A.Comte Artık Peygamberdir
(d.
19 Ocak 1798 - ö. 5 Eylül 1857), Fransız sosyolog, matematikçi ve filozoftur.
Sosyolojinin babası olarak tanımlanabilir.
Fransa'nın Montpellier kentinde doğdu. Katolik bir aileden gelen Comte,
ailenin üç çocuğundan biriydi. Babası vergi dairesinde memur, annesi ise ev
hanımıydı.
Auguste Comte, sosyoloji ismini öne süren ilk sosyologdur.
"Sosyoloji neden diğer bilim dalları gibi bir dal olmasın" tezini
savunarak sosyolojinin temelini o zamanlarda attı. Ayrıca felsefede pozitif
düşünce üzerine de çalışıyordu. Daha sonraları fizik, gökbilim ve kimya ile de
uğraştı. Ayrıca Comte yaşadığı çağda altı bilimden söz etmiştir: Fizik,
Matematik, Kimya, Biyoloji, Sosyoloji ve Astronomi'dir. Sosyolojiyi bunların
üstünde görmüştür.
Fransız Devriminden hemen sonra doğduğu için -Sosyoloji alanındaki-
çalışmaları Fransız Devrimine ve Aydınlanma Düşüncesine bir tepki niteliğinde
“insanlık dini”ni kurmayı deneyen, pozitivizmin sahte peygamberi.
Fransız filozofudur. Veznedar bir babanın ve dindar bir annenin oğlu
diye bilinir. Dokuz yaşında doğduğu şehrin kolejine girer ve keskin zekâsı
sayesinde parlak bir talebe olur. On dört yaşında iken bir takım nedenlerden
dolayı ailesinden ayrılır ve katı bir cumhuriyetçi olur. Ayrıca disiplin ve
otoriteden nefret eder. Henüz 16 yaşındayken Paris'te politeknik okulunun giriş
sınavlarını kazanır. Matematikte çok iyi olmasına borçludur bunu. Bu okulda
çeşitli fikir adamlarının kitaplarıyla ilgilenir. Ailesi istememesine rağmen
Paris'e dönüp biyolojiyle ilgilenir. Saint Simon ‘la tanışıp yedi yıl
arkadaşlık ve çıraklık eder. Fakat hocasının itaat ettirmek isteği, Comte'unsa
disiplinsiz ve kendi büyüklüğüne fazlasıyla inanmış olması ikilinin yollarını
ayırır.
Comte zayıf ve bedbaht biriydi diye söylenir. Bir sokak kadınıyla
evlenmesi ve onu boşu boşuna yola getirmeye çalışması devamlı geçimsizlik ve
kavgaya neden olur aralarında. Comte geçimini sağlamak için pozitif felsefe
dersleri vermeye başlar. Ona göre gerçeğin ölçüsü, metafizikten mahrum
oluşuydu. Yani tecrübe ile ispat olunmayan hiçbir şeye inanılmamalıydı.
Yıllarca karısıyla gelgitli bir hayat yaşaması ve aşırı derecede okuması
dolayısıyla gelgitler yaşamaya başladı. Yedi ay akıl hastanesinde tedavi gören
Comte karısının isteğiyle çıkarıldı. Ama kendine gelmesi bir yıl sürdü ve
tekrar ders vermeye başladı. Fakat karısı beş yıl sonra kendisini terk etti ama
yıllarca mektuplaştılar. 1845 yılında, kocası müebbet hapse mahkûm olmuş bir
kadına âşık olur, artık zenginlerden aldığı yardımlarla yaşar ve çevresindeki
insanlara karşı çok kırıcı bir hal takınır. O zamanın kanunlarına göre boşanmak
mümkün olmadığı için evlenemez fakat bu kadına çok içten âşık olur. Bir yılda
180'nin üzerinde mektup yazar bu kadına fakat kadın bir yıl sonra veremden
ölür. Artık büsbütün bu platonik duyguya kaptırır kendini.
1849-1850
yıllarında Comte'ta belli başlı fikirler dallanıp budaklanır ve bazı garip
teşebbüslere girişir. Pozitif bir din kurar. İnsanlık dini. Hatta Rus çarına ve
Osmanlı sadrazamına mektup yazarak onları bu dine davet eder. Comte artık
peygamberdir ve dininin esaslarını belirler. Hatta şeytan yerine Napolyon'a
lanet etmeyi vaaz eder. Ernest Renan, Comte'tan söz ederken “200 yıldan beri
birçok bilim adamının kendisi kadar görüp anladıkları gerçekleri kötü bir
Fransızcayla anlattığı için Comte'a büyük adam denilmesi beni kızdırıyor” der.
Zihin çöküntüsü ve his dalgalanmaları yoğunlaşır, kurduğu pozitif sisteme
tamamıyla ters bir hareketle mistik ve metafizik olduğu kadar da garip bir din
kuran Comte 5 Eylül 1857 günü, insanlığın sembolü ve temsilcisi sayıp ulu
varlık adını verdiği veremden ölen sevgilisinin masasının önündeki son
merasimini yaparken ölür. Sosyolojiyi Sosyal Statik ve Sosyal Dinamik olmak
üzere ikiye ayırır. Sosyal Statik; bir toplumdaki düzeni ve durağanlığı
incelediği için bir düzen kuramaz. Çünkü peygamber olamamıştır en başından
beri. Sosyal Dinamik ise, değişme ile ilgili olduğu için bir ilerleme
kuralıdır. Comte evrimcidir. Tarihi bir ilerleme süreci olarak görür yani iyimserdir.
Comte' un üç hal ya da üç durum yasası vardır.
Bunlar:
a) Teolojik ya da hayalî hal,
b) Metafizik ya da soyut hal,
c) Pozitivist ya da bilimsel haldir.
Comte'e göre aile, din, devlet toplumun temel müesseseleridir. İnsan
düşüncesinin hareket noktasında din bulunmaktadır.
Comte fetişizmden politeizme oradan da monoteizme geçiş olduğunu
savunmuş, müsbet bilim olması gereken pozitivist devrede insanlığın pozitivist
bir dine sahip olması gerektiğine dikkat çekmiş, dinin de bu devrede insanlığa
veya topluma tapma şeklinde olması gerektiğini savunmuştur.
(http://tr.wikipedia.org/wiki/Auguste_Comte)
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar