Print Friendly and PDF

Ali Şeriati'den Alıntılar

 

Hangi Kur’an / Ali ŞERİATİ

Evet, sen Kur'an diyorsun, ama hangi Kur'an? Cehaletin elinde teberrük edilip kutsanan bir nesne olan Kur'an mı? Cinayetin mızraklarının ucundaki Kur'an mı? Yoksa çeyrek yüzyıldan daha az bir sürede, çölün dağınık ve düşman kabilelerini birleştirerek, dünyanın egemen güçlerini -Bizans, Sasani- çökerten, insanlığın kaderini ele geçiren, devrimci yapısıyla insanlık tarihinde yepyeni bir medeniyet ve kültür meydana getiren bir kitap olarak mı Kur'an?

 

Daha çok hayata, bilgiye, izzet, kemal ve cihada yönelik! Yaklaşık yetmiş suresinin adını insanı ilgilendiren konulardan alan bu kitap; yaklaşık otuz süresinin adını maddi fenomenlerden alırken, yalnızca iki süresinin adını ibadetlerden alan bir kitap!.

 

Bu kitap, "dostunun cehaleti" ve "düşmanının hilesiyle" yapraklan açıldığı günden beri, yaprakları masraflı olmaya başladı. "Metni" terk edilip "cildi" revaç bulduğundan beri adı "okumak" anlamına gelen bu kitap, okunmaz oldu. Kutsama, teberrük ve mal kazanma işleri gördü. Toplumsal, ruhsal ve düşünsel mesele ve dertlerin cevabı bu kitapta aranmadığından beri, onda soğuk algınlığı, romatizma türünden bedensel hastalıkların şifası aranır oldu. Uyanıkken terkedip, yatarken başlarının üstüne asarak uyuduklarından beri, görüyorsun ki ölülerin hizmetine sunulmakta, ölüp gitmişlerin ruhlarına ithaf edilmekte ve sesi yalnızca mezarlıklardan duyulmaktadır.

 

[Anne Baba, Biz Suçluyuz]

 

Kur'an ve Sapma

 

Okumanın, düşünmenin, aydınlanmanın, kavramanın, bilinçlenmenin, yol bulmanın [hidayet], ayağa kalkmanın [kıyam], amel etmenin kitabı olan Kur'an; izleyicilerinin, yükümlülük, seçebilirlik [furkan] ve insani sorumluluğu adına önerdiği tek çözüm; "İstihare" olan, teberrük edilen bir kitap biçimine dönüştürüldü. İzleyicilerinin ona" karşı görevi: Kupkuru bir yüceltme, takdis, tazim, teberrük ve öpmek.. Abdestsiz el sürmemek, bir kılıfa geçirerek aynanın kenarına veya duvarın yüksek yerine asmak... Kundağın yanına, yeni evin kapısına, misafirin başucuna... Bazı sureleri / ayetleri de cadıca işlevler, özel törenler, tılsım ve büyüler, cin ve romatizma kovup-gidermeler, büyük büyülerin düğümlerini atmalar... için kullanılır oldu.

 

Bundan önce dindarlar, sömürgecilik ve emperyalizmin boyunduruğunda olmalarına rağmen; gündeme gelen dini amel; dini tavır onlar için şu anlama geliyordu: Bireysel günahlardan arınmak, ibadetle ahiret için sevap devşirmek, Rasul ve imamlar ile salihlerin şefaatini kazanmak... Peki ya emperyalizm ve sömürgecilik?!!

 

...Fakat Kur'an, kutsal rafından eğitim, öğreti ve düşünme saikiyle inince, onlara; Ahiret'teki kurtuluşun, bu dünyadaki kurtuluşa bağlı olduğunu, Cennetin yolunun, özgürlük, izzet, uyanıklık, bilgi ve bilinçten geçtiğini, bu dünyada zillet üzere ölenin orada zillet üzere kalkacağını, burada kör olanın orada kör olacağını öğretti.

 

... Bildiler ki; "zulme rıza gösteren zalimin ortağıdır". Müslümanın yaşamı "akide ve cihad ile sağlamdır". Peygamber ve izleyicilerinin sünneti; bireysel riyazetler, kulluk, telkin ve uyuşturucu ibadetler değildir, "cihad ve şehadettir." Kur'an'ın getirdiği ruhbanlık değildir. "Peygamber silahlıdır", Risaletin hedefi bilgi-bilinç ve adalettir.

 

...Kur'an halkı uyandırdı. İslam'ın en büyük görevi, her şeyden önce toplum ve düşüncedeki çöküş etkenlerini kökünden kazımaktır. Taharet ve necasette yeni bir bölüm keşfetme, ziyaret yoluyla şehid sevabını kazanma[!], kelam-fıkıh çekişmeleriyle uğraşma yerine, silahını kapıp Fransız sömürgeciliğini yok etmektir.

 

...Eğer Kur'an, kitap olsa, okunup anlaşılsa, gündemi İşgal etse; eğer mü'minlere, "O konuşuyor, hitabı sanadır, kulak vermeli, ne dediğini dinleyip kavramalısın" dense, kurtuluş bağışlar, izzete ulaştırır, uyandırıcı ve yapıcı olur. Kur'an bu gücü yalnızca geçmişte göstermiş değildir, bugün de böyledir. Salt geçmiş, Roma-Sasani emperyalizmine karşı değil, çağdaş/modern sömürgecilik ve emperyalizme karşı da bu gücü verir.

 

... Kur'an'ın tarihteki izleri araştırılmalı. Son yüzelli yıldır sömürgeciliğin Asya ve Afrika toplumlarındaki düşünsel, kültürel ve politik saldırılarına karşı koyuş yöntemlerini incelemeli. İşte bundan sonra tanır ve görürsün ki, bu kitap, düşünce, özgürlük ve adaletin kitabıdır.

 

[Anne Baba, Biz Suçluyuz]

 

Kur’an’ı Anlamak

 

Şimdi yine aynı kitap önümüzde bulunuyor; gerçi mesaj getirici değil; ama mesajı var. Bu mesaj bize sorumluluk yüklüyor. İşte bu yüzden ben tarih dersini bu aşamadan sonra Kur'an'dan alacağım. Bundan sonra bütün incelemelerimi Kur'an üzerinde yoğunlaştırmaya karar verdim. Bugüne kadar çeşitli konuları, çeşitli alanlarda ortaya koyduğumda dayanaklarımda ve şahit getirmelerimde Kur'an'dan fazla yararlanmadığımı görmenizin iki sebebi vardı: Birincisi, esasen, her şeyden önce düşünmenin, bağımsız ve mantıklı düşünmenin, bir söze dayanmadan düşünmenin kendisi başlamalıdır. Bir diğeri de daha çok şu sebeptendir. Ben sade bir araştırmacı, kitap ve inceleme ehli bir insan olarak, nazari ve ilmi bir mesele ortaya koyduğumda, kesinlikle benim gözüme çarpan, sonuç çıkardığım, delil getirdiğim şeyin bir yanılma payı vardır. Bundan dolayı benim veya benim gibi olanlar tarafından "şu ancak böyledir, başka türlü olamaz" şeklinde bir görüş öne sürülmemiştir, olamaz da. Bizim inandığımız ve emin olduğumuz şey, daima daha iyi ve doğru anlama çabasında olduğumuz, bu iş için herkesten yardım dilediğimiz, hatta düşman ve kötü adlı kimselerin bu yolda bize yardım edecekleri, ettikleri konusudur.

 

Bunun için, bir tez ve bir ilmi görüş çıkardığımda veya inandığım bir mektepten söz naklettiğimde; eğer Kur'an'ın uygun, büyükçe bir suresini, bir ayeti alıp, o konunun altına yazar, ona dayanırsam, bu, Kur'an'ı, kendi fikrimi ispatlamak yolunda kullanmam demektir. Kur'an daima böyle bir araştırma veya tebliğ yönteminin kurbanı olmuştur. Kur'an, daima buyruklarımızı -ne olursa olsun- ispatlamak için bir alet olmuştur. Hiç bir zaman hiç kimse, her şeyi, -mezhebi, ilmi, edebi- bütün zihniyetini ve bilgisini bir tarafa fırlatıp; önceki görüşlerinden arınmış bir zihinle Kur'an'a yönelmemiştir. Söylediğime uygun bir hadis vardır: "Her kim Kur'an'ı kendi görüşüyle tefsir ederse, yeri ateştedir,", Bu "görüş"e "akıl" dediler, yani her kim Kur'an'ı aklıyla tefsir ederse...! Öyleyse neyle tefsir etmek, doğru tanımak için akıldan başka bir yolumuz yok. Sonra hayır diyorlar, bizim maksadımız her ayetin altına imamdan bir rivayet getirmektir! Efendi! Yoksa bu rivayeti de akılla seçmek gerekmez mi? Yoksa, bu ayetin tefsiri olan rivayeti aklımızın seçmesi, anlaması gerekmez mi? Bunu ayetin altına getir, sonra da bu ayetin manasının bu olduğunu anla?!! Akılsız adamın başına istediğin kadar ayet, istediğin kadar rivayet döksen yine de fayda etmez. Sağırlara çağırını işittiremezsin, hele bu sağır ve dilsiz insan, o sesi çağrıyı anlamıyor, duymuyorsa. Bu adamın canı sıkılır, sinirlenir de, senden bezer, kaçar, sırtını döner. Artık peygamberin kendisi bile ona bir şey duyuramaz.

 

Öyleyse mesele Kur'an'ı "görüşle tefsir etmemektir. "Görüş" ne demek? Yani daha önceki fikir ve inançlarımız. Önce filan ilmî, fiziki, kimyevi, fıkhi, mezhebi, görüşe inanıyor, ondan sonra gidip Kur'an'da, önceki görüş ve inancımızın ispatı peşinde dolaşıyoruz. İşte bu yüzden bakıyoruz ki Şia, Kur'an'ın ardından gidiyor, Şia çıkıyor; Sünni gidiyor, Sünni çıkıyor; Vehhabi gidiyor, Vehhabi çıkıyor; Cebri gidiyor, Cebri çıkıyor; Nasibi gidiyor, Nasibi çıkıyor; İhtiyari gidiyor, İhtiyari çıkıyor,.; . İyi ama o halde Kur'an ne yapıyor? Bütün bunlar görüştür ve bütün bunlar görüşle yapılmış tefsirlerdir. Öyleyse nasıl olmalıyız? Önceki bütün görüşlerden arınmış, veraset yoluyla veya zorla yüklenmiş bütün önceki inançlardan temizlenmiş bir akıl; idmanlı, uyanık bir zihin olarak; mantıki ve akli, kudretli, uyanık, mana çıkarıcı, ama daha önceki herhangi bir görüşü ispatlamaya taassubu ve taahhütü olmayan bir görüşle, Kur'an'a gitmeli ve Kur'an'ın içinden neyin ne olduğunu görmeli ve çıkarmalıdır...

 

[İki Sure, İki Yorum]

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Louis Massignon (1883-1962 )/ Ahmed Yüksel ÖZEMRE

http://www.aliseriati.com/resimler/kitaplar/Louis_MASSIGNONbis.jpgLOUIS MASSIGNON (1883-1962)


Ahmed Yüksel ÖZEMRE



Azîz dost Memduh Cumhur'a

muhabbetle ithâf olunmuştur


Hayatı

Papa XII. Pius'un (1876-1958), hakkında: "Katolik bir müslümandır" hükmünü vermiş olduğu Ferdinand Jules Louis Massignon 25 Temmuz 1883'de Fransa'da Nogent-sur-Marne'da doğmuş, Paris'de Louis-le-Grand Lisesi'ni bitirdikten sonra üniversiteden 1904'de târih diploması ve 1906'da da edebî ve konuşulan Arapça diplomasını almıştır. 1906 yılında Gaston Maspéro'nun[1] yönetimindeki Kāhire Şarkî Arkeoloji Fransız Enstitüsü'ne atanmıştır.


Massignon, 1906-1907'de Mısır'da kendisinden 6 yaş büyük, lûtî, fakat daha sonra İslâmiyet'i kabûl edip ihtidâ eden, ama intihâr ederek hayatına son veren ispanyol Luis de Cuadra'ya karşı duyduğu şiddetli ihtiras ve bunun neticesinde yaşadığı sefih hayatı, 1908'deki köklü tövbesinden sonra, "Cehennem mevsimim" diye nitelendirecektir.


Mezopotomya'da bir araştırma heyeti ile bulunuyorken Osmanlı makāmları tarafından casusluk töhmetiyle tevkif edilen Massignon'un, 1908'de 2 Mayıs'ı 3 Mayıs'a bağlayan gece Dicle nehri üzerinden kendisini Bağdat'a götüren vapurda bıçakla giriştiği intihâr teşebbüsünün başarısız kalmasının hemen akabinde yaşadığı mânevî bir hâl onu, birdenbire, hem bu sefih hayatından koparmış ve hem de o zamana kadar şüphe ile bakıp ilgilenmediği dine yöneltmiştir[2]. Bu olayın mâhiyetini hiçbir zaman açıklamamış olmasına rağmen bundan sonra gelişen mânevî tekâmülünün tümünü hep bu olaya bağlamıştır.

 

Ertesi günü ağır bir sıtma nöbeti geçiren Massignon, kefil ve bedel olarak kendisini casusluk töhmetinden kurtaran Alûsî ailesinin yanında Bağdat'ta bir müddet kalmıştır. Hayat ile ölüm arasında iken Alûsîler'in, başucunda, Yâ Sîn sûresini okuduklarını işitmiş; hayatından ümid kesilmiş olmasına rağmen hızla iyileşerek 8 Mayıs günü de hayata geri dönmüştür. Bu târihten sonra Massignon müslümanlara karşı sonsuz bir borç ve muhabbet duymaya ve kendisini de yalnızca müslümanların değil bütün mazlumların kefili ve bedeli olarak idrâk etmeye başlamıştır.

Bu olağanüstü olaylardan sonra Fransisken Tarîkatı'nın[3] sivil (ya da lâik) papazlar zümresine iltihâk eden Massignon'da bir taraftan Hallâc-ı Mansûr'a, diğer taraftan da Hz Muhammed'in kızı Fâtımatü-z Zehrâ'ya ve Selmân-ı Fârisî'ye karşı dayanılmaz bir ilgi ve muhabbet uyanmıştır. Bu zâtlar hakkında bilgi toplamak üzere İstanbul ve Kāhire kütüphânelerinde araştırmalar yaptıktan sonra 1909 yılında Kāhire'de El Ezher'e felsefe öğrencisi olarak kaydolan Massignon 1912-1913 de Kāhire'de yeni Fuad Üniversitesi'nde misâfir profesör sıfatıyla, arapça olarak, "İslâm'da Felsefî Doktrinler" hakkında 40 ders vermiştir.


1914'de yeğenlerinden biriyle, Marcelle Dansaert ile evlendikten sonra Fransa'nın Şark Ordusu'nda önce Gelibolu savaşında ve daha sonra da 1917-1919 arasında fransızlar ile ingilizlerin ortak Sykes-Picot misyonunda meşhur ingiliz casusu Lawrence'ın faaliyetlerini yakından izlemekle de görevli istihbârat subayı olarak çalışmış; ve 9 Aralık 1919'da düşen Kudüs'e Lawrence ile birlikte girmiştir. 1928 yılına kadar Fransız İstihbârat Servisi için kaleme aldığı raporlar arap milîyetçiliği, arap dili ve Sûriye'deki Fransız Mandası'nın sorumlularının hatâları hakkındaki isâbetli tesbitlerini dile getirmektedir.


Birinci Dünyâ Harbi bittikten sonra Revue du Monde Musulman (Müslüman Dünyâsı Dergisi) direktörlüğünü yapan Massignon, bu harb sırasında Louvain'de alman ordusunun 26 Ağustos 1914'de çıkardığı bir yangın sonucu müsveddeleri yanmış olan "La passion d'Al-Hosayn ibn-Mansour al-Hallaj, martyr mystique de l'Islam exécuté à Bagdad le 26 mars 922" (26 Mart 922'de Bağdat'ta İnfâz Edilen İslâm'ın Mistik Şehidi Hüseyin İbn Mansûr Hallac'ın Azabı) başlıklı âbidevî doktora tezini[4] yeni baştan yazarak 1922 yılında Sorbonne Üniversitesi'nde doktora imtihanını başarmıştır. Bu tezinde İslâm Mistisizmi'nin özgünlüğünü savunmuş; fakat bunun Hıristiyan Mistisizmi ile olması mümkün temas noktalarına da değinmiştir.


1919-1924 arasında Collège de France'da[5] Le Châtelier'nin profesör vekili olarak olarak çalıştıktan sonra 1926 yılında, aynı yerde, kürsü profesörü olarak atandığı İslâm Sosyolojisi Kürsü'nde 1954 yılında emekli oluncaya kadar ders vermiştir. İslâmî Araştırmalar Dergisi'ni kuran Massignon 1933 yılında Sorbonne Üniversitesi'ne bağlı École Pratique des Hautes Études'e (Yüksek Araştırmalar Amelî Okulu'na) bölüm başkanı atanmış ve aynı yıl Kāhire Arap Akademisi'ne üye seçilmiştir.


İslâm dinine, kültürüne ve ahlâkına büyük bir hayranlık duyan Massignon 1934 yılında mısırlı bir hıristiyan olan Mary Kahîl
[6] ile birlikte Dimyat/Mısır'da Bedeliyye[7] adını verdiği, duaya ve müslümanlara ferâgat-i nefs ve bir kardeşlik bağı ile yaklaşmaya dayanan, hıristiyanlara mahsus bir hayır cemiyeti kurmuştur. Bedeliyye'de hıristiyanlar, özellikle, Cuma Namazı'na denk düşen bir eş-zamanlıkla İslâm-Hıristiyan kardeşliği için dua etmekteydiler.


Bu hayır cemiyetinin kurucusu hâline gelebilmesi için, Massignon'un, "Müslümanlardan nefret ediyor" diye 1913'de evlenmekten vaz geçmiş olduğu Mary Kahîl'in üzerinde 1934 yılına kadar fevkalâde hayrlı bir tesir icrâ etmiş olduğu âşikârdır. Gene Mary Kahîl ile birlikte 1940 yılında Kāhire'de, ömrünün sonuna kadar sıkısıkıya sarılacağı yönlendirici bir fikir olarak "İbrâhimî misâfirperverlik" adına, Hıristiyanlık ile İslâm arasında bir karşılaşma ve diyalog zemini oluşturmak üzere Dārü-s Selām Kültür Enstitüsü'nü kurmuştur.


Türkiye'de Tarsus'da ve Efes'de, kezâ Fransa'nın Brötanya vilâyetinde Côtes d'Armor'daki Vieux Marché'de halk tarafından "Yedi Uyuyanlar"a izâfe edilen mağaralar bulunmaktadır. Massignon Kur'ân'da XVIII. sûre olan Kehf Sûresi'nde sözü edilen "Mağara Arkadaşları"nın (Ashâb-ı Kehf'in) başından geçmiş olanlarla bu mağaralar arasında kurulan ilişkinin İslâm-Hıristiyan yakınlaşmasına sebeb olabileceğine inanmış; ve, Efes'in aynı zamanda Meryem Ana, Mecdelli Meryem ve Havârî Yahyâ dolayısıyla gerek hıristiyanlar gerekse müslümanlar için bir ziyâretgâh olmasının avantajını kullanarak, Efes'deki ve Brötanya'daki mağaralara her yıl toplu ziyâretler yapılmasını organize etmiştir. Özellikle de Brötanya'daki "Yedi Uyuyanlar" mağarasına her yıl Temmuz'da yapılan toplu ziyârete mutlakā katılmıştır.


II. Vatikan Konsili'nde Musevîlik ile ilgili bir karar metninin hıristiyanlık-dışı diğer dinlere ve özellikle İslâm'a da açık olması husûsunda, Konsil üyesi olmamasına rağmen, Papa VI. Paulus ile Konsil'in üyesi papazları tahrik ve iknâ eden Massignon olmuştur. "Nostra Aetate Deklârasyonu" denilen bu metin, Katolik Kilisesi'nin müslümanlar hakkında olumlu beyânda bulunan ilk resmî belgesidir.


Massignon'un Mısır'da sıkı dostluk kurduğu şahıslar arasında: 1945-1947 döneminde El Ezher'in rektörü olan Şeyh Mustafa Abdürrâzîk; ve bu zâtla taban tabana zıd bir tutum içinde bulunan, müfrit modernizm yanlısı, 1950-1952 arasında Mısır Millî Eğitim Bakanı görevinde bulunmuş olan Tâhâ Hüseyin (1889-1973); ve kendi sâdık öğrencisi olan, II. Vatikan Konsili'nin müslümanlara bakışını değiştiren metnin Konsil içindeki gayretleriyle zeminini pekiştiren Peder Georges Chehata Anawati (1904-1994) önemli yer tutmaktadırlar.


1947 yılında İran Araştırmaları Enstitüsü'ne ve Millî Müzeler Komisyonu'na seçilen Massignon 1952 yılında da dâvetli Profesör olarak A.B.D. ve Canada'da dersler vermiş, 1954'de de yaş haddinden dolayı Collège de France'dan emekliye ayrılmıştır. 75 yaşında siyâsî faaliyetleri yüzünden bir de tutuklanmış olan Louis Massignon, 79 yaşında iken 31 Ekim 1962 de Paris'de vefât etmiştir.


Massignon, bütün ömrü boyunca, bir düşünce ekolü kurmasına ya da görüşlerinin herkes tarafından kabûl edilmesine engel olan pekçok eksantrik fikir ileri sürmüştür. Ama onun İslâm için duyduğu köklü ilgi ve muhabbet dolayısıyla açtığı cihâd ilmî eserleri sâyesinde konunun uzmanları ve bütün ömrü boyunca sürdürdüğü siyâsî faaliyet sâyesinde de fransız aydınları nezdinde muazzam bir tesir icrâ etmiştir. II. Vatikan Konsili'nde Kilise'nin İslâm'a bakış açısını değiştirmesi hâriç olmak üzere, Massignon'un yazıları olsun diğer siyâsî faaliyetleri olsun ona pratikte zaferler kazandırmış değildir; ama Müslümanlar ile Hıristiyanlar arasında muhabbet ve karşılıklı saygıya dayanan ortak bir yakınlaşma zemini bulmak için 50 sene süresince sergilemiş olduğu o muhteşem kararlılığın ve fîsebîlillāh cihâdın Batı'da da Doğu'da da pekçok aydının din ile olan ilişkilerinin yeniden şekillenmesine yol açmış olduğu da reddedilmesi mümkün olmayan bir vâkıadır.

 

Massignon'un İç Âlemi ve

Bunun Davranışına Yansıması

25 yaşına kadar dinle hiç ilgisi olmamış, hattâ uzun süre sefih ve agnostik bir hayat sürmüş olan Massignon'un, 2-3 Mayıs 1908 gecesi, hiç beklemediği bir anda vuku bulan: 1) hayatını bir anda alt-üst etmiş, 2) kendisinin Fransisken Tarîkatı'nın bir mensûbu olarak dine dönmesine sebeb olmuş; ama 3) mânevî susuzluktan yanan gönlünü bir türlü tatmîn etmeyen Hıristiyanlığın yansımalarını, büyük bir cezbe ile, Hz İsâ'nın kader bakımından bir benzeri ve tecellîsi olarak telâkkıy ettiği Hallâc-ı Mansûr'da, Hz Meryem'in bir başka tecellîsi olarak telâkkıy ettiği Hz Fâtımatü-z Zehrâ'da[8] ve hıristiyan iken müslüman olup da Hz Muhammed'in "Benim Ehl-i Beytim'dendir" diye ta'zîz ettiği Selmân-ı Fârisî'de aramaya sevkeden, kendisine yaşatılmış olan o muazzam mânevî tecrübe acabâ neydi?


Massignon bütün mânevî tekâmülünü, yaşadığı bu rahmânî tecrübeye bağlamış ve bunu her fırsatta açıkça ifâde etmiştir. Dostlarından Paul Claudel'in[9] bu tecrübenin ayrıntılı hikâyesini yayınlaması için kendisine yaptığı baskılara rağmen Massignon, bu "lafza sığmaz" tecrübenin mâhiyetinden bahsetmeye aslā yanaşmamış, yalnızca kendisini bir "Yabancı"nın ziyâret ettiğini beyân etmiştir. Bunu hâtıralarında, başarısız intihâr teşebbüsünü imâ ederek: "bıçak darbesi beni es geçip de Sana dokunduğu an" diye dile getirmektedir. Jean Moncelon'a göre[10] Massignon'un o muazzam mânevî tecrübedeki sırrı, gene kendi ifâdesine göre: "Sonunda her şeyi yakıp yok eden o semâvî ateşti" (Massignon acabâ "Her şeyi kendine gark ederek tevhîd eden Nûr" mu demek istemişti?)


Massignon bu rahmânî tecrübeden sonra:

 

1.Sefih hayatına tövbe ederek mânevîyata yönelmiş;

2.Evlenmiş;

3.İbrâhim Birâder adını seçerek Fransisken Tarîkatı'na girmiş[11];

4.Hıristiyanlığı red ve terk etmiş olmasa bile İslâm'ı vahiy dini, Hz Muhammed'i de Allāh'ın elçisi olarak tanımış;

5.Hallac-ı Mansûr, Hz Fâtımatü-z Zehrâ ve Selmân-ı Fârisî'ye insanı hayrete düşüren bir hayranlık beslemiş ve haklarında pekçok bilgi bulunan bu zevât aracılığıyla haklarında pek az bilgi bulunan Hz İsâ'yı, Hazret-i Meryem'i ve Havârîleri daha iyi anlamaya çalışmış;

6.Yakaladığı ipuçlarıyla Hıristiyanlık ile İslâm'ın söylemlerinde farklı ama temelde bir olduğuna inanmış;

7.Batılı müsteşriklerin müslüman topluluklarına vermiş oldukları zararları tesbit ve teslim etmiş; bunları açık açık ifâde ve ilân ederek cihâd etmekden çekinmemiş;

8.Hz İbrâhim'in koruması altında her iki dinin mensûblarının biribirlerini birâderâne bir muhabbetle anlamaları gerektiğine inanmış;

9.Daha da ileri giderek böyle bir diyaloğun tesisi için kendisini kefil ve bedel olarak idrâk etmiş;

10.Duaya ve müslümanlara ferâgat-i nefs ve bir kardeşlik bağı ile yaklaşmaya dayanan bir hayır cemiyeti olan Bedeliyye'yi kurmuş;

11.Müslümanlar ile hıristiyanların biribirlerini muhabbet ve tahammülle anlamaları için dergiler çıkartmış, kitaplar yazmış, konferanslar vermiş, merkezler ve enstitüler kurmuş, öğrenciler yetiştirmiş;

12.İslâm mistisizminin batılı müsteşriklerin göstermek istedikleri gibi şuradan buradan toplama senkretist bir mistisizm değil özgün bir mistisizm olduğunu savunmuş;

13.Müslümanlarla hıristiyanların biribirlerini anlamalarının yolunun fıkhî tartışmalarla değil her iki dinin mistik yanlarındaki ortak noktalar aracılığıyla olabileceğini savunmuş; bunun için: 1) müslümanları ve hıristiyanları ortak oruç tutmaya, 2) her iki din mensûblarının yakınlaşmalarını sağlamak üzere kutsal sayılan yerlere ortak ziyâretler yapmaya teşvik etmiş, ve 3) bu hareketlerde daima başı çekmiş;

14.Kilise'nin müslümanlara karşı nefrete dayanan geleneksel tavrını II. Vatikan Konsili'nde terketmesini sağlayan zemini hazırlamış; Konsil üyesi olan talebesi Peder Georges Chehata Anawati de bu zeminin Konsil kararı olarak kayda geçirilmesinde etkili olmuştur.


1908'den 1962'deki vefâtına kadar Massignon hayâtının gâyesi olarak addettiği bu tavırlarını: 1) bir cihâd idrâkiyle 2) cezbeyle, 3) ısrarla ve 4) muhabbetle sürdürmüştür.


Massignon gençliğinde işlemiş olduğu günâhların ağırlığını hayatı boyunca keskin bir idrâk ile yaşamış ve bundan dolayı da mânevî ızdırab ve çile dolu bir ömür sürmüştür. Onun vicdânı, ancak, bütün günâhkârlara bedel olan bir "adak" olarak kendisini Allāh'a sunması ve bu adağın gerektirdiği ahlâkî vecîbeleri gerçekleştirmesiyle nısbî bir huzura kavuşmuştur. Massignon'un her gün yapmakta olduğu bir duayı kendisine defalarca hatırlatmış olduğunu Vincent-Mansour Monteil'den[12] öğreniyoruz: " Allāh'ım! Benim gaddarca öldürülmemi ve hem de bunun bugün vuku bulmasını lûtfet!"


Massignon, hıristiyan dünyâsında K. Huysmans (1848-1907) gibi büyüye ve cinlere düşkün bir romancı, papazlıktan tard edilmiş Boullan gibi bir satanist, Anne-Catherine Emmerich (1774-1824) gibi ellerinde ve ayaklarında, (Hz İsâ'nın haca gerilmesi sonucu haca çivilenen el ve ayaklarındakiler gibi fakat kendiliğinden oluşan) yaralar (stigmat'lar) açılan bir râhibe, kezâ aynı stigmatlara dûçar olmuş olan Marie des Vallées (1590-1656), Şeyh Mustafa Abdürrâzîk gibi ortodoks bir müslüman, Tâhâ Hüseyin gibi islâma bakış açısı iyice çarpık müfrit bir modernist gibi daha çok marjinal şahıslara büyük merak duymuştur. Boullan'ın Huysmans üzerindeki kötü etkisinin eninde sonunda Huysmans'ı dine döndürmüş olduğu gibi arkadaşı Luis de Cuadra'nın kendisi üzerindeki kötü etkisinin de kendisinin dine yönelmesine vesile teşkil etmesi arasında paralellik kurmuştur. Râhibe Anne-Catherine Emmerich ile Râhibe Mary des Vallée'de de onu cezbeden, bu kadıların da günâhkârlara bedel ve adak olarak kendilerini Allāh'a adamış olmalarıdır.


2-3 Mayıs 1908 gecesi vâkı' olan mânevî hâlin, Massignon'da, ömrü boyu sürecek olan bir cezbe hâli tesis etmiş, ve kendisinin de bu cezbeyi tek başına hazmetmekten âciz kalmış olduğu görülmektedir. Massignon bu târihten sonra hep arayış içinde olmuş fakat Kader onun bu cezbesini kendisine hazmettirip de onu temkin ve sükûna sevkedecek bir Kâmil Mürşid'i karşısına çıkarmamıştır. İlim adamı olarak verdiği eserlerindeki isâbetlilik ve ağırbaşlılık ile şahsî ve kamuya açık davranışlarındaki coşkunluk ve "uçlar"da dolaşması arasındaki tezad: 1) duyduğu suçluluğun telâfisi için kendisini günâhkârlara kefil ve bedel olarak idrâk etmesi ile 2) cezbesinin biribirlerini kovalamasının eseri olarak yorumlanabilir.


Yukarıda da işâret edilmiş olduğu vechile Massignon Hallâc'da Hz İsâ'nın ve Hz Fâtımatü-z Zehrâ'da da Hz Meryem'in alter-ego'larını[13] müşâhede ettiği için, farklı bir dinin insanları olmalarına rağmen, onlara âşık olmuştur. Pekiyi ama Massignon, Hallâc-Fâtıma-Selmân üçlüsünde, Selmân-ı Fârısî'yi acabâ kimin alter-ego'su olarak teşhis etmişti de ona bu kadar engin bir muhabbet beslemekteydi?


Massignon bu konuda sessiz kalmakta ise de Selmân'ın hıristiyan iken ihtidâ etmiş, Hz Muhammed'in vefâtından sonra Hz Ali'ye beyât etmiş sâdık bir dost olması olgularıyla Massignon'un, hıristiyan olmasına ve açıkça müslüman olduğunu hiçbir yazısında belirtmemiş olmasına rağmen İslâm'ı vahiy dini Hz Muhammed'i de peygamber olarak kabûl etmesi karşısında pekālâ ihtidâ etmiş sayılacağı; ayrıca buna rağmen hıristiyan vasfını da aslâ reddetmeyip ona da sâdık kalması olguları arasındaki paralellikten hareketle kendisini Selmân ile özleştirmekte olduğunu, yâni Selmân'ı, kendisinin alter-ego'su olarak teşhis etmekte olduğunu söyleyebiliriz.


Massignon'un Hıristiyanlık ile İslâm'ı mukāyese ederken çok isâbetli bir değerlendirmesine de işâret etmeden geçmek istemiyoruz: "Eğer Hıristiyanlık, temelde, Kitâb-ı Mukaddes'i kabûl etmeden önce Mesih'in kabûlü ve örnek alınıp taklîd edilmesi ise, buna karşılık İslâm, Peygamber'in örnek alınıp taklîd edilmesinden önce Kur'ân'ın kabûlüdür".


Massignon'un İstanbul'a geldiğinde mutlakā ziyâret ettiği şahıslardan biri Üsküdar Mevlevîhânesi'nin son postnişîni olan Ahmed Remzi Akyürek Dede (1872-1944) idi. Dede'nin irfânına âşık olan Mas­signon, Dede'ye müslümanlığını ilân etmek istediğini ifâde ettiğinde Dede'nin, kendisine: "Bâtınen, sen zâten müslümansın. Zâhiren, bu papaz cüppesini taşırsan İslâm'a daha çok hizmet edersin" demiş olduğu rivâyet edilirdi. Neyzen Niyâzi Sayın da Memduh Cumhur da, Massignon'un "müslüman olduğunu" lisânen beyân etmiş olduğunu Abdülbâkıy Gölpınarlı'nın şahâdetine dayanarak rivâyet etmektedirler.

 

Eserleri ve Uslûbu

Massignon'un eserlerinin bibliyografyası Youakîm Moubârac tarafından yapılmıştır[14]. Bu bibliyografya 200 kitap ve makāle ile yaklaşık 100 kadar lâyiha, 100 kadar tebliğ ve ders notu, 150 kadar konferans metni ve Kāhire Arap Akademisi'nde arapça olarak verilmiş 50 kadar danutukdan oluşmaktadır. En meşhur kitapları şunlardır:

  1. La Passion de Hallâj, Martyr Mystique de l'Islam (İslâm'ın Sûfî Şehidi Hallac'ın Izdırâbı), yeni basım, 4 cild, Gallimard, Paris 1990.
  2. Essai sur les Origines du Lexique Technique de la Mystique Musulmane (İslâm Tasavvufunun Teknik Sözlüğünün Kökenleri Hakkında Deneme), yeni basım, CERF, Paris 1999.
  3. Les Trois Prières d'Abraham (Hz İbrâhim'in Üç Duası), yeni basım, CERF, Paris 1997.
  4. Akhbar al-Halladj (Hallac'dan Haberler), 4. baskı, Vrin, Paris 1975.
  5. Hoceїn Mansûr Hallâj: Diwan (Hüseyin Mansûr Hallac: Dîvan), Cahier du Sud, Paris 1955; yeni basım, Seuil, Paris 1992.
  6. Parole Donnée, précédée d'Entretiens avec Vincent-Mansour Monteil (Vincent-Mansour Monteil ile Sohbetler'in Takaddüm Ettiği, Verilmiş Söz),yeni basım, Seuil, Paris 1983.
  7. Opera Minora (Küçük Eserler), 3 cild, 2193 sayfa, Dar Al-Maaref, Beyrut 1963.

 

Massignon'un ilmî yazılarındaki uslûbu oldukça ağırdır. Kurduğu cümleler genellikle satırlar boyu sürer. Cümlelerinin ortalama uzunluğu 7-8 satır olup 16-20 satırdan oluşan cümleleri de az değildir. Sözlüklerde bulunması mümkün olmayan kelimeler kullanır. Çoğu kere, okuyucu tarafından bilindiğini varsayarak, bunların tanımlarını da vermez. Bu uslûb, Masignon'un: hâtıraları, nutukları ve mektupları söz konusu olduğunda (cezbesinin de katkısıyla) barok, romantik, istiâre (metafor) yönü ağır basan ve özellikle de muğlâk bir havaya bürünür; o kadar ki çok iyi fransızca bilenler dahi bâzı pasajları, ancak, tekrar tekrar okuyup gramer yönünden tahlîlini yaptıktan sonra ne demek istediğini karîneyle istidlâl edebilirler. Bu uslûba sıradan bir örnek vermek üzere Massignon'un 8 Temmuz 1958'de Henry Corbin'e yazmış olduğu bir mektuptan iki paragrafı buraya aktarıyoruz:

 

"Şu fânî dünyâdaki mânevî karşılaşmamızdan, azîz dostum, yalnızca iki husûsu hatırlamanızı arzu ederdim: [bunlardan ilki] akbabanın, Prometeus'un karaciğerindeki gagası[15] gibi tahammül etmek zorunda kaldığımız Kutsalların Kutsalı'nın Sübhâniyeti karşısında bizi kurtaracak olan tek şeyin ibâdetimizin fiilini takdîr etmekden vaz geçerek, kendimizden istihsâl etmemiz gereken olağanüstü bir zayıflıkla secdeye vararak izhâr edeceğimiz fart-ı tevâzu olduğudur.

 

Ve kezâ, O'na kulluk etmesini bilmeyenlerin sefilliği karşısında, bunların sürûr içinde olmaları için gerçek Yaratıcı Muhayyele[16], sharh al-sadr[17] anlamında kalbimizi söküp atmamız gerektiğidir; çünkü Tanrı[18] onları sebep kılarak bizleri, O'nunla ve O'nun gibi, onlar için ölmemiz için yaratmıştır; çünkü ete-kemiğe bürünme işte budur ve bu olmasaydı Cenâb-ı Hakk'ın Tecellîsi onlara lûtfedilmiş olmayacaktı; kezâ gurbetin[19] ekmeğinin acı lezzeti de, mızrak darbesinin[20] Şarab'ının[21] dehşet veren lezzeti de; o Şarap ki Cehennem'in dibinden, yokluğun dibinden ama onun maddeye bürünmesinden yâni ortadan kaybolmasından, yalnızca cehâlet kavramından yâni "nakira"dan[22] değil ama bütün idrâkin yok olmasından, yâni cehâletin "ma'ri-fa"sından çekilip çıkarılmıştır"[23].


Massignon ilmî yazılarında çok dikkatli bir kararlılık sergilemiş ise de dostlarıyla vakı' tartışmalarında onları şaşırtacak biçimde zıt uçlar arasında salınıp durabilmiştir.


Massignon'un 1929 yılında Sühreverdî-i Maktûl'ün (1155-1191) İşrâkî Hikmeti üzerine dikkatini çekip de daha sonra İran Tasavvuf anlayışı üzerinde pekçok eser vermesine sebeb olduğu, "şâkirtten de öte" bir dost olarak olarak kabûl ettiği, École Pratique des Hautes Études'deki halefi ve hattâ (aşağıda değineceğimiz gibi) mânevî vasiyetnâmesinin icrâsına memur etmiş olduğu Henry Corbin (1903-1978) bu konuda şunları söylemektedir:

 

"Öyle günler oldu ki Massignon'un şahsında bir şiîden daha müfrit bir şiî yanlısı buldum, ve bundan dolayı da kendisine çok şey borçluyum (...). Ama başka günlerde, temel metinlerinin kendisine zâten yabancı olduğu Şiîliği ve şiîleri insafsızca takbîh ettiğine de şâhid oldum. İmâmet şartının olmazsa olmaz şartının kan bağı olmadığını, İmâm'ların aralarındaki dünyevî aile bağının onların Cenâb-ı Hakk'ın Zâtı'nda gizli olan ezelî bağlarının sûretinden başka bir şey olmadığını savunduğumda da o "benim" bu müfrit Şiîliğime hayret ederdi".

 

Benzer şekilde, Massignon'un geç dönem tasavvufa karşı ilgisizliği ve özellikle de Muhyiddin İbn Arabî hakkında hiçbir incelemeye dayanmayan peşin hükümleri de Henry Corbin için bir başka hayret kaynağı olmuş[24]; ve, ona bu ve başka vesiyleler dolayısıyla: "Massignon'un ilmî eserlerinde insanı hayretlere gark eden beyânlar, tasvîb edilmesi mümkün olmayan tezler ve hattâ tarafgirlikleri insanı neredeyse infiale sürükleyen hükümler vardır" dedirtmiştir[25]. Henry Corbin, tevâtüren dahi olsa, Massignon'un bir konunun kaynakları üzerinde "tıpkı bir helikopter gibi" şöyle bir uçtuktan sonra elyazmalarının birinin üzerine "inerek" bunu kısa bir sürede inceleyip "başka yerlere gitmek üzere yeniden uçmaya başlaması"ndaki hercâiliği de tenkid etmiştir.


Massignon'un Siyâsî Faaliyeti

Massignon'un Fransa'nın araplara karşı politikasında çoğu kez gizli kalmış olan önemli bir rol oynamıştır. Yukarıda onun 1917-1919 döneminde Sykes-Picot misyonundaki rolünden bahsetmiştik. Massignon bundan sonra bakanlıklar arası pekçok komisyonun fikir ve tesbitlerine sık sık müracaat ettiği bir uzman, ve 1945 yılından îtibâren de Fransa'nın müslüman ülkeler nezdinde fahrî bir kültür elçisi olmuştur. Collège de France'dan emekli olduktan sonra Fransa-Fas ve Fransa-İslâm Uyuşum komitelerinde olsun; Filistin'de Mısır'da, Madagaskar'da, Cezâyir'de ve Fas'da olsun Massignon daima "ezilmişler"in tarafını tutmuş ve fransız kolonilerinin hürriyetlerine ve millî hükümranlık haklarına kavuşmaları için olağanüstü gayret sarfetmiş, cihâd etmiştir. Hasımlarını etkilemek için kullandığı haftalık oruçlar, kutsal yer ziyâretleri, Gandhi'den esinlenerek başlattığı şiddet karşıtı hareketler onları şaşırttığı gibi kendisini destekleyenleri de şaşırtmıştır.

 

Özellikle Filistin konusunda bu ülkenin bölünmesine, ve "Alman temerküz kampları kaçkınlarını araplar için ölüm makinesi hâline sokan" siyonizme cesâretle ve ısrarla karşı çıkmıştır.


Massignon'un Dostları

Massignon uzun bir ömür boyunca pekçok kalburüstü aydınla dost olmuş ve bunlarla dostluğunu sâdık ve hatırşinas bir biçimde sürdürmüştür. Yukarıda değindiklerimizden başka onun dostları arasında ömrünü Kuzey Afrika Tuaregleri arasında geçirmiş olan râhip Charles de Foucauld; 1931'de Paris'de karşılaşmış olduğu Mahatma Gandhi; K. Huysmans, Paul Claudel, François Mauriac, Jean Cocteau gibi yazarlar; Muhammed İkbâl, Râşid Rızâ, Jacques Maritain, Gabriel Marcel, Henry Corbin, talebesi iranlı Ali Şerîatî gibi filozoflar; Martin Buber, Kardinal J. Daniélou gibi ilâhiyatçılar; Théodore Monod, Vincent-Mansour Monteil, Maxime Rodinson, Serge de Beaureceuil gibi bilim adamları; Giorgio La Pira ve Edmond Michelet gibi siyâsîler vardır.


Türkiye'den de pekçok dost edinmiş olan Massignon'un dostları arasında Üsküdar Mevlevîhânesi'nin son postnişîni Ahmed Remzi Akyürek Dede'yi, Yahyâ Kemal Beyatlı'yı[26] (1884-1958), Abdülbâkıy Gölpınarlı'yı (1900-1982), Fransa'da kendisine Dr Adnan Adıvar'dan sonra Türkçe dersleri vermiş olan Nurettin Topçu'yu (1909-1975) ve de Münevver Ayaşlı'yı[27] (1906-1999) zikredebiliriz.


Massignon'un Vasiyeti

Söz konusu vasîyet Massignon'un Henry Corbin'e yazmış olduğu 17 Eylûl 1959 târihli bir mektubun muhtevâsıdır. Bu mektupta Massignon "şâkirtten de öte" dostuna vefâtından sonra ifâ etmesini arzu ettiği bir misyon yüklemektedir. Bu mektubun ifâdesi hiçbir şüpheye yer olmayacak kadar açıktır: "Aslında, kaderin hükmü gereği[28], benim düşünceme en yakın olan, istidâdı da benimkine en yakın olan sizsiniz; ve ben bu âlemi terkettiğimde, Allāh'ın Hallâc-ı Mansûr, Fâtımatü-z Zehrâ ve onların aracılığıyla Selmân ve Muhammed için bana ilhâm etmiş olduğu kutsal dostluğu savunmak üzere ilk önce size güveniyorum"[29].


Massignon bu mektubunda Hallâc'ın Azabı hakkındaki eserinin 2. baskısını hazırlamak üzere vermiş olduğu sözün gerçekleşmesi için Henry Corbin'in kendisini dualarıyla desteklemesini de taleb etmişti. Ne yazık ki bu konuda Henry Corbin'in duaları değil Massignon'un sağlığı yetersiz kalacaktı. Massignon'un bu âbidevî eserinin 2. baskısı vefâtından 13 yıl sonra 1975'de Louis Gardet[30] (1904-1986) ve Henri Laoust'nun[31] (1905-1983) himmetleriyle 4 cild hâlinde yayınlanabilecekti. Henry Corbin ise üstâdının Hallâc hakkındaki gayretlerine katkıda bulunmak için, "içinde Hallâc'ın eserlerinin, yorumlarıyla birlikte, anahtarı bulunan", Rûzbehân-ı Baklî'nin (öl. 1209) Şerh-i Şathiyyât isimli eserinin edisyonunu gerçekleştirecekti (Tahran, 1966 ve 1981).


Massignon gene aynı mektupta Henry Corbin'den, müsteşriklerin 14 yüzyıldır ihmâl ettikleri bir şahsiyet olarak Fâtımatü-z Zehrâ hakkında bir korpus yâni kendisi hakkında yazılmış olanları ve rivâyetleri bir araya toplayan bir eser hazırlanmasını taleb etmekte ve bunu şu sözlerle dile getirmekteydi: "Bunu beş yıldır düşünmekteyim; ve daha önce giriştiğiniz bütün projelerinize rağmen eğer bu Korpus meselesini ele alabilirseniz bunu hayr dualarımla karşılayacağım. Çünkü bunun Şiîlik ile Sünnîlik, İslâm ile Hıristiyanlık arasında kudretli bir birleşme aracı olması mümkündür". Ne yazık ki Massignon'un bu arzusu gerçekleşememiştir.


Ortak noktaları İslâm'a duydukları büyük hayranlık olan bu iki büyük dostun inanç âlemlerindeki antisimetrik konumları da ilgi çekicidir. Massignon'un zâhiren katolik olmasına karşılık, Henry Corbin zâhiren protestandır. Massignon sünnî İslâm ile Corbin ise şiî İslâm ile meşgūl olmuşlardır. Massignon Vahdet-i Şuhûd, Corbin ise Vahdet-i Vücûd taraftarıdır. Massignon çile içinde, nefsini hor-hakîr-zelîl-günâhkâr gören bir tevâzu ile fakat mücâdele ve celâliyet dolu bir cehennem hayatı geçirmiştir. Henry Corbin ise dengeli, sâkin ve huzurlu bir hayat sürmüştür. Bunun için Massignon'a Nâr Adamı[32], Henry Corbin'e ise Nûr Adamı[33] denmiştir[34].

 

Sonuç

Massignon A) eserleri, ve B) müslümanlara ve bütün mazlumlara daima destek olan cihâdı ile yalnızca XX. yüzyıl Fransa'sını değil, İslâm ülkelerini de derinden etkilemiş müstesnâ bir zâttır. İşlediği günâhların bilincinde, ferâgat-ı nefs ve tövbe sâhibi bir hıristiyan râhip olmasına rağmen, Massignon'un: 1) Hallâc-ı Mansûr'a, Fâtımatü-z Zehrâ'ya, Selmân-ı Fârisî'ye ve Hz Muhammed'e duyduğu, pekçok müslümanda bulunmayan o inanılmaz saygısı ve muhabbeti, 2) müslümanlar ile hıristiyanlar arasında karşılıklı anlayış, saygı ve muhabbete dayalı bir diyalog ve dostluğun tesisi için mücâhidâne teşebbüsleri, ve 3) Katolik Kilisesi'nin II. Vatikan Konsili'nde müslümanlara bakış açısını değiştirmesinin zeminini hazırlamaktaki etkin rolü, (bütün şahsî kusurlarına, çelişkilerine ve zâhirî görünüşüne rağmen) idrâk, temyiz ve adâlet sâhiplerinin bir Fâtiha'yı onun rûhundan esirgememeleri için yeter de artar bile!




[1]Gaston Maspéro (1846-1916) fransız eski Mısır arkeolojisi bilgini olup Gize'deki büyük Sfenks'i ortaya çıkaran zâttır.

[2]Bk. Daniel Massignon, Le Voyage en Mésopotamie et la Conversion de Louis Massignon en 1908, Editions du Cerf, Paris 2001.

[3]Fransisken Tarîkatı: Assisi'li Azîz Francesco (1182-1226) [İtal.: San Francesco di Assisi, Fran.: Saint François d'Assise, İng.: Saint Francis of Assisi] tarafından kurulmuş bir hıristiyan tarîkatıdır. Bu tarîkat mensûbları şahsen hiçbir dünyâ malına sâhip olmamak için fakirlik yemini eder, gerekirse dilenir ve kendilerini insanlara merhamet ve muhabbetle yaklaşmaya ve vaaz etmeye tahsîs ederler. Tarîkat XIX. yüzyılda Papa XIII. Leone'nin yapmış olduğu düzenlemeye göre üç zümreden (İtal.: Ordine, Fran.: Ordre) oluşmaktadır: 1) Fraticelli (yâni Küçük ya da Fakir Birâderler), 2) Clarisse (ya da Fakir Hemşireler) , ve 3) Sivil Papazlar (bunlar manastırlarda yatıp kalkmayan ve bekârlık yeminiyle bağlı olmayan kimselerden oluşur).

[4]Bu tezin 4 cild tutan son baskısı Paris'de Gallimard kitabevi tarafından 1975'de yayınlanmış olup bugünlerde yaklaşık 115 € fiyatla satılmaktadır.

[5]Collège de France, Fransa kıralı I. François tarafından 1530 yılında Paris'de kurulmuş olan, üniversiteden bağımsız yüksek düzeyde bir öğretim kurumudur. Collège de France'da hâlen 47 kürsüde konularında en ileri düzeyde bulunan bilim adamı ders vermektedir. Bu yüksek eğitim kurumunda ne kayıt işlemi, ne ders harcı, ne izin, ne imtihan, ne diploma ve ne de sertifika vardır. Canı isteyen gelir, istediği dersi dinler. Kurum idâresi yalnızca derslerin en üst düzeyde olmasıyla ilgilidir; dersleri dinleyenlerle ya da dinleyicilerin kalitesiyle değil!

[6]Massignon kendisi gibi bir arkeolog olan, Doğu Melkî (Grek-Katolik) Kilisesi'ne mensûb Mary Kahîl (1889-1979) ile 1913'de Kāhire'de tanışmıştır. Mary Kahîl'e âşık olan Massignon, Mary'nin İslâmiyet'e karşı duyduğu nefret dolayısıyla, onunla evlenmekten çekinmiştir. Bununla beraber dostlukları Massignon'un ömrünün sonuna kadar muhabbetli bir kardeşlik şeklinde devâm etmiştir. Massignon, 5 Mayıs 1949'da Papa XII. Pius ile vâki görüşmesinde kendisinin, dili Lâtince olan Roma tarzı ibâdetten dili Arapça olan Doğu Melkî tarzı ibâdete geçmesi için özel izin taleb etmiş ve Papa da bu izni vermiştir. Fransisken Tarîkatı'nın sivil papazlar zümresine İbrâhim Birâder adı altında girmiş olan (Bk. 3 no.lu dipnot) Massignon, bundan sonra, evli bir kimsenin Doğu Kilisesi'nde papaz olup olamıyacağını Vatikan'ın Doğu Kilisesi Kongregasyonu'na sormuş; ve Kardinal E. Tisserand'dan "Papa'nın, gizli olmak (yâni açıkça Kilise'de değil fakat umûma kapalı özel yerlerde âyin idâre etmek) şartı altında yaşlı aile reislerinin papaz olmalarını kabul edebileceği" şeklinde bir cevap almıştır. Ocak 1950'de Melkî Kilisesi Patriği IV. Maksimos, Massignon'un bu şartlar altında papaz olmasına müsaade etmiş ve bunu tescil eden merâsim de 28 Ocak 1950'de sabahın erken saatinde Kāhire'de Sulh'un Azîze Meryemi Kilisesi'nde (L'Église Sainte Marie de la Paix) Patrik Yardımcısı Monsenyör Medawar tarafından icrâ edilmiştir.

[7]"Bedeliyye" ve "abdâl" kelimeleri bedel kelimesinden türemiştir. Abdâl (çoğulu: abdalān):"hâlini, nefsinin bedeli mukābili kazanmış, mâsivâ kaygusundan mücerred, Allāh'ın Rahmeti'ne gark olmuş kimse" demektir. Mensûblarını müslümanlara çektirilen zulüm ve çilelerin bedeli olarak idrâk sâhibi kılmaya yönelik Bedeliyye cemiyeti Massignon'un bedel kavramına ve başkalarının günâhlarını yüklenmeye karşı kendisinde beliren cezbeye iyi bir örnektir.

[8]Massignon Hz Fâtıma'nın İslâm âleminde doğru dürüst tanınmadığı, onun Hz Peygamber'in kızı olarak sergilemiş olduğu hârikulâde vasıfların müsteşriklerce de müslümanlarca da yeterince araştırılmadığı ve bu müstesnâ hanımın bugünün kadınlarına ne emsâlsiz bir örnek olacağının potansiyelinin incelenmemiş, ortaya konulmamış olduğundan her zaman yakınmıştır. Massignon, aşağıda da gösterileceği gibi, vefâtından sonra bu konunun işlenmesini en yakın dostu ve talebesi olan Henry Corbin'e vâsiyet etmiştir.

[9]Paul Claudel (1868-1955) fransız diplomatı ve şiirini mistik bir ilhâmla beslemiş, Fransız Akademisi üyesi bir yazar. Başlıca eserleri: Beş Büyük Kasîde, Hz Meryem'e Gönderilen Haber, Rehin, Saten Ayakkabı...

[10]Bk. http://jm.saliege.com/SPIRITUALITY.htm

[11]Massignon 1906-1907 yıllarında Luis de Cuadra ve arkadaşlarıyla geçirmiş olduğu sefih dönemden sonra "tövbe etmiş bir günâhkâr" olarak kendisinin bir yandan mensûb olduğu "Fransisken Târikatı'nın ferisîleri" dediği müsâmahasız yobazlar, diğer taraftan da Allāh'ın huzûrunda kendisini onların fidyesi (bedeli) olarak kabûl ettiği eski sefâhat arkadaşları arasında iki ateş arasında kalmış olduğunu itirâf etmiştir.

[12]Vincent-Mansour Monteil: din ve Doğu şiirleri hakkında tetkikleriyle tanınmış, İslâm dinini tetkik ettikten sonra müslüman olmuş bir fransız oryantalist bilim adamıdır.

[13]Alter-ego: bir kimsenin benzeri, kimliğinin kopyası.

[14]Bk. Youakîm Moubârac: "Bibliographie de Louis Massignon réunie et classée", Mélanges Louis Massignon Tome I, s. 1-56, IFEAD (Institut Français d'Études Arabes de Damas: Şam'daki Arap Araştırmaları Fransız Enstitüsü) Yayınları, Damas (:Şam) 1956.

[15]Grek mitolojisinde Titan'lardan biri olarak bilinen Prometeus ateş ilâhı (ya da cini) olarak geçmektedir. Kendisi ilk insana balçıktan şekil verdikten sonra onu canlandırmak üzere göğün ateşini çaldığı için, Zeus tarafından Kafkas dağlarında zincire vurulmak ve başına da karaciğerini yiyen bir akbaba musallat edilmekle cezâlandırılmış; ve cezâsını bir hayli çektikten sonra Herakles (yâni Herkül) tarafından kurtarılmış olduğu ileri sürülmektedir.

[16]Massignon, Henry Corbin'in Imagination Créatrice (Yaratıcı Muhayyele) isimli eserini îmâ etmektedir.

[17]Metinde aynen! Massignon, burada da, "Elem neşrahleke sadrek" (Senin göğsünü yarmadık mı?") âyetini îmâ etmektedir (LCIV/1).

[18]Burada Tanrı kelimesinin zâhirî görünümü altında Teslis'in ikinci şahsı Hz İsâ îmâ edilmektedir.

[19]Gurbet, Fransızca exil kelimesinin karşılığıdır; ancak bu kelime, mistik bağlamda, "şu fânî dünyâ" anlamında da kullanılır. Burada aslî vatanından bu dünyâya nüzûl etmiş olan Hz İsâ'nın bedenine îmâ edilmektedir. Katolik Kilisesi'ne göre "Messe" âyini esnâsında yenen ekmek Hz İsâ'nın bedenini, içilen şarap da kanını remzetmektedir.

[20]Çarmıhda iken, rûhunu teslim edip etmediğini anlamak için, romalı bir askerin bir mızrak darbesiyle Hz İsâ'nın böğrünün sağında açılmış olan yaraya îmâ edilmektedir.

[21]Hz İsâ'nın kanı îmâ edilmektedir.

[22]Mektuptaki "nakira" ve "ma'rifa" kelimeleri Arapça sarf ve nahiv'de bir kelimenin harf-i târifsiz ve harf-i târifli hâllerine işâret eden gramer terimleridir.

[23]"De notre rencontre spirituelle ici-bas, cher ami, je voudrais que vous ne vous souveniez que de deux points: que devant la Transcendance du Saint des Saints, qu'il nous faut subir comme le bec de vautour dans le foie de Prométhée il n'ya que l'excès de l'humilité qui nous sauve, en se prosternant dans une défaillance inouïe que nous avons à obtenir de nous-mêmes, en cessant d'estimer notre acte d'adoration suprême.

Et que, devant la misère des autres, qui ne l'adorent pas, nous ayons ce grand arrachement du cœur qui est la vraie Imagination Créatrice, ce sharh al-sadr où nous désirons souffrir pour qu'ils soient dans la joie; parce que c'est à cause d'eux que Dieu nous a créés, pour qu'avec Lui et comme Lui, nous mourions pour eux, parce que c'est cela l'Incarnation sans laquelle la Théophanie ne leur serait pas accordée, ce goût amer du pain de l'exil, cette saveur terrible du Vin du coup du lance, Vin tiré du fond de l'enfer, du fond du néant, mais de sa matérialisation, donc de son anéantissement; non seulement dı concept de l'ignorance, nakira, mais l'anéantissement de toute compréhension, ma'rifa de l'ignorance".

[24]Massignon Vahdet-i Vücûd'a değil Vahdet-i Şuhûd'a mûnis baktığı için Muhyiddin İbn Arabî, Abdülkerîm Cîlî ve Mahmud Şebüsterî gibi zâtlara hiç ilgi duymamıştır.

[25]Bk. http://jm.saliege.com/Cormass.htm

[26]Yahyâ Kemal, tam bir melâmî olarak kabûl ettiğini bildirdiği Hallac'ın kabrini ziyâret etmek için Irak'a gitmek arzusunda olduğunu Massignon'a ifâde etmiş. Massignon melâmî kabri için Irak'a gideceğine önce İstanbul'daki melâmîlerin kabirlerini ziyâret etmesini tavsiye ederek Yahyâ Kemal'e İstanbul'da ne kadar melâmî büyüğü kabri ya da makāmı varsa tek tek ziyâret ettirmiş. Rivâyet olunur ki Yahyâ Kemal de, daha sonra, bu hususta Abdülbâkıy Gölpınarlı'ya rehber olmuş.

[27]Münevver Ayaşlı Collège de France'da Massignon'un derslerine devam edermiş. Bir gün derste Massignon Ye'cüc-Me'cüc kavminin Türkler olduğunu söyleyince Münevver Hanım infialini ihsâs etmiş. Bunun üzerine Massignon, beyânına: "Buna hiç infial göstermeyiniz. Türkler İslâm'ı kabûl etmeden önce Ye'cüc-Me'cüc kavmi idiler. Eğer bir gün İslâm'ı unuturlarsa gene Ye'cüc-Mecüc kavmi olacaklardır" diye bir açıklama getirmiş.

[28]Mektubun bu ibâresi Lâtince yazılmış: sub specie aeternitatis.

[29]Bk http://jm.saliege.com/Cormass.htm

[30]Louis Gardet: Louis Massignon ve Jacques Maritain'in öğrencisi olup İslâm ve çeşitli dinlerin mistik hayatları hakkında pekçok eser vermiş bir hıristiyan filozoftur.

[31]Henri Laouste: Collège de France'ın eski kürsü başkanlarından ve Kitâbeler ve Edebiyat Akademisi (Académie des Inscriptions et Belles-Lettres) eski üyelerinden.

[32]Fransızcası: Homme de Feu.

[33]Fransızcası: Homme de Lumière.

[34]Bu yakıştırmalar Jean Moncelon'un Massignon ve Corbin hakkında yazdığı bir makaleden alınmıştır. Bk. http://jm.saliege.com/cordavy.htm

 

 

 

YILLARA GÖRE DR. ALİ ŞERİATİ’NİN ESERLERİ

 1954 (Hicri Şemsi 1333)

 

Muhammet Hüseyin Al-i Kaşifu’l-Gıta’nın emperyalizmi mahkum edici içerikli cevabını Ali Şeriati tercüme etti ve aynı isimle 1954 yılında yayınlandı. [Tüm Eserleri: 31, s. 463-522.]

 

 1955 (H.Ş. 1334)

 

Tarih-i Tekamül-i Felsefe

“Felsefenin Tarihsel Tekamülü”

 

Bu eser Şeriati’nin kaleme aldığı ilk eseridir, 1955’de yayınlandı. İçeriği; Müslümanların Kuran’dan uzak kalmaları, doğu felsefesinin batıya olan üstünlüğü, maddeci görüşe göre felsefe, Sofistler Sokrat döneminde felsefe, İskenderiye’de felsefe, İslam’da felsefe, sekülerizmde felsefe ve Rönesans dönemi... [Tüm Eserleri: 31, s.  3-26.]

 

Ebu Zer Gıffar-i

“Sosyalist Bir Allah Eri”

 

Yazar, Abdülhamit Cevdet es-Sehhar. Tercüme eden ve derleyen Dr. Ali Şeriati. Bu kitap ilk olarak 1955 yılında yayınlandı. 1977 yılına kadar üç kez daha Dr. Şeriati’nin gözetimi altında yeni baskıları yapıldı.

 

Sözü edilen eser, 1977 yılında “Merd-i ez Rebeze”  yazarı Cevdet es-Sehhar, tercüme: Muhammet Ali İsna Aşer-i (müstear ismiyle) basıldı.

 

Aynı eser, 1978’de Ebu Zer Gıffar-i “Sosyalist Allah Eri” adıyla basıldı. Aynı zamanda 1972 yılında Hüseyniye-i İrşad’da tiyatro oyunu olarak “Bir Kez Daha Ebu Zer” adıyla sergilendi. Aynı yıl Hüseyniye-i İrşad tarafından “Bir Kez Daha Ebu Zer”adıyla basıldı. [Tüm Eserleri:  3, s. 1-200]

 

 1958 (H.Ş. 1337)

 

“Ebu Zer Gıffar-i” kitabının ikinci baskısının ön sözü bir kez daha yayınlandı. [Tüm Eserleri: 3, s. 7-13.]

 

 1959 (H.Ş. 1338)

 

Der Nakd ve Edeb

“Eleştiri ve Edebiyatta”

 

Mısırlı yazar, Dr. Mendure tarafından kaleme alınmış olan bu eseri Ali Şeriati, Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinin son sınıfında bu kitabı lisans tezi olarak Arapça’dan Farsça’ya çevirmiştir. [Tüm Eserleri: 32, s. 87-270.]

 

Neyayiş

“Dua”

 

Alexis Carrel’in dua kitabının tercümesi. Bu kitap Şeriati’nin Fransa’ya tahsil için gittiği ilk yılı içerisinde “La Priere” Dr. Alexis Carrel (1873-1944) Farsça’ya tercüme ettiği kitaptır. Bu kitap Ali Şeriati’nin yazdığı ön sözlerle defalarca basıldı. [Tüm Eserleri: 8, s. 1-35.]

 

Selman-ı Pak

“Pak Selman”

 

Bu kitap Prof. Loius Massignon tarafından kaleme alınmıştı. Şeriati bu kitabı Farsça’ya tercüme etmiştir. Kitap şu bölümleri içermektedir.

 

-Şeriati’nin ön sözü.

-Dr. Abdurrahman Bedevi’nin ön sözü.

-Şeriati tarafından Prof.Loius Massignon’un biyografisi ve eserlerinin tanıtımı.

-Prof. Henry Corbin (Sorbonne Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Louis Massignon’un çalışma arkadaşı)’un Tahran Üniversitesinde yaptığı konuşma. [Tüm Eserleri: 28, s.  289-412.]

 

 1960 (H.Ş. 1339)

 

Huş Biyn-i ve Bed biyn-i

“İyimserlik ve Kötümserlik”

 

Jean Isoule’in kaleme aldığı “İyimserlik ve Kötümserlik” adlı eseri Farsça’ya tercüme etti.

 

 1961 (H.Ş. 1340)

 

Şiir çi est?

[Şiir Nedir? ]

 

J. Paul Sartre’ın “Şiir Nedir?” adlı eserini tercüme etti. [Tüm Eserleri: 32, s. 301-304.]

 

1963 (H.Ş. 1342)

 

“Frantz Fanon’un Vasiyet Namesi”

 

Bu çalışma, Frantz Fanon’un “Yeryüzü Lanetlileri” adlı eserinin bir özetidir. Şeriati Fanon’un sözlerinden elde ettiği neticeyi Fanon’un sözlerinden elde ettiği neticeleri Fanon’un Vasiyet Namesi başlığıyla, Amerika’daki Endişey-i Cebhe dergisine göndermiş ve müstear ismi Şem’ ile yayınlanmıştır. [Tüm Eserleri: 4, s. 405-407.]

 

 1965 (H.Ş. 1344)

 

Rahnemay-i Horasan

“Horasan Rehberi”

 

Bu kitap, Horasan’ın Tarihi geçmişini, coğrafya, siyasi ve kültürel yapısını, camilerini, dini ve tarihi eserlerini konu edinmektedir.

 

 1966 (H.Ş. 1345)

 

Humanizm der Garb ve Şark

“Batı ve Doğuda Humanizm”

 

Dr. Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde verdiği derslerden meydana gelen kitaplardır. Bu çalışması “Tarih-i Edyan” (Dinler Tarihi) adı ile, Ali Şerifi müstear ismiyle yayınlanmıştır.

 

Bu eser, batılı ve doğulu mekteplerin (ekollerin) “İnsan” üzerindeki tahlillerini konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 25, s. 3-77.]

 

İslam Şinas-i

“İslam Bilim”

 

Şehit Dr. Ali Şeriati’nin, Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde 1966-67 yıllarında verdiği derslerin bir bölümünden oluşmaktadır. İçeriği:

Birinci kitap: İslam Nedir?

İkinci kitap: Muhammed(sav) kimdir?

Üçüncü kitap: Muhammed(sav)’i tanıyalım.

Dördüncü kitap: Muhammed(sav)’in siması.(1968) [Tüm Eserleri:  30]

 

Zaruret-i Şinaht-i Tarih ve Temeddün-i İslam

“İslam Tarih ve Medeniyetini Tanımanın Gerekliliği”

 

Dr. Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde sözlü olarak sunduğu bu konulu dersler talebeler tarafından kaleme alınmış ve teksir edilerek çoğaltılmıştır.

 

Bu notlar, İslam Tarihini ve İslam tarihi kaynaklarını, metodunu, çeşitli dinlerde ilah kavramını, açık ve kapalı toplumlarda dünya görüşü konularını içermektedir. 1973 yılında “Reveş-i Şinahti İslam” (İslam’ı Tanıma Metodu) adıyla yayınlanmıştır. [Tüm Eserleri: 28, s. 529-544.]

 

 1967 (H.Ş. 1346)

 

Mearif-i İslam-i

“İslam-i Bilimler”

 

1967-68 öğretim yılında, Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde verdiği derslerden oluşuyor.

 

İçeriği: Peygamberin psikolojisi. Arap kabilelerinden; Evs, Hazreç ve Yahudiler. Peygamber Medine’si. Peygamber (sav)’in, İran, Rum, Yemen ve Mısır krallarına gönderdiği davet mektupları. Hulefa-i Raşidin döneminde İslam toplumu. Kur’an’ın muhkem ve muteşabih ayetleri. Hadis metodolojisi ve ilm-i rical.Kur’an’ın bir araya getirilmesi. Kur’an tefsirinde Ahbar-i (Rivayetleri esas alan) ve Akl-i (Dirayete dayanan) mektepler. Hadisi değerlendirme ölçüsü. İslam medeniyetinin Hıristiyan medeniyeti ile olan teması. Ben-i Ümeyye ve Ben-i Abbas kabileleri. İslam’da İrfan ve Tasavvuf. İran edebiyat ve şiiri. [Tüm Eserleri: 29, s.  617-667.]

 

Mezheb “Der”-i est ve Hüner “Pencere”-i

“Din Kapıdır.Sanat Pencere”

 

1967-68 öğretim yılında üniversitede verdiği derslerden oluşmaktadır.

 

İçeriği: Kelimenin ruhu, fikri ve manası. Kadim kültürümüzün özellikleri. Dine yöneliş ve dini duyarlılık. Dinin bilimselleştirilmesiyle ilgili meşhur tezler. [Tüm Eserleri: 32, s.  31-72.]

 

Berresiy-i Parey-i ez Vegayi-i Sadr-i İslam

“İslam’ın İlk Yıllarından Bir Bölümün İncelenmesi”

 

1967-68 Üniversitedeki İslam tarihi derslerinden bir bölüm.

 

İçeriği:İran’ın geleneksel öğretim sisteminin özellikleri. Yaş özgürlüğü. Zaman ve okula giriş özgürlüğü. Ev mektepleri dersleri; Kur’an, Tufan-ı el-Beka-i, Muharrik-i el-Bekai, Sadi’nin Gülistan’ı, Hafız’ın Divan’ı... gibi şiir kitapları. İslam’ın okulu olarak mescit.

 

Öğrencilik sistemi ve merhaleleri.Arap edebiyatı. Batı ve İslam toplumlarında eğitim-öğretim felsefesi ve özellikleri. [Tüm Eserleri: 28, s.  427-526.]

 

Gofteguhay-i Tenhay-i

“Yalnızlık Sözleri”

 

Dr. Şeriati’nin 1967-69 yılları arasında kaleme aldığı bir takım notlarından oluşmaktadır.

 

İçeriği: Yaşantısındaki anılarından bir bölümü, bilimsel, siyasi, irfani içerikli yalnızlık sözlerini içermektedir. [Tüm Eserleri:  33.]

 

Nev Ruz

“İlk Bahar”

 

Şeriati bu yazısıyla ilgili olarak şöyle anlatıyor: Üniversite öğrencileriyle beraber 1967’de Irak’a ilmi incelemeler yapmak amacıyla bir gezi düzenlemiştik. Son anda benim bu yolculuğa bir sebepten ötürü katılamayacağım anlaşıldı. Benden bu yolculukta öğrencilerin okumaları için bir yazı talep ettiler. [Tüm Eserleri: 13, s. 459-506.]

 

 1968(H.Ş.1347)

 

Egzistansiyalizm

“Egzistansiyalizm”

 

Dr. Şeriati’nin 1968 yılında Milli Üniversitede sunduğu bu konuşma 19 ve 20. yüzyılın önemli düşünce ekollerinden biri olan Egzistansiyalizmi konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 24, s.  305-332.]

 

Kevir

“Çöl”

 

Bu eserini 1968 yılında yazdı.1983’de “Hubut der Kevir” adlı esrinde yayınlandı. Bu kitap Dr. Şeriati’nin şark kaynaklı  yüksek irfani  tasvirlerini içermektedir. [Tüm Eserleri: 13, s.  205-262.]

 

Teşeyyu’: Miadgah-i Ruh-i Sam-i ve Ruh-i Aryay-i

“Şia: Sâmi ve Arya Ruhunun Buluştuğu Nokta”

 

1968-69 yıllarında yazdığı Kevir türü notları. Bu bölümde, Sâmi ve Arya inceliyor ve birbirleriyle karşılaştırıyor. [Tüm Eserleri: 27, s.  293-297.]

 

Totem Peresti

“Totem’e İbadet”

 

Dr. Ali Şeriati’nin el yazması olan bu eserin giriş kısmında şöyle diyor: “İkinci bir hayatımın başlamasında, Ali’nin yalnızlığını anlamaktayım; o bu kevirde yalnız başına meyvesi ve yaprağı olmayan susuzluktan yanmış yalnız yaşıyor ve yalnız ölüyor, yalnız başına ayağa kalkıyor ve bir yıldırım gibi gönlüme giriyor, ona teslim oluyorum ve kendimi bir kez daha görüyorum! Benim siyah  kalemim yerine elime rengarenk bir kalem veriyor ve elimden tutuyor. İşte o gece oturdum ve imanı kaleme aldım, o da bu!” [Tüm Eserleri: 13, s. 569-614.]

 

İnsan ve İslam

“İnsan ve İslam”

 

Neft-i Abadan üniversitesinde sunduğu bir konuşması. Daha sonra bu konuşma metninin tashihini yaptı ve “İnsan ve İslam” adında yayınlandı. Bu çalışma Hz. Adem’in yaradılış kıssasını konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 24, s. 3-16.]

 

Çehar Zindan-ı İnsan

“İnsanın Dört Zindanı”

 

Neft-i Abadan Üniversitesinde yaptığı bir konuşma. Şeriati daha sonra bu konuşma metnini tanzim etti.

 

Bu eser,İnsanın dört zindanını olan; Tabiat, Toplum, Tarih ve Nefis konusunu  incelemektedir. Kendinden haberdar, şuurlu, yaradılış sırrına agah bir insanın tabiat zindanından kurtulacağını. Tarih felsefesini bilen bir insanın tarih zindanından, gerekli olan bilimsel gerçekleri bilmekle kendini toplum zindanından kurtarıp, içerisinde bulunduğu toplumu olması gereken yapıya ulaştırmak için çabalayacağını, aşk ve fedakarlıkla insan kendini nefis zindanından kurtaracağını konu eder. [Tüm Eserleri: 25, s. 117-158.]

 

Tarih-i Temeddün 1-2

“Medeniyet Tarihi”

 

Dr. Şeriati Meşhed üniversitesinde 1966-67 ile 1970-71 öğretim yılları arasında verdiği derslerden oluşmaktadır.

 

1970-71 öğretim yılının ilk döneminde,

 

Medeniyet nedir?

 

Medeniyet. Kültür. Bir medeniyetin meydana gelmesindeki etkenler; Coğrafik konum, Irk faktörü, insiyak, düşünce tarzı, toplumda var olan cebri kanunlar, sosyal anlaşmalar, aşk ve açlık, savaşlar, Emperyalist etkiler... Natüralizmin özellikleri. 17 ve 18. yüz yıllarda dünyaya ve dünya ötesi (Ahiret)’ne bakışın değişmesi. Burjuva iyimserliği ve ortadan kalkmasının sebepleri. [Tüm Eserleri: 11, s. 11-44.]

 

1968-69 öğretim yılının ikinci yarıyılı döneminde,

 

Medeniyet ve kültür olgusuna genel bakış.

 

Medeniyetler tarih felsefesi hakkında düşünce ekollerinin öne sürdüğü tezler; tüm etkenler, insiyak, iktisat, din, savaşlar, göç etme.

 

Coğrafya ve ırksal etkenler. İnsanlık tarihinde ilk medeniyet ve kültür kaynağı. Tabiatla mücadele esası. Açlık ve aşk. Tarih birliği...

 

Hicret çeşitleri; Müteahhit hicret, Azad hicret, Müteahhit olmayan hicret. Bilimsel ve iktisadi hicret, ruhi ve insani hicret.

 

Medeniyetin üç kökü; Samî, Arya ve Çin medeniyeti. [Tüm Eserleri: 11, s. 45-75.]

 

1968-69 öğretim yılının ilk yarısı,

 

Düşünce ekolleri ve etüt metotları.

 

Tarih biliminde çeşitli ekoller: Medeniyetin esas kabul edilmesi. Kültürün esas kabul edilmesi. Tarih inkarcıları.

 

Tarih bilim metodu; belirli dönemlere göre tarihin tasnifi. Bu dönemleri ve özelliklerini tanıma, yer değiştirme ve değişim. [Tüm Eserleri: 11, s. 76-92.]

 

1968-69 öğretim yılının ilk dönemi,

 

Tarihte büyük olaylar.

 

[Tüm Eserleri: 12, s. 1-3.]

 

1968-69 öğretim yılının ilk dönemi,

 

Yaşadığımız çağın özellikleri,

 

Emperyalizmin doğuşu. Liberalizm ve demokrasi. Sanayileşme. İndividüalizm. Alinasyon. İnsan. Rasyonalizm (Akılcılık). Brokrasi. Sanayileşmenin insanın insan üzerindeki tahakkümü. İsyan. Nihilizm. Maneviyatın tükenişi. Aile yapısının zayıflatılması ve bozulma tehdidi. Medeniyetin insandan ayrı oluşu. Dünyanın üretici ve tüketici iki bloktan meydana gelmesinden ibaret dönüşümü. Uluslar arası sınıfsal yapının doğuşu. Tüketim esası. Çağımızda iki medeniyet ekolü; teori ekolü Hümanizm ve ameli ekol Utilitarizm. Yeni skolastik düşünce. Yalnızlık ve ümitsizlik felsefesi. 20. yüzyıl felsefesinin özellikleri; kötümserlik, değerlerin kaybı, bencillik, varlık bilincine olan inançsızlık. İnsanın dünyadaki hedefini, hayatın manasını ve sorumluluk bilincini yitirmesi. Medeniyete olan inançsızlık. Aşırı umutsuzluk. Bilim; bilim ve kültürün sıradanlaşması. Modern medeniyet ve üçüncü dünya ülkeleri. Burjuvazinin doğuşu (Modern ve Klasik). Asimle ve doğuşu. Taklit. Dinin ıslahı. Burjuvazinin bozuluşu. Faşizm ve sebepleri... [Tüm Eserleri: 12, s. 4-115.]

 

1968-69 Öğretim yılının ikinci dönemi,

Dünya görüşü.

 

Modern çağın felsefi ekolleri; Diyalektik materyalizm, Sosyalizm, Darwinizm, Freudizm, Nisbiyet, Egzistansiyalizm. Diyalektik nedir? Mantık-i Suri. Mantık ve Diyalektik arasındaki fark. Sokrat’ın diyalektiği ile Hegel’in diyalektiği arasındaki fark. Marks’a göre sosyal sınıf. Kollektivizm. Komünist manifesto. Emperyalizm. Proleter... [Tüm Eserleri: 12, s.  134-217.]

 

1968-69 Öğretim yılının ikinci dönemi,

 

Çağımızda siyasi eğilimler,

 

Liberalizm ve demokrasi. Toplumsal değişim konusunda üç görüş; Konsurovatizm (Muhafazakarlık), Revilasyon (İnkılap), Ulisyon (Tedrici olarak durumu değiştirme). Ploreter diktatörlük. Sorumlu demokrasi. [Tüm Eserleri: 12, s. 218-233.]

 

1968-69 Öğretim yılının ikinci dönemi,

 

Kendini bulma,

 

Kendine yabancılaşma ve bunun sebepleri; Kendine yabancılaşma için tüm çabalar. İki kültürün çatışması. Geçmişle bağların koparılması. Alinasyon ve çeşitleri; Düşünce ve kültüre yabancılaşma. Daha kuvvetlinin vesilesiyle, duygular vesilesiyle, inanç vesilesiyle. Para karşısında, Hıristiyanlıktaki züht türü bir anlayışla.  Modern medeniyetin ortaya çıkışını sağlayan etkenler... [Tüm Eserleri: 12, s. 234-258.]

 

1968-69 Öğretim yıllının ikici dönemi,

 

Günümüz medeniyetinin özellikleri.

 

Günümüz medeniyetinin ve günümüz insanının özellikleri; yüce değerlerin sarsılması. Batılı düşünce tarzı ve diğer değerler. Günümüz düşünce ekolleri. Medeniyet esasının sarsılması; Avrupa tipi bir şekil alması. Tek tip insan var etmeye karşı koyma. Üç yönden günümüz batı medeniyetinin sarsılışı; toplumsal, bilimsel, felsefi... [Tüm Eserleri: 12, s. 259-267.]

 

Reveş-i Şinaht-i İslam

“İslam’ı Tanıma Metodu”

 

1968’de Hüseyniye-i İrşad’da ki konuşmasıdır.

 

Yazar bu esrinde, her dini tanımak için beş unsurun tanınması gerektiğini söylemektedir. Bu unsurlar;

1-Her dinin ilah veya ilahları.

2-Her dinin Peygamberi.

3-Her dinin kitabı.

4-Her dinin muhatapları.

5-Her dinin seçkin eğitmenlerini tanımak. [Tüm Eserleri: 28, s. 49-88.]

 

Ali; Hakikat-i ber Gune-i Esatir

“Ali; Destanlara Rağmen Bir Hakikat”

 

1968 Hüseyniye-i İrşad konuşması. Bu eserinde Hz. Ali’nin gerçek misyonu üzerinde durmaktadır. [Tüm Eserleri: 26, s. 5-66]

 

Mukaddeme ber Kitab-i “Hicr bin Ad-i”

“Hicr bin Ad-i Kitabına Önsöz Yazısı”

 

Dr. Şeriati’nin, Hasan Ekber-i Merzinak’ın kaleme almış olduğu “Hicr bin Ad-i” adlı eserine yazdığı ön söz. Bu ön söz Hz. Ali ve Hz. Hasan’ın vefakar dostu Hicr bin Ad-i’nin şahsiyeti hakkındadır. [Tüm Eserleri: 19, s. 351-370.]

 

 1969 (H.Ş.1348)

 

Hubut

“Yer Yüzüne İniş”

 

Hubut (İniş) veya insanın yaradılış hikayesi. [Tüm Eserleri: 13, s. 3-204.]

 

Cihan Biyn-i

“Dünya Görüşü”

 

Neft-i Abadan Üniversitesinde sunduğu konuşması.

 

İlk olarak “Peyam” dergisinin onuncu sayısında yayınlanan bu konuşmanın metni, Dr. Şeriati’nin bu metin üzerinde yaptığı eklerle birlikte “Cihan Biyn-i ve İdeoloji” (Dünya Görüşü ve İdeoloji) kitabında yayınlandı. [Tüm Eserleri: 23, s.  1-34.]

 

İdeoloji (1)

“İdeoloji (1)”

 

1969 yılında yaptığı bir konuşması.

 

İdeoloji ile bilim, felsefe ile din (Şirk ve Tevhid) arasındaki farkı inceler. Çağımızda ideolojinin, ideolog, filozof veya bilim adamının rolü. ‘Aydın kimdir’i konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 23, s.  63-100.]

 

İdeoloji (3)

“İdeoloji (3)”

 

Kaleme aldığı bu eserinde; “İdeolojiyi insanın devamlılık iç dürtüsü.” Olarak tarif eder. Ve şöyle devam eder. İdeoloji bir değerler ve hedefler bütününü ele alır, yorumlar ve insanı bir yön doğrultusunda harekete geçirir. “Nasıl bakmalı, nasıl olmalı ve neler yapmalı”yı insan için belirler. Dr. Şeriati bu eserinde “Nasıl” ve “Niçin” lere cevap vermektedir. [Tüm Eserleri: 23, s. 125-134.]

 

Hicret ve Temeddün

“Hicret ve Medeniyet”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması. Dr. Şeriati bu eserinde, medeniyetlerin kurulmasında hicretin etkisi. Hicretin insanın dünya görüşüne olan etkisi ve Kur’an’da hicretin anlamını ve çeşitlerini konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 23, s. 393-440.

 

Mahrut-i Camia Şinasiy-i Ferheng-i

“Kültürel Sosyolojinin Şekillenişi”

 

Bu konuşmayı Neft-i Abadan Üniversitesinde sunmuştur.

 

Aydınların, “Batı nasıl oldu da bu kadar yüksek ilmi, kültürel ve sosyal bir seviyeye ulaşabildi? Bu ilerlemede etkin yol nedir?” sorusuna cevap vermektedir. [Tüm Eserleri: 20, s.  109-148]

.

İstihrac ve Tasfiye-i Menabi-i Ferheng-i

“Kültürel Kaynakların Ortaya Çıkarılması ve Ayrıştırılması”

 

Neft-i Abadan Üniversitesinde yaptığı konuşma. Dr. Şeriati bu eserinde; “Bir milletin içerisinde bulunduğu durgunluktan, geri kalmışlıktan ve manevi düşüşten nasıl kurtulup, düşünsel bir olgunluğa, yapıcı ve kuvvetli bir manevi ve sosyal yapıya kavuşabilir”i sorguluyor. Bu sorunun cevabının toplumun kendi kültürel köklerine yönelmek olduğunu dile getiriyor. [Tüm Eserleri: 20, s. 295-330.]

 

İnsan bi Hud

“Kendi Olmayan İnsan”

 

Tahran Üniversitesinde sunduğu konuşması. Konusu; İnsan kültürel alinasyondan nasıl kurtulabilir ve kendi insan oluşuna dönebilir. [Tüm Eserleri: 25, s. 185-228.]

 

Skolastik-i Cedid

“Yeni Skolastik”

 

Sanat-i Şerif üniversitesinde sunduğu konuşma. İçeriği: Kilisede bilimsel sistem ve sekülarizm. Bilimin yeni sekülarizmdeki hedefi. Sermaye sahiplerince bilim adamlarının köleleştirilmesi. Günümüz dünyasında müslüman aydının görevi. [Tüm Eserleri: 31, s. 279-302.]

 

Nigah-i be Vilegihay-i Gurun-i Gadim ve Vusta ve Gurun-i Cedid

“Eski çağ, Orta ve Yeni Çağın Özelliklerine Bir Bakış”

 

Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde verdiği derslerden oluşmaktadır. Öğrenciler bu konuşmaları kasete almışlar ve daha sonra bu kasetleri çoğaltıp dağıtmışlardır.

 

Eserin içeriği; Üçüncü dünya ülkelerinde bulunan bazı “Öze Dönüş” hareketinin öncülüğünü yapmış önderleri incelemektedir.

 

Niyerere [Tanzanyalı sosyolog ve iktisat bilimci], Ahmet Avdeh [Afrikalı bir inkılapçı], Jomo [Kenyalı], Aimé Césaire [Afrikalı şair], Ömer Uzgan [Afrikalı, sosyalist eğilimli inkılapçı bir müslüman], Vicent Monteil [Fransalı sosyalist bir şahsiyet. Aynı zamanda Sâmimi bir Asya ve Afrika ülkeleri savunucusu], Ömer Mevlüd [Cezayirli edebiyatçı], Katip Yasin [Kuzey Afrikalı yazar], Al-i Ahmed [İranlı yazar], Fanon [Cezayirli yazar]. [Tüm Eserleri: 31, s. 409-424.]

 

Kapalı dünya görüşü ve açık dünya görüşü. [Tüm Eserleri: 31, s. 27-438.]

 

Hicret, açık dünya görüşünün alt yapısını tesis eder. [Tüm Eserleri: 31, s. 439-448.]

 

Syantist Sosyoloji. [Tüm Eserleri: 31, s. 449-452.]

 

Medeniyetlerin birinden diğerine dönüşümünde Darwinizm. [Tüm Eserleri: 31, s. 453-454.]

 

Üçüncü dünya ülkeleri kendileri dile geldiler. [Tüm Eserleri: 31, s. 455-458.]

[Dr. Şeriati’nin el yazması.]

 

Realist ve taklitçi aydınların dinden anladıkları. [Tüm Eserleri: 31, s. 459-462.]

 

Ümmet ve İmamet

“Ümmet ve İmamet”

 

Dr. Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu konuşması. Bu eserinde;

 

İmam kavramına; örnek ve ideal şahsiyet, şehid, yol nişanesi ve olağan üstü bir insan tipi olarak yeni bir mana kazandırmıştır.

 

Ümmet; hareketli toplum, muhacir ve ideal sahibi bir topluluk olarak ortaya koymaktadır. Yine bu eserinde imamın toplum (Ümmet)’la olan ilişkisini ele almaktadır. Kitabın son kısmında Vasiyet ve şura olgusunu Şia ve Ehl-i Sünnet’e göre incelemektedir. [Tüm Eserleri: 26, s.  434-461.]

 

Temeddün ve Teceddüd

“Medeniyet ve Modernizm”

 

Hüseyniye-i İrşad’da yaptığı bir konuşma. Dr. Şeriati bu çalışmasında üç mühim meseleyi ele almıştır.

 

Asimilasyon; İnsanın farkında olarak veya olmayarak bir başkası gibi olmasıdır. Bu bir çeşit hastalıktır.

 

Alinasyon; kendine yabancılaşmak veya kendi olma olgusundan çıkmak. Bu durum da toplumsal ve insani bir hastalıktır.

 

Bunların her ikisi de batılılaşma vesilesidir. Böylece üçüncü dünya ülkelerini medeniyetleşme adı altında modernizmin kucağına atmaktadırlar.

 

Eserinin son bölümünde ise medeniyet ve modernizmin arasındaki farkları ortaya koymaktadır. [Tüm Eserleri: 28, s. 127-248.]

 

“Hüner” Gorizi ez “Ançe hest”

“Sanat Gerçekleştiğinden Kaçış”

 

Bu eser Dr. Şeriati’nin Meşhed Üniversitesinde verdiği derslerden oluşmaktadır. Öğrencileri tarafından teksir edilerek çoğaltılmış. 1982 yılında “Hüner” ( Sanat ) kitabında yer almıştır.

 

Dr. Şeriati bu eserinde şöyle diyor: İnsan kendini tutsak eden o sürekli zindanından kurtulmak için bir kaçış yolu bulmalıdır. İşte bu yol din ve sanattır. Din bu dünya zindanından kaçış kapısı, sanat ise penceresidir. [Tüm Eserleri: 32, s. 73-86.]

 

Tarih-i İran-i İslam-i ta Safeviye

“ Safevi Dönemine Kadar İslam-i İran  Tarihi”

 

Meşhed Üniversitesindeki derslerinden bir bölüm. Ders Moğol dönemine kadar İslam tarihi başlığıyla işlenmiştir. [Tüm Eserleri: 27, s. 3-78.]

 

Nigah-i be Tarih-i Ferda

“Yarının Tarihine Bakış”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

Şeriati bu çalışmasında; Yarının tarihine bakışın haber içerikli olmadığını,insanın yarınki geleceği üzerine yoğunlaşmak olduğunu. Yarının tarihinin okumuş ve tahsil görmüş kişilerin kuracakları ekollerin dinleşeceğini, ve bu ekollerden oluşacak yeni dinlerin bilim ötesi olmaktan ziyade bilim üstü bir yapıya dönüşecekleri bir dönem olacağını dile getirmektedir. [Tüm Eserleri: 31, s. 391-460.]

 

Ali, Hayat-i Barureş pes ez Merg

“Ali ve Ölümden Sonra Verimli Hayatı”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

Bu konuşma “Hz. Ali’nin Ölümden Sonraki Hayatı”, “Yenilgiden Sonra Galibiyet”, “Yenilgide Galibiyet” isimleriyle bilinmektedir. [Tüm Eserleri: 26, s. 391-360.]

 

İnsan-i Temam

“Kamil İnsan”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

Dr. Şeriati bu konuşmasında; insanı eksik ve noksan kılan unsurların neler olduğunu, insanlık tarih boyunca Kamil İnsan olgusunun peşinde koştuğu halde, insanları her zaman acıların ve noksanlıkların bırakmamasının nedeni nedir? İnsan niçin hep bozulmaya yöneliktir? Sorumluluk bilinci olan bir aydının toplumu “Öze Dönüş”e davet etmesi gerekmektedir, bu davetin yapılışı esnasında bir ideal şahsiyetin örnek gösterilmesi şarttır. Bizim toplumumuzun ideal kişiliği Hz. Ali’dir. [Tüm Eserleri: 25, s. 229-284.]

 

Ali, Tenha est

“Ali, Yalnız”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

Hz.Ali’nin yalnızlığından bahsetmektedir. [Tüm Eserleri:  26, s. 132-133.]

 

Metodlojiy-i İlim

“Bilim Metodolojisi”

 

A’li-i Bazergan-i lisesinde yaptığı konuşma.

 

İçeriği: Düşünme metod ve yöntemini nasıl olmalıdır? Orta çağ toplumunun geri kalmasının nedenleri. Bilim medeniyetinin dört bin yıl gerilemesindeki bilimsel düşünce metodundaki yanlış algılayış. İslam medeniyetine Yunanlıların nüfus etmesi. İslam medeniyet ve kültürünün gerilemesi. Kur’an’ı okuma metodu, ayn-i ve tecrübi yönden. [Tüm Eserleri: 31, s.  27-62.]

 

Suhan-i der barey-i Kitap

“Kitap Hakkında Bir Söz”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencileri kitap komisyonunun faaliyetlerine başlamasının  açılış konuşması.

 

İçeriği: Prangalardan kurtulma. İnsanın hakikati ve görevi. Ekoller ve insani ihtiyaçlar. Egzistansiyalizm’e göre insanın mesuliyeti. Yaşantı tarzının insan üzerindeki etkisi. İnsanı sahip olması gereken içerikten uzaklaştırma. Sosyal toplum çeşitleri. İnsan kendinden nasıl uzaklaşıyor. Kendimize dönelim insanlık medeniyetini teşekkül edelim. [Tüm Eserleri: 25, s. 321-348.]

 

İnsan ve Tarih

“İnsan ve Tarih”

 

Dr. Ali Şeriati bu konuşmasını Tahran Üniversitesi Fen Fakültesi konferans salonunda sunmuştur.

 

İçeriği: Sondan başlamak ( Bilginin oluşumu veya geçmişten günümüze tarih felsefesi ), İnsanın bilim tarihi oluşu ( İnsan, insani şekil ve varlığını tarih içerisinde koruyor.) İnsanın tarihi bir varlık oluşu ve varlığın mahiyete göre önceliği ( Egzistansiyalizm teorisi ). Günümüz tarih telakkisi ( Diyalektik yönteme göre insanlık kervanının zorunlu tarih seyri. Bir başka deyişle sınıfsız toplum teorisi. Feodaliter dönem, Burjuva dönemi, Kapitalist dönem ve nihayet sınıfsız bir toplum dönemine geçiş. Bu merhaleler cebren geçilmek zorundadır.). İnsanı çevresi cebren şekillendirmektedir. Bilime tapıcılığın doğuşu, sebepleri ve syantizm. Kişinin veya toplumun esas kabul edilişi. Psikoloji bilimi esası. Sosyoloji. İnsanın kendine olan güvensizliği. İnsanda irade esası... [Tüm Eserleri: 24, s 247-304.]

 

İbret-i ve Hikayet-i

“Bir İbret ve Hikaye”

 

Dr. Ali Şeriati’nin kaleme aldığı bir çalışması. Bu eser “Hüner” (Sanat) kitabında yer almıştır. [Tüm Eserleri: 32, s 305-312.]

 

Miad ba İbrahim

“İbrahim ile Ahitleşme Yeri”

 

İlk hac seferi dönüşünde Hüseyniye-i İrşad’ da dört oturum halinde sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Hacda İstitâat [Güç yetirebilme], Hacdan alınacak dersler, Hz. İbrahim’in putperestlik karşısındaki tevhidi duruşu, kıyamı ve mücadelesi. Tevhid’in anlamı. Tevhid inancının sosyal reaksiyonu. Sanayileşmenin doğuşu. Dünya ve ahiret mefhumları. Şirk ve tevhid. İsyan. Kur’an’ın sembolik dili. Dinin rolü. İmamet. Cihad.  Hacda ittisal ve bağlantı. Hareket ve hicret. [Tüm Eserleri: 29, s. 3-114.]

 

Suhanranihay-i Seferi Hacc-i Evvel

“İlk Hac seferinin konuşmaları”

 

Bu konuşma serisi on bir bölümden oluşmaktadır.

 

1-Hicret şehri Medine. / yer: Medine. / tarih: 3.11.1348 (H.Ş)

2-Hicretin mantıksal neticesi; Medeniyet. / yer: Medine. / tarih: 4.11.1348

3-Hicret çeşitlerinin incelenmesi. / yer: Medine. / tarih: 5.11.1348

4-Genç neslin kurtuluşu. / yer: Medine. / tarih: 6.11.1348

5-Hicret, ümmet ve imamet. / yer: Mekke.

6-Hac ibadetlerinin tahlili. / yer: Arafat. / tarih: 16.11.1348

7-Hz. Muhammet’in İslamı, H.z. İbrahim’in dinini ihya edicidir. / yer: Mina.

8-“İsmail”ini kurban et. / yer: Mina

9-Vasiyet ve şura. / yer: Mina.

10-Ne yapmalı? / yer: Mekke / tarih: 21.11.1348

11-Doğumdan bi’sete kadar Hz.Muhammet’in hayatındaki dönüm noktaları. / yer: Hira mağarası. [Tüm Eserleri: 29, s. 115-342]

 

 1970 (H.Ş.1349)

 

Hüner der İntizar-i Mev’ud

“Sanat Vaad Edilmişi Beklemede”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Razi konferans salonundaki konferans konuşması. Dr. Ali Şeriati bu esrinde şöyle diyor:

 

Sanat demek; insanın halihazırda ulaşamadığı, fakat ulaşmak için gayret gösterdiği çabanın adıdır. İnsan sanat aracılığıyla kendi cinsinden olmayan, kendine yabancı olan şeylere renk vererek benzerlikler kurar ve bu şeyleri bu yolla tanımaya gayret eder.

 

Sanat insanda var olan, kendinden habersiz mutlak ruhun, kendine ulaşması ve Allah’ı tanımasıdır. [Tüm Eserleri: 32, s.  3-30.]

 

Tarih ve Erziş-i an der İslam

“Tarih ve Onun İslam’daki Değeri”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad ‘da sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Tarih, zaman içerisinde süregelen bilimsel bir gerçek ve olaylar bütünüdür. Kendi yolunda, bilimsel sabiteler çerçevesinde hareket etmektedir. Tarih, insanın bilimselleşmesidir. Kur’an ve tarih felsefesi. Müslümanların tarih etütleri. İslam Bilim, Kur’an’ı ve İslam tarihini tanımaktır. [Tüm Eserleri: 29, s. 541-562.]

 

Felsefe-i Tarih ez Didgah-i İslam

“İslam’a Göre Tarih Felsefesi”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Tevhid külli bir harekettir. İnsan iki (ruh ve balçık)   yönlü  bir varlıktır. Allah’ın onu var ettiği ruh ve balçık arasında irade özgürlüğüne sahip olan, hareket halinde bir varlıktır. Tarih felsefesi insanın sorumluluğundan ibarettir. Onun balçıktan Allah’a doğru olan hareketi. Toplum ve insanlığın, balçık (Bedevilik ve madde. Hareketsizlik, cehalet ve şuursuzluk )’tan Allah’a doğru hareketi.

 

İmamet; Adalet ve Kitap (İlim ve kültür)’a dayalı bir toplum oluşturmak için inkılapçı bir önderlik.

 

Demir (İktisadi gücün ve savunmanın sembolü). [Tüm Eserleri: 19, s. 307-350.]

 

Felsefe-i Niyayiş ( Mekteb-i Seccad )

“Dua Felsefesi”(İmam Seccad Ekolü)”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: dua aşkın tecellisidir. İrtibat kurmak ve ayrılıştan sonra tekrar birleşmek için. İnsan ruhundaki iniltiyi ancak dua ve yakarışla sakinleştirebilir. Dua hayatın çok ötesinde bir ihtiyaçtır. İslam’da dua. İmam Seccad ve bu yüce ve yalnız ruhun dert ve sancıları örneklik arz eden bir tecrübe, fikri bir öğreti, şuurlu ve gelecek için sorumluluk sahibi. [Tüm Eserleri: 8, s. 37-90.]

 

Niyayiş (Metn)

“Dua”

 

Bu metin iki kısımdan oluşmaktadır. Birinci kısım Dr. Ali Şeriati’nin İmam Seccad’la ilgili yaptığı konuşmanın sonunda okuduğu metindir. İkinci kısım ise bundan daha önceki bir metindir. Dr. Şeriati bu her iki metini de “Felsefe-i Niyayiş” (Dua Felsefesi) adı altında yayınlanmıştır. [Tüm Eserleri: 8, s. 91-124.]

 

İkbal Muslih-i Karn-i Ahir

“İkbal Son Yüzyılın Islahatçısı”

 

İkbal-i Lahor-i’yi anma kongresinde yaptığı konuşmasıdır. Dr. Ali Şeriati’nin bu konuşma metni, Hüseyniye-i İrşad tarafından “Allâme İkbal” olarak yayınlanmıştır.

 

İçeriği: Yirminci yüzyıl modern medeniyetinin çıkmazları. Tarih boyunca İslamın tecziyesi. Bizim görevimiz düşünce ve kültür yapımızı yeniden inşa etmektir. İkbal ne sofi ne de alimdir, o İslam toplumunun ıslahatçısıdır. İslamî Rönesans. Sömürü. Modernizm. Modern kadın ve aydın kadın. Aydınlar ve din. İkbal Seyyid Cemal’den sonra öze dönüş hareketini ihya eden kişidir. [Tüm Eserleri: 5, s. 21-116.]

 

Hüseyn Varis-i Adem

“Adem’in Varisi Hüseyin”

 

1970 yılında Aşure günlerinde kaleme aldığı ve Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu bir konuşmasıdır. [Tüm Eserleri: 19, s 1-108.]

 

Mezheb aleyh-i Mezheb

“Dine Karşı Din”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Küfr ve şirk dini ile tevhid dini, tarih boyunca sürekli olarak çeşitli suretlerde birbirleriyle savaşmışlardır.

 

Şirk dininin ve tevhid dininin özellikleri.

Küfr ve İslam dini.

Sınıfsal ve ırksal farklılıklardan meydana gelen ihtilaflar.

Tevhid dininin ve şirk dininin peygamberleri.

Aydınların sorumluluğu. [Tüm Eserleri: 22, s. 3-54.]

 

Ruşenfikr ve Mesuliyet-i u der Camia

“Aydın ve Onun Toplum İçerisindeki Sorumluluğu”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Aydın sınıfının oluşumu. Aydın kimdir? 17. yüzyıl okumuş sınıfının özellikleri (Irkçılık. Yüksek tabakalara karşı olma. Kilise yönetimine karşı çıkma). Toplumsal gerçeklerin nispi oluşu. Söz coğrafyası. Aydınların bilimperest yapıları. Rönesans hareketi. Avrupalı aydınların özellikleri (Maddecilik ve bilimcilik).

 

Doğu aydını. İslam toplumları ve taklit sorunu. Doğuda aydınlar sınıfının doğuşu. [Tüm Eserleri: 20, s. 49-108.]

 

Riyşehay-i İktisadiy-i Rönesans

“Rönesans’ın İktisadi Kökleri”

 

Dr. Ali Şeriati’nin A’l-i Bazergan-i lisesinde sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Ortaçağın özellikleri (Feodaliteye dayalı ekonomik ve sosyal düzen. Papa ile sınırlı siyasi hakimiyet).

 

Rönesans; toplumun veya ferdin kendini yapılandırmak için karar alışı. Burjuvazi ve burjuvazinin ortaya çıkışı.

 

Toplumların değişiminde Marks ve Weber’in görüşleri.

 

Dini toplumlarda aydınların sorumluluğu. [Tüm Eserleri: 31, s. 63-116.]

 

Tevhid ve Şirk

“Tevhid ve Şirk”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Mekke’ye yaptığı yolculuk esnasında bir oturumda sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Tevhidi tanıma ve önemi. Bir Kabil sistemi olarak şirki tanıma. Şirk dininin doğuşu ve iki tür ibadet.

 

Hz. İbrahim Tevhidi hareketin kurucusu. [Tüm Eserleri: 23, s. 35-62.]

 

Memalik-i hem Civar

“Komşu Ülkeler”

 

1970-71 öğretim yılının ilk döneminde Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Ölümü üçüncü sınıf öğrencilerine verdiği derslerden bir bölüm.

 

İçeriği: Eski İran medeniyeti,  Rus, Çin, Arami, Sâmi, Abiri, Rum, Yunan ve Kürt medeniyetlerini kuşatan bir medeniyet beşiği. Medeniyet ve gelişimi. Eski ve yeni beşeriyetin ilerleyişini sağlayan etkenler. [Tüm Eserleri: 27, s. 299-320.]

 

Biyneş-i Tarih-i Şia

“Şia Tarihine Bir Bakış”

 

Dr. Ali Şeriati’nin El-Cevad mescidinde sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Tarih boyunca dinlerin tahrifi. Şia ve İslam tarihindeki rolü. Şianın İslam tarihini en iyi bir şekilde ilerici ve sosyolojik açıdan ele alışı.

 

Şianın Tarih felsefesi H.z. Adem’le başlar ve mazlumların, yoksulların ve işkence görmüşlerin kıyamıyla sona erer.

 

İntizar (Bekleyiş) felsefesi (Şiaya göre mevcut statükoya başkaldırı.). [Tüm Eserleri: 19, s. 227-252.]

 

Bahş-i Umum-i Cihan Biyn-i ve Ferheng

“Dünya Görüşü ve Kültür Olgusuna Genel Bakış”

 

Dr.Ali Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğrencilerine verdiği “Medeniyetler Tarihi” derslerinin bir bölümünden oluşmaktadır.

 

Dünya görüşü bir düşünce ekolünün temelini oluşturur. Kültür ve onun muhit ve dünya görüşüyle olan münasebeti. Doğu kültürü ve onun oluşumundaki etkili unsurlar (Edebiyat, felsefe, din ve yaşama tarzı). Doğu ve batı kültürü arasındaki farklar. Günümüz insanının geçmiş zaman insanından farklılıkları... [Tüm Eserleri: 12, s. 116-133.]

 

Çıra Esatir Ruh-i heme-i Temeddünhay-i Dünya est?

“Destanlar Niçin Tüm Dünya medeniyetlerinin Ruhu Olmuştur?”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde verdiği derslerden bir bölüm.

 

İçeriği: Destanlar tarihten daha gerçekçidir. Destanların gerçekliği ve değeri. Destanları tanımak tüm din, kültür ve medeniyetleri tanımak için bir anahtardır.

 

Tarihin tarifi. Bilimsel sosyoloji. İlk toplumların en önemli özellikleri (Mele, Mütref ve Ruhban) hakim sınıfı teşkil eden unsurlar. Çok tanrılı dünya görüşü ve sosyal yapıya yansıması. Mektep (Ekol) nedir? Bir mektebin çerçevesini belirleyen unsurlar... [Tüm Eserleri: 11, s 93-153.]

 

 1971(H.Ş.1350)

 

Tarih ve Şinaht-i Edyan (ders-i evvel)

“Tarih ve Dinleri Tanıma”

 

-İlk ders. ( 20.1.1350 )

Dr. Ali Şeriati bu çalışmasını Hüseyniye-i İrşad’da sunmuştur.

 

-İkinci ders.( 3.2.1350 )

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Günümüz insan ve ideallerinin yenilgisi. İnsanın yalnızlığı. Feodaliter dönemin özellikleri (Seçkinler sınıfına dayalı bir toplum. Donuk bir yaşam. Sabit mukeddasatçılık. Hareketsizlik ve geçmişe tapınma. Bazı ahlaki değerlere genel bağlılık. Yeni bir şeylere yönelmekten ve değişimden korkmak). Burjuvazi. Açık ve kapalı dünya görüşleri. Din ve ortaya çıkışlarının sebepleri. İlk dinler. Mukaddes ve mukaddes olmayan. İbtidai dinlerin ortak özellikleri. [Tüm Eserleri: 29, s. 91-616.]

 

-Üçüncü ders. ( 17.2.1350 )

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Araştırma metodolojisi. İrfani duyarlılık. Bilim sosyolojisi. Beşeriyet, kültür ve medeniyet. Akl-i, bilimsel, siyasi, edebi, sanatsal, irfani bakış açıları. İnsan ve idealleri. [Tüm Eserleri: 14, s. 100-142.]

 

-Dördüncü ders. ( 31.2.1350 )

 

İçeriği: Din. Çin’de din. Hindistan’da din. Medeniyetlerin ve kültürlerin sınıflandırılması. Sosyal düzenler. Doğu ve batı hukuku. Doğunun batıyla olan görüş farkı. Batı kültürü ve özellikleri (Yönetimi ele geçirme. Tabiat hakkındaki düşünceleri. Hayatın asıl oluşu. Tüketicilik. Aklın asaleti. Ben merkeziyetçilik.) [Tüm Eserleri: 14, s. 144-179.]

 

-Beşinci ders. ( 14.3.1350 )

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Doğu dinleri. Çin dinleri ve Çinli ruhun özellikleri (Zıtlık. Kavmiyetçilik ve Milliyet. Tabiatçı görüş. Şairane ve arifane ruh). Taoizm ve Tao ekolünün esasları. Vahdet-i vücud ve bu düşüncenin olumlu ve olumsuz etkileri.

 

İslamın tarih felsefesi. İslam, Zerdüşt ve Buda dünya görüşünde zıtlık. Kültür. Tao ve İslam tasavvufunda vahdet-i vücud ortak nazariyesi. İrfan ve toplum. Lao-Tzu ve Konfüçyüs. [Tüm Eserleri: 14, s. 180-233.]

 

-Altıncı ders.(28.3.1350)

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Eğitimin merhaleleri. Medeniyetin hicretle olan ilişkisi. İktisadi konuların manevi konularla olan irtibatı. İran ve Hint’de ilk Arya dinleri (Toteme tapıcılık, ruha tapıcılık, maddeye tapıcılık). Veda dininin esasları. Tevhid, korku, cehalet ve menfaat faktörlerini ortadan kaldıran bir olgudur. Sofiler ve Kur’an’ın hikmeti. İslamın ilk yıllarında eğitim metodu. Kur’an’ın ilk emri “Oku”. Kur’an’da zihinsel ve kültürel semboller (Mürekkep ve kalem). Hint sosyal sınıfları. Tevhid ve şirk. Emanet. Yasak meyve. Edebiyat ve irfanda yaradılış felsefesi... [Tüm Eserleri: 14, s. 234-279.]

 

-Yedinci ders. (11.4.1350)

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: İnsanın var oluş boyutları (bilinç, hürriyet, yaratıcılık). İnsan nedir? Çeşitli dinlerde yaradılış destanı (Emanet. İsimler. Yasak meyve. Havva. İsyan. Habil ve Kabil). Şirk çeşitleri. Tevhid. Teslis. Ümmi oluşun manası. Dünyacılık ve Ahiretcilik. Hatemiyyet... [Tüm Eserleri: 14, s. 280-328.]

 

-Sekizinci ders.(25.4.1350)

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Kelamı, felsefesi ve tarihi ile Şia. İranlıların İslam dinine yönelmelerinin sebepleri. Adalet ve rehberiyet. Ali Şiası ve Safevi şiası. Kıst (Adalet). Dünyada siyasi sistemler (Demokrasi. Krallık. Aristokrasi. Monarşi. Oligarşi.). Vasiyete dayalı yönetim... [Tüm Eserleri: 15,  s. 1-52.]

 

-Dokuzuncu ders.(7.8.1350)

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Modern dünyada yaşantı, akıl ve refah üzerine kurulmuştur. Hint merkezli düşünce yapısına göre aydın görüş.İç dünyanın keşfi. İlahi felsefe insan üzerine kuruludur. Doğu insanın “Ben” üzerine isyanı. Riyazet. Atheman. Brahman. SamSâra ve Nirvana. Hint dininde tenasüh. Hint toplumu sınıf tabakaları... [Tüm Eserleri: 15, s. 53-84.]

 

Fatime, Fatime est.

“Fatma Fatma’dır”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması. Dr. Ali Şeriati bu konuşmasını tashih ettikten sonra kitaplaştırdı.

 

İçeriği: Nasıl olmalı? Hakikat peresti. Halkın ve alimlerin sorumluluğu. Her din akıl ve aşk unsurundan meydana gelmiştir. Aydın. Halk. İslam toplumlarında ve İslam kültüründe kadın. Üç kadın tipi (Geleneksel kadın, modern kadın, H.z. Fatma). Din ve gelenek. Olgu ve hakikat.İnsan tipleri (eski ve yeni). İrtica ve sömürü. Modern çağda kadının kültürel rolü ve konumu. Aile. Kapitalizmin kadına bakış açısı. Doğulu kadın. Hz. Fatma Müslüman kadının ideali... [Tüm Eserleri: 21, s. 3-206.]

 

Maşin der Esaret-i Maşin

“Sanayileşme Sanayileşmenin Esiri”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Poli Teknik Üniversitesinde sunduğu konferansı.

 

İçeriği: Toy tercihinde aydına düşen görev. Dünya kutupları, Syanetizm ve bilim peresti. Sanayileşme sosyolojik bir tezahürdür. On dokuzuncu yüzyılda insan topluluklarının bilim felsefesine göre iki kısma ayrılması alt yapı, üst yapı. Bilimsel felsefede sosyal merhaleler (İlk komün, kölelik, seruvaji, feodalite, burjuvazi, Kapitalizm, sınıfsız toplum.). Burjuvazi ve bilim. Sanayileşmenin devresinin özellikleri (Üretimde yükseliş, fiyatın düşürülmesi.). Sanayileşme insani değerleri olumsuz yönde etkiliyor. Brokrasinin icadı. Faşizm. Sömürünün şiddetlenmesi. Kapitalizmin uyanışı. [Tüm Eserleri: 31, s. 303-358.]

 

Hac

“Hac”

 

Bu kitap 1971 yılında basılmıştır.Dr. Ali Şeriati bu eserinde şöyle diyor:

 

“Bu eser, Allah’ın bu zayıf kulunun kaleme aldığı, haccın edeplerini ve hükümlerini içeren bir çalışmadır. Hiçbir müslümanın, hac merasimini derk etmesi kadar önemli bir görevi olamaz. Çünkü hac ibadetleri fıkıhsal bir vazife değil, fikirsel bir vazifedir. Bu açıdan ben hac ibadetlerinin  mesajını anlamaya ve yorumlamaya çalıştım. Bunu da bir “Ruhani” veya “Fetva Mercii” nden biri olarak değil sadece hac görevini yerine getiren bir Müslüman olarak yerine getirdim. Hani hac dönüşünde bir hacı hacla ilgili düşüncelerini söyler ve diğerleri de onu büyük bir iştiyakla dinler ya işte o şekilde.” [Tüm Eserleri: 6, s. 7-89.]

 

İntizar-i Mezheb-i İtiraz

“İtiraz Mezhebini Bekleme”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Üzerinde bulunduğumuz mevcut durum ile, İslamın ilk yılları arasındaki uzaklık. İnanç ve zihni çalışmalarda öğreti olarak intizar konusu. İmam-ı zaman ve Ahir zaman olumlu ve olumsuz intizar (bekleyiş). [Tüm Eserleri: 19, s. 253-304.]

 

Peder, Mader ma Müttehimim

“Anne, Baba Biz Suçluyuz”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu konuşması. Şeriati bu konuşmasını tashih ettikten sonra kitaplaştırdı.

 

İçeriği: İslamî konulara yeni ve eski bakış açıları. Bu her iki bakış açısına göre dini anlayışın ne olduğunu ele alıyor. [Tüm Eserleri: 22, s. 55-170.]

 

Teşeyyü’-i Alev-i ve Teşeyyü’-i Safevi

“Ali Şiası ve Safevi Şiası”

 

9.8.1350 Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu üç saat konuşması.

 

İçeriği: Ali Şiası ve Safevi Şiası fikir ve inanç yapılarının karşılaştırılması. [Tüm Eserleri: 9, s. 17-263.]

 

Teşeyyü’-i Siyah ve Teşeyyü’i Surh

“Siyah Şia ve Kırmızı Şia”

 

Mezheb-i Şahadet ve Mezheb-i Aza

 

Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad’da bir geceden fazla sahneye konulmasına rejim tarafından müsaade edilmeyen Tiyatro oyunu “Ser be dâran” için yazdığı açıklama ön yazısı. [Tüm Eserleri: 9, s. 3-10.]

 

Mes’uliyet-i Şia Buden

“Şia Olmanın Sorumluluğu”

 

15.8.1350 Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: İman ile amel arasındaki ilişki. Din, din için veya halk için. Din mefhumunun yeni manası. Sırat. Hac. Ümmet. Sorumlu insan ve özellikleri. Şia ve tarihi dönemleri. Şiaya göre tarih üç bölümden oluşur: “Nübüvvet” Kurtuluş ve özgürlüğün kemale erdiği dönem. “İmamet ve rehberiyet”, “Gaybet dönemi” Naiblik ve içtihat. [Tüm Eserleri: 7, s.  227-267.]

 

Çe Niyaz-i est be Ali?

“Ali’ye İhtiyaç Duyulmasının Nedeni Nedir?”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Günümüz toplum ve insanının Ali’yi tanımaya ihtiyacı vardır. Hz.Ali’nin hayatının üç devresi; Mektebi oluşturmak için yirmi üç yıl mücadelesi. Vahdeti muhafaza etmek için yirmi beş yıl. Son beş yıl adaleti tesis etmek için yönetimdeki çalışmaları. [Tüm Eserleri:  26, s. 133-154.]

 

Çe Bayed Kerd?

“Ne Yapmalı?”

 

Hüseyniye-i İrşad’da sunduğu bu konuşmasının metnini bazı eklemeler yaparak kitaplaştırdı.

 

İçeriği: Batının, Asya ve Afrika toplumlarının kültürlerini ve tarihsel kimliklerini ortadan kaldırmak için verdiği mücadele. Sözde aydınların toplumlarını batılılaştırmak için üstlendikleri rol. Dinin içeriği ve hakikatine rağmen şekil ve forMûna dayanma.

 

Günümüz insanının en önemli problemi olan ruhi bunalımına cevap verici olarak hareketli ve sürekli gelişen bir inanç yapısına sahip olarak İslam dini.

 

Yeni okumuşların halkla olan diyalogu. Aydının misyonu ve onun toplum içerisindeki belirgin özelliği. Öze dönüş. Düşünsel ve bilimsel mücadele. Yanlış ve bozuk gelenekler. Batı kültür ve medeniyetini doğru anlamak ve dünyadan haberdar olmak. İslamî bir Rönesans gerçekleştirmek... Kur’an ve Muhammed-i İslam’a dönüş. Yaşadığımız çağa uygun olarak İslamî toplumların ihtiyaçlarını yeni bir bakış açısıyla ele almak. [Tüm Eserleri: 20, s. 331-472.]

 

Ari İyn çenin bud Berader

“Evet Kardeşim İşte Böyleydi”

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

Dr. Ali Şeriati bu kitabında şöyle diyor: “Ben büyük medeniyetlerin ve büyük insanlık medeniyetinin o tarihi muhteşem yapıtlarını her zaman beşeriyetin iftihar kaynakları olarak kabul ederdim. Her ülkeye veya her şehre gittiğimde öncelikle oranın en büyük medeniyet kalıntılarını görmeye giderdim. Daha önce orada yaşamış olan milletlerin geride ne gibi eserler bıraktıklarını bilmek isterdim.

 

Ne zaman ki Mısır topraklarına ayak bastım, hemen dünyanın yedi harikasından biri olan piramit mezarlara gittim. Orada bana rehberlik yapan kişi bu büyük yapıtların beş bin yıl önce o zamanın kölelerinin sekiz yüz milyon büyük taş parçasını Usvan’dan Kahire’ye yani dokuz yüz seksen kilometre taşıdılar ve üst üste koyarak Firavunların mumyalarının içerisine konulacağı binaları inşa ettiler... Bir an gözüm o civarda bulunan kölelerin mezarlarına takıldı. Beni onlara  doğru çeken bir şeyin olduğunu hissettim, kendimi onların mezarının başında buldum. Sanki orada yatan kölelerin her birini tek- tek tanıyordum. Elime bir kağıt kalem aldım ve orada yatan yüz bin köleden birisine bir mektup yazdım. Ondan sonraki binlerce yılı ona anlattım, o bu geçen binlerce yıldır yoktu ama kölelik çeşitli şekillerde devam ediyordu.” [Tüm Eserleri: 22, s. 171-192.]

 

Ali Bunyangozar-i Vahdet

“Ali, Vahdetin Kurucusu” 21.8.1350

 

İçeriği: Çeşitli bakış açılarına göre İslamî gruplar arasında vahdetin tahlili. Tek bir hakikat olarak İslam. Vahdet düşünce planında ve yapılan araştırmalara göre mahkum edilmiş durumdadır, fakat şia ve Sünni arasında oluşacak vahdet mümkün ve makuldür. Bu konu bizlerin sorumluluğumuz altındadır. [Tüm Eserleri: 26, s. 155-194.]

 

“Tarih ve Dinleri Tanıma”

-Onuncu ders. 21.8.1350

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

İçeriği: Büyük bi’set (çıkış)’lerde ki yakınlık (Lao-Tzu, Konfüçyüs, Buda M.Ö.5-6. yüzyıllar), Hz. İbrahim ve onun kıyamı. Günümüz dünyasına hakim olan felsefi yapı (Refah ve Karmaşa). Budanın hayat hikayesinin tahlili ve ortaya koyduğu toplumsal hareket. [Tüm Eserleri: 15, s. 85-120.]

 

Ez koca Agaz konim?

“Nereden Başlamalı?”

 

Sanat-i Şerif üniversitesinde yaptığı konuşma.

 

İçeriği: Toplumların ve insanların önemli sorularından biri olan “Nereden Başlamalı?” ya cevap vermektedir. Aydın; sorumluluğu ve rolü. Mevcut İslamî toplumların durumunun değerlendirmesi. Sorumluluk sahibi bir Müslüman aydının görevi. İslamî protestanizmin icadı. Kültür kaynaklarının ayıklanması. Toplumsal tezatların eleştirilmesi. Aydının kendisi ile halk arasında bir köprü kurması. [Tüm Eserleri: 20, s. 247-294.]

 

“Tarih ve Dinleri Tanıma”

On birinci ders.5.9.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Buda ve Budizm. Kurtuluş yolu. Akıl öteciliği ve akılsızlık. Nirvana. Buda. Uyanışa davet. Hint ve Hint ilahları. Buda’nın vesileler güçlerine karşı feryadı ve insanı ilahlara  -Allah’a değil- tapmaktan öze dönüşe daveti. Hakikat ve akıl. Kendini bulma ve kendini tanıma. Adalet. Buda dininin ibadet ve merasimleri. Buda dininin felsefesi marifet üzerine bina edilmiştir ve marifet üç kısma ayrılmıştır; Dünya ebedi olmayanlar topluluğudur. “Ben” yalandır. Hayat acıdan ibarettir. [Tüm Eserleri: 15, s. 121-156.]

 

“Tarih ve Dinleri Tanıma”

On ikinci ders.19.9.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Dini marifet. Hint dininin ruhunu tanıma. Hint’e genel bakış ve diğer coğrafyalarla mukayesesi. Hint dinlerinin özellikleri. Batı düşünce ekollerinin dünya görüşleri (Radikalizm. Hümanizm. Realizm. Natüralizm. Epikurizm. Psikolojizm ve...). Hint dinlerinde tanrı. [Tüm Eserleri: 15, s. 157-190.]

 

“Sorular ve Eleştirilere Cevaplar”

 

Hüseyniye-i İrşad . 23.9.1350’de İmam Caferi Sadık’ın vefat yıldönümü münasebetiyle bir panel düzenlenmiştir. Bu panele Sadr Belagi, Seyyit Murtaza Şebesteri, Üstat Taki Şeriati, Dr. Minaçi, Dr. Ali Şeriati ve Ali Emirpur konuşmacı olarak katılmışlardır. [Tüm Eserleri: 22, s. 225-244.]

 

“Tarih ve Dinleri Tanıma”

On üçüncü ders. 3.10.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: İran’daki ilk kavimler ve onların dinleri. İran’da bulunan Arya ırkına mensup kavimler. Zerdüştlük ve Aşkari devletine karşı ayaklanmaları. Sasaniler ve Zerdüştler. Zerdüştlüğün ilahı. Zerdüştlük dinine ve İslam’a göre yaratılış. Zerdüştlük dininin özellikleri. [Tüm Eserleri: 15, s. 191-218.]

 

“Tarih ve Dinleri Tanıma”

On dördüncü ders. 17.10.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Açık ve kapalı toplumlar. Filozoflarla Peygamberler arasındaki fark. Zerdüştlük dininin incelenmesi. Zerdüştlükte sosyal sınıflar. Zerdüştlük dininin ilahları. Zerdüştlüğe göre kıyamet. [Tüm Eserleri: 15, s. 219-272.]

 

İslam Şinasi (Ders-i evvel)

“İslam Bilim”

 

İlk ders. 15.11.1350

 

Hüseyniye-i İrşad’da “Tevhidi Dünya Görüşü” başlığı altında sunduğu dersler.

 

İçeriği: Bir inanç ekolü olarak İslam. Bir ekolun teoremi. Tevhit ekolünün çerçevesi. İtikadi alt yapı ve üst yapı. Dünya görüşü. İdeoloji. İnsanı tanımak. Sosyoloji. Tarih felsefesi. İdeal toplum. İdeal insan. Tevhide dayalı dünya görüşü ve Şirke dayalı dünya görüşü. İnsanın yaradılışı. Toplum ve tarihte Kabil ve Habil sınıfsal diyalektik tezadı. [Tüm Eserleri: 16, s. 2-81.]

 

“İslam Bilim”

ikinci ders. 22.11.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

Bu konuşma birinci dersin devamıdır. [Tüm Eserleri: 16, s. 2-81.]

 

“İslam Bilim”

Üçüncü ders. 29.11.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Bir dünya görüşü ve tarih felsefesi olarak tevhid. Tarihi seyir içerisinde tevhid sosyolojisi iki asıl olan hayır ve şerre dayalı bir ahlaki alt yapıya sahiptir. Tevhidi dünya görüşüne göre vahdet ve kesret. Dünya ve ahiret. Ayet ve sünnet... [Tüm Eserleri: 16, s. 82-115.]

 

“İslam Bilim”

Dördüncü ders. 6.12.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Sosyal alt yapı. Kölelik dönemlerinde üretim alt yapısı. Feodalite. Burjuvazi. Şirkin çeşitleri ve şirk sosyolojisi. Şirk dünya görüşü. [Tüm Eserleri: 16, s. 116-137.]

 

“İslam Bilim”

Beşinci ders. 13.12.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Felsefe tarihi ve beşeriyet tarihi içerisinde kendine has bir duruşu ve hareketliliği bulunan tevhidi görüş. İbn-i Haldun’a göre tarih felsefesi. Vigo, Hegel, Marks, Toynbee ve Egzistansiyalizm. Hümanist ekoller. Batı ve doğuda Hümanizm, İslam mektebinin oluşumunda esas unsurlar (Kitap, Peygamber ve ashabın hayatı...). İslamı tanıma metodu. İmamet... [Tüm Eserleri: 16, s. 138-174.]

 

“İslam Bilim”

Altıncı ders. 20.12.1350

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Aydının misyonu. Bilinçlendirici asli bir etken olarak İslam tarihini bilmenin önemi. Selefiye hareketi ve önderleri ( Seyyid Cemal ve Muhammet Abduh ). [Tüm Eserleri: 16, s. 176-204.]

 

Şehadet

“Şahadet”

 

Hüseyniye-i İrşad’da müslüman gençlerin idam edilecekleri günün sabahı yaptığı konuşma.

 

İçeriği: Hüseyni hareket ve şahadet felsefesi. [Tüm Eserleri: 1, s. 121-123.]

 

Pes ez Şehadet

“Şehadet Sonrası”

 

1350 yılının on ikinci ayı içerisinde Narmek Mescidinde yaptığı konuşma. Bu konuşması kasete alınmış ve çoğaltılarak dağıtılmıştır.

 

Dr. Ali Şeriati bu konuşmasını aynı gün şehit edilen genç Müslümanların, özellikle yakından tanıdığı Mes’ud ve Mecid Ahmet Zade’nin Şahadetlerinden son derece etkilenmiş bir hal içerisinde yapmıştır. “Zeyneb-i bir duyarlılıkla sunduğu kan, şahadet ve şehitlerle ilgili konuşmasını kendisini dinleyen halkı kıyama davet ederek noktalamıştır. Konuşmanın bitiminde dinleyicilerin büyük bir kısmı mescidin bulunduğu caddede Şahlık rejimini protesto yürüyüşü yaparlar, onlarcası bu gösteri esnasında Şahın polisleri tarafından tutuklanır.

 

Dr. Ali Şeriati’nin o günkü yaptığı konuşmadan bir bölümü şöyledir:

 

“Şu an şehitler öldüler ve biz ölüler ise yaşamaktayız. Şehitler sözlerini söylediler ve biz dilsizler ise onların muhataplarıyız. Onlar yaşamaya tahammül edemedikleri için cesurca ölümü tercih ettiler, bizler ise utanmadan kala kaldık. Bizler yüzyıllardır durmaktayız. Şu halimize tüm dünya gülse yeridir. Çünkü bizler hayat ve izzetin sembolleri Hüseyin ve Zeynep’ten dem vuruyoruz ama zillete ve alçaklıklara boyun eğiyoruz. Fakat o gidenler ise Hüseynice bir iş yaptılar, kalanların üzerine ise Zeynepce bir iş yapmak düşer, bunun dışındakiler ise Yezididirler...” [Tüm Eserleri:  19, s. 197-208.]

 

Bazgeşt be Hişten

“Öze Dönüş”

 

1350 yılının sonlarında Ahvaz’daki Cendi Şapur üniversitesinde sunduğu daha sonra bu konuşma metni. İran ve Avrupa’da “Günümüz İnsanının Gereksinimleri” adıyla yayınlandı.

 

İçeriği: İnsanın sosyal sınıfı. Şuur ve iman. Dine dayanma. Tarih, kültür ve kültürel dil. Dine dönüş. Tarih ve kültür. Hangi öze dönüş. Bilinçlendirici bir ideoloji ve aydın bir olgu olarak İslama dönüş. [Tüm Eserleri: 4, s. 5-33.]

 

Bazgeşt be kudam Hiyş?

“Hangi Öze Dönüş?”

 

1350 yılında kaleme aldığı tahmin edilen bir eseridir.

 

İçeriği: Bizim toplumumuzda düşüncelerin kaderi. 19. yüzyıl İran toplumunun incelenmesi. İranlı ıslahatçıların ve müceddidlerin çalışmaları. Medeniyet ve modernizm. Bir toplumun vicdanının kilitli olması. Bizim toplumumuz tarih evrelerin den hangisini yaşamaktadır ve bulunduğu durum nedir? Doğulu ve batılı toplumların farklılıkları ve özellikleri. Bir hareketin hükümete ulaşmasından sonra yenilgisi. Toplumun kaderine şuurlu bir şekilde yaklaşmak. İslam toplumlarının aydınlarının görevi. Alinasyon. Sömürü. Üçüncü dünya ülkelerindeki bazı örnek aydın şahsiyetler (Fanon, Seyyid Cemal). Nasyonalizm. Marksizm. Materyalizm. İlim ve amelin irtibatı. Din. Toplumuzun tarihsel ve kültürel benlik çeşitleri. Öze dönüş. Cebr-i Tarih. Yaratılış hikayesi. Habil ve Kabil, sınıfsal savaş. [Tüm Eserleri: 4, s. 37-401.]

 

Niyazhay-i İnsan-i İmruz

“Günümüz İnsanının İhtiyaçları”

 

Ahvaz’da ki Cend-i Şapur Üniversitesinde yaptığı konuşma.

 

İçeriği: Modern felsefenin buhranı ve batıda insan bilim. İnsan denen meçhul. İnsan ve çeşitli ideolojiler ve ekoller. İnsanın mana ve mefhumu. İnsanın düşmanları; bilim, kapitalizm, uzmanlık, hurafelerle dolu dini anlayışlar, tüketim, kitap kurbanı olma, sınıfa dayalı düzen. [Tüm Eserleri: 25, s. 291-320.]

 

Vaz-i Agah-i Tabakat-i

“Sınıfsal Durumdan Haberdar Olma”

 

Neft Üniversitesinde bir grup öğrenciyle yaptığı sohbet.

 

İçeriği: İran’daki sınıfsal konumdan haberdar olmak. Sosyal sınıf. Geri kalmış toplumlarda bilinçli bir aydın sorumluluğu. İslam toplumlarında aydının rolü. Asimilasyon ve onun İslam toplumlarını tehdit edişi. [Tüm Eserleri: 31, s. 389-408.]

 

 Dr. Ali Şeriati’nin 1350 yılında hac ziyareti esnasında yaptığı konuşması.

 

Bu bölüm aşağıda bahsedilen yedi kısımdan oluşmaktadır.

 

1- 23 günde 23 yıl. / Medine konuşması.

 

İçeriği: Peygamberin hayatının 23 yıllık bölümünü incelemektedir.

 

İnsanın mesuliyeti. İslamı tanıma yolu. Peygamberin yaptığı savaşların tahlili. Hz. İbrahim’in tam manasıyla tanınmaması. Müslümanların zihinlerindeki Hz. Muhammed ve Ehl-i Beyt imamları anlayışı.

 

2- İslamda hicretin önemi ve Kur’an’da yer alan beş tür hicretin incelenmesi. / Medine.

 

İçeriği: Hac. Hicret ve muhacirlik. İslamın üç önemli esası; İman, Hicret ve Cihad. Hicret çeşitleri; Mesuliyet sahibi bir insanın hicreti, Mesuliyet sahibi olmayan bir insanın hicreti, İlmi hicret, Tebliğ amaçlı hicret, Öze dönüş hicreti.

 

3- Peygamber mescidinin ve etrafının krokisi. Hz. Fatma’nın hayatını bilmenin önemi. / Medine.

 

İçeriği: Peygamber mescidinin ve Hz. Fatma’nın eviyle ilgili açıklamaları içermektedir.

 

4- Tevhid tüm amellerin alt yapısını oluşturmaktadır. Hükümler ve duygular. / Mekke.

 

İçeriği: Tevhid ve şirk. Çeşitli dinlerde asıl kurtarıcı unsur. Sömürü sosyolojisi. Tevhid tüm usul kaidelerinin ve hükümlerin temelini oluşturur. Aşk ve marifet. Şirkin çeşitleri...

 

5- Şu an Kabe’ye ulaştın, artık Kabe’de de kalma.

 

İçeriği: Hac ve hac ibadetlerinin tahlili.

 

6- Genel tekrar ve netice çıkarımı. / Mina.

 

İçeriği: Hac insanın iç  ve dış dünyasında gerçekleştirdiği bir ibadettir. Kur'an'da zaman kavramı. Şuurlu bir insanın şuursuz bir toplumda görevi. Tevekkül. Tavaf dünyada tevhidin resm edildiği yerdir. Hac ibadetleri ( Say. Tavaf. Allah ile biatlaşmak  Arafat. Mescid ul-Haram ). Hac ibadetlerinin sembolik tahlili. Dünya ve ahiret.

 

7- Gelecek için kara verme. / Mina. [Tüm Eserleri: 29, s. 363-538.]

 

Hac Bozorgter

“Hac Daha Büyüktür”

 

Hac ibadetlerinin konu edildiği bu esrini 1350 yılında kaleme almıştır.

 

İçeriği: Zilhiccenin dokuzuncu gününde salikin ihramını giyerek Arafat’a gidişi, oradan Meş’ar’a oradan Mina’ya, şeytan taşlamadan sonra kurbanını kesmesi... gibi sembolik hac ibadetlerinin tahlili. Tasavvuf ve hac. Bilimsel tarih zorunluluğu. İnsanın dört büyük zindanı: Tabiat, tarih, toplum ve nefis. [Tüm Eserleri: 6, s. 91-240.]

 

Bozorgter ez Hac: Şahadet

“Hacdan Daha Büyük: Şahadet”

 

Bir önceki eserin devamı. [Tüm Eserleri: 6, s. 243-247.]

 

Ferheng ve İdeoloji

“Kültür ve İdeoloji”

 

Tahran Öğretmen yüksek okulunda sunduğu konferans konuşması.

 

İçeriği: Kültür. Medeniyet. İdeoloji. Kültür ve medeniyet çeşitleri. Yunan kültürü. Çeşitli beşeri nazariyeler (Felsefi. Bilimsel. Fenni ve Teknik. Siyasi ve sosyolojik. Sanatsal. İrfani ve dini). Kendinden haberdar olma ve hükümet... [Tüm Eserleri: 23, s.135-172.]

 

Bazgeşt be Hiyş

“Öze dönüş”

 

Bu eserin yazılış tarihi tam olarak bilinmemesine rağmen Meşhed Üniversitesindeki görevine son verilmeden (1350-1351) önce kaleme aldığı bilinmektedir.

 

İçeriği: Kendine yabancılaşmanın sebepleri. Nasyonalizm ve milliyet. İnsan alinasyon çeşitleri: Sofivari alinasyon, Sanayileşme yoluyla alinasyon, iş, aşk, züht, madde ve düşünsel alinasyon, Kültürel ve milli....

 

Milliyetçiliğin nasyonalizmle bağlantısı. Raşizm. Enternasyonalizm ve çeşitleri: (Dini, İnsani, Sınıfsal). Milliyet ve dinin irtibatı. İslam ve milliyet. İran’da öze dönüş hareketleri. İran’ın tarihi devreleri (Yunanlaşma, batılılaşma, İslamın ilk dönemlerinde öze dönüş hareketleri, Şuubiye, Ebu Müslim hareketi, Muhtarın kıyamı, hariciler). İranlıların İslama yönelmelerinin sebepleri. Edebi hareket. Kültürde Firdevsi’nin rolü. Marksizm bir çeşit alinasyondur... [Tüm Eserleri: 27, s. 79-226.]

 

 1972 (H.Ş.1351)

 

Çehar Zindan-i İnsan

“İnsanın Dört Zindanı”

 

Yüksek Sosyal Hizmetler Okulunda kız öğrencilere sunduğu konuşması.

 

İçeriği: İnsan mefhumuyla ilgili çeşitli tarifler. İnsanın özellikleri; Şuur, Seçme ve yaratıcılık. İnsanın zindanları; Tabiat, Tarih, Toplu ve Nefis. İnsanın bu zindanlardan kurtulmasının yolu. [Tüm Eserleri: 25, s. 59-174.]

 

“İslam Bilim”

- Yedinci ders. 18.1.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“Tevhid bir tarih felsefesidir” başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Tevhidi nazariyeye göre tarih felsefesi. Şirk ve Tevhid. Tevhid ve şirkin başlangıcı. Yunan ilahları. Kürt yarım adası. Yunan ve Beyn’n-Nehreyn arasındaki vasıta ( kudret, medeniyet ). Totem’in sorusu.

 

"İslam Bilim"

- Sekizinci ders. 25.1.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri. “Ahlak Felsefesi” başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Tevhidi dünya görüşüne göre ahlak felsefesi ve insan bilim. Amiyane ve bilimsel ahlak. Dünya ve ahiret. İslam’da üç ahlaki esas (Fedakarlık, Hayır ve Şer, Emir ve nehy). Alinasyon ve Aline edenler; İnhiraf olmuş dinler. Şirk, züht, sanayileşme, teknokrasi) [Tüm Eserleri:  16, s. 206-232.]

 

Brokrasi, sınıfsal toplum düzeni. Materyalizm. İdealizm. Beşeri bozulmanın asıl nedenleri; (Cehalet, menfaat ve korku)... [Tüm Eserleri:  16, s. 234-303.]

 

"İslam Bilim"

-Dokuzuncu ders. 1.2.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

İçeriği: Hac. Ferdin veya toplumun esas oluşu. İslam’da ahlak felsefesi. Sosyoloji ve psikolojide “Ben” ve “Biz” bahsi. “Ben” ve çeşitleri; Irksal ben, kavimsel ve milli ben, sınıfsal ben ve ailevi ben.

 

Beşeriyeti tehdit eden tehlikeli hastalıklar. Kültürel ve tarihsel kopukluk ve yabancılaşma. Milletlerin bir birlerinden ayrılmalarının sebebi. İki olgunun vahdeti; Dünya ve ahiret. Tabiat ve tabiat ötesi. Ruh ve madde.

 

Çeşitli dünya görüşleri; İdealizm, Materyalizm, şüphecilik, insan merkeziyetçilik... [Tüm Eserleri: 16, s. 304-340.]

 

"İslam Bilim"

- Onuncu ders.

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.8.2.1351

 

“Kur'an'a ve Beşeri Ekollere Göre Tarih” başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Aristo yöntemi ile bilimsel yöntemin farklılıkları. Kur'an ve tarih. Tarihin, toplumları, ırkların veya kültürün esas alı- nışına göre tarifi. İnsanın ilim oluşu (Egzistansiyalist görüş).  Historizm (Cebr-i tarih). [Tüm Eserleri: 17, s. 3-40.]

 

"İslam Bilim"

- On birinci ders.15.2.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“Arnold Toynbee’nin tarihi harekete geçiren etkenler Tezi” başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Tarihi harekete geçiren etkenlerle ilgili çeşitli görüşler.

 

Toynbee ve tarihsel etken olarak istila ve savunmaların asıl oluşu. Yuhan Frederik Şilir ve Aşk ve açlık. İbn-i Haldun; İklim ve coğrafya.

 

Faşistler ve Raşistler. Irk. Ekonomist ve Marksizm ekonomik yapıyı tarihin hareket etkeni olarak kabul eder.

 

Üç esas üzerine sürekli inkılap; İçtihat, İyiliği emretmek ve kötülükten menetmek. Hicret.

 

Max Weber ve şahsiyet nazariyesi. [Tüm Eserleri: 14, s. 41-72.]

 

"İslam Bilim"

- On ikinci ders. 22.2.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“Marks’ın Hayatının Üç Devresinde Marksizm”

 

İçeriği: Marks ve Marksizm. Marks’ın hayatının üç evresi ve Marksizmi eleştiri. [Tüm Eserleri: 17, s. 73-103.]

 

"İslam Bilim"

- On üçüncü ders. 29.2.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“Ekollerin Avamileşmesi” başlığıyla sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Materyalizm. Marksizm ve batıda yükselişinin sebepleri. Karşı olduğu üç cephe; Kilise, kapitalistler ve faşistler.

 

Materyalizme dayanma. [Tüm Eserleri: 17, s. 104-142.]

 

"İslam Bilim"

- On dördüncü ders. 5.3.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“Teori ve Pratik İlişkisi”başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Teori ve pratik ilişkisi. Mutezile, Şia ve iki mektep arasındaki farklılıklar. Aydının görevi; Toplumsal pratik ve toplumu uyandırma yani, düşünsel ve toplumsal yol göstericilik. Dine dayanma. [Tüm Eserleri: 17, s. 143-180.]

 

"İslam Bilim"

- On beşinci ders. 12.3.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“19.yüzyılda Marksizm”başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Üç Marksizm türü; Amiyane, resmi devlet ideolojisi ve bilimsel Marksizm. Marksist ideolojide alt yapı ve üst yapı. Marksizm’e göre insanın tarifi. Marksizm’de üç ana hareket esası; Hakikat, nefi ve diz alinasyon... [Tüm Eserleri: 17, s. 181-210.]

 

"İslam Bilim"

- On altıncı ders. 19.3.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“ Bilimsel Marksizm ve Devlet Marksizmi”başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Cebrin tarifi ve çeşitleri; Dini, maddi, tabiat, psikolojik, tarih ve iktisadi cebr. Tarihi materyalizm ile bilimsel materyalizm arasındaki fark. Hegel’e göre tarih felsefesi ve Marksizm’le olan farklılıkları. Marksizm ve idealizm. [Tüm Eserleri: 17, s. 211-241.]

 

"İslam Bilim"

- On yedinci ders.26.3.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“Alinasyon ve Diyalektik Marksizm’de “İş” ve “İhtiyaç”” başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Marksizm’in incelenmesi ve eleştirilmesi. Marksizm’i anlama anahtarı Praxis. İnsanlar arasındaki diyalektik ilişkinin incelenmesi. Marksizm’de iş ve ihtiyaç. [Tüm Eserleri: 17, s. 242-277.]

 

İntizar-i Asr-i Hazir ez Zen-i Müselman

“Çağın Müslüman Kadından Beklentisi”

 

4.4.1351 Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Geleneksel bir toplumda şuurlu bir aydının görevi. Dört tip kadın şahsiyeti; Geleneksel kadın tipi, dayatılan modernist tip kadın ve Müslüman kadın. Hz. Fatma Müslüman bir kadın için örnek bir şahsiyettir. Kültürel savaş. [Tüm Eserleri: 21, s. 207-240.]

 

Seminar-i Zen

“Kadın Konulu Seminer”

 

Hz. Fatma günleri (22.23.24/4/1351) münasebetiyle düzenlenen seminerde yaptığı konuşma.

 

İçeriği: Erkeğin kadına karşı olan vazifeleri, kadının erkeğe karşı olan vazifeleri. Aile. Batı toplumlarında kadının bir fert oluş esası bir aile değil... [Tüm Eserleri: 21, s. 241-258.]

 

"İslam Bilim"

- On dokuzuncu ders. 1351’in 4. ayında.

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

İçeriği: Yaratılış destanında yasak meyvenin bir sembol olarak tahlili. Burjuvazinin özellikleri. İş ve üretimin işçiyle olan irtibatı... [Tüm Eserleri:  18, s. 3-39.]

 

"İslam Bilim"

- Yirminci ders. 30.4.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“İslam Mektebinin yetiştirdiği Yüksek Şahsiyetler” başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Bir peygamber örneklemesi olarak sahabe; Selman, Ebu Zer, Bilal, Meysem-i Temmar, Sehib... [Tüm Eserleri: 18, s. 40-66.]

 

Yekbar-i Diğer Ebu Zer

“Bir Kez Daha Ebu Zer”

 

Dr. Ali Şeriati’nin bu eseri iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümü, aynı yılın 5. ayında Hüseyniye-i İrşad’da sahnelenen “Bir Kez Daha Ebu Zer” tiyatro oyununun metninin giriş kısmı, ikinci bölüm ise oyun başlamadan önce Dr. Ali Şeriati tarafından seyircilere okunan kısımdır.

 

Bu eser Ebu Zer’i Peygamberin yetiştirdiği yüksek şahsiyetlerden biri olarak incelemektedir. [Tüm Eserleri: 3, s. 200-263.]

 

Karn-i ma der Custucuy-i Ali

“Bizim Çağımız Hz.Ali’yi Aramada”

 

3.6.1351 Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Şia ve Sünni. Hz. Ali’nin hayatındaki dönemler. Hz. Ali’nin özellikleri; Cihad ve savaş simgesi, siyaset ve toplumsal mesuliyet insanı, iş ve çaba insanı, nesir ve şiir, hitap ve söz, ibadet, dua ve zühdün simgesi, hakiki dost ve maslahatın yerine hakikati geçiren adam... [Tüm Eserleri: 26, s. 67-112.]

 

Nakş-i İnqılabiy-i Yad ve Yadaveran der Tarih-i Teşeyyü’

“Zinde Tutmanın İnkılabı Rolü ve Şia Tarihinde Zinde Tutanlar”

 

21.6.1351.Dr. Ali Şeriati’nin Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Şehid ve şahadetin manası. Zinde tutmanın ınkılabi rolü ve zinde tutanlar. Vahy. Tevhidi dünya görüşü. Tevhidi görüşün sınıfsal yapıya bakışı. İslam ve İslam Peygamberinin misyonu. Şia. Kerbela ve Kabe. Şianın üç esası; Takiye, Taklit ve Şahadet. Musiki ve türkü. Aşurayı zinde tutanlar... [Tüm Eserleri: 7, s. 169-226.]

 

Zibateriyn Ruh-i Prestende

“İbadet Edilen En Güzel Ruh”

 

22.6.1351. Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: İmam Seccad ve özellikleri. Yakarış ve dua. Şiada duanın özelliği; İstek, aşk, şuur ve mücadele. İnsanın dört zindanı. Akıl ve aşk. Şahadetin manası. Yalnızlık. Sahifey-i Seccadiye’de dua... [Tüm Eserleri: 8, s. 125-179.]

 

"İslam Bilim"

- Yirmibirinci ders. 31.6.1351.

 

Hüseyniye-i İrşad’da “Biz Aydınların Muhatapları” başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Aydınların muhatapların. Günümüz dünyasının vicdanı. İslam dünyası ve Müslümanlar. Şehirli avam. Köylü avam. Kadınlar ve çocuklar. [Tüm Eserleri: 18, s. 67-90]

 

Şia Yek Hizb-i Temam

“Şia Kamil Bir Mezheb”

 

2.8.1351.Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Bazı Peygamberlerin kutsallaştırılması yolu ile insanların uyuşturulması. Kur’an mantığı ve Kur’an’ın bakışı. Düşünce ve eylem ilişkisi. Ümmet kavramı, emir ve nehyin manası. İbadet kavramı. İdeolojinin felsefe ve ilimden farkı. [Tüm Eserleri: 7, s. 3-107.]

 

"İslam Bilim"

- Yirmi ikinci ders. 7.7.1351

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Marksizm’de tarih felsefesi. Historizm veya cebr-i tarih. Cebr. Determinizm. Tekamülün merhaleleri. Marksizm’e göre toplumsal rüşt... [Tüm Eserleri: 18, s. 91-123.]

 

"İslam Bilim"

- Yirmi üçüncü ders. 14.7.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

“Sosyalizm toplumsal Diyalektik; Malikiyetin Nefyi” başlığı altında sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Marksizm ve Marksist dünya görüşünün yenilenme hareketi. Diyalektik. Toplumsal değişimleri sağlayan etkenler. Kapitalizmin akıllanışı. 20. yüzyılda üçüncü dünya ülkelerinin sömürüye karşı verdikleri mücadele ve edindikleri tecrübeler ve ikinci dünya savaşından sonra sosyalizm. Sömürü. Tarih. Uyumcu kapitalizm. Batı sosyalizmi... [Tüm Eserleri: 18, s. 124-152.]

 

"İslam Bilim"

- Yirmi dördüncü ders. 21.7.1351

 

Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

İçeriği: Aydın ve onun toplum içerisindeki sorumluluğu. Marksist tarih felsefesi. 20. yüzyılda kapitalizm. Uyumsal kapitalizm ve klasik kapitalizm. Faşizm. Afrika’da uyanış hareketleri... [Tüm Eserleri: 18, s. 153-178.]

 

Rah-i Sevvum

“Üçüncü Yol”

 

26.7.1351’de Kız yüksek Okulu’nda sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Üçüncü dünya ülkelerinde Avrupa medeniyeti dışında başka yol seçmek. Fikir veya bilim. Medeniyet. Din. Kendinden haberdar olma. Aydın ve onun toplumsal sorumluluğu... [Tüm Eserleri: 20, s. 149-178.]

 

Hud Agah-i ve İsti’mar

“Kendinden Haberdar Olma ve Sömürü”

 

27.7.1351’de Kız Yüksek Okulunda sunduğu konuşması.

 

İçeriği: Üçüncü dünya ve medeni dünya. Kendinden haberdar olma. Toplumsal bilinçlenme. İstihmar ve çeşitleri; Din, züht, şiir, kavmiyet, geçmişe tapma... Sömürgecinin yöntemi; Modern istihmar, uzmanlık, bilim, maddi açıdan güçlenme, ferdi ve cinsel özgürlük, kadın özgürlüğü, taklit... [Tüm Eserleri: 20, s. 179-246.]

 

"İslam Bilim"

- Yirmi beşinci ders.

 

1351 yılının sekizinci ayında “Kapitalizm Uyanıyor”başlığı altında sunduğu Hüseyniye-i İrşad dersleri.

 

İçeriği: Proleter sınıf inkılabının çabuklaşmasının nedenleri; Keyfiyetin kemiyete dönüşmesi, sınıfsal bilinç, sınıfsal tezat, batı sosyal düzeni, kapitalizm ve kapitalizmin uyanışı... [Tüm Eserleri: 18, s. 189-207.]

 

Şia Yek Hizb-i Temam

“Şia Kamil Bir Hizip”

 

3.8.1351. Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Bir hizip olarak şia. Şia hizbinin temelleri; İdeoloji, hedef, şiar, sınıfsal konumu, sınıfsal sisteme bakışı, siyasi meselelere bakışı. Şia hizbinin stratejisi; Zalim hakim sistem ile ideolojik, siyasi ve iktisadi yönden mücadelesi. İmam Hüseyin’in stratejisi (Kan inkılabı), İmam Seccad, İmam Bakır ve İmam Sadık’ın stratejileri (Fikri mücadele).... [Tüm Eserleri:  7, s. 109-168.]

 

Peyrevan-i Ali ve Rençhayişan

“Ali’nin Taraftarları ve Izdırapları”

 

İçeriği: Geçmişle ve gelecek arasındaki vasat nesil ve sorumluluğu. Ali ve ızdırapları. Ali’ye karşı açılmış üç savaş; Sıffin, Nehrevan, Cemel. Ali’nin vefatından sonraki ızdırapları... [Tüm Eserleri: 26, s. 377-390.]

 

Peyam-i Ümid be Ruşenfikr-i Mes’ul (Tefsir-i Sure-i Rum)

“Sorumlu Aydına Ümit Verici Haber” (Rum Suresinin Tefsiri)

 

5.8.1351.Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Kur’an’a dönüş. İslam toplumunun sorumlu aydını. Rum suresinin tefsiri. İslam tarihinin tahlili ve peygamberin bi’setinden sonra Cihad. Bi’setin başlangıç döneminde Arabistan yarım adasının coğrafi konumu. Peygamber döneminde iki süper güç; İran ve Rum. Kur’an’ın aydınlara mesajı...           [Tüm Eserleri: 20, s. 1-48.]

 

Gasityn, Marikiyn, Nakisiyn

“Zalimler, Asalaklar, Sözlerinde Durmayanlar”

 

7.8.1351. Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Şia olmanın sorumluluğu. İslam’ın asıl esası olarak; İyiliği emretmek ve kötülükten men etmek. Tevhid şiarının üç önemli unsuru. Ali’nin düşmanları; Zalimler, asalaklar, sözlerinde durmayanlar. İmam ve imamet kavramları. Ali’nin hayatının üç bölümü; Mektep, vahdet, adalet. Günümüz dünyasının Müslümanları üç büyük facianın kurbanlarıdırlar; İdeolojik fakirlik, siyasi ayrılıklar, sınıfsal tezatlar. Hilafet ve vasiyet. Hilafetin gaspı. İdeoloji ve kültür. Özgürlük, adalet ve bilinçlenme karşıtı üç cephe; Zalimler, asalaklar, sözlerinde durmayanlar... [Tüm Eserleri: 26, s. 195-376.]

 

"İslam Bilim"

- Yirmi altıncı ders. 12.8.1351

 

Hüseyniye-i İrşad konuşması. “Enbiya suresinin tefsiri”.

 

İçeriği: Müslüman aydının sorumluluğu; Dünyadaki tüm görüşler, Dünyada şia olmayan Müslümanlar, köylü halk kitlesi, şehirli halk kitlesi, Çocuklar. Asr suresinin tefsiri. Kur'an'ın tefsir metodu. Peygamberlerin tarih içerisindeki rolleri. Kur'an'da tarih felsefesi. Peygamberlerin mesuliyeti. Enbiya suresinin tefsiri... [Tüm Eserleri: 18, s. 208-235.]

 

"İslam Bilim"

- Yirmi yedinci ders. 18.8.1351

 

“Egzistansiyalizm”başlığı altında sunduğu Hüseyniye-i İrşad konuşması.

 

İçeriği: Çeşitli dinler ve kültürlerde istila ve savaş esası. Diğer dünya görüşleriyle İslam’ı karşılaştırarak tanıma. Egzistansiyalizm. Vûcud ve mahiyet. Egzistansiyalizm ve İslama göre insan... [Tüm Eserleri: 18, s. 236-396.]

 

Hoda Hafız Şehr-i Şahadet

“Şahadet Şehri Allah’a Emanet Ol”

 

1351 yılının on ikinci ayında Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesindeki görevinden alınması dolayısıyla kaleme aldığı eser. [Tüm Eserleri: 22. s. 199-212.]

 

 1975 (H.Ş.1354)

 

Şeb-i Kadr

“Kadir Gecesi”

 

1354 yılının ilk yılın ilk ayında kaleme aldığı eseri.

 

İçeriği: Kadir gecesinin sembolik tefsiri. Tarih. Kadir. Kadir gecesi... [Tüm Eserleri: 28, s. 413-424.]

 

İdeoloji-4

“İdeoloji-4”

 

Zindandan çıktıktan sonra Meşhed’de yaptığı bir söyleşi.

 

İçeriği: Karşıtlıklar üzerine Kur'an-i anlayışın kısımlandırılması; Tevhid-Şirk, Gayb-Şahadet, Ayet-Sünnet.

 

Yaradılış destanında; Toprak, İlahi ruh, İsimler, yasak meyve, isyan, İblis, Havva, iniş...

 

Tarihde; Habil-Kabil, Halk-Mele, Mütref...

 

Sosyolojik terimler; Kıst (Adalet), Felah (Kurtuluş), Cihad... İdeoloji. İdeal insan. Yaradılış hikayesi ve diğer Kur'an-i kavramların yeni bir bakış açısıyla tefsiri... [Tüm Eserleri: 23, s. 173-254.]

 

İdeoloji-5

“İdeoloji-5”

 

Zindandan çıktığı dönemde Tahran’da yaptığı bir söyleşi.

 

İçeriği: Dünya görüşü ve çeşitleri; Materyalizm, Tevhidi dünya görüşü ve... Cebr-i tarih. Diyalektik ve onun materyalizm ve Tevhidi dünya görüşüyle olan münasebeti. İnsan diyalektik bir tezahürdür (ruh, balçık). Tevhidi ve materyalist dünya görüşlerinde ideoloji mefhumu. Nefs-i emmare. Cennet. İrtica. İsyan. Tevbe... [Tüm Eserleri: 23, s. 255-354.]

 

Ruşenfikr-i Mes’ul kiyst?

“Sorumlu Aydın Kimdir?

 

Dr. Ali Şeriati’nin kaleme aldığı bu eserin yazım tarihi kesin olarak bilinmemesine rağmen vefatından iki sene önceki bir dönemde yazdığı tahmin edilmektedir.

 

İçeriği: Sorumlu aydın ve onun toplumdaki görevi. Bir aydının zulüm altında ezilen ve sömürülen milletlerin durumuna karşın üstlenmesi gerektiği rolü. Aydın kimdir... [Tüm Eserleri: 20, s. 473-484.]

 

Arzuha” ve “Derigiha”

“Arzular” ve “Teessüfler”

Zindandan çıktıktan sonra mecbur edildiği inziva hayatında kasete çekilen iki bölümden oluşan konuşması.

 

İçeriği: Geçmişte doğu insanının durumu. Keşke siyasetle uğraşmasaydık da orta çağı anımsatan düşünce yapımızı değiştirmeye çalışsaydık. Geleceğin insanına bir bakış. Doğu insanının sosyalistler ve egzistansiyalistler gibi tek yönlü olmasındansa kendi öz irfan, adalet ve özgürlük yönlerine sahip olmasını arzu eder. [Tüm Eserleri: 25, s. 349-360. / Tüm Eserleri:  27, s. 253-260.]

 

Aheriyn Harf ; ba tuy-i Mihreban, Cavidan, Asib na Pezir

“Son Söz; Seninle Rahman, Hay, Sübhan”

 

1354-56 yılları arasında kaleme aldığı eseri. [Tüm Eserleri: 1, s. 267-286.]

 

Mi’rac ve İsra

“Mirac ve İsra”

 

1354-55 yıllarında bir ev sohbetinde soru cevap şeklinde yaptığı kasete alınan bir konuşması.

 

İçeriği: İnsanın varlık felsefesinin en derin ve yüce manası olan insanın yeryüzünden göğe doğru yükseliş hareketini konu edin mektedir. [Tüm Eserleri: 2, s. 257-263.]

 

Aşk:Tevhid

“Aşk:Tevhid”

 

1354-55 yıllarında kaleme aldığı tahmin edilen bu eseri “Aşk” başlığını taşımaktadır.

 

İçeriği: Felsefi ve insani açıdan Allah’a ibadet. Ahlak. İbadet. Tevessül. Taat. Tarihte dinin rolü. Bilinç ve bilgi. Sorumlu bir aydının görevi... [Tüm Eserleri: 2, s. 93-113.]

 

İrfan, Beraber-i, Azad-i

“İrfan, Eşitlik, Özgürlük”

 

Dr. Ali Şeriati’nin bir konuşma metni.

 

Bu metinde Dr. Ali Şeriati insanlık tarihi boyunca asli bir öneme haiz olduğu halde bir birlerinden hep ayrı kalan irfan, eşitlik ve özgürlükten bahsetmektedir. Bu üç esas insanın insanı insan yapan öğelerdir. Bu değerler tüm insani idealleri bünyesinde toplamaktadır. Bu değerlerden birinden yoksun olmak diğerlerinden de mahrum kalmayı doğuracaktır. Dr. Ali Şeriati Hz. Ali’yi bu üç esası kendinde barındıran örnek bir şahsiyet olarak ortaya koymaktadır... [Tüm Eserleri: 2, s.  61-90.]

 

Du Vasiyet

“İki Vasiyetname”

 

İlk vasiyetnamesini hac seferinden önce, yarıda kalan ikinci vasiyetnamesini ise 1354 yılının sonlarında veya 1355 yılının başlarında yazmıştır. [Tüm Eserleri: 1, s. 241-258.]

 

 1976(H.Ş.1355)

 

Tarih ve Ali

“Tarih ve Ali”

 

Dr. Ali Şeriati ömrünün son yıllarında kaleme aldığı bu eserinde; Ebu Bekr’in Peygamberin halifesinin seçilme hadisesi olan Sakife olayını ve Ali’nin bu hadise karşısında neden sessiz kaldığını konu edinmektedir. [Tüm Eserleri: 26, s. 637-647.]

 

Berh-i ez Vijegihay-i Şahsiyyet-i Peyamber

“Peygamberin Şahsiyetinin Bazı Özellikleri”

 

Özel bir sohbet toplantısında yaptığı konuşması.

 

İçeriği: İslam peygamberinin özellikleri; Heybet ve muhabbetin zirvesi. Eski değerleri kaldırıp yerine yeni değerler koyması. Halktan biri olması. Zayıflıktaki güç. Mahrumların dostu. Bir şahsiyetin oluşumundaki etkenler. Peygamberin evdeki davranışları. Peygamberin vefatı. [Tüm Eserleri: 28, s. 89-166.]

 

(Cihet Giriy-i Tebakat-i İslam) Defter-i Evvel

(İslamın Sınıfsal Yapıya Bakışı) Birinci Defter

 

1355 yılında yaptığı özel bir konuşması.

 

İçeriği: Ali’nin sınıfsal yapıya bakışı. Ali’nin zühdü. İslam’da sade yaşantı. Hayat ve ahiret. İslamî ekonomi. İslam ve kapitalizm. [Tüm Eserleri: 10, s 1-62.]

 

İkinci Defter

 

İçeriği: Tarihin iki tür gidişatı. Tarihte iki zıt olay. Akide islamının kültür islamına dönüşmesi. Maddesel ilerleme ve faydalanma insanın manevi ve ahlaki tekamülünün başlangıcı. Kur’an’ın iktisadi çıkarımları. İman, takva ve bereket üç asasının aralarındaki ilişki. Takvanın anlamı. Sosyalizm. Safeviye ve Şia. Peygamberin elit tabakanın değerlerine karşı verdiği mücadelesi. Fıkıh ideoloji ilişkisi. İktisat fıkhını İslamın iktisadi bakış açısına göre anlamanın gerekliliği. İslam iktisat felsefesi. Emek. Emek esasına göre malikiyet... [Tüm Eserleri: 10, s. 63-116.]

 

Üçüncü Defter

 

1355 yılının sonlarında “Uzmanlaşma” (Tahassus) başlığı altında yaptığı söyleşi.

 

İçeriği: İnsanın kendisine yabancılaşmasının nedenlerinden biri olarak uzmanlaşma. Medeniyetler uzmanlıklar üzerine bina edilmişlerdir. Uzmanlık, hareket ( Nehzed )’leri yok edici unsur. İnsanın sosyal ve coğrafi zindanı. İhlas. Peygamberin elit tabakaya karşı oluşunun özellikleri... [Tüm Eserleri: 10, s. 117-142.]

 

Ma ve İkbal

“Biz ve İkbal”

 

Dr. Ali Şeriati’nin zindandan çıktıktan sonra kaleme aldığı eseri.

 

İçeriği: Müslümanların tarihsel konumu; Doğu, İslam, üçüncü dünya. İkbal; İkbal’in dünya görüşü. İkbalin felsefeye karşı bir tutum takınması. İslamın temel görüşü. İkbal ve öze dönüş meselesi. Halkın düşmanları. İkbal’e göre insan, toplum, tarih, ekonomi, felsefe, bilim ve ideoloji... [Tüm Eserleri: 5, s. 117-288.]

 

Hicab

“Hicab”

 

Dr. Ali Şeriati’nin zindandan daha yeni çıktığı sıralarda yaptığı söyleşi.

 

İçeriği: Anne ve babalar genç nesille nasıl irtibat kurabilirler. İslam’da tedriciliğin esas oluşu. Giyim ve hicab... [Tüm Eserleri: 21, s. 261-284.]

 

Surud-i Aferineş

“Yaradılış İlahisi”

 

Bu bölüm Dr. Ali Şeriati’nin kasete alınmış olan bir konuşması.

 

İçeriği: Şeriati bu eserine şu cümlelerle başlamıştır; “Başlangıçta hiçbir şey yoktu. Kelime vardı. Ve o kelime Allah’tı... Allah. Onunla yokluk... Allah sürekli yalnızlık ve meçhul, azim sonsuzlukta ve melekutunun sonsuzluğunda kimsesiz! Var oluşunda ve vuslatında, yabancı... Bu cümle ile sona eriyor, hiç kimse onunla ünsiyet kuramıyordu. İnsanı yarattı. Ve bu ilk yaradılış baharıdır...” [Tüm Eserleri: 13, s. 537-543.]

 

Hud Saziy-i İnqılab-i

“Kendini İnkılapçı Yetiştirme”

 

1355 yazında kaleme aldığı bu eserinde ‘bir insanı inkılapçı bir bilince nasıl ulaştırabiliriz’i inceliyor.

 

İçeriği: Kendini yetiştirme. İnkılapçı insan. Kur’an’ın insan telakkisi. İnsanın zindanları. İrfan, eşitlik, özgürlük; İnsanı vücuda getiren üç boyut. Örnek bir insani kamil üç yönlüdür; İbadet, emek, aşk. Aydınların hastalıkları. Günümüz insanının ızdırabı. Sosyal mücadele... [Tüm Eserleri: 2, s. 132-184.]

 

Çegune Manden?

“Nasıl Kalmalı?”

 

Başka ülkelerde tahsil gören birkaç İranlı üniversite öğrencisi, Hicazi Bey, Ayetullah Hamaney-i ve Ayetullah Mutahhari’nin de katılımcı olarak katıldıkları özel bir panel oturumu.

 

İçeriği: Bu gün gençlerimiz modern düşünceler, kültür ve bozuk ideolojilerle karşı karşı karşıyıdırlar. Bu durum karşısında neler yapmalıyız? Vasat ümmet. Düşman ve muhalifler karşı gençlerimiz nasıl bir mücadele ortaya koyabilirler. İnsanın üç yönü; İrfan, Özgürlük, eşitlik... [Tüm Eserleri: 2, s. 1-57.]

 

Sâr

 

1355 yılının onuncu ayı içerisinde kaleme almıştır.

 

İçeriği: Sar nedir? Veraset ve sar’ın irtibatı. İslam tarih felsefesi... [Tüm Eserleri: 19, s. 109-122.]

 

Hür

“Hür”

 

1355 yılının Aşure gecesinde, Hüseyniye-i İrşad’ın kurucularından Muhammed Humayun’un evinde yapılan sohbet konuşması için; “Facia ve Kurtuluş Arasında Seçim Yapan Bir İnsan” başlığı altında kaleme aldığı metin. [Tüm Eserleri: 2, s. 213-247.]

 

Azadi

“Özgürlük”

 

Ömrünün son yıllarında kaleme aldığı bu eserin İçeriği; Bilinçlenme. Cebrin çeşitleri; İlahi irade, tabii irade, ırksal, yaşamsal, tarihi ve sosyal. İnsan bilim felsefesi... [Tüm Eserleri: 30, s. 17-24.]

 

İdeoloji

“İdeoloji”

 

Soru cevap şeklinde kaleme aldığı, yazım tarihi kesin olarak bilinmemesine rağmen muhtevasından anlaşıldığına göre ömrünün son yıllarına taalluk etmektedir.

 

İçeriği: İdeolojinin toplum meseleleriyle ilgili diyalogu. Bir ideolojiye hükmeden kanunlar. Ve ideoloji hakkında birkaç soruya verdiği cevap... [Tüm Eserleri: 23, s. 101-124.]

 

Tenhay-i

“Yalnızlık”

 

Yazım tarihi belli olmayan bu metnin Dr. Ali Şeriati’nin ömrünün son yıllarında kaleme aldığı tahmin edilmektedir. [Tüm Eserleri: 24, s. 325-340.]

 

Payan-i Gamengiz-i Zindigiy-i Yung

“Yung’un Acılarla Dolu Hayatının Sona Erişi”

 

Dr. Ali Şeriati’nin kaleme aldığı bu eserinde İsviçreli bir psikolog olan Karl Yung ve onun insan üzerindeki psikolojik tahlillerini ele almaktadır. [Tüm Eserleri: 25, s. 362-432.]

 

İnsan-i Azad, Azady-i İnsan

“Özgür İnsan, İnsan Özgürlüğü”

 

1355 yıllarının sonlarında kaleme aldığı tahmin edilen çalışması.

 

İçeriği: Günümüz insanının bilinmezliği. Modern şirk ve onun putları. Tevhid’in ilahı. Egzistansiyalizm ve materyalizme göre insan. Şefaat. İnsanın zindanları; Sınıfsal, kültürel, eğitim öğretim sistemi, uzmanlaşma, kişisel yaşantıdaki maddi bağımlılıklar ve din. Modern burjuvazi ruh. Tüm dinlerin mesajları ve ortak temelleri; İnsanın bilinçlendirilmesi, ahlak, kurtuluş. Üç büyük dinde yaradılış felsefesi; Yahudilik, Hıristiyanlık, İslam ve bu dinlerin ortak yönleri... [Tüm Eserleri: 24, s. 133-246.]

 

Şuma Du Ten; Ey Haher ve Ey Berader!

“Siz İkiniz; Ey Bacım ve Ey Kardeşim!”

 

Bu eseri Hasan Aladpoşun eşi Mahbube Muttehidiyn’in anne ve babasına hitaben kaleme aldığı yazısı. [Tüm Eserleri: 1, s. 233-238.]

 

Kıssey-i Hasan ve Mahbube ( Ez Şuma Du Ten ; Şehid, Şahid)

“Hasan ve Mahbube Kıssası ( Siz İkiniz; Şehid ve Şahid)”

 

Dr. Ali Şeriati bu yazısında insanlığa karşı cephe almış olan Zer, Zor, Tezvir olarak sembolleştirdiği -Mele, Mütref, Belam- istismar, isti’mar ve İstihmar’ın bugün  yeni bir çehre ile insanların önüne set kurmaya ve onları uyuşturmaya çalıştıklarını anlatmaktadır. Dr. Ali Şeriati bu üç uğursuz şeytanın elinden kurtulmanın yolunun; Öze dönüş hareketi ve Muhammed-i İslamın tekrar diriltilmesine bağlamaktadır. [Tüm Eserleri: 1, s. 219-232.]

 

Tevellüd-i Dubare-i İslam der Nigah-i Seri’  ber Feraz-i Yek Garn

“İslam’ın Yakın Çağımızda Yeniden Dirilişine Bir Bakış”

 

Şahadetinden bir iki ay önce onca çektiği acılar ve sıkıntılar içerisinde kasete aldığı konuşması. Bu kaset çoğaltılarak dağıtılmıştır.

 

İçeriği: İslam düşmanlarının, İslam ideolojisinin sistematik bir hale getirilmesi  karşısında ki korkuları. Hüküm vermede bağımsızlık. Mektebin kurulması ve korunmasındaki etkenler. Şia. Safeviye. Selefiye hareketi ve bu hareketin faaliyetleri  ( Seyyid Cemal, Muhammed Abduh ). Şia alimleri. Milli Hareket ve bu hareketin yenilgiye uğramasındaki etkenler... [Tüm Eserleri: 27, s. 227-252.]

 

» » »

 

 

TARİHİ BİLİNMEYEN ESERLERİ

 

 

Bahs-i Raci’-i be Şehid

“Şehid Hakkında Bir Konuşma”

 

İki bölümden oluşan bir konuşması.

İçeriği: Ölümün yönü. Şahadet ve şehid. Hz.Hamza’nın şahadetiyle Hz.Hüseyin’in şahadetleri arasındaki fark... [Tüm Eserleri: 19, s. 209-226.]

 

Toynbee, Temeddün-Mezheb

“Toynbee, Medeniyet-Din”

 

Soru ve cevaplardan oluşan Dr. Ali Şeriati’nin bu eseri Toynbee’nin Meşhed’e gelişinde Dr. Ali Şeriati ile yaptığı söyleşiden meydana gelmiştir. [Tüm Eserleri: 22, s. 195-198.]

 

Eğer Marks ve Pap ne bud?

“Eğer Marks ve Papa Olmasaydı?

 

Dr. Ali Şeriati kaleme aldığı bu eserinde; “Eğer papa ve Marks olmasaydı, hem tarih felsefesi, başka türlü tedvin olurdu hem de adaletçi hareketler, sınıf karşıtlığı -ki çağımız vicdani yönlenmesi kapitalizmi yok edebilmek için sosyalizme doğrudur ve dünya aydınlarının genel fikirsel tezahürleri  de bu yöndedir- başka bir türlü olurdu... [Tüm Eserleri: 22, s. 213-224.]

 

Şefaat-i Tabuy-i ve Şefaat-i İdeolojik

“Tabusal Şefaat ve İdeolojik Şefaat”

 

İdeoloji-5 söyleşisinin devamı niteliğindedir. Söyleşi tarihinin zindandan çıktıktan sonraki dönem içerisinde olduğu tahmin edilmektedir.

 

Bu söyleşide; Şefaat mefhumunun ideolojik ve tabusal farklılıklarını ortaya koymaktadır. Ve şefaatin kalbi bir inanç olduğunu bunun dışında özel bir manasının olmadığını açıklamaktadır. [Tüm Eserleri: 23, s. 383-392.]

 

Felsefe-i Hılkat-i İnsan

“İnsanın Yaradılış Felsefesi”

 

Bu eser Dr. Ali Şeriati’nin kaleme aldığı en son eserlerinden biridir. [Tüm Eserleri: 24, s. 341-352.]

 

İsyan-i İnsan

“İnsanın İsyanı”

 

“İsyan” başlığı altında kaleme aldığı birkaç bölümden oluşan konuşması.

 

İçeriği: Destanlarda insanın isyanı. Yunan tanrılarına karşı Prometheus isyanı. İnsanın yalnızlığı, garipliği ve ızdırabı. Prometheus ile şeytanın kıyası. Albert Camu’nun isyanı... [Tüm Eserleri: 25, s. 91-115.]

 

İrtica-i Nu

“Modern İrtica”

 

Kaleme aldığı bu çalışmasının İçeriği: Hegel felsefesinde alinasyaon konusu ve Alman sosyalistlerin ahlakını incelemektedir. Alman sosyalistler Hegel’den sonra onu sosyolojide, toplum e sınıf psikolojisinde devrik olarak tarif etmişlerdir. [Tüm Eserleri: 25, s. 285-290.]

 

İnsan, İslam ve Mektebhay-i Mağrib Zemin

“İnsan, İslam ve Batılı Ekoller”

 

Bu bölüm Dr. Ali Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarih bölümünde öğretim görevlisi olarak görev yaptığı sıralarda öğrencilere ders olarak sunduğu konuşması.

 

Dr. Ali Şeriati’nin bu konu başlığı altındaki derslerini öğrenciler kaleme alıp fotokopi halinde çoğaltmışlardır. SAVAK bu derslerin fotokopi edilerek çoğaltıldığından habersiz olduğu için bu dersin bir metninin bir çok yerlerinde değişiklik yaparak “Marksizm, İslam Karşıtlığı” uydurma başlığıyla Keyhan Gazetesinde yayınla- maya başlamıştı. Bundan amaçları; Tevhidi değerlere bağlı inkılapçı ideolojik bir direnişi sukuta uğratmaktı. İşte bu arada Müslümanlar bu dersleri “İnsan, Marksizm, İslam” adıyla bir kitap olarak yayınladılar.

 

İçeriği: İnsan denen meçhulü tanıma. Hümanizm. Eski Yunan’ın destansal dünya görüşü. Liberalizm bir batı burjuvazismi. radikalistlere göre insan varlığının tasviri. Marksizm’de insan. Egzistansiyalizm ve İslam. Bir Hümanistin üzerinde ittifak ettiği insanın asli sıfatları; İnsan asil bir varlıktır, müstakil bir iradeye sahiptir, şuur ve bilinç sahibidir, yaratıcı, ideal sahibi, ahlaksal bir yapıya sahiptir. İnsanın kemaline engel üç facia; Kapitalist alçaltma, Marksist donukluk ve egzistansiyalist karmaşa. Marksizm ve İslam zıtlaşmasında insan... [Tüm Eserleri: 24, s. 31-132.]

 

Tercüme ve Tefsir-i Hutbey-i 32 Nehc ul-Belağa

“Nehc ul-Belağa’nın 32. Hutbesinin Tercüme ve Tefsiri”

 

İki sayfadan oluşan metni Dr. Ali Şeriati bir arkadaşının yapacağı konuşması için kaleme almış ve arkadaşına vermiştir. [Tüm Eserleri: 26, s.  3-4.]

 

Arab Piş ez İslam

“İslam Öncesi Arapların Konumu”

 

Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarih bölümünde verdiği derslerden bir bölüm.

 

İçeriği: İslamın ortaya çıktığı zamanın ve muhitin tanınması. Peygamberin bi’seti döneminde Arabistan’ın coğrafi konumunun tahlili. Arap cahiliyesine genel bakış. Yemen medeniyeti. Gassaniler.  Adnaniler. Peygamber döneminde Arabistan’da din. Toplum, yönetim ve sınıfsal durum... [Tüm Eserleri: 29, s. 563-572.]

 

Kitab-i Ali, Kitab-i Ferda, Kitab-i Hemiyşe

“Ali’nin Kitabı, Yarının Kitabı, Her zamanın Kitabı”

 

Üzerinde yazılış tarihi bulunmayan eserlerinden biri.

 

İçeriği: Eski ve yeni istihmarın incelenmesi. İnsanlık tarihi olayların, büyük adamların ve pehlivanların tarihi değil, halkın tarihidir. Dolayısıyla eğer insan kendi alın yazısını ve kaderini çizmek istiyorsa halkın hareket ve gidişatında yani insanlığın alanında ve bağlılık özünde yer almalıdır. [Tüm Eserleri: 29, s. 573-590.]

 

Zaruret-i Tip Şinasi der Neveşte-i Biyografi

“Biyografi Yazımında Tipi Tanımanın Zarureti”

 

Beşeriyet tarihinde yer alan üç tipi incelemektedir. Yani filozoflar ve aydın tipler Aristo ve Eflatun örneğinde olduğu gibi. Siyasi tipler, Mesela İran Şahları ve Rum imparatorları gibi. Islahatçı tipler ki bunlar da arifler ve Peygamberlerdir. [Tüm Eserleri: 29, s. 669-674.]

 

Murur-i Kutah ber Hususiyyat-i Gurun-i Vusta ve Gurun-i Cedid

“Orta ve yeni Çağın Özelliklerine Kısa bir Bakış”

 

Dr. Ali Şeriati’nin Meşhed Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde verdiği derslerden biri ki bu ders bir öğrenci tarafından kaleme alınmıştır.

 

İçeriği: İnsani bilimlerin araştırılmasında araştırmacının rolü. Tarihi devreler; Eski çağ, orta çağ, yeni çağ ve içerisinde bulunduğumuz çağ.

 

Orta çağın özellikleri; Papaizm hükümetinin evrenselliği. Aristo’nun inanışı ve onu taklit. Her şeyin dinselleşmesi. Sabit dünya görüşü. Rönesans ve tezatları. Haçlı savaşları ve nedenleri. Syantizm ekolünün esasları. 17. yy.’da entelektüel sınıfın boy göstermesi ve özellikleri. Burjuvazinin doğuşu. Büyük Fransa devrimi. Bir devrimi meydana getiren şartlar ve insanlara etkisi. Sanayi toplumlarında dinin rolü. Modern medeniyet ve sanayileşmenin doğuşunun nedenleri. Asimle ve entelektüelin arasındaki fark. Üçüncü dünya entelektüalizmi... [Tüm Eserleri: 31, s. 207-260.]

 

Numayiş Name-i “Zulüm ber Paye-i Adl”

“Adalet Temeline Zulüm” Oyunu”

 

Bu oyun üç kısa perdeden oluşmaktadır. [Tüm Eserleri: 32, s. 271-278.]

 

Gozidey-i ez Eş’ar-i

Dr. Ali Şeriati seçme şiirleri.

 

[Tüm Eserleri: 32, s. 279-298.]

 

Türkçe

 

1-Ali Şeriati, “Adem’in Varisi Hüseyin”, Akademi yayınları, İstanbul .

2-Ali Şeriati, “Ali Şiası , Safevi Şiası”,Çeviren: Feyzullah Artvinli, Yöneliş yayınları, 2. Baskı, İstanbul,1990

3-Ali Şeriati, “Anne, Baba Biz Suçluyuz”,Çeviren: Kerim Güney, Seçkin yayıncılık, İstanbul,1993

4-Ali Şeriati, “Aşk ve Tevhid”,Çeviren: Ali Rehavi, Tebliğ yayınları, İstanbul, 1986

5-Ali Şeriati, “Aydın”,Çeviren: İbrahim Ağacan, Dünya yayıncılık,İstanbul,1990

6-Ali Şeriati, “Aydınlara Umut Çağrısı” (Rum suresinden dersler),Çeviren: Ejder Okumuş, İnkılap yayınları,İstanbul, 1990

7-Ali Şeriati, “Ayet Yorumları(1)”, Çeviren: Sabah Kara, Kıyam yayıncılık, Ankara,1990

8-Ali Şeriati, “Ayet yorumları(2)”,Çeviren: Sabah Kara, Kıyam yayıncılık, Ankara,1991

9-Ali Şeriati, “Ayet Yorumları(3)”,Çeviren: Sabah Kara,Kıyam Yayıncılık, Ankara,1991

10-Ali Şeriati, “Bekleyişe Karşı Tepki Dini”,Çeviren: Ramazan Karabucak, Nuans Yayınevi, Ankara, 1991

11-Ali Şeriati, “Bilinç ve Eşekleştirme”, Endülüs Yayınları, İstanbul, 1991

12-Ali Şeriati,“Bir Önünde Sonsuz Sayıda Sıfırlar”,Çeviren: Ramazan Karabucak, Fecr Yayınevi,Ankara. 1991

13-Ali Şeriati, “Biz ve İkbal”, Çeviren: Ergin Kılıçtutan, Bir Yayıncılık, İstanbul, 1988

14-Ali Şeriati,“Çağın Müslüman kadından Beklediği”, Endişe Yayınları,Ankara./ Objektif Yayınları İstanbul, 1993

15-Ali Şeriati,“Dine karşı Din”, Çeviren: Prof. Dr. Hüseyin Hatemi, İşaret Yayınları, İstanbul, 1993

16-Ali Şeriati,“Dinler Tarihi(1)”,Çeviren: Abdullah Şahin, Yedi gece Kitapları,İstanbul, 1992

17-Ali Şeriati,“Dinler Tarihi(2)”, Çeviren: Abdulhamid Uzer, Yedi Gece kitapları, Seçkin Yayıncılık, İstanbul, 1990

18-Ali Şeriati, “Ebu Zer-i Gıffari”, Tebliğ Yayınları, İstanbul.

19-Ali Şeriati, “Fatma Fatma’dır”, Çeviren: İsmail Babacan, Dünya Yayıncılık, İstanbul,1990

20-Ali Şeriati, “Hac”, Çeviren: Fatih Selim, Şura Yayınları, İstanbul, 1991

21-Ali Şeriati, “ Her Hicret Bir inkılaptır”,Çeviren: Hasan Elmas, İhtar Yayıncılık, 1991

22-Ali Şeriati, “Hür Düşünce Mektebi”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Birleşik Yayın-Dağıtım,Ankara. 1989

23-Ali Şeriati, “İki Sure İki Yorum”, Çeviren: S. Naci Karaaslan, Endişe Yayınları, Ankara. 1990

24-Ali Şeriati, “İnsan”,Çeviren: Şamil Öcal, Fecr Yayınları, Ankara. 1990

25-Ali Şeriati, “İnsanın Dört Zindanı”, Çeviren: Prof. Dr. Hüseyin Hatemi,İşaret Yayınları, İstanbul, 1992

26-Ali Şeriati, “İslam Bilim (1)”,Çeviren: Faruk Alptekin, Nehir Yayınları, İstanbul, 1992

27-Ali Şeriati, “İslam Bilim”, Endişe Yayınları, Ankara.

28-Ali Şeriati, “İslamı Anlamak”, Objektif Yayınları, İstanbul,1991

29-Ali Şeriati, “İslam nedir?(1)”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Bir Yayıncılık,İstanbul

30-Ali Şeriati, “İslam Sosyolojisi Üzerine”,Çeviren: Kamil Can, Zafer Yayınevi,İstanbul, 1980

31-Ali Şeriati, “İslam ve İnsan”,Çeviren: Orhan Oğuzhan, Seyran Yayınları, Sivas, 1986

32-Ali Şeriati, “Kapitalizm Uyanıyor mu?”,Çeviren: Fikret Yalçınkaya, Dünya Yayıncılık, İstanbul, 1990

33-Ali Şeriati, “Kendini Bilmek”,Endişe Yayınları, Ankara.

34-Ali Şeriati, “Kendini Devrimci Yetiştirmek”, Çeviren: Malik Ejder, Çizği Yayınları, İstanbul, 1991

35-Ali Şeriati, “Kendini Yetiştirmek”,Çeviren: Hüseyin Şahin, Sahra Yayıncılık, Ankara. 1989

36-Ali Şeriati, “Kevir”, Çeviren: Muhammed Naif Sair, Fecr Yayınevi, Ankara. 1992

37-Ali Şeriati, “Kur’an’a Bakış”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Fecr Yayınevi, Ankara. 1992

38-Ali Şeriati, “Kültür ve İdeoloji Etrafında Konuşmalar”, Çeviren: Orhan Bekin, Bir Yayıncılık, İstanbul, 1986

39-Ali Şeriati, “Makaleler”,Çeviren: Serdar İslam,Objektif Yayınları, İstanbul, 1993

40-Ali Şeriati, “Marksizm ve Diğer Batı Düşünceleri”,Çeviren: Fatih Selim, Bir Yayıncılık,  İstanbul 1988

41-Ali Şeriati, “Medeniyet Tarihi(1)”, Çeviren: İbrahim Keskin, Fecr Yayınevi, Ankara. 1987

42-Ali Şeriati, “Medeniyet Tarihi(2)”, Çeviren: İbrahim Keskin, Fecr Yayınevi, Ankara. 1987

43-Ali Şeriati, “Medeniyet ve Modernizm”,Çeviren: Ahmed Yüksekoğlu, Bir Yayıncılık, İstanbul, 1985

44-Ali Şeriati, “Mektuplar”,Çeviren: Muhammed Said, Şura Yayınları,İstanbul , 1991

45-Ali Şeriati, “Muhammed’i Tanıyalım”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Fecr Yayınevi,Ankara.1988

46-Ali Şeriati, “Muhammed Kimdir?”, Çeviren: Ali Seyidoğlu, Fecr Yayınevi,Ankara.1988

47-Ali Şeriati, “Ne Yapmalı?”, Çeviren: Muhammed Hizbullah, Bir Yayıncılık, İstanbul, 1990

48-Ali Şeriati, “Öze Dönüş”,Çeviren: Kerim Güney, Yedi Gece Kitapları, İstanbul ,1991

49-Ali Şeriati, “Papa ve Marks Olmasaydı”, Çeviren: Ali İskender, Yakin Yayınları, Konya, 1983

50-Ali Şeriati, “Siret”, Çeviren: Kerim Güney, Yedi Gece Kitapları, İstanbul, 1991

51-Ali Şeriati, “Şahadet”,Çeviren: Kerim Güney, Yedi Gece Kitapları, İstanbul, 1991

52-Ali Şeriati, “Şia”, Endişe Yayınları, Ankara.

53-Ali Şeriati, “Toplum Bilim Üzerine”, Çeviren: Kenan Sökmen, Bir yayıncılık, İstanbul, 1988

54-Ali Şeriati, “Ümmet ve İmamet”, Çeviren: Ahmed Said, Fecr Yayınevi, Ankara. 1990

55-Ali Şeriati, “Ve Cevap Veriyorum”, Çeviren: M. Emin Çimendağ, Yedi Gece Kitapları, İstanbul, 1991

56-Ali Şeriati, “Yarının Tarihine Bakış”, Çeviren: Orhan Bekin, Akabe Yayınları, İstanbul, 1988

57-Ali Şeriati, “İslam Sosyolojisi Üzerine”, Çeviren: Kamil Can, 1980

58-Ali Şeriati, “Medeniyet ve Modernizm”, Çeviren: Fatih Selim, İstanbul, 1981

59-Ali Şeriati, “Papa ve Marks Olmasaydı”, Çeviren: Ali Sabahaddin Yakın, Tahran, 1982[3]

 

 

 

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar