BEŞERİ AŞKIN GEÇİTLERİ
1-) İlk olarak eleştiri.
İlk görüşte aşkta genel görünen bir
şeydir. Misal; Yok bu kız fazla kendini
beğenmiş, yok çok çirkef, saçı kısa, fazla kilolu, kilosuz, ilk olarak boş ver olmaz diyebilirsiniz
fakat boş ver derken bile kişinin yüzünü kafanızda canlandırıyor olmanız lazım. İlk iki gün ön hazırlık bittikten sonra
kişiye karşı ilginiz artar. Sonradan gözünüze
güzel, tatlı veya şeker görünebilir. Bütün kötü saydığınız özellikleri
sanki hiç dememiş gibi
olabilirsiniz.
2-) Göz önünden atamama;
Çok basit bir şey olacak fakat bütün gününüzün
(uyku dâhil) %78 inde sadece onu
düşünüyor olacaksınız.
3-) Kalp Atışları;
Teneffüslerde, yolda, sokakta, işte. Nerde
görürseniz görün bütün gün onu
düşündüğünüz için bir anda karşınızda görünce şaşırırsınız, eliniz ayağınız
titrer. Kalp atışları 2 katına çıkar.
Kafanızı sola ya da sağa çevirmek istemezsiniz. Hareket etmek istemezsiniz. Sadece karşınızdaki güzelliğe
bakarak seyretmek size yetecektir. Belki
1 saniye, belki 1 dakika, belki 1 saat.
4-) İstekler;
Yolda yürürken genellikle keşke
şurada çıksa diyorsunuzdur. Önüme çıksa
başka bir şey istemiyorum tek isteğim bu diyebiliyorsunuzdur. Fakat kalbiniz güzelse bu istekler gerçekleşir. Ya şans işi ya kader ya da aşkın cilvesi...
5-) Romantik gözükmeye
çalışmalar;
Sertlikten uzak (tabi kişi sert
tipleri sevmiyorsa ) davranmaya çalışırsınız bu tür dönemlerde. Ya
bir aşk kitabı okursunuz. Ya şiir yazarsınız
ya da başka şeyler ( genellikle bunları yaptım da (: ) .Fakat
yaptıklarınızı kişinin gözüne sokmaya
çalışırsınız. Bu kişiyi biraz boğabilir ya da sıkıntıya düşürebilir. Yada kendinize tutulmasını sağlayabilir. Fakat
genellikle sıkıntı yüksekliktedir. Bunun
sebebi de yaptıklarınızı durmadan kişiye anlatırsınız ya da toplu
ortamlarda söylersiniz.
6-) Sabırsızlıklar;
İnsanoğlunun en büyük
özelliklerinden biriside sabırsız insanlar olmalarıdır. Çünkü aşkta sabır insanı yiyip bitirir.
Eritir. Sanki porçöz içmişsiniz gibi olursunuz.
Kişiye karşı açılasınız gelmektedir fakat içinizde bir korku hiç
geçmemiş ve kalacak olan bir korku = YA
REDDEDERSE...
Bu korkuyu aşmak büyük bir erdemlik
örneğidir. Fakat açılmak için daha erken
olduğunu fark edersiniz ve zamanın akışına bırakırsınız. Acele ederseniz kişi bir anda kül olup
uçabilir...
7-) Kıskançlıklar;
Kişi o dönemlerde çok sık takip
ettiğiniz bir gerçek. Yani izlediğiniz.
Gözünüzü alamama. Fakat büyük bir sorun vardır. O kişi başka birisiyle
konuşurken gözünüz bir anda o başka kişiye
döner ve tip, tip bakıp düşünmeye başlarsınız
“Onun yerinde olsam bu çocukla çıkar mıydım?” “Bu çocukla aralarında ne oluyor
olabilir.” “Ona karşı bir şeyler
hissediyor mu ?” Ve en önemlisi
moralinizi yerine getirmek için çocuğa bir kez daha bakıp "Yağ geç tipsizin önde gideni"
diyip moralinizi yerine getirmeye çalışmak.
Fakat daha sonra bu tür durumlarda o kişiye bakarak nasıl böyle bir şey
düşündüm diyerekten pişmanlık
duymalar...
Kendine gülmeler. Ve tekrardan kıza yönelmeler başlamaktadır.
8-) Cesaret;
İnsanların en büyük özelliklerinden biriside
cesaretlerinin olmaması. Genellikle
cesaret aşkta ve riskli olaylarda olmaktadır.
Aşk cesareti insanın sinirlerini yıpratan türden bir cesarettir. İnsan bu tür durumlarda kendisinden nefret
eder. Ve arkadaş ortamından açılmayı
tercih eder. Fakat bilmiyordur ki o
kişi aslında kıza direk kendisi söylese daha iyi olacağını :) (Benimde en büyük eksikliklerimden biriside
aşk cesareti. Her gün Kendime Lanet Ediyorum.
Fakat şu da var ben kişiye gidip açılırsam belki açıldıktan 2 dakika
sonra kendimi hastanede ve kalp krizi
yüzünden yatıyor halde bulabilirim)
9-) Açılma {Son Evre} ;
eğer gidip kızın yanına 2 dakika
konuşmak için çağırıp düzgün ve edebi sözcükler kullanmak her zaman iyidir. Örnek= Sana ne kadar çok değer verdiğimi
anlatmak isterdim fakat ben kısa ömürlü bir insanım. Buna Ömrüm Yeter mi bilmiyorum {Bu söz Emre
Nalbanttan alıntıdır} Yapabileceğiniz en
kötü şey ise arkadaşlarına söyleyip ayarlattırmak. Bu bir kere kişinin kafasında düşüncelere yol
açar. Sizi yanlış değerlendirebilir. Ve
genellikle cevabı olmaz kaçar nedeni ise hayır diyerek kalbini kırmamak
için.
10-) Unutmak {Hayır Dediyse ya da kaçtıysa} ;
Unutmak zordur. Belki 1 haftanı
alır, belki 1 ay, belki 1 yıl. Fakat şöyle bir şey vardır. O kişi kalbinizin
derinliklerinden asla çıkmaz. Aradan bir
asır geçse yine de silinmez sadece o kişiye karşı sevginizi yitirmiş
olursunuz. Belki düşünmemeye çalışarak
kafanızdan silmeye çalışırsınız belki de ağlayarak. İçinizi dökebilirsiniz fakat unutmayın sadece sevginiz yıpranır. O
kişi bir ömür boyu aklınızdan çıkamaz...
Aşk mı kaderi kovalar kader mi aşkı. Daha
kimseler çözemedi bu bilmeceyi... (William Shakspeare)
Kaynak: Süleyman Onur Şahin
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar