Ali Şeriati'den Alıntılar
Hangi Kur’an / Ali ŞERİATİ
Evet, sen
Kur'an diyorsun, ama hangi Kur'an? Cehaletin elinde teberrük edilip kutsanan
bir nesne olan Kur'an mı? Cinayetin mızraklarının ucundaki Kur'an mı? Yoksa
çeyrek yüzyıldan daha az bir sürede, çölün dağınık ve düşman kabilelerini
birleştirerek, dünyanın egemen güçlerini -Bizans, Sasani- çökerten, insanlığın
kaderini ele geçiren, devrimci yapısıyla insanlık tarihinde yepyeni bir
medeniyet ve kültür meydana getiren bir kitap olarak mı Kur'an?
Daha çok
hayata, bilgiye, izzet, kemal ve cihada yönelik! Yaklaşık yetmiş suresinin
adını insanı ilgilendiren konulardan alan bu kitap; yaklaşık otuz süresinin
adını maddi fenomenlerden alırken, yalnızca iki süresinin adını ibadetlerden
alan bir kitap!.
Bu kitap,
"dostunun cehaleti" ve "düşmanının hilesiyle" yapraklan
açıldığı günden beri, yaprakları masraflı olmaya başladı. "Metni"
terk edilip "cildi" revaç bulduğundan beri adı "okumak"
anlamına gelen bu kitap, okunmaz oldu. Kutsama, teberrük ve mal kazanma işleri
gördü. Toplumsal, ruhsal ve düşünsel mesele ve dertlerin cevabı bu kitapta
aranmadığından beri, onda soğuk algınlığı, romatizma türünden bedensel
hastalıkların şifası aranır oldu. Uyanıkken terkedip, yatarken başlarının
üstüne asarak uyuduklarından beri, görüyorsun ki ölülerin hizmetine sunulmakta,
ölüp gitmişlerin ruhlarına ithaf edilmekte ve sesi yalnızca mezarlıklardan
duyulmaktadır.
[Anne Baba,
Biz Suçluyuz]
Kur'an ve
Sapma
Okumanın,
düşünmenin, aydınlanmanın, kavramanın, bilinçlenmenin, yol bulmanın [hidayet],
ayağa kalkmanın [kıyam], amel etmenin kitabı olan Kur'an; izleyicilerinin,
yükümlülük, seçebilirlik [furkan] ve insani sorumluluğu adına önerdiği tek
çözüm; "İstihare" olan, teberrük edilen bir kitap biçimine dönüştürüldü.
İzleyicilerinin ona" karşı görevi: Kupkuru bir yüceltme, takdis, tazim,
teberrük ve öpmek.. Abdestsiz el sürmemek, bir kılıfa geçirerek aynanın
kenarına veya duvarın yüksek yerine asmak... Kundağın yanına, yeni evin
kapısına, misafirin başucuna... Bazı sureleri / ayetleri de cadıca işlevler,
özel törenler, tılsım ve büyüler, cin ve romatizma kovup-gidermeler, büyük
büyülerin düğümlerini atmalar... için kullanılır oldu.
Bundan önce
dindarlar, sömürgecilik ve emperyalizmin boyunduruğunda olmalarına rağmen;
gündeme gelen dini amel; dini tavır onlar için şu anlama geliyordu: Bireysel
günahlardan arınmak, ibadetle ahiret için sevap devşirmek, Rasul ve imamlar ile
salihlerin şefaatini kazanmak... Peki ya emperyalizm ve sömürgecilik?!!
...Fakat
Kur'an, kutsal rafından eğitim, öğreti ve düşünme saikiyle inince, onlara;
Ahiret'teki kurtuluşun, bu dünyadaki kurtuluşa bağlı olduğunu, Cennetin
yolunun, özgürlük, izzet, uyanıklık, bilgi ve bilinçten geçtiğini, bu dünyada
zillet üzere ölenin orada zillet üzere kalkacağını, burada kör olanın orada kör
olacağını öğretti.
... Bildiler
ki; "zulme rıza gösteren zalimin ortağıdır". Müslümanın yaşamı
"akide ve cihad ile sağlamdır". Peygamber ve izleyicilerinin sünneti;
bireysel riyazetler, kulluk, telkin ve uyuşturucu ibadetler değildir,
"cihad ve şehadettir." Kur'an'ın getirdiği ruhbanlık değildir.
"Peygamber silahlıdır", Risaletin hedefi bilgi-bilinç ve adalettir.
...Kur'an
halkı uyandırdı. İslam'ın en büyük görevi, her şeyden önce toplum ve
düşüncedeki çöküş etkenlerini kökünden kazımaktır. Taharet ve necasette yeni
bir bölüm keşfetme, ziyaret yoluyla şehid sevabını kazanma[!], kelam-fıkıh
çekişmeleriyle uğraşma yerine, silahını kapıp Fransız sömürgeciliğini yok
etmektir.
...Eğer
Kur'an, kitap olsa, okunup anlaşılsa, gündemi İşgal etse; eğer mü'minlere,
"O konuşuyor, hitabı sanadır, kulak vermeli, ne dediğini dinleyip
kavramalısın" dense, kurtuluş bağışlar, izzete ulaştırır, uyandırıcı ve
yapıcı olur. Kur'an bu gücü yalnızca geçmişte göstermiş değildir, bugün de böyledir.
Salt geçmiş, Roma-Sasani emperyalizmine karşı değil, çağdaş/modern sömürgecilik
ve emperyalizme karşı da bu gücü verir.
...
Kur'an'ın tarihteki izleri araştırılmalı. Son yüzelli yıldır sömürgeciliğin
Asya ve Afrika toplumlarındaki düşünsel, kültürel ve politik saldırılarına
karşı koyuş yöntemlerini incelemeli. İşte bundan sonra tanır ve görürsün ki, bu
kitap, düşünce, özgürlük ve adaletin kitabıdır.
[Anne Baba,
Biz Suçluyuz]
Kur’an’ı
Anlamak
Şimdi yine
aynı kitap önümüzde bulunuyor; gerçi mesaj getirici değil; ama mesajı var. Bu
mesaj bize sorumluluk yüklüyor. İşte bu yüzden ben tarih dersini bu aşamadan
sonra Kur'an'dan alacağım. Bundan sonra bütün incelemelerimi Kur'an üzerinde
yoğunlaştırmaya karar verdim. Bugüne kadar çeşitli konuları, çeşitli alanlarda
ortaya koyduğumda dayanaklarımda ve şahit getirmelerimde Kur'an'dan fazla
yararlanmadığımı görmenizin iki sebebi vardı: Birincisi, esasen, her şeyden
önce düşünmenin, bağımsız ve mantıklı düşünmenin, bir söze dayanmadan
düşünmenin kendisi başlamalıdır. Bir diğeri de daha çok şu sebeptendir. Ben
sade bir araştırmacı, kitap ve inceleme ehli bir insan olarak, nazari ve ilmi
bir mesele ortaya koyduğumda, kesinlikle benim gözüme çarpan, sonuç çıkardığım,
delil getirdiğim şeyin bir yanılma payı vardır. Bundan dolayı benim veya benim
gibi olanlar tarafından "şu ancak böyledir, başka türlü olamaz"
şeklinde bir görüş öne sürülmemiştir, olamaz da. Bizim inandığımız ve emin
olduğumuz şey, daima daha iyi ve doğru anlama çabasında olduğumuz, bu iş için herkesten
yardım dilediğimiz, hatta düşman ve kötü adlı kimselerin bu yolda bize yardım
edecekleri, ettikleri konusudur.
Bunun için,
bir tez ve bir ilmi görüş çıkardığımda veya inandığım bir mektepten söz
naklettiğimde; eğer Kur'an'ın uygun, büyükçe bir suresini, bir ayeti alıp, o
konunun altına yazar, ona dayanırsam, bu, Kur'an'ı, kendi fikrimi ispatlamak
yolunda kullanmam demektir. Kur'an daima böyle bir araştırma veya tebliğ
yönteminin kurbanı olmuştur. Kur'an, daima buyruklarımızı -ne olursa olsun- ispatlamak
için bir alet olmuştur. Hiç bir zaman hiç kimse, her şeyi, -mezhebi, ilmi,
edebi- bütün zihniyetini ve bilgisini bir tarafa fırlatıp; önceki görüşlerinden
arınmış bir zihinle Kur'an'a yönelmemiştir. Söylediğime uygun bir hadis vardır:
"Her kim Kur'an'ı kendi görüşüyle tefsir ederse, yeri ateştedir,", Bu
"görüş"e "akıl" dediler, yani her kim Kur'an'ı aklıyla
tefsir ederse...! Öyleyse neyle tefsir etmek, doğru tanımak için akıldan başka
bir yolumuz yok. Sonra hayır diyorlar, bizim maksadımız her ayetin altına
imamdan bir rivayet getirmektir! Efendi! Yoksa bu rivayeti de akılla seçmek
gerekmez mi? Yoksa, bu ayetin tefsiri olan rivayeti aklımızın seçmesi, anlaması
gerekmez mi? Bunu ayetin altına getir, sonra da bu ayetin manasının bu olduğunu
anla?!! Akılsız adamın başına istediğin kadar ayet, istediğin kadar rivayet
döksen yine de fayda etmez. Sağırlara çağırını işittiremezsin, hele bu sağır ve
dilsiz insan, o sesi çağrıyı anlamıyor, duymuyorsa. Bu adamın canı sıkılır,
sinirlenir de, senden bezer, kaçar, sırtını döner. Artık peygamberin kendisi
bile ona bir şey duyuramaz.
Öyleyse
mesele Kur'an'ı "görüşle tefsir etmemektir. "Görüş" ne demek?
Yani daha önceki fikir ve inançlarımız. Önce filan ilmî, fiziki, kimyevi,
fıkhi, mezhebi, görüşe inanıyor, ondan sonra gidip Kur'an'da, önceki görüş ve
inancımızın ispatı peşinde dolaşıyoruz. İşte bu yüzden bakıyoruz ki Şia,
Kur'an'ın ardından gidiyor, Şia çıkıyor; Sünni gidiyor, Sünni çıkıyor; Vehhabi
gidiyor, Vehhabi çıkıyor; Cebri gidiyor, Cebri çıkıyor; Nasibi gidiyor, Nasibi
çıkıyor; İhtiyari gidiyor, İhtiyari çıkıyor,.; . İyi ama o halde Kur'an ne
yapıyor? Bütün bunlar görüştür ve bütün bunlar görüşle yapılmış tefsirlerdir.
Öyleyse nasıl olmalıyız? Önceki bütün görüşlerden arınmış, veraset yoluyla veya
zorla yüklenmiş bütün önceki inançlardan temizlenmiş bir akıl; idmanlı, uyanık
bir zihin olarak; mantıki ve akli, kudretli, uyanık, mana çıkarıcı, ama daha
önceki herhangi bir görüşü ispatlamaya taassubu ve taahhütü olmayan bir
görüşle, Kur'an'a gitmeli ve Kur'an'ın içinden neyin ne olduğunu görmeli ve
çıkarmalıdır...
[İki Sure,
İki Yorum]
Louis Massignon (1883-1962 )/ Ahmed Yüksel ÖZEMRE
LOUIS
MASSIGNON (1883-1962)
Ahmed Yüksel ÖZEMRE
Azîz dost
Memduh Cumhur'a
muhabbetle
ithâf olunmuştur
Hayatı
Papa XII. Pius'un (1876-1958), hakkında: "Katolik bir müslümandır"
hükmünü vermiş olduğu Ferdinand Jules Louis Massignon 25 Temmuz 1883'de
Fransa'da Nogent-sur-Marne'da doğmuş, Paris'de Louis-le-Grand Lisesi'ni
bitirdikten sonra üniversiteden 1904'de târih diploması ve 1906'da da edebî ve
konuşulan Arapça diplomasını almıştır. 1906 yılında Gaston Maspéro'nun[1]
yönetimindeki Kāhire Şarkî Arkeoloji Fransız Enstitüsü'ne atanmıştır.
Massignon, 1906-1907'de Mısır'da kendisinden 6 yaş büyük, lûtî, fakat daha
sonra İslâmiyet'i kabûl edip ihtidâ eden, ama intihâr ederek hayatına son veren
ispanyol Luis de Cuadra'ya karşı duyduğu şiddetli ihtiras ve bunun neticesinde
yaşadığı sefih hayatı, 1908'deki köklü tövbesinden sonra, "Cehennem
mevsimim" diye nitelendirecektir.
Mezopotomya'da bir araştırma heyeti ile bulunuyorken Osmanlı makāmları
tarafından casusluk töhmetiyle tevkif edilen Massignon'un, 1908'de 2 Mayıs'ı 3
Mayıs'a bağlayan gece Dicle nehri üzerinden kendisini Bağdat'a götüren vapurda
bıçakla giriştiği intihâr teşebbüsünün başarısız kalmasının hemen akabinde
yaşadığı mânevî bir hâl onu, birdenbire, hem bu sefih hayatından koparmış ve
hem de o zamana kadar şüphe ile bakıp ilgilenmediği dine yöneltmiştir[2].
Bu olayın mâhiyetini hiçbir zaman açıklamamış olmasına rağmen bundan sonra
gelişen mânevî tekâmülünün tümünü hep bu olaya bağlamıştır.
Ertesi günü
ağır bir sıtma nöbeti geçiren Massignon, kefil ve bedel olarak
kendisini casusluk töhmetinden kurtaran Alûsî ailesinin yanında Bağdat'ta bir
müddet kalmıştır. Hayat ile ölüm arasında iken Alûsîler'in, başucunda, Yâ Sîn
sûresini okuduklarını işitmiş; hayatından ümid kesilmiş olmasına rağmen hızla
iyileşerek 8 Mayıs günü de hayata geri dönmüştür. Bu târihten sonra Massignon
müslümanlara karşı sonsuz bir borç ve muhabbet duymaya ve kendisini de yalnızca
müslümanların değil bütün mazlumların kefili ve bedeli olarak
idrâk etmeye başlamıştır.
Bu olağanüstü olaylardan sonra Fransisken Tarîkatı'nın[3] sivil
(ya da lâik) papazlar zümresine iltihâk eden Massignon'da bir taraftan
Hallâc-ı Mansûr'a, diğer taraftan da Hz Muhammed'in kızı Fâtımatü-z Zehrâ'ya ve
Selmân-ı Fârisî'ye karşı dayanılmaz bir ilgi ve muhabbet uyanmıştır. Bu zâtlar
hakkında bilgi toplamak üzere İstanbul ve Kāhire kütüphânelerinde araştırmalar
yaptıktan sonra 1909 yılında Kāhire'de El Ezher'e felsefe öğrencisi
olarak kaydolan Massignon 1912-1913 de Kāhire'de yeni Fuad Üniversitesi'nde
misâfir profesör sıfatıyla, arapça olarak, "İslâm'da Felsefî
Doktrinler" hakkında 40 ders vermiştir.
1914'de yeğenlerinden biriyle, Marcelle Dansaert ile evlendikten sonra
Fransa'nın Şark Ordusu'nda önce Gelibolu savaşında ve daha sonra da 1917-1919
arasında fransızlar ile ingilizlerin ortak Sykes-Picot misyonunda meşhur
ingiliz casusu Lawrence'ın faaliyetlerini yakından izlemekle de görevli
istihbârat subayı olarak çalışmış; ve 9 Aralık 1919'da düşen Kudüs'e Lawrence
ile birlikte girmiştir. 1928 yılına kadar Fransız İstihbârat Servisi
için kaleme aldığı raporlar arap milîyetçiliği, arap dili ve Sûriye'deki
Fransız Mandası'nın sorumlularının hatâları hakkındaki isâbetli tesbitlerini
dile getirmektedir.
Birinci Dünyâ Harbi bittikten sonra Revue du Monde Musulman (Müslüman
Dünyâsı Dergisi) direktörlüğünü yapan Massignon, bu harb sırasında Louvain'de
alman ordusunun 26 Ağustos 1914'de çıkardığı bir yangın sonucu müsveddeleri
yanmış olan "La passion d'Al-Hosayn ibn-Mansour al-Hallaj, martyr
mystique de l'Islam exécuté à Bagdad le 26 mars 922" (26 Mart 922'de
Bağdat'ta İnfâz Edilen İslâm'ın Mistik Şehidi Hüseyin İbn Mansûr Hallac'ın
Azabı) başlıklı âbidevî doktora tezini[4] yeni baştan yazarak
1922 yılında Sorbonne Üniversitesi'nde doktora imtihanını başarmıştır. Bu
tezinde İslâm Mistisizmi'nin özgünlüğünü savunmuş; fakat bunun Hıristiyan
Mistisizmi ile olması mümkün temas noktalarına da değinmiştir.
1919-1924 arasında Collège de France'da[5] Le
Châtelier'nin profesör vekili olarak olarak çalıştıktan sonra 1926 yılında,
aynı yerde, kürsü profesörü olarak atandığı İslâm Sosyolojisi Kürsü'nde 1954
yılında emekli oluncaya kadar ders vermiştir. İslâmî Araştırmalar Dergisi'ni
kuran Massignon 1933 yılında Sorbonne Üniversitesi'ne bağlı École
Pratique des Hautes Études'e (Yüksek Araştırmalar Amelî Okulu'na) bölüm
başkanı atanmış ve aynı yıl Kāhire Arap Akademisi'ne üye seçilmiştir.
İslâm dinine, kültürüne ve ahlâkına büyük bir hayranlık duyan Massignon 1934
yılında mısırlı bir hıristiyan olan Mary Kahîl[6] ile birlikte Dimyat/Mısır'da Bedeliyye[7]
adını verdiği, duaya ve müslümanlara ferâgat-i nefs ve bir kardeşlik bağı ile
yaklaşmaya dayanan, hıristiyanlara mahsus bir hayır cemiyeti kurmuştur.
Bedeliyye'de hıristiyanlar, özellikle, Cuma Namazı'na denk düşen bir
eş-zamanlıkla İslâm-Hıristiyan kardeşliği için dua etmekteydiler.
Bu hayır cemiyetinin kurucusu hâline gelebilmesi için, Massignon'un,
"Müslümanlardan nefret ediyor" diye 1913'de evlenmekten vaz geçmiş
olduğu Mary Kahîl'in üzerinde 1934 yılına kadar fevkalâde hayrlı bir tesir icrâ
etmiş olduğu âşikârdır. Gene Mary Kahîl ile birlikte 1940 yılında Kāhire'de,
ömrünün sonuna kadar sıkısıkıya sarılacağı yönlendirici bir fikir olarak
"İbrâhimî misâfirperverlik" adına, Hıristiyanlık ile İslâm arasında
bir karşılaşma ve diyalog zemini oluşturmak üzere Dārü-s Selām Kültür
Enstitüsü'nü kurmuştur.
Türkiye'de Tarsus'da ve Efes'de, kezâ Fransa'nın Brötanya vilâyetinde Côtes
d'Armor'daki Vieux Marché'de halk tarafından "Yedi Uyuyanlar"a izâfe
edilen mağaralar bulunmaktadır. Massignon Kur'ân'da XVIII. sûre olan Kehf
Sûresi'nde sözü edilen "Mağara Arkadaşları"nın (Ashâb-ı Kehf'in)
başından geçmiş olanlarla bu mağaralar arasında kurulan ilişkinin
İslâm-Hıristiyan yakınlaşmasına sebeb olabileceğine inanmış; ve, Efes'in aynı
zamanda Meryem Ana, Mecdelli Meryem ve Havârî Yahyâ dolayısıyla gerek
hıristiyanlar gerekse müslümanlar için bir ziyâretgâh olmasının avantajını
kullanarak, Efes'deki ve Brötanya'daki mağaralara her yıl toplu ziyâretler
yapılmasını organize etmiştir. Özellikle de Brötanya'daki "Yedi
Uyuyanlar" mağarasına her yıl Temmuz'da yapılan toplu ziyârete mutlakā
katılmıştır.
II. Vatikan Konsili'nde Musevîlik ile ilgili bir karar metninin
hıristiyanlık-dışı diğer dinlere ve özellikle İslâm'a da açık olması husûsunda,
Konsil üyesi olmamasına rağmen, Papa VI. Paulus ile Konsil'in üyesi papazları
tahrik ve iknâ eden Massignon olmuştur. "Nostra Aetate Deklârasyonu"
denilen bu metin, Katolik Kilisesi'nin müslümanlar hakkında olumlu beyânda
bulunan ilk resmî belgesidir.
Massignon'un Mısır'da sıkı dostluk kurduğu şahıslar arasında: 1945-1947
döneminde El Ezher'in rektörü olan Şeyh Mustafa Abdürrâzîk; ve bu zâtla taban
tabana zıd bir tutum içinde bulunan, müfrit modernizm yanlısı, 1950-1952
arasında Mısır Millî Eğitim Bakanı görevinde bulunmuş olan Tâhâ Hüseyin
(1889-1973); ve kendi sâdık öğrencisi olan, II. Vatikan Konsili'nin
müslümanlara bakışını değiştiren metnin Konsil içindeki gayretleriyle zeminini
pekiştiren Peder Georges Chehata Anawati (1904-1994) önemli yer tutmaktadırlar.
1947 yılında İran Araştırmaları Enstitüsü'ne ve Millî Müzeler
Komisyonu'na seçilen Massignon 1952 yılında da dâvetli Profesör olarak
A.B.D. ve Canada'da dersler vermiş, 1954'de de yaş haddinden dolayı Collège de
France'dan emekliye ayrılmıştır. 75 yaşında siyâsî faaliyetleri yüzünden bir de
tutuklanmış olan Louis Massignon, 79 yaşında iken 31 Ekim 1962 de Paris'de
vefât etmiştir.
Massignon, bütün ömrü boyunca, bir düşünce ekolü kurmasına ya da görüşlerinin
herkes tarafından kabûl edilmesine engel olan pekçok eksantrik fikir ileri
sürmüştür. Ama onun İslâm için duyduğu köklü ilgi ve muhabbet dolayısıyla
açtığı cihâd ilmî eserleri sâyesinde konunun uzmanları ve bütün ömrü boyunca
sürdürdüğü siyâsî faaliyet sâyesinde de fransız aydınları nezdinde muazzam bir
tesir icrâ etmiştir. II. Vatikan Konsili'nde Kilise'nin İslâm'a bakış açısını
değiştirmesi hâriç olmak üzere, Massignon'un yazıları olsun diğer siyâsî
faaliyetleri olsun ona pratikte zaferler kazandırmış değildir; ama Müslümanlar
ile Hıristiyanlar arasında muhabbet ve karşılıklı saygıya dayanan ortak bir
yakınlaşma zemini bulmak için 50 sene süresince sergilemiş olduğu o muhteşem
kararlılığın ve fîsebîlillāh cihâdın Batı'da da Doğu'da da pekçok aydının din
ile olan ilişkilerinin yeniden şekillenmesine yol açmış olduğu da reddedilmesi
mümkün olmayan bir vâkıadır.
Massignon'un
İç Âlemi ve
Bunun
Davranışına Yansıması
25 yaşına
kadar dinle hiç ilgisi olmamış, hattâ uzun süre sefih ve agnostik bir hayat
sürmüş olan Massignon'un, 2-3 Mayıs 1908 gecesi, hiç beklemediği bir anda vuku
bulan: 1) hayatını bir anda alt-üst etmiş, 2) kendisinin Fransisken
Tarîkatı'nın bir mensûbu olarak dine dönmesine sebeb olmuş; ama 3) mânevî
susuzluktan yanan gönlünü bir türlü tatmîn etmeyen Hıristiyanlığın
yansımalarını, büyük bir cezbe ile, Hz İsâ'nın kader bakımından bir benzeri ve
tecellîsi olarak telâkkıy ettiği Hallâc-ı Mansûr'da, Hz Meryem'in bir başka
tecellîsi olarak telâkkıy ettiği Hz Fâtımatü-z Zehrâ'da[8] ve
hıristiyan iken müslüman olup da Hz Muhammed'in "Benim Ehl-i
Beytim'dendir" diye ta'zîz ettiği Selmân-ı Fârisî'de aramaya sevkeden,
kendisine yaşatılmış olan o muazzam mânevî tecrübe acabâ neydi?
Massignon bütün mânevî tekâmülünü, yaşadığı bu rahmânî tecrübeye
bağlamış ve bunu her fırsatta açıkça ifâde etmiştir. Dostlarından Paul
Claudel'in[9] bu tecrübenin ayrıntılı hikâyesini yayınlaması
için kendisine yaptığı baskılara rağmen Massignon, bu "lafza sığmaz"
tecrübenin mâhiyetinden bahsetmeye aslā yanaşmamış, yalnızca kendisini bir
"Yabancı"nın ziyâret ettiğini beyân etmiştir. Bunu hâtıralarında,
başarısız intihâr teşebbüsünü imâ ederek: "bıçak darbesi beni es geçip
de Sana dokunduğu an" diye dile getirmektedir. Jean Moncelon'a
göre[10] Massignon'un o muazzam mânevî tecrübedeki sırrı,
gene kendi ifâdesine göre: "Sonunda her şeyi yakıp yok eden o semâvî
ateşti" (Massignon acabâ "Her şeyi kendine gark ederek tevhîd
eden Nûr" mu demek istemişti?)
Massignon bu rahmânî tecrübeden sonra:
1.Sefih
hayatına tövbe ederek mânevîyata yönelmiş;
2.Evlenmiş;
3.İbrâhim
Birâder adını seçerek Fransisken Tarîkatı'na girmiş[11];
4.Hıristiyanlığı
red ve terk etmiş olmasa bile İslâm'ı vahiy dini, Hz Muhammed'i de Allāh'ın
elçisi olarak tanımış;
5.Hallac-ı
Mansûr, Hz Fâtımatü-z Zehrâ ve Selmân-ı Fârisî'ye insanı hayrete düşüren bir
hayranlık beslemiş ve haklarında pekçok bilgi bulunan bu zevât aracılığıyla
haklarında pek az bilgi bulunan Hz İsâ'yı, Hazret-i Meryem'i ve Havârîleri daha
iyi anlamaya çalışmış;
6.Yakaladığı
ipuçlarıyla Hıristiyanlık ile İslâm'ın söylemlerinde farklı ama temelde bir
olduğuna inanmış;
7.Batılı
müsteşriklerin müslüman topluluklarına vermiş oldukları zararları tesbit ve
teslim etmiş; bunları açık açık ifâde ve ilân ederek cihâd etmekden çekinmemiş;
8.Hz
İbrâhim'in koruması altında her iki dinin mensûblarının biribirlerini
birâderâne bir muhabbetle anlamaları gerektiğine inanmış;
9.Daha da
ileri giderek böyle bir diyaloğun tesisi için kendisini kefil ve bedel
olarak idrâk etmiş;
10.Duaya ve
müslümanlara ferâgat-i nefs ve bir kardeşlik bağı ile yaklaşmaya dayanan bir
hayır cemiyeti olan Bedeliyye'yi kurmuş;
11.Müslümanlar
ile hıristiyanların biribirlerini muhabbet ve tahammülle anlamaları için
dergiler çıkartmış, kitaplar yazmış, konferanslar vermiş, merkezler ve
enstitüler kurmuş, öğrenciler yetiştirmiş;
12.İslâm
mistisizminin batılı müsteşriklerin göstermek istedikleri gibi şuradan buradan
toplama senkretist bir mistisizm değil özgün bir mistisizm olduğunu savunmuş;
13.Müslümanlarla
hıristiyanların biribirlerini anlamalarının yolunun fıkhî tartışmalarla değil
her iki dinin mistik yanlarındaki ortak noktalar aracılığıyla olabileceğini
savunmuş; bunun için: 1) müslümanları ve hıristiyanları ortak oruç tutmaya, 2)
her iki din mensûblarının yakınlaşmalarını sağlamak üzere kutsal sayılan
yerlere ortak ziyâretler yapmaya teşvik etmiş, ve 3) bu hareketlerde daima başı
çekmiş;
14.Kilise'nin
müslümanlara karşı nefrete dayanan geleneksel tavrını II. Vatikan Konsili'nde
terketmesini sağlayan zemini hazırlamış; Konsil üyesi olan talebesi Peder
Georges Chehata Anawati de bu zeminin Konsil kararı olarak kayda geçirilmesinde
etkili olmuştur.
1908'den 1962'deki vefâtına kadar Massignon hayâtının gâyesi olarak addettiği
bu tavırlarını: 1) bir cihâd idrâkiyle 2) cezbeyle,
3) ısrarla ve 4) muhabbetle sürdürmüştür.
Massignon gençliğinde işlemiş olduğu günâhların ağırlığını hayatı boyunca
keskin bir idrâk ile yaşamış ve bundan dolayı da mânevî ızdırab ve çile dolu
bir ömür sürmüştür. Onun vicdânı, ancak, bütün günâhkârlara bedel
olan bir "adak" olarak kendisini Allāh'a sunması ve bu
adağın gerektirdiği ahlâkî vecîbeleri gerçekleştirmesiyle nısbî bir huzura
kavuşmuştur. Massignon'un her gün yapmakta olduğu bir duayı kendisine defalarca
hatırlatmış olduğunu Vincent-Mansour Monteil'den[12]
öğreniyoruz: " Allāh'ım! Benim gaddarca öldürülmemi ve hem de bunun
bugün vuku bulmasını lûtfet!"
Massignon, hıristiyan dünyâsında K. Huysmans (1848-1907) gibi büyüye ve cinlere
düşkün bir romancı, papazlıktan tard edilmiş Boullan gibi bir satanist,
Anne-Catherine Emmerich (1774-1824) gibi ellerinde ve ayaklarında, (Hz İsâ'nın
haca gerilmesi sonucu haca çivilenen el ve ayaklarındakiler gibi fakat
kendiliğinden oluşan) yaralar (stigmat'lar) açılan bir râhibe, kezâ aynı
stigmatlara dûçar olmuş olan Marie des Vallées (1590-1656), Şeyh Mustafa
Abdürrâzîk gibi ortodoks bir müslüman, Tâhâ Hüseyin gibi islâma bakış açısı
iyice çarpık müfrit bir modernist gibi daha çok marjinal şahıslara büyük merak
duymuştur. Boullan'ın Huysmans üzerindeki kötü etkisinin eninde sonunda
Huysmans'ı dine döndürmüş olduğu gibi arkadaşı Luis de Cuadra'nın kendisi
üzerindeki kötü etkisinin de kendisinin dine yönelmesine vesile teşkil etmesi
arasında paralellik kurmuştur. Râhibe Anne-Catherine Emmerich ile Râhibe Mary
des Vallée'de de onu cezbeden, bu kadıların da günâhkârlara bedel ve
adak olarak kendilerini Allāh'a adamış olmalarıdır.
2-3 Mayıs 1908 gecesi vâkı' olan mânevî hâlin, Massignon'da, ömrü boyu sürecek
olan bir cezbe hâli tesis etmiş, ve kendisinin de bu cezbeyi tek başına
hazmetmekten âciz kalmış olduğu görülmektedir. Massignon bu târihten sonra hep
arayış içinde olmuş fakat Kader onun bu cezbesini kendisine hazmettirip de onu
temkin ve sükûna sevkedecek bir Kâmil Mürşid'i karşısına çıkarmamıştır. İlim
adamı olarak verdiği eserlerindeki isâbetlilik ve ağırbaşlılık ile şahsî ve
kamuya açık davranışlarındaki coşkunluk ve "uçlar"da dolaşması
arasındaki tezad: 1) duyduğu suçluluğun telâfisi için kendisini günâhkârlara kefil
ve bedel olarak idrâk etmesi ile 2) cezbesinin biribirlerini
kovalamasının eseri olarak yorumlanabilir.
Yukarıda da işâret edilmiş olduğu vechile Massignon Hallâc'da Hz İsâ'nın ve Hz
Fâtımatü-z Zehrâ'da da Hz Meryem'in alter-ego'larını[13]
müşâhede ettiği için, farklı bir dinin insanları olmalarına rağmen, onlara âşık
olmuştur. Pekiyi ama Massignon, Hallâc-Fâtıma-Selmân üçlüsünde, Selmân-ı
Fârısî'yi acabâ kimin alter-ego'su olarak teşhis etmişti de ona bu kadar
engin bir muhabbet beslemekteydi?
Massignon bu konuda sessiz kalmakta ise de Selmân'ın hıristiyan iken ihtidâ
etmiş, Hz Muhammed'in vefâtından sonra Hz Ali'ye beyât etmiş sâdık
bir dost olması olgularıyla Massignon'un, hıristiyan olmasına ve açıkça
müslüman olduğunu hiçbir yazısında belirtmemiş olmasına rağmen İslâm'ı vahiy
dini Hz Muhammed'i de peygamber olarak kabûl etmesi karşısında pekālâ ihtidâ
etmiş sayılacağı; ayrıca buna rağmen hıristiyan vasfını da aslâ reddetmeyip ona
da sâdık kalması olguları arasındaki paralellikten hareketle
kendisini Selmân ile özleştirmekte olduğunu, yâni Selmân'ı, kendisinin alter-ego'su
olarak teşhis etmekte olduğunu söyleyebiliriz.
Massignon'un Hıristiyanlık ile İslâm'ı mukāyese ederken çok isâbetli bir
değerlendirmesine de işâret etmeden geçmek istemiyoruz: "Eğer
Hıristiyanlık, temelde, Kitâb-ı Mukaddes'i kabûl etmeden önce Mesih'in kabûlü
ve örnek alınıp taklîd edilmesi ise, buna karşılık İslâm, Peygamber'in örnek
alınıp taklîd edilmesinden önce Kur'ân'ın kabûlüdür".
Massignon'un İstanbul'a geldiğinde mutlakā ziyâret ettiği şahıslardan biri Üsküdar
Mevlevîhânesi'nin son postnişîni olan Ahmed Remzi Akyürek Dede (1872-1944)
idi. Dede'nin irfânına âşık olan Massignon, Dede'ye müslümanlığını ilân etmek
istediğini ifâde ettiğinde Dede'nin, kendisine: "Bâtınen, sen zâten
müslümansın. Zâhiren, bu papaz cüppesini taşırsan İslâm'a daha çok hizmet
edersin" demiş olduğu rivâyet edilirdi. Neyzen Niyâzi Sayın da Memduh
Cumhur da, Massignon'un "müslüman olduğunu" lisânen beyân etmiş
olduğunu Abdülbâkıy Gölpınarlı'nın şahâdetine dayanarak rivâyet etmektedirler.
Eserleri ve
Uslûbu
Massignon'un
eserlerinin bibliyografyası Youakîm Moubârac tarafından yapılmıştır[14].
Bu bibliyografya 200 kitap ve makāle ile yaklaşık 100 kadar lâyiha, 100 kadar
tebliğ ve ders notu, 150 kadar konferans metni ve Kāhire Arap Akademisi'nde
arapça olarak verilmiş 50 kadar danutukdan oluşmaktadır. En meşhur kitapları
şunlardır:
- La
Passion de Hallâj, Martyr Mystique de l'Islam (İslâm'ın Sûfî Şehidi
Hallac'ın Izdırâbı), yeni basım, 4 cild, Gallimard, Paris 1990.
- Essai
sur les Origines du Lexique Technique de la Mystique Musulmane (İslâm Tasavvufunun Teknik
Sözlüğünün Kökenleri Hakkında Deneme), yeni basım, CERF, Paris 1999.
- Les
Trois Prières d'Abraham (Hz
İbrâhim'in Üç Duası), yeni basım, CERF, Paris 1997.
- Akhbar
al-Halladj
(Hallac'dan Haberler), 4. baskı, Vrin, Paris 1975.
- Hoceїn
Mansûr Hallâj: Diwan
(Hüseyin Mansûr Hallac: Dîvan), Cahier du Sud, Paris 1955; yeni basım,
Seuil, Paris 1992.
- Parole
Donnée, précédée d'Entretiens avec Vincent-Mansour Monteil (Vincent-Mansour Monteil ile
Sohbetler'in Takaddüm Ettiği, Verilmiş Söz),yeni basım, Seuil,
Paris 1983.
- Opera
Minora (Küçük
Eserler), 3 cild, 2193 sayfa, Dar Al-Maaref, Beyrut 1963.
Massignon'un
ilmî yazılarındaki uslûbu oldukça ağırdır. Kurduğu cümleler genellikle satırlar
boyu sürer. Cümlelerinin ortalama uzunluğu 7-8 satır olup 16-20 satırdan oluşan
cümleleri de az değildir. Sözlüklerde bulunması mümkün olmayan kelimeler
kullanır. Çoğu kere, okuyucu tarafından bilindiğini varsayarak, bunların
tanımlarını da vermez. Bu uslûb, Masignon'un: hâtıraları, nutukları ve
mektupları söz konusu olduğunda (cezbesinin de katkısıyla) barok, romantik,
istiâre (metafor) yönü ağır basan ve özellikle de muğlâk bir havaya
bürünür; o kadar ki çok iyi fransızca bilenler dahi bâzı pasajları, ancak,
tekrar tekrar okuyup gramer yönünden tahlîlini yaptıktan sonra ne demek istediğini
karîneyle istidlâl edebilirler. Bu uslûba sıradan bir
örnek vermek üzere Massignon'un 8 Temmuz 1958'de Henry Corbin'e yazmış olduğu
bir mektuptan iki paragrafı buraya aktarıyoruz:
"Şu
fânî dünyâdaki mânevî karşılaşmamızdan, azîz dostum, yalnızca iki husûsu
hatırlamanızı arzu ederdim: [bunlardan ilki] akbabanın, Prometeus'un
karaciğerindeki gagası[15] gibi tahammül etmek zorunda
kaldığımız Kutsalların Kutsalı'nın Sübhâniyeti karşısında bizi kurtaracak olan
tek şeyin ibâdetimizin fiilini takdîr etmekden vaz geçerek, kendimizden
istihsâl etmemiz gereken olağanüstü bir zayıflıkla secdeye vararak izhâr
edeceğimiz fart-ı tevâzu olduğudur.
Ve kezâ,
O'na kulluk etmesini bilmeyenlerin sefilliği karşısında, bunların sürûr içinde
olmaları için gerçek Yaratıcı Muhayyele[16], sharh al-sadr[17] anlamında kalbimizi söküp atmamız
gerektiğidir; çünkü Tanrı[18] onları sebep kılarak bizleri,
O'nunla ve O'nun gibi, onlar için ölmemiz için yaratmıştır; çünkü ete-kemiğe
bürünme işte budur ve bu olmasaydı Cenâb-ı Hakk'ın Tecellîsi onlara lûtfedilmiş
olmayacaktı; kezâ gurbetin[19] ekmeğinin acı lezzeti de, mızrak
darbesinin[20] Şarab'ının[21] dehşet veren lezzeti de; o Şarap ki
Cehennem'in dibinden, yokluğun dibinden ama onun maddeye bürünmesinden yâni
ortadan kaybolmasından, yalnızca cehâlet kavramından yâni "nakira"dan[22] değil ama bütün idrâkin yok
olmasından, yâni cehâletin "ma'ri-fa"sından çekilip çıkarılmıştır"[23].
Massignon ilmî yazılarında çok dikkatli bir kararlılık sergilemiş ise de
dostlarıyla vakı' tartışmalarında onları şaşırtacak biçimde zıt uçlar arasında
salınıp durabilmiştir.
Massignon'un 1929 yılında Sühreverdî-i Maktûl'ün (1155-1191) İşrâkî
Hikmeti üzerine dikkatini çekip de daha sonra İran Tasavvuf anlayışı
üzerinde pekçok eser vermesine sebeb olduğu, "şâkirtten de öte"
bir dost olarak olarak kabûl ettiği, École Pratique des Hautes Études'deki
halefi ve hattâ (aşağıda değineceğimiz gibi) mânevî vasiyetnâmesinin icrâsına
memur etmiş olduğu Henry Corbin (1903-1978) bu konuda şunları söylemektedir:
"Öyle
günler oldu ki Massignon'un şahsında bir şiîden daha müfrit bir şiî yanlısı
buldum, ve bundan dolayı da kendisine çok şey borçluyum (...). Ama başka
günlerde, temel metinlerinin kendisine zâten yabancı olduğu Şiîliği ve şiîleri
insafsızca takbîh ettiğine de şâhid oldum. İmâmet şartının olmazsa olmaz
şartının kan bağı olmadığını, İmâm'ların aralarındaki dünyevî aile bağının
onların Cenâb-ı Hakk'ın Zâtı'nda gizli olan ezelî bağlarının sûretinden başka
bir şey olmadığını savunduğumda da o "benim" bu müfrit Şiîliğime
hayret ederdi".
Benzer
şekilde, Massignon'un geç dönem tasavvufa karşı ilgisizliği ve özellikle de
Muhyiddin İbn Arabî hakkında hiçbir incelemeye dayanmayan peşin hükümleri de
Henry Corbin için bir başka hayret kaynağı olmuş[24]; ve, ona
bu ve başka vesiyleler dolayısıyla: "Massignon'un ilmî eserlerinde
insanı hayretlere gark eden beyânlar, tasvîb edilmesi mümkün olmayan tezler ve
hattâ tarafgirlikleri insanı neredeyse infiale sürükleyen hükümler vardır"
dedirtmiştir[25]. Henry Corbin, tevâtüren dahi olsa,
Massignon'un bir konunun kaynakları üzerinde "tıpkı bir helikopter gibi"
şöyle bir uçtuktan sonra elyazmalarının birinin üzerine "inerek"
bunu kısa bir sürede inceleyip "başka yerlere gitmek üzere yeniden
uçmaya başlaması"ndaki hercâiliği de tenkid etmiştir.
Massignon'un Siyâsî Faaliyeti
Massignon'un
Fransa'nın araplara karşı politikasında çoğu kez gizli kalmış olan önemli bir
rol oynamıştır. Yukarıda onun 1917-1919 döneminde Sykes-Picot misyonundaki
rolünden bahsetmiştik. Massignon bundan sonra bakanlıklar arası pekçok
komisyonun fikir ve tesbitlerine sık sık müracaat ettiği bir uzman, ve 1945
yılından îtibâren de Fransa'nın müslüman ülkeler nezdinde fahrî bir kültür
elçisi olmuştur. Collège de France'dan emekli olduktan sonra Fransa-Fas ve
Fransa-İslâm Uyuşum komitelerinde olsun; Filistin'de Mısır'da, Madagaskar'da,
Cezâyir'de ve Fas'da olsun Massignon daima "ezilmişler"in tarafını
tutmuş ve fransız kolonilerinin hürriyetlerine ve millî hükümranlık haklarına
kavuşmaları için olağanüstü gayret sarfetmiş, cihâd etmiştir. Hasımlarını
etkilemek için kullandığı haftalık oruçlar, kutsal yer ziyâretleri, Gandhi'den
esinlenerek başlattığı şiddet karşıtı hareketler onları şaşırttığı gibi
kendisini destekleyenleri de şaşırtmıştır.
Özellikle
Filistin konusunda bu ülkenin bölünmesine, ve "Alman temerküz kampları
kaçkınlarını araplar için ölüm makinesi hâline sokan" siyonizme
cesâretle ve ısrarla karşı çıkmıştır.
Massignon'un Dostları
Massignon
uzun bir ömür boyunca pekçok kalburüstü aydınla dost olmuş ve bunlarla
dostluğunu sâdık ve hatırşinas bir biçimde sürdürmüştür. Yukarıda
değindiklerimizden başka onun dostları arasında ömrünü Kuzey Afrika Tuaregleri
arasında geçirmiş olan râhip Charles de Foucauld; 1931'de Paris'de karşılaşmış
olduğu Mahatma Gandhi; K. Huysmans, Paul Claudel, François Mauriac, Jean
Cocteau gibi yazarlar; Muhammed İkbâl, Râşid Rızâ, Jacques Maritain, Gabriel
Marcel, Henry Corbin, talebesi iranlı Ali Şerîatî gibi filozoflar; Martin
Buber, Kardinal J. Daniélou gibi ilâhiyatçılar; Théodore Monod, Vincent-Mansour
Monteil, Maxime Rodinson, Serge de Beaureceuil gibi bilim adamları; Giorgio La
Pira ve Edmond Michelet gibi siyâsîler vardır.
Türkiye'den de pekçok dost edinmiş olan Massignon'un dostları arasında Üsküdar
Mevlevîhânesi'nin son postnişîni Ahmed Remzi Akyürek Dede'yi, Yahyâ Kemal
Beyatlı'yı[26] (1884-1958), Abdülbâkıy Gölpınarlı'yı
(1900-1982), Fransa'da kendisine Dr Adnan Adıvar'dan sonra Türkçe dersleri
vermiş olan Nurettin Topçu'yu (1909-1975) ve de Münevver Ayaşlı'yı[27]
(1906-1999) zikredebiliriz.
Massignon'un Vasiyeti
Söz konusu
vasîyet Massignon'un Henry Corbin'e yazmış olduğu 17 Eylûl 1959 târihli bir
mektubun muhtevâsıdır. Bu mektupta Massignon "şâkirtten de öte"
dostuna vefâtından sonra ifâ etmesini arzu ettiği bir misyon yüklemektedir. Bu
mektubun ifâdesi hiçbir şüpheye yer olmayacak kadar açıktır: "Aslında,
kaderin hükmü gereği[28], benim düşünceme en yakın
olan, istidâdı da benimkine en yakın olan sizsiniz; ve ben bu âlemi
terkettiğimde, Allāh'ın Hallâc-ı Mansûr, Fâtımatü-z Zehrâ ve onların
aracılığıyla Selmân ve Muhammed için bana ilhâm etmiş olduğu kutsal dostluğu
savunmak üzere ilk önce size güveniyorum"[29].
Massignon bu mektubunda Hallâc'ın Azabı hakkındaki eserinin 2. baskısını
hazırlamak üzere vermiş olduğu sözün gerçekleşmesi için Henry Corbin'in
kendisini dualarıyla desteklemesini de taleb etmişti. Ne yazık ki bu konuda
Henry Corbin'in duaları değil Massignon'un sağlığı yetersiz kalacaktı.
Massignon'un bu âbidevî eserinin 2. baskısı vefâtından 13 yıl sonra 1975'de
Louis Gardet[30] (1904-1986) ve Henri Laoust'nun[31]
(1905-1983) himmetleriyle 4 cild hâlinde yayınlanabilecekti. Henry Corbin ise
üstâdının Hallâc hakkındaki gayretlerine katkıda bulunmak için, "içinde
Hallâc'ın eserlerinin, yorumlarıyla birlikte, anahtarı bulunan",
Rûzbehân-ı Baklî'nin (öl. 1209) Şerh-i Şathiyyât isimli eserinin
edisyonunu gerçekleştirecekti (Tahran, 1966 ve 1981).
Massignon gene aynı mektupta Henry Corbin'den, müsteşriklerin 14 yüzyıldır
ihmâl ettikleri bir şahsiyet olarak Fâtımatü-z Zehrâ hakkında bir korpus
yâni kendisi hakkında yazılmış olanları ve rivâyetleri bir araya toplayan bir
eser hazırlanmasını taleb etmekte ve bunu şu sözlerle dile getirmekteydi:
"Bunu beş yıldır düşünmekteyim; ve daha önce giriştiğiniz bütün
projelerinize rağmen eğer bu Korpus meselesini ele alabilirseniz bunu hayr
dualarımla karşılayacağım. Çünkü bunun Şiîlik ile Sünnîlik, İslâm ile
Hıristiyanlık arasında kudretli bir birleşme aracı olması mümkündür".
Ne yazık ki Massignon'un bu arzusu gerçekleşememiştir.
Ortak noktaları İslâm'a duydukları büyük hayranlık olan bu iki büyük dostun
inanç âlemlerindeki antisimetrik konumları da ilgi çekicidir. Massignon'un
zâhiren katolik olmasına karşılık, Henry Corbin zâhiren protestandır. Massignon
sünnî İslâm ile Corbin ise şiî İslâm ile meşgūl olmuşlardır. Massignon Vahdet-i
Şuhûd, Corbin ise Vahdet-i Vücûd taraftarıdır. Massignon çile içinde, nefsini
hor-hakîr-zelîl-günâhkâr gören bir tevâzu ile fakat mücâdele ve celâliyet dolu
bir cehennem hayatı geçirmiştir. Henry Corbin ise dengeli, sâkin ve huzurlu bir
hayat sürmüştür. Bunun için Massignon'a Nâr Adamı[32],
Henry Corbin'e ise Nûr Adamı[33] denmiştir[34].
Sonuç
Massignon A)
eserleri, ve B) müslümanlara ve bütün mazlumlara daima destek olan
cihâdı ile yalnızca XX. yüzyıl Fransa'sını değil, İslâm ülkelerini de
derinden etkilemiş müstesnâ bir zâttır. İşlediği günâhların bilincinde,
ferâgat-ı nefs ve tövbe sâhibi bir hıristiyan râhip olmasına rağmen,
Massignon'un: 1) Hallâc-ı Mansûr'a, Fâtımatü-z Zehrâ'ya, Selmân-ı Fârisî'ye ve
Hz Muhammed'e duyduğu, pekçok müslümanda bulunmayan o inanılmaz saygısı ve
muhabbeti, 2) müslümanlar ile hıristiyanlar arasında karşılıklı anlayış, saygı
ve muhabbete dayalı bir diyalog ve dostluğun tesisi için mücâhidâne teşebbüsleri,
ve 3) Katolik Kilisesi'nin II. Vatikan Konsili'nde müslümanlara bakış açısını
değiştirmesinin zeminini hazırlamaktaki etkin rolü, (bütün şahsî kusurlarına,
çelişkilerine ve zâhirî görünüşüne rağmen) idrâk, temyiz ve
adâlet sâhiplerinin bir Fâtiha'yı onun rûhundan esirgememeleri için yeter de
artar bile!
[1]Gaston Maspéro (1846-1916) fransız
eski Mısır arkeolojisi bilgini olup Gize'deki büyük Sfenks'i ortaya çıkaran
zâttır.
[2]Bk. Daniel Massignon, Le Voyage en Mésopotamie et
la Conversion de Louis Massignon en 1908, Editions du Cerf, Paris 2001.
[3]Fransisken Tarîkatı: Assisi'li Azîz
Francesco (1182-1226) [İtal.: San Francesco di Assisi, Fran.: Saint
François d'Assise, İng.: Saint Francis of Assisi] tarafından kurulmuş bir
hıristiyan tarîkatıdır. Bu tarîkat mensûbları şahsen hiçbir dünyâ malına sâhip
olmamak için fakirlik yemini eder, gerekirse dilenir ve kendilerini insanlara
merhamet ve muhabbetle yaklaşmaya ve vaaz etmeye tahsîs ederler. Tarîkat XIX.
yüzyılda Papa XIII. Leone'nin yapmış olduğu düzenlemeye göre üç zümreden
(İtal.: Ordine, Fran.: Ordre) oluşmaktadır: 1) Fraticelli (yâni
Küçük ya da Fakir Birâderler), 2) Clarisse (ya da Fakir Hemşireler) , ve
3) Sivil Papazlar (bunlar manastırlarda yatıp kalkmayan ve bekârlık
yeminiyle bağlı olmayan kimselerden oluşur).
[4]Bu tezin 4 cild tutan son baskısı
Paris'de Gallimard kitabevi tarafından 1975'de yayınlanmış olup bugünlerde
yaklaşık 115 € fiyatla satılmaktadır.
[5]Collège de France, Fransa kıralı I.
François tarafından 1530 yılında Paris'de kurulmuş olan, üniversiteden bağımsız
yüksek düzeyde bir öğretim kurumudur. Collège de France'da hâlen 47 kürsüde
konularında en ileri düzeyde bulunan bilim adamı ders vermektedir. Bu yüksek
eğitim kurumunda ne kayıt işlemi, ne ders harcı, ne izin, ne imtihan, ne
diploma ve ne de sertifika vardır. Canı isteyen gelir, istediği dersi dinler.
Kurum idâresi yalnızca derslerin en üst düzeyde olmasıyla ilgilidir; dersleri
dinleyenlerle ya da dinleyicilerin kalitesiyle değil!
[6]Massignon kendisi gibi bir arkeolog
olan, Doğu Melkî (Grek-Katolik) Kilisesi'ne mensûb Mary Kahîl
(1889-1979) ile 1913'de Kāhire'de tanışmıştır. Mary Kahîl'e âşık olan
Massignon, Mary'nin İslâmiyet'e karşı duyduğu nefret dolayısıyla, onunla
evlenmekten çekinmiştir. Bununla beraber dostlukları Massignon'un ömrünün
sonuna kadar muhabbetli bir kardeşlik şeklinde devâm etmiştir. Massignon, 5
Mayıs 1949'da Papa XII. Pius ile vâki görüşmesinde kendisinin, dili Lâtince
olan Roma tarzı ibâdetten dili Arapça olan Doğu Melkî tarzı ibâdete geçmesi için
özel izin taleb etmiş ve Papa da bu izni vermiştir. Fransisken Tarîkatı'nın
sivil papazlar zümresine İbrâhim Birâder adı altında girmiş olan (Bk. 3
no.lu dipnot) Massignon, bundan sonra, evli bir kimsenin Doğu Kilisesi'nde
papaz olup olamıyacağını Vatikan'ın Doğu Kilisesi Kongregasyonu'na sormuş; ve
Kardinal E. Tisserand'dan "Papa'nın, gizli olmak (yâni açıkça Kilise'de
değil fakat umûma kapalı özel yerlerde âyin idâre etmek) şartı altında yaşlı
aile reislerinin papaz olmalarını kabul edebileceği" şeklinde bir cevap
almıştır. Ocak 1950'de Melkî Kilisesi Patriği IV. Maksimos, Massignon'un bu
şartlar altında papaz olmasına müsaade etmiş ve bunu tescil eden merâsim de 28
Ocak 1950'de sabahın erken saatinde Kāhire'de Sulh'un Azîze Meryemi Kilisesi'nde
(L'Église Sainte Marie de la Paix) Patrik Yardımcısı Monsenyör Medawar
tarafından icrâ edilmiştir.
[7]"Bedeliyye" ve
"abdâl" kelimeleri bedel kelimesinden türemiştir. Abdâl
(çoğulu: abdalān):"hâlini, nefsinin bedeli mukābili
kazanmış, mâsivâ kaygusundan mücerred, Allāh'ın Rahmeti'ne gark olmuş
kimse" demektir. Mensûblarını müslümanlara çektirilen zulüm ve çilelerin bedeli
olarak idrâk sâhibi kılmaya yönelik Bedeliyye cemiyeti Massignon'un bedel
kavramına ve başkalarının günâhlarını yüklenmeye karşı kendisinde beliren
cezbeye iyi bir örnektir.
[8]Massignon Hz Fâtıma'nın İslâm
âleminde doğru dürüst tanınmadığı, onun Hz Peygamber'in kızı olarak sergilemiş
olduğu hârikulâde vasıfların müsteşriklerce de müslümanlarca da yeterince
araştırılmadığı ve bu müstesnâ hanımın bugünün kadınlarına ne emsâlsiz bir
örnek olacağının potansiyelinin incelenmemiş, ortaya konulmamış olduğundan her
zaman yakınmıştır. Massignon, aşağıda da gösterileceği gibi, vefâtından sonra
bu konunun işlenmesini en yakın dostu ve talebesi olan Henry Corbin'e vâsiyet
etmiştir.
[9]Paul Claudel (1868-1955) fransız
diplomatı ve şiirini mistik bir ilhâmla beslemiş, Fransız Akademisi üyesi bir
yazar. Başlıca eserleri: Beş Büyük Kasîde, Hz Meryem'e Gönderilen Haber,
Rehin, Saten Ayakkabı...
[10]Bk. http://jm.saliege.com/SPIRITUALITY.htm
[11]Massignon 1906-1907 yıllarında Luis
de Cuadra ve arkadaşlarıyla geçirmiş olduğu sefih dönemden sonra "tövbe
etmiş bir günâhkâr" olarak kendisinin bir yandan mensûb olduğu
"Fransisken Târikatı'nın ferisîleri" dediği müsâmahasız yobazlar,
diğer taraftan da Allāh'ın huzûrunda kendisini onların fidyesi
(bedeli) olarak kabûl ettiği eski sefâhat arkadaşları arasında iki ateş
arasında kalmış olduğunu itirâf etmiştir.
[12]Vincent-Mansour Monteil: din ve Doğu
şiirleri hakkında tetkikleriyle tanınmış, İslâm dinini tetkik ettikten sonra
müslüman olmuş bir fransız oryantalist bilim adamıdır.
[13]Alter-ego: bir kimsenin benzeri,
kimliğinin kopyası.
[14]Bk. Youakîm Moubârac: "Bibliographie de Louis
Massignon réunie et classée", Mélanges Louis Massignon Tome I,
s. 1-56, IFEAD (Institut Français d'Études Arabes de Damas: Şam'daki Arap
Araştırmaları Fransız Enstitüsü) Yayınları, Damas (:Şam) 1956.
[15]Grek mitolojisinde Titan'lardan biri
olarak bilinen Prometeus ateş ilâhı (ya da cini) olarak geçmektedir. Kendisi
ilk insana balçıktan şekil verdikten sonra onu canlandırmak üzere göğün ateşini
çaldığı için, Zeus tarafından Kafkas dağlarında zincire vurulmak ve başına da
karaciğerini yiyen bir akbaba musallat edilmekle cezâlandırılmış; ve cezâsını
bir hayli çektikten sonra Herakles (yâni Herkül) tarafından kurtarılmış olduğu
ileri sürülmektedir.
[16]Massignon, Henry Corbin'in Imagination
Créatrice (Yaratıcı Muhayyele) isimli eserini îmâ etmektedir.
[17]Metinde aynen! Massignon, burada da,
"Elem neşrahleke sadrek" (Senin göğsünü yarmadık mı?") âyetini
îmâ etmektedir (LCIV/1).
[18]Burada Tanrı kelimesinin zâhirî
görünümü altında Teslis'in ikinci şahsı Hz İsâ îmâ edilmektedir.
[19]Gurbet, Fransızca exil
kelimesinin karşılığıdır; ancak bu kelime, mistik bağlamda, "şu fânî
dünyâ" anlamında da kullanılır. Burada aslî vatanından bu dünyâya nüzûl
etmiş olan Hz İsâ'nın bedenine îmâ edilmektedir. Katolik Kilisesi'ne göre
"Messe" âyini esnâsında yenen ekmek Hz İsâ'nın bedenini,
içilen şarap da kanını remzetmektedir.
[20]Çarmıhda iken, rûhunu teslim edip
etmediğini anlamak için, romalı bir askerin bir mızrak darbesiyle Hz İsâ'nın
böğrünün sağında açılmış olan yaraya îmâ edilmektedir.
[21]Hz İsâ'nın kanı îmâ edilmektedir.
[22]Mektuptaki "nakira" ve
"ma'rifa" kelimeleri Arapça sarf ve nahiv'de bir kelimenin
harf-i târifsiz ve harf-i târifli hâllerine işâret eden gramer terimleridir.
[23]"De notre rencontre spirituelle
ici-bas, cher ami, je voudrais que vous ne vous souveniez que de deux points: que
devant la Transcendance du Saint des Saints, qu'il nous faut subir comme
le bec de vautour dans le foie de Prométhée il n'ya que l'excès de l'humilité
qui nous sauve, en se prosternant dans une défaillance inouïe que nous avons à
obtenir de nous-mêmes, en cessant d'estimer notre acte d'adoration
suprême.
Et que, devant la misère des autres, qui
ne l'adorent pas, nous ayons ce grand arrachement du cœur qui est la vraie Imagination
Créatrice, ce sharh al-sadr où nous désirons souffrir pour qu'ils
soient dans la joie; parce que c'est à cause d'eux que Dieu nous a créés, pour
qu'avec Lui et comme Lui, nous mourions pour eux, parce que c'est cela
l'Incarnation sans laquelle la Théophanie ne leur serait pas accordée, ce goût
amer du pain de l'exil, cette saveur terrible du Vin du coup du lance, Vin tiré
du fond de l'enfer, du fond du néant, mais de sa matérialisation, donc de son
anéantissement; non seulement dı concept de l'ignorance, nakira, mais
l'anéantissement de toute compréhension, ma'rifa de l'ignorance".
[24]Massignon Vahdet-i Vücûd'a değil
Vahdet-i Şuhûd'a mûnis baktığı için Muhyiddin İbn Arabî, Abdülkerîm Cîlî ve
Mahmud Şebüsterî gibi zâtlara hiç ilgi duymamıştır.
[25]Bk. http://jm.saliege.com/Cormass.htm
[26]Yahyâ Kemal, tam bir melâmî olarak
kabûl ettiğini bildirdiği Hallac'ın kabrini ziyâret etmek için Irak'a gitmek
arzusunda olduğunu Massignon'a ifâde etmiş. Massignon melâmî kabri için Irak'a
gideceğine önce İstanbul'daki melâmîlerin kabirlerini ziyâret etmesini tavsiye
ederek Yahyâ Kemal'e İstanbul'da ne kadar melâmî büyüğü kabri ya da makāmı
varsa tek tek ziyâret ettirmiş. Rivâyet olunur ki Yahyâ Kemal de, daha sonra,
bu hususta Abdülbâkıy Gölpınarlı'ya rehber olmuş.
[27]Münevver Ayaşlı Collège de France'da
Massignon'un derslerine devam edermiş. Bir gün derste Massignon Ye'cüc-Me'cüc
kavminin Türkler olduğunu söyleyince Münevver Hanım infialini ihsâs etmiş.
Bunun üzerine Massignon, beyânına: "Buna hiç infial göstermeyiniz. Türkler
İslâm'ı kabûl etmeden önce Ye'cüc-Me'cüc kavmi idiler. Eğer bir gün İslâm'ı
unuturlarsa gene Ye'cüc-Mecüc kavmi olacaklardır" diye bir açıklama
getirmiş.
[28]Mektubun bu ibâresi Lâtince
yazılmış: sub specie aeternitatis.
[29]Bk http://jm.saliege.com/Cormass.htm
[30]Louis Gardet: Louis Massignon ve
Jacques Maritain'in öğrencisi olup İslâm ve çeşitli dinlerin mistik hayatları
hakkında pekçok eser vermiş bir hıristiyan filozoftur.
[31]Henri Laouste: Collège de France'ın
eski kürsü başkanlarından ve Kitâbeler ve Edebiyat Akademisi (Académie des
Inscriptions et Belles-Lettres) eski üyelerinden.
[32]Fransızcası: Homme de Feu.
[33]Fransızcası: Homme de Lumière.
[34]Bu yakıştırmalar Jean Moncelon'un
Massignon ve Corbin hakkında yazdığı bir makaleden alınmıştır. Bk. http://jm.saliege.com/cordavy.htm
YILLARA GÖRE DR. ALİ ŞERİATİ’NİN ESERLERİ
1954 (Hicri Şemsi 1333)
Muhammet
Hüseyin Al-i Kaşifu’l-Gıta’nın emperyalizmi mahkum edici içerikli cevabını Ali
Şeriati tercüme etti ve aynı isimle 1954 yılında yayınlandı. [Tüm Eserleri: 31,
s. 463-522.]
1955 (H.Ş. 1334)
Tarih-i
Tekamül-i Felsefe
“Felsefenin
Tarihsel Tekamülü”
Bu eser
Şeriati’nin kaleme aldığı ilk eseridir, 1955’de yayınlandı. İçeriği;
Müslümanların Kuran’dan uzak kalmaları, doğu felsefesinin batıya olan
üstünlüğü, maddeci görüşe göre felsefe, Sofistler Sokrat döneminde felsefe,
İskenderiye’de felsefe, İslam’da felsefe, sekülerizmde felsefe ve Rönesans
dönemi... [Tüm Eserleri: 31, s. 3-26.]
“Sosyalist
Bir Allah Eri”
Yazar,
Abdülhamit Cevdet es-Sehhar. Tercüme eden ve derleyen Dr. Ali Şeriati. Bu kitap
ilk olarak 1955 yılında yayınlandı. 1977 yılına kadar üç kez daha Dr.
Şeriati’nin gözetimi altında yeni baskıları yapıldı.
Sözü edilen
eser, 1977 yılında “Merd-i ez Rebeze” yazarı Cevdet es-Sehhar, tercüme:
Muhammet Ali İsna Aşer-i (müstear ismiyle) basıldı.
Aynı eser,
1978’de Ebu Zer Gıffar-i “Sosyalist Allah Eri” adıyla basıldı. Aynı zamanda
1972 yılında Hüseyniye-i İrşad’da tiyatro oyunu olarak “Bir Kez Daha Ebu Zer”
adıyla sergilendi. Aynı yıl Hüseyniye-i İrşad tarafından “Bir Kez Daha Ebu
Zer”adıyla basıldı. [Tüm Eserleri: 3, s. 1-200]
1958 (H.Ş. 1337)
“Ebu Zer
Gıffar-i” kitabının ikinci baskısının ön sözü bir kez daha yayınlandı. [Tüm
Eserleri: 3, s. 7-13.]
1959 (H.Ş. 1338)
Der Nakd ve
Edeb
“Eleştiri ve
Edebiyatta”
Mısırlı
yazar, Dr. Mendure tarafından kaleme alınmış olan bu eseri Ali Şeriati, Meşhed
Üniversitesi Edebiyat Fakültesinin son sınıfında bu kitabı lisans tezi olarak
Arapça’dan Farsça’ya çevirmiştir. [Tüm Eserleri: 32, s. 87-270.]
Neyayiş
“Dua”
Alexis
Carrel’in dua kitabının tercümesi. Bu kitap Şeriati’nin Fransa’ya tahsil için
gittiği ilk yılı içerisinde “La Priere” Dr. Alexis Carrel (1873-1944) Farsça’ya
tercüme ettiği kitaptır. Bu kitap Ali Şeriati’nin yazdığı ön sözlerle defalarca
basıldı. [Tüm Eserleri: 8, s. 1-35.]
Selman-ı Pak
“Pak Selman”
Bu kitap
Prof. Loius Massignon tarafından kaleme alınmıştı. Şeriati bu kitabı Farsça’ya
tercüme etmiştir. Kitap şu bölümleri içermektedir.
-Şeriati’nin
ön sözü.
-Dr.
Abdurrahman Bedevi’nin ön sözü.
-Şeriati
tarafından Prof.Loius Massignon’un biyografisi ve eserlerinin tanıtımı.
-Prof. Henry
Corbin (Sorbonne Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Louis Massignon’un çalışma
arkadaşı)’un Tahran Üniversitesinde yaptığı konuşma. [Tüm Eserleri: 28,
s. 289-412.]
1960 (H.Ş. 1339)
Huş Biyn-i
ve Bed biyn-i
“İyimserlik
ve Kötümserlik”
Jean
Isoule’in kaleme aldığı “İyimserlik ve Kötümserlik” adlı eseri Farsça’ya
tercüme etti.
1961 (H.Ş. 1340)
Şiir çi est?
[Şiir Nedir?
]
J. Paul
Sartre’ın “Şiir Nedir?” adlı eserini tercüme etti. [Tüm Eserleri: 32, s. 301-304.]
1963 (H.Ş.
1342)
“Frantz
Fanon’un Vasiyet Namesi”
Bu çalışma,
Frantz Fanon’un “Yeryüzü Lanetlileri” adlı eserinin bir özetidir. Şeriati
Fanon’un sözlerinden elde ettiği neticeyi Fanon’un sözlerinden elde ettiği
neticeleri Fanon’un Vasiyet Namesi başlığıyla, Amerika’daki Endişey-i Cebhe
dergisine göndermiş ve müstear ismi Şem’ ile yayınlanmıştır. [Tüm Eserleri: 4,
s. 405-407.]
1965 (H.Ş. 1344)
Rahnemay-i
Horasan
“Horasan
Rehberi”
Bu kitap,
Horasan’ın Tarihi geçmişini, coğrafya, siyasi ve kültürel yapısını, camilerini,
dini ve tarihi eserlerini konu edinmektedir.
1966 (H.Ş. 1345)
Humanizm der
Garb ve Şark
“Batı ve
Doğuda Humanizm”
Dr.
Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde verdiği derslerden
meydana gelen kitaplardır. Bu çalışması “Tarih-i Edyan” (Dinler Tarihi) adı
ile, Ali Şerifi müstear ismiyle yayınlanmıştır.
Bu eser,
batılı ve doğulu mekteplerin (ekollerin) “İnsan” üzerindeki tahlillerini konu
edinmektedir. [Tüm Eserleri: 25, s. 3-77.]
İslam
Şinas-i
“İslam
Bilim”
Şehit Dr.
Ali Şeriati’nin, Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde 1966-67 yıllarında
verdiği derslerin bir bölümünden oluşmaktadır. İçeriği:
Birinci
kitap: İslam Nedir?
İkinci
kitap: Muhammed(sav) kimdir?
Üçüncü
kitap: Muhammed(sav)’i tanıyalım.
Dördüncü
kitap: Muhammed(sav)’in siması.(1968) [Tüm Eserleri: 30]
Zaruret-i
Şinaht-i Tarih ve Temeddün-i İslam
“İslam Tarih
ve Medeniyetini Tanımanın Gerekliliği”
Dr.
Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde sözlü olarak sunduğu bu konulu
dersler talebeler tarafından kaleme alınmış ve teksir edilerek çoğaltılmıştır.
Bu notlar,
İslam Tarihini ve İslam tarihi kaynaklarını, metodunu, çeşitli dinlerde ilah
kavramını, açık ve kapalı toplumlarda dünya görüşü konularını içermektedir.
1973 yılında “Reveş-i Şinahti İslam” (İslam’ı Tanıma Metodu) adıyla
yayınlanmıştır. [Tüm Eserleri: 28, s. 529-544.]
1967 (H.Ş. 1346)
“İslam-i
Bilimler”
1967-68
öğretim yılında, Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde verdiği derslerden
oluşuyor.
İçeriği:
Peygamberin psikolojisi. Arap kabilelerinden; Evs, Hazreç ve Yahudiler.
Peygamber Medine’si. Peygamber (sav)’in, İran, Rum, Yemen ve Mısır krallarına
gönderdiği davet mektupları. Hulefa-i Raşidin döneminde İslam toplumu.
Kur’an’ın muhkem ve muteşabih ayetleri. Hadis metodolojisi ve ilm-i
rical.Kur’an’ın bir araya getirilmesi. Kur’an tefsirinde Ahbar-i (Rivayetleri
esas alan) ve Akl-i (Dirayete dayanan) mektepler. Hadisi değerlendirme ölçüsü.
İslam medeniyetinin Hıristiyan medeniyeti ile olan teması. Ben-i Ümeyye ve
Ben-i Abbas kabileleri. İslam’da İrfan ve Tasavvuf. İran edebiyat ve şiiri.
[Tüm Eserleri: 29, s. 617-667.]
Mezheb
“Der”-i est ve Hüner “Pencere”-i
“Din
Kapıdır.Sanat Pencere”
1967-68
öğretim yılında üniversitede verdiği derslerden oluşmaktadır.
İçeriği:
Kelimenin ruhu, fikri ve manası. Kadim kültürümüzün özellikleri. Dine yöneliş
ve dini duyarlılık. Dinin bilimselleştirilmesiyle ilgili meşhur tezler. [Tüm
Eserleri: 32, s. 31-72.]
Berresiy-i
Parey-i ez Vegayi-i Sadr-i İslam
“İslam’ın
İlk Yıllarından Bir Bölümün İncelenmesi”
1967-68
Üniversitedeki İslam tarihi derslerinden bir bölüm.
İçeriği:İran’ın
geleneksel öğretim sisteminin özellikleri. Yaş özgürlüğü. Zaman ve okula giriş
özgürlüğü. Ev mektepleri dersleri; Kur’an, Tufan-ı el-Beka-i, Muharrik-i
el-Bekai, Sadi’nin Gülistan’ı, Hafız’ın Divan’ı... gibi şiir kitapları.
İslam’ın okulu olarak mescit.
Öğrencilik
sistemi ve merhaleleri.Arap edebiyatı. Batı ve İslam toplumlarında
eğitim-öğretim felsefesi ve özellikleri. [Tüm Eserleri: 28, s. 427-526.]
Gofteguhay-i
Tenhay-i
“Yalnızlık
Sözleri”
Dr.
Şeriati’nin 1967-69 yılları arasında kaleme aldığı bir takım notlarından
oluşmaktadır.
İçeriği:
Yaşantısındaki anılarından bir bölümü, bilimsel, siyasi, irfani içerikli
yalnızlık sözlerini içermektedir. [Tüm Eserleri: 33.]
Nev Ruz
“İlk Bahar”
Şeriati bu
yazısıyla ilgili olarak şöyle anlatıyor: Üniversite öğrencileriyle beraber
1967’de Irak’a ilmi incelemeler yapmak amacıyla bir gezi düzenlemiştik. Son
anda benim bu yolculuğa bir sebepten ötürü katılamayacağım anlaşıldı. Benden bu
yolculukta öğrencilerin okumaları için bir yazı talep ettiler. [Tüm Eserleri:
13, s. 459-506.]
1968(H.Ş.1347)
“Egzistansiyalizm”
Dr.
Şeriati’nin 1968 yılında Milli Üniversitede sunduğu bu konuşma 19 ve 20.
yüzyılın önemli düşünce ekollerinden biri olan Egzistansiyalizmi konu
edinmektedir. [Tüm Eserleri: 24, s. 305-332.]
Kevir
“Çöl”
Bu eserini
1968 yılında yazdı.1983’de “Hubut der Kevir” adlı esrinde yayınlandı. Bu kitap
Dr. Şeriati’nin şark kaynaklı yüksek irfani tasvirlerini
içermektedir. [Tüm Eserleri: 13, s. 205-262.]
Teşeyyu’:
Miadgah-i Ruh-i Sam-i ve Ruh-i Aryay-i
“Şia: Sâmi ve
Arya Ruhunun Buluştuğu Nokta”
1968-69
yıllarında yazdığı Kevir türü notları. Bu bölümde, Sâmi ve Arya inceliyor ve
birbirleriyle karşılaştırıyor. [Tüm Eserleri: 27, s. 293-297.]
Totem
Peresti
“Totem’e
İbadet”
Dr. Ali
Şeriati’nin el yazması olan bu eserin giriş kısmında şöyle diyor: “İkinci bir
hayatımın başlamasında, Ali’nin yalnızlığını anlamaktayım; o bu kevirde yalnız
başına meyvesi ve yaprağı olmayan susuzluktan yanmış yalnız yaşıyor ve yalnız
ölüyor, yalnız başına ayağa kalkıyor ve bir yıldırım gibi gönlüme giriyor, ona
teslim oluyorum ve kendimi bir kez daha görüyorum! Benim siyah kalemim
yerine elime rengarenk bir kalem veriyor ve elimden tutuyor. İşte o gece
oturdum ve imanı kaleme aldım, o da bu!” [Tüm Eserleri: 13, s. 569-614.]
İnsan ve
İslam
“İnsan ve
İslam”
Neft-i
Abadan üniversitesinde sunduğu bir konuşması. Daha sonra bu konuşma metninin
tashihini yaptı ve “İnsan ve İslam” adında yayınlandı. Bu çalışma Hz. Adem’in
yaradılış kıssasını konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 24, s. 3-16.]
Çehar
Zindan-ı İnsan
“İnsanın
Dört Zindanı”
Neft-i
Abadan Üniversitesinde yaptığı bir konuşma. Şeriati daha sonra bu konuşma
metnini tanzim etti.
Bu
eser,İnsanın dört zindanını olan; Tabiat, Toplum, Tarih ve Nefis konusunu
incelemektedir. Kendinden haberdar, şuurlu, yaradılış sırrına agah bir insanın
tabiat zindanından kurtulacağını. Tarih felsefesini bilen bir insanın tarih
zindanından, gerekli olan bilimsel gerçekleri bilmekle kendini toplum
zindanından kurtarıp, içerisinde bulunduğu toplumu olması gereken yapıya
ulaştırmak için çabalayacağını, aşk ve fedakarlıkla insan kendini nefis
zindanından kurtaracağını konu eder. [Tüm Eserleri: 25, s. 117-158.]
Tarih-i Temeddün
1-2
“Medeniyet
Tarihi”
Dr. Şeriati
Meşhed üniversitesinde 1966-67 ile 1970-71 öğretim yılları arasında verdiği
derslerden oluşmaktadır.
1970-71
öğretim yılının ilk döneminde,
Medeniyet
nedir?
Medeniyet.
Kültür. Bir medeniyetin meydana gelmesindeki etkenler; Coğrafik konum, Irk
faktörü, insiyak, düşünce tarzı, toplumda var olan cebri kanunlar, sosyal
anlaşmalar, aşk ve açlık, savaşlar, Emperyalist etkiler... Natüralizmin
özellikleri. 17 ve 18. yüz yıllarda dünyaya ve dünya ötesi (Ahiret)’ne bakışın
değişmesi. Burjuva iyimserliği ve ortadan kalkmasının sebepleri. [Tüm Eserleri:
11, s. 11-44.]
1968-69
öğretim yılının ikinci yarıyılı döneminde,
Medeniyet ve
kültür olgusuna genel bakış.
Medeniyetler
tarih felsefesi hakkında düşünce ekollerinin öne sürdüğü tezler; tüm etkenler,
insiyak, iktisat, din, savaşlar, göç etme.
Coğrafya ve
ırksal etkenler. İnsanlık tarihinde ilk medeniyet ve kültür kaynağı. Tabiatla
mücadele esası. Açlık ve aşk. Tarih birliği...
Hicret
çeşitleri; Müteahhit hicret, Azad hicret, Müteahhit olmayan hicret. Bilimsel ve
iktisadi hicret, ruhi ve insani hicret.
Medeniyetin
üç kökü; Samî, Arya ve Çin medeniyeti. [Tüm Eserleri: 11, s. 45-75.]
1968-69
öğretim yılının ilk yarısı,
Düşünce
ekolleri ve etüt metotları.
Tarih
biliminde çeşitli ekoller: Medeniyetin esas kabul edilmesi. Kültürün esas kabul
edilmesi. Tarih inkarcıları.
Tarih bilim
metodu; belirli dönemlere göre tarihin tasnifi. Bu dönemleri ve özelliklerini tanıma,
yer değiştirme ve değişim. [Tüm Eserleri: 11, s. 76-92.]
1968-69
öğretim yılının ilk dönemi,
Tarihte
büyük olaylar.
[Tüm
Eserleri: 12, s. 1-3.]
1968-69
öğretim yılının ilk dönemi,
Yaşadığımız
çağın özellikleri,
Emperyalizmin
doğuşu. Liberalizm ve demokrasi. Sanayileşme. İndividüalizm. Alinasyon. İnsan.
Rasyonalizm (Akılcılık). Brokrasi. Sanayileşmenin insanın insan üzerindeki
tahakkümü. İsyan. Nihilizm. Maneviyatın tükenişi. Aile yapısının zayıflatılması
ve bozulma tehdidi. Medeniyetin insandan ayrı oluşu. Dünyanın üretici ve
tüketici iki bloktan meydana gelmesinden ibaret dönüşümü. Uluslar arası
sınıfsal yapının doğuşu. Tüketim esası. Çağımızda iki medeniyet ekolü; teori
ekolü Hümanizm ve ameli ekol Utilitarizm. Yeni skolastik düşünce. Yalnızlık ve
ümitsizlik felsefesi. 20. yüzyıl felsefesinin özellikleri; kötümserlik,
değerlerin kaybı, bencillik, varlık bilincine olan inançsızlık. İnsanın
dünyadaki hedefini, hayatın manasını ve sorumluluk bilincini yitirmesi.
Medeniyete olan inançsızlık. Aşırı umutsuzluk. Bilim; bilim ve kültürün
sıradanlaşması. Modern medeniyet ve üçüncü dünya ülkeleri. Burjuvazinin doğuşu
(Modern ve Klasik). Asimle ve doğuşu. Taklit. Dinin ıslahı. Burjuvazinin
bozuluşu. Faşizm ve sebepleri... [Tüm Eserleri: 12, s. 4-115.]
1968-69
Öğretim yılının ikinci dönemi,
Dünya
görüşü.
Modern çağın
felsefi ekolleri; Diyalektik materyalizm, Sosyalizm, Darwinizm, Freudizm,
Nisbiyet, Egzistansiyalizm. Diyalektik nedir? Mantık-i Suri. Mantık ve
Diyalektik arasındaki fark. Sokrat’ın diyalektiği ile Hegel’in diyalektiği
arasındaki fark. Marks’a göre sosyal sınıf. Kollektivizm. Komünist manifesto.
Emperyalizm. Proleter... [Tüm Eserleri: 12, s. 134-217.]
1968-69
Öğretim yılının ikinci dönemi,
Çağımızda
siyasi eğilimler,
Liberalizm
ve demokrasi. Toplumsal değişim konusunda üç görüş; Konsurovatizm
(Muhafazakarlık), Revilasyon (İnkılap), Ulisyon (Tedrici olarak durumu
değiştirme). Ploreter diktatörlük. Sorumlu demokrasi. [Tüm Eserleri: 12, s.
218-233.]
1968-69
Öğretim yılının ikinci dönemi,
Kendini
bulma,
Kendine
yabancılaşma ve bunun sebepleri; Kendine yabancılaşma için tüm çabalar. İki
kültürün çatışması. Geçmişle bağların koparılması. Alinasyon ve çeşitleri;
Düşünce ve kültüre yabancılaşma. Daha kuvvetlinin vesilesiyle, duygular
vesilesiyle, inanç vesilesiyle. Para karşısında, Hıristiyanlıktaki züht türü
bir anlayışla. Modern medeniyetin ortaya çıkışını sağlayan etkenler...
[Tüm Eserleri: 12, s. 234-258.]
1968-69
Öğretim yıllının ikici dönemi,
Günümüz
medeniyetinin özellikleri.
Günümüz
medeniyetinin ve günümüz insanının özellikleri; yüce değerlerin sarsılması.
Batılı düşünce tarzı ve diğer değerler. Günümüz düşünce ekolleri. Medeniyet
esasının sarsılması; Avrupa tipi bir şekil alması. Tek tip insan var etmeye karşı
koyma. Üç yönden günümüz batı medeniyetinin sarsılışı; toplumsal, bilimsel,
felsefi... [Tüm Eserleri: 12, s. 259-267.]
Reveş-i
Şinaht-i İslam
“İslam’ı
Tanıma Metodu”
1968’de
Hüseyniye-i İrşad’da ki konuşmasıdır.
Yazar bu
esrinde, her dini tanımak için beş unsurun tanınması gerektiğini söylemektedir.
Bu unsurlar;
1-Her dinin
ilah veya ilahları.
2-Her dinin
Peygamberi.
3-Her dinin
kitabı.
4-Her dinin
muhatapları.
5-Her dinin
seçkin eğitmenlerini tanımak. [Tüm Eserleri: 28, s. 49-88.]
Ali; Hakikat-i
ber Gune-i Esatir
“Ali;
Destanlara Rağmen Bir Hakikat”
1968
Hüseyniye-i İrşad konuşması. Bu eserinde Hz. Ali’nin gerçek misyonu üzerinde
durmaktadır. [Tüm Eserleri: 26, s. 5-66]
Mukaddeme
ber Kitab-i “Hicr bin Ad-i”
“Hicr bin
Ad-i Kitabına Önsöz Yazısı”
Dr.
Şeriati’nin, Hasan Ekber-i Merzinak’ın kaleme almış olduğu “Hicr bin Ad-i” adlı
eserine yazdığı ön söz. Bu ön söz Hz. Ali ve Hz. Hasan’ın vefakar dostu Hicr
bin Ad-i’nin şahsiyeti hakkındadır. [Tüm Eserleri: 19, s. 351-370.]
1969 (H.Ş.1348)
Hubut
“Yer Yüzüne
İniş”
Hubut (İniş)
veya insanın yaradılış hikayesi. [Tüm Eserleri: 13, s. 3-204.]
Cihan Biyn-i
“Dünya
Görüşü”
Neft-i
Abadan Üniversitesinde sunduğu konuşması.
İlk olarak
“Peyam” dergisinin onuncu sayısında yayınlanan bu konuşmanın metni, Dr.
Şeriati’nin bu metin üzerinde yaptığı eklerle birlikte “Cihan Biyn-i ve
İdeoloji” (Dünya Görüşü ve İdeoloji) kitabında yayınlandı. [Tüm Eserleri: 23,
s. 1-34.]
İdeoloji (1)
“İdeoloji
(1)”
1969 yılında
yaptığı bir konuşması.
İdeoloji ile
bilim, felsefe ile din (Şirk ve Tevhid) arasındaki farkı inceler. Çağımızda
ideolojinin, ideolog, filozof veya bilim adamının rolü. ‘Aydın kimdir’i konu
edinmektedir. [Tüm Eserleri: 23, s. 63-100.]
İdeoloji (3)
“İdeoloji
(3)”
Kaleme aldığı
bu eserinde; “İdeolojiyi insanın devamlılık iç dürtüsü.” Olarak tarif eder. Ve
şöyle devam eder. İdeoloji bir değerler ve hedefler bütününü ele alır, yorumlar
ve insanı bir yön doğrultusunda harekete geçirir. “Nasıl bakmalı, nasıl olmalı
ve neler yapmalı”yı insan için belirler. Dr. Şeriati bu eserinde “Nasıl” ve
“Niçin” lere cevap vermektedir. [Tüm Eserleri: 23, s. 125-134.]
Hicret ve
Temeddün
“Hicret ve
Medeniyet”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması. Dr. Şeriati bu eserinde, medeniyetlerin kurulmasında hicretin
etkisi. Hicretin insanın dünya görüşüne olan etkisi ve Kur’an’da hicretin
anlamını ve çeşitlerini konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 23, s. 393-440.
Mahrut-i
Camia Şinasiy-i Ferheng-i
“Kültürel
Sosyolojinin Şekillenişi”
Bu konuşmayı
Neft-i Abadan Üniversitesinde sunmuştur.
Aydınların,
“Batı nasıl oldu da bu kadar yüksek ilmi, kültürel ve sosyal bir seviyeye
ulaşabildi? Bu ilerlemede etkin yol nedir?” sorusuna cevap vermektedir. [Tüm
Eserleri: 20, s. 109-148]
.
İstihrac ve
Tasfiye-i Menabi-i Ferheng-i
“Kültürel
Kaynakların Ortaya Çıkarılması ve Ayrıştırılması”
Neft-i
Abadan Üniversitesinde yaptığı konuşma. Dr. Şeriati bu eserinde; “Bir milletin
içerisinde bulunduğu durgunluktan, geri kalmışlıktan ve manevi düşüşten nasıl
kurtulup, düşünsel bir olgunluğa, yapıcı ve kuvvetli bir manevi ve sosyal
yapıya kavuşabilir”i sorguluyor. Bu sorunun cevabının toplumun kendi kültürel
köklerine yönelmek olduğunu dile getiriyor. [Tüm Eserleri: 20, s. 295-330.]
İnsan bi Hud
“Kendi
Olmayan İnsan”
Tahran
Üniversitesinde sunduğu konuşması. Konusu; İnsan kültürel alinasyondan nasıl
kurtulabilir ve kendi insan oluşuna dönebilir. [Tüm Eserleri: 25, s. 185-228.]
Skolastik-i
Cedid
“Yeni
Skolastik”
Sanat-i
Şerif üniversitesinde sunduğu konuşma. İçeriği: Kilisede bilimsel sistem ve
sekülarizm. Bilimin yeni sekülarizmdeki hedefi. Sermaye sahiplerince bilim
adamlarının köleleştirilmesi. Günümüz dünyasında müslüman aydının görevi. [Tüm
Eserleri: 31, s. 279-302.]
Nigah-i be
Vilegihay-i Gurun-i Gadim ve Vusta ve Gurun-i Cedid
“Eski çağ,
Orta ve Yeni Çağın Özelliklerine Bir Bakış”
Meşhed
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde verdiği derslerden
oluşmaktadır. Öğrenciler bu konuşmaları kasete almışlar ve daha sonra bu
kasetleri çoğaltıp dağıtmışlardır.
Eserin
içeriği; Üçüncü dünya ülkelerinde bulunan bazı “Öze Dönüş” hareketinin
öncülüğünü yapmış önderleri incelemektedir.
Niyerere
[Tanzanyalı sosyolog ve iktisat bilimci], Ahmet Avdeh [Afrikalı bir inkılapçı],
Jomo [Kenyalı], Aimé Césaire [Afrikalı şair], Ömer Uzgan [Afrikalı, sosyalist
eğilimli inkılapçı bir müslüman], Vicent Monteil [Fransalı sosyalist bir
şahsiyet. Aynı zamanda Sâmimi bir Asya ve Afrika ülkeleri savunucusu], Ömer
Mevlüd [Cezayirli edebiyatçı], Katip Yasin [Kuzey Afrikalı yazar], Al-i Ahmed
[İranlı yazar], Fanon [Cezayirli yazar]. [Tüm Eserleri: 31, s. 409-424.]
Kapalı dünya
görüşü ve açık dünya görüşü. [Tüm Eserleri: 31, s. 27-438.]
Hicret, açık
dünya görüşünün alt yapısını tesis eder. [Tüm Eserleri: 31, s. 439-448.]
Syantist
Sosyoloji. [Tüm Eserleri: 31, s. 449-452.]
Medeniyetlerin
birinden diğerine dönüşümünde Darwinizm. [Tüm Eserleri: 31, s. 453-454.]
Üçüncü dünya
ülkeleri kendileri dile geldiler. [Tüm Eserleri: 31, s. 455-458.]
[Dr.
Şeriati’nin el yazması.]
Realist ve
taklitçi aydınların dinden anladıkları. [Tüm Eserleri: 31, s. 459-462.]
Ümmet ve
İmamet
“Ümmet ve
İmamet”
Dr.
Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu konuşması. Bu eserinde;
İmam
kavramına; örnek ve ideal şahsiyet, şehid, yol nişanesi ve olağan üstü bir
insan tipi olarak yeni bir mana kazandırmıştır.
Ümmet;
hareketli toplum, muhacir ve ideal sahibi bir topluluk olarak ortaya
koymaktadır. Yine bu eserinde imamın toplum (Ümmet)’la olan ilişkisini ele
almaktadır. Kitabın son kısmında Vasiyet ve şura olgusunu Şia ve Ehl-i Sünnet’e
göre incelemektedir. [Tüm Eserleri: 26, s. 434-461.]
Temeddün ve
Teceddüd
“Medeniyet
ve Modernizm”
Hüseyniye-i
İrşad’da yaptığı bir konuşma. Dr. Şeriati bu çalışmasında üç mühim meseleyi ele
almıştır.
Asimilasyon;
İnsanın farkında olarak veya olmayarak bir başkası gibi olmasıdır. Bu bir çeşit
hastalıktır.
Alinasyon;
kendine yabancılaşmak veya kendi olma olgusundan çıkmak. Bu durum da toplumsal
ve insani bir hastalıktır.
Bunların her
ikisi de batılılaşma vesilesidir. Böylece üçüncü dünya ülkelerini
medeniyetleşme adı altında modernizmin kucağına atmaktadırlar.
Eserinin son
bölümünde ise medeniyet ve modernizmin arasındaki farkları ortaya koymaktadır.
[Tüm Eserleri: 28, s. 127-248.]
“Hüner”
Gorizi ez “Ançe hest”
“Sanat
Gerçekleştiğinden Kaçış”
Bu eser Dr.
Şeriati’nin Meşhed Üniversitesinde verdiği derslerden oluşmaktadır. Öğrencileri
tarafından teksir edilerek çoğaltılmış. 1982 yılında “Hüner” ( Sanat )
kitabında yer almıştır.
Dr. Şeriati
bu eserinde şöyle diyor: İnsan kendini tutsak eden o sürekli zindanından
kurtulmak için bir kaçış yolu bulmalıdır. İşte bu yol din ve sanattır. Din bu
dünya zindanından kaçış kapısı, sanat ise penceresidir. [Tüm Eserleri: 32, s.
73-86.]
Tarih-i
İran-i İslam-i ta Safeviye
“ Safevi
Dönemine Kadar İslam-i İran Tarihi”
Meşhed
Üniversitesindeki derslerinden bir bölüm. Ders Moğol dönemine kadar İslam
tarihi başlığıyla işlenmiştir. [Tüm Eserleri: 27, s. 3-78.]
Nigah-i be
Tarih-i Ferda
“Yarının
Tarihine Bakış”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
Şeriati bu
çalışmasında; Yarının tarihine bakışın haber içerikli olmadığını,insanın
yarınki geleceği üzerine yoğunlaşmak olduğunu. Yarının tarihinin okumuş ve
tahsil görmüş kişilerin kuracakları ekollerin dinleşeceğini, ve bu ekollerden
oluşacak yeni dinlerin bilim ötesi olmaktan ziyade bilim üstü bir yapıya
dönüşecekleri bir dönem olacağını dile getirmektedir. [Tüm Eserleri: 31, s.
391-460.]
Ali, Hayat-i
Barureş pes ez Merg
“Ali ve
Ölümden Sonra Verimli Hayatı”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
Bu konuşma
“Hz. Ali’nin Ölümden Sonraki Hayatı”, “Yenilgiden Sonra Galibiyet”, “Yenilgide
Galibiyet” isimleriyle bilinmektedir. [Tüm Eserleri: 26, s. 391-360.]
İnsan-i
Temam
“Kamil İnsan”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
Dr. Şeriati
bu konuşmasında; insanı eksik ve noksan kılan unsurların neler olduğunu,
insanlık tarih boyunca Kamil İnsan olgusunun peşinde koştuğu halde, insanları
her zaman acıların ve noksanlıkların bırakmamasının nedeni nedir? İnsan niçin
hep bozulmaya yöneliktir? Sorumluluk bilinci olan bir aydının toplumu “Öze
Dönüş”e davet etmesi gerekmektedir, bu davetin yapılışı esnasında bir ideal
şahsiyetin örnek gösterilmesi şarttır. Bizim toplumumuzun ideal kişiliği Hz. Ali’dir.
[Tüm Eserleri: 25, s. 229-284.]
Ali, Tenha
est
“Ali,
Yalnız”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
Hz.Ali’nin
yalnızlığından bahsetmektedir. [Tüm Eserleri: 26, s. 132-133.]
Metodlojiy-i
İlim
“Bilim
Metodolojisi”
A’li-i
Bazergan-i lisesinde yaptığı konuşma.
İçeriği:
Düşünme metod ve yöntemini nasıl olmalıdır? Orta çağ toplumunun geri kalmasının
nedenleri. Bilim medeniyetinin dört bin yıl gerilemesindeki bilimsel düşünce
metodundaki yanlış algılayış. İslam medeniyetine Yunanlıların nüfus etmesi. İslam
medeniyet ve kültürünün gerilemesi. Kur’an’ı okuma metodu, ayn-i ve tecrübi
yönden. [Tüm Eserleri: 31, s. 27-62.]
Suhan-i der
barey-i Kitap
“Kitap
Hakkında Bir Söz”
Dr. Ali
Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencileri kitap komisyonunun
faaliyetlerine başlamasının açılış konuşması.
İçeriği:
Prangalardan kurtulma. İnsanın hakikati ve görevi. Ekoller ve insani
ihtiyaçlar. Egzistansiyalizm’e göre insanın mesuliyeti. Yaşantı tarzının insan
üzerindeki etkisi. İnsanı sahip olması gereken içerikten uzaklaştırma. Sosyal
toplum çeşitleri. İnsan kendinden nasıl uzaklaşıyor. Kendimize dönelim insanlık
medeniyetini teşekkül edelim. [Tüm Eserleri: 25, s. 321-348.]
İnsan ve
Tarih
“İnsan ve
Tarih”
Dr. Ali
Şeriati bu konuşmasını Tahran Üniversitesi Fen Fakültesi konferans salonunda
sunmuştur.
İçeriği:
Sondan başlamak ( Bilginin oluşumu veya geçmişten günümüze tarih felsefesi ),
İnsanın bilim tarihi oluşu ( İnsan, insani şekil ve varlığını tarih içerisinde
koruyor.) İnsanın tarihi bir varlık oluşu ve varlığın mahiyete göre önceliği (
Egzistansiyalizm teorisi ). Günümüz tarih telakkisi ( Diyalektik yönteme göre
insanlık kervanının zorunlu tarih seyri. Bir başka deyişle sınıfsız toplum
teorisi. Feodaliter dönem, Burjuva dönemi, Kapitalist dönem ve nihayet sınıfsız
bir toplum dönemine geçiş. Bu merhaleler cebren geçilmek zorundadır.). İnsanı
çevresi cebren şekillendirmektedir. Bilime tapıcılığın doğuşu, sebepleri ve
syantizm. Kişinin veya toplumun esas kabul edilişi. Psikoloji bilimi esası. Sosyoloji.
İnsanın kendine olan güvensizliği. İnsanda irade esası... [Tüm Eserleri: 24, s
247-304.]
İbret-i ve
Hikayet-i
“Bir İbret
ve Hikaye”
Dr. Ali
Şeriati’nin kaleme aldığı bir çalışması. Bu eser “Hüner” (Sanat) kitabında yer
almıştır. [Tüm Eserleri: 32, s 305-312.]
Miad ba
İbrahim
“İbrahim ile
Ahitleşme Yeri”
İlk hac
seferi dönüşünde Hüseyniye-i İrşad’ da dört oturum halinde sunduğu konuşması.
İçeriği:
Hacda İstitâat [Güç yetirebilme], Hacdan alınacak dersler, Hz. İbrahim’in
putperestlik karşısındaki tevhidi duruşu, kıyamı ve mücadelesi. Tevhid’in
anlamı. Tevhid inancının sosyal reaksiyonu. Sanayileşmenin doğuşu. Dünya ve
ahiret mefhumları. Şirk ve tevhid. İsyan. Kur’an’ın sembolik dili. Dinin rolü.
İmamet. Cihad. Hacda ittisal ve bağlantı. Hareket ve hicret. [Tüm
Eserleri: 29, s. 3-114.]
Suhanranihay-i
Seferi Hacc-i Evvel
“İlk Hac
seferinin konuşmaları”
Bu konuşma
serisi on bir bölümden oluşmaktadır.
1-Hicret
şehri Medine. / yer: Medine. / tarih: 3.11.1348 (H.Ş)
2-Hicretin
mantıksal neticesi; Medeniyet. / yer: Medine. / tarih: 4.11.1348
3-Hicret
çeşitlerinin incelenmesi. / yer: Medine. / tarih: 5.11.1348
4-Genç
neslin kurtuluşu. / yer: Medine. / tarih: 6.11.1348
5-Hicret,
ümmet ve imamet. / yer: Mekke.
6-Hac
ibadetlerinin tahlili. / yer: Arafat. / tarih: 16.11.1348
7-Hz.
Muhammet’in İslamı, H.z. İbrahim’in dinini ihya edicidir. / yer: Mina.
8-“İsmail”ini
kurban et. / yer: Mina
9-Vasiyet ve
şura. / yer: Mina.
10-Ne
yapmalı? / yer: Mekke / tarih: 21.11.1348
11-Doğumdan
bi’sete kadar Hz.Muhammet’in hayatındaki dönüm noktaları. / yer: Hira mağarası.
[Tüm Eserleri: 29, s. 115-342]
1970 (H.Ş.1349)
Hüner der
İntizar-i Mev’ud
“Sanat Vaad
Edilmişi Beklemede”
Dr. Ali
Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Razi konferans salonundaki konferans konuşması.
Dr. Ali Şeriati bu esrinde şöyle diyor:
Sanat demek;
insanın halihazırda ulaşamadığı, fakat ulaşmak için gayret gösterdiği çabanın
adıdır. İnsan sanat aracılığıyla kendi cinsinden olmayan, kendine yabancı olan
şeylere renk vererek benzerlikler kurar ve bu şeyleri bu yolla tanımaya gayret
eder.
Sanat
insanda var olan, kendinden habersiz mutlak ruhun, kendine ulaşması ve Allah’ı
tanımasıdır. [Tüm Eserleri: 32, s. 3-30.]
Tarih ve
Erziş-i an der İslam
“Tarih ve
Onun İslam’daki Değeri”
Dr. Ali
Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad ‘da sunduğu konuşması.
İçeriği:
Tarih, zaman içerisinde süregelen bilimsel bir gerçek ve olaylar bütünüdür.
Kendi yolunda, bilimsel sabiteler çerçevesinde hareket etmektedir. Tarih,
insanın bilimselleşmesidir. Kur’an ve tarih felsefesi. Müslümanların tarih
etütleri. İslam Bilim, Kur’an’ı ve İslam tarihini tanımaktır. [Tüm Eserleri:
29, s. 541-562.]
Felsefe-i
Tarih ez Didgah-i İslam
“İslam’a
Göre Tarih Felsefesi”
Dr. Ali
Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu konuşması.
İçeriği:
Tevhid külli bir harekettir. İnsan iki (ruh ve balçık) yönlü
bir varlıktır. Allah’ın onu var ettiği ruh ve balçık arasında irade özgürlüğüne
sahip olan, hareket halinde bir varlıktır. Tarih felsefesi insanın
sorumluluğundan ibarettir. Onun balçıktan Allah’a doğru olan hareketi. Toplum
ve insanlığın, balçık (Bedevilik ve madde. Hareketsizlik, cehalet ve şuursuzluk
)’tan Allah’a doğru hareketi.
İmamet;
Adalet ve Kitap (İlim ve kültür)’a dayalı bir toplum oluşturmak için inkılapçı
bir önderlik.
Demir
(İktisadi gücün ve savunmanın sembolü). [Tüm Eserleri: 19, s. 307-350.]
Felsefe-i
Niyayiş ( Mekteb-i Seccad )
“Dua
Felsefesi”(İmam Seccad Ekolü)”
Dr. Ali
Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği: dua
aşkın tecellisidir. İrtibat kurmak ve ayrılıştan sonra tekrar birleşmek için.
İnsan ruhundaki iniltiyi ancak dua ve yakarışla sakinleştirebilir. Dua hayatın
çok ötesinde bir ihtiyaçtır. İslam’da dua. İmam Seccad ve bu yüce ve yalnız
ruhun dert ve sancıları örneklik arz eden bir tecrübe, fikri bir öğreti, şuurlu
ve gelecek için sorumluluk sahibi. [Tüm Eserleri: 8, s. 37-90.]
Niyayiş
(Metn)
“Dua”
Bu metin iki
kısımdan oluşmaktadır. Birinci kısım Dr. Ali Şeriati’nin İmam Seccad’la ilgili
yaptığı konuşmanın sonunda okuduğu metindir. İkinci kısım ise bundan daha
önceki bir metindir. Dr. Şeriati bu her iki metini de “Felsefe-i Niyayiş” (Dua
Felsefesi) adı altında yayınlanmıştır. [Tüm Eserleri: 8, s. 91-124.]
İkbal
Muslih-i Karn-i Ahir
“İkbal Son
Yüzyılın Islahatçısı”
İkbal-i
Lahor-i’yi anma kongresinde yaptığı konuşmasıdır. Dr. Ali Şeriati’nin bu
konuşma metni, Hüseyniye-i İrşad tarafından “Allâme İkbal” olarak
yayınlanmıştır.
İçeriği:
Yirminci yüzyıl modern medeniyetinin çıkmazları. Tarih boyunca İslamın
tecziyesi. Bizim görevimiz düşünce ve kültür yapımızı yeniden inşa etmektir.
İkbal ne sofi ne de alimdir, o İslam toplumunun ıslahatçısıdır. İslamî
Rönesans. Sömürü. Modernizm. Modern kadın ve aydın kadın. Aydınlar ve din.
İkbal Seyyid Cemal’den sonra öze dönüş hareketini ihya eden kişidir. [Tüm
Eserleri: 5, s. 21-116.]
Hüseyn
Varis-i Adem
“Adem’in
Varisi Hüseyin”
1970 yılında
Aşure günlerinde kaleme aldığı ve Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu bir
konuşmasıdır. [Tüm Eserleri: 19, s 1-108.]
Mezheb
aleyh-i Mezheb
“Dine Karşı
Din”
Dr. Ali
Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği:
Küfr ve şirk dini ile tevhid dini, tarih boyunca sürekli olarak çeşitli
suretlerde birbirleriyle savaşmışlardır.
Şirk dininin
ve tevhid dininin özellikleri.
Küfr ve
İslam dini.
Sınıfsal ve
ırksal farklılıklardan meydana gelen ihtilaflar.
Tevhid
dininin ve şirk dininin peygamberleri.
Aydınların
sorumluluğu. [Tüm Eserleri: 22, s. 3-54.]
Ruşenfikr ve
Mesuliyet-i u der Camia
“Aydın ve
Onun Toplum İçerisindeki Sorumluluğu”
Dr. Ali
Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği:
Aydın sınıfının oluşumu. Aydın kimdir? 17. yüzyıl okumuş sınıfının özellikleri
(Irkçılık. Yüksek tabakalara karşı olma. Kilise yönetimine karşı çıkma).
Toplumsal gerçeklerin nispi oluşu. Söz coğrafyası. Aydınların bilimperest
yapıları. Rönesans hareketi. Avrupalı aydınların özellikleri (Maddecilik ve
bilimcilik).
Doğu aydını.
İslam toplumları ve taklit sorunu. Doğuda aydınlar sınıfının doğuşu. [Tüm
Eserleri: 20, s. 49-108.]
Riyşehay-i
İktisadiy-i Rönesans
“Rönesans’ın
İktisadi Kökleri”
Dr. Ali
Şeriati’nin A’l-i Bazergan-i lisesinde sunduğu konuşması.
İçeriği:
Ortaçağın özellikleri (Feodaliteye dayalı ekonomik ve sosyal düzen. Papa ile
sınırlı siyasi hakimiyet).
Rönesans;
toplumun veya ferdin kendini yapılandırmak için karar alışı. Burjuvazi ve
burjuvazinin ortaya çıkışı.
Toplumların
değişiminde Marks ve Weber’in görüşleri.
Dini
toplumlarda aydınların sorumluluğu. [Tüm Eserleri: 31, s. 63-116.]
Tevhid ve
Şirk
“Tevhid ve
Şirk”
Dr. Ali
Şeriati’nin Mekke’ye yaptığı yolculuk esnasında bir oturumda sunduğu konuşması.
İçeriği:
Tevhidi tanıma ve önemi. Bir Kabil sistemi olarak şirki tanıma. Şirk dininin
doğuşu ve iki tür ibadet.
Hz. İbrahim
Tevhidi hareketin kurucusu. [Tüm Eserleri: 23, s. 35-62.]
Memalik-i
hem Civar
“Komşu
Ülkeler”
1970-71
öğretim yılının ilk döneminde Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih
Ölümü üçüncü sınıf öğrencilerine verdiği derslerden bir bölüm.
İçeriği:
Eski İran medeniyeti, Rus, Çin, Arami, Sâmi, Abiri, Rum, Yunan ve Kürt
medeniyetlerini kuşatan bir medeniyet beşiği. Medeniyet ve gelişimi. Eski ve
yeni beşeriyetin ilerleyişini sağlayan etkenler. [Tüm Eserleri: 27, s.
299-320.]
Biyneş-i
Tarih-i Şia
“Şia
Tarihine Bir Bakış”
Dr. Ali
Şeriati’nin El-Cevad mescidinde sunduğu konuşması.
İçeriği:
Tarih boyunca dinlerin tahrifi. Şia ve İslam tarihindeki rolü. Şianın İslam
tarihini en iyi bir şekilde ilerici ve sosyolojik açıdan ele alışı.
Şianın Tarih
felsefesi H.z. Adem’le başlar ve mazlumların, yoksulların ve işkence
görmüşlerin kıyamıyla sona erer.
İntizar
(Bekleyiş) felsefesi (Şiaya göre mevcut statükoya başkaldırı.). [Tüm Eserleri:
19, s. 227-252.]
Bahş-i
Umum-i Cihan Biyn-i ve Ferheng
“Dünya
Görüşü ve Kültür Olgusuna Genel Bakış”
Dr.Ali Şeriati’nin
Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğrencilerine verdiği
“Medeniyetler Tarihi” derslerinin bir bölümünden oluşmaktadır.
Dünya görüşü
bir düşünce ekolünün temelini oluşturur. Kültür ve onun muhit ve dünya
görüşüyle olan münasebeti. Doğu kültürü ve onun oluşumundaki etkili unsurlar
(Edebiyat, felsefe, din ve yaşama tarzı). Doğu ve batı kültürü arasındaki
farklar. Günümüz insanının geçmiş zaman insanından farklılıkları... [Tüm
Eserleri: 12, s. 116-133.]
Çıra Esatir
Ruh-i heme-i Temeddünhay-i Dünya est?
“Destanlar
Niçin Tüm Dünya medeniyetlerinin Ruhu Olmuştur?”
Dr. Ali
Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde verdiği derslerden bir
bölüm.
İçeriği:
Destanlar tarihten daha gerçekçidir. Destanların gerçekliği ve değeri.
Destanları tanımak tüm din, kültür ve medeniyetleri tanımak için bir
anahtardır.
Tarihin
tarifi. Bilimsel sosyoloji. İlk toplumların en önemli özellikleri (Mele, Mütref
ve Ruhban) hakim sınıfı teşkil eden unsurlar. Çok tanrılı dünya görüşü ve sosyal
yapıya yansıması. Mektep (Ekol) nedir? Bir mektebin çerçevesini belirleyen
unsurlar... [Tüm Eserleri: 11, s 93-153.]
1971(H.Ş.1350)
Tarih ve
Şinaht-i Edyan (ders-i evvel)
“Tarih ve
Dinleri Tanıma”
-İlk ders. (
20.1.1350 )
Dr. Ali
Şeriati bu çalışmasını Hüseyniye-i İrşad’da sunmuştur.
-İkinci
ders.( 3.2.1350 )
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Günümüz insan ve ideallerinin yenilgisi. İnsanın yalnızlığı. Feodaliter dönemin
özellikleri (Seçkinler sınıfına dayalı bir toplum. Donuk bir yaşam. Sabit
mukeddasatçılık. Hareketsizlik ve geçmişe tapınma. Bazı ahlaki değerlere genel
bağlılık. Yeni bir şeylere yönelmekten ve değişimden korkmak). Burjuvazi. Açık
ve kapalı dünya görüşleri. Din ve ortaya çıkışlarının sebepleri. İlk dinler.
Mukaddes ve mukaddes olmayan. İbtidai dinlerin ortak özellikleri. [Tüm
Eserleri: 29, s. 91-616.]
-Üçüncü
ders. ( 17.2.1350 )
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Araştırma metodolojisi. İrfani duyarlılık. Bilim sosyolojisi. Beşeriyet, kültür
ve medeniyet. Akl-i, bilimsel, siyasi, edebi, sanatsal, irfani bakış açıları.
İnsan ve idealleri. [Tüm Eserleri: 14, s. 100-142.]
-Dördüncü
ders. ( 31.2.1350 )
İçeriği:
Din. Çin’de din. Hindistan’da din. Medeniyetlerin ve kültürlerin
sınıflandırılması. Sosyal düzenler. Doğu ve batı hukuku. Doğunun batıyla olan
görüş farkı. Batı kültürü ve özellikleri (Yönetimi ele geçirme. Tabiat
hakkındaki düşünceleri. Hayatın asıl oluşu. Tüketicilik. Aklın asaleti. Ben
merkeziyetçilik.) [Tüm Eserleri: 14, s. 144-179.]
-Beşinci
ders. ( 14.3.1350 )
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Doğu dinleri. Çin dinleri ve Çinli ruhun özellikleri (Zıtlık. Kavmiyetçilik ve
Milliyet. Tabiatçı görüş. Şairane ve arifane ruh). Taoizm ve Tao ekolünün
esasları. Vahdet-i vücud ve bu düşüncenin olumlu ve olumsuz etkileri.
İslamın
tarih felsefesi. İslam, Zerdüşt ve Buda dünya görüşünde zıtlık. Kültür. Tao ve
İslam tasavvufunda vahdet-i vücud ortak nazariyesi. İrfan ve toplum. Lao-Tzu ve
Konfüçyüs. [Tüm Eserleri: 14, s. 180-233.]
-Altıncı ders.(28.3.1350)
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Eğitimin merhaleleri. Medeniyetin hicretle olan ilişkisi. İktisadi konuların
manevi konularla olan irtibatı. İran ve Hint’de ilk Arya dinleri (Toteme
tapıcılık, ruha tapıcılık, maddeye tapıcılık). Veda dininin esasları. Tevhid,
korku, cehalet ve menfaat faktörlerini ortadan kaldıran bir olgudur. Sofiler ve
Kur’an’ın hikmeti. İslamın ilk yıllarında eğitim metodu. Kur’an’ın ilk emri
“Oku”. Kur’an’da zihinsel ve kültürel semboller (Mürekkep ve kalem). Hint
sosyal sınıfları. Tevhid ve şirk. Emanet. Yasak meyve. Edebiyat ve irfanda
yaradılış felsefesi... [Tüm Eserleri: 14, s. 234-279.]
-Yedinci
ders. (11.4.1350)
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
İnsanın var oluş boyutları (bilinç, hürriyet, yaratıcılık). İnsan nedir?
Çeşitli dinlerde yaradılış destanı (Emanet. İsimler. Yasak meyve. Havva. İsyan.
Habil ve Kabil). Şirk çeşitleri. Tevhid. Teslis. Ümmi oluşun manası. Dünyacılık
ve Ahiretcilik. Hatemiyyet... [Tüm Eserleri: 14, s. 280-328.]
-Sekizinci
ders.(25.4.1350)
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Kelamı, felsefesi ve tarihi ile Şia. İranlıların İslam dinine yönelmelerinin
sebepleri. Adalet ve rehberiyet. Ali Şiası ve Safevi şiası. Kıst (Adalet).
Dünyada siyasi sistemler (Demokrasi. Krallık. Aristokrasi. Monarşi. Oligarşi.).
Vasiyete dayalı yönetim... [Tüm Eserleri: 15, s. 1-52.]
-Dokuzuncu
ders.(7.8.1350)
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Modern dünyada yaşantı, akıl ve refah üzerine kurulmuştur. Hint merkezli
düşünce yapısına göre aydın görüş.İç dünyanın keşfi. İlahi felsefe insan
üzerine kuruludur. Doğu insanın “Ben” üzerine isyanı. Riyazet. Atheman.
Brahman. SamSâra ve Nirvana. Hint dininde tenasüh. Hint toplumu sınıf tabakaları...
[Tüm Eserleri: 15, s. 53-84.]
Fatime,
Fatime est.
“Fatma
Fatma’dır”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması. Dr. Ali Şeriati bu konuşmasını tashih ettikten sonra
kitaplaştırdı.
İçeriği:
Nasıl olmalı? Hakikat peresti. Halkın ve alimlerin sorumluluğu. Her din akıl ve
aşk unsurundan meydana gelmiştir. Aydın. Halk. İslam toplumlarında ve İslam
kültüründe kadın. Üç kadın tipi (Geleneksel kadın, modern kadın, H.z. Fatma).
Din ve gelenek. Olgu ve hakikat.İnsan tipleri (eski ve yeni). İrtica ve sömürü.
Modern çağda kadının kültürel rolü ve konumu. Aile. Kapitalizmin kadına bakış
açısı. Doğulu kadın. Hz. Fatma Müslüman kadının ideali... [Tüm Eserleri: 21, s.
3-206.]
Maşin der
Esaret-i Maşin
“Sanayileşme
Sanayileşmenin Esiri”
Dr. Ali
Şeriati’nin Poli Teknik Üniversitesinde sunduğu konferansı.
İçeriği: Toy
tercihinde aydına düşen görev. Dünya kutupları, Syanetizm ve bilim peresti.
Sanayileşme sosyolojik bir tezahürdür. On dokuzuncu yüzyılda insan
topluluklarının bilim felsefesine göre iki kısma ayrılması alt yapı, üst yapı.
Bilimsel felsefede sosyal merhaleler (İlk komün, kölelik, seruvaji, feodalite,
burjuvazi, Kapitalizm, sınıfsız toplum.). Burjuvazi ve bilim. Sanayileşmenin
devresinin özellikleri (Üretimde yükseliş, fiyatın düşürülmesi.). Sanayileşme
insani değerleri olumsuz yönde etkiliyor. Brokrasinin icadı. Faşizm. Sömürünün
şiddetlenmesi. Kapitalizmin uyanışı. [Tüm Eserleri: 31, s. 303-358.]
Hac
“Hac”
Bu kitap
1971 yılında basılmıştır.Dr. Ali Şeriati bu eserinde şöyle diyor:
“Bu eser,
Allah’ın bu zayıf kulunun kaleme aldığı, haccın edeplerini ve hükümlerini
içeren bir çalışmadır. Hiçbir müslümanın, hac merasimini derk etmesi kadar
önemli bir görevi olamaz. Çünkü hac ibadetleri fıkıhsal bir vazife değil,
fikirsel bir vazifedir. Bu açıdan ben hac ibadetlerinin mesajını anlamaya
ve yorumlamaya çalıştım. Bunu da bir “Ruhani” veya “Fetva Mercii” nden biri
olarak değil sadece hac görevini yerine getiren bir Müslüman olarak yerine
getirdim. Hani hac dönüşünde bir hacı hacla ilgili düşüncelerini söyler ve diğerleri
de onu büyük bir iştiyakla dinler ya işte o şekilde.” [Tüm Eserleri: 6, s.
7-89.]
İntizar-i
Mezheb-i İtiraz
“İtiraz
Mezhebini Bekleme”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Üzerinde bulunduğumuz mevcut durum ile, İslamın ilk yılları arasındaki uzaklık.
İnanç ve zihni çalışmalarda öğreti olarak intizar konusu. İmam-ı zaman ve Ahir
zaman olumlu ve olumsuz intizar (bekleyiş). [Tüm Eserleri: 19, s. 253-304.]
Peder, Mader
ma Müttehimim
“Anne, Baba
Biz Suçluyuz”
Dr. Ali
Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu konuşması. Şeriati bu konuşmasını
tashih ettikten sonra kitaplaştırdı.
İçeriği:
İslamî konulara yeni ve eski bakış açıları. Bu her iki bakış açısına göre dini
anlayışın ne olduğunu ele alıyor. [Tüm Eserleri: 22, s. 55-170.]
Teşeyyü’-i
Alev-i ve Teşeyyü’-i Safevi
“Ali Şiası
ve Safevi Şiası”
9.8.1350 Dr.
Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu üç saat konuşması.
İçeriği: Ali
Şiası ve Safevi Şiası fikir ve inanç yapılarının karşılaştırılması. [Tüm Eserleri:
9, s. 17-263.]
Teşeyyü’-i
Siyah ve Teşeyyü’i Surh
“Siyah Şia
ve Kırmızı Şia”
Mezheb-i
Şahadet ve Mezheb-i Aza
Dr. Ali
Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da bir geceden fazla sahneye konulmasına rejim
tarafından müsaade edilmeyen Tiyatro oyunu “Ser be dâran” için yazdığı açıklama
ön yazısı. [Tüm Eserleri: 9, s. 3-10.]
Mes’uliyet-i
Şia Buden
“Şia Olmanın
Sorumluluğu”
15.8.1350
Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği:
İman ile amel arasındaki ilişki. Din, din için veya halk için. Din mefhumunun
yeni manası. Sırat. Hac. Ümmet. Sorumlu insan ve özellikleri. Şia ve tarihi
dönemleri. Şiaya göre tarih üç bölümden oluşur: “Nübüvvet” Kurtuluş ve
özgürlüğün kemale erdiği dönem. “İmamet ve rehberiyet”, “Gaybet dönemi” Naiblik
ve içtihat. [Tüm Eserleri: 7, s. 227-267.]
Çe Niyaz-i
est be Ali?
“Ali’ye
İhtiyaç Duyulmasının Nedeni Nedir?”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Günümüz toplum ve insanının Ali’yi tanımaya ihtiyacı vardır. Hz.Ali’nin
hayatının üç devresi; Mektebi oluşturmak için yirmi üç yıl mücadelesi. Vahdeti
muhafaza etmek için yirmi beş yıl. Son beş yıl adaleti tesis etmek için
yönetimdeki çalışmaları. [Tüm Eserleri: 26, s. 133-154.]
Çe Bayed
Kerd?
“Ne
Yapmalı?”
Hüseyniye-i
İrşad’da sunduğu bu konuşmasının metnini bazı eklemeler yaparak kitaplaştırdı.
İçeriği:
Batının, Asya ve Afrika toplumlarının kültürlerini ve tarihsel kimliklerini
ortadan kaldırmak için verdiği mücadele. Sözde aydınların toplumlarını
batılılaştırmak için üstlendikleri rol. Dinin içeriği ve hakikatine rağmen
şekil ve forMûna dayanma.
Günümüz
insanının en önemli problemi olan ruhi bunalımına cevap verici olarak hareketli
ve sürekli gelişen bir inanç yapısına sahip olarak İslam dini.
Yeni
okumuşların halkla olan diyalogu. Aydının misyonu ve onun toplum içerisindeki
belirgin özelliği. Öze dönüş. Düşünsel ve bilimsel mücadele. Yanlış ve bozuk
gelenekler. Batı kültür ve medeniyetini doğru anlamak ve dünyadan haberdar
olmak. İslamî bir Rönesans gerçekleştirmek... Kur’an ve Muhammed-i İslam’a
dönüş. Yaşadığımız çağa uygun olarak İslamî toplumların ihtiyaçlarını yeni bir
bakış açısıyla ele almak. [Tüm Eserleri: 20, s. 331-472.]
Ari İyn
çenin bud Berader
“Evet
Kardeşim İşte Böyleydi”
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
Dr. Ali
Şeriati bu kitabında şöyle diyor: “Ben büyük medeniyetlerin ve büyük insanlık
medeniyetinin o tarihi muhteşem yapıtlarını her zaman beşeriyetin iftihar
kaynakları olarak kabul ederdim. Her ülkeye veya her şehre gittiğimde öncelikle
oranın en büyük medeniyet kalıntılarını görmeye giderdim. Daha önce orada
yaşamış olan milletlerin geride ne gibi eserler bıraktıklarını bilmek isterdim.
Ne zaman ki
Mısır topraklarına ayak bastım, hemen dünyanın yedi harikasından biri olan
piramit mezarlara gittim. Orada bana rehberlik yapan kişi bu büyük yapıtların
beş bin yıl önce o zamanın kölelerinin sekiz yüz milyon büyük taş parçasını
Usvan’dan Kahire’ye yani dokuz yüz seksen kilometre taşıdılar ve üst üste
koyarak Firavunların mumyalarının içerisine konulacağı binaları inşa ettiler...
Bir an gözüm o civarda bulunan kölelerin mezarlarına takıldı. Beni onlara
doğru çeken bir şeyin olduğunu hissettim, kendimi onların mezarının başında
buldum. Sanki orada yatan kölelerin her birini tek- tek tanıyordum. Elime bir
kağıt kalem aldım ve orada yatan yüz bin köleden birisine bir mektup yazdım.
Ondan sonraki binlerce yılı ona anlattım, o bu geçen binlerce yıldır yoktu ama
kölelik çeşitli şekillerde devam ediyordu.” [Tüm Eserleri: 22, s. 171-192.]
Ali
Bunyangozar-i Vahdet
“Ali,
Vahdetin Kurucusu” 21.8.1350
İçeriği:
Çeşitli bakış açılarına göre İslamî gruplar arasında vahdetin tahlili. Tek bir
hakikat olarak İslam. Vahdet düşünce planında ve yapılan araştırmalara göre
mahkum edilmiş durumdadır, fakat şia ve Sünni arasında oluşacak vahdet mümkün
ve makuldür. Bu konu bizlerin sorumluluğumuz altındadır. [Tüm Eserleri: 26, s.
155-194.]
“Tarih ve
Dinleri Tanıma”
-Onuncu
ders. 21.8.1350
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
İçeriği:
Büyük bi’set (çıkış)’lerde ki yakınlık (Lao-Tzu, Konfüçyüs, Buda M.Ö.5-6.
yüzyıllar), Hz. İbrahim ve onun kıyamı. Günümüz dünyasına hakim olan felsefi
yapı (Refah ve Karmaşa). Budanın hayat hikayesinin tahlili ve ortaya koyduğu
toplumsal hareket. [Tüm Eserleri: 15, s. 85-120.]
Ez koca Agaz
konim?
“Nereden
Başlamalı?”
Sanat-i
Şerif üniversitesinde yaptığı konuşma.
İçeriği:
Toplumların ve insanların önemli sorularından biri olan “Nereden Başlamalı?” ya
cevap vermektedir. Aydın; sorumluluğu ve rolü. Mevcut İslamî toplumların
durumunun değerlendirmesi. Sorumluluk sahibi bir Müslüman aydının görevi.
İslamî protestanizmin icadı. Kültür kaynaklarının ayıklanması. Toplumsal
tezatların eleştirilmesi. Aydının kendisi ile halk arasında bir köprü kurması.
[Tüm Eserleri: 20, s. 247-294.]
“Tarih ve
Dinleri Tanıma”
On birinci
ders.5.9.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Buda ve Budizm. Kurtuluş yolu. Akıl öteciliği ve akılsızlık. Nirvana. Buda.
Uyanışa davet. Hint ve Hint ilahları. Buda’nın vesileler güçlerine karşı
feryadı ve insanı ilahlara -Allah’a değil- tapmaktan öze dönüşe daveti.
Hakikat ve akıl. Kendini bulma ve kendini tanıma. Adalet. Buda dininin ibadet
ve merasimleri. Buda dininin felsefesi marifet üzerine bina edilmiştir ve
marifet üç kısma ayrılmıştır; Dünya ebedi olmayanlar topluluğudur. “Ben”
yalandır. Hayat acıdan ibarettir. [Tüm Eserleri: 15, s. 121-156.]
“Tarih ve
Dinleri Tanıma”
On ikinci
ders.19.9.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Dini marifet. Hint dininin ruhunu tanıma. Hint’e genel bakış ve diğer
coğrafyalarla mukayesesi. Hint dinlerinin özellikleri. Batı düşünce ekollerinin
dünya görüşleri (Radikalizm. Hümanizm. Realizm. Natüralizm. Epikurizm.
Psikolojizm ve...). Hint dinlerinde tanrı. [Tüm Eserleri: 15, s. 157-190.]
“Sorular ve
Eleştirilere Cevaplar”
Hüseyniye-i
İrşad . 23.9.1350’de İmam Caferi Sadık’ın vefat yıldönümü münasebetiyle bir
panel düzenlenmiştir. Bu panele Sadr Belagi, Seyyit Murtaza Şebesteri, Üstat
Taki Şeriati, Dr. Minaçi, Dr. Ali Şeriati ve Ali Emirpur konuşmacı olarak
katılmışlardır. [Tüm Eserleri: 22, s. 225-244.]
“Tarih ve
Dinleri Tanıma”
On üçüncü
ders. 3.10.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
İran’daki ilk kavimler ve onların dinleri. İran’da bulunan Arya ırkına mensup
kavimler. Zerdüştlük ve Aşkari devletine karşı ayaklanmaları. Sasaniler ve
Zerdüştler. Zerdüştlüğün ilahı. Zerdüştlük dinine ve İslam’a göre yaratılış.
Zerdüştlük dininin özellikleri. [Tüm Eserleri: 15, s. 191-218.]
“Tarih ve
Dinleri Tanıma”
On dördüncü
ders. 17.10.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Açık ve kapalı toplumlar. Filozoflarla Peygamberler arasındaki fark. Zerdüştlük
dininin incelenmesi. Zerdüştlükte sosyal sınıflar. Zerdüştlük dininin ilahları.
Zerdüştlüğe göre kıyamet. [Tüm Eserleri: 15, s. 219-272.]
İslam Şinasi
(Ders-i evvel)
“İslam
Bilim”
İlk ders.
15.11.1350
Hüseyniye-i
İrşad’da “Tevhidi Dünya Görüşü” başlığı altında sunduğu dersler.
İçeriği: Bir
inanç ekolü olarak İslam. Bir ekolun teoremi. Tevhit ekolünün çerçevesi.
İtikadi alt yapı ve üst yapı. Dünya görüşü. İdeoloji. İnsanı tanımak.
Sosyoloji. Tarih felsefesi. İdeal toplum. İdeal insan. Tevhide dayalı dünya
görüşü ve Şirke dayalı dünya görüşü. İnsanın yaradılışı. Toplum ve tarihte
Kabil ve Habil sınıfsal diyalektik tezadı. [Tüm Eserleri: 16, s. 2-81.]
“İslam
Bilim”
ikinci ders.
22.11.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
Bu konuşma
birinci dersin devamıdır. [Tüm Eserleri: 16, s. 2-81.]
“İslam
Bilim”
Üçüncü ders.
29.11.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği: Bir
dünya görüşü ve tarih felsefesi olarak tevhid. Tarihi seyir içerisinde tevhid
sosyolojisi iki asıl olan hayır ve şerre dayalı bir ahlaki alt yapıya sahiptir.
Tevhidi dünya görüşüne göre vahdet ve kesret. Dünya ve ahiret. Ayet ve
sünnet... [Tüm Eserleri: 16, s. 82-115.]
“İslam
Bilim”
Dördüncü
ders. 6.12.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Sosyal alt yapı. Kölelik dönemlerinde üretim alt yapısı. Feodalite. Burjuvazi.
Şirkin çeşitleri ve şirk sosyolojisi. Şirk dünya görüşü. [Tüm Eserleri: 16, s.
116-137.]
“İslam
Bilim”
Beşinci
ders. 13.12.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Felsefe tarihi ve beşeriyet tarihi içerisinde kendine has bir duruşu ve
hareketliliği bulunan tevhidi görüş. İbn-i Haldun’a göre tarih felsefesi. Vigo,
Hegel, Marks, Toynbee ve Egzistansiyalizm. Hümanist ekoller. Batı ve doğuda
Hümanizm, İslam mektebinin oluşumunda esas unsurlar (Kitap, Peygamber ve
ashabın hayatı...). İslamı tanıma metodu. İmamet... [Tüm Eserleri: 16, s.
138-174.]
“İslam
Bilim”
Altıncı
ders. 20.12.1350
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Aydının misyonu. Bilinçlendirici asli bir etken olarak İslam tarihini bilmenin
önemi. Selefiye hareketi ve önderleri ( Seyyid Cemal ve Muhammet Abduh ). [Tüm
Eserleri: 16, s. 176-204.]
Şehadet
“Şahadet”
Hüseyniye-i
İrşad’da müslüman gençlerin idam edilecekleri günün sabahı yaptığı konuşma.
İçeriği:
Hüseyni hareket ve şahadet felsefesi. [Tüm Eserleri: 1, s. 121-123.]
Pes ez
Şehadet
“Şehadet
Sonrası”
1350 yılının
on ikinci ayı içerisinde Narmek Mescidinde yaptığı konuşma. Bu konuşması kasete
alınmış ve çoğaltılarak dağıtılmıştır.
Dr. Ali
Şeriati bu konuşmasını aynı gün şehit edilen genç Müslümanların, özellikle
yakından tanıdığı Mes’ud ve Mecid Ahmet Zade’nin Şahadetlerinden son derece
etkilenmiş bir hal içerisinde yapmıştır. “Zeyneb-i bir duyarlılıkla sunduğu
kan, şahadet ve şehitlerle ilgili konuşmasını kendisini dinleyen halkı kıyama
davet ederek noktalamıştır. Konuşmanın bitiminde dinleyicilerin büyük bir kısmı
mescidin bulunduğu caddede Şahlık rejimini protesto yürüyüşü yaparlar,
onlarcası bu gösteri esnasında Şahın polisleri tarafından tutuklanır.
Dr. Ali
Şeriati’nin o günkü yaptığı konuşmadan bir bölümü şöyledir:
“Şu an
şehitler öldüler ve biz ölüler ise yaşamaktayız. Şehitler sözlerini söylediler
ve biz dilsizler ise onların muhataplarıyız. Onlar yaşamaya tahammül edemedikleri
için cesurca ölümü tercih ettiler, bizler ise utanmadan kala kaldık. Bizler
yüzyıllardır durmaktayız. Şu halimize tüm dünya gülse yeridir. Çünkü bizler
hayat ve izzetin sembolleri Hüseyin ve Zeynep’ten dem vuruyoruz ama zillete ve
alçaklıklara boyun eğiyoruz. Fakat o gidenler ise Hüseynice bir iş yaptılar,
kalanların üzerine ise Zeynepce bir iş yapmak düşer, bunun dışındakiler ise
Yezididirler...” [Tüm Eserleri: 19, s. 197-208.]
Bazgeşt be
Hişten
“Öze Dönüş”
1350 yılının
sonlarında Ahvaz’daki Cendi Şapur üniversitesinde sunduğu daha sonra bu konuşma
metni. İran ve Avrupa’da “Günümüz İnsanının Gereksinimleri” adıyla yayınlandı.
İçeriği:
İnsanın sosyal sınıfı. Şuur ve iman. Dine dayanma. Tarih, kültür ve kültürel
dil. Dine dönüş. Tarih ve kültür. Hangi öze dönüş. Bilinçlendirici bir ideoloji
ve aydın bir olgu olarak İslama dönüş. [Tüm Eserleri: 4, s. 5-33.]
Bazgeşt be
kudam Hiyş?
“Hangi Öze
Dönüş?”
1350 yılında
kaleme aldığı tahmin edilen bir eseridir.
İçeriği:
Bizim toplumumuzda düşüncelerin kaderi. 19. yüzyıl İran toplumunun incelenmesi.
İranlı ıslahatçıların ve müceddidlerin çalışmaları. Medeniyet ve modernizm. Bir
toplumun vicdanının kilitli olması. Bizim toplumumuz tarih evrelerin den
hangisini yaşamaktadır ve bulunduğu durum nedir? Doğulu ve batılı toplumların
farklılıkları ve özellikleri. Bir hareketin hükümete ulaşmasından sonra
yenilgisi. Toplumun kaderine şuurlu bir şekilde yaklaşmak. İslam toplumlarının
aydınlarının görevi. Alinasyon. Sömürü. Üçüncü dünya ülkelerindeki bazı örnek aydın
şahsiyetler (Fanon, Seyyid Cemal). Nasyonalizm. Marksizm. Materyalizm. İlim ve
amelin irtibatı. Din. Toplumuzun tarihsel ve kültürel benlik çeşitleri. Öze
dönüş. Cebr-i Tarih. Yaratılış hikayesi. Habil ve Kabil, sınıfsal savaş. [Tüm
Eserleri: 4, s. 37-401.]
Niyazhay-i
İnsan-i İmruz
“Günümüz
İnsanının İhtiyaçları”
Ahvaz’da ki
Cend-i Şapur Üniversitesinde yaptığı konuşma.
İçeriği:
Modern felsefenin buhranı ve batıda insan bilim. İnsan denen meçhul. İnsan ve
çeşitli ideolojiler ve ekoller. İnsanın mana ve mefhumu. İnsanın düşmanları;
bilim, kapitalizm, uzmanlık, hurafelerle dolu dini anlayışlar, tüketim, kitap
kurbanı olma, sınıfa dayalı düzen. [Tüm Eserleri: 25, s. 291-320.]
Vaz-i Agah-i
Tabakat-i
“Sınıfsal
Durumdan Haberdar Olma”
Neft Üniversitesinde
bir grup öğrenciyle yaptığı sohbet.
İçeriği:
İran’daki sınıfsal konumdan haberdar olmak. Sosyal sınıf. Geri kalmış
toplumlarda bilinçli bir aydın sorumluluğu. İslam toplumlarında aydının rolü.
Asimilasyon ve onun İslam toplumlarını tehdit edişi. [Tüm Eserleri: 31, s.
389-408.]
Dr. Ali Şeriati’nin 1350 yılında hac ziyareti esnasında yaptığı konuşması.
Bu bölüm
aşağıda bahsedilen yedi kısımdan oluşmaktadır.
1- 23 günde
23 yıl. / Medine konuşması.
İçeriği:
Peygamberin hayatının 23 yıllık bölümünü incelemektedir.
İnsanın
mesuliyeti. İslamı tanıma yolu. Peygamberin yaptığı savaşların tahlili. Hz.
İbrahim’in tam manasıyla tanınmaması. Müslümanların zihinlerindeki Hz. Muhammed
ve Ehl-i Beyt imamları anlayışı.
2- İslamda
hicretin önemi ve Kur’an’da yer alan beş tür hicretin incelenmesi. / Medine.
İçeriği:
Hac. Hicret ve muhacirlik. İslamın üç önemli esası; İman, Hicret ve Cihad.
Hicret çeşitleri; Mesuliyet sahibi bir insanın hicreti, Mesuliyet sahibi
olmayan bir insanın hicreti, İlmi hicret, Tebliğ amaçlı hicret, Öze dönüş
hicreti.
3- Peygamber
mescidinin ve etrafının krokisi. Hz. Fatma’nın hayatını bilmenin önemi. /
Medine.
İçeriği:
Peygamber mescidinin ve Hz. Fatma’nın eviyle ilgili açıklamaları içermektedir.
4- Tevhid
tüm amellerin alt yapısını oluşturmaktadır. Hükümler ve duygular. / Mekke.
İçeriği:
Tevhid ve şirk. Çeşitli dinlerde asıl kurtarıcı unsur. Sömürü sosyolojisi.
Tevhid tüm usul kaidelerinin ve hükümlerin temelini oluşturur. Aşk ve marifet.
Şirkin çeşitleri...
5- Şu an
Kabe’ye ulaştın, artık Kabe’de de kalma.
İçeriği: Hac
ve hac ibadetlerinin tahlili.
6- Genel
tekrar ve netice çıkarımı. / Mina.
İçeriği: Hac
insanın iç ve dış dünyasında gerçekleştirdiği bir ibadettir. Kur'an'da
zaman kavramı. Şuurlu bir insanın şuursuz bir toplumda görevi. Tevekkül. Tavaf
dünyada tevhidin resm edildiği yerdir. Hac ibadetleri ( Say. Tavaf. Allah ile
biatlaşmak Arafat. Mescid ul-Haram ). Hac ibadetlerinin sembolik tahlili.
Dünya ve ahiret.
7- Gelecek
için kara verme. / Mina. [Tüm Eserleri: 29, s. 363-538.]
Hac
Bozorgter
“Hac Daha
Büyüktür”
Hac
ibadetlerinin konu edildiği bu esrini 1350 yılında kaleme almıştır.
İçeriği:
Zilhiccenin dokuzuncu gününde salikin ihramını giyerek Arafat’a gidişi, oradan
Meş’ar’a oradan Mina’ya, şeytan taşlamadan sonra kurbanını kesmesi... gibi
sembolik hac ibadetlerinin tahlili. Tasavvuf ve hac. Bilimsel tarih
zorunluluğu. İnsanın dört büyük zindanı: Tabiat, tarih, toplum ve nefis. [Tüm
Eserleri: 6, s. 91-240.]
Bozorgter ez
Hac: Şahadet
“Hacdan Daha
Büyük: Şahadet”
Bir önceki
eserin devamı. [Tüm Eserleri: 6, s. 243-247.]
Ferheng ve
İdeoloji
“Kültür ve
İdeoloji”
Tahran
Öğretmen yüksek okulunda sunduğu konferans konuşması.
İçeriği:
Kültür. Medeniyet. İdeoloji. Kültür ve medeniyet çeşitleri. Yunan kültürü.
Çeşitli beşeri nazariyeler (Felsefi. Bilimsel. Fenni ve Teknik. Siyasi ve
sosyolojik. Sanatsal. İrfani ve dini). Kendinden haberdar olma ve hükümet...
[Tüm Eserleri: 23, s.135-172.]
Bazgeşt be
Hiyş
“Öze dönüş”
Bu eserin
yazılış tarihi tam olarak bilinmemesine rağmen Meşhed Üniversitesindeki
görevine son verilmeden (1350-1351) önce kaleme aldığı bilinmektedir.
İçeriği:
Kendine yabancılaşmanın sebepleri. Nasyonalizm ve milliyet. İnsan alinasyon
çeşitleri: Sofivari alinasyon, Sanayileşme yoluyla alinasyon, iş, aşk, züht,
madde ve düşünsel alinasyon, Kültürel ve milli....
Milliyetçiliğin
nasyonalizmle bağlantısı. Raşizm. Enternasyonalizm ve çeşitleri: (Dini, İnsani,
Sınıfsal). Milliyet ve dinin irtibatı. İslam ve milliyet. İran’da öze dönüş
hareketleri. İran’ın tarihi devreleri (Yunanlaşma, batılılaşma, İslamın ilk
dönemlerinde öze dönüş hareketleri, Şuubiye, Ebu Müslim hareketi, Muhtarın
kıyamı, hariciler). İranlıların İslama yönelmelerinin sebepleri. Edebi hareket.
Kültürde Firdevsi’nin rolü. Marksizm bir çeşit alinasyondur... [Tüm Eserleri:
27, s. 79-226.]
1972 (H.Ş.1351)
Çehar
Zindan-i İnsan
“İnsanın
Dört Zindanı”
Yüksek
Sosyal Hizmetler Okulunda kız öğrencilere sunduğu konuşması.
İçeriği:
İnsan mefhumuyla ilgili çeşitli tarifler. İnsanın özellikleri; Şuur, Seçme ve
yaratıcılık. İnsanın zindanları; Tabiat, Tarih, Toplu ve Nefis. İnsanın bu
zindanlardan kurtulmasının yolu. [Tüm Eserleri: 25, s. 59-174.]
“İslam
Bilim”
- Yedinci
ders. 18.1.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“Tevhid bir
tarih felsefesidir” başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği:
Tevhidi nazariyeye göre tarih felsefesi. Şirk ve Tevhid. Tevhid ve şirkin
başlangıcı. Yunan ilahları. Kürt yarım adası. Yunan ve Beyn’n-Nehreyn
arasındaki vasıta ( kudret, medeniyet ). Totem’in sorusu.
"İslam
Bilim"
- Sekizinci
ders. 25.1.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri. “Ahlak Felsefesi” başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği:
Tevhidi dünya görüşüne göre ahlak felsefesi ve insan bilim. Amiyane ve bilimsel
ahlak. Dünya ve ahiret. İslam’da üç ahlaki esas (Fedakarlık, Hayır ve Şer, Emir
ve nehy). Alinasyon ve Aline edenler; İnhiraf olmuş dinler. Şirk, züht,
sanayileşme, teknokrasi) [Tüm Eserleri: 16, s. 206-232.]
Brokrasi,
sınıfsal toplum düzeni. Materyalizm. İdealizm. Beşeri bozulmanın asıl
nedenleri; (Cehalet, menfaat ve korku)... [Tüm Eserleri: 16, s. 234-303.]
"İslam
Bilim"
-Dokuzuncu
ders. 1.2.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
İçeriği:
Hac. Ferdin veya toplumun esas oluşu. İslam’da ahlak felsefesi. Sosyoloji ve
psikolojide “Ben” ve “Biz” bahsi. “Ben” ve çeşitleri; Irksal ben, kavimsel ve
milli ben, sınıfsal ben ve ailevi ben.
Beşeriyeti
tehdit eden tehlikeli hastalıklar. Kültürel ve tarihsel kopukluk ve yabancılaşma.
Milletlerin bir birlerinden ayrılmalarının sebebi. İki olgunun vahdeti; Dünya
ve ahiret. Tabiat ve tabiat ötesi. Ruh ve madde.
Çeşitli
dünya görüşleri; İdealizm, Materyalizm, şüphecilik, insan merkeziyetçilik...
[Tüm Eserleri: 16, s. 304-340.]
"İslam
Bilim"
- Onuncu
ders.
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.8.2.1351
“Kur'an'a ve
Beşeri Ekollere Göre Tarih” başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği:
Aristo yöntemi ile bilimsel yöntemin farklılıkları. Kur'an ve tarih. Tarihin,
toplumları, ırkların veya kültürün esas alı- nışına göre tarifi. İnsanın ilim
oluşu (Egzistansiyalist görüş). Historizm (Cebr-i tarih). [Tüm Eserleri:
17, s. 3-40.]
"İslam
Bilim"
- On birinci
ders.15.2.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“Arnold
Toynbee’nin tarihi harekete geçiren etkenler Tezi” başlığı altında sunduğu
konuşması.
İçeriği:
Tarihi harekete geçiren etkenlerle ilgili çeşitli görüşler.
Toynbee ve
tarihsel etken olarak istila ve savunmaların asıl oluşu. Yuhan Frederik Şilir
ve Aşk ve açlık. İbn-i Haldun; İklim ve coğrafya.
Faşistler ve
Raşistler. Irk. Ekonomist ve Marksizm ekonomik yapıyı tarihin hareket etkeni
olarak kabul eder.
Üç esas
üzerine sürekli inkılap; İçtihat, İyiliği emretmek ve kötülükten menetmek.
Hicret.
Max Weber ve
şahsiyet nazariyesi. [Tüm Eserleri: 14, s. 41-72.]
"İslam
Bilim"
- On ikinci
ders. 22.2.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“Marks’ın
Hayatının Üç Devresinde Marksizm”
İçeriği:
Marks ve Marksizm. Marks’ın hayatının üç evresi ve Marksizmi eleştiri. [Tüm
Eserleri: 17, s. 73-103.]
"İslam
Bilim"
- On üçüncü
ders. 29.2.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“Ekollerin
Avamileşmesi” başlığıyla sunduğu konuşması.
İçeriği:
Materyalizm. Marksizm ve batıda yükselişinin sebepleri. Karşı olduğu üç cephe;
Kilise, kapitalistler ve faşistler.
Materyalizme
dayanma. [Tüm Eserleri: 17, s. 104-142.]
"İslam
Bilim"
- On
dördüncü ders. 5.3.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“Teori ve
Pratik İlişkisi”başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği:
Teori ve pratik ilişkisi. Mutezile, Şia ve iki mektep arasındaki farklılıklar.
Aydının görevi; Toplumsal pratik ve toplumu uyandırma yani, düşünsel ve
toplumsal yol göstericilik. Dine dayanma. [Tüm Eserleri: 17, s. 143-180.]
"İslam
Bilim"
- On beşinci
ders. 12.3.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“19.yüzyılda
Marksizm”başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği: Üç
Marksizm türü; Amiyane, resmi devlet ideolojisi ve bilimsel Marksizm. Marksist
ideolojide alt yapı ve üst yapı. Marksizm’e göre insanın tarifi. Marksizm’de üç
ana hareket esası; Hakikat, nefi ve diz alinasyon... [Tüm Eserleri: 17, s.
181-210.]
"İslam
Bilim"
- On altıncı
ders. 19.3.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“ Bilimsel
Marksizm ve Devlet Marksizmi”başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği:
Cebrin tarifi ve çeşitleri; Dini, maddi, tabiat, psikolojik, tarih ve iktisadi
cebr. Tarihi materyalizm ile bilimsel materyalizm arasındaki fark. Hegel’e göre
tarih felsefesi ve Marksizm’le olan farklılıkları. Marksizm ve idealizm. [Tüm
Eserleri: 17, s. 211-241.]
"İslam
Bilim"
- On yedinci
ders.26.3.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“Alinasyon
ve Diyalektik Marksizm’de “İş” ve “İhtiyaç”” başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği:
Marksizm’in incelenmesi ve eleştirilmesi. Marksizm’i anlama anahtarı Praxis.
İnsanlar arasındaki diyalektik ilişkinin incelenmesi. Marksizm’de iş ve
ihtiyaç. [Tüm Eserleri: 17, s. 242-277.]
İntizar-i
Asr-i Hazir ez Zen-i Müselman
“Çağın
Müslüman Kadından Beklentisi”
4.4.1351
Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği:
Geleneksel bir toplumda şuurlu bir aydının görevi. Dört tip kadın şahsiyeti;
Geleneksel kadın tipi, dayatılan modernist tip kadın ve Müslüman kadın. Hz.
Fatma Müslüman bir kadın için örnek bir şahsiyettir. Kültürel savaş. [Tüm
Eserleri: 21, s. 207-240.]
Seminar-i
Zen
“Kadın
Konulu Seminer”
Hz. Fatma
günleri (22.23.24/4/1351) münasebetiyle düzenlenen seminerde yaptığı konuşma.
İçeriği:
Erkeğin kadına karşı olan vazifeleri, kadının erkeğe karşı olan vazifeleri.
Aile. Batı toplumlarında kadının bir fert oluş esası bir aile değil... [Tüm
Eserleri: 21, s. 241-258.]
"İslam
Bilim"
- On
dokuzuncu ders. 1351’in 4. ayında.
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
İçeriği:
Yaratılış destanında yasak meyvenin bir sembol olarak tahlili. Burjuvazinin
özellikleri. İş ve üretimin işçiyle olan irtibatı... [Tüm Eserleri: 18,
s. 3-39.]
"İslam
Bilim"
- Yirminci
ders. 30.4.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“İslam
Mektebinin yetiştirdiği Yüksek Şahsiyetler” başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği: Bir
peygamber örneklemesi olarak sahabe; Selman, Ebu Zer, Bilal, Meysem-i Temmar,
Sehib... [Tüm Eserleri: 18, s. 40-66.]
Yekbar-i
Diğer Ebu Zer
“Bir Kez
Daha Ebu Zer”
Dr. Ali
Şeriati’nin bu eseri iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümü, aynı yılın 5.
ayında Hüseyniye-i İrşad’da sahnelenen “Bir Kez Daha Ebu Zer” tiyatro oyununun
metninin giriş kısmı, ikinci bölüm ise oyun başlamadan önce Dr. Ali Şeriati
tarafından seyircilere okunan kısımdır.
Bu eser Ebu
Zer’i Peygamberin yetiştirdiği yüksek şahsiyetlerden biri olarak
incelemektedir. [Tüm Eserleri: 3, s. 200-263.]
Karn-i ma
der Custucuy-i Ali
“Bizim
Çağımız Hz.Ali’yi Aramada”
3.6.1351
Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği: Şia
ve Sünni. Hz. Ali’nin hayatındaki dönemler. Hz. Ali’nin özellikleri; Cihad ve savaş
simgesi, siyaset ve toplumsal mesuliyet insanı, iş ve çaba insanı, nesir ve
şiir, hitap ve söz, ibadet, dua ve zühdün simgesi, hakiki dost ve maslahatın
yerine hakikati geçiren adam... [Tüm Eserleri: 26, s. 67-112.]
Nakş-i
İnqılabiy-i Yad ve Yadaveran der Tarih-i Teşeyyü’
“Zinde
Tutmanın İnkılabı Rolü ve Şia Tarihinde Zinde Tutanlar”
21.6.1351.Dr.
Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği:
Şehid ve şahadetin manası. Zinde tutmanın ınkılabi rolü ve zinde tutanlar.
Vahy. Tevhidi dünya görüşü. Tevhidi görüşün sınıfsal yapıya bakışı. İslam ve
İslam Peygamberinin misyonu. Şia. Kerbela ve Kabe. Şianın üç esası; Takiye,
Taklit ve Şahadet. Musiki ve türkü. Aşurayı zinde tutanlar... [Tüm Eserleri: 7,
s. 169-226.]
Zibateriyn
Ruh-i Prestende
“İbadet
Edilen En Güzel Ruh”
22.6.1351.
Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği:
İmam Seccad ve özellikleri. Yakarış ve dua. Şiada duanın özelliği; İstek, aşk,
şuur ve mücadele. İnsanın dört zindanı. Akıl ve aşk. Şahadetin manası.
Yalnızlık. Sahifey-i Seccadiye’de dua... [Tüm Eserleri: 8, s. 125-179.]
"İslam
Bilim"
-
Yirmibirinci ders. 31.6.1351.
Hüseyniye-i
İrşad’da “Biz Aydınların Muhatapları” başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği:
Aydınların muhatapların. Günümüz dünyasının vicdanı. İslam dünyası ve
Müslümanlar. Şehirli avam. Köylü avam. Kadınlar ve çocuklar. [Tüm Eserleri: 18,
s. 67-90]
Şia Yek
Hizb-i Temam
“Şia Kamil
Bir Mezheb”
2.8.1351.Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Bazı Peygamberlerin kutsallaştırılması yolu ile insanların uyuşturulması.
Kur’an mantığı ve Kur’an’ın bakışı. Düşünce ve eylem ilişkisi. Ümmet kavramı,
emir ve nehyin manası. İbadet kavramı. İdeolojinin felsefe ve ilimden farkı.
[Tüm Eserleri: 7, s. 3-107.]
"İslam
Bilim"
- Yirmi
ikinci ders. 7.7.1351
Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Marksizm’de tarih felsefesi. Historizm veya cebr-i tarih. Cebr. Determinizm.
Tekamülün merhaleleri. Marksizm’e göre toplumsal rüşt... [Tüm Eserleri: 18, s.
91-123.]
"İslam
Bilim"
- Yirmi
üçüncü ders. 14.7.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
“Sosyalizm
toplumsal Diyalektik; Malikiyetin Nefyi” başlığı altında sunduğu konuşması.
İçeriği:
Marksizm ve Marksist dünya görüşünün yenilenme hareketi. Diyalektik. Toplumsal
değişimleri sağlayan etkenler. Kapitalizmin akıllanışı. 20. yüzyılda üçüncü
dünya ülkelerinin sömürüye karşı verdikleri mücadele ve edindikleri tecrübeler
ve ikinci dünya savaşından sonra sosyalizm. Sömürü. Tarih. Uyumcu kapitalizm.
Batı sosyalizmi... [Tüm Eserleri: 18, s. 124-152.]
"İslam
Bilim"
- Yirmi
dördüncü ders. 21.7.1351
Hüseyniye-i
İrşad dersleri.
İçeriği:
Aydın ve onun toplum içerisindeki sorumluluğu. Marksist tarih felsefesi. 20.
yüzyılda kapitalizm. Uyumsal kapitalizm ve klasik kapitalizm. Faşizm. Afrika’da
uyanış hareketleri... [Tüm Eserleri: 18, s. 153-178.]
Rah-i Sevvum
“Üçüncü Yol”
26.7.1351’de
Kız yüksek Okulu’nda sunduğu konuşması.
İçeriği:
Üçüncü dünya ülkelerinde Avrupa medeniyeti dışında başka yol seçmek. Fikir veya
bilim. Medeniyet. Din. Kendinden haberdar olma. Aydın ve onun toplumsal
sorumluluğu... [Tüm Eserleri: 20, s. 149-178.]
Hud Agah-i
ve İsti’mar
“Kendinden
Haberdar Olma ve Sömürü”
27.7.1351’de
Kız Yüksek Okulunda sunduğu konuşması.
İçeriği:
Üçüncü dünya ve medeni dünya. Kendinden haberdar olma. Toplumsal bilinçlenme.
İstihmar ve çeşitleri; Din, züht, şiir, kavmiyet, geçmişe tapma... Sömürgecinin
yöntemi; Modern istihmar, uzmanlık, bilim, maddi açıdan güçlenme, ferdi ve
cinsel özgürlük, kadın özgürlüğü, taklit... [Tüm Eserleri: 20, s. 179-246.]
"İslam
Bilim"
- Yirmi
beşinci ders.
1351 yılının
sekizinci ayında “Kapitalizm Uyanıyor”başlığı altında sunduğu Hüseyniye-i İrşad
dersleri.
İçeriği:
Proleter sınıf inkılabının çabuklaşmasının nedenleri; Keyfiyetin kemiyete
dönüşmesi, sınıfsal bilinç, sınıfsal tezat, batı sosyal düzeni, kapitalizm ve
kapitalizmin uyanışı... [Tüm Eserleri: 18, s. 189-207.]
Şia Yek
Hizb-i Temam
“Şia Kamil
Bir Hizip”
3.8.1351.
Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği: Bir
hizip olarak şia. Şia hizbinin temelleri; İdeoloji, hedef, şiar, sınıfsal
konumu, sınıfsal sisteme bakışı, siyasi meselelere bakışı. Şia hizbinin
stratejisi; Zalim hakim sistem ile ideolojik, siyasi ve iktisadi yönden
mücadelesi. İmam Hüseyin’in stratejisi (Kan inkılabı), İmam Seccad, İmam Bakır
ve İmam Sadık’ın stratejileri (Fikri mücadele).... [Tüm Eserleri: 7, s.
109-168.]
Peyrevan-i
Ali ve Rençhayişan
“Ali’nin
Taraftarları ve Izdırapları”
İçeriği:
Geçmişle ve gelecek arasındaki vasat nesil ve sorumluluğu. Ali ve ızdırapları.
Ali’ye karşı açılmış üç savaş; Sıffin, Nehrevan, Cemel. Ali’nin vefatından
sonraki ızdırapları... [Tüm Eserleri: 26, s. 377-390.]
Peyam-i Ümid
be Ruşenfikr-i Mes’ul (Tefsir-i Sure-i Rum)
“Sorumlu
Aydına Ümit Verici Haber” (Rum Suresinin Tefsiri)
5.8.1351.Hüseyniye-i
İrşad konuşması.
İçeriği:
Kur’an’a dönüş. İslam toplumunun sorumlu aydını. Rum suresinin tefsiri. İslam
tarihinin tahlili ve peygamberin bi’setinden sonra Cihad. Bi’setin başlangıç
döneminde Arabistan yarım adasının coğrafi konumu. Peygamber döneminde iki
süper güç; İran ve Rum. Kur’an’ın aydınlara
mesajı... [Tüm
Eserleri: 20, s. 1-48.]
Gasityn,
Marikiyn, Nakisiyn
“Zalimler,
Asalaklar, Sözlerinde Durmayanlar”
7.8.1351.
Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği: Şia
olmanın sorumluluğu. İslam’ın asıl esası olarak; İyiliği emretmek ve kötülükten
men etmek. Tevhid şiarının üç önemli unsuru. Ali’nin düşmanları; Zalimler,
asalaklar, sözlerinde durmayanlar. İmam ve imamet kavramları. Ali’nin hayatının
üç bölümü; Mektep, vahdet, adalet. Günümüz dünyasının Müslümanları üç büyük
facianın kurbanlarıdırlar; İdeolojik fakirlik, siyasi ayrılıklar, sınıfsal
tezatlar. Hilafet ve vasiyet. Hilafetin gaspı. İdeoloji ve kültür. Özgürlük,
adalet ve bilinçlenme karşıtı üç cephe; Zalimler, asalaklar, sözlerinde
durmayanlar... [Tüm Eserleri: 26, s. 195-376.]
"İslam
Bilim"
- Yirmi
altıncı ders. 12.8.1351
Hüseyniye-i
İrşad konuşması. “Enbiya suresinin tefsiri”.
İçeriği:
Müslüman aydının sorumluluğu; Dünyadaki tüm görüşler, Dünyada şia olmayan
Müslümanlar, köylü halk kitlesi, şehirli halk kitlesi, Çocuklar. Asr suresinin
tefsiri. Kur'an'ın tefsir metodu. Peygamberlerin tarih içerisindeki rolleri.
Kur'an'da tarih felsefesi. Peygamberlerin mesuliyeti. Enbiya suresinin
tefsiri... [Tüm Eserleri: 18, s. 208-235.]
"İslam
Bilim"
- Yirmi
yedinci ders. 18.8.1351
“Egzistansiyalizm”başlığı
altında sunduğu Hüseyniye-i İrşad konuşması.
İçeriği:
Çeşitli dinler ve kültürlerde istila ve savaş esası. Diğer dünya görüşleriyle
İslam’ı karşılaştırarak tanıma. Egzistansiyalizm. Vûcud ve mahiyet.
Egzistansiyalizm ve İslama göre insan... [Tüm Eserleri: 18, s. 236-396.]
Hoda Hafız
Şehr-i Şahadet
“Şahadet
Şehri Allah’a Emanet Ol”
1351 yılının
on ikinci ayında Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesindeki görevinden
alınması dolayısıyla kaleme aldığı eser. [Tüm Eserleri: 22. s. 199-212.]
1975 (H.Ş.1354)
Şeb-i Kadr
“Kadir
Gecesi”
1354 yılının
ilk yılın ilk ayında kaleme aldığı eseri.
İçeriği:
Kadir gecesinin sembolik tefsiri. Tarih. Kadir. Kadir gecesi... [Tüm Eserleri:
28, s. 413-424.]
İdeoloji-4
“İdeoloji-4”
Zindandan
çıktıktan sonra Meşhed’de yaptığı bir söyleşi.
İçeriği:
Karşıtlıklar üzerine Kur'an-i anlayışın kısımlandırılması; Tevhid-Şirk,
Gayb-Şahadet, Ayet-Sünnet.
Yaradılış
destanında; Toprak, İlahi ruh, İsimler, yasak meyve, isyan, İblis, Havva,
iniş...
Tarihde;
Habil-Kabil, Halk-Mele, Mütref...
Sosyolojik
terimler; Kıst (Adalet), Felah (Kurtuluş), Cihad... İdeoloji. İdeal insan.
Yaradılış hikayesi ve diğer Kur'an-i kavramların yeni bir bakış açısıyla
tefsiri... [Tüm Eserleri: 23, s. 173-254.]
İdeoloji-5
“İdeoloji-5”
Zindandan
çıktığı dönemde Tahran’da yaptığı bir söyleşi.
İçeriği:
Dünya görüşü ve çeşitleri; Materyalizm, Tevhidi dünya görüşü ve... Cebr-i
tarih. Diyalektik ve onun materyalizm ve Tevhidi dünya görüşüyle olan
münasebeti. İnsan diyalektik bir tezahürdür (ruh, balçık). Tevhidi ve materyalist
dünya görüşlerinde ideoloji mefhumu. Nefs-i emmare. Cennet. İrtica. İsyan.
Tevbe... [Tüm Eserleri: 23, s. 255-354.]
Ruşenfikr-i
Mes’ul kiyst?
“Sorumlu
Aydın Kimdir?
Dr. Ali
Şeriati’nin kaleme aldığı bu eserin yazım tarihi kesin olarak bilinmemesine
rağmen vefatından iki sene önceki bir dönemde yazdığı tahmin edilmektedir.
İçeriği:
Sorumlu aydın ve onun toplumdaki görevi. Bir aydının zulüm altında ezilen ve
sömürülen milletlerin durumuna karşın üstlenmesi gerektiği rolü. Aydın
kimdir... [Tüm Eserleri: 20, s. 473-484.]
Arzuha” ve
“Derigiha”
“Arzular” ve
“Teessüfler”
Zindandan
çıktıktan sonra mecbur edildiği inziva hayatında kasete çekilen iki bölümden
oluşan konuşması.
İçeriği:
Geçmişte doğu insanının durumu. Keşke siyasetle uğraşmasaydık da orta çağı
anımsatan düşünce yapımızı değiştirmeye çalışsaydık. Geleceğin insanına bir
bakış. Doğu insanının sosyalistler ve egzistansiyalistler gibi tek yönlü
olmasındansa kendi öz irfan, adalet ve özgürlük yönlerine sahip olmasını arzu
eder. [Tüm Eserleri: 25, s. 349-360. / Tüm Eserleri: 27, s. 253-260.]
Aheriyn Harf
; ba tuy-i Mihreban, Cavidan, Asib na Pezir
“Son Söz;
Seninle Rahman, Hay, Sübhan”
1354-56
yılları arasında kaleme aldığı eseri. [Tüm Eserleri: 1, s. 267-286.]
Mi’rac ve
İsra
“Mirac ve
İsra”
1354-55
yıllarında bir ev sohbetinde soru cevap şeklinde yaptığı kasete alınan bir
konuşması.
İçeriği:
İnsanın varlık felsefesinin en derin ve yüce manası olan insanın yeryüzünden
göğe doğru yükseliş hareketini konu edin mektedir. [Tüm Eserleri: 2, s.
257-263.]
Aşk:Tevhid
“Aşk:Tevhid”
1354-55
yıllarında kaleme aldığı tahmin edilen bu eseri “Aşk” başlığını taşımaktadır.
İçeriği:
Felsefi ve insani açıdan Allah’a ibadet. Ahlak. İbadet. Tevessül. Taat. Tarihte
dinin rolü. Bilinç ve bilgi. Sorumlu bir aydının görevi... [Tüm Eserleri: 2, s.
93-113.]
İrfan,
Beraber-i, Azad-i
“İrfan,
Eşitlik, Özgürlük”
Dr. Ali
Şeriati’nin bir konuşma metni.
Bu metinde
Dr. Ali Şeriati insanlık tarihi boyunca asli bir öneme haiz olduğu halde bir
birlerinden hep ayrı kalan irfan, eşitlik ve özgürlükten bahsetmektedir. Bu üç
esas insanın insanı insan yapan öğelerdir. Bu değerler tüm insani idealleri
bünyesinde toplamaktadır. Bu değerlerden birinden yoksun olmak diğerlerinden de
mahrum kalmayı doğuracaktır. Dr. Ali Şeriati Hz. Ali’yi bu üç esası kendinde
barındıran örnek bir şahsiyet olarak ortaya koymaktadır... [Tüm Eserleri: 2,
s. 61-90.]
Du Vasiyet
“İki
Vasiyetname”
İlk
vasiyetnamesini hac seferinden önce, yarıda kalan ikinci vasiyetnamesini ise
1354 yılının sonlarında veya 1355 yılının başlarında yazmıştır. [Tüm Eserleri:
1, s. 241-258.]
1976(H.Ş.1355)
Tarih ve Ali
“Tarih ve
Ali”
Dr. Ali
Şeriati ömrünün son yıllarında kaleme aldığı bu eserinde; Ebu Bekr’in
Peygamberin halifesinin seçilme hadisesi olan Sakife olayını ve Ali’nin bu
hadise karşısında neden sessiz kaldığını konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 26,
s. 637-647.]
Berh-i ez
Vijegihay-i Şahsiyyet-i Peyamber
“Peygamberin
Şahsiyetinin Bazı Özellikleri”
Özel bir
sohbet toplantısında yaptığı konuşması.
İçeriği:
İslam peygamberinin özellikleri; Heybet ve muhabbetin zirvesi. Eski değerleri
kaldırıp yerine yeni değerler koyması. Halktan biri olması. Zayıflıktaki güç.
Mahrumların dostu. Bir şahsiyetin oluşumundaki etkenler. Peygamberin evdeki
davranışları. Peygamberin vefatı. [Tüm Eserleri: 28, s. 89-166.]
(Cihet
Giriy-i Tebakat-i İslam) Defter-i Evvel
(İslamın
Sınıfsal Yapıya Bakışı) Birinci Defter
1355 yılında
yaptığı özel bir konuşması.
İçeriği:
Ali’nin sınıfsal yapıya bakışı. Ali’nin zühdü. İslam’da sade yaşantı. Hayat ve
ahiret. İslamî ekonomi. İslam ve kapitalizm. [Tüm Eserleri: 10, s 1-62.]
İkinci
Defter
İçeriği:
Tarihin iki tür gidişatı. Tarihte iki zıt olay. Akide islamının kültür islamına
dönüşmesi. Maddesel ilerleme ve faydalanma insanın manevi ve ahlaki tekamülünün
başlangıcı. Kur’an’ın iktisadi çıkarımları. İman, takva ve bereket üç asasının
aralarındaki ilişki. Takvanın anlamı. Sosyalizm. Safeviye ve Şia. Peygamberin
elit tabakanın değerlerine karşı verdiği mücadelesi. Fıkıh ideoloji ilişkisi.
İktisat fıkhını İslamın iktisadi bakış açısına göre anlamanın gerekliliği.
İslam iktisat felsefesi. Emek. Emek esasına göre malikiyet... [Tüm Eserleri:
10, s. 63-116.]
Üçüncü
Defter
1355 yılının
sonlarında “Uzmanlaşma” (Tahassus) başlığı altında yaptığı söyleşi.
İçeriği:
İnsanın kendisine yabancılaşmasının nedenlerinden biri olarak uzmanlaşma.
Medeniyetler uzmanlıklar üzerine bina edilmişlerdir. Uzmanlık, hareket ( Nehzed
)’leri yok edici unsur. İnsanın sosyal ve coğrafi zindanı. İhlas. Peygamberin
elit tabakaya karşı oluşunun özellikleri... [Tüm Eserleri: 10, s. 117-142.]
Ma ve İkbal
“Biz ve
İkbal”
Dr. Ali
Şeriati’nin zindandan çıktıktan sonra kaleme aldığı eseri.
İçeriği:
Müslümanların tarihsel konumu; Doğu, İslam, üçüncü dünya. İkbal; İkbal’in dünya
görüşü. İkbalin felsefeye karşı bir tutum takınması. İslamın temel görüşü.
İkbal ve öze dönüş meselesi. Halkın düşmanları. İkbal’e göre insan, toplum,
tarih, ekonomi, felsefe, bilim ve ideoloji... [Tüm Eserleri: 5, s. 117-288.]
Hicab
“Hicab”
Dr. Ali
Şeriati’nin zindandan daha yeni çıktığı sıralarda yaptığı söyleşi.
İçeriği:
Anne ve babalar genç nesille nasıl irtibat kurabilirler. İslam’da tedriciliğin
esas oluşu. Giyim ve hicab... [Tüm Eserleri: 21, s. 261-284.]
Surud-i
Aferineş
“Yaradılış
İlahisi”
Bu bölüm Dr.
Ali Şeriati’nin kasete alınmış olan bir konuşması.
İçeriği:
Şeriati bu eserine şu cümlelerle başlamıştır; “Başlangıçta hiçbir şey yoktu.
Kelime vardı. Ve o kelime Allah’tı... Allah. Onunla yokluk... Allah sürekli
yalnızlık ve meçhul, azim sonsuzlukta ve melekutunun sonsuzluğunda kimsesiz!
Var oluşunda ve vuslatında, yabancı... Bu cümle ile sona eriyor, hiç kimse
onunla ünsiyet kuramıyordu. İnsanı yarattı. Ve bu ilk yaradılış baharıdır...”
[Tüm Eserleri: 13, s. 537-543.]
Hud Saziy-i
İnqılab-i
“Kendini
İnkılapçı Yetiştirme”
1355 yazında
kaleme aldığı bu eserinde ‘bir insanı inkılapçı bir bilince nasıl
ulaştırabiliriz’i inceliyor.
İçeriği:
Kendini yetiştirme. İnkılapçı insan. Kur’an’ın insan telakkisi. İnsanın
zindanları. İrfan, eşitlik, özgürlük; İnsanı vücuda getiren üç boyut. Örnek bir
insani kamil üç yönlüdür; İbadet, emek, aşk. Aydınların hastalıkları. Günümüz
insanının ızdırabı. Sosyal mücadele... [Tüm Eserleri: 2, s. 132-184.]
Çegune
Manden?
“Nasıl
Kalmalı?”
Başka
ülkelerde tahsil gören birkaç İranlı üniversite öğrencisi, Hicazi Bey,
Ayetullah Hamaney-i ve Ayetullah Mutahhari’nin de katılımcı olarak katıldıkları
özel bir panel oturumu.
İçeriği: Bu
gün gençlerimiz modern düşünceler, kültür ve bozuk ideolojilerle karşı karşı
karşıyıdırlar. Bu durum karşısında neler yapmalıyız? Vasat ümmet. Düşman ve
muhalifler karşı gençlerimiz nasıl bir mücadele ortaya koyabilirler. İnsanın üç
yönü; İrfan, Özgürlük, eşitlik... [Tüm Eserleri: 2, s. 1-57.]
Sâr
1355 yılının
onuncu ayı içerisinde kaleme almıştır.
İçeriği: Sar
nedir? Veraset ve sar’ın irtibatı. İslam tarih felsefesi... [Tüm Eserleri: 19,
s. 109-122.]
Hür
“Hür”
1355 yılının
Aşure gecesinde, Hüseyniye-i İrşad’ın kurucularından Muhammed Humayun’un evinde
yapılan sohbet konuşması için; “Facia ve Kurtuluş Arasında Seçim Yapan Bir
İnsan” başlığı altında kaleme aldığı metin. [Tüm Eserleri: 2, s. 213-247.]
Azadi
“Özgürlük”
Ömrünün son
yıllarında kaleme aldığı bu eserin İçeriği; Bilinçlenme. Cebrin çeşitleri;
İlahi irade, tabii irade, ırksal, yaşamsal, tarihi ve sosyal. İnsan bilim
felsefesi... [Tüm Eserleri: 30, s. 17-24.]
İdeoloji
“İdeoloji”
Soru cevap
şeklinde kaleme aldığı, yazım tarihi kesin olarak bilinmemesine rağmen
muhtevasından anlaşıldığına göre ömrünün son yıllarına taalluk etmektedir.
İçeriği:
İdeolojinin toplum meseleleriyle ilgili diyalogu. Bir ideolojiye hükmeden
kanunlar. Ve ideoloji hakkında birkaç soruya verdiği cevap... [Tüm Eserleri:
23, s. 101-124.]
Tenhay-i
“Yalnızlık”
Yazım tarihi
belli olmayan bu metnin Dr. Ali Şeriati’nin ömrünün son yıllarında kaleme
aldığı tahmin edilmektedir. [Tüm Eserleri: 24, s. 325-340.]
Payan-i
Gamengiz-i Zindigiy-i Yung
“Yung’un
Acılarla Dolu Hayatının Sona Erişi”
Dr. Ali
Şeriati’nin kaleme aldığı bu eserinde İsviçreli bir psikolog olan Karl Yung ve
onun insan üzerindeki psikolojik tahlillerini ele almaktadır. [Tüm Eserleri:
25, s. 362-432.]
İnsan-i
Azad, Azady-i İnsan
“Özgür
İnsan, İnsan Özgürlüğü”
1355
yıllarının sonlarında kaleme aldığı tahmin edilen çalışması.
İçeriği:
Günümüz insanının bilinmezliği. Modern şirk ve onun putları. Tevhid’in ilahı.
Egzistansiyalizm ve materyalizme göre insan. Şefaat. İnsanın zindanları;
Sınıfsal, kültürel, eğitim öğretim sistemi, uzmanlaşma, kişisel yaşantıdaki
maddi bağımlılıklar ve din. Modern burjuvazi ruh. Tüm dinlerin mesajları ve
ortak temelleri; İnsanın bilinçlendirilmesi, ahlak, kurtuluş. Üç büyük dinde
yaradılış felsefesi; Yahudilik, Hıristiyanlık, İslam ve bu dinlerin ortak
yönleri... [Tüm Eserleri: 24, s. 133-246.]
Şuma Du Ten;
Ey Haher ve Ey Berader!
“Siz İkiniz;
Ey Bacım ve Ey Kardeşim!”
Bu eseri
Hasan Aladpoşun eşi Mahbube Muttehidiyn’in anne ve babasına hitaben kaleme
aldığı yazısı. [Tüm Eserleri: 1, s. 233-238.]
Kıssey-i
Hasan ve Mahbube ( Ez Şuma Du Ten ; Şehid, Şahid)
“Hasan ve
Mahbube Kıssası ( Siz İkiniz; Şehid ve Şahid)”
Dr. Ali
Şeriati bu yazısında insanlığa karşı cephe almış olan Zer, Zor, Tezvir olarak
sembolleştirdiği -Mele, Mütref, Belam- istismar, isti’mar ve İstihmar’ın
bugün yeni bir çehre ile insanların önüne set kurmaya ve onları
uyuşturmaya çalıştıklarını anlatmaktadır. Dr. Ali Şeriati bu üç uğursuz
şeytanın elinden kurtulmanın yolunun; Öze dönüş hareketi ve Muhammed-i İslamın
tekrar diriltilmesine bağlamaktadır. [Tüm Eserleri: 1, s. 219-232.]
Tevellüd-i
Dubare-i İslam der Nigah-i Seri’ ber Feraz-i Yek Garn
“İslam’ın
Yakın Çağımızda Yeniden Dirilişine Bir Bakış”
Şahadetinden
bir iki ay önce onca çektiği acılar ve sıkıntılar içerisinde kasete aldığı
konuşması. Bu kaset çoğaltılarak dağıtılmıştır.
İçeriği:
İslam düşmanlarının, İslam ideolojisinin sistematik bir hale getirilmesi
karşısında ki korkuları. Hüküm vermede bağımsızlık. Mektebin kurulması ve
korunmasındaki etkenler. Şia. Safeviye. Selefiye hareketi ve bu hareketin
faaliyetleri ( Seyyid Cemal, Muhammed Abduh ). Şia alimleri. Milli
Hareket ve bu hareketin yenilgiye uğramasındaki etkenler... [Tüm Eserleri: 27,
s. 227-252.]
»
» »
TARİHİ BİLİNMEYEN ESERLERİ
Bahs-i
Raci’-i be Şehid
“Şehid
Hakkında Bir Konuşma”
İki bölümden
oluşan bir konuşması.
İçeriği:
Ölümün yönü. Şahadet ve şehid. Hz.Hamza’nın şahadetiyle Hz.Hüseyin’in
şahadetleri arasındaki fark... [Tüm Eserleri: 19, s. 209-226.]
Toynbee,
Temeddün-Mezheb
“Toynbee,
Medeniyet-Din”
Soru ve
cevaplardan oluşan Dr. Ali Şeriati’nin bu eseri Toynbee’nin Meşhed’e gelişinde
Dr. Ali Şeriati ile yaptığı söyleşiden meydana gelmiştir. [Tüm Eserleri: 22, s.
195-198.]
Eğer Marks
ve Pap ne bud?
“Eğer Marks
ve Papa Olmasaydı?
Dr. Ali
Şeriati kaleme aldığı bu eserinde; “Eğer papa ve Marks olmasaydı, hem tarih
felsefesi, başka türlü tedvin olurdu hem de adaletçi hareketler, sınıf
karşıtlığı -ki çağımız vicdani yönlenmesi kapitalizmi yok edebilmek için
sosyalizme doğrudur ve dünya aydınlarının genel fikirsel tezahürleri de
bu yöndedir- başka bir türlü olurdu... [Tüm Eserleri: 22, s. 213-224.]
Şefaat-i
Tabuy-i ve Şefaat-i İdeolojik
“Tabusal
Şefaat ve İdeolojik Şefaat”
İdeoloji-5
söyleşisinin devamı niteliğindedir. Söyleşi tarihinin zindandan çıktıktan
sonraki dönem içerisinde olduğu tahmin edilmektedir.
Bu
söyleşide; Şefaat mefhumunun ideolojik ve tabusal farklılıklarını ortaya
koymaktadır. Ve şefaatin kalbi bir inanç olduğunu bunun dışında özel bir
manasının olmadığını açıklamaktadır. [Tüm Eserleri: 23, s. 383-392.]
Felsefe-i
Hılkat-i İnsan
“İnsanın
Yaradılış Felsefesi”
Bu eser Dr.
Ali Şeriati’nin kaleme aldığı en son eserlerinden biridir. [Tüm Eserleri: 24,
s. 341-352.]
İsyan-i
İnsan
“İnsanın
İsyanı”
“İsyan”
başlığı altında kaleme aldığı birkaç bölümden oluşan konuşması.
İçeriği:
Destanlarda insanın isyanı. Yunan tanrılarına karşı Prometheus isyanı. İnsanın
yalnızlığı, garipliği ve ızdırabı. Prometheus ile şeytanın kıyası. Albert
Camu’nun isyanı... [Tüm Eserleri: 25, s. 91-115.]
İrtica-i Nu
“Modern
İrtica”
Kaleme aldığı
bu çalışmasının İçeriği: Hegel felsefesinde alinasyaon konusu ve Alman
sosyalistlerin ahlakını incelemektedir. Alman sosyalistler Hegel’den sonra onu
sosyolojide, toplum e sınıf psikolojisinde devrik olarak tarif etmişlerdir.
[Tüm Eserleri: 25, s. 285-290.]
İnsan, İslam
ve Mektebhay-i Mağrib Zemin
“İnsan,
İslam ve Batılı Ekoller”
Bu bölüm Dr.
Ali Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarih bölümünde öğretim
görevlisi olarak görev yaptığı sıralarda öğrencilere ders olarak sunduğu
konuşması.
Dr. Ali
Şeriati’nin bu konu başlığı altındaki derslerini öğrenciler kaleme alıp
fotokopi halinde çoğaltmışlardır. SAVAK bu derslerin fotokopi edilerek
çoğaltıldığından habersiz olduğu için bu dersin bir metninin bir çok yerlerinde
değişiklik yaparak “Marksizm, İslam Karşıtlığı” uydurma başlığıyla Keyhan
Gazetesinde yayınla- maya başlamıştı. Bundan amaçları; Tevhidi değerlere bağlı
inkılapçı ideolojik bir direnişi sukuta uğratmaktı. İşte bu arada Müslümanlar
bu dersleri “İnsan, Marksizm, İslam” adıyla bir kitap olarak yayınladılar.
İçeriği:
İnsan denen meçhulü tanıma. Hümanizm. Eski Yunan’ın destansal dünya görüşü.
Liberalizm bir batı burjuvazismi. radikalistlere göre insan varlığının tasviri.
Marksizm’de insan. Egzistansiyalizm ve İslam. Bir Hümanistin üzerinde ittifak
ettiği insanın asli sıfatları; İnsan asil bir varlıktır, müstakil bir iradeye
sahiptir, şuur ve bilinç sahibidir, yaratıcı, ideal sahibi, ahlaksal bir yapıya
sahiptir. İnsanın kemaline engel üç facia; Kapitalist alçaltma, Marksist donukluk
ve egzistansiyalist karmaşa. Marksizm ve İslam zıtlaşmasında insan... [Tüm
Eserleri: 24, s. 31-132.]
Tercüme ve
Tefsir-i Hutbey-i 32 Nehc ul-Belağa
“Nehc
ul-Belağa’nın 32. Hutbesinin Tercüme ve Tefsiri”
İki sayfadan
oluşan metni Dr. Ali Şeriati bir arkadaşının yapacağı konuşması için kaleme
almış ve arkadaşına vermiştir. [Tüm Eserleri: 26, s. 3-4.]
Arab Piş ez
İslam
“İslam
Öncesi Arapların Konumu”
Meşhed
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarih bölümünde verdiği derslerden bir bölüm.
İçeriği: İslamın
ortaya çıktığı zamanın ve muhitin tanınması. Peygamberin bi’seti döneminde
Arabistan’ın coğrafi konumunun tahlili. Arap cahiliyesine genel bakış. Yemen
medeniyeti. Gassaniler. Adnaniler. Peygamber döneminde Arabistan’da din.
Toplum, yönetim ve sınıfsal durum... [Tüm Eserleri: 29, s. 563-572.]
Kitab-i Ali,
Kitab-i Ferda, Kitab-i Hemiyşe
“Ali’nin
Kitabı, Yarının Kitabı, Her zamanın Kitabı”
Üzerinde
yazılış tarihi bulunmayan eserlerinden biri.
İçeriği:
Eski ve yeni istihmarın incelenmesi. İnsanlık tarihi olayların, büyük adamların
ve pehlivanların tarihi değil, halkın tarihidir. Dolayısıyla eğer insan kendi
alın yazısını ve kaderini çizmek istiyorsa halkın hareket ve gidişatında yani
insanlığın alanında ve bağlılık özünde yer almalıdır. [Tüm Eserleri: 29, s.
573-590.]
Zaruret-i
Tip Şinasi der Neveşte-i Biyografi
“Biyografi
Yazımında Tipi Tanımanın Zarureti”
Beşeriyet
tarihinde yer alan üç tipi incelemektedir. Yani filozoflar ve aydın tipler Aristo
ve Eflatun örneğinde olduğu gibi. Siyasi tipler, Mesela İran Şahları ve Rum
imparatorları gibi. Islahatçı tipler ki bunlar da arifler ve Peygamberlerdir.
[Tüm Eserleri: 29, s. 669-674.]
Murur-i
Kutah ber Hususiyyat-i Gurun-i Vusta ve Gurun-i Cedid
“Orta ve
yeni Çağın Özelliklerine Kısa bir Bakış”
Dr. Ali
Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde verdiği derslerden biri
ki bu ders bir öğrenci tarafından kaleme alınmıştır.
İçeriği:
İnsani bilimlerin araştırılmasında araştırmacının rolü. Tarihi devreler; Eski
çağ, orta çağ, yeni çağ ve içerisinde bulunduğumuz çağ.
Orta çağın
özellikleri; Papaizm hükümetinin evrenselliği. Aristo’nun inanışı ve onu
taklit. Her şeyin dinselleşmesi. Sabit dünya görüşü. Rönesans ve tezatları.
Haçlı savaşları ve nedenleri. Syantizm ekolünün esasları. 17. yy.’da
entelektüel sınıfın boy göstermesi ve özellikleri. Burjuvazinin doğuşu. Büyük
Fransa devrimi. Bir devrimi meydana getiren şartlar ve insanlara etkisi. Sanayi
toplumlarında dinin rolü. Modern medeniyet ve sanayileşmenin doğuşunun
nedenleri. Asimle ve entelektüelin arasındaki fark. Üçüncü dünya
entelektüalizmi... [Tüm Eserleri: 31, s. 207-260.]
Numayiş
Name-i “Zulüm ber Paye-i Adl”
“Adalet
Temeline Zulüm” Oyunu”
Bu oyun üç
kısa perdeden oluşmaktadır. [Tüm Eserleri: 32, s. 271-278.]
Gozidey-i ez
Eş’ar-i
Dr. Ali
Şeriati seçme şiirleri.
[Tüm
Eserleri: 32, s. 279-298.]
Türkçe
1-Ali
Şeriati, “Adem’in Varisi Hüseyin”, Akademi yayınları, İstanbul .
2-Ali
Şeriati, “Ali Şiası , Safevi Şiası”,Çeviren: Feyzullah Artvinli, Yöneliş
yayınları, 2. Baskı, İstanbul,1990
3-Ali
Şeriati, “Anne, Baba Biz Suçluyuz”,Çeviren: Kerim Güney, Seçkin yayıncılık,
İstanbul,1993
4-Ali
Şeriati, “Aşk ve Tevhid”,Çeviren: Ali Rehavi, Tebliğ yayınları, İstanbul, 1986
5-Ali
Şeriati, “Aydın”,Çeviren: İbrahim Ağacan, Dünya yayıncılık,İstanbul,1990
6-Ali
Şeriati, “Aydınlara Umut Çağrısı” (Rum suresinden dersler),Çeviren: Ejder
Okumuş, İnkılap yayınları,İstanbul, 1990
7-Ali
Şeriati, “Ayet Yorumları(1)”, Çeviren: Sabah Kara, Kıyam yayıncılık,
Ankara,1990
8-Ali
Şeriati, “Ayet yorumları(2)”,Çeviren: Sabah Kara, Kıyam yayıncılık, Ankara,1991
9-Ali
Şeriati, “Ayet Yorumları(3)”,Çeviren: Sabah Kara,Kıyam Yayıncılık, Ankara,1991
10-Ali
Şeriati, “Bekleyişe Karşı Tepki Dini”,Çeviren: Ramazan Karabucak, Nuans
Yayınevi, Ankara, 1991
11-Ali
Şeriati, “Bilinç ve Eşekleştirme”, Endülüs Yayınları, İstanbul, 1991
12-Ali
Şeriati,“Bir Önünde Sonsuz Sayıda Sıfırlar”,Çeviren: Ramazan Karabucak, Fecr
Yayınevi,Ankara. 1991
13-Ali
Şeriati, “Biz ve İkbal”, Çeviren: Ergin Kılıçtutan, Bir Yayıncılık, İstanbul,
1988
14-Ali
Şeriati,“Çağın Müslüman kadından Beklediği”, Endişe Yayınları,Ankara./ Objektif
Yayınları İstanbul, 1993
15-Ali
Şeriati,“Dine karşı Din”, Çeviren: Prof. Dr. Hüseyin Hatemi, İşaret Yayınları,
İstanbul, 1993
16-Ali
Şeriati,“Dinler Tarihi(1)”,Çeviren: Abdullah Şahin, Yedi gece
Kitapları,İstanbul, 1992
17-Ali
Şeriati,“Dinler Tarihi(2)”, Çeviren: Abdulhamid Uzer, Yedi Gece kitapları,
Seçkin Yayıncılık, İstanbul, 1990
18-Ali
Şeriati, “Ebu Zer-i Gıffari”, Tebliğ Yayınları, İstanbul.
19-Ali
Şeriati, “Fatma Fatma’dır”, Çeviren: İsmail Babacan, Dünya Yayıncılık,
İstanbul,1990
20-Ali
Şeriati, “Hac”, Çeviren: Fatih Selim, Şura Yayınları, İstanbul, 1991
21-Ali
Şeriati, “ Her Hicret Bir inkılaptır”,Çeviren: Hasan Elmas, İhtar Yayıncılık,
1991
22-Ali
Şeriati, “Hür Düşünce Mektebi”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Birleşik
Yayın-Dağıtım,Ankara. 1989
23-Ali
Şeriati, “İki Sure İki Yorum”, Çeviren: S. Naci Karaaslan, Endişe Yayınları,
Ankara. 1990
24-Ali
Şeriati, “İnsan”,Çeviren: Şamil Öcal, Fecr Yayınları, Ankara. 1990
25-Ali
Şeriati, “İnsanın Dört Zindanı”, Çeviren: Prof. Dr. Hüseyin Hatemi,İşaret
Yayınları, İstanbul, 1992
26-Ali
Şeriati, “İslam Bilim (1)”,Çeviren: Faruk Alptekin, Nehir Yayınları, İstanbul,
1992
27-Ali
Şeriati, “İslam Bilim”, Endişe Yayınları, Ankara.
28-Ali
Şeriati, “İslamı Anlamak”, Objektif Yayınları, İstanbul,1991
29-Ali
Şeriati, “İslam nedir?(1)”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Bir Yayıncılık,İstanbul
30-Ali
Şeriati, “İslam Sosyolojisi Üzerine”,Çeviren: Kamil Can, Zafer
Yayınevi,İstanbul, 1980
31-Ali
Şeriati, “İslam ve İnsan”,Çeviren: Orhan Oğuzhan, Seyran Yayınları, Sivas, 1986
32-Ali
Şeriati, “Kapitalizm Uyanıyor mu?”,Çeviren: Fikret Yalçınkaya, Dünya
Yayıncılık, İstanbul, 1990
33-Ali
Şeriati, “Kendini Bilmek”,Endişe Yayınları, Ankara.
34-Ali
Şeriati, “Kendini Devrimci Yetiştirmek”, Çeviren: Malik Ejder, Çizği Yayınları,
İstanbul, 1991
35-Ali
Şeriati, “Kendini Yetiştirmek”,Çeviren: Hüseyin Şahin, Sahra Yayıncılık,
Ankara. 1989
36-Ali
Şeriati, “Kevir”, Çeviren: Muhammed Naif Sair, Fecr Yayınevi, Ankara. 1992
37-Ali
Şeriati, “Kur’an’a Bakış”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Fecr Yayınevi, Ankara. 1992
38-Ali
Şeriati, “Kültür ve İdeoloji Etrafında Konuşmalar”, Çeviren: Orhan Bekin, Bir
Yayıncılık, İstanbul, 1986
39-Ali
Şeriati, “Makaleler”,Çeviren: Serdar İslam,Objektif Yayınları, İstanbul, 1993
40-Ali
Şeriati, “Marksizm ve Diğer Batı Düşünceleri”,Çeviren: Fatih Selim, Bir
Yayıncılık, İstanbul 1988
41-Ali
Şeriati, “Medeniyet Tarihi(1)”, Çeviren: İbrahim Keskin, Fecr Yayınevi, Ankara.
1987
42-Ali
Şeriati, “Medeniyet Tarihi(2)”, Çeviren: İbrahim Keskin, Fecr Yayınevi, Ankara.
1987
43-Ali
Şeriati, “Medeniyet ve Modernizm”,Çeviren: Ahmed Yüksekoğlu, Bir Yayıncılık,
İstanbul, 1985
44-Ali
Şeriati, “Mektuplar”,Çeviren: Muhammed Said, Şura Yayınları,İstanbul , 1991
45-Ali
Şeriati, “Muhammed’i Tanıyalım”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Fecr Yayınevi,Ankara.1988
46-Ali
Şeriati, “Muhammed Kimdir?”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Fecr Yayınevi,Ankara.1988
47-Ali
Şeriati, “Ne Yapmalı?”, Çeviren: Muhammed Hizbullah, Bir Yayıncılık, İstanbul,
1990
48-Ali
Şeriati, “Öze Dönüş”,Çeviren: Kerim Güney, Yedi Gece Kitapları, İstanbul ,1991
49-Ali
Şeriati, “Papa ve Marks Olmasaydı”, Çeviren: Ali İskender, Yakin Yayınları,
Konya, 1983
50-Ali
Şeriati, “Siret”, Çeviren: Kerim Güney, Yedi Gece Kitapları, İstanbul, 1991
51-Ali
Şeriati, “Şahadet”,Çeviren: Kerim Güney, Yedi Gece Kitapları, İstanbul, 1991
52-Ali
Şeriati, “Şia”, Endişe Yayınları, Ankara.
53-Ali
Şeriati, “Toplum Bilim Üzerine”, Çeviren: Kenan Sökmen, Bir yayıncılık,
İstanbul, 1988
54-Ali
Şeriati, “Ümmet ve İmamet”, Çeviren: Ahmed Said, Fecr Yayınevi, Ankara. 1990
55-Ali
Şeriati, “Ve Cevap Veriyorum”, Çeviren: M. Emin Çimendağ, Yedi Gece Kitapları,
İstanbul, 1991
56-Ali
Şeriati, “Yarının Tarihine Bakış”, Çeviren: Orhan Bekin, Akabe Yayınları,
İstanbul, 1988
57-Ali
Şeriati, “İslam Sosyolojisi Üzerine”, Çeviren: Kamil Can, 1980
58-Ali
Şeriati, “Medeniyet ve Modernizm”, Çeviren: Fatih Selim, İstanbul, 1981
59-Ali
Şeriati, “Papa ve Marks Olmasaydı”, Çeviren: Ali Sabahaddin Yakın, Tahran, 1982[3]
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar