Bizim Halimizi Bilmez
Translation:
The outward ascetic has no knowledge of our state
Whatever he says about us, there’s no room for disagreement
Whatever happens to the traveler of the Path is for his own good
No one is lost on a straight path
Depending on how the game goes, we may move a pawn
The king has no chance on the gangster’s chessboard
What is this lofty ceiling, plain or many-patterned?
No wise person in the world can solve this mystery
O Lord what manner of proud grandeur and power is this?
There are so many hidden wounds, and no space for a sigh…
It seems our bookkeeper doesn’t know the account
For nothing in the ledger is for the sake of God’s reward
Zâhire tapan zahit, bizim halimizi bilmez. Onun için hakkımızda ne
derse desin, hoş görürüz.
Tarikatta sâlike ne zuhur ederse hayır odur. Gönül, doğru yolda kimse
azıtmamıştır.
Bakalım ne oyun görünecek, hele bir beydak sürelim. Rintlerin satranç
meydanında şah, yelip yortmaz.
Bu nakışları çok, sade ve yüce tavan nedir? Hiç bir ârif bu muammayı
bilmiyor.
Yarabbi, bu ne istiğna, bu ne kudretli hikmet? Bütün yaralar gizli, ah
etmeye bile mecal yok!
Bizim Sahib-Divanımız, galiba soruya, hesaba, kıyamete inanmıyor. Çünkü
bu hükümde “Hasbeten lillâh Tanrı için” yazısı yok.
Kim gelmek isterse “gel” de. Kim ne söylemek isterse “söyle” de. Bu
kapıda perdeciyle kapıcının kibri, nazı yok.
Kusur, noksan, bizim düzgün olmayan boyumuzda, posumuzda. Yoksa senin
ihsan ettiğin elbise kimsenin boyuna kısa gelmez.
Meyhane kapısına gitmek, tek renkli kişilerin harcıdır. Kendilerini
beğenip satanlara şarap satanlar mahallesine yol yoktur.
Meyhane Pîrinin kuluyum, onun lütfü daimi. Yoksa zahit
şeyhin lûtfu bazan var, bazan yok!
Hâfız, başköşeye oturmuyorsa meşrebinin yüceliğinden. Sarhoş âşık, mal,
mevki kaydında değildir ki.
Zâhid-i zâhir perest ez hâl-i mâ âgâh nist
Der hakk-ı mâ her çi gûyed cây-ı hiç ikrah nist
71
Original:
زاهد ظاهرپرست از حال ما آگاه نیست
در حق ما هر چه گوید جای هیچ اکراه نیست
در طریقت هر چه پیش سالک آید خیر اوست
در صراط مستقیم ای دل کسی گمراه نیست
تا چه بازی رخ نماید بیدقی خواهیم راند
عرصه شطرنج رندان را مجال شاه نیست
چیست این سقف بلند ساده بسیارنقش
زین معما هیچ دانا در جهان آگاه نیست
این چه استغناست یا رب وین چه قادر حکمت است
کاین همه زخم نهان هست و مجال آه نیست
صاحب دیوان ما گویی نمیداند حساب
کاندر این طغرا نشان حسبه لله نیست
هر که خواهد گو بیا و هر چه خواهد گو بگو
کبر و ناز و حاجب و دربان بدین درگاه نیست
بر در میخانه رفتن کار یک رنگان بود
خودفروشان را به کوی می فروشان راه نیست
هر چه هست از قامت ناساز بی اندام ماست
ور نه تشریف تو بر بالای کس کوتاه نیست
بنده پیر خراباتم که لطفش دایم است
ور نه لطف شیخ و زاهد گاه هست و گاه نیست
حافظ ار بر صدر ننشیند ز عالی مشربیست
عاشق دردی کش اندربند مال و جاه نیست
Translation:
No one has seen your face, and yet a thousand rivals seek you
Although you’re still a bud, a hundred gazelles entreat you
Although I’m far from you, may no one ever be far from you
I still hope that I can be united with you soon
If I come to your home, it is not so strange
There are thousands of strangers like me in this land
In love there is no difference between the Sufi lodge and the tavern
Everywhere that is is illumined by the light of the beloved’s face
Wherever they are performing the rites of the abbey
There is rule of the monastery the name of the cross
Whoever became a lover without the friend glancing at him?
O Master, there is no pain, otherwise there are many physicians
Hafez’s cry was not in vain after all
It is a strange story and a wondrous tale
Yüzünü kimse görmedi, binlerce gözcün var. Henüz gonca halindesin, açılmadın,
yüzlerce bülbülün var!
** Dilerim, kimse senden ayrı düşmesin... ben, senden ayrı düştüm ama
umuyorum ki pek yakında vuslatına kavuşacağım.
Civarına geldiysem şaşılacak ne var? O diyarda benim gibi binlerce
garip mevcut.
Kim âşık oldu da sevgili onun haline bakmadı, onu görüp gözetmedi?
Hocam, dert yok... yoksa doktor meydanda.
Bir yerde ibadet yurdunu bezediler mi elbette orada rahip
manastırındaki nakusun sesi de duyulur, salibin şöhreti de.
Hâfız’ın bu derece feryadı boş yere değil herhalde. Mutlaka duyulmamış
bir efsane, şaşılacak bir iş oldu!
Ruy ı tu kes nedid-u hezaran rakib hest
Der ğonce-i henüz-u şedet 'endelib best
63
Original:
روی تو کس ندید و هزارت رقیب هست
در غنچهای هنوز و صدت عندلیب هست
گر آمدم به کوی تو چندان غریب نیست
چون من در آن دیار هزاران غریب هست
در عشق خانقاه و خرابات فرق نیست
هر جا که هست پرتو روی حبیب هست
آن جا که کار صومعه را جلوه میدهند
ناقوس دیر راهب و نام صلیب هست
عاشق که شد که یار به حالش نظر نکرد
ای خواجه درد نیست وگرنه طبیب هست
فریاد حافظ این همه آخر به هرزه نیست
هم قصهای غریب و حدیثی عجیب هست
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar