Print Friendly and PDF

Ölmek Zamanıydı





Hayallerimi kaybettim.
Günlerdir rüyalarımdaydın neden birden yok olmak istedin ki?.
Tutkumsun, kırdım mı seni…hani sende bir şeyler söylemedin…bilebilseydim.
Kuşlar başıma geldi, haberin yok, o ne çok ağladı, dediler…
Dağlar gibi büyük hayatımın kahrı ve bu acı sevda, birden her yanımı paramparça etti.
Her şeyim dağıldı tesbih taneleri  gibi… 
Savrulmuşum.
Senden kopamayacağımı biliyorum, sende biliyorsun. Kaderin bana zorla kabul ettirdiği yükler altında ezilirken, Rabbime, geçmişin değişmesi için ettiğim yalvarmalarım neden kâr etmedi?
Geçmiş değişmez mi?
Deme nasıl söz ki,  neden değişmez olsun?
Onun bildiği yapabildiği en kolay işlerden değil mi?
Her şey, geçmiş ve gelecek onun katında anılır mı?
Düşündüklerimin sayısı meçhul ama, gerçekte kaç kere, çıkıp indiğim ayrılık sehpasında, boynuma defalarca çektiğim yağlı sicimin izleri   yanılsamalar değil ki, beni alıp alıp ötelere götürdü ve getirdi.
Bu duruma düşer miydim, inançlı biriydim derdim…ama aşk söz dinlemiyor.
Sonra sevdiğime yaktığım sözler boş ve manasız değildi ki…hepsi benim bir hakikatim ve imanım idi.
Sözün gerçeği de bu değil mi?
Zamanı  yırtarak sana  geliyorum.
Belki sen bensiz mutluluğu bulabilirsin ve dosta  ihtiyaç duymuyorsun. Bil ki, şöyle böyle yazılmış  yazılarımda kaçıncı kez tekrarladım, yine de unutulanlar arasına düşüyor olmasına çok üzülüyorum.
Anladım yılların yarattığı acılarım sona ermeyecek, endişem de yersiz.
Çok huzursuzum.
Sana kavuşmanın kestirme bir yolunu bulmalı ve arzusunu telafi etmeliyim.
Böyleyken ben, cennetimin de cehennemiminde nerede olduğunu biliyorum. Cehennemde zaten yoksun, cennet de sensizse manasız geliyor. 
Gerçek olan sensin. Sana ulaşmak için güçlü olmayı gerektirecek diye çok düşünürdüm. Bakıyor musun olmayacak.. Bu arada bir karar vermek ya da seçimde bulunmam gerekiyordu. Bunun sonuçlarının iyiliğini ve kötülüğünü  bir türlü kestiremiyorum.
Şimdi anladım ama, ölmek zamanı çoktan geldi geçiyor. Yine de soluduğun havayı bırakamadım, çünkü başka nefes alamıyorum. Vazgeçemem ki, tükenmiş ömrüme hayat sensin. Bu nedenle seni bırakıp gidemedim
Beni koru, peşinden koştur, beni benden al.
Seni kıramam, nasıl olsa dünyada neyi yapabildim ki, bak ölmeyi de beceremiyorum.
Benim için yorulmanı da istemem Ancak bu beceriksizliğimi senden başka kim giderebilir. Çünkü dediğim gibi sevilmeye hem layıksın ve uğrunda ölünecek bir güzelsin.
Yetiş sevdam kalbim durmak üzere. 

İsmail Hakkı Altuntaş


Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar