı / businessman olarak çalışmaya başlamıştır. Bulgar milliyetçi eleştirmenler, devrimci hayatını hapishane müdürlüğü / prison director yaparak başlayıp ticari-spekülatif işlemlerle / commercial-speculative transactions bitiren birini "mükemmellik / perfection için savaşan" bir örnek olarak görme çabasını, "Bulgar halkına kabul edilemez bir hakaret" / "unacceptable insult to the Bulgarian people" olarak değerlendirirler.

Sandanski’nin Makedon devrimci hareketindeki rolü, Bulgaristan'ın ulusal hedeflerinden sapma, Osmanlı yönetimiyle işbirliği ve siyasi cinayetler (kardeş katli) ile karakterize edildiği için, Bulgar milliyetçi tarih yazımında Makedonizmin / Macedonianism ve ihanetin / betrayal sembolü olarak kalmıştır.

Yané Sandanski’nin Sultan II. Abdülhamid Han ile olan ilişkisi, kronolojik ve siyasi bağlamda incelendiğinde, doğrudan bir işbirliği veya aktif bir angajman/katılım yerine, daha çok Sandanski’nin IMRO lideri olarak Osmanlı yönetimine karşı duruşu ve II. Abdülhamid döneminin sonunda patlak veren Jön Türk İhtilali’ne verdiği anlık destekle tanımlanır.

Sandanski'nin kariyeri, II. Abdülhamid'in mutlakiyetçi yönetiminin son dönemlerine, yani 1908 Jön Türk İhtilali'nden önceki şiddetli örgüt içi mücadeleler ve Osmanlı karşıtı faaliyetler dönemine denk gelmektedir.

İşte Sandanski’nin II. Abdülhamid dönemi ve sonraki süreçte padişah ile olan dolaylı ve dolaysız ilişkileri:

I. Silahlı Mücadele Dönemi ve Sultan'a Karşıtlık (1895–1908)

Sandanski, Makedon kurtuluş hareketinin önde gelen liderlerinden biriydi ve temel faaliyet alanı Osmanlı İmparatorluğu'nun Makedonya Vilayetleri idi. Bu dönemde, Sandanski’nin kendisi, Gotse Delčev ve diğer IMRO liderleri, II. Abdülhamid’in otoritesi altındaki Osmanlı yönetimine karşı silahlı mücadele yürütüyorlardı.

  1. Anti-Osmanlı Duruşu: Sandanski, 1901'de ünlü Miss Stone olayını gerçekleştirdi ve bu eylemle adını duyurdu. Bu tür eylemler, doğrudan Osmanlı merkezi yönetimine karşı bir tehdit olarak algılanıyordu. Kaynaklar, dönemin Balkan kahramanlarının çoğunun "Türk boyunduruğuna" karşı savaştığını ve genellikle Osmanlı makamları tarafından öldürüldüğünü ya da asıldığını belirtir. Sandanski, 1908'e kadar bu kategoride, yasadışı/illegal silahlı hareketin lideri olarak yer almıştır.
  2. Siyasi İdeoloji: Sandanski, IMRO'nun sol kanadını temsil ediyordu ve nihai amacı Balkan Federalizmi içinde Makedonya’nın özerk bir devleti olmasıydı. Bu, II. Abdülhamid'in Pan-İslamizm politikalarıyla merkezi otoriteyi koruma ve güçlendirme çabalarıyla taban tabana zıt bir siyasi hedefi temsil ediyordu.

Sandanski’nin II. Abdülhamid ile doğrudan bir yazışması, buluşması veya ona hizmet etmesi, Jön Türk İhtilali'nden önceki dönem için mevcut kaynaklarda yer almamaktadır.

II. Jön Türk İhtilali ve Hürriyet'e Katılım

Sandanski’nin Osmanlı İmparatorluğu’nun yeni yönetimiyle olan ilişkisi, Jön Türk İhtilali’nin ilanıyla (Temmuz 1908) başladı. Bu olay, Sultan II. Abdülhamid'in mutlak yetkilerinin sona erdirilmesi ve 1909'da tahttan indirilmesiyle sonuçlanan bir süreçti.

  1. Silahlı Hareketi Bırakma: Sandanski, hürriyetin / özgürlüğün ilan edilmesinin ilk gününde yasa dışı silahlı hareketini durdurduğunu açıkladı ve Makedonya'da meşru bir politikacı olarak hareket etmeye başladı. Bu, Abdülhamid Han dönemi yönetiminin sonu anlamına gelen İhtilal'e verdiği en büyük destekti.
  2. İttihad ve Terakki'ye İttifak: Sandanski, Jön Türklerin (İttihad ve Terakki Cemiyeti / CUP) liderleriyle hemen ittifak kurdu ve destekçisi oldu. Hatta Selanik'te Devrim'in kahramanı Enver Bey tarafından karşılanmış ve "Dağların Kralı" ve "Sandan Paşa" olarak anılmıştır. Sandanski, Yeni Asır gazetesine verdiği demeçte, "kutsal vatanın" (mukaddes vatan) kendisinden umduğu her türlü görevi ve işi "can ve baş ile" / can ve baş ile uğraşacağım yerine getireceğini söyleyerek yeni rejime sadakatini bildirmiştir. Sandanski’nin bu ittifakı, Bulgar milliyetçi çevrelerde onun bir işbirlikçi / collaborator ve hain / betrayer olarak anılmasına neden olmuştur.

Sandanski'nin ittifak kurduğu Jön Türkler, Sultan II. Abdülhamid'i deviren ve onun merkeziyetçi politikalarını değiştirmeyi hedefleyen gruptu. Dolayısıyla Sandanski'nin Jön Türklerle yakın ilişkisi, dolaylı olarak II. Abdülhamid rejimine karşıtlığını gösterir.

III. Tartışmalı İddialar ve Çelişkiler

Sandanski'nin hayatındaki çelişkili noktalardan biri, onun Bulgar monarşisi ve devletiyle olan ilişkisi hakkındaki karşıt anlatılardır. Sandanski'nin ömür boyu rakibi olan IMRO lideri Ivan Mihaylov, Sandanski'nin saray / palace ile ilişkisine dair şaşırtıcı bir iddia öne sürmüştür.

  • Saray Etkisi İddiası: Ivan Mihaylov, bir mektupta Sandanski'nin "sarayın, Ferdinand'ın etkisi altında" olduğunu, hatta "Çar / Tsar ile çok sık görüştüğünü" öğrendiğinde şaşırdığını belirtir. Hatta bir görgü tanığı, Sandanski’nin tabanca ile sarayın kuzey kapısından sık sık girdiğini görmüş ve bu durum kendisine çarpıcı gelmiştir.
  • Çelişki: Bu iddia, Sandanski’nin bilinen ideolojik duruşuyla (Balkan Federalizmini desteklemesi ve Bulgar Monarşisine karşı olması) ve Sultan II. Abdülhamid'in Ferdinand'ı resmi olarak tanımayı reddetmesiyle çelişmektedir. Sandanski'nin ideolojisi, monarşizme karşı, kitlesel örgütlenmeyi destekleyen bir çizgideydi.

Bu son iddialar, Sandanski'nin siyasi yaşamındaki karmaşık ve oportünist / opportunistic manevralara işaret edebilir. Ancak, Jön Türk İhtilali dönemindeki meşru siyasi faaliyetleri ve resmi ittifakları, Abdülhamid rejiminin sonrasındaki yeni yönetimle olmuş, padişahın kendisiyle değil, onun yerine geçen Hürriyetçilerle / Liberals olmuştur.

Sonuç olarak, Sandanski'nin II. Abdülhamid Han ile doğrudan bir ilişkisi belgelenmemiştir; zira Abdülhamid'in mutlak yönetiminde Sandanski silahlı bir düşman, Jön Türk İhtilali'nden sonra ise padişahı deviren yeni yönetimin müttefiki ve destekçisi olmuştur.

Osmanlı Yönetimine Karşı Yeniden Tavır Almas

Yané Sandanski'nin 1908 Jön Türk İhtilali / Young Turk Revolution sonrasında İttihad ve Terakki Cemiyeti (CUP) ile kurduğu yakın ittifakın sona ermesi ve buna paralel olarak Osmanlı yönetimine karşı yeniden tavır alması, 1912 Balkan Savaşları'nın hemen öncesinde yaşanan ideolojik ve siyasi krizlerle açıklanmaktadır.

Sandanski’yi, Osmanlı reformizmi çizgisinden ayrılıp Bulgaristan’ı destekleyen silahlı mücadeleye dönmeye iten kişi ve olaylar zinciri, kaynaklarda detaylı şekilde ele alınmıştır:

I. İdeolojik İllüzyonun Sonlanması ve Siyasi Hayal Kırıklığı

Sandanski’nin Jön Türklerle kurduğu işbirliğinin temeli, İhtilal'in getirdiği "hürriyet, adalet ve eşitlik" vaatlerine duyulan güvene ve Makedonya sorununu Osmanlı İmparatorluğu'nun reforme edilmesi yoluyla çözme idealine dayanıyordu. Ancak bu umutlar dört yıl içinde yerini hayal kırıklığına bırakmıştır.

1. Reform Vaatlerinin Boşa Çıkması

Sandanski, Jön Türklerin mutlakıyeti / absolutism ortadan kaldıracağı, tarım / agrarian ve ulusal sorunları çözeceği yönündeki umutlarının bir yanılsama / illusory olduğunu fark etmiştir. Jön Türklerin uyguladığı politikalar, Sandanski ve yoldaşlarının savunduğu Makedonya’nın özerkliği / autonomy ve Balkan Federalizmi ideallerini gerçekleştirme yönünde ilerlememiş, aksine merkeziyetçiliği pekiştirmiştir. Sandanski, Jön Türklerin reform sözlerine kanarak hem kendisini hem de yoldaşlarını kandırdığını anlamıştır.

2. Siyasi Otorite Kaybı ve Dışlanma

İttifakın sona ermesinde Sandanski’nin kendi politik grubunda yaşadığı güç kaybı da etkili olmuştur.

  • Parti İçi Hakimiyet Kaybı: Sandanski, kurucusu olduğu Halk Federatif Partisi'nin (Bulgar Bölümü) liderliğini tamamen dar sosyalistlere / narrow socialists kaptırmıştır. Hatta parti tüzüğüne rağmen, kendisi partinin liderliğine seçilememiş ve nihayetinde partiden dışlanmıştır / excluded.
  • Sosyalistlerin Eleştirisi: Sandanski’nin ittifakı, Bulgaristan’daki sosyalist gruplar tarafından dahi eleştirilmekteydi. Sandanski, 1911 ve 1912 yıllarında Bulgar sosyalistlerince Türklerin bir işbirlikçisi / collaborator of the Turks olarak eleştirilmiştir.

Sandanski, kendi ifadesiyle "kendi kurduğu partiden dışlanmış" ve tüm otoritesini kaybetmek üzere / losing all his authority bir duruma düşmüştür.

II. Artan Milliyetçi Baskı ve Olayların Dayatması

Jön Türk rejimine karşı muhalefetin artması, Sandanski'nin konumunu sürdürülemez hale getirmiştir.

1. Bulgar Milliyetçi Çevrelerin Tepkisi

1911 yılından itibaren İttihad ve Terakki'ye karşı muhalefet güçlenirken, paralel olarak Bulgar hükümetinin, Bulgar milliyetçi çevrelerinin ve basınının Sandanski'ye yönelik muhalefeti de artmıştır. Sandanski, Makedonya'daki Bulgar ulusal çıkarlarına ihanet etmekle / betrayer suçlanıyordu.

2. Eski Dostların Muhalefete Katılımı

Daha önce Sandanski’nin desteğiyle Osmanlı Parlamentosu'na seçilen Hristo Dalčev ve Dimitar Vlahov gibi Bulgar-Makedon milletvekilleri dahi, 1911 ve 1912 yıllarında açıkça Bulgar ulusal davasını savunmaya başlamış ve Sandanski ile çatışmaya girmiştir. Bu durum, Sandanski’nin siyasi çizgisinin taban bulamadığını ve en yakın çevresinin dahi ulusalcı çizgiye kaydığını göstermiştir.

3. Yeni IMRO'nun Faaliyeti

1910 yılında yeniden kurulan IMRO (IMRO'nun ulusalcı/sağ kanadı), Makedonya'yı Bulgaristan'a ilhak / annexation etme amacıyla Osmanlı hükümetini istikrarsızlaştırmak için faaliyetlere başlamıştır. Bu örgüt, Sandanski’yi kardeş katli (bratoubiec) eylemleri nedeniyle de suçlamaktaydı.

III. Balkan Savaşları ve Geri Dönüş

Sandanski'nin Osmanlı yönetimine karşı kesin dönüş yapmasını sağlayan olay, yaklaşan Balkan Savaşı / Balkan Wars olmuştur.

1. Bulgar Hükümetinin Bilgilendirmesi

Balkan Savaşları başlamadan önce, Bulgar hükümeti tarafından Sandanski'ye yaklaşan askeri hareketlilik bildirilmiştir. Bu dışsal gelişme, Sandanski’ye hürriyet dönemindeki başarısız siyasi rolünden sıyrılıp, otoritesini yeniden kazanma fırsatı veren "bir sonraki zafer" / next turn imkânını sunmuştur.

2. Kan Kardeşliği İfadesi

Bu kritik anda, Sandanski eski yol arkadaşı Hristo Chernopeev ile görüşerek kararını bildirmiştir. Sandanski’nin bu kararı özetleyen sözleri şuydu: "Kan, su olmaz" (Kravta voda ne stava). Bu ifadeyle, Sandanski hem Jön Türk ittifakının ulus-ötesi idealizmine son verildiğini ilan etmiş hem de Bulgar ordusuna aktif olarak yardım etme kararlılığını Chernopeev'e bildirmiştir.

Sandanski, 1912 yılında yeniden silahlı mücadeleye dönerek Bulgar ordusuna aktif destek vermiş ve 30 Ekim 1912'de 500 savaşçıdan oluşan çeta'sı / armed band ile Melnik şehrini kurtarmıştır. Bu eylemler, Sandanski'nin Osmanlı yönetimine karşı aldığı somut tavrı oluşturmuştur.

Sonuç

Yané Sandanski’nin Bulgar tarihindeki yerini, olayların ve ideolojik dönüşümlerin tüm çelişkili detaylarıyla birlikte korumak, onu tek boyutlu bir kahraman ya da hain figürü olmaktan çıkarıp, Makedon/Edirne devrimci hareketinin yaşadığı derin krizi ve karmaşık uluslararası bağlamı temsil eden bir tarihi şahsiyet olarak ele almayı gerektirmektedir.

Önceki yazılarımızda detaylıca ele aldığımız gibi, Sandanski'nin kariyeri, Makedon davasının temel hedefi olan Bulgar ulusal birleşmesi / unification idealiyle çatışan radikal sol / leftist ve federalist fikirlerin birleştiği bir çizgide ilerlemiştir. Onun Bulgar tarihindeki yerini "doğruları" ve "yanlışlarıyla" korumak için aşağıdaki kritik noktalara odaklanmak gerekmektedir:

I. Bulgar Milliyetçi Perspektifinde "Yanlışlar" ve Kalıcı Eleştiriler

Sandanski, Bulgar ulusal bilincinde en çok eleştirilen figürlerden biridir, çünkü eylemleri ulusal kurtuluş hareketinin temel hedeflerini baltalamıştır. Bu eleştiriler, onun mirasının ayrılmaz bir parçasıdır:

1. Kardeş Katli / Fratricide ve Devrimci Hareketi Parçalama

Bulgar milliyetçi tarih yazımında Sandanski'ye yöneltilen en ciddi suçlama, kardeş katli (bratoubiistvo) denen, daha önce bilinmeyen bir olguyu Makedon ulusal kurtuluş hareketine sokan ilk kişi olmasıdır.

  • Liderlerin Öldürülmesi: Sandanski, VMOORO'nun / IMRO'nun sağ kanadının önde gelen liderleri olan Boris Sarafoff, Ivan Garvanov ve Mihail Daev cinayetlerinin organizatörüdür. Bu eylemler, Sarafoff’u İlinden Ayaklanması'nın başarısızlığından sorumlu tutmasıyla bağlantılıdır. Bu siyasi cinayetler zinciri, örgüt içinde çözülmeye neden olmuş ve Sandanski’nin grubu 1908’de Merkez Komite tarafından ölüm cezasına çarptırılmıştır.
  • Yabancı Güçlerle İşbirliği: Sarafoff cinayeti için Sırp parası aldığı iddiası mevcuttur. Bu durum, Sandanski'nin VMOORO'yu temel hedeflerinden (Bulgar topraklarının tek bir vatan altında birleşmesi) saptırmak amacıyla Türk, Rus ve Sırp siyasi polisi ile işbirliği yaptığını düşündürmüştür. Amaç, Bulgar kurtuluş hareketini zayıflatmak ve Bulgar halkının birleşmesini önlemekti.

2. Osmanlı Yönetimiyle İşbirlikçilik / Collaboration

Sandanski, 1908 Jön Türk İhtilali'nden sonra, reforme edilmiş / reformed bir Osmanlı İmparatorluğu içinde özerklik arayışına girerek, Bulgar ulusal çıkarlarına ihanet (betrayer of the national Bulgarian interests) etmekle suçlanmıştır.

  • Kola-borasyonun / İşbirliğinin Kanıtları: Kendisi, Selanik / Salonica vilayet’inde / province idari danışman olarak görev yapmış ve Türk hükümetinden aylık 50 Türk lirası maaş aldığı iddia edilmiştir. Bu pozisyonları kullanarak "cinayetler ve çeşitli diğer lanetli işler" / "other damned deeds" işlemiş arkadaşlarını en yüksek makamlara atamıştır.
  • Bulgar Ulusal Propagandasına Karşı Çıkış: Sandanski, Bulgaristan ile her türlü bağın kesilmesi gerektiğini savunmuştur. Hatta ideoloğu Pavel Deliradev, öğretmen ve papaz / priest maaşlarının Türk hükümetinden ödenmesini ve Bulgar okullarının genel gymnasium ve yüksekokul / higher education kurumlarına dönüştürülmesini talep etmiştir. Bu, Bulgaristan'ın Makedonya'daki kültürel ve ulusal etkisini (Eksarhlık / Exarchate üzerinden) yok etme çabası olarak görülmüştür.

3. Siyasi Ayrılıkçılık ve Federalist Ütopya

Sandanski ve sol kanadı, Makedonya'nın kurtuluşunu Balkan Sosyalist Federasyonu içinde tam siyasi bağımsızlık / full political independence olarak görüyordu, bu da Bulgaristan'a olası bir ilhak / annexation hedefini dışlıyordu. Bu siyasi ayrılıkçılık / political separatism, Bulgar ulusal birleşmesi idealine karşı bir darbe olarak algılanmıştır.

II. Devrimci Faaliyetler ve “Doğrular” / Miras

Sandanski’nin tarihteki yerini korumak, onun devrimci hareketin acil ihtiyaçlarına cevap verme kapasitesini ve nihayetinde Osmanlı'ya karşı mücadeleye geri dönüşünü de kapsamalıdır.

1. IMRO'nun Mali Kurtarıcısı

Sandanski, VMOORO'nun mali bağımsızlığını sağlamak için radikal yollara başvurmuştur.

  • Miss Stone Olayı: Sandanski, 1901'de Amerikalı misyoner Miss Ellen Stone'u fidye için kaçırma eylemini (Miss Stone Affair) planlamış ve yürütmüştür. Bu eylem, örgüte acil fon sağlamış ve onun adını meşhur etmiştir.

2. Osmanlı Baskısına Karşı Duruş ve Bölgesel Koruma

Sandanski, kendi diktatörlük / autocracy tarzındaki liderliğine rağmen, ilk başta Osmanlı baskısına karşı bir duruş sergilemiştir.

  • Yerel Otorite Kurulumu: Sandanski, Osmanlı idaresi altında olduğu halde, kendi kontrolündeki Serres / Serez bölgesinde devrimci komite ağını kurmuş ve halkın yönetimsel işlerini kısmen ele almıştır.
  • Bölgesel Güvenlik: Jön Türklerle ittifak kurması, tartışmalı olsa da, etkisi altındaki bölgeyi (Serez, Drama / Dırama, Strumitsa) hükümetin her türlü baskısından korumuştur. Bu, yerel halk nezdinde bir miktar meşruiyet sağlamıştır.

3. Savaşta Geri Dönüş ve Pratik Yurtseverlik

Jön Türk reform vaatlerinin bir yanılsama / illusory olduğunu anlamasının ardından, Sandanski 1912'de Balkan Savaşı başladığında Osmanlı'ya karşı cephe almıştır.

  • Melnik'in Kurtuluşu ve Selanik'e Giriş: Sandanski, 500 savaşçıdan oluşan çeta'sıyla / armed band, 30 Ekim 1912'de Melnik şehrini özgürleştirmiştir. Ardından, 7. Rila Piyade Tümeni'nin öncü gücü / vanguard olarak 300 süvari-savaşçısıyla 8 Kasım 1912'de Selanik'e girmiştir. Bu eylem, onun pratik yurtseverlik / patriotism göstermesi ve Osmanlı aleyhine fiilen savaşması açısından önemlidir.

4. İdealist Sloganı

Sandanski'nin mezar taşına kazınan ve devrimci ruhunu yansıtan sözleri, onun mirasının idealist yönünü temsil eder: "Yaşamak, mücadele etmektir. Köle, özgürlük için; özgür olan ise mükemmellik / kusursuzluk için". (Ancak Bulgar milliyetçileri bu sözün onun yaşam tarzına uymadığı eleştirisini getirmişlerdir.)

III. Sandanski'nin Bulgar Tarihindeki Yerini Korumak

Sandanski’nin yerini, çarpıtma yapmadan korumak, onun tutarsızlıklarını, radikalizmden oportünizme / opportunism kayışını ve geri dönüşlerini Makedon kurtuluş hareketinin karmaşık bir aynası olarak görmeyi gerektirir.

  1. İdeolojik Evrimin Sembolü: Sandanski, Bulgaristan'ın temel ulusal hedefinden (birleşme) saparak, sosyalist etkilerle ve federalist ideallerle radikalleşen ve bu radikalizmi kola-borasyon / işbirlikçiliğe taşıyan bir figürdür. Onun hikayesi, Makedon hareketinin sağ (Bulgaristan yanlısı) ve sol (federalist/ayrılıkçı) kanatları arasındaki kader anındaki bölünmeyi simgeler.
  2. Balkanizmin Erken Örneği: Onun Jön Türklerle ittifakı ve Bulgaristan’a karşı net duruşu, 20. yüzyılın başında Makedonya'da ulusal çıkarlara karşı eylemlerin ilk ve en keskin örneğini teşkil eder. Bu durum, onun Bulgar milliyetçi hedeflerinin kesin bir düşmanı (definitely yes!) olarak hatırlanması anlamına gelmektedir.
  3. Çelişkili Oportünist / Opportunist Lider: Sandanski’nin en büyük "yanlışı", devrimci liderliğinin son yıllarında siyasi gücünü ve kişisel zenginliğini artırmak için gösterdiği ticari spekülasyonlar / commercial-speculative transactions ve çıkar odaklı hareketlerdir. Onun hayatı, devrimci idealizm ile sert kişisel hırs (autocratic instincts) ve siyasi hayatta kalma arasındaki çatışmanın güçlü bir örneğidir.

Sonuç olarak, Sandanski'nin Bulgar tarihinde "kardeş katli"nin başlatıcısı, Bulgar Eksarhlığı'nın / Exarchate düşmanı ve Jön Türklerle ittifak kurarak ulusal davaya ihanet eden ilk büyük kola-borasyonist / işbirlikçisi olarak ayrılmış bir yeri vardır. Ancak, aynı zamanda zorla da olsa, Balkan Savaşı'nda silahlı mücadelesiyle Osmanlı İmparatorluğu'na karşı savaşan, cesur bir voyvoda ve Bulgar ordusuna destek veren bir figür olarak da anılmaktadır. Tarih, onu bu keskin çelişkilerin tamamıyla, yani siyasi radikalizmi, şiddeti ve ulusal davasından sapması üzerinden kaydetmektedir.

 

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar