ATATÜRK VE NEYZEN TEVFİK
Münir
S. Çapanoğlu Atatürk'le ünlü hiciv ustası Neyzen Tevfığin karşılaşmalarını
şöyle anlatıyor:
Balıkesir'de
şapka inkılâbının ilk günlerindeydi. Atatürk de oraya gelecekti. Ata, Balıkesir
milletvekili Süreyyaya, Neyzen Tevfiği görmek istediğini söylemiş:
—
Mutlaka Neyzeni getirin!
Demişti.
Süreyya, Neyzen in uzun yıllar arkadaşlık, kadehdaşlık ettiği ve çok sevip
saydığı şair Eşrefin yeğeni idi. Bundan ötürü onu da seviyordu.
Atatürk'ün
iltifatı onun kanaliyle gelince sevinci bir kat daha arttı. Hemen kendi
tâbiriyle söy!üyorum-''köpeğiyle, möpeğıyle" yola çıktı. Yani tam
teçhizat: Ney torbası, sazı, matrasi, meşhur köpeği tam beraber...
Daha
evvel, Süreyya, bir şey yazmasını, Atatürk'e sunacağını söyledi. Neyzen hemen
oracakta şu kıtayı söyledi:
Sermedi bir iştialin şûlei fanisiyim,
Tûrke ait ülkenin feryadı ruhanisiyim,
Aldığım kâfi bana Gazii Ekberden nasıp,
Gölgesinde mâbedi vicdanımın bânisiyim.
Atatürk,
ziyafet saatinde askerî mahfele geldi. Tevfik, ney üfledi, taksimler yaptı.
Türk musikisinin en güzel eserlerini, o hârıkalı üfleyişiyle çaldı; herkesi
coşturdu.
Atatürk,
Neyzeni çağırdı. Milletvekillerinden Hayrettin Karan, Ali Şuuri ve daha
başkaları da yanında bulunuyordu.
Atatürk, Neyzenin elini kalbinin üstüne
bastırarak dakikalarca tuttuktan sonra:
—- Ne büyük, kuvvetli ruhun var!
Dedi ve sonra sordu:
—
Neyzen, ne istersin, söyle?
—
Sayenizde herşeyim var. Teşekkür
ederim.
—
Bir şey iste canım!
—
Bir nüfus tezkeresi versinler,
emrediniz.
Atatürk hayretle
—
Senin nüfus tezkeren yok mu?
—
Hayır bundan evvel, hükümet yoktu ki
nüfus tezkerem olsun.
Kaynak: PARLÂMENTER
ŞAİRLER Hazırlayan
: Feyzi HALICI
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar