Print Friendly and PDF

Amaç için Her Araç Geçerli Machiavelli



 


“Gaye vasıtayı meşru kılar” sözü, başka deyişle, “Amaç için her yol denenebilir” önerisi, egemenlerin hemen her zaman uyguladıktan bir ilkedir. Ancak bunu ilk kez Floransalı Niccolo Machiavelli dile getirdiği için, bu sözün bütün sorumluluğu onun üstüne yıkılmıştır. Gücünü korumak için her yolu geçerli savanlar,-hep Machiavelist olarak suçlanmışlardır. Oysa, siyaset üzerine kafa yoran biri olarak, onun temel mesajı, hükümdarların nasıl otorite kuracaklarını ve iktidarlarını nasıl koruyabileceklerini, tarihten örnekler vererek göstermektedir. Machiavelli, gerçekçi bir gözle olması gerekeni değil, olanı gösterir. Bu yüzden onu yerin dibine batıranlar, cisimlenmiş bir şeytan olarak görenler yanında, onun “hükümdar” isimli eserini baçucu kitabı yapanlar da vardır. Bunlar arasında Catherine de Medicis, Karl V, Henri IV, Richelicu, Mustafa III, Napolyon ve Mussolini’yi sayabiliriz. Napolyon şöyle der: “Tacitus romanlar yazdı. Machiaveli okunabilecek tek kitaptır" Mussolini ise onu faşizmin öncüsü olarak niteler Görüldüğü üzere. Machiavelli’yi baştacı edenlerin hemen hepsi başlarında hükümdarlık tacı taşıyanlar. Yani uygulamalarıyla onu haklı çıkaranlar.

Machiavelli hükümdarların iktidarlarını korumak ve anırmak için, gerekliğinde acımasız olmalarını önerir. Onlara bazı durumlarda hile, kurnazlık ve yalandan yarartanabilecekleri öğüdünü verir. Zaten ondan once de iktidarı kullananlar bunu hep yapagelmişlerdir. Machiaveli  gerçekçi bir insan olarak, olan bitene ayna tutar Ne var ki. insan henüz, aynadaki hayaliyle yüzleşecek cesarette değildir

Kendi çirkin yüzlerini görecek yerde. Machiavelliyi suçlamayı ve onu günah keçisi olarak kullanman yeğlerler.

“Hükümdar” adlı eserinde Machiavcelli, devlet gücünü ele geçirmiş kişi ya da grupların, söyledikleri gibi halk için değil, asıl kendi iktidarlarını sürdürmek için hüküm sürdüklerini gösterir, her ne kadar onlar “kendimiz için bir şey istiyorsak namerdiz” deseler bile... Hükümdarın halk tarafından sevilmesinin mi, yoksa kendisinden korkulmasının mı, iktidarı için daha iyi olacağına ilişkin olarak şunları söyler:

“Her hükümdar hem sevilmeyi, hem de kendisinden korkulmasını ister; ama eğer ikisi birden olmuyorsa, korkulmak, sevilmekten daha etkilidir.”

Nedenini şöyle açıklar:

“Çünkü sevgi, insanlara bir sorumluluk yükler. İnsanlar bencil olduklarından, çıkarları ağır bastığında bu sorumluluklar kaçarlar. Ama korku, bir cezalandırılma korkusuyla sürdürülür ki, bu hiçbir zaman eksilmez.”

Hükümdarlara güçlerini gösterme ve saygınlık kazanma konusunda da şu öğüdü verir:

“Hükümdara, büyük seferlerden ve yeteneğini çarpıcı bir şekilde göstermekten daha çok prestij sağlayacak bir şey yoktur.”

O. hükümdarlara izlemeleri için. SET ilkesini, yani “Saygı duy. Esinlen, Taklit et” formülünü önerir.

“Bulundukları yere nasıl geldiklerini öğrenmek için, şöhretli adamların eylemlerini inceleyin: zaferlerini ve yenilgilerinin nedenlerini öğrenin, ki birini taklit edip, öbüründen kaçınabilesiniz Hepsinden önemlisi, kendilerinden önce ünlü olan ve takdir edilen. Başarılarıyla yaptıkları hâlâ belleklerde yer alan kişileri örnek alan ünlü adamların davrandığı gibi davranın, tıpkı Büyük İskender’in Acchylus'u ve Sezar'ın da Büyük İskender'i taklit elliğini söylediği gibi. .”

Machiavelli  tarih ve politikayı, yalnızca insan açısından de alır. Ona etik (ahlaki) bir çerçeve uydurmaya çalışmaz Ona göre önemli olan insanların nasıl davranmaları gerekliği değil, fakat gerçekte nasıl davrandıklarıdır. Kimin iktidara nasıl sahip olması gerekliğinden çok, insanların iktidarı gerçekle nasıl elde ettikleridir. Machiavelli bir hükümdarın iktidarını pekiştirmek için, tarihteki uygulamalara bakarak şunu bile öğütler:

 “Bir hükümdar, devlet gücünü ele geçirdiğinde, gözdağı vermek için, tüm zulmünü ilk anda yapmalı, bunu her gün tekrarlamak zorunda kalmamalıdır. İyilikler, daha çok takdir edilmesi için azar azar yapılmalıdır.”

Machiavclli güçlü bir devletin, her şeyden önce iyi silahlanmış olması üzerinde durur. Bir devletin ancak kendi yurttaşları arasından topladığı askerlere güvenebileceğini söyler. Ve paralı askerlere, başka devletlerin askerlerine güvenen bir devletin ise, zayıf ve tehlikede olacağını sözlerine ekler. Devlet gücünü askeri güce indirgemesinden dolayı çoğu kez suçlanır. Oysa tarihteki bütün güçlü imparatorluklar, ordularının gücü sayesinde egemen olabilmişlerdir. Bugün bile, ABD'nin süper güç olarak dünyaya egemen olması, diğer ülkeleri susta durdurması acaba hangi güç sayesinde?

Gerçekte olanlar acı  ama gerçek. Olması gerekenler ise, belki ilerde gerçekleşebilecek bir dilek.

Machiavelli kadar şiddetle suçlanan ve dışlanan az düşünür olmuştur Onu en çok suçlayanlar ise, onun söylediklerini yapan ikiyüzlü yalancılardır, ne hikmetse.

Ne yapalım ki bu böyle. İnsanoğlu tuhaftır, her sözü kaldırmaz. Yalancı dersiniz kızar da, yalan söyler hiç tınmaz..

(Alıntı)

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar