Mektup
Sevdam
Hasret dehşeti dün gibi hiç olmamıştı. Ve hüzünlü sabahımda, acılarımı yüreğime gömmüş bekliyordum, aniden kapı çaldı. Senden acil bir mektup gelmişti.
Aşkım sana hasret, bense acımdan ölmeyi bekleyene doğan güneş gibi.
Elime değen mektubun, o güzel elinden çıkmış sözlerin, gözümden içime gidişi, güneş vuran kar gibi eritti, öylesine bittim.
Mektubunu öperken tüylerim diken diken...bana değmiyor…bir değen olsa ona acı bile verebilirdi. Hüznümün acısı değeni inan ki zehirlerdi.
Ne çok sevdiğimi tekrar hissettim.
Biliyorsun bir gönül var bende, sevmeden başka bir şeyle aklanması olmuyor.
Sonra hayatımda benimle ilgilenen, beni kendim gibi seven, tatlı tatlı öpüşebildiğim, sevişebildiğim var mı?
Sana tekrar tekrar söyleyebilirim. Mektubun yıllarca bekleyen bir idamlık mahkumun beklediği müjde gibiydi. Saatler dönmüştü günlere…ne oldum diyemediğim bir azap çektim gün doğana kadar.
Ve acım birden umuda döndü. Saatlerce donuk kalakaldığım sersemliğimden uyandım. Sevdam beni affet sözün bana öyle sarıldı ki, başımı göğsünden kaldırmadım. Saçlarımı okşadı, kokladı, öptü. İçime sızıp ruhuma dokundu. Affetmem mi sen benim ezeli ebedi eşimsin.
Mektubunda üzüldüğünü yazmışsın. Sakın üzülme, iç geçirme. Her aşk bir vazgeçiştir her şeyden. Şunu bil ruhen, hayalen beraberiz birbirimiz için varız. Ben seni anınca canıma cansın, hep iyi şeyler hissettiriyorsun, yüzümü, kalbimi gülümsetiyorsun.
Çok şükür kara ve kabuslu gecem, sabah etti, ancak mektubun bu hüznü silebildi. Birde gelmediğini düşün ve perişan halimi.
Sevdam.. neyim varsa sana vereyim, yeter ki sen yanımda ol, ister hayalen ister bir küçük yazınla…
Ben hiçbir şeydim, aşkınla var oldum.
Benimle bir yaşamanı istiyorum.
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar