Print Friendly and PDF

Hafıza Gitmek Yakışır...Ak Saçlarını Yolma, Azalmaz ki


Hafez

 

Translation:

 

Come! For last night, the tavern’s unseen voice told me
to be pleased with the divine decree and not to flee from destiny
Between Lover and Beloved there is no barrier
You yourself are your own veil, Hafez. Remove yourself!

 

 • Beninin hayalini kendimle mezara götüreceğim; toprağım beninden amberlere bulansın!

Âşıkla maşuk arasında hiç bir hail yoktur. Sen, perdesin... Hâfız, aradan kalk!

Original:

بیا که هاتف میخانه دوش با من گفت
که در مقام رضا باش و از قضا مگریز
میان عاشق و معشوق هیچ حائل نیست
تو خود حجاب خودی حافظ از میان برخیز

 


Translation:

When the bubble fills its head with the air of arrogance
It blows its head off as it rises to the top of the wine
You are the obstacle on the road, Hafez, get out of the way!
Blessed is he who walks on this road without obstacle.

Kara saçların müsveddesi tamamlandı, saçağarmaya başladı mı ak saçları yüzlerce defa yolmaya kalkış... azalmaz ki!

Hâfız, yolunun hicabı sensin, sen, aradan kalk! Ne mutlu o kişiye ki bu yolu hicapsız yürür gider.

 

Original:

حباب را چو فتد باد نخوت اندر سر
کلاه داریش اندر سر شراب رود
حجاب راه تویی حافظ از میان برخیز
خوشا کسی که در این راه بی‌حجاب رود

 


 

Full poems

Translation:
My heart is bound to that wild, coquettish gypsy
   who breaks promises, and kills, and is false
May a thousand robes of of virtue and cloaks of chastity
   be sacrificed for the patched frock of the moon-faced
Angels do not know what love is, O Saqi
   ask for a cup and pour rose water on Adam’s dust
I am the slave of those words that kindle fire
   not those words that pour cold water on the flames
I came to your door poor and tired. Have mercy!
   I have no excuse save my love for you
Don’t be proud of your cleverness, for as it is said,
   there are many reasons for the command that deposes as king
Tie a cup to my shroud, so that on the morn of resurrection
   I can wash away the terror of the day from my heart with wine
Come! For last night, the tavern’s unseen voice told me
   to be pleased with the divine decree and not to flee from destiny
Between Lover and Beloved there is no barrier
You yourself are your own veil, Hafez. Remove yourself from in between.

 

 

Gönlüm, kavgacı, vadinde durmaz, kan dökücü, hilebaz bir esmer güzeline kapıldı.

Güzeller, gömleklerinin önlerini açtılar da göğüslerini gösterdiler mi bu hale binlerce takva elbisesi, binlerce zahitlik hırkası feda olsun!

Sâki, melek, aşk nedir bilmez ki., sen bir kadeh iste de âdemin toprağına şaraptan gül suyu dök!

** Aşk ateşini artıran sözlere kul olayım... o sözler, yalımlı ateşe soğuk su serpen sözler değildir.

Yoksul, yorgun bir halde kapma geldim; merhamet et. Sevginden başka bir armağanım da yok!

** Savaşta kolunun kuvvetine mağrur olma. Çünkü binlerce düzen, padişahın hükmüyle ehemmiyetsiz kalır.

Gel gel. dün akşam meyhane hatifi bana dedi ki: Rıza makamında ol, kazadan kaçma!

Kefenime bir kadeh bağla da mahşer sabahı şarapla kıyamet korkusunu gönlümden atayım!

• Beninin hayalini kendimle mezara götüreceğim; toprağım beninden amberlere bulansın!

Âşıkla maşuk arasında hiç bir hail yoktur. Sen, perdesin... Hâfız, aradan kalk!

Dilem remide-i lüliveşest şürengiz
Durüg-va'de vu kattâl-vaz'-u reng-âmiz

266‏

Original:
دلم رمیده لولی‌وشیست شورانگیز
دروغ وعده و قتال وضع و رنگ آمیز
فدای پیرهن چاک ماه رویان باد
هزار جامه تقوا و خرقه پرهیز
خیال خال تو با خود به خاک خواهم برد
که تا ز خال تو خاکم شود عبیرآمیز
فرشته عشق نداند که چیست ای ساقی
بخواه جام و گلابی به خاک آدم ریز
غلام آن كلماتم كه آتش انگيزد
نه آب سرد زند در سخن به آتش تيز
فقیر و خسته به درگاهت آمدم رحمی
که جز ولای توام نیست هیچ دست آویز
مباش غره به بازى خود كه در خبرست
هزار تعبيه در حكم پادشاه انگيز
پياله بر كفنم بند تا سحرگه حشر
به مى ز دل ببرم هول روز رستاخيز
بیا که هاتف میخانه دوش با من گفت
که در مقام رضا باش و از قضا مگریز
میان عاشق و معشوق هیچ حائل نیست
تو خود حجاب خودی حافظ از میان برخیز

 


 

Translation:

When I touch the tip of her tress, it upsets her
and If I apologize, she blames me
Like the new moon, with the corner of her eyebrow
she entices helpless bystanders and then hides behind a veil
On the night of wine, she ruins me with wakefulness
And if I complain by day, she goes to sleep
O heart, the way of love is full of trouble and tumult
He who hurries along this road stumbles
Do not trade begging at the beloved’s door for sovereignty
Does anyone go form the shade of this door to the sun?
When the blackness of hair is finished
it whiteness does not decrease even if a hundred choices are made
When the bubble fills its head with the air of arrogance
It blows its head off as it rises to the top of the wine
You are the obstacle on the road, Hafez, get out of the way!
Blessed is he who walks on this road without obstacle.

 

 

Zülfüne el atsam incinir, kızar. Uzlaşmak istesem darılır, azarlar.

Yeni ay gibi, zavallı âşıklara kaşının ucunu gösterir; gizleniverir!

İşret gecesi uyumaz, beni harap eder.. Gündüzün şikâyet etsem gözlerini kapar, uykuya dalar!

Gönül, işret yolu, kargaşalıklarla, fitnelerle dopdoludur. Bu yolda acele giden düşer!

Habbelerin başlarına ululuk yeli girse bile hükmü yoktur. Saltanatları, şarap havasıyle geçip gidiverir!

Sevgilinin kapısında yoksul olmayı saltanata bile değişme, kim bu kapının gölgesini bırakıp da güneş altına gider?

** Gönül ihtiyarladın mı artık güzellik, naziklik satmaya kalkışma. Bu alışveriş, gençlik çağında yürür!

Kara saçların müsveddesi tamamlandı, saçağarmaya başladı mı ak saçları yüzlerce defa yolmaya kalkış... azalmaz ki!

Hâfız, yolunun hicabı sensin, sen, aradan kalk! Ne mutlu o kişiye ki bu yolu hicapsız yürür gider.

Çu dest ber ser-i zulfeş zenem be tâb reved
Ver aşti talebem ber ser-i itâb reved

221‏

Original:

چو دست بر سر زلفش زنم به تاب رود
ور آشتی طلبم با سر عتاب رود
چو ماه نو ره بیچارگان نظاره
زند به گوشه ابرو و در نقاب رود
شب شراب خرابم کند به بیداری
وگر به روز شکایت کنم به خواب رود
طریق عشق پرآشوب و فتنه است ای دل
بیفتد آن که در این راه با شتاب رود
گدایی در جانان به سلطنت مفروش
کسی ز سایه این در به آفتاب رود
سواد نامه موی سیاه چون طی شد
بیاض کم نشود گر صد انتخاب رود
حباب را چو فتد باد نخوت اندر سر
کلاه داریش اندر سر شراب رود
حجاب راه تویی حافظ از میان برخیز
خوشا کسی که در این راه بی‌حجاب رود




Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar