Print Friendly and PDF

Çin Deyimlerinde Kadın İmgesi

Bunlarada Bakarsınız

 

Hazırlayan: z Tuğçe AKMAN

 

Bir halkın dili ve edebiyatı, kültürünün derinliğine dayanır, atasözleri ve deyimler de bu yaşayan kültürün atalarından bu güne mirastır. Dilde birçok alışıla gelmiş kelime ve kalıp cümleler bulunur, bunlara deyim, atasözü, söylem gibi isimler verilmiştir. Bazılarının kaynakları araştırılabilir ya da sadece insanların kullanarak aktardıkları kaynağı tam olarak bilinmeyen sözler de olabilir. [13]

Dilin ortaya çıkışından bu yana, insanlar, insanlığın kendini keşfetmesi için dili araştırmışlardır. 80’li yılların sonunda Çin’de kültür ve dilbilim büyük bir gelişim ve yükselme göstermiştir. Birçok Çinli dilbilimci kendi görüşlerini ortaya koymuş, kapsamlı bir biçimde dil ve kültür ilişkisi üzerine araştırmalar yapmışlardır. Fakat bazı kelimelerin kültür araştırması azınlıkta kalmıştır.[14]

Deyimler ve Atasözleri toplum tarafından genel kabul gören davranış ve düşünce biçimlerinin yanı sıra kabul görmeyen ve reddedilen davranış ve düşünce biçimlerini de anlamlarında barındırır. Çin geleneksel kültürünün kadın deyimlerinin şekillenmesine etkisi ve aynı şekilde kadın deyimlerinin bu günün kültürüne etkileri hakkındaki tartışmalar farklılık göstermektedir. Yapılan araştırmalarla, bir yandan kültür, dilbilim araştırmalarına yön verilirken, bir yandan da Çince öğrenmek isteyenlerin dili daha iyi tanıyıp, öğrenip deyimleri kullanmaları sağlanır ve kültürleri birbirlerine anlaşılabilir kılar.

Çin toplumu yaklaşık olarak 5000 yıllık geçmişi olan bir uygarlıktır. Uygarlığın ilk yıllarında ilkel bir toplum olarak varlıklarını sürdürdüklerinden henüz kadın ve erkek arasında bir ayrıma gidilmemiştir. Hatta kadının doğum gibi önemli bir özelliğe sahip olması kadını daha kutsal tanrısal bir konuma ulaştırmış olsa da, zamanla toplum köle toplumuna dönüşmüş yaklaşık 2000 yıl sürecek olan bu köle toplumunda kadın ikinci sınıfa itilmiştir. İki bin yıl süren kölelik toplumundan M.Ö. 221’de Qin Hanedanlığı ile birlikte feodalizme geçilmiştir. Köle toplumla başlayan ataerkil toplum feodalizm ile daha da perçinleşmiş ve Konfuçyüs düşünce sistemiyle günümüze kadar gelmiştir.

Konfuçyüs düşünce sisteminin de yoğun etkisiyle toplumdaki kadın figürü dile ve böylece deyimlere de yansımıştır. Bu bağlamda yapacağımız çalışmada Çincedeki kadınla ilgili deyimler taranıp, deyimlerdeki kadın imgesi, toplumsal yapının ve kültürün üzerindeki etkisi değerlendirilecektir. Aynı zamanda Çin kadınının tarihten günümüze toplumdaki yeri ve önemi nedir sorusunun cevabı araştırılmaya çalışılacaktır.

İnsanoğlu ilkel çağlardan bugüne kadar pek çok evrim geçirmiştir. İlk çağlarda içgüdüsel olarak her şeyi paylaşan kadın ve erkeğin arasında, medeniyetlerin gelişimiyle birlikte büyük bir uçurum oluşmuştur. Birbirlerinden farklı olduklarını keşfeden kadın ve erkek, bir süre sonra birbirlerinin üzerinde egemenlik kurmaya çalışan iki farklı kutup haline gelmişlerdir. Cinsiyetler arasında yaşanan bu mücadele, kimi zaman erkeklerin kimi zaman da kadınların lehine sonuçlanmıştır. [15]

Toplumun geçirdiği her süreç dile bir şekilde yansımaktadır. Toplumun kültürü, yapısı, örf adetleri, yanlış ve doğruları bir şekilde toplumun diline, kelimelere, sözcüklere yansımıştır. Toplum yapısı hakkındaki en gerçek bilgiler de deyimler ve atasözleri, söylemler gibi halkın sürekli kullandığı kalıplara yansımıştır.

Dünya tarihinde en uzun geçmişe sahip olan Çin topluluğunun kadına verdiği değeri anlayabilmek, Çin toplumunun temelini, yapısını ve gelişme sürecini anlamamızda yardımcı olacaktır. Bu sebeple bu uzun tarihinde kadına verilen yeri en iyi görebileceğimiz kaynak da dilin en köklü yapıları olan deyimler ve atasözleridir.

Bu çalışmamızda Çincedeki deyimlerin yapısı, kültürle etkileşimi, kadının Çin toplumundaki yerinin ne olduğu ve bunun deyimlere yansıması Çince, İngilizce ve Türkçe kaynaklar yardımıyla incelenmesi amaçlanmaktadır. Buna bağlı olarak kadına verilen değerin deyimlerdeki yansıması, bunun temel sebepleri ve sonuçları da değerlendirilecektir.

“Deyim; bir dili konuşan toplumun dünya görüşü, yaşam biçimi, çevre koşulları, gelenek, görenek ve inançları, önem verdiği varlık ve kavramları, kısacası maddi ve manevi kültürünü yansıtan, o toplumun düşünme biçimini, hatta nükte ve buluşlarını ortaya koyan, dil bilim açısından da önemli sözlerdir.” [16]

Deyimler değerli bir halk kültürüdür, zamanın, toplumun karakterini ortaya çıkarır, derin kültürel anlamlara sahiptir. Toplumun yapısı geçmişi alışkanlıkları ve daha birçok konu hakkında bilgi verir.[17] Bu bağlamda Çince deyimler üzerine yapacağımız bu çalışma Çin tarihinde, kültüründe ve sosyal yapısında kadının bulunduğu yeri kavramamıza ve kadının toplumdaki yeriyle beraber Çin toplumunun tarihteki sosyal ve kültürel temelini anlamamıza yardımcı olacaktır.

Biz burada Çin deyimlerini kadın perspektifinden incelerken aynı zamanda toplum genel görüşünü, benimsedikleri felsefeyi ve kadına bakış açısının toplumdaki etkilerini inceleme imkânı bulacağız. Dünya tarihinin en eski toplumlarından biri olan Çin toplumunda kadın sadece çocuk doğurup neslin devamını sağlayan bir varlık olarak mı görüldü? Yoksa hayatın temelinde yer alan değerli bir birey mi? Sanıyoruz ki bizlerle birlikte yaşayan tarihin etkilerini üstünde taşıyan deyimler bizlere bu sorunun cevabını doğru bir şekilde sunacaktır.

DEYİM NEDİR?

Deyimler bir dilin zenginliğidir. İnsanlar için anlatımı her yönden kuvvetlendiren bir özelliktir. Dilin kullanıldığı toplumun tarihinin, kültürünün, sahip olduğu değerlerin zenginliğini ortaya koyar.

Çince, köklü bir tarihe ve geniş bir coğrafyaya sahip bir dildir. Kore, Çin ve Japonya gibi ülkelerin her birinin kendi kültürü olmasına rağmen Çince imler temelinde tek bir kültür dünyasına aittir. Bu üç doğu ülkesi derin bir tarihe sahiptir ve uzun yıllar birbiriyle etkileşim halinde bulunarak bugüne gelmiş kültürlerdir. Özellikle yazı konusunda Çin yazısı hem Kore hem de Japonya’yı büyük ölçüde etkilemiştir. Kore ve Japonya her ne kadar kendi alfabelerini oluşturmuş olsalar da Çince imlerden vazgeçebilmiş değillerdir. Öyleki halen Korece’de de Hanca dörtlemeler adı altında Çince kökenli deyimler mevcuttur.[18]

Deyimler özellikle geçmişi köklü olan Çince'nin çok önemli ve çok geniş bir parçasıdır. Kültürel anlamda deyimler kişinin eğitim seviyesini gösteren, halk içinde de sürekli kullanılan önemli ve değerli bir hazinedir.

Deyimlerin oluşumu toplumun gelişimiyle yakından ilişkilidir. Toplum sürekli gelişir, insanların bilgisi derinleşir, bunlar da dile yansır. Deyimler de dil yoluyla halkın sahip olduğu, tüm renklerin ortaya konulduğu dilin zengin bir koludur. îçeriksel olarak, deyimlerin çoğunun kökeni masal, mitoloji, efsaneler, tarihi olaylar, ünlü insanların ünlü sözleri ve halkın gelenek görenek ve alışkanlıklarıyla ilişkilidir. Biçimsel olarak, deyimin metodu yapısal şekli de halkın dilinin özelliğini içerir. Bu yüzden deyimlerin dil içerisinde çok önemli bir yeri vardır.

Bir halkın dili ve edebiyatı, o halkın kültürünün derinliğine, tarihinin uzunluğuna dayanır, birçok alışılagelmiş kalıplaşmış sözcük ve sözcük gurupları bulunur, onlara da deyim denir. Deyimler daha kısa cümleler ve söz öbekleridir. Atasözü ise tam bir cümle olmalıdır. Deyim çoğunlukla bir durumu gösterir. Atasözüyse bir nasihat içerir. [19]

Çince’de Deyim Nedir?

Deyimler, Çince kelime bilgisi içerisinde çok önemli yeri olan bir türdür. O Çin halkının parlak göz kamaştırıcı edebiyat geleneğinin ortaya konuşudur, aynı şekilde antik dönem Çin’in atalarının geniş ve derin yaşam felsefesine sahiptir, bir halkın farklı dönem tarihini kültürünü ve toplumunu ifade eder. Modern Çince’de tarihin eski yeni tüm yaşam gücünü içinde taşır ve bunu ortaya koyar. [20]

Eski insanların dili kısa ve kapsamlı sözlerle, derin anlamlı sade ifadelerle, ahenkli ve açık bir tonlama ve dengeli bir yapıyla, binlerce yıldır durmaksızın, eskimeden konuşuldukça daha da çok konuşulmuş yazıldıkça daha çok yazılmış ve böylece deyim ortaya çıkmıştır. Çince‘de günlük hayatta deyimler sıklıkla kullanılır. Birçoğu çok önceden içinde bulunduğu edebi eserden kopup kendi başına bir söz kalıbı oluşturmuştur. Belki birçok insan Lûnyû 论语[21] “Konuşmalardı okumamıştır fakat “dâo tıng tu shuö 道听途说;dedikodu, söylenti”, “yân bû jı yi 言不及义;ciddi bir şey söylememek, anlamsızca konuşmak”“yı wen hui yöu 文会 ;edebi aktivitelerle arkadaş edinmek”, “jiân ren jiân zhi 见仁见智aynı konu hakkında farklı kişilerin farklı ve mantıklı fikirleri olması” , “yöu jiâo wû lei 有教无类;herkes için eğitim” gibi deyimleri bilirler. Aynı şekilde, Lao Zi[22]’nın eserini okumayan insanlar da “tian châng di jiû 天长地久sonsuza dek”, “jın yû mân tâng 金玉满堂;çok zengin, bilgi bakımından da zenginliklerle dolu”“chü sheng rû sı 出生入死;hayatını tehlikeye atmak”“dâ qi wân cheng 大器晚成büyük bir şey elde etmek için zaman lazım, yetenekli biri geçte olsa hayatta başarılı olacaktır”, “he guang tong chen 和光同 kendini akıntıya bırakmak, gösterişten kaçmak, uyumlu olmak””xuân zhı you xuân 玄之又玄;çok gizemli olduğundan anlaşılması kolay olmayan”, “xiâo guo guâ mın 国寡 ;küçük ülke az insan” gibi dört imli deyimleri bilir ve kullanırlar.[23]

Görüldüğü üzere insanlar deyimlerin geçtiği eserleri okumamış dahi olsalar bu deyimleri kullanabilmektedirler.

Birçok deyim başlangıçta şu anki gibi düzgün dört imli deyimler değillerdi. Zamanla insanların kullanımlarıyla değişip dile yatkın olan, kullanımı kolay olup kulağa hoş gelen hale doğru şekillenmişlerdir.

Örneğin; “he guang tong chen 和光同尘aslında "和其光、同其尘he qı guang, tong qi chen” dı, ayrıca "道听途说dâo ting tu shu” da aslında “道听而途说、德之 弃也dâo ting er tu shuö, de zhi qi ye”.[24]

Fakat geçen zamanla birlikte deyimler orijinal hallerinden değişime uğrayarak günümüzde kullanılan basit yalın anlaşılır olan dört imli hallerine kavuşmuşlardır

Deyimler edebi eserlerde sıklıkla bulunur. İçinde deyim bulunmayan bir eser düşünmek mümkün değildir. Çünkü böyle edebi eserler ciddi derecede uzun olur ve istenilen şeyi ifade etmek zordur. Bu sebeple de deyimler kullanılarak bu işi kolaylaştırırlar.

Çince deyimler için yapılmış çeşitli tanımlamalar mevcuttur, önemli bazı tanımlar aşağıdaki gibidir.

Zhöu Zûmo 周祖谟[25] Tân Chengyû-谈成语)(1955 adlı eserinde şu şekilde bahseder, “Deyim insanların ağızlarında yıllardır kullanageldikleri özlü sözcük grupları ve cümlelerdir, bazen kitaplardan gelirler, bazen konuşma dilinden.[26]

Liu Jiexiu 刘洁修13 14 [27] Chengyu-成语)(1985 derki “ Deyimler insanların uzun süreler kullandığı, biçim olarak kısa öz anlamsal olarak etkili, kalıplaşmış kelime gurubu veya kısa cümlelerdir.”[28]

Huâng Borong 黄伯荣[29], Liao Xudong 廖序东[30] Xiandai Hanyu 现代汉语- Modern Çince- 2007 adlı kitapta da der ki “Deyimler edebi dilin karakteristik özelliği olan anlam bütünlüğüne sahip, yapısal olarak kalıplaşmış ve alışıla gelmiş sözcük gruplarıdır.”[31]

Deyimin özellikleri hakkında da birçok görüş mevcuttur.

Mâ Guofân 马国凡)[32] Chengyu 成语-Deyimler- 1973 adlı kitapta deyimin “sabitlik, alışkanlık, tarihi olma, ulusal olma” gibi özellikleri olduğunu ifade eder. [33]

Xu Yâomın 徐耀民 [34] Chengyu dı Jieding 成语的界定,Dingxing He Shiyi Wenti 定性 和释义问题)(1973 de de deyimin aşağıdaki özelliklere sahip olduğu ifade edilir; “1. Deyimler var olan alışkanlıklara cevap verir; 2. Deyimler daha güçlü söz sanatlarının işlevine sahiptir; 3. Deyimler belirlidir; 4. Deyimler kısa cümlelerden oluşur. [35]

Wâng Qın 王勤HânyU Shuyûlûn-汉语熟语论)2006 de şöyle der; “Çince deyimler fonetik açıdan zarif, kısa ama güçlü yapıda, uzun süredir kullanılan kalıplaşmış dört imli bir sözcük dizisidir.”[36]

Çincede Deyim YapısıÇince’de Deyimi Ayıran Özellikler

Çin’de yapılan deyim araştırmalarında, araştırmacılar çoğunlukla “Dingxing Duânjû 型短句)/ kalıplaşmış cümlecik” yapısı terimini deyim için kullanmışlardır. “Dingxing Cızû 定型词组/ kalıplaşmış sözcük gurubu ” ile “Dingxing Duânjû 定型短句)/ kalıplaşmış cümlecik” aynı değildir. “Dingxing Cızû 定型词组/ kalıplaşmış sözcük gurubu” şekil açısından sözcük ve sözcük guruplarının birleşimidir, bir fikri yansıtır, etki bakımından bir sözcüğe eşittir, cümlenin bir parçasını oluşturur, dilin bir özelliğidir. Bunun yanında “Dingxing Duânjû 定型短句)/ kalıplaşmış cümlecik” şekil olarak tam bir cümle yapısına, cümle ahengine ve tonlamaya sahip olan bağımsız bir cümledir, cümlenin bir parçası değildir, içerik olarak gerçek, somut bir yargıdır, net bir düşünceyi ifade eder, dilin bir özelliğidir.[37]

Çince Deyimlerin Estetik Yapısı

Genel olarak bahsetmek gerekirse, deyimlerin estetik olarak üç ölçütü vardır;

Birincisi, kısa ve öz olması, ahenkli olması, fonetik açıdan kulağa hoş gelmesidir. Uzun cümleler kolay hatırlanmaz, kullanımları zordur ve nesilden nesile aktarılmaları zorlaşır.

İkincisi, Çince imler ahenkli olarak kullanılır ve bu görsel olarak da deyimi güzelleştirip mükemmelleştirir. Bu Çin yazısının çok büyük bir özelliğidir. Deyim ahenge sahip olan küçük ama en belirgin örnektir. Ağızdan çıktığı gibi kaydedilen, her gün kolaylıkla kullanılan bu deyimler gerçekten Çin edebiyatının sık kullanılan en değerli mirasıdır.

Üçüncüsü ise, söylemesi pratik olan yalın imler ile fonetik açıdan açık ve net tonlamalar kullanılarak kulağa hoş gelmesinin sağlanmasıdır.[38]

Deyimlerin Biçimsel Yapısı

Çince deyimler için “dört im modeli” temel modeldir, çok azı “dört im modeli” dışındadır.

Örneğin;

“Mo xu yöu 莫须有):Temelsiz, asılsız”

“Yi yân yı bi zhı 一言 以蔽之):Her şeyi tek bir cümle ile anlatmak”

“Xûn lei bû jı yân er 迅雷不及掩耳):Şimşeğin hızına kulak yetişmez. Öfkeden gelen gazabın hızına yetişip korunmanın zor olduğunu ifade eder” gibi.

Birleştirme yöntemi 并列结构) :Anlamsal olarak aynı, yakın veya zıt kelimelerin yan yana getirilerek oluşturulduğu deyimlerdir. [39] “Guangmıng Leiluo 光明磊落açık, doğru, dürüst”

Bu deyimde ilk iki im Guang ve Ming parlak, açık anlamındadır.

Niteleyici yapı 偏正结构:Bu yapı, kelimelerin birbirlerini niteleyerek anlam oluşturduğu yapıdır. “Shi wâi tâo yuân 世夕卜桃源:Ütopik dünya, hayali dünya”.

Bu deyimde son iki im olan Taoyuan "ütopya” yani “hayali dünya” anlamındadır. İlk iki im olan Shiwai da "dünyanın dışındaki öteki dünya” anlamıyla onu nitelemektedir. Bu şekilde anlam pekişir.

Fiil-nesne yapısı 动宾结构):“Bao luo wân xiâng 包罗万象Her şeyi kapsayan, her şeyi içeren.” ,

İlk iki im fiil olup "içermek” anlamını ifade eder, son iki imse nesne olarak “her şey” anlamındaır. “dünya üzerindeki doğadaki bütün olay, olgu, her şey” anlamına gelmektedir.

“Gû quân dâ ju 顾全大局):Zarara uğramamak için herkesin yararını veya çıkarını düşünmek”

Açıklayıcı, tamamlayıcı yapı 补充结构):“Xiao yâo fâ wâi 逍遥法外;ceza almadan serbest bırakılmak”“Liu fang bâi shi 流芳百世dünyaya iz bırakmak , iyi bir ün kazanıp sonsuza kadar yayılması.”

*Bu yapıda Liu imi “yayılmak, yaymak, taşımak” anlamına sahiptir ve fang imi“güzel koku” anlamıyla olumlu bir anlam katarak iyi bir ün, iyi bir iz yaymak anlamını taşır. Son iki imin verdiği sonsuza kadar anlamıyla da “dünyaya iyi bir iz bırakmak” veya “sonsuza kadar sürecek iyi bir ün yaymak” anlamına gelir. Bu deyim birbirinden farklı anlamlara sahip kelimelerden oluşarak birbirini tamamlayan deyim yapısına sahiptir.

Özne - yüklem yapısı 主谓结构:“Mâo suı zi jiân 毛遂自荐bir göreve talip olmak.”

Bu yapıda özne olan “Mâosui” tarihte yaşamış önemli bir kişiye işaret eder, “Zijiân” “kendini önermek” anlamıyla özne yüklem yapısını oluşturur.

“Yi guan chû chû 衣冠楚楚:Giyimi kuşamı düzgün, düzenli ve güzel. [40]

Dört İmli Deyimler:

Çince deyimlerin geneli dört im temelindedir. “Dört imli deyim” olarak bilinen deyimler yapısal açıdan ikiye ayrılır; birinci tür cümle yapısında bir olayı ifade eder, grameri tam olan bir cümledir. Diğeri ise bir durumu ifade eder, gramer olarak da sadece bir söz öbeğidir.

“Tian xiâ wei göng 天下为公):Bir gökyüzü altında ortak ruha sahip halk.”

“Wu wei er zhi 无为而治:Doğaya aykırı hiçbir şey yapmayarak yönetmek.”

“Dâ qi wân cheng 大器晚成:Büyük bir şey elde etmek için zaman gerekir, yetenekli biri geçde olsa hayatta başarılı olacaktır.” Bunlar ilk türe örnektir.

“San châng liâng duan 三长两短):Beklenmedik felaket veya kaza, kötü talih”

“Qian fang bâi ji 千方百计):Her türlü ayrıntıları düşünmek, her yolu denemek.”

“Tian jıng di yi 天经地义:Olması gereken, doğru ve düzgün yol.”

“Hua qiân yue xiâ 花前月 :Çiçeklerle donanmış ay ışığının altında sevginin konuşulduğu yer, romantik bir ortam” ilk iki im ve son iki im anlam, gramer ve ses tonlarında bir karşıtlık oluşturduğundan ikinci türe girer.[41]

Yapısal olarak yan yana dört imli deyim genelde aynı anlamdaki iki grup imden veya zıt anlamlı ayrı imlerin iç içe uyumundan oluşur.

Örneğin “Qian jün wân mâ 千军万马29 [42] ” aslında “Qian wan jün mâ 千万军马”dır, konuşuldukça birbirinden ayrılıp yeniden yapılanmıştır ayrıca tonlama , akıcı telaffuz , kulağa hoş gelmesi ve eksiksiz yapısı tam olarak oluşur. Eğer ayrılıp bu şekilde tekrar yapılanmış olmasa tonlaması ve telaffuzu bozuk, estetik olmayan bir yapıya dönüşür.[43]

Aynı şekilde “Qian shan wân shuı 千山万水[44]” de değişir ve “Qian shuı wân shan 千水万山” olur, anlam olarak çok fark yoktur, daha kolay telaffuz edilir ve kulağa daha hoş gelir. Aşağıdaki deyimler de aynı sebeplerden ötürü bu şekli almışlardır;

“Qian fang bâi ji 千方 百计):Her türlü ayrıntıları düşünmek”

“Qian chuı bâi liân 千锤百炼Her türlü zorluk ve imtihanlardan geçmek veya defalarca kontrolden geçirmek, özenle yanlışlıkları düzeltmek.”

“Qian yân wân yû 千言万语):Binlerce kelime, konuşacak çok şeyin olması”,    

Çincedeki dört imli deyim yapısı bazen tonsuz olur ve birkaç anlamı birden ifade eder, ayrıca vurgusu hafiftir. Örneğin; “Shan mıng shuı xiû 山明水秀parlak ışıltılı dağlar temiz berrak sular, su gibi narin güzellik” buradaki su kesinlikle parlak ve güzel, peki dağ nasıl parlak olur? Telaffuzu kolay olsun diye kullanılabilir, bazen de mantık dışı bir anlamı olabilir. Standartlarına uygun olmamasına rağmen telaffuzunu kolaylaştırmak için kullanılmıştır. “Hong nân lu nü 红男绿女; giyimi güzel olan genç kız ve erkekler” de bu şekildedir. Genelde kırmızı renk kadınla ilişkilendirilir, bu yüzden “hong yân 颜)güzel yüz, güzel kadın”“hong fen 红粉)allık”“hong xiû 红袖)genç ve güzel kadın, “hong zhuang 红妆)genç kadın, “hong lou 红楼)kırmızı yapı, zengin kadının oturduğu konak, genelev” , “fei wen 绯闻aşk dedikodusu” gibi kelimelerde görüldüğü gibi. Fakat buradaki “hong nân lu nü 红男绿女deyiminde kırmızının kadınla değil de, erkekle “nân ” birlikte kullanılmasının nedeni ses tonlarının aynı olmasıdır. Bu deyim mantığa göre değil ses uyumuna göre yapılmıştır. Başka bir cümlede yine dört imli deyimin sıra dışı bir durumu vardır, o da “luân qı bâ zâo 乱七八 [45]”dır. Aslında temelinde “luân qı zâo bâ 乱七糟八” ya da “qı luân bâ zâo 七乱八 ” dır; sonunda konuşurken düzensizce “luân qı bâ zâo 乱七八糟” olmuştur.[46]

Çince’de Deyimin Özellikleri

Anlamsal Bütünlük

Deyimler kavramsal anlamda genel olarak düzenli söz kalıplarından farklıdır, deyimin anlamı genelde yapısal oluşumunun anlamıyla bütünleşmez, deyim yapısal anlamının temelinde mecazi bir anlam da taşır.

Örneğin;

“Hu jiâ hû wei 狐假虎威” burada sözcük anlamı “tilki kaplanın gücünü kullanıradır, aslında mecazi anlamı “başkasının gücüne dayanarak birilerine baskı altına almak”tır.

“Po fû chen zhöu 破釜沉舟”nun sözcük anlamı ilk anlamı “kazan kırıp, bot batırmak”tır, fakat mecazi anlam “bir şeye kesin karar verip sonuna kadar gitmektir”

“Feng mâo lın jiâo 凤毛麟角” nın sözcük anlamı “anka kuşu tüyü, tek boynuzlu at boynuzu” dur, fakat mecazi anlam “aşırı derecede narin aynı zamanda çok değerli kişi ya da nesneleredir.

“Fei qın wâng shı 废寝忘食” nin sözcük anlamı “uyku uyuyamamak, yemek yemeyi unutmak”mecazi anlamıysa “bir iş için büyük bir ciddiyetle çabalamak” gibidir.

Deyimler mecazi anlam özelliğine sahiptir ve açık anlamın arkasında ima edilen mecazi bir anlam saklıdır. Gerçek anlam, aktarma yoluyla mecaz anlamı ifade eder.

Kalıplaşmış Yapısı

Deyimin yapısal biçimi genel olarak kalıplaşmıştır. Onun yapısal oluşumu ve yapı biçimi düzenlidir, rast gele sırası değiştirilemez, herhangi bir im başka bir imle değiştirilemez, herhangi bir ekleme ya da çıkarma yapılamaz.

Örneğin;

“Ren zhong dâo yuan 任重道远[47]”, “dâo yuan ren zhong 道远任重”,“ren zhong lû yuan 任重路远” veya “ren zhong you dâo yuan 任重又道远” olarak değiştirilemez; “Tı gang qie lıng 提纲挈领[48]” de “Tı ling qie gang 提领挈纲”,“tı gang jû ling 纲举领” ya da “tı gang dâi ling 提纲带领” olarak değiştirilemez gibi.[49]

Biçimsel Zarifliği

Deyimlerin çoğunluğu antik dönem eserlerinden gelir, onların yazım şeklinin netliği ve zarifliği bu güne kadar edebi dil yoluyla saklanıp korunmuştur. Yapısal olarak büyük çoğunluğu eski Çince kelimelerine ve eski Çince dilbilgisi yapısına sahiptir.[50]

Deyimlerin Kullanımı

Deyimler kısa, özlü ve kapsamlıdır, uygun olan yerde kullanılır, dilde veciz yaparken kullanılabilir, dilin işlevini güçlendirir. Örneğin, insanlar Çin bahar bayramı sırasında “wân xiâng geng xın 万象更新” deyimini kullanmayı severler. Bu deyim, son derece zengin bir anlama sahiptir: bir yandan dünya üzerinde var olan tüm canlıların hayat bulmasını ifade ederken, bir yandan da bu dünyadan eskilerin gidip yenilerin geldiğini, dünyanın yenilendiğini, bir dizi zenginliğin geldiğini ifade eder.

Zıt anlamlı deyimler biraz daha çok kullanılır, belirgin bir zıtlık verip, işlevini güçlendirir. Örneğin; “Dui yu ta men, di yi bû xü yâo hai bû shi ‘jin shâng tian hua5, er shi ‘xue zhöng song tân’(对于他们、第一步需要还不是锦上添花、而是雪中送 ”-“Onlara karşı, ilk adım “mükemmelleştirmek” değil , “ihtiyaç olanı vermektir.” Mao Zedong’un Yan’an edebiyat ve sanat forumundaki konuşması. “Jîn shâng tian hua 锦上添花;bir şeyi daha da iyileştirip güzelleştirmek” ve “Xue zhöng song tân 中送炭sıkıntılı anda yardım etmek, zamanında yardım sağlamak, ihtiyaç olanı vaktinde vermek”ın zıtlığı gayet nettir, insanlar bir şeyin karakterini, durumunu ifade ederken yararlanır. Bu sebeple uygun yerde kullanılan deyimler istenilen anlamı en iyi şekilde ifade eder.

Deyimleri kullanırken dikkat edilmesi gereken birkaç ana husus da vardır;

Bunların birincisi, deyimlerin mecaz anlamlarını netleştirmektir. Örneğin; “wâng yâng bû lâo 亡羊补牢)koyun kaybolduktan sonra ağıl onarmak” ın mecaz anlamı hatayı, hata ortaya çıktıktan sonra düzeltmeye çalışmayı tekrar karşılaşılacak bir zarardan kaçınmayı ifade eder. Bu tarz tarihi hikâyelerden gelen deyimler örneğin; “wo xın châng dan 卧薪尝胆)çıra üstünde yatıp safra tatmak”, “si miân chû ge 四面楚歌)her yerde Chu türküsü / heryerde düşman, dört bir tarafı kuşatılmak” gibi, olayın tamamını bilmemizi sağlar, bu tamamıyla onların anlamlarını daha derin bir şekilde anlamamıza yardımcı olur.

Bazı deyimler duygusal anlam[51] taşır. Örneğin; “shen sı shu lu 深思熟虑)üzerinde dikkatlice düşünüp etraflıca plan yapmak” ile "chû xın jı lu 处心积虑kötü şeyler için kasten plan yapmak”“zâi jie zâi li 再接再厉)ısrarla çabalamaya devam etmek, devamlı ilerlemek, durmadan gelişmek ” ile "biân ben jiâ li 变本加厉daha fena olmak berbatlaşmak”, “wû wei bû zhi 无微不至çok titiz olmak her şeyi düşünmek, gözünden hiçbir şey kaçmamak” ile "wû suö bû zhi 无所不至)her yere nüfuz etmek, her yerde bulunmak”“zi shı qı li 白食其力)kendi ayakları üstünde durmak, kendi çalışarak hayatını geçindirmek” ile "zi shı qı guö 自食其果kendi düşen ağlamaz, kendi acı meyvesini kendi yemek, kendi acısını kendi çekmek”“kan kan er tân 侃侃 而谈)sakin, emin ve güvenle konuşmak” ile "kua kua qı tân 夸夸其谈)boş konuşma, atıp tutma” gibi. İlk grup iyicil anlam[52] taşırken, i kinciler kötücül anlam[53] içerir, onların benzerliklerini ve farklılıklarını titiz bir şekilde ayırmak gerekmektedir.

İkincisi, deyimler kalıplaşmış yapılardır, kullanırken bir kısmı öylesine anlamı değişmez ve bir şey eklenip çıkartılamaz yapılardır. Örneğin; “tâng bi dang che 螳臂

başarısızlıkla sonuçlanan” “tâng bi dang ehe 螳螂 当车)” şekline çevrilirse bu uygun olmaz. Fakat belirli dil alanında, söz sanatlarının amacına uygun olarak bazı deyimler esnek bir şekilde kullanılabilir. Örneğin “jı liu yöng tui 急流勇退[54]” esnek bir şekilde uygulanıp “jı liu yöng jin 急流勇进” olur, bu kelime değişikliğidir, zıt anlamda da aynısı olur; “guang mıng lei luö 光明磊落[55]3” da esnetilerek “ji guang mıng you lei luö 既光明又磊落” olabilir ki burada da kelime eklenmiştir, geçmişten günümüze kullanılmaktadır. Bu uygulanan söz sanatı bir gerekliliktir, öylesine bir şekilde değişiklik yapılamaz.

Üçüneüsü, deyimler belli im ve telaffuza sahiptir, farkları açık nettir, yanlış yazılıp yanlış telaffuz edilemez. “huân rân yi xın 焕然一新)yeni bir görünüş kazanmak” daki “huân 焕)parlamak ışıldamak”, “huân 换)değiştirmek” şeklinde yazılırsa, “hâo yi wû lâo 好逸恶劳kolay sev zor nefret et” deki “wû ”,e şeklinde okunursa, “yi pû shı hân 一暴十寒bir gün güneşli on gün soğuk. En kolay yetişen bitkiler bile, bir gün sıcak, on gün soğuk yüzünden büyüyemeyebilirler. Ya da bir süre azimle çalışıp, bir süre de tembellik yapmak insanı amaca ulaştırmaz.” daki "pû”(暴’yu bao olarak okursak; "miân miân xiang qû 面面相觑):birbirine dehşet içinde bakmak” daki "qû” ’yü xu olarak okursak, bunların hepsi yanlış olur.[56]

Çincede Kadın Deyimi

Çin Toplumunda Kadının Yeri

İlk çağlarda halkın geçim kaynağı avcılık ve toplayıcılıktı. Daha iyi avlanmak ve gerektiğinde savaşabilmek için fazlaca insana ihtiyaç duyuyorlardı, bu sebeple doğuma karşı arzu ve hayranlıkları vardı. Özellikle tek eşliliğin değil de çok eşliliğin olmasından ötürü insanlar babalarını değil annelerini bilebiliyorlardı. Doğumun gizemi bilinmediğinden insanlar hayvan, bitki ve nehir gibi insan bedeni dışında doğadan kadının hamileliğine bir sebep arıyorlardı. Mitolojide de doğumla ilgili birçok efsane vardır.[57] Örneğin; Yinshang 殷商[58] ’ın atası Xie 契)’nin doğumunun tanrıça olan annesinin doğaüstü bir kuşun yumurtasını yemesiyle gerçekleştiği kaynaklarda geçmektedir.[59]

Anaerkil toplum yapısında yaşam ortaktı, iş bölümü ortaktı, yiyeceğin paylaşımı, görevlerin paylaşımı ortak ve eşitti, henüz bir kanun sistemi yoktu. Kadın kabilenin idaresinde ve hayatta kalmasında en etkili kişiydi. Kadın hem toplayıcılıkla uğraşıp insanları doyuran hem doğurganlığıyla neslin devamını sağlayan hem bitkilerin özelliklerini bilip insanların sağlıklarıyla ilgilenen kişiydi. Toplanılan yiyeceğin de iş bölümünün de dağılımını yapan kadındı.

İlkel toplum yaşamında kadının kabilenin idaresinde başrol olması, doğumun gizemine sahip olması, kabile için en önemli olan nüfusun çoğalmasında temel noktada olması onu erkeğe göre çok daha saygın ve yüksek bir mertebeye eriştirmiştir.

Kadının sahip olduğu bu saygınlık ve değer toplumun ekonomik yapısının değişmesi, erkeğin gücüne dayalı olarak kendini ortaya koyması, doğumun gizeminde erkeğin rolünün keşfedilmesi ve tabi tek eşli evlilik sisteminin de ortaya çıkmasıyla kaybolmuştu. Bununla birlikte artık toplum ataerkil bir yapıya dönüşmüştü. Erkeğin önde kadının ise onun gerisinde kaldığı dönem başlamıştı. Anaerkil toplum düzeninden ataerkil toplum düzenine geçiş süreci toplumsal yapının değişmesiyle gerçekleşmiştir. Tarım kültürünün gelişmesiyle birlikte feodal toplum sistemi de ortaya çıkmaya başlamıştır.

Feodal toplum sisteminin ekonomisi tarıma dayılıydı. Yeni gelişen bu sistemde yöneten ve tabi olanlarla, ast üst sistemi oluştu. Bu sistem toplum huzuru ve düzeni için en büyük gereklilikti. Toplumun en küçük yapısı olan aile içinde de yönetim erkeğin elindeydi ve tabi olan yani itaat eden konumu da kadının olmuştu.

Feodal toplum dönemiyle birlikte kadını erkeğin gerisinde bırakan toplum görüşü sadece erkeğin aile içinde bir reis bir idareci olmasını sağlamamış aynı zamanda kadını aile içinde baskı ve sınırlamalara maruz bırakmıştır.

Antik dönemde kadın değer yargıları ve önde gelen Konfuçyüsçü düşüncenin etkileriyle kadın aile içinde sınırlı bir alan içinde yaşamaktaydı. Bu kadının eğitim alışını, toplumda yer edinmesini ve buna benzer birçok şeyi kısıtlamıştı. Öyle ki Çin tarihinin ilk kadın yazarı olan Ban Zhao 班昭bile eğitimini eğitimli olan ailesinden almış ve bu eğitimle Çin tarihinin önemli bir eseri olan Hanshu[60] ’nun tamamlanmasını sağlamış olmasına rağmen toplumun kadına karşı olan taleplerini haklı görüyordu. Ban Zhao da aynı Konfuçyüs gibi toplum huzuru ve düzen için kadının yapması gereken görevler ve uyması gereken kurallar olduğuna gönülden inanıyordu. Bu sebeple Ban Zhao kadının aile sınırları içinde yaşamını sürdürmesi gerektiğini, eşine veya en yakınındaki erkeğe uyum sağlaması ve ailesi için yaşaması gerektiğini savunan Nüjie 女诫adında bir eser bırakmıştı.

Çince kadın deyimleri Çin kültürünün, Çince’nin çok değerli bir hâzinesidir belki günümüzde birçoğu kullanımını yitirdi fakat sahip olduğu zenginlik bizlere Çin’in geçmişini, tarihini ve kültürünü çok daha iyi anlama imkânı sunmaktadır.

Çince’de Kadın Deyimi

Çince’de “yaşayan fosil” denilen deyimler değerli bir halk kültürüdür, zamanın, toplumun imini ortaya çıkarır, derin kültürel anlamlara sahiptir. Kadın deyimleri kelime anlamı olarak kadınla alakalı deyimleri ifade eder, içerik olarak zengin, kadını tanımlayan deyimler olabilecekleri gibi, kadın hikâyeleriyle alakalı deyimler de olabilirler. Eskiler kadınları betimlerken bütünden parçaya, ses ve yüzünden, gülümseyişine, tabiatından, ahlaki davranışlarına hepsini somut, belirli ve canlı ifadeler kullanarak anlatmışlar. Bu betimlemeler de insanların kendine özgü düşünce tarzlarını, güzele olan takdiri ve değer sistemini aynı zamanda Çin antik toplumlarının deneyimleriyle gelen kadınla ilgili zihniyeti de etkilemişlerdir.[61]

Çincede kadınla alakalı olan deyimlere kadın deyimi denir.

Kadın deyimlerinde, bazı deyimler aynı anlamı taşır, şekil olarak da birbirlerine yakınlardır.

Örneğin;

“Se shuâi âi chı 色衰爱弛)/ âi chı se shuâi 爱弛色衰[62]

“Hong yân bo mıng 红颜薄命)/ hong yân ming bo 红颜命薄[63]

“Huâ rong yue mâo 花容月貌)[64] / huâ rong yû mâo 花容玉貌/ yû mâo huâ rong 玉貌花容)/ yû rong huâ mâo 玉容花貌” gibi. [65]

Kadın Deyimlerinin Çeşitliliği

Kadını Dolaylı Olarak Tanımlayan Deyimler

Dolaylı anlatım en çok kadının yaşını ifade eden deyimlerde öne çıkmaktadır. Kadının yaşını tanımlayan deyimlerin çoğunluğu düz değişmece yöntemi kullanarak, doğrudan yaşı rakamlarla söylemeyip, dolaylı olarak anlatır.

Ayrıca yumuşak ve kibar bir ifadeyle hayat kadını figürünü ve kadının trajik kaderini ifade etmektedir. Feodal toplumda kadının yeri aşağılardaydı. Kadınlar arasındaki özel bir gurup yaşamını sürdürmek için bedenini satan hayat kadınlarından oluşuyordu. Onların kaderi diğerlerine göre daha trajikti, bulundukları yer oldukça aşağıda görülüyordu. Kadının trajik kaderini betimleyen deyimlerde de dolaylı-üstü örtülü anlatım mevcuttur, aynı zamanda düz değişmece kullanılarak da ifade edilir

Mitolojinin Özündeki Kadın Deyimleri

Çin toplumu için iki bin yıldan uzun süren feodal toplum döneminde, kadınlar ikinci sınıf bir topluluk olarak görülmüş olmasına rağmen, kadının sahip olduğu kutsal güç Çin’in antik mitolojik döneminin başından sonuna insanların inançlarını etkilemiştir. Bu da Çince kadın deyimlerinde kendini göstermektedir.

Güzelliği Tanımlayan Kadın Deyimleri

Kadının tavrıyla, görünüşüyle ilişkili olan kelimeler kadın deyimlerinin içinde fazlaca bulunur. Bu Çin geleneksel kültürünün içeriğini belirler. Kadının güzelliği ile ilgili geleneksel düşünce yapısında kadının güzellik tasviri, kadının tavırlarının yumuşak olması, yürüyüşünün kibar olması, yüzünün güzel olması, ifadelerinin doğal ve huyunun iyi olması, duygularında narin ve yumuşak bir ime sahip olması şeklindedir.

Eski Çin toplumunda, giyim bir tür özel kültür sembolüydü. “bu giyimle ilgili deyimler hem tarih hem de kültürel olarak çift yönlü değerlidir. Onun kaynağı çoğunlukla Çin eski dönem tarihi ünlü eserleri, aynı zamanda toplumsal hayatını gösteren edebi eserlerdir. Bu deyimler giyimle alakalı olabilir, takılan saç tokası vb eşyalarla alakalı olabilir ya da kadının süslenmesi veya tavır ve hareketleriyle alakalı olabilir. [66]

Her dilde olduğu gibi deyimler dil için oldukça önemli bir varlıktır. O dili kullanan toplum içinse bir dil zenginliği olmanın yanında toplumun köklerini yansıtan çok önemli bir mirastır da. Çin deyimlerinde ise bunu görmek oldukça rahattır çünkü Çin’in sahip olduğu böylesine uzun tarihinde deyimler bizlere oldukça önemli bilgiler vermektedir.

Ayrıca Çince deyimler yapı ve anlam bakımından da çok önemli özelliklere sahiptir. Çince’nin kendine has özelliklerinden olan tonlama bu dilin sözlü ifadelerinde bir kulağa hoş gelme ve denge arayışına neden olmuştur. Deyimler bu anlamda çoğu zaman ilk ortaya çıktıkları gibi kalmamış değişime uğramışlardır. Temel olarak deyimler Çince için sadece geçmişten günümüze aktarılan bir miras değil aynı zamanda konuşmaya ahenk katan, edebi eserleri daha net ve anlaşılır yapan insanlar arasında iletişimi kolaylaştıran dilin en önemli parçasıdır. Aynı zamanda hayatın tam ortasındadır. Ne edebi eserler için ne de günlük konuşmalar için deyimlerin olmaması düşünülemez.

Deyimlerin bu kadar önem arz ettiği bir dil içinde Kadını anlatan, kadını tanımlayan deyimler de önemli bir yere sahiptirler. Biçimsel olarak tam bir deyimdirler, anlamsal olarak ise kadının güzelliğini, yaşını, medeni durumunu gibi birçok iyi kötü özelliğini ifade etmektedirler. Bu deyimler bizlere Çin tarihi boyunca kadının toplumdaki varlığının dile nasıl yansıdığını göstermektedir.

BÖLÜM

KADIN DEYİMLERİNİN SINIFLANDIRILMASI

“Çince dünyada deyimlerin en çok olduğu dil olabilir, hatta ilk sıradadır.” demiştir bay Li Xianlin 李羡林.Kadın deyimleri, adından da belli olduğu üzere kadınla ilgili olan deyimlerdir. Bu çalışmada kadın deyimleri olarak deyimlerimizi doğrudan kadınla ilgili olan kadının iyi veya kötü özelliklerini ifadede kullanılan, geçmişten günümüze kadının toplumdaki varoluşuyla ilgili deyimleri ele aldık. Aynı anlamı ifade eden sadece karakterler arasında yer değişikliği olmuş deyimleri tek bir deyim kabul ederek toplamda 332 deyim üzerinde çalıştık. İçinde kadın karakteri geçen ama kadını tanımlamayan doğrudan kadın için kullanılmamış deyimleri çalışmamızın dışında bıraktık.

Çince de deyimler dilin en güçlü öğesidir ve edebi eserlerde olsun, günlük konuşmalarda olsun fazlaca kullanılır, öyle ki deyimler hem dilin gücünü hem de kültürün, tarihin, yaşam tarzının derinliklerini gösterir. Kadın ile ilgili deyimlerde de farklı bakış açılarını farklı kültürel değerleri görmemiz mümkündür. Bunların çeşitliliğini ve verdiği etkileri anlayabilmemiz için değerlendirmeye aldığımız deyimleri kendi içinde kadını hitap ettikleri yerlere göre, anlamsal olarak 12 sınıfa ayırıp inceledik.

Kadının Medeni Durumu İle İlgili Deyimler

Köklü bir tarihe sahip olan Çince için deyimlerin de bir o kadar eski olduğunu düşünebiliriz. Bu deyimler sahip oldukları bu uzun tarihten ötürü bize köklü kültürü hakkında oldukça değerli bilgiler vermektedir. Çalıştığımız deyimler içerisinden 19 adet deyim kadının evlilik durumuyla ilgilidir. Bunlardan bir kısmı genç kızın yaşının geldiğinde evlenmesi gerektiğine yönelik anlamlar barındırırken, bir kısmı evli kadının sadakatine bir kısmı da dul kadının tekrar evlenmemesi gerektiğine dair deyimlerdir. Bu deyimler geleneksel kültürde toplumun kadının evlilik hayatına bakışı hakkında bilgiler verir.

Bekâr Kadınlar İçin

Yaklaşık iki bin yıl süren Çin feodal toplumunda kadın hayatı boyunca hep bir erkeğe tabi olan, hep bir erkeğin yardımcısı görevinde bir pozisyonda olmuştur. Bu sebepten ötürü kız çocukları doğdukları andan itibaren iyi bir evlilik yapması üzere yetiştirilmiştir. Bu evlilikler genelde kızın talebinden çok ailenin kendi çıkarları doğrultusunda belirlenirdi. Bir duygu ilişkisinden çok iki aile arasında yapılan anlaşma niteliğindeydi. Karşılaştığımız deyimlerin bekâr kızlara hitaben söylenenlerinden de anlıyoruz ki toplumda kızların yetişkinliğe erişir erişmez evlenmeleri bir gereklilikti. Genç kızın yaşı geldiğinde halen evlenmemiş olması kendisi ve ailesi adına toplum tarafından hoş karşılanmayan bir durumdu. Çalışmamız içerisinde genç kızın bekâr oluşuyla ilgili toplamda 11 deyim bulunmaktadır. Bkz. Ek-1

Örnek deyimler;

“Nü dâ dang jiâ 女大当嫁:bir kız yaşı geldiğinde çok beklemeden evlenmeli.”

“Nü zhâng xü jiâ 女长须嫁):bir kız yaşı geldiğinde çok beklemeden evlenmeli.”

“Huâng hua nü er 黄花女儿:hiç evlenmemiş bekar genç kızlar.”

Evli Kadınlar İçin

Geleneksel kültürde yaşı gelen genç kızın evlenmesiyle ilgili birçok deyim mevcuttur aynı şekilde yaşı geçmiş kadınlarla ilgili de birçok deyim vardır fakat evli kadınla ilgili deyimler biraz daha az olduğu kadar evlilik sürecinde nasıl olması gerektiğine dair olan deyimler de bir o kadar çoktur.

Evli bir kadınla ilgili deyimlerin bir kısmı kadının ahlak durumu ya da kadın değer yargıları sınıflarında da incelendiği için burada sadece kadının evli oluşuna dair olan 4 deyimi ele aldık.

Dönem itibariyle evli kadınların uyması gereken standartlar mevcuttur ilgili deyimleri de konu başlıklarına geldiğimizde inceleyeceğiz. Bkz. s.30

Örnek deyimler;

“Lu ye cheng yın 绿叶成荫:kadının evlenip çoluk çocuğa karışması.”

“Lu6 fu yöu fu 罗敷有夫):eski zamanlarda kocası olan kadın anlamına gelir.”

“Lâo nü guı zöng 老女归宗:evlenip baba evinden ayrılmış kadının, terk edildiği için veya başka sebeple anne babasının evine geri dönmesi.”

“Shâo nü nen fu 少女嫩妇):Genç evli kadın.”

Dul Kadınlar İçin

Dul kadınlarla ilgili deyimler daha çok kadının eşini kaybetmesi, kaybettikten sonra tekrar evlenmeyerek ona sadık kalması ya da kocasını kaybettikten sonra tekrar evlenmemesi üzerinedir. Kadının dul kaldıktan sonra evlenmemesi feodal toplum döneminde bir sadakatlilik örneği olduğu kadar toplumun uygun gördüğü bir davranıştır. Aynı zamanda Konfuçyüsçü düşünce sistemine göre de dul kadının tekrar evlenmesi kadının sadakatsizliğidir, kadın yaşı geldiğinde evlenmeli kocasına kocası hayattayken sadakat gösterdiği gibi kocasını kaybettikten sonra da sadık olup evlenmemeli kendini kocasının ailesine ve çocuklarına adamalıdır. Çalışmamızda dul kadınlar için incelenen bu deyimler toplamda 4 tanedir.

Deyimler;

“Pı pâ bie bâo 琵琶另U:eski zamanlarda evli kadının kocasından ayrılıp yeniden evlenmesi.”

“Wen jun xın guâ 文君新寡):kocasını yeni kaybetmiş kadın.”

“Wen jun xın jiâo 文君新醜):dul kadının tekrar evlenmesi.”

“Wen jün zâo guâ 文君早寡):genç bir kadının kocasını kaybettikten sonra dul olarak yaşaması.”

Kadının Görünüşüyle İlgili Deyimler

Çince kadın deyimleri içerisinde kadının görünüşüyle ilgili deyimler oldukça fazladır. Genel olarak kadının saçıyla, makyajıyla ya da giyim kuşamıyla ilgili betimlemelerle kadının görünüşünü tanımlarlar. Bu deyimlerin kültürle ilişkisi de oldukça önemlidir. Dönemin güzellik anlayışıyla ilgili değerli bilgiler verirler bkz. 4.Bölüm s.43-50. Kadın deyimleri içerisinde toplam 35 deyim kadının görünüşünü ifade etmektedir. Bkz. Ek-1

Örnek deyimler;

“Jın guo xü mei 巾帼须眉):erkeksi görünen, erkeksi bir havası olan kadın.”

“Huâ zhı zhâo zhân 花枝招展:kadının çok süslü ve güzel giyinmesi.”

“Dan sâo e mei 淡扫蛾眉):evli kadının sade ve şık makyajı.”

Saçıyla İlgili Deyimler

Saç insanın doğal makyajıdır ve kadın için de dış görünüşü için oldukça önemlidir. Kadının saçıyla ilgili deyimlerde genel olarak geleneksel kültürde kadının saçının nasıl güzel göründüğü hakkında bilgi edinilebilmektedir. Çalışmamızda kullandığımız deyimlerden 3 tanesi kadının görünüşü içinde özel olarak saçıyla ilgilidir.

Deyimler;

“Feng huân wû bin 风鬟雾鬓)/ Wû bin feng huân 雾鬓风鬟):Kadının saçının güzelliğini, dağınık ve kabarık bir saçı ifade eder.”

“Wû bin yun huân 雾鬓云鬟)/ yun huân wû bin 云鬟雾鬓):Kadının dalgalanan güzel saçı.”

“Feng huân yû bin 风鬟雨鬓:Dışarda sıkı çalışan koşuşturan, saçı başı dağınık kadın.

Giyimiyle İlgili Deyimler

Giyim kuşam bir güzellik ya da çirkinlik ifadesi olarak pek kullanılmaz. İnsanların kıyafetleri, giyim kuşamları çoğunlukla onların toplumdaki statülerini gösterir. Kadın deyimlerinde de kıyafetlerle kadının kimi zaman soyluluğu, kimi zaman zarafeti, kimi zaman da kötü görünüşü ifade edilmektedir. Kadın deyimleri içerisinde 17 tanesi kadının giyim ve kuşamı ile ilgilidir.

Örnek deyimler;

“Feng guan xiâ pei 凤冠霞帔:Eskiden zengin aile kızlarının evlendikleri sırada giydiği kıyafetlerle onurlu itibarlı görünmeleri. Aynı zamanda resmi görevli memur eşlerinin giyimlerini ifade eder.”

“Hua lın fen zhen 花林粉阵):Eski zamanlarda bir grup şatafatlı giyinmiş güzel kızları ifade ederdi.”

“Jıng chai bû âo 荆钗布袄:Kadının giyiminin basit ve rüküş oluşu.”

Makyajıyla İlgili Deyimler

Kadın deyimleri içinde çok da fazla olmasa da kadının makyajıyla ilgili deyimler de bulunmaktadır. Çalıştığımız kadın deyimleri içerisinde toplam 12 adet kadının makyajıyla ilgili deyim bulunmaktadır. Genel olarak bizlere geleneksel kültürdeki kadın makyajı hakkında bilgi vermektedir. Kaşların siyah boyanması yüzünün beyaz görünmesine özen gösterilmesi gibi.

Örnek deyimler;

“Ca zhı mö fen 擦脂抹粉):Süslenmek, makyaj yapmak.”

“Fen bâi dâi hei 粉白黛黑):Kadının yüzünü beyaz kaşlarını siyah boyaması. Kadının makyajını ifade eder.”

“Dân sâo e mei 淡扫蛾眉):Kadının sade ama şık bir makyajının olması.”

“Die fen feng huâng 蝶粉"蜂黄 [67] : Antik dönemde evli kadının alnını sarı boyaması, güzel makyaj yapması.”

Kadının Güzelliğiyle İlgili Deyimler

Kadın deyimleri içinde büyük çoğunluğu kadının güzelliğini tanımlayan deyimler alır. Üzerinde çalıştığımız deyimler içinde 122 tanesi genel anlamda kadının güzelliğini ifade etmektedir. Bunların bir kısmı parçadan bütüne kadının güzelliğini betimlemiş bunun için de yüzünü, vücudunu ya da hareketlerini kullanmıştır. Kadının güzelliğini ifade eden bu deyimlerin içinden sadece 39 adet deyim genel bir güzelliği ifade etmektedir. Kadının güzelliği ile ilgili deyimler bizlere geleneksel kültürde kadının güzellik standartları hakkında bilgiler vermektedir.

Örnek deyimler;

“Xiao jiâ bi yû 小家碧玉:Eski zamanlarda fakir bir ailenin güzel kızını ifade ederdi.”

“Huâ yue zhı shen 花月之身:Güzel ve narin kadın vücudu. Eskiden de hayat kadınlarını için kullanılmıştır.”

“Bıng jı yû gû 冰肌玉骨)/ yû gû bıng jı 玉骨冰肌):Buz gibi ferah, yeşim gibi sert, çok güzel kadın. Zayıf, zarif bir figüre ve saf temiz pürüzsüz tene sahip kadın.”

“Ru huâ si yû 如花似玉:Bir çiçek kadar narin, yeşim kadar değerli, narin seçkin kadın

Kadının güzelliğini ifade eden deyimleri yüz güzelliğini ifade edenler, vücudunun güzelliğini ifade edenler, tavır ve hareketlerinin güzelliğini ifade edenler ve sesinin güzelliğini ifade edenler olarak ayırabiliriz.

Yüzünün Güzelliği

Kadının güzelliğini ifade eden deyimlerin çoğunluğu yüzünün güzelliğinden bahseder kadının güzelliği ile ilgili deyimlerimizin 19 tanesi kadının yüzünü kullanarak güzelliğini ifade etmektedir. Yüz bir insanın başka bir insan tarafından ilk dikkat edilen bölgesidir. Evrensel olarak bakarsak bir kadının en çok övülen yeri de yüzüdür. Kaşı, gözü, dudakları her toplumda şiirlere, şarkılara konu olmuştur. Çince kadın deyimlerinde de kaşının, gözünün, dudaklarının güzelliğinin yanında dişleri hatta alnı hakkında bile deyimler bulunmaktadır. Bu deyimler de bize geleneksel kültürde kadının güzellik anlayışı hakkında önemli bilgiler vermektedir.

Örnek deyimler;

“Hâo chı mıng mou 皓齿明眸)/ mıng mou hâo chı 明眸皓齿):Beyaz dişli, parlak gözlü; sevimli, güzel genç kadın.”

“Huâ rong yue mâo 花容月貌)/ yue mâo huâ rong 月貌花容):Güzelkadın, çiçek gibi kadın, ay yüzlü kadın.”

“Qın shöu e mei 螓首蛾眉)/ e mei qın shöu 蛾眉螓首:Geniş alınlı, oval kaşlı güzel kadın.”

Vücudunun Güzelliği

Kadının fiziksel güzelliğini anlatmak için kullanılan deyimlerin bir kısmı da kadının güzel ellerini, ayaklarını ya da belini tanımlar. Kadın deyimleri içerisinde kadının vücudundan bahsederek güzelliğini ifade eden 10 deyim bulunmaktadır. Bazı deyimler genel bir vücut güzelliğinden bahsetse de bir kısmı da özel olarak el, ayak veya belinden bahseder. Bu da bize geleneksel Çin kültüründe kadının elleri, ayakları ve belinin güzellik standartları açısından oldukça önemli olduğunu göstermektedir.

Örnek deyimler;

“Liû yâo liân liân 柳腰莲脸:Söğüt gibi ince beli olan, lotusa benzer yüzü olan kadının güzelliğini sıfatlar, güzel kadın anlamına gelir.”

“Chû nü yâo zhı 楚女腰肢):İnce belli kadın güzel kadın anlamındadır.” “Shı zhı xiân xiân 十扌指纤纤):Eski zamanlarda eli ince, narin, güzel olan kadın.

Tavrının Güzelliği

Çince kadın deyimlerinin bir kısmı kadının tavırlarındaki zarafeti, şıklığı ya da endamı tanımlayarak kadının güzelliği ifade ederler. Kadın deyimleri içinde kadının tavır ve davranışındaki güzelliği betimleyen 43 adet deyim bulunmaktadır.

Örnek deyimler;

“Qiao xiâo qiân xı 巧笑倩兮:Gülüşü güzel olan gülüşüyle büyüleyen kadın.”

“Ping tıng e nâ 娉婷婀娜):Tavırları kibar ve narin olan güzel kadın.”

“Yı xı yı chen 宜笑宜颦:Kızgın hali de mutlu hali de güzel olan kadın.”

“Yı jing tı xiân 仪静体闲:Tavırları kibar sakin, fiziksel olarak da narin ve elit kadın.'

Hareketlerinin Güzelliği

Kadının yürüyüşündeki, adımlarındaki narin, kibar ve alımlı güzelliğini ifade eden deyimlerdir. Çalışmamızda değerlendirdiğimiz kadın deyimlerinin içinde 6 tanesi kadının hareketlerindeki güzelliği ifade etmektedir.

Örnek deyimler:

“Bû bû liân huâ 步步莲花):İlk zamanlar kadının narin, kibar yürüyüş tavrını ifade ederken sonraları, vaziyetin gittikçe daha iyi bir hal alması iyileşmesi anlamında kullanılmıştır.”

“Huâ fei die wû 花飞蝶舞):Taze çiçek ve kelebeğin rüzgarda dans edişi, genç kızın yolda yürürken ki zarif kibar ve göz alıcı haline benzetilmiş. Yürüyüşü kelebek gibi narin olan genç kız.”

“Fen huâ yue liû 分花约柳):Kadının yürürken ki zarif güzelliği.”

Sesinin Güzelliği

Kadın deyimlerimizin içinde kadının güzelliğini sesini betimleyerek ifade eden 5 adet deyim bulunmaktadır. Bu deyimlerden kadın güzellik anlayışında sesin de önemli bir yerinin olduğunu düşünebiliriz.

Deyimler:

“Jiâo jiâo di di 娇娇滴滴):Kadının güzel ve sevecen sesini ifade etmek için kullanılır

“Yıng sheng yân yû 莺声燕语/ Yân yû ying sheng 燕语莺声:Kırlangıç ile sarıasma kuşunun ötüşleri cıvıltıları aslında güzel bir bahar manzarasını tasvir etmek için kullanılırdı. Sonraları genç kadınların tatlı, narin, gülme ve konuşma sesi anlamında kullanılmıştır.”

“Qun cı yû yû 群雌粥粥:İlk zamanlar kuşların karşılıklı ötüşünü ifade ederken sonraları bir araya gelmiş kadınların gürültülü sesleri anlamında kullanılmıştır.”

“Chui qi rû lan 吹气如兰:Nefesinin orkide kadar güzel kokması, güzel kadının nefesini sıfatlar . Aynı zamanda dili, diksiyonu güzel olan kadını da ifade etmek için kullanılır.”

“Jiâo sheng jiâo qi 娇声娇气):Cilveli konuşma sesi.”

2.4 Kadının Karakter ve Ahlakıyla İlgili Deyimler

Bu deyimler genel olarak kadının karakteristik özelliklerini ve ahlaki değerlerini ifade eder. Çalışmamızda kullandığımız kadın deyimleri içinde 18 tanesi kadının ahlak ve karakteriyle ilgilidir.

Feodal toplumda kadın ahlakı, her kadının bilmesi, yaşaması ve hatta kızlarına da öğretmesi gereken bir kavramdı. Kadın namusuna dikkat etmeli, yaşantısını belli sınırlar içinde yürütmeliydi. Kadının ahlakının bu denli önemli oluşunu deyimlerde de görmemiz mümkün.

Örnek deyimler;

“Hui zhi lan xın 蕙质兰心)/ Lan xin hui zhi 兰心蕙质):Temiz bir ahlaka sahip, soylu ve güzel karakteri olan kadın anlamındadır.”

“Mû yı zhi de 母仪之德:Anne ve anne ahlakı örnek alınarak kadının ahlaklı oluşunu anlatır.”

“Shöu shen rû yû 守身如玉):Yeşim gibi saf, temiz ve namuslu. Genel olarak kadının namusunu koruması anlamındadır.”

Kadının Yetenek ve Zekâsıyla İlgili Deyimler

Kadının becerikli oluşunu, yetenekli oluşunu veya kadının zeki oluşunu ifade eden deyimlerdir. İncelediğimiz kadın deyimleri içerisinde 16 adet bulunmaktadır.

Örnek deyimler;

“Sâo mei câi zı 扫眉才子:Eski zamanlarda yetenekli ve zeki kadını ifade ederdi.”

“Xiû wâi hui zhöng 秀夕卜慧中:Dış görünüşünde güzel, içinde ise yetenekli kadın. Güzel ve zeki kadın.”

“Hui xın qiâo sı 慧心巧思:Kadının karakterinin güzelliğini, zekasını, becerikli ve seçkin oluşunu tanımlamak için kullanılır.”

Kadın Değer Yargılarıyla İlgili Deyimler

Bu kategorideki deyimler aslında feodal toplum yapısındaki kadın ve erkeğin durumu, aradaki eşitsizlik ve kadının toplum içindeki konumu hakkında bilgiler verir. Birçoğu bir toplum görüşünü ifade eder şekildedir. Ayrıca geleneksel kültür ve feodal toplum yapısı hakkında da bilgi sahibi olmamızı sağlar niteliktedirler. Kadın deyimleri içerisinde 27 adet kadın değer yargılarını ifade eden deyim bulunmaktadır.

Örnek deyimler;

“Nân zün nü bei 男尊女卑):Erkeği kadından üstün saymak.”

“F gui qı rong 夫贵妻荣):Asil ve saygın bir kocanın karısı da onun saygınlığına ve onuruna sahip olur.”

“Zhöng nân qıng nü 重男轻女):Kadını küçümseyip, erkeğe değer vermek; erkeği kadından üstün saymak.”

Kadının Yaşıyla İlgili Deyimler

Kadının yaşıyla ilgili olan deyimler, tam olarak bir kadının gençliği ya da yaşlılığı olsun doğrudan yaşını belirtmek için kullanılan deyimlerdir. Çoğunluğu da kadının net olarak kaç yaşında olduğunu ifade etmek için kullanılır. Genel olarak eski eserlerden çıkmışlardır. Kadın deyimleri içerisinde kadının yaşını ifade ederken kullanılan 16 adet deyim vardır.

Çin geleneksel kültürü “xı qü bû xı zhı 喜曲不喜直 dolaylı - üstü kapalı anlatımdan hoşlanır direkt anlatımdan hoşlanmaz”. Dolaylı anlatım en çok kadının yaşını ifade eden deyimlerde öne çıkmaktadır. Kadının yaşını tanımlayan deyimlerin çoğunluğu “düz değişmece Jiedâi -借代[68] yöntemiyle kullanılıp, tam yaşı rakamlarla söylemeyip, dolaylı anlatılır.[69]

Örnek deyimler;

“Dou kou niân huâ 豆蔻年华:13-14 yaşlarındaki genç kız.”

“Feng xin niân huâ 风信年华:24 yaşındaki kadın.”

“Jınchai zhı niân 金钗之年:12 yaşında kızı ifade eder.”

Kadının Kaderiyle İlgili Deyimler

Kadın deyimleri içinde kadının kaderiyle ilgili olanlar kadının başına gelen kötü olaylar, sıkıntı, dert ya da benzer durumları ifade eden deyimlerdir. Genelde de kötü olayları ifade ederken kullanılır. Kadın deyimlerimiz içerisinde toplam 22 adet bulunmaktadır.

Örnek deyimler;

“Pin jiân zâo kang 贫贱糟糠):Fakir zamanlarda kocasıyla birlikte büyük sıkıntılar yaşayan kadın .”

“Yû zâng xiang mâi 玉葬香埋):Güzel kadının ölümünü ifade eder. Üzgün olmak, pişman ve kederli olmak anlamına da gelir.”

“Xiang xiao yû jiân 香消玉减):Güzel bir kadının gün be gün zayıflayıp çökmesi.”

Kadının Duygusal Durumu İle İlgili Deyimler

Genel olarak kadının hüznü, sevinci, hayranlığı ya da utancı gibi kadının iç dünyasındaki durumunu ifade eden deyimlerdir. Kadın deyimleri içerisinde 13 adet bulunmaktadır.

Örnek deyimler;

“Lı hua dâi yû 梨花带雨)/ dâiyû lıhua 带雨梨花)esas anlamı ‘yağmur damlalarıyla ıslanmış armut çiçeği’aynı zamanda da Yang Guifei’in ağlarken ki halini tasvir etmektedir. Daha sonraları narin ve güzel kadınları tanımlamak için kullanılmıştır.”

“Hong chou lu cân 红愁绿惨:Endişe dolu olmak, kolayca kalbi kırılmak”

“R6u châng cûn duan 柔肠寸断):Kadının hüznünü ifade eder.”

Kadının Güzelliğinin Bela Olarak Görülmesiyle İlgili Deyimler

Bu deyimler de aynı kadın değer yargılarıyla ilgili olan deyimler gibi bir dönemin kadına bakışıyla yakından alakalıdır. Özelikle kadının güzelliğini kullanarak yönetime karışıp ülkeyi yıkıma götürdüğüne dair var olan inancın bir yansımasıdır. Kadın deyimleri içerisinde 6 tane kadının bela kaynağı olarak görülmesini anlatan deyim bulunmaktadır.

Örnek deyimler;

“Mei nü po she 美女破舌):Güzel kadının güzelliğiyle yönetimi karıştırması.”

“Pin jı chen mıng 牝鸡晨鸣:Dişi tavuğun günün doğuşunu haber vermesi. Eski zamanlarda kadının idareyi bozması, arkadan kuyu kazması.”

“Qıng cheng qıng guo 倾城倾国:Kadının güzelliğiyle bir ülkeyi yıkması. Kadının aşırı güzelliğini ifade eder.”

Kadının Kötü ve Ahlaksız Oluşuyla İlgili Deyimler

Kadının ahlaksız, kötü kadın ya da hayat kadını olduğuna dair ifadeler içeren deyimlerdir. Hayat kadını ve onunla ilgili şeyleri ifade ederken kullanılmışlardır. İncelediğimiz kadın deyimleri içerisinde 17 adet bulunmaktadır.

Bu deyimler yumuşak ve kibar bir ifadeyle hayat kadını figürünü ve kadının trajik kaderini ifade de etmektedir. Feodal toplumda kadınının yeri aşağılardaydı. Kadınlar arasındaki özel bir grup yaşamını sürdürmek için bedenini satan hayat kadınlarından oluşuyordu. Onların kaderi diğerlerine göre daha trajikti, bulundukları yer oldukça aşağıda görülüyordu. Bu kadınlar için aşağıdaki deyimler kullanılırdı.[70]

Örnek deyimler;

“Lâng ruı fu huâ 浪蕊浮花):Basit hafif kadını ifade eder.”

“Lû liû qiang huâ 路柳墙花/ qiang huâ lû liû 墙花路柳:Saygı gösterilmeyen, basit kadını, hayat kadınını ifade eder.”

“Pı pa men xiâng 枇杷门巷:eskilerde hayat kadınlarının bulunduğu bölgeler.”

Diğerleri

Bu deyimler genel bir sınıfa ait olmayan yine de kadını ifade ederken kullanılmış deyimlerdir. Toplamda 21 adettir.

Örnek deyimler;

“Nong wâ zhı xı 弄瓦之喜:Eski zamanlarda genelde bir ailede yeni doğan kız çocuğunu kutlamak için kullanılırdı.”

“Sân göng liû yuân 三宫六院):Hükümdarın cariyesi.”

“Sân qı si qie 三妻四妾:Çok eşe sahip olmak.”

Kadın deyimleri genel olarak kadının her açıdan güzelliğini ifade etmiştir. Konu ister yaşı olsun, ister evlilik durumu, isterse yeteneği olsun hep kadın için var olan beklentileri belirtmektedir. Güzel kadından bahsederken kadının nasıl güzel olduğuna, yaşından bahsederken en güzel yaşlarına, yetenek ve zekâsında onu hoş gösteren hallerine dikkat çekmiştir.

Hayat kadınından ya da ahlaksız kadından bahsederken dahi çoğunlukla çiçeklerden benzetmeler kullanılmıştır. Çalıştığımız deyimler içerisinde kadının çirkinliğine dair pek fazla deyim yoktur. Genel olarak kaşının gözünün güzelliğinden bahsettiği gibi bir çirkinlik standartlarından bahsedilmemiştir. Sadece kadının güzelliğine zıt düştüğüne inanılan yaşlanmaktan, ahlaksızlıktan, ölüp gitmekten bahsedilmektedir. Yani buradan da anlaşılıyor ki kadın deyimleri belki de dönemin toplumunun kadından beklentilerini ve kadında görülen dikkat çekici unsurları yansıtmaktadır. İnsanlar daha çok kadının güzelliğini, kadından bekledikleri ahlakı ve belki de rahatsız oldukları kötü davranışları konuşmuş, yazmış ve bu şekilde dilde önemli etkiler bırakarak bu deyimlerin günümüze aktarılmasını sağlamışlardır.

BÖLÜM

KADIN DEYİMLERİNDEKİ SÖZ SANATLARI

Sözcük de cümle de ses ve anlamın bir araya gelmiş halidir. İnsanlar sözcükleri seçerek cümle kurarlar, sadece anlamını, içeriğini düşünmekle kalmaz, bunun yanında telaffuzunu, şeklini düşünürler, böylece söz sanatlarını kullanarak dilin formunu güzelleştirmiş olurlar.

Benzetme, Bîyû 比喻)

Benzetme insanların günlük hayatlarında kullandıkları “benzetme yapmak”tır, aynı zamanda bir şeyi farklı ya da benzer bir şey kullanarak anlatma sanatıdır. Psikolcji’de yeni tecrübeleri bilinen tecrübeleri kullanarak anlatmak anlamına gelir. Genelde kolay olanın tanımını kullanarak zor olanı anlatmak olarak da ifade edilebilir. Benzetme Çince’de en sık görülen ve en yaygın şekilde kullanılan söz sanatı metodudur. Çalıştığımız kadın deyimleri içinde 95 adet Benzetme söz sanatı kullanılmış deyim bulunmaktadır.

Benzetmenin birçok çeşidi mevcuttur fakat en sık görülenleri üç çeşittir.[71]

Benzetme (Teşbih), Mıngyû (明喻)

Anlatımı güçlendirmek amacıyla, aralarında ortak nitelik bulunan iki varlık ya da kavramdan, ortak nitelik yönünden güçlü olandan zayıf olana aktarma yapılmasıdır.

Benzetmenin üç öğesi vardır.

a-) Benzeyen (B): Özellikçe zayıf olan 本体(ben tı)

b-) Kendisi Benzetilen (KB): Özellikçe güçlü olan 喻体(yû tı)

c-) Benzetme Edatı (BE): Gibi, kadar, sanki, güya, misal, andırmak 比喻词(bı yû cı)

Burada benzetilen ve benzeyen cümle içinde görülür, benzetilen ve benzetenin arasında bağlantı kuran benzetme ögesi de bulunur. Sıklıkla görülen benzetme edatları şunlardır; (xiang),好像(hâo xiang), (ru),如同(rû tong),(si), (ruo),放佛(fângfu),犹如 (you rû), 一般(yi ban),好像(hâo xiang)... 一样(yi yang), vb.60

艳如桃李(yan rû tâo lı) : Yüzü taze şeftali ve erik çiçeği gibi güzel, narin ve göz alıcı

(rû) imi “gibi” anlamında benzetme öğesi olarak kullanılmış. Kadının güzelliği şeftali ve erik çiçeklerinin güzelliğine benzetilerek ifade edilmiş.

吹气如兰(chuı qi rû lân) : Nefesinin orkide kadar güzel kokması, güzel kadının nefesini sıfatlar. Aynı zamanda dili diksiyonu güzel olan kadını da ifade etmek için kullanılır.”

*Nefes vermek eylemini (rû) benzetme öğesi kullanarak orkideye benzetilmiş. Bu şekilde kadının nefesinin güzelliği ifade edilmiş.

如花美眷(rû hua mei juan) : Eşin (kadın için) çiçek gibi güzel olduğunu anlatır. Ayrıca evlilikle ilgili kısmetin parlak ve iyi olduğunu ifade eder.”

*(rû) benzetme öğesi kullanılarak güzel tutku ve ilgi için çiçek benzetmesi yapılmıştır.

Eğretileme İstiare[72], ân yû 暗语)

İstiare, bir sözün benzetme amacıyla, başka bir söz yerine kullanılması olarak tanımlanabilir.

Benzetilen ile benzeyen aynı anda cümlede mevcuttur, fakat net bir “benzetme yapma” değildir ve “shi ,wei ,jiû shi 就是,cheng ,biâncheng 变成,dang zuo 当作” gibi imler kullanılır. Eğer teşbih mıng yû-明喻’in benzetilen ile benzeyeninin “türdeşlik ‘xiang lei5 相类” ilişkisi olduğu söylenirse, o zaman İstiare ân yû ’nin benzetileni ile benzeyeni arasında da “örtüşme ‘xiang he’ 相合” ilişkisi vardır.[73]

“Bıng jı xue fu 冰肌雪肤:Kadının buz gibi parlak bir ten ve kar gibi beyaz, parlak cildini ifade eder.”

*Benzetme öğesi kullanmadan buz ve kar benzetmesi yapılmış.

“Hua rong yû mâo 花容玉貌)/ yû mâo hua rong 玉貌花容):Görünüşü bir çiçek bir yeşim taşı gibi güzel kadın.”

*Benzetme öğesi kullanılmadan kadının yüzünün görünüşü çiçeğe ve yeşim taşına benzetilerek güzelliği ifade edilmiştir.

“Wû bin yun huân 雾鬓云鬟)/ yun huân wû bin 云鬟雾鬓):Kadının dalgalanan güzel saçı.”

*Benzetme öğesi yoktur. Kadının şakaklarındaki topuz yapılmış saçları sis bulutuna benzetilmiş, buğulu bir görüntü ifade edilerek güzelliği vurgulanmıştır.

Düz Değişmece Mecaz-i Mürsel, Jieyû 借喻)

Benzetme ilgisi söz konusu olmadan, başka bazı ilgilerle, sözün başka bir söz yerine kullanılmasıyla oluşturulan mecazlardır.

Burada benzetilen görülmez aynı zamanda “xiang ,shı ” gibi imler kullanılmaz, benzeyen doğrudan benzetileni ifade eder. Ming yû 明喻an yû 暗喻)ve jie yû 喻)’yü kıyasladığımızda benzeyen ve benzetilenin ilişkisinin en sıkı, iç içe olduğu benzetme söz sanatı jie yû 借喻’dür.63

“Ju lâo he kü 菊老荷枯:Kadının görünüşünün yaşlı ve çelimsiz oluşu.”

*Benzeyen ve benzetme öğesi kullanılmadan benzetme yapılmıştır. Krizantem ve lotus çiçeği gibi solmuş ifadeleriyle kadının yaşlandığına benzetme yapılmıştır.

“Lu ye cheng yın 绿叶成荫):Kadının evlenip çoluk çocuğa karışması.”

Benzeyen ve benzetme öğesi kullanılmadan benzetme yapılmıştır. Yeşil yaprağın gölgesiyle kadının evlenip çoluk çocuk sahibi oluşuna benzetme yapılmıştır.

“Pin jı sı chen 牝鸡司晨):Tavuğun günün doğuşunu haber vermesi. Eski zamanlarda kadının idareyi bozması, arkadan kuyu kazması.”

Benzeyen ve benzetme öğesi kullanılmadan benzetme yapılmıştır. Tavuğun seher vakti ötmesiyle kadının idareye karışmasına benzetme yapılmıştır.

“Xiang xiao yû jiân 香消玉减):Güzel bir kadının gün be gün zayıflayıp çökmesi.”

Benzeyen ve benzetme öğesi kullanılmadan benzetme yapılmıştır. Burada güzel koku ve yeşim taşıyla güzel kadına benzetme yapılmıştır.

Benzetme kadın deyimlerinde oldukça sık görülen bir söz sanatı türüdür.

“RU hua si yue 如花似月:Bir çiçek kadar narin, ay gibi güzel değerli, seçkin kadın

Ru 如)ve si benzetme ögeleri mevcut.

“Xing liân tâo sai 杏脸桃腮)/ t^o sai xing yân 桃腮杏眼):Yüzün kayısı çiçekleri gibi beyaz, yanakların şeftali çiçekleri gibi pembe olması, bir kadının yüz güzelliğini ifade eder.”

*Benzetme öğesi kullanmadan kayısı çiçeğine ve şeftali çiçeğine benzetme yapılmıştır.

“Yû qıng bıng jie 玉清冰洁):Yeşim taşı gibi saf, buz gibi şeffaf. Saf, temiz güzel ahlaklı kadın”

*Benzetme öğesi kullanılmadan, kadının ahlakı, temizliği saflığı yeşim taşına ve buza benzetilmiştir.

Betimleme, M6 zhuâng 摹状)

Görme, dokunma, işitme, tatma ve koklama duyularımız aracılığıyla varlıkların niteliklerini, bu varlıkların duyularımız üzerinde uyandırdıkları izlenimleri belirtmektir. Betimleme, varlıkların belirgin özelliklerini tanıtıp göz önünde canlandırmaktır. [74]

Çalıştığımız deyimler içerisinde 71 adet betimleme söz sanatı kullanılan deyim mevcuttur.

“Qiao xiâo qiân xı 巧笑倩兮:Gülüşü güzel olan gülüşüyle büyüleyen kadın.”

*Gözle görerek anlaşılan bir güzellik, betimleme yoluyla ifade edilmiştir.

“Niao niao nuo nuo 袅袅娜娜):Kadının zarif, narin, ince ve güzel vücudunu ifade eder.”

*“Niao niao 袅袅” ve “nuo nuo 娜娜” bu iki betimleme de uzun, ince, narin bir güzelliği betimler. Kadının görünen güzelliğini tasvir eder.

“Mıng mou shân lâi 明眸善睐:Kadının gözlerinin parıldayışını ve becerikli oluşunu ifade eder.”

*Kadının bakışlarındaki enerjiyi ve güzelliği betimler.

“Cui xiû hong qun 翠袖红裙:Koyu yeşil kadın giysisi, kırmızı etek, kadınların giyimini tasvir eder. Ayrıca kadınlar için bir lakap olarak kullanılır.”

*Yeşil kadın giyisisi, kırmızı etek, döneme ait kadının giyimini betimlemektedir.

Betimleme söz sanatıyla yapılmış birçok farklı deyim bulunmaktadır.

“Yân ran yi xiâo 嫣然一笑:Tatlı bir şekilde gülümsemek.”

“Nong zhuâng yân mö 浓妆艳抹:Dikkat çekici bir şekilde makyaj yapmak.”

“Jiâo xiao ling long 娇小玲珑:Vücudu narin ve zarif zeki ve sevimli bir görünüş.”

“Châi heng bin luân 钗横鬓乱):Kadının uykudan yeni uyandığındaki makyajsız hali.”

“Lın nü kui qiang 邻女窥墙):Bir kadının bir erkeğe karşı olan hayranlığı, ilgisi.”

“Nü zhöng zhâng fu 女中丈夫:Kadınlar arasında erkeksi bir tavrı olan kadın.”

Bir Kişi ya da Varlığın Özelliklerini Başka Varlığa Aktarma Sanatı, Bînî 比拟

İnsan özelliklerinin varlıklara, varlık özelliklerinin de insanlara aktarılmasıdır.

Bu söz sanatı bir şeyi / varlığı başka bir şey yaparak tanımlama, açıklama sanatıdır. İnsanların uzun süreçte aktardıkları bazı klasik şiirlerin edebi mısralarında bu söz sanatı metodu kullanılmıştır. Böylece etkileyici bir sanatsallık oluşmuştur.[75] Kadın deyimleri içinde bu söz sanatının kullanıldığı 11 adet deyim bulunmaktadır.

Bînî 比拟’nin Türleri

Kişileştirme Teşhis, Nîren 拟人

İnsana ait özelliklerin insan olmayan varlıklara aktarılmasıyla gerçekleştirilen mecazlı bir anlatım özelliğidir.

Kişileştirme bir nesneye ya da canlıya, insana ait olan duygu, hareket ve düşünce özellikleri katar.[76]

“Ying sheng yân yû 莺声燕语/ yân yû ying sheng 燕语莺声:Kırlangıç ile sarıasma kuşunun ötüşleri cıvıltıları aslında güzel bir bahar manzarasını tasvir etmek için kullanılırdı. Sonraları genç kızların tatlı konuşma ve gülüşme sesleri anlamında kullanılmaya başlanmıştır.”

Kırlangıç sözleri, sarıasma kuşu sesi. İnsana ait özellikler olan söz söylemek, konuşmak gibi eylemler hayvana aktarılmıştır.

“Yân dû yıng can 燕妒莺惭):Kadının güzelliğini niteler, kırlangıcı kıskandıracak sarıasma kuşunu utandıracak güzellikte kadın.”

*Kıskanç kırlangıç, utangaç sarıasma kuşu. İnsana ait özellikler olan kıskanmak ve utanmak gibi eylemler hayvanlara aktarılarak yapılmış söz sanatı mevcuttur.

“Yun jiâo yû qie 云娇雨怯/ yû qie yun jiâo 雨怯云娇):Kadının utangaç, hassas hali.”

*Bulutun hassas, kırılgan, yağmurun utangaç, ürkek oluşu. Utangaç olmak, hassas olmak gibi insana ait özelliklerin cansız bir varlık olan yağmura buluta aktarılmasıyla yapılmış söz sanatı mevcuttur.

“Chang tiao ye ye 倡条冶叶:Hayat kadınlarını ifade eder.”

*Dansçı ip, cazibeli yaprak. Dans etmek ve cazibe sahibi olmak gibi insana ait özellikler ip ve yaparak gibi varlıklara aktarılarak kişileştirme söz sanatı yapılmıştır.

Bir Kişiye Başka Bir Varlığın Özelliklerini Aktarma Sanatı, Nıwû 拟物

Bir insanı ya da bir varlığı başka bir varlıkla tanımlayarak yapılan söz sanatına denir.67

“Fu rong chü shuı 芙蓉出水)/ chü shuı fu rong 出水芙蓉):Su üstünde beliren Lotus çiçeği gibi güzel, zarif kadın” Edebiyat ve şiirde sıra dışılık anlamında kullanılır. Ayrıca doğal güzelliği olan kadını ifade eder.”

*Bir lotus çiçeğini suyun yüzeyini yarıp kendisini göstermesi bir kadının doğal bir şekilde göz alıcı bir güzelliğe sahip oluşunu çağrıştırır.

“Qiang hua lû liû 墙花路柳/ lû liû qiang hua 路柳墙花):İnsanlar tarafından saygı duyulmayan kadın. Hayat kadını.”

*Duvardaki çiçek yoldaki söğüt. Burada aslında bulunmaması gereken yerde ortaya çıkan bitkiden, çiçekten yola çıkarak ahlaksız kadın, hayat kadını ifade edilmiştir.

“Ye shou huâ can 叶瘦花残:Kadının yaşlanmış ve zayıflamış oluşunu ifade eder.”

“Xiü huâ bi yue 羞花闭月:Güzelliği ile ayı gölgede bırakan çiçeği utandıran kadın, kadının güzelliğini ifade eder.”

“Huâ fei die wû 花飞蝶舞):Taze çiçek ve kelebeğin rüzgârda dans edişi, genç kızın yolda yürürken ki zarif kibar ve göz alıcı haline benzetilmiş. Yürüyüşü kelebek gibi narin olan genç kız.”

“Huâ zhı zhâo zhân 花枝招展:Kadının çok süslü ve güzel giyinmesi.”

Bînî 比拟Söz Sanatının Etkileri

Bir varlığı insanlaştırmak için kullanılır ve böylece ortaya bir mizah çıkar.

Bu söz sanatını kullanarak, insanlar genellikle kendi aşk ve nefretleri hakkındaki kötü konuşmaları yapabilirler. Bu sebeple de bu söz sanatının içinde genel olarak net belli duygu özellikleri bulunur.

Bu söz sanatını kullanarak, soyut olan bir şeyi somut olan bir şeye çevirerek, hayatı olmayan bir şeyi hayatı olan bir şey gibi göstererek insanlar için daha kolay anlaşılır hale getirilebilir.68

Ad Aktarması, Jie dâi 借代)

Bu söz sanatında, varlığın/nesnenin adını kullanmaya gerek olmadan, onun sıkıca ilişkide olduğu başka bir şeyin adı kullanılarak yapılır. Bu varlığın adına aynı benzetmedeki benzetilen gibi ben ti 本体ana parça/benzetilen denir, onu ifade etmek için kullanılana da jie ti 借体alıntı yapılan denir. Ad aktarması antik dönem klasik eserlerinde yaygın bir şekilde kullanılır, birçoğu da insanlar tarafından yakinen bilinir. 69 Çalışmamızdaki kadın deyimleri içerisinde 105 adet deyimde Ad aktarması söz sanatı kullanılmıştır.

“Zhü chun hâo chı 朱唇皓齿:Kırmızı dudaklar, kar gibi beyaz dişler çok güzel kadın”

*Kadının güzelliği dudak ve dişlerinin güzelliğiyle anlatılmıştır. Kadının güzelliğinin bir parçasını kullanarak tamamı ifade edilmektedir.

“Hong yân lu bin 红颜绿鬓:Bir kızın gençlik zamanları.”

*Parçadan bütüne bir anlatım bulunmaktadır. Kadının yüzü ve saçlarının güzel ve parlaklığıyla, bütünü olan kadının gençliği ifade edilmektedir.

“Qinshou-e'mei 螓首蛾眉/ e mei qin shöu 蛾眉螓首:Kaşlarının kavisli oluşu ve alnının açık oluşu. Kadının yüz güzelliği.”

*Burada da kadının bütündeki yüz güzelliği, bütünün bir parçası olan kaş ve alnı kullanılarak anlatılmıştır.

“Jıng châi bû qun 荆钗布裙):Sade giyimli genç kadın.”

*Toka ve etek ifadeleriyle kadın ve bu kadının sadeliği ifade edilmektedir.

“Zhü cui luo qı 珠翠罗绮:Kadının gösterişli zengin giyimini ifade eder.”

Bu deyimde kadının gösterişli zengin giyimi bu giyim şeklinin dikkat çekici özellikleriyle “değerli inci, zümrüt yeşili ipek” ifadeleriyle anlatılmaya çalışılmıştır.

“Jın guo yıng xiong 巾帼英雄):Kahraman kadın.”

*Kadın başörtüsünü kullanarak kadını ifade etmiş ve kadın kahraman anlamındaki deyimi oluşturmuştur.

“Xiü huâ bi yue 羞花闭月)/ Bi yue xiu huâ 闭月羞花:Güzelliği ile ayı gölgede bırakan çiçeği utandıran kadın, kadının güzelliğini ifade eder.”

*Bu deyimde bir sonuçtan yola çıkıp sebebini anlatma şekli kullanılmıştır. Çiçeğin utanması, ayın gölgede kalması sonuçtur ve sebebi kadının güzelliğidir.

“Qıng eheng qıng guo 倾城倾国):Kadının güzelliğiyle bir ülkeyi yıkması. Kadının aşırı güzelliğini ifade eder.”

Ülkenin yıkılması sonucundan buna sebep olan kadının güzelliği ifade edilmektedir.

“Er bâ jiâ ren 二八佳人:15-16 yaşlarındaki güzel kızlar.”

*16 yaşlarında güzel insan

“Hâo ehı qıng e 皓齿青蛾)/ Qıng ehâo ehi 青蛾皓齿):Güzel ve yetenekli kadın.”

*Beyaz diş, genç geee kelebeği. Beyaz dişle parçadan bütüne giderek kadını güzelliği, genç geee kelebeğiyle de becerikli kadın ifade edilmek istenmiştir.

“Bei göng   yıng   er 北宫婴儿:Hayırlı evlat olan kızlar için kullanılan addır.”

*İmparatorluk sarayındaki bebek ifadesiyle hayırlı evlat olan kız çoeukları ifade edilmek istenmiştir.

“Sân eûn jın liân 三寸金莲:Ayağı bağlı kadınlar için kullanılan - üç eun altın lotuslar ya da küçük altın lotus çiçeği - küçük güzel ayaklar anlamındadır.”

*Üç eun altın lotus, Üç eun yaklaşık olarak 10em’e denk gelmektedir ve küçüklüğü ifade etmektedir. Jin lian ise altın lotus olarak ayak anlamında kullanılmıştır. Bu da ayak bağlama geleneğindeki küçültülen ayakların altın lotus gibi güzel olduğunu, kadının güzelliğini ifade ettiğini göstermektedir.

“E mei mân lû 蛾眉曼睩:Kadının gözlerinin ve kaşlarının güzelliğini ışıltısını ifade eder.”

*Kadının vüeudunun bir parçası olan kaş ve gözünün güzelliğiyle bütünde kadının güzelliği ifade edilmiştir.

“Shen huâi liû jiâ 身怀六甲:Kadının hamile olmasını ifade eder.”

Liû jiâ 六甲[77]Çin efsanelerine göre Tanrı her şeyi yarattığı günlerdir. Kadın için de kolaylıkla hamile kaldığı günler olarak bilinir. Bu deyim de buradan yola çıkarak hamile kadın anlamında kullanılmaktadır.

“Chou mei tı zhuang 愁眉啼妆):Çatık kaşlı, bağıran, şeytansı görünüşlü kadın.”

*Çatık kaş, ağlayan, bağıran. Bu ifadelerle yine parçadan bütüne bir anlatımla kadının kötü ama şeytansı bir kötülükte görünen ifadesi anlatılmaya çalışılmıştır.

Jiedâi 借代)İle Jieyû 借喻nün Farkı

Jiedai ve jieyü nün ikisinde de jie imi bulunur ikisinin de bir ortak noktası vardır, ikisinde de esas olan ana parça/ benzetilen görülmez ve jie tı 借体alıntı yapılan da yû tı 喻体)benzeyen de ana parçayı/ benzetileni ifade eder. Öyleyse farkları nerededir? Anahtar nokta birinin “dâi ” birinin ise "yû ” olmasıdır.

Jie dâi 借代’ın jie tı 借体)(alıntı yapılan’si ile ana parça arasında yakın bir alaka mevcut olmasına rağmen bir “benzetme 比喻” ilişkisi yoktur.

Jie yû 借喻)’nün yû tı 喻体)(benzeyensi ile ana parça arasında da yakın alaka görülür fakat sadece "bı yû 比喻benzetme” ilişkisi vardır.[78]

Abartma Mübalağa, Kuâ zhâng 夸张)

Bir özelliğin ya da durumun olduğundan daha çok abartılmasıdır.

Abartmanın oluşması için, söz konusu özelliğin, mantığın sınırlarını zorlayacak biçimde abartılması gerekir. Böylece mecaz da oluşur.[79] Kuâ zhâng / mübalağa 夸张aynı zamanda kuâ shi 夸饰,pü zhâng 铺张,zeng yü 增语da denir. Duygu ve düşünceleri ifade etmek amacıyla ortaya çıkmıştır. Tanımlanan şeyleri bilerek abartarak

yapılan söz sanatıdır. Genel olarak büyülterek/çoğaltarak ya da küçülterek/azaltarak yapılır. 73 Çalışmamızda kullandığımız deyimlerden 19 deyimde Abartma söz sanatı kullanılmıştır.

“Yi xiâo qıng eheng 一笑倾城):Kadının mükemmel güzelliği.”

*Bir gülüşü ülkeyi yıkar ifadesiyle abartma yolu kullanılarak kadının güzelliği vurgulanmaktadır.

“Guo se tian zı 国色天姿)/ tian zi guo se 天姿国色):Bir kadının eşsiz güzelliği, eski zamanlarda aşırı güzel olan kadınlar için kullanılırmış.”

*Eşsiz güzellik ifadesiyle kadının güzelliği abartılarak anlatılmak istenmiştir.

“Xiü hua bi yue 羞花闭月:Güzelliği ile ayı gölgede bırakan çiçeği utandıran kadın, kadının güzelliğini ifade eder.”

*Kadının güzelliği abartılarak olmayacak bir şeye sebep olabilecek güçte gösterilmiş ve abartma sanatı kullanılmıştır.

“Chen yu luo yân 沉鱼落雁)/ luo yân ehen yu 落雁沉鱼:Balıkları suya batıran, kuşları yere indiren kadın güzelliği; güzel, zeki ve duygulu kadın.”

*Balıkların suda batması ve kuşların yere düşmesi sonuçlarının sebebi olan kadın güzelliği ifade edilmektedir.

“Tian sheng you wû 天生尤物):Doğuştan farklı ve çok güzel olan kadın.”

*Doğuştan sıra dışı, nadide, eşi benzeri olmayan anlamındaki ifadeyle kadının güzelliği abartılı bir şekilde anlatılmaktadır.

“Guo se tian xiang 国色天香:Semavi renkli ve güzel hoş kokulu güzel kadın için kullanılır.”

*Semavi renkler ve tanrısal koku, güzel kadını sahip olduğu güzelliği abartarak ifade etmekte kullanılmaktadır.

“Yi xiao qian jin 一笑千金):Kadının bir gülüşü, binlerce altına değer. Kadının güzel gülüşünün zor ve kıymetli oluşunu anlatır.”

*Kadının gülüşünün değeri binlerce altın ifadesiyle abartarak anlatılmıştır.

Doğrudan Abartma ve Dolaylı Abartma 直接夸张和间接夸张)

Doğrudan abartma: doğrudan abartma başka bir söz sanatı kullanmaya ihtiyaç duymadan yapılan söz sanatıdır. Aynı zamanda 单纯夸张-dan chun kua zhang sade abartma ya da zi shen kua zhang -自身夸张)da denir.

Dolaylı abartma: dolaylı abartma başka söz sanatlarıyla bir araya gelerek yapılan bir söz sanatıdır. Sıklıkla kullanılan ise bı yû 比喻benzetmedir. Aslında bu bir tür “benzetmeli abartma/ bı yû xing kua zhang - 比喻性夸张 ”dır.[80]

Benzerlik Mukayesesi / Yansıtma, Ying ehen 映衬

Olumsuz bir şeyi, daha olumlu bir ifadeyle ortaya koyarak güzel gösterme/yansıtma söz sanatıdır. [81] Bu söz sanatının kullanıldığı 4 adet deyim bulunmaktadır.

Esas olanı vurgulamak için, benzer ya da zıt olan veya farklı olan bir şey kullanılarak yapılan anlatım şekline denir, diğer bir adı da “chen tuö -衬托” dur.[82]

“Ren lâo zhü huâng 人老珠黄):Yaşlı kadınları ifade etmektedir. İnci gibi yılların sararmışçasına değersizleşmesidir.”

*İnsanın yaşlanması ile incinin sararması arasında benzerlik kurulup, kadının değerli yıllarının geçip gitmesi ifade edilmiştir.

“Chün gui ren lâo 春归人老:Kadının gençliğinin geçip gittiğini, yaşlanıp solduğunu ifade eder.”

*Burada da insanın yaşlanması ve ilkbaharın gelip geçmesi arasında bağlantı kurularak kadının gençliğinin geçip gidişi ifade edilmektedir.

Çiftleme/ İkililik /Karşıtlık, Dui öu 对偶)

Duı öu 对偶 -çiftleme/ikililik/karşıtlık’nin diğer adı dui zhâng 对仗dır, dui zı 对子 diye de bilinir. Şekilsel olarak simetrik dengeyi ifade eder, anlamsal olarak da karşılıklı ilişkide olan iki cümle ya da sözcük gurubudur. İnsanların genel olarak alışık oldukları zıt çiftlerin oluşturduğu bir gurup tezatlı cümlelerdir. Dui öu 对偶-ikililik / tezatlık Çin halkının sevdiği bir olgudur, halk özelliğinin dile vurumudur.[83] Çalışmamızda bu söz sanatının kullanıldığı 45 adet deyim bulunmaktadır.

Bu söz sanatında kelime sayıları eşit kullanılır, yapısı aynıdır, anlamı dengeli olan bir çift kısa sözden oluşur. Bu söz sanatı iki karşılıklı veya bir birine yakın veya anlam olarak aynı olan ifadeler içerir.[84]

Bu söz sanatında şu koşullar bulunmalıdır; anlamsal olarak birbirine bağlılık, yapı olarak benzerlik, sayı olarak eşitlik, kelime türü olarak uygunluk, ton olarak da ahenk vb.

“Xiang guı xiû ge 香闺绣阁:Eski zamanlarda bir genç kızın yatak odası anlamındaydı.”

*“Xiang guı 香闺,genç kızın yatak odası” ile “xiû ge 绣阁),genç kızın yaşadığı görkemli şekilde nakış gibi düzenlenmiş odası” anlamında kullanılan bu iki ifade” hemen hemen aynı anlama gelmektedir benzer anamdaki iki ifadeyi bir arada kullanarak çiftleme/ikililik söz sanatı kullanılmıştır.

“Ruân xiang wen yû 软香温玉):Genç kızların vücutlarının beyaz, pürüzsüz, yumuşak narin olmasını, sıcaklıklarını ve gençliklerinin kokusunu anlatır.”

*“Ruân xiang 软香” Buradaki yumuşak narin anlamı veren “rou ruân 柔软” ile “wen yû 玉)” daki wen rou anlamsal olarak benzerlik göstermektedir. Bu da bize burada çiftleme/ ikililik söz sanatı kullanıldığını göstermektedir.

“Miâo mei huâ yân 描眉画眼):Kadınların makyaj yapıp süslenmeyi sevmesi.”

*Kaşını çizip, gözünü resmetmek. Burada ilk ifade ile ikinci ifade anlamsal olarak birbirine benzerlik göstermektedir.

“Bıng jı xue fu 冰肌雪肤):Kadının buz gibi parlak tenini ve kar gibi beyaz pürüzsüz cildini ifade eder.”

*Buz gibi et, kar gibi deri. İki ifade de parlaklık ve pürüzsüzlük anlamında benzerlik göstermektedir.

“Yı xı yı chen 宜喜宜嗔):Kızgınken de mutluyken de hep güzel olmak.”

*Gülebilir, kızabilir. Burada bir insan için iki zıt eylemi ifade ederek kadının mutlu da olup kızın da olabileceği ve her halükarda güzel olduğu ifade edilmektedir. Burada zıtlık / karşıtlık kullanılmıştır.

“Yı xiâo yı pin 宜笑宜颦:Gülmek, kaş çatmak gibi durumlar insanların duyguları ile ilgilidir. Kadınların her duygu halinde güzel, iyi görünmeleri anlamını taşır.”

*Burada da iki zıt eylem olan gülmek ve somurtmak eylemleriyle zıtlık/ karşıtlık söz sanatı yapılmıştır.

“Yû can huâ chou 玉惨花愁):Kadının üzüntülü hali.”

*Mahvolmuş yeşim taşı, üzgün çiçek. Buradaki iki ifadede benzer anlamlar verilerek kadının üzüntülü hali ifade edilmiş, ikileme söz sanatı kullanılmıştır.

“Bıng qıng yû jie 冰清玉洁):Buz gibi şeffaf, yeşim taşı gibi saf. Saf, temiz güzel ahlaklı kadın”

*Buz ve yeşim taşına benzetme yaparak şeffaflık ve saflık sıfatlarında ikileme yapılmıştır.

“Xiang xiao yû yûn 香消玉殒:Güzel bir kadının ölümü.”

*Kokunun yok olmasın, yeşim taşının ufalanıp dağılması. Yine burada kadının ölümüne benzetme yapılmış, ikileme söz sanatı kullanılmıştır.

Dolaylı Anlatım, Wânqü 婉曲)

Bir şeyi doğrudan söylemek yerine, başka sözcükler kullanılarak dolaylı olarak ifade etmede kullanılan söz sanatıdır.[85] Bir şeyi dolaylı olarak anlatmak anlamına gelir, ayrıca ifade edilmek istenen şeylerin eş anlamlı ifadelerini kullanarak daha güzel bir şekilde anlatma şeklidir. Çalışmamızda kullandığımız kadın deyimleri içinde 6 adet Dolaylım anlatım söz sanatı kullanılan deyim mevcuttur.

“Qiang huâ lû liû 墙花路柳):İnsanlar tarafından saygı duyulmayan kadın. Hayat kadını.”

*Kadının ahlaksız oluşu ya da hayat kadını oluşunu ifade etmek için, duvardaki çiçek, yoldaki söğüt ifadeleri kullanılarak dolaylı anlatıma başvurulmuştur.

“Pi pa men xiang 枇杷门巷:Eskilerde hayat kadınlarının bulunduğu bölgeler için kullanılırdı.”

*“Pı pa 枇杷” :“Malta eriği” nin bulunduğu bölge ifadesiyle dolaylı yoldan hayat kadınlarının bulundukları bölgeyi ifade etmek istemişlerdir.

“Pı pa bie bao 琵琶另U抱):Eski zamanlarda evli kadının kocasından ayrılıp yeniden evlenmesi.”

Alıntılama, Yîn yong 引用

Alıntılama Yınyong - I用)kendi görüşünü ya da hissiyatını izah etmek, anlatmak, tanıtmak için daha önce söylenmiş ya da yazılmış bir eserden alıntı yapmaktır. Çalışmamızda bu söz sanatının kullanıldığı 30 adet deyim bulunmaktadır. Bu sözlü ya da yazılı eserden kasıt birçok şey olabilir. Örneğin; ünlü birinin konuşması, bir idol’ün ünlü bir figürün sözleri, bir eserin analizi, bir şiir mısrası olabilir.[86] Deyimler içinse; bir şiir, şarkı ya da eski edebi eserden alıntılayarak duruma göre kullanılan deyimlerdir.[87]

“Xu niâng ban lâo 徐娘半老)/ ban lâo xu niâng 半老徐娘:Hala çekici cazibesi olan orta yaşlı kadınları ifade eder.”

*Nânshı - Houfei Chuânxia《南史后妃传下》[88]: Nan hanedanlığı tarihi- imparatoriçe ve imparator cariyeleri biyografileri.

“Yâo tiâo shü nü 窈窕淑女):Güzel iyi kız.”

*Shı jıng • Zhöunân • Guansuı《诗经周南美睢》[89]: Şarkılar kitabı- Güney Zhou Bölümü- Guansui şiiri

“Bâi zhöu zhı shi 柏舟之誓):Kadının kocası öldükten sonra tekrar evlenmemesi, sadakatli olması.”

*ShT • Yöngfeng • Bâizhöuxû《诗鄘风柏舟序》:Şarkıar Kitabı- Yongfeng Bölümü- Baizhouxü şiiri

“Sâo mei câi zı 扫眉才子):Eski zamanlarda yetenekli ve zeki kadını ifade ederdi.”

Tâng • WângjianJishûzhöng Xuetao XiaoshuShı-王建《寄蜀中 薛涛校书》诗):Tang hanedanlığı dönemi, Şair Wang Jian’in Shu merkezine gönderilen klasik öğreti kitabı adlı şiiri

“Wen jun xin jiao 文君新醜):Dul kalıp tekrar evlenmesi.”

Shıji - Sımâ Xiângrûlie Chuân《史记司马相如列传》[90]: Tarih Kayıtları- Si Ma’nın örnek biyografileri.

“Chuı liân ting zheng 垂帘听政:Hükümdarın annesinin ya da imparatoriçenin arkadan ülke işlerini yürütmesi. Eskiden imparatoriçenin hükümet işlerini yönetmesini ifade ederdi, şimdiyse eşin kadının idareci olması anlamındadır.”

Jiûtâng Shü - Gâozöng Jixia《旧唐书高宗纪下》[91]: Eski Tang Kitabı - İmparator Gaozong’un kayıtları

Söz Sanatının Önemi

Sözcükler ses ve anlamın bir araya gelmesidir, cümle de ses ve anlamın bir araya gelişinden oluşur. İnsanlar kelimeleri seçerek cümle kurarlar, sadece anlamını, içeriğini düşünmezler ayrıca sesini, yapısını, telaffuz ve söz sanatını da düşünürler, dilin şekli insanlara güzel bir his vermelidir. Konuşmalarda ses vardır fakat kitap dilinde imler sese sahip değillerdir. Aslında yazar cümleleri oluşturabilmek için kelime kullanırken, bir yandan da içinde hecelerin oluşum sırasını düşünür. Okuyucu da aynı şekilde büyük bir titizlikle okur. Yazıda herhangi bir problem dahi olsa kulağa hoş gelişi, ahenkli oluşu, etkisini olumsuzdan olumluya çevirir, işte bu noktada söz sanatları sözlü ya da yazılı eserin kalitesini arttırır.[92]

Söz sanatları dilin tarihi içinde, dilin özelliklerini ve dilin kalitesini arttırmak için uygulanan metodlardır.

Hemen hemen her dilde olduğu gibi Çince’de de söz sanatları dilin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Özellikle insanlar için çok önemli olan, konuşmalarını daha anlaşılır daha net bir hale getiren deyimler söz sanatlarının en sık kullanıldığı yerlerden biridir.

Bu söz sanatları sayesinde deyimler ve özellikle kadın deyimleri anlamsal olarak daha güçlü, daha ahenkli ve daha akılda kalıcı bir hal almıştır. Öyle ki bazen de kullanılan bir söz sanatı sayesinde direkt söylemeye çekinilecek kötü şeyleri daha olumlu daha güzel bir dille anlatılmasını sağlamıştır.

BÖLÜM

ÇİNCE KADIN DEYİMLERİNDEKİ GELENEKSEL
GÜZELLİK STANDARTLARI

Deyimler, bir kültürün dile yansımış en eski ve köklü formlarından biridir. Geçmiş dönemlerle ilgili birçok bilgi verebilir. Kadın deyimleri de bizlere eski dönemlerdeki kadına ait birçok önemli bilgi aktarmaktadır. Bunlar o dönemde yaşamış kadınların toplumdaki yerlerine ait bilgiler olabilir, dönemin kültürüne ya da tarihsel olaylara ait bilgiler de olabilir. Genel bilgiler olabileceği gibi kadına dair daha özel bilgiler de verebilirler. Kadın deyimlerinin geneline bakarsak Çin halkının kadınla ilgili güzellik anlayışı ve standartlarını da anlayabiliriz.

Kadının güzelliği çok eski zamanlardan itibaren Çinlilerin çok ilgilendikleri bir konu olmuştur. İmparatorluk haremine layık olan kadınların özelliklerini belirten özel bir el kitabı bile mevcuttu. Kadınların çekici yönleri başlarından başlar ve aşağıya doğru inerdi: gözler, kaşlar, yüz, saç, burun, kulaklar, eller ve parmaklar, vb. ‘Bulut saç’ yani başın üzerinde bulut kadar hafif görünen saçlar makbuldür. Geniş bir alın makbul olduğundan, günümüzde bile birçok kadın, her on beş günde bir tekrarlamak üzere, alınlarındaki saçları alırlar. Yüz yuvarlak değil bir yumurta gibi oval olmalıdır: kaşlar söğüt ağacının yaprakları gibi, yay gibi kavisli olmalıdır.[93]

Dudaklar kiraz gibi kırmızı olmalı, dişler ise beyaz olmalıdır. ‘Güzel koku’ Çinlilerin kadın tasvirinde çok sık kullandıkları bir tabirdir. Buna örnek olabilecek deyimler;

“Wen xiang ruân yû 温香软玉)/ ruân yû wen xiang 软玉温香):Güzel koku, sıcak, kadınsı bir cazibe. Kadının vücut güzelliğini tasvir eder.”

“Guo se tian xiang 国色天香:Semavi renkli ve güzel hoş kokulu güzel kadın için kullanılır

Kadının giyim kuşamındaki güzellik hakkındaki fikirler zaman içinde fazla değişiklik göstermezken kadının çekiciliği, güzelliği hakkındaki görüşler zaman zaman değişiklik göstermiştir. Bu da kadının güzellik ölçütünü etkilemiştir.

Örneğin: “Tang döneminde M.S.618-906 bir kadının güzel sayılması için dolgunca olması gerekirken, ll.yyda ince olmak çok önemli olmuştur. 20.yy’ın başlarına kadar, bir kadının ayakları, sarılarak 3 inch’e 7.62cm kadar küçültülür ve bunların erkekleri cinsel açıdan uyardığı düşünülürdü ve bunlara ‘altın lotus’ denirdi.”[94] Hatta bu da deyimlerde yerini ‘San cûn jın liân 三寸金莲küçük altın lotus çiçeği’ olarak almıştır. Bu ve benzeri örnekler zamanın ve değişen görüşlerin kadının hayatını nasıl etkilediğine önemli örneklerdir.

Kadının Fiziksel Güzelliği

Antik dönemin ‘nân zün nü bei 男尊女卑)erkek kadından üstündür5 toplumunda, kadının tepeden tırnağa sahip olması gereken bir güzellik seviyesi vardı, kadının güzelliği erkeğin zevk ve beğenisine göre şekillenirdi. Kadını ifade eden deyimlerin büyük bir çoğunluğu kadının güzelliğinden bahseder, bu deyimlerin çoğunluğu da kadının fiziksel güzelliğini ifade etmektedir. Kaşı, gözü, yüzü, beli, ayakları vs.

Antik dönem insanının kadını tarifi, bütünden parçaya, sesinden gülüşüne, ruhsal durumundan karakterine her şeyini içerir. Antik dönem insanının gözünde kadının güzelliği birçok yönden ifade edilebilir. Mesela yüz güzelliğinden yola çıkarak kadının güzelliğini ifade eden deyimler vardır.

Örneğin;

“Yue mâo huâ rong 月貌花容/ huâ rong yue mâo 花容月貌:Çiçek gibi ay gibi yüzü olan güzel kadın.”

“Chuı tan de po 吹弹得破):Yüz cildinin çok narin olması”

“Yu chen yân luo 鱼沉雁落):Kadının yüzünün, görünüşünün güzel oluşu.”

Ten güzelliğini ifade eden;

“Bıng jı yû gû 冰肌玉骨):Buz gibi parlak, yeşim gibi sert, çok güzel kadın. Zayıf, zarif bir figüre ve saf temiz pürüzsüz tene sahip kadın.”

Vücut güzelliğini ifade eden;

“Ting tıng yû li 亭亭玉立):Kadının ince, uzun, zayıf, narin vücut yapısını ve güzel görünümünü tanımlar”.

Giyim kuşam güzelliği için ise;

“Cui xiû hong qun 翠袖红裙:Koyu yeşil kadın giysisi, kırmızı etek, kadınların giyimini tasvir eder” gibi.

Kadın deyimleriyle antik dönemde insanların güzel kadını nasıl tarif ettiklerini, onların gözünde kadının nasıl göründüğünü anlayabiliriz. Fakat kadının ihtişamını, ruhunu, verdiği enerjiyi bu şekilde betimleyerek ifade edemeyiz. Bu sebeple kadının güzelliğini bitkilere, inciye, yeşim taşına benzeterek kadının bu ışıltısını, enerjisini ifade eden deyimler de kullanılmıştır.

Örneğin;

“RU huâ si yû 如花似玉:Bir çiçek kadar narin, yeşim kadar değerli, narin seçkin kadın

“Guo se tiân xiâng 国色天香:Semavi renkli ve güzel hoş kokulu güzel kadın için kullanılır

“Chü shuı fu rong 出水芙蓉):Lotus çiçeği kadar güzel zarif kadın. Edebiyat ve şiirde sıra dışılık anlamında kullanılır. Ayrıca doğal güzelliği olan kadını ifade eder.” gibi.

Bazı deyimlerdeyse kadının güzelliği bitki ve hayvanlar kullanılarak ifade edilmiştir.

Örneğin;

“Xiü huâ bi yue 羞花闭月)/ bı yue xiü huâ 闭月羞花:Güzelliği ile ayı gölgede bırakan çiçeği utandıran kadın, kadının güzelliğini ifade eder.”

“Chen yu luo yân 沉鱼落雁:Balıkları suya batıran, kuşlar yere indiren kadın güzelliği; güzel, zeki ve duygulu kadın”

“Yân dû yıng can 燕妒莺惭):Kadının güzelliğini niteler, kırlangıcı kıskandıracak sarıasma kuşunu utandıracak güzellikte kadın.”

“Lan zı hui zhi 兰姿蕙质:Bir orkide gibi güzel görünümlü zeki akıllı, temiz kalpli iyi karakterli kadın

Kadının Cilt Güzelliği

Ten insan vücudunu saran, insanlarla ilişkide ilk göze çarpan ve dış görünüşte büyük önem taşıyan bir organdır. Bu sebeple, tenin rengi, parlaklığı ve yapısı görünüş için önemli bir faktördür.

Han halkının, kadının teniyle ilgili güzellik standardı beyaz, parlak, pürüzsüz bir ten ve en önemlisi beyaz olmasıdır.[95] Bazı deyimler kadının teninden yola çıkarak onun güzelliğini ifade eder.

Örneğin,

“Bıng jı xue fu 冰肌雪肤):Kadının buz gibi parlak bir ten ve kar gibi beyaz pürüzsüz cildini ifade eder.”

“Feng jı ruo gû 丰肌弱骨:Dolgun ve pürüzsüz tenli, narin yapılı. Kadının veya çiçeğin yumuşak görkemli zarafetini ve gözalıcılığını ifade eder.”

“Bıng jı yû gû 冰肌玉骨)/ yû gû bıng jı 玉骨冰肌:Buz gibi parlak, yeşim gibi sert, çok güzel kadın. Zayıf, zarif bir figüre ve saf temiz pürüzsüz tene sahip kadın.”.

Kadının Yüz Güzelliği

Yüz bir insanın merkez noktası gibidir. Güzelliği, neşesi, sevgisi, asaleti yüzüyle anlaşılabilir. Çince kadın deyimlerinin içinde de kadının yüz güzelliğinden bahseden birçok deyim vardır. Bunlardan kimisi kadının yüzünün genel güzelliğinden bahsetse de bir kısmı daha özele inerek kaşının, gözünün, dudaklarının ya da dişlerinin güzelliğinden bahseder.

Yüz bir insanın görünüşündeki en temel kısımdır. Çin halkının yüzde en önemli gördükleri şey yüz şekli ve yüzünün rengidir buna beniz de diyebiliriz. Yüz güzelliğini ifade eden deyimler;

“Yue mâo huâ rong 月貌花容)/ huâ rong yue mâo 花容月貌):Güzelkadın, çiçek gibi kadın, ay yüzlü kadın” Burada huâ rong 花容kadının güzel görünüşünü ve özellikle yüzünün güzel oluşunu vurgular yue mâo ise yine yüzünün güzelliğini ifade eder fakat burada aya benzetir.

“Hong yân lu bin 红颜绿鬓:Bir kızın gençlik zamanlarını ifade eder.”,

“Xing liân tâo sâi 杏脸桃腮)/ tâo sâi xing yân 桃腮杏眼):Yüzün kayısı çiçekleri gibi beyaz, yanakların şeftali çiçekleri gibi pembe olması, bir kadının yüz güzelliğini ifade eder.”

“Fu rong chü shuı 芙蓉出水/ chü shui fu rong 出水芙蓉):Lotus çiçeği kadar güzel zarif kadın” gibidir.

Çin halkı kadınlarının yüz şekli olarak oval yüz en güzelidir, yüz rengi beniz olarak da beyaz tenli al/ kırmızı yanaklı olması en iyisidir. Kadın deyimlerinde kadının yüz güzelliğinde özellikle vurgulanan organlarını da kısaca inceleyelim.

Göz

Göz vücudun görme işlevini yerine getiren önemli bir organdır. Bir insanın gözündeki özellikle bakışındaki ufak bir değişiklik genellikle birçok duyguyu ifade eder. Göz, insanın dış dünyaya açılan kapısı gibidir. İnsanlar birbirleriyle karşılaştıklarında ya da bir insan başka bir insana baktığında genelde ilk gözlerine bakar. Gözün parlaklığı, ışıldaması karşıdaki insanı etkiler. Sadece güzelliğine güzellik katmakla da kalmaz, daha etkileyici, elit ve ışıl ışıl görünmesini sağlar. Çincede, gözlerden bahsedilerek kadının güzelliğinin tanımlandığı birçok deyim mevcuttur. Örneğin;

“Hâo chı mıng mou 皓齿明眸)/ mıng mou hâo chı 明眸皓齿):Beyaz dişli, parlak gözlü; sevimli genç kadın.”

“Hâo chı e mei 皓齿蛾眉)/ e' mei hao chi 蛾眉皓齿):Güzel kaş beyaz diş, sevimli genç kadın; kadının değerli güzelliğini ifade etmek için kullanılır Yani kadına övgü niteliğindedir.”

“Qın shöu e mei 螓首蛾眉:Geniş alınlı, yay gibi kaşlı, güzel kadın. ” gibi.

Görülüyor ki, antik dönem insanları güzel kadınlarda parlak, ışıl ışıl göz; ince, uzun kaş ve canlı bir ifade arıyorlardı.

Diş

Kadın deyimlerine baktığımızda diş için standartlar aslında bütün dünya halkları için olandan çok da farklı değildir. Hizalı, düzenli ve beyaz dişler güzel bir görüntüde aranan özellikler olmuştur. Çince kadın deyimlerindeyse dişlerin beyaz oluşu daha çok dikkat çekmektedir. Mıng mou hâo chı 明眸皓齿,zhü chun hâo chı 朱唇皓齿)gibi deyimlerdeki “hâo chı 皓齿” ifadesi kadının dişlerinin beyazlığını ifade eder.

Dudak

Genel olarak bakacak olursak, bir insanın başka bir insanla bir araya geldiğinde gözlerinden sonra en çok dikkat ettikleri yer dudaklarıdır. Dudaklar birçok işlevi olan önemli bir organdır, aynı zamanda karşıdaki insanı en çok etkileyen kısım, onun şekli, rengi ve yapısının mükemmelliğidir. Kadının dudaklarını tanımlayarak güzelliğinin ifade edildiği deyimlerin başında “zhü chun hâo chı 朱唇皓齿)“chı bâi chun hong 齿白唇红)” gelir. "zhü chun hâo chı 朱唇皓齿” ve “chı bâi chun hong 齿白唇红” doğrudan güzel kadının dudaklarının rengini ifade eder. Kırmızı dudakları vurgular ki dönemin güzel bir kadını kırmızı dudaklara ve beyaz dişlere sahip olmalıdır.

Alın

Alınla ilgili olarak, Çin halkının geniş ve kavisli alın sevdiğini biliyoruz.

“Qin shou e' mei 螓首蛾眉/ e mei qın shöu 蛾眉螓首:Kaşlarının kavisli oluşu ve alnının açık oluşu. Kadının yüz güzelliğini ifade etmektedir.” Bu deyimi de tam olarak alnın geniş ve kaşların kavisli olması özelliğinden bahsetmektedir.[96]

“Yuan shân fu rong 远山芙蓉:Kadının kaşlarının görüntüsünü dağlara benzetir, yüzünün rengini de çin gülüne benzetir. Kadının güzelliğini tanımlar.”

4.1.3 Kadının Vücut Güzelliği

Kadının Saçının Güzelliği

Saç insanın doğal makyajıdır. Çince kadın deyimlerinde kadının saçıyla ilgili çok fazla deyim bulunmamaktadır. Bulunan birkaç deyim ise genel olarak bulut gibi kabarık saç ifadesi içermektedir.

“Wû bin feng huân 雾鬓风鬟)/ feng huân wû bin 风鬟雾鬓):Kadının saçının güzelliğini tarif eder, dağınık kabarık bir saçı ifade eder.”,

“Wû bin yun huân 雾鬓云鬟)/ yun huân wû bin 云鬟雾鬓):Kadının dalgalanan güzel saçı”,

“Hong yân lu bin 红颜绿鬓):Bir kızın gençlik zamanlarını ifade eder.”

Kadının saçının görünüşü dışında saçına takılan tokayla ilgili deyim de vardır ki bu saçının güzelliğiyle ilgili bir standarttan çok genç kızın erişkinliğe geldiğini, evlenebilecek yaşa geldiğini ifade eden bir geleneği ortaya koyar.

“Jı jı zhı niân 及笄之年)ise 15 yaşındaki bir kızı ifade eder.”

“Liji 礼记[97]”de “Nü zı shı yöu wû niân er jı 子十有五年而笄):Kız on beş yaşına erişir ve toka takar.” der

Eski zamanlarda on beşini dolduran bir kızın saçını toplayıp, toka takması gerekmektedir, o zamanlarda yetişkin olmayan kızlar saçını salarlarmış, on beş yaşlarına erdiklerinde de saçlarını toplar toka kullanırlarmış, “jiâ jı 加笄” toka takmak için , “jiâ jı lı 加笄礼” toka takma merasimi düzenlenirmiş ki bu da genç kızın reşit olduğu yani evlenme yaşına geldiği anlamına gelirmiş.[98]

Kadının Belinin Güzelliği

Bir kadının beli onun güzelliğini gösteren en önemli bölgesidir. Çin halkı için ister vücudu gösterişli bir kadın olsun ister ince bir yapıya sahip olsun, hepsinde aynı şekilde kadının ince bel yapısındaki güzelliğe vurgu yapılır. Kadının güzelliğini ince beliyle ifade eden deyimler şunlardır;

“Chû nü yâo zhı 楚女腰肢):İnce belli kadın anlamına gelir.”

“Chû yâo qı lıng 楚腰蛴领):İnce belli, beyaz boyunlu, kadının vücut güzelliğini ifade eder.”

Kadının Elinin Güzelliği

Eskiden beri Çin halkı için eller ve parmaklar önemlidir, inanılır ki parmakları ince olan insanların çoğunluğu zekidir, ince parmaklar ise bilgeliği temsil eder. En ideal parmak muhakkak ki uzun ince ve narin olandır. Bunu da “Shı zhı xiân xiân 十扌指纤纤);eski zamanlarda eli nazik narin olan kadınları ifade etmek için kullanılan on ince parmak” deyiminden anlıyoruz.[99]

Kadının Ayağının Güzelliği

Çin antik dönem insanının kadının güzelliğinde en çok önem verdiği yer ayaklarıdır. Öyle ki uzunca bir dönem kadınlar güzellik adı altında, sağlıklarını tehlikeye atan uygulamaya maruz kalmışlardır. Ayak bağlama geleneği kadının ayaklarının küçük olmasının güzel olduğu fikrinin ortaya çıkmasıyla zamanla yayılmış ve kadının iyi bir eş bulması, iyi bir yuva kurup güzel bir geleceğe sahip olması bu geleneğe bağlı hale gelmiştir. “sân cûn jın liân 三寸金莲ayağı bağlı kadınlar için kullanılan - üç cun[100] altın lotuslar ya da küçük altın lotus çiçeği - küçük güzel ayaklar anlamındadır deyimi de bu dönemin kanıtı gibidir.

“Efsaneye göre, Qi Hanedanının son imparatoru cariyelerinden birinin güzelliğiyle o denli kendinden geçer ki, ‘nereye bassa bir zambak çıkıyor’ diye bağırır. Yapay olarak küçültülen ayaklara ‘Altın Lotus’ denilmesi buradan gelmektedir. Ayakları sargıya sokma âdeti Tang Hanedanının 618-906 sonlarına doğru yaygınlaşmıştır.”[101]

Kadın için ayak güzelliğini ifade eden bu deyimin temelindeki ayak bağlama geleneği maalesef kadının hayatını zorluklar içinde geçirmesine sebep olan ilkel bir yöntemdir. Küçük yaştaki bir kıza, ailenin büyüğü bir kadın tarafından yapılan bu işlemin küçük kızın iyi bir evlilik yapması için yapılıldığı iddia edilse de aslında hayatı boyunca erkeğe bağımlı yaşantısını destekler bir amaç içermektedir. Zaten toplum tarafından yaşamı belli sınırlar içinde olan kadın kırık ve küçük ayağıyla artık fiziksel olarak da evinin sınırlarına bağlı yaşamak zorunda kalır.

Hareket ve Tavır Güzelliği

Tavır güzelliği bir kadının hareketlerinde takındığı tutumun insanlarda uyandırdığı etkidir. Bu tarz bir güzellik doğuştan var olmaz, süreç içinde, günden güne eğitilerek kazandırılır. Çincede kadının tavrının güzelliğini ifade eden deyimlerin başında şunlar gelir;

“Chuo yue duö zı 绰约多姿:Tavırları narin, zarif genç bir kız”,

“E nuo duö zı 婀娜多姿:Kibar yumuşak tavırlı güzel kadın.”,

“Xiânzı yû mâo 仙姿玉貌:Kadının hem tavrı hem de görünüşünün güzel olması”,

“Bû bû liân huâ 步步莲花):İlk zamanlar kadının narin, kibar yürüyüş tavrını ifade ederken sonraları, vaziyetin gittikçe daha iyi bir hal alması iyileşmesi anlamında kullanılmıştır.”,

“Huı mou yı xiâo 回眸一笑):Bir kadının tatlı bir şekilde gülümsemesi”

Bu tür deyimlerde ifade edilen göz alıcı tavırlar, narin adımlar, hayranlık uyandıran gülüşler antik dönem Çin halkının kadın tavır güzelliğindeki esas standartlarıdır.

Giyim Kuşam

İnsanın giyim kuşamı o insanın ekonomik ve kültürel bir göstergesidir, fakat doğrudan kadının güzelliğini göstermez, sadece vücudunun güzelliğini destekleyen bir yardımcıdır. Bu yüzden, Çincede kadının giyim kuşamıyla ilgili deyimler çok görülmez ve bir standart değildir daha çok dönemin kültürünü ifade eder.

Çin antik toplumunda, giyim kuşam kültürün önemli bir göstergesidir. “Giyim kuşamla ilgili bu deyimler tarih ve medeniyetin önemli iki değeridir, bu deyimlerin birçoğu Çin antik döneminde ortaya çıkmıştır. O döneme ait toplumsal yaşamın, kültürün ve edebiyatın yansımalarıdır.”96

Örneğin;

“Feng guan xiâ pei 凤冠霞帔:Zengin aile kızlarının evlendikleri sırada giydiği kıyafetlerle onurlu itibarlı görünmeleri.”

“Zhü wei cui râo 珠围翠绕/ cuı râo zhü wei 翠绕珠围):Görkemli bir şekilde giyinen ve zengin görünümlü süslü kadın” gibi bu deyimler hükümdarın cariyelerinin ve soylu hanımlarının süsünü ifade etmek içi kullanılır, sıradan kadınlar için ise;

“Jıng chai bû qun 荆钗布裙):Sade, basit giyimli genç kadın” deyimi kullanılırdı.

Çin halkının antik dönemdeki giyim kuşam tarzı da deyimlere yansımıştır.

Örneğin;

“Guâng xiû gao ji 广袖高髻Han dönemi Chang’an şehrinde yaşayan kadınların yaygın olarak saçı tepeden topuz yapıp, geniş kollu kıyafet giyme şekilleridir: ayrıca “Feng huân wû bin 风鬟雾鬓)/ wû bin feng huân 雾鬓风鬟” ise kadının kulağına yaslanmış hafif dağınık duran bir topuz türüdür. Bu deyim ilk Qin dönemindeki bir söylem olup, kadınların güzel olduğuna inandıkları, dönemin güzellik standartlarını yansıtan bir saç modelidir.

Gençlik Güzelliği

Antik dönem Çin kadının güzelliğinde en çok dikkat edilen şey kadının gençliğiydi. Bir kadının genç oluşu güzelliğinin ilk adımı gibidir[102] Deyimlerde de sıklıkla güzelliğine vurgular görebiliriz.

Örneğin;

“Chû chû ke liân 楚楚可怜:Genç kadının güzelliği ve sevimliliği.”

“Tâo yâo xın fu 桃夭新妇:Genç ve güzel yeni gelin.”

“Xiao niâo yi ren 小鸟依人:Genç kızın narin sevimli hali.”

“Zhi chı wö tuö 稚齿婑媠Genç ve güzel kız demektir, ayrıca ;

“Er bâ jiâ ren 二八佳人:15-16 yaşlarındaki güzel kızları .”,

“Er bâ nü lâng 二丿八女 郎):Genç kızların 15-16 yaşlarındaki genç ve güzel kızları”

İfade eder.

BÖLÜM

ÇİNCE KADIN DEYİMLERİNDEKİ KAVRAMLAR

Kadın deyimlerinde kadını ifade ederken farklı farklı kavramlar kullanılmaktadır. Bunların çoğunluğunu çiçekler oluşturmaktadır. Çiçekler genel olarak kadının güzelliğini ifade ederken kullanılır. Güzelliğinin yanında kadının kendisini de ifade etmekte kullanılmıştır. Çiçeklerin dışında Çin kültrü içinde değerli olan varlıklar, kuşlar, renkler ve doğayla ilgili kavramlar da kullanılmıştır. Çalışmamızda kullandığımız 332 kadın deyimi içerisinde 138 tanesi bu kavramlarla karşımıza çıkmaktadır.

Kadın Deyimlerinde Kullanılan Bitki İsimleri

İnsanlar ilk çağlarda toplayıcılık ve avcılıkla ilgileniyordu. Kadınların bitkiler üzerine engin bilgileri olmasına rağmen bu dönem için güzellikle tam olarak bağdaştırdıkları düşünülmüyor. Tarım sistemine geçtikten sonra, insanların yaşamları bitkilerle ve doğayla daha çok iç içe olmuştur. Bitki ve hayvanların her türlüsünün özelliklerini bilir hale gelmişlerdir. “çiçek hua ” güzel bir şeydir ve Çin’in antik döneminden bu yana insanlar çiçek üzerinden benzetme yapmışlardır. “Çiçek”i kadının görünüşünü betimlemekte kullanmışlardır.

Çiçekleri kullanarak yaptıkları güzellik benzetmeleri kadar, kadına dair kötü ifadeler ya da acı olayları da çiçeklerle anlatmaya çalışmışlardır, örneğin yolun kenarındaki söğüt ağacı diyerek hayat kadınını ifade ederken “Qiang hua lû liû 墙花路/ lû liû qiang huâ 墙花)insanlar tarafından saygı duyulmayan kadın. Hayat kadını” deyimini kullanmışlar. Aynı şekilde geç yaşta bir kadının ölümünü de “hui sûn lan cuı 蕙损 kadının genç yaşta ölüp gitmesi” deyimiyle yine bir çiçek olan Orkide kullanarak ifade etmeyi tercih etmişlerdir.

Huâ / Çiçek: Kadın deyimleri içerisinde kullanılan çiçek isimlerinden daha fazla doğrudan huâ ‘çiçek’ kelimesinin kullanıldığı deyimler bulunmaktadır. Toplamda 31 adet huâ iminin geçtiği kadın deyimi bulunmaktadır.

Örneğin;

“Yue mâo huâ rong 月貌/ Huâ rong yue mâo 容月貌:Çiçek gibi ay gibi yüzü olan güzel kadın.”

“Ru huâ si yû 似玉:Bir çiçek kadar narin, yeşim taşı gibi değerli, narin seçkin kadın”.

Çiçeklere karşı olan bu özel ilgi zamanla farklı çiçeklerin, kadınların farklı özelliklerini ifade ederken bir simge halini almasına neden olmuştur. Genel olarak ‘çiçek’ ifadesinin dışında kadın deyimlerinde karşılaştığımız çiçek isimlerini de aşağıda inceleyeceğiz.

Tâo 桃)/ Şeftali Çiçeği: Bir genç kızın güzelliği ve gençliğinden söz edilirken kullanılır. Deyimlerde sıklıkla rastlanılan bir simgedir. Çalışmamızdaki deyimler içerisinde bu imi barındıran 7 adet deyim bulunmaktadır.

“Yân rû tao lı 艳如: Yüzü taze şeftali ve erik çiçeği kadar güzel, narin ve göz alıcı.”

“Tao xiu xing râng 羞杏让:Şeftali ve kayısı çiçekleri kadının güzelliği karşısında utançlarından geri çekilirler. İnsanın ruhuna dokunan çiçeklerden de daha güzel kadın anlamına gelir.”

“Tao sâi fen liân 腮粉脸:Pembe yanaklı kadın.”

Tao yâo liû mei 夭柳媚:Genç ve güzel kadını ifade eder.

Xing 杏)/ Kayısı: Güzel bir kadını simgeler Kayısı çekirdekleri, güzel bir kadının gözlerine benzetilir.[103] Bu imi içeren 3 adet kadın deyimi bulunmaktadır.

“Tâo xiu xing rang 桃羞:Şeftali ve kayısı çiçekleri kadının güzelliği karşısında utançlarından geri çekilirler. İnsanın ruhuna dokunan çiçeklerden de daha güzel kadın anlamına gelir.”

Kayısı ve Şeftali çiçekleri kadının yüzünün güzelliğini ifade ederken kullanılmıştır.

“Xing liân tâo sai 脸桃腮)/ tâo sai xing yân 桃腮眼):Yüzün kayısı çiçekleri gibi beyaz, yanakların şeftali çiçekleri gibi pembe olması, bir kadının yüz güzelliğini ifade eder.”

“Tâo sai xing yân 桃腮 :Pembe yanaklı badem gözlü güzel kadın.”

Lan / Orkide: Zambak veya iris anlamında da kullanılır. Orkidelerin simgesel anlamlarının büyük bir kısmı kokusuyla ilişkilidir. Güzel bir kadının nefesi orkide gibi kokar.[104] Kadın deyimlerinde de genel olarak kadının iyi karakterini ve kadının güzel kokusunu ifade etmek için kullanılmıştır. Toplamda 6 adet deyimde geçmektedir.

“Hui zhi lân xın 蕙质心)/ lân xın hui zhi 心蕙质):Ahlakı temiz, karakteri soylu olan kadın”

“Lân qing hui xing 情蕙性):Kadının güzel karakterli, nazik ve ince olması”

“ChuT qi rû lân 吹气如:Nefesinin orkide kadar güzel kokması, güzel kadının nefesini sıfatlar. Aynı zamanda dili diksiyonu güzel olan kadını da ifade etmek için kullanılır.”

“Hui sûn lân cuı 蕙损:Kadının genç yaşta ölüp gitmesi”

“Lân zı hui zhi 姿蕙质:Bir orkide gibi güzel görünümlü zeki akıllı, temiz kalpli iyi karakterli kadın

“Hui xin lan zhi 蕙心Kalbi temiz karakteri sağlam kadın.”

Kadın deyimlerinde başka çiçek isimleri de geçmektedir.

Örneğin,

Liân 莲)/ Lotus: Kirli sulardan çıkar ama kendi kirlenmez, içi boş, dış tarafı diktir; dalları yoktur ama tatlı bir kokusu vardır; saflığın ve aşkın simgesidir.[105] Çalışmamız içerisinde 3 adet deyimde geçmektedir.

“Liû yâo lian lian 柳腰:Söğüt gibi ince beli olan, lotusa benzer yüzü olan kadının güzelliğini sıfatlar, güzel kadın anlamına gelir.”

“Sân cûn jın lian 三寸金:Küçük altın lotus çiçeği anlamında kadınların küçük ayaklarını ifade eder.”

“Bû bû lian huâ 步步:Kibar narin yürüyüşlü kadın”

Pı pâ 枇杷)/ Malta Eriği: ‘Malta eriği’ kadın deyimleri içinde genel evlerin bulunduğu bölgelerin ifade edildiği deyimde geçmektedir. 1 adet deyim bulunmaktadır.

“Pı pa men xiang 枇杷 门巷:Eskilerde hayat kadınlarının bulunduğu bölgeler için kullanılırdı.”

Liû 柳)/ Söğüt Ağacı: Baharın simgesidir. Bahar erotik uyanışların mevsimi olduğundan, ‘söğüt cinsel arzuyu ifade eder. Güzel bir kadının beli söğüt ağacına, kaşları söğüt ağacının kıvrımlarına benzetilir. Bir genç kız körpe bir söğüt ve taze bir çiçektir. [106] Kadın deyimleri içerisinde 18 adet deyim içerisinde bulunmaktadır.

Liû yâo lian lian 腰莲脸:Söğüt gibi ince beli olan, lotusa benzer yüzü olan kadının güzelliğini sıfatlar, güzel kadın anlamına gelir.”

“Liû mei xıng yân 眉星眼:Kadının ince kavisli kaşlarını ve parlak ışıltılı gözlerini ifade eder.”

“Liû xû câi gâo 絮才高:Edebiyat yeteneğinin olması anlamındadır, genelde kadınlar için kullanılır.

Güzellik ifadesinin yanında kadının hayat kadını oluşuyla ilgili deyimlerde de kullanılır.

“Cân huâ bâi liû 残花败:Dalı kırılmış söğüt ağacı, zarar görmüş bir çiçek. Eski zamanlarda geleneklere uymayan bir hayat yaşayan, ezilmiş ve terk edilmiş kadınlar için kullanılırdı.”

“Huâ jie liû xiâng 花街:Eğlence mekânı. Genel ev.”

“Qiâng huâ lû liû 墙花路/ lû liû qiâng huâ 墙花:İnsanlar tarafından saygı duyulmayan kadın. Hayat kadını.”

Furong 芙蓉/ Yol Hatmisi - Ağaç gülü: Güzel kadını ifade etmek için kullanılmıştır. Kadın deyimleri içinde 2 adet deyim bulunmaktadır.

“yuân shân fu rong 远山芙蓉:Kadının kaşlarının görüntüsünü dağlara benzetir, yüzünün rengini de yol hatmisi çiçeğinin ağaç gülünün renklerine benzetir. Kadının güzelliğini tanımlar.”

“Fu rong chü shuı 芙蓉出水)/ chü shuı fu rong 出水芙蓉Yol hatmisi çiçeği kadar güzel zarif kadın.”

Ju 菊)/ Krizantem Çiçeği: Krizantem, bir sonbahar çiçeğidir, bu mevsimi simgeler. Adı ‘kalmak’ sözcüğü ju ile fonetik açıdan yakındır ve 'dokuz' sözcüğü jiu ve 'uzun zaman, sözcüğü jiu ile eş seslidir, bundan ötürü krizntem uzun ömür ve dayanıklılığın simgesidir.102

Fakat kadın deyimlerimiz içinde sadece 1 adet deyim bulunmaktadır. Bu deyimde de krizantem çiçeği olarak kullanılmış ve yaşlanıp, çökmesini ifade etmiştir.

“Ju lâo he kü 老荷枯:Kadının görünüşünün yaşlı ve çelimsiz oluşu.”

Kadın Deyimlerinde Kullanılan Değerli Varlıklar

Kadının güzelliğini simgelemek için kullanılan çiçek isimlerinin yanında inci ‘zhü ’, yeşim taşı 'yû 玉)altın ‘jın ’ gibi ifadeler de mevcuttur. Oldukça da sık rastlanmaktadır.

/ Yeşim Taşı: Çinlilerin her zaman sevdikleri mücevher olmuştur. Gerçek yeşim taşı her zaman serin ve soğuk hissini verir; bunun için de güzel bir kadının teni yeşime benzetilir. Saflığı simgeler[107]. “Yû 玉)yeşim taşı” kadının güzelliğini ifade ederken kullanılır. “Shı jıng - Guo feng / 诗经-国风” da şöyle geçer: “Bâi chun shû, yöu nü rû yû 百纯束,有女如玉)beyaz saf, yeşim taşı gibi kızlar”. Bu ifadeler geleneksel güzellik için kullanılmış, birçok kadın deyimini meydana getirmiştir ve Çinlilerin güzellik standartlarını ifade etmektedir. [108] Çalıştığımız deyimler içerisinde 28 deyimde kullanılmıştır.

Örneğin:

Kadının iç güzelliği anlatmak için “Bıng qıng yû rûn 冰清润)buz gibi şeffaf, saf temiz, yeşim taşı gibi parlak, pürüzsüz, karakterli kaliteli güzel kadın”

Dış güzelliğini anlatmak için “xiân zı yû se 仙姿色)peri gibi güzel, yeşim taşı gibi renkli birebir anlamı, sıra dışı güzellikteki kadın”

Vücut güzelliği anlatmak için “ting tıng yû li 亭亭立)kadının ince, uzun, zayıf, narin vücut yapısını ve güzel görünümünü tanımlar” ;

Teninin güzelliğini anlatmak için “bıng jı yû gû 冰肌骨)/ yû gû bıng jı 骨冰肌) kristal gibi parlak, yeşim taşı gibi pürüzsüz, kadının parlak, düzgün ve pürüzsüz tenini tanımlar” deyimleri kullanılmıştır. Bunların yanında güzel kadın zarafetinin ve narinliğinin yine yeşim taşı kullanılarak ifade edildiği deyimler vardır.

“Yû ruân huâ rou 软花柔):Çiçek gibi, yeşim gibi narin hassas kadın”

“Ruân yû jiâo xiang 娇香:Genç kadının saf beyaz teni ve saf güzelliğini, yumuşak, güzel tavrını ifade eder”

“Wen xiang ruân yû 温香软/ ruân yû wen xiang 温香):Güzel koku, sıcak kadınsı cazibe”

“Wen xiang yân yû 温香艳):Kabiliyetli yetenekli güzel kadın” gibi. Güzel kadının saflığını, namusunu ifade etmek için kullanılan deyimler ise;

“Bıng qıng yû jie 冰清洁):Buz gibi şeffaf, yeşim taşı gibi saf. Saf, temiz güzel ahlaklı kadın”

“Shöu shen rû yû 守身如):Yeşim gibi saf, temiz ve namuslu. Genel olarak kadının namusunu koruması anlamındadır” gibi deyimleridir. Güzelliği ve güzel şeyleri anlatmak için kullanıldığı gibi Yeşim taşı kadının talihsiz ölümünü ifade etmek için de kullanılmıştır.

Örneğin;

“Xiang xiao yû jiân 香消güzel bir kadının gün be gün zayıflayıp çökmesi”

“Yû yûn xiang xiao 殒香消Bir yeşim taşının yok olması, bir çiçeğin solması, güzel bir kadının ölümü.”,

“Yû sui zhü chen 碎珠沉:Yeşim taşının tuzla buz olması, değerli bir incinin batması, güzel bir kadının ölümü.”,

“Zhü chen yû mo 珠沉:Değerli bir incinin batması, yeşim taşının yok olması, güzel bir kadının ölümü. Verilen örnekler dışında içinde yeşim taşı geçen kadın deyimleri sıkça görülmektedir.

Zhü / İnci: İnci, sekiz mücevherden biridir. Saflık ve değeri simgeler. Gözyaşlarına küçük inciler denir.105 İçinde inci imi geçen kadın deyimlerine de baktığımızda kadının zengin, saygın, değerli oluşunu ifade etmek için ya da kadının ölümünü çok değerli olan inciyi yitirmeye benzeterek ifade etmek için kullanıldığını görmekteyi z. Çalışmamız içinde de 6 adet deyimde geçmektedir.

“Zhu wei cui rao 围翠绕/ cuı râo zhü wei 翠绕:Görkemli bir şekilde giyinen ve zengin görünümlü süslü kadın.”

“Zhâng shâng mıng zhu 掌上明):Çok sevilen değerli kız çocuğu; avuç içindeki inci.

“Zhu cui luo qı 翠罗绮:Kadının gösterişli zengin giyimini ifade eder”, ayrıca

“Zhu chen yû sui 沉玉碎)/ yû sui zhu chen 玉碎沉):Yeşim taşının tuzla buz olması, değerli bir incinin batması, güzel bir kadının ölümü.”

“Zhu chen yû mo 沉玉没:Değerli bir incinin batması, yeşim taşının yok olması, güzel bir kadının ölümü.”

“Ren lâo zhu huâng 人老:Bu deyim de yaşlı kadınları ifade etmektedir. İnci gibi yılların sararmışçasına değersizleşmesidir.”

Jın 金)/ Altın: Kadın deyimlerinde kadın için önemli olan bir şeyi vurgularken ve ya bir özelliğini abartarak anlatırken kullanılabilmiştir. Çalıştığımız deyimler içerisinde ‘altın’ iminin geçtiği 6 adet deyim bulunmaktadır.

“Yi xiâo qiân jın 一笑千:Kadının bir gülüşü, binlerce altına değer. Kadının güzel gülüşünün zor ve kıymetli oluşunu anlatır.”

“Sân cûn jın liân 三寸:ayağı bağlı kadınlar - üç cun altın lotuslarya da küçük altın lotus çiçeği- küçük güzel ayaklar anlamındadır.” Bu deyim uzun yıllar kadın için ön görülen önemli bir güzellik unsurunu ifade etmektedir. Küçük ayaklı olmak güzel olmak için en önemli özelliklerden biridir.

“Â jiâo jın wu 阿娇屋):güzel ve soylu kadın anlamındadır.”

Kadın Deyimlerinde Kullanılan Kuş İsimleri

Bahsettiğimiz çiçek isimleri ya da değerli ögeler olan ay, inci, yeşim taşı, altın gibi kavramlar dışında Antik dönemde çok değerli olan kuşlar da mevcuttu ki aynı çiçeklerde olduğu gibi bunlarda dile yansımışlardır. Kadın deyimleri üzerinden bakacak olursak kadını simgelerken kullanılan birkaç özel kuş çeşidi de bulunmaktadır.

Niâo 鸟)/ Kuş: Kuşlar Çin kültüründe önemli bir yere sahiptir. Örneğin Anka kuşu kuşların efendisidir. Sarıasma kuşunun, kırlangıcın, kartalın ve daha birçok

kuş türünün simgesel olarak önemli anlamları vardır. Genel bir benzetme yapmak için ‘kuş’ iminin bulunduğu kadın deyimi sadece 1 adettir. Diğer deyimlerde ise simgesel değerleri olan kuş türlerinin isimleri doğrudan geçmektedir.

“Xiao niâo yi ren 依人):Genç kızın ya da küçük bir çocuğun sevimli hali.”

Feng 凤)/ Anka Kuşu: Dört mucizevi yaratığın ikincisi ve tüylü hayvanların hükümdarıdır. Dişi bir simge olarak kullanımı nispeten yakın tarihlere rastlamaktadır.[109] Kadın deyimleri içerisinde de Anka kuşu kadının süsünü, zenginliğini ya da yetenekli oluşunu ifade eder ve 4 adet bulunmaktadır.

“Câi feng suı yâ 随鸦:Kadının yetenek ve görünüş olarak uygun olmayan biriyle evlenmesi.”

“Feng guân xiâ pei 冠霞帔:Zengin aile kızlarının evlendikleri sırada giydiği kıyafetlerle onurlu itibarlı görünmeleri. Aynı zamanda resmi görevli memur eşlerinin giyimlerini de ifade eder.”

“Miâo luân ci feng 描鸾刺:Nakış ve işlemede becerikli kız.”

Yân / Kırlangıç Kuşu: Antik Çin’de baharın habercisidir. Kırlangıç, yuvasını bir evin yakınına yapmışsa, başarı, mutluluk ve çocukları simgeler. Kırlangıç kuşu yuvasını bir evin üstüne yaparsa, bu o evden birinin evleneceğine işarettir.[110] Kadın deyimlerinde kırlangıç kadının narin ve insana hoş gelen özelliklerini betimlerken kullanılmıştır. Gülüşünün ya da sesinin güzelliği gibi kadının sahip olduğu kendine has güzelliklerine de vurgu yapar. Kadın deyimlerimiz içerisinde de bu imin geçtiği toplam 4 adet deyim bulunmaktadır.

“Yân shou huân fei 瘦环肥)/ huân fei yân shou 环肥瘦):Vücut güzelliği farklı olan, her açıdan güzel görülen kadın.”

Bu deyimde yân ’den kasıt Hancheng Hükümdarı Hân Cheng Di -汉成帝[111]’nın eşi Zhâo Feiyân 赵飞燕[112]’dır. Huân ’dan kasıt da Tâng Xuanzong 唐玄宗[113] [114]’un cariyesi Yâng Yûhuân 杨玉环)弋江.[115] Ve bu deyimde Zhao Feiyan’ın zayıf, Yang yuhuan’in de balıketli olduğunu, her iki kadının farklı ama kendilerine has güzelliklerinin olduğunu ifade eder.

“Yân dû yıng cân 妒莺惭):Kadının güzelliğini niteler, kırlangıcı kıskandıracak sarıasma kuşunu utandıracak güzellikte kadın.”

“Yıng sheng yân yû 莺声/ yân yû yıng sheng 语莺声:Kırlangıç ile sarıasma kuşunun ötüşleri cıvıltıları aslında güzel bir bahar manzarasını tasvir etmek için kullanılırdı. Sonraları genç kızların tatlı konuşma ve gülüşme sesleri anlamında kullanılmaya başlanmıştır.

“Yıng châo yân lei 莺巢垒):Hayat kadınlarının bulunduğu yer, genelev.”

Yıng / Sarıasma Kuşu: Sahip olduğu güzel sesten ötürü kadına dair yapılan güzel ses benzetmelerinde kullanılmıştır. Çalışmamızda da 3 adet deyim mevcuttur.

“Yân dû yıng cân 燕妒:Kadının güzelliğini niteler, kırlangıcı kıskandıracak sarıasma kuşunu utandıracak güzellikte kadın.”

“Yıng sheng yân yû 声燕语/ yân yû yıng sheng 燕语:Kırlangıç ile sarıasma kuşunun ötüşleri cıvıltıları aslında güzel bir bahar manzarasını tasvir etmek için kullanılırdı. Sonraları genç kızların tatlı konuşma ve gülüşme sesleri anlamında kullanılmaya başlanmıştır.

“Yıng châo yân lei 巢燕垒:Hayat kadınlarının bulunduğu yer, genelev”

Die 蝶)/ Kelebek: Kelebeğin süsü ve hareketlerindeki nezaket ve narinlikten dolayı kadının hareket ve tavır gibi özelliklerine vurgu yaparken benzetme olarak kullanılmıştır. Toplamda 2 adet deyimdir.

“Die fen feng huâng 粉蜂黄[116]: Antik dönemde evli kadının alnını sarı boyaması, güzel makyaj yapması.”

“Huâ fei die wû 花飞舞):Taze çiçek ve kelebeğin rüzgarda dans edişi, genç kızın yolda yürürken ki zarif kibar ve göz alıcı haline benzetilmiş. Yürüyüşü kelebek gibi narin olan genç kız.”

H6ng 鸿)/ Kuğu: Kadın deyimleri içerisinde sadece 2 adet içerisinde 'kuğu' imi geçen deyim bulunmaktadır. Bu iki deyim de kuğu ifadesiyle kadının zarif ve göz alıcı görüntüsünü ifade etmektedir.

“Jıng hong yân yıng 鸿艳影):Zarif gözalıcı kadın silüeti figürü, arkasından dalıp gitmek.”

“Jıng hong yi pie 鸿一瞥):Kadının narin zarif ve göz alıcı silüetini tanımlar. ”

Yân 雁)/ Yaban Kaz: Kadının güzelliğini abartılı bir şekilde ifade etmek için kullanılmıştır. Çalışmamız içinde bu imin bulunduğu 2 adet deyim mevcuttur.

“Luo yân chen yu 沉鱼:Balıkları suya batıran, kuşlar yere indiren kadın güzelliği; güzel, zeki ve duygulu kadın.”

鸡)/ Tavuk: Çalışmamız içerisinde 4 adet deyimde geçmekte olan 'tavuk' imi kadının itaati veya itaatsizliğini ifade etmek için kullanılmıştır. Bir deyimde kadının erkeğe itaatini anlatırken bir başka deyimde kadının erkeğe ve ya otoriteye itaatsizliğini anlatmakta kullanıldığını görmekteyiz.

“Jiâ jı zhu ji ):kadın evlendikten sonra sadece kocasına itaat edip onu takip etmeli.”

“Pin jı mû mıng 晨鸣:Dişi tavuğun günün doğuşunu haber vermesi. Eski zamanlarda kadının idareyi bozması, arkadan kuyu kazması.”

Kadın Deyimlerinde Kullanılan Doğayla İlgili Kavramlar

İnsanların doğayla iç içe hayatları kadın deyimlerinin oluşumlarında doğa olaylarının da izlerini taşımasına neden olmuştur. İçinde “feng 风)rüzgâr”“yun 云)bulut”“yû 雨)yağmur”, “xue 雪)kar”, “bıng 冰)buz”“shuı 水)su” ve “shân 山)dağ” imleri geçen kadın deyimleri vardır. Bu deyimler kadını güzelliğini, karakterini ya da hüznünü doğada bulunan bu varlıklara benzetme yaparak anlatmış, böylece ifadeyi güçlendirmiştir.

“Feng huân yû bin 风鬟雨鬓:Dışarda sıkı çalışan koşuşturan, saçı başı dağınık kadın”

“Bıng jı xue fu 冰肌雪肤:Kadının buz gibi parlak bir ten ve kar gibi beyaz pürüzsüz cildini ifade eder.”

Yue / Ay: Kadın deyimlerinde sıklıkla benzetme ifadesi olarak kullanılır. Kadının güzelliği, narinliği aya yapılan benzetmeyle ifade edilmeye çalışılmıştır. Kadın deyimlerinin içinde 5 adet deyimde kullanılmıştır.

“Yue mâo huâ rong 貌花容)/ huâ rong yue mâo 花容 貌):Güzelkadın, çiçek gibi kadın, ay yüzlü kadın.” Burada ‘huâ rong 花容’kadının güzel görünüşünü ve özellikle yüzünün güzel oluşunu vurgular ‘yue mâo 月貌’ ise yine yüzünün güzelliğini ifade eder fakat burada aya benzetir.

“Huâ yân yue mâo 花颜 貌):Çiçek gibi güzel görünüşlü ay gibi güzel yüzlü kadının güzelliğini sıfatlar.”

“Xiu huâ bi yue 羞花闭/ Bi yue xiu huâ 羞花:Güzelliği ile ayı gölgede bırakan çiçeği utandıran kadın, kadının güzelliğini ifade eder.” “Ru huâ si yue 如花似:Bir çiçek kadar narin, ay gibi güzel değerli, seçkin kadın” “Yue dian châng e 殿嫦娥):Büyüleyici bir güzelliğe sahip olan kadın, aya yerleşen Chang’e[117].”

“Huâ yue zhı shen 之身:Güzel ve narin kadını ifade eder, eskiden de hayat kadınları için kullanılırmış.”

Shuî / Su: Beş elementten veya değişimden biridir. Su dişil ilke yin’i simgeler. Su, bir kadının olması gerektiği gibi yumuşak, uysal ve esnektir.[118] Suya benzetme yapılan kadın deyimlerinde genellikle kadının güzelliği suyun saflığı, temizliği gibi özelliklerine benzetilerek kadının güzelliği ifade edilmeye çalışılır. ‘Su’ iminin bulunduğu 4 adet kadın deyimi bulunmaktadır.

“Fu rong chü shui 芙蓉出/ chü shuı fu rong 芙蓉):Bir lotus kadar güzel zarif kadın

“Shuı xing yâng huâ 性杨花):Akan su gibi değişken, kavak polenleri gibi hafif uçuşan. Kadının ilişkide tutarsız olması.”

“Shân mei shuı yân 山眉眼):Dağ gibi kavisli kaşlar, su gibi gözler. Kaşı gözü güzel kadın.”

“Yıng yıng qiü shuı 盈盈秋):Kadının gözlerini sonbaharın berrak su dalgalarına benzetir. Kadının duygulu bakışlarını ifade eder.”

Bıng 冰)/ Buz: İçerisinde buz imi geçen kadın deyimlerinde kadının teni ya da karakterine benzetme yapılarak, kadının güzelliği ya da soyluluğu ifade edilmeye çalışılır. Bu şekilde kadın deyimlerinde kullanılan 5 adet deyim mevcuttur.

“Bıng jı xue fu 肌雪肤:Kadının buz gibi parlak bir ten ve kar gibi beyaz pürüzsüz cildini ifade eder.”

“Bıng qıng yû run 清玉润):Buz gibi şeffaf, saf temiz, yeşim taşı gibi parlak, pürüzsüz, karakterli kaliteli güzel kadın.”

“Bıng jı yû gû 肌玉骨)/ yû gû bıng ji 玉骨冰肌:Kristal gibi parlak, yeşim taşı gibi pürüzsüz, kadının parlak, düzgün ve pürüzsüz tenini tanımlar”

“Bıng qıng yû jie 清玉洁):Buz gibi şeffaf, yeşim taşı gibi saf. Saf, temiz güzel ahlaklı kadın”

Xue / Kar: Bu im de aynı "buz” imi gibi saflık temizlik ve güzelliği simgeler. Kadın deyimlerinde de kadının cildini ve karakterini betimlemek için kullanılmıştır ve 2 adet deyim bulunmaktadır.

“Bıng jı xue fu 冰肌:Kadının buz gibi parlak bir ten ve kar gibi beyaz pürüzsüz cildini ifade eder.”

“Yöng xue zhı hui 之慧):Kadının yeteneklerinden övgüyle söz etmek.”

雨)/ Yağmur: Kadın deyimlerinde yağmur damlasından esinlenerek kadının gözyaşını ifade edebildiği gibi, bir doğa olayı oluşundan kadının ruhsal durumunu da ifade edebilmektedir. Çalışmamızda 'yağmur' iminin geçtiği 3 adet kadın deyim bulunmaktadır.

“Feng huân yû bin 风鬟:Dışarda sıkı çalışan koşuşturan, saçı başı dağınık kadın.'

“Yun jiâo yû qie 云娇/ yû qie yun jiâo 怯云娇:Kadının utangaç hali.”

“Lıhuâ dâiyû 梨花带):Esas anlamı 'yağmur damlalarıyla ıslanmış armut çiçeği', aynı zamanda da Yang Guifei'in ağlarken ki halini tasvir etmektedir. Daha sonraları narin ve güzel kadınları tanımlamak için kullanılmıştır.

Yun 云)/ Bulut: Bulutlar, özellikle de birden fazla renkleri, şans ve mutluluk simgesidir. Bulut ana yun-mu anlamında; ‘hoş kokulu bulutlar5 bir kadın güzel saçlarını açık bıraktığında kullanılır.116 Kadın deyimleri içerisinde de ‘bulut’ iminin geçtiği 2 deyim bulunmaktadır.

“Yun jiâo yû qie 娇雨怯/ yû qie yun jiâo 雨怯娇):Kadının utangaç, hassas hali.”

“Wû bin yun huân 雾鬓鬟)/ yun huân wû bin 鬟雾鬓:Kadının dalgalanan güzel saçı.”

Feng / Rüzgâr: Rüzgâr imi, kadın deyimlerinde bir güzellik benzetmesinden çok kadının hayatındaki bir süreç ya da kadının tavrında bir benzetme olarak kullanılmıştır. Doğayla ilgili kavramlar içerisinde en çok ‘rüzgâr’ imi kadın deyimleri içinde görülmektedir. Çalışmamız içerisinde 13 adet deyim bulunmaktadır.

“Feng xin niân huâ 信年华):Kadının yirmi dördüncü yaşı.”

“LUn luo feng chen 沦落:Bir kadının talihsiz bir şekilde hayat kadını olması.”

“Qiü feng tuân shân 团扇):Eski zamanlarda erkeklerin ilgisine, sevgisine tekrar sahip olamayan kadını ifade edermiş.”

“Ruo liu fu feng 弱柳扶:Kadının narin bir yapısı, hareketlerinin kibarlığı ve yumuşaklığı.”

Shân 山)/ Dağ: Eski Çin’de çok belirgin bir dağ kültü olmasına rağmen kadın deyimlerinde ‘dağ’ imi kadının kaşlarına benzetme yapmak için kullanılmıştır. Toplamda sadece 2 adettir.

“Yuan shân fu rong 芙蓉:Kadının kaşlarının görüntüsünü dağlara benzetir, yüzünün rengini de yol hatmisi çiçeğinin ağaç gülünün renklerine benzetir. Kadının güzelliğini tanımlar. ”

“Shân mei shuı yân 眉水眼):Dağ gibi kavisli kaşlar, su gibi gözler. Kaşı gözü güzel kadın.”

Kadın Deyimlerinde Geçen Renkler

Kadın deyimlerinde kadının güzelliği olsun, karakteri olsun, giyimi kuşamı olsun her açıdan yapılan benzetme ve tasvirlerinde renklerin kullanımı sıklıkla görülmektedir. Bunların içinde bazı renkler vardır ki kadının güzelliğiyle ya da hüznüyle özdeşleşmiştir. Kadın deyimlerinde etkili bir biçimde karşılaştığımız renkler ve ifadeleri şöyledir;

Bâi 白)/ Beyaz: Beyaz, Shang hanedanı’nın M.Ö. 1050 yıllarına doğru sona ermiştir simgesel rengi olduğundan o dönemde beyaz giysiler giyildiği söylenir. Beyaz aynı zamanda yaşlılığın simgesi sonbaharın rengidir ve simgesel olarak batıyla bağlantılıdır.117

Kadın deyimlerinde beyaz imi saflık, temizlik anlamında kullanılmıştır. Bazı kadın deyimlerinde ‘beyaz’ kullanılmış ‘hao beyaz, parlak’ imini görmekteyi z. Bu imle yine beyazlık temizlik ve parlaklık ifade edilmek istenmiştir. Bu deyimlerden de Antik çağda kadının teninde ve dişlerinde beyazlık, parlaklık bir kriterdir.

“Fen bâi dâi hei 黛黑:Kadının yüzünü beyaz kaşlarını siyah boyaması. Kadının makyajını ifade eder.”

“Fen bâi dâi lu 黛绿):Kadının makyajını ifade eder.”

“Bâi huâ zhı yuân 华之怨):Kadının gözden düşerek kederlenmesi.”

“Hâo chı e mei 皓齿蛾眉/ e mei hâo chı 蛾眉皓齿):Güzel kaş beyaz diş, sevimli genç kadın; kadının değerli güzelliğini ifade etmek için kullanılır yani kadına övgü niteliğindedir.”

“hâo chı qıng e 皓齿青蛾)/ qıng ehâo chı 青蛾皓齿):Güzel ve yetenekli kadın.”

“Zhü chun hâo chı 朱唇皓齿:Kırmızı dudaklar, parlayan dişler, çok güzel kadın.”

Hong 红)/ Kırmızı :Kırmızının, tarih öncesi çağlarda bile, ‘hayat veren’ renk olarak kabul edildiği zannedilmektedir. Kırmızı, yazın, güneyin ve eski Zhou M.Ö.                     1050-256’ya doğru diyarının rengidir. Bu ‘Kırmızı Çağ’da, kırmızı

giysiler, memurların başlıklarında kırmızı püsküller, kırmızı mühür şeritleri, atlar, bayraklar, kurbanlık hayvanlar, vb. vardı.[119]

Kırmızı renk, kadının güzelliğinde büyük önem taşır. Birçok eserde güzel bir kadının kırmızı dudakları ve beyaz dişlerinden beğeniyle söz edilir.[120] Deyimlerde kırmızı anlam olarak da kırmızı rengi ifade eder, kanın kırmızısı ya da narın kırmızısı gibi. Kutlanılacak olay anlamında da kullanılır, mutlu kaderde de kullanılır. Ama çoğunlukla güzel kadını ifade eden deyimlerde kadının güzelliğini betimler.[121] Kadın deyimlerinde de kırmızı karşımıza aşkı, zarafeti, gençliği, şıklığı hatta bir kısmında da kadının kendisini ifade eder şekilde çıkar.

“Yi cui wei hong 依翠偎:Genç kadınların aşk oyunlarıyla eğlenmesi.”

“Cui xiû hong qun 翠袖裙)/ 裙翠袖cui xiû hong qun : Koyu yeşil kadın giysisi, kırmızı etek, kadınların giyimini tasvir eder” gibi.

“Hong zhuang sû guö 装素裹):Güzel zarif kıyafetli kadınları ifade eder.”

“Cui xiâo hong jiân 翠消 减):Kadının görünüşünün zayıflamasını bozulmasını ifade eder.”

“Cân lü chou hong 惨绿愁:Yağmur ve rüzgârdan zarar gören çiçeğin yapraklarının dökülmesi, aynı zamanda bir eşin kadın kötü hayat tecrübelerine sahip olması durumudur.”

“Hong yân lu bin 颜绿鬓:Bir kızın gençlik zamanlarını ifade eder.”

“Hong yân bo ming 颜薄命)/ bo ming hong yân 薄命红颜):Güzel kadınların kötü kadere maruz kalması.”

“Hong chou lu can 愁绿惨):endişe dolu olmak, kolayca kalbi kırılmak, bir kadının acılı hali.”

Zhu 朱)/ Kırmızı - Kızıl: Antik Çincede kırmızı anlamına gelir. Güzel olan şeylerle ilişkilidir.[122]

“Lu bin zhu yân 绿鬓颜):Güzel yüzlü güzel görünüşlü kadın, genç güzel kadın.”

“Zhu yân fen miân 颜粉面:Süslenmiş makyaj yapmış kadın.”

“Zhu chun hâo chı 唇皓齿:Kırmızı dudaklar, parlayan dişler, çok güzel kadın.

“Zhu chun fen miân 唇粉面:Güzel kadını ifade eder.”

Huâng / Sarı: Sarı renk zengin bir kültürü içerir. Sarı renk saygınlığı, kutsallığı temsil eder ve Çin antik döneminde de hükümdarın gücünü simgelemektedir. “ 黄帝 ” Çin tarihin ilk imparatorudur. Tang Hanedanlığı döneminden bu yana, sarı renk hükümdarın şahsi rengidir.[123] Mutluluk, şans gibi anlamlar yüklenmiştir, örneğin 黄道吉日huâng dâo jı ri şanslı gün, 黄金时代 huâng jın shı dâi altınçağ gibi. Bunun Çin tarihi kültürüyle yakın bir ilişkisi vardır, Han kültürünün ortaya çıkış kaynağı Sarı nehrin aktığı bölgedir, Çinliler sarı insanlardır, ayrıca yaşam sarı toprak üstündedir. Çin halkının atası 黄帝 dir, bu yüzden Çinlilerin hepsi kendilerine 炎黄子孙yân huâng zı sun yani Yangdi ve Huangdi nin soyundan gelenler derler. Sarı renk ayrıca gücün ve prestijin sembolüdür. Zamanla gelişmiş sarı renk yozlaşmış, erotizm ve düşük ilgi anlamlarına gelir olmuştur. örneğin 黄色书干刊huâng se shu kân pornografik kitap ,黄色电影huâng se diân yıng erotik film gibi[124]

Batı’nın aksine Çin’de sarı çok sevilen bir renktir. Ün ve ilerlemenin simgesidir. ‘Sarı çiçek kadın 花女人 huâng huâ nü ren5 bakire bir kızı ifade eder. Ayrıca sarı rengi, dönüşüm veya ‘varoluş durumu’yeryüzü ve göksel yönlerden beşincisi olan merkez ile bağlantılıdır.[125]

Aynı zamanda kadının makyajı ya da aynı Türkçe’deki sararıp solmak ifadesi gibi kadının yıpranması güzelliğini yitirmesi anlamını da taşır.

女儿 (huâng huâ nü er) : Evlenmemiş, bekar genç kızlar. Bakire kızlar.”

蝶粉蜂(die fen feng huâng) : Antik dönemde evli kadının alnını sarı boyaması.” :sarı çiçek (antik dönemde kadınların alınlarını boyamak için kozmatik olarak kullandıkları ürün).

人老珠(ren lâo zhü huâng) : Yaşlı kadınları ifade etmektedir. İnci gibi yılların sararmışçasına değersizleşmesidir.”

(Hei) / Siyah : Siyah imi kadın deyimlerinde sadece kadının beyaz teni kadar siyah saç ya da siyah kaş sahibi olmasının güzelliğini ifade ederken kullanılmıştır.

Çin kültüründe siyah, karanlık, ölüm ve onurun simgesidir. Çin tiyatrosunda siyah yüzlü sekiz kahraman, onurlu, kaba ancak dürüst kişileri temsil eder. Ayrıca elementlerin beş değişimlerine dair eski öğretiye göre, siyah su, kuzey ve tuzlu tatla bağdaştırılır ve bu rengi temsil eden evcil hayvan domuzdur.[126]

粉白黛(fen bâi dâi hei) : Kadının yüzünü beyaz kaşlarını siyah boyaması. Kadının makyajını ifade eder.”

(cui) / Koyu Yeşil : Bu im kadın deyimleri içerisinde 5 adet deyimde geçmektedir. Yeşil renkte olduğu gibi burada da tamamlayıcı olan kırmızı görülebilmektedir. Ayrıca bu deyimlerin çoğunluğu kadının giyim kuşamını ifade eden deyimlerdir.

袖红裙(cui xiû hong qun) / 红裙翠袖(cui xiû hong qun): Koyu yeşil kadın giysisi, kırmızı etek, kadınların giyimini tasvir eder. Ayrıca kadınlar için bir lakap olarak kullanılır.”

罗绮(zhu cui luo qi) : Kadının gösterişli zengin giyimini ifade eder.”

绿(LÛ) / Yeşil :Yeşil, hayatın aldığı renklerden biridir ve ilk baharın simgesidir. Çinliler, birbirini tamamlayıcı iki renk olan kırmızıyla yeşilin bir arada olmasına çok önem verirler.126

Bu iki rengin birarada kullanılışını kadın deyimlerinde de görebilmekteyiz. ‘Yeşil’ iminin geçtiği 6 adet kadın deyimi mevcuttur.

红颜绿 (hong yân lu bin) : Bir kızın gençlik zamanları.”

绿愁红(can lü chou hong) : Yağmur ve rüzgardan zarar gören çiçeğin yapraklarının dökülmesi, bir eşin (kadın) kötü hayat tecrübelerine sahip olması durumu.”

绿叶成荫 (lu ye cheng yın) : Kadının evlenip çoluk çocuga karışması.”

Kadının tarih boyunca güzelliği hep tartışılmış kimi zaman beğenilmiş, kimi zaman dikkat çekmiş kimi zamansa suçlanmıştır. Toplumlara ve dönemlere göre farklılıklar gösterse de kadının güzelliğini belirleyen genelde kadının kendisi olmamıştır. Çin kültüründeki kadının güzel oluşuyla ilgili standartlardan da anlıyoruz ki aslında kadının çirkinliği, ya da kötü görüntüsü üzerinde pek durulmamış belki de öyle olsun olmasın kadın için ideal güzellikten bahsetmeyi tercih etmişlerdir. Bahsedilen deyimlerin çoğunluğunun eski dönem eserlerinde de sıklıkla geçtiğini düşünecek olursak arzulanan güzelliği dile getirdiklerini anlayabiliri z. Ve insanlar kadının bu arzulanan güzelliğini ya da imini ya da kadınla ilgili anlatılan ifade edilen her neyse onun için yine kadına benzer narin, kırılgan ya da değerli olan şeylerle benzetme yapmış, Çin kültürünün değerli varlıklarını, kendine özgü anlamlar barındıran çiçekleri, kuşları, değerli taşları kullanmışlardır.

Kadın için kullanılan ifadeler ve terimler çok anlamlı ve değerli şeylerdi. Öyle ki kadının hayat kadını oluşunu ifade ederken bile kadın yine bir çiçeğe benzetilerek anlatılmaktadır. Bu aslında Çin kültürünün ve edebiyatının bir güzelliğidir. Kadının toplumdaki yeri, iki bin yıllık feodal toplum düzenindeki konumu onu çok değerli bir yere koymuş olmasa da, kadınla ilgili deyimlerde belki dilin estetiğinden belki edebiyatın naifliğinden kadını yüksek güzellik standartları ve değerli simgelerle ifade etmeyi tercih etmişlerdir.

BÖLÜM

ÇİN ANTİK DÖNEMİNDE KADININ TOPLUMDAKİ YERİ

Feodal Toplum Yapısında Kadının Toplumdaki Yeri

Ataerkil toplum, ilkel kabile toplumdan sonraki dönemin toplum yapısıdır. Toplumun gelişmesiyle, ataerkil toplumun birkaç önemli özelliği ortaya çıkmıştır. Örneğin; erkek tarım ve el işçiliği üretiminde ana güç olmuştur, üretim malzemeleri gelişmiştir; özel mülkiyet sistemi gelişmiştir; paylaşım eşit değildir, fakir zengin ayrımı ortaya çıkmaya başlamıştır; hiyerarşi ortaya çıkıştır. Toplum yapısının merkezi erkektir; ailenin başı da erkektir; idare her konuda erkeğin elindedir. Artık kadın erkeğin baskısı altındadır, köleleştirilen bir yere itilmiştir.[127]

Çince kadın deyimleri içinde feodal toplum dönemindeki kadın erkek ilişkisini, kadının toplumdaki konumunu ifade eden birkaç deyim bulunmaktadır.

“Nü zhı nân geng 女织男耕)/ Nân geng nü zhı 男耕女织):Feodal dönemde küçük tarım ekonomisi, tüm aileyi bir kişi yönetir, erkek ekin eker, kadın örgü örer. Bütün bir ailenin iş dağılımını ifade eder.”

“Nân zün nü bei 男尊女卑):Feodal toplumda erkeğin konumu yüksektir, kadınınkiyse aşağılardadır. Bu erkeği önemli kadını önemsiz gösteren bir feodal dönem öğretisidir. Erkeği kadından üstün saymak.”

“Zhong nân qıng nü 重男轻女:Kadını küçümseyip, erkeğe değer vermek; erkeği kadından üstün saymak.”

“Nân nü yöu bie 男女有别):Erkek kadın arasında ciddi farklar vardır. Eski dönemde feodal Konfuçyüs ahlak kurallarına uyulduğu vurgulanmaktadır.”

Bu deyimlerde de görüldüğü gibi dönemin toplum yapısı ve Konfuçyüsçü düşünce, kadını erkeğin gerisinde, ev içinde, erkeğe karşı itaatkâr ve erkeğin yanında güçsüz, etkisiz bir vasfa sahip olarak görmektedir. Bu sebeple de kadın bu görüşler çerçevesinde bir hayat sürmektedir.

Geleneksel Aile Kültüründe Kadın

Bu dönemde kadın doğumundan ölümüne kadar hep bir erkeğe bağlı olarak hayatını sürdürmektedir. Doğumundan evleneceği zamana kadar babasına ya da abisine, evlendiğinde eşine, eşi öldükten sonra da oğluna itaat etmesi gerekmektedir. yı lı • sang fu - zı xiâ chuân 仪礼[128]丧服子夏传》da derki: “Kadın takip etmelidir, evlenmeden önce babasını, evlendikten sonra kocasını, kocası ölünce de oğlunu takip etmelidir.”[129] Bu söz antik dönem klasiklerinden birinde geçmekle kalmamış Konfuçyüs düşünce sisteminde de yer almış ve toplum yapısının derinliklerine kadar işlemiştir.

Konfuçyüsçü düşüncenin etkilediği diğer toplumlarda da bu görüş mevcuttur. Örneğin kadınların hayatları boyunca bir erkeği takip eder durumda olmaları Kore’de de yakın tarihe kadar devam etmiştir.[130]

Çin kültürünü ve toplum yapısını böyle derinden etkilemiş olan bu düşünce tarzı deyimlerde de kendini göstermektedir. Kadının uysal ve itaatkâr olmasıyla alakalı da Çince kadın deyimlerinde bir kaç deyim mevcuttur. Bunlar;

“Fü châng fu suı 夫唱妇随):Önceleri Feodal toplumda kadının erkeğe itaat edip uyması gerektiği düşüncesini ifade ederdi, sonraları karı koca uyumunu ifade etmeye başladı; Koca şarkı söyler kadın da kocasıyla birlikte söyler, iç uyum.”

“Nân châng nü suı 男倡女随)/ nân châng nü suı 男唱女随):Kadın tarafının erkek tarafına uygun davranmak zorunda olduğunu ifade eder, kadının erkeğe bağlı olması gerektiği anlamına gelir. Kadın erkek uyumluluğu.”

“Sân cong si de 三从四德):Feodal toplum zamanında kadının uyması gereken ahlaki kuralları ifade eder.” Sân cong 三从)kadının hayatı boyunca takip etmesi gereken üç karakteri; baba, koca ve eşi ifade eder. Si de 四德ise her kadının bilmesi ve uyması gereken dört temel ahlak ilkeleridir.

Kadının hayatı boyunca bir erkeğin yanında ona yardım eden, ona bağlı yaşayan bir yaşam sürmesi beklendiği gibi uyması gereken başka ahlak kuralları da vardır ki bu kuralların kadını aile yaşantısı için çok önemli olduğuna inanılır. Öyle ki evlilik aşamasında da erkek tarafının dikkat ettiği bir konudur. Bu sebeple de kız çocukları evlenecek yaşa gelene kadar aileleri tarafından itaatkâr ve evlenip gelin gittikleri aileye hizmet edebilecek şekilde yetiştirilir. Toplum içinde kadının sahip olması gerektiğine inanılan bu ahlak kurallarına dört ahlak si de 四德denir. Aile kız çocuklarını bu ahlak kurallarına göre yetiştirir ki bu görev de yine aynı kurallarla yetiştirilen annenindir.

Çin toplumundaki kadının kısıtlı ve erkeğe bağımlı eğitimi Avrupa’da da benzer şekilde var olmuştur. Kadının alabileceği eğitim sadece ailesine bakmak, eşinin ve ailesinin ihtiyaçlarını karşılayıp, hizmet etmek üzerinedir. Bu benzerliği şu ifadelerle de görebilmekteyiz.

“Kadınlara ilişkin tüm eğitim erkeklere bağlı olmalıdır. Onların hoşuna gitmek, onlara fayda sağlamak, kendilerini onlara sevdirmek, onlardan saygı görmek, gençken onları büyütmek, büyüdüklerinde onlara bakmak, onlara öğüt vermek, teselli etmek, hayatlarını hoş ve sevimli kılmak... İşte kadınların görevi her zaman bunlar olmuştur ve çocukluklarından beri onlara öğretilmesi gerekenler de bunlardır.”[131]

Burada da anlıyoruz ki aslında kadının erkeğin gerisinde bırakıldığı birçok toplumda kadın aynı Çin toplumundaki gibi eğitimi açısından da oldukça kısıtlanmıştır. Çin toplumunda da kadının aldığı eğitim erkek ve aile odaklı si de 四德dediğimiz dört ahlak kuralından ibaret kalmıştır.

Çince kadın deyimlerinde kadın ahlakıyla ilgili de birkaç deyim bulunmaktadır. Bunların içinde doğrudan si de 四德dört ahlak kuralını ifade eden ise şu deyimdir;

“De yân göng rong 德言工容/ de yân rong göng 德言容功:Feodal dönem ahlak kuralları kadının ahlaklı olmasını gerektirirdi. De kadın ahlakı, karakteri. Yân ; konuşma şekli. Rong ;görünüşü. Göng ;kadının el becerisi. Feodal toplum dönemi öğretilerinin kadından beklediği temel özelliklerdir.”

Bu deyimde geçen bu dört özellik kadının alması gereken en temel eğitimini oluşturur. İster fakir ister zengin, ister halktan ister saraydan olsun her kadın bu temel özelliklere sahip olmalıdır ve fazlası için bir eğitim şansı yoktur.

Kadının evlendikten sonraki hayatında da mutlu olabilmesi için yerine getirmesi gereken bazı şeyler vardır. Bunlar aslında o dönemde evliliğin en önemli amaçlarını da ifade eder. Bu amaçlar soyun devam etmesi ve atalara adanan kurban ve adakların sürdürülmesidir. Kadın da evlilik hayatında mutlu olabilmesi için eşini mutlu etmeli, ona itaat etmeli, çocuk doğurmalı ve kocasının ailesine hayırlı bir evlat olabilmelidir.

Lu Xun[132] da şuna dikkat çeker: “ ev içinde kadının hizmet etmeye katlanmaktan başka çaresi yoktur, kendi kanı yavaş yavaş tükense de, zayıf da düşse, diğerlerini besler.”[133]

Kadının ister aile hayatında olsun ister toplum hayatında herhangi bir söz hakkı yoktur. Miras hakkı ya da mülk hakkı da yoktur. Üstelik gelin geldiği sırada getirdiği çeyiz dahi kendisiyle birlikte kocasının ailesinin olur, malının idaresi hakkında herhangi bir söz hakkı olmadığı gibi artık kocası ölse dahi eşinin ailesine evlatlık vazifesini yerine getirmeye devam etmeli, tekrar evlenmemelidir. Bu feodal toplum döneminde ahlaklı bir kadının namusu için yapması gereken bir şeydir. Ayrıca kadının hayatını erkeğin hayatına ölümüne adadığını gösteren “‘Hâo nü bû shi er fu 好女不事二夫iyi bir kadın ikinci kez evlenmez’‘Zhâng fu sı guo, fû ren sı fu 丈夫死国、妇人死夫 koca ülke için ölür, kadın kocası için ölür’” [134], ifadelerinde de cinsiyetçi yaklaşım görülmektedir, Çince kadın deyimlerinde kadının namusu ve tekrar evlenmemesi gerektiğini ifade eden deyimlerle de bu anlayışı görebiliyoruz.

“Cong yi er zhöng 从一而终):Koca ölünce tekrar evlenilmez, bu eski dönem feodal toplumunda kadın öğretisi.”

“Sân zhen jiû lie 三贞九烈):Feodal dönem toplumunda kadının tekrar evlenmemesi ya da namusunu korumak için kendini öldürmesine övgü.

“Qı zhen jiû lie 七贞九烈):Eski zamanlarda onurun hiçbir şeyle karşılaştırılmaması, kadın ölebilir ama namusunu kaybedemez.”

İtaatkâr olması gereken, aile içinde çok fazla söz hakkı olmayan kadın kendi başına buyruk hareket edemez. Varlığı ve kaderi dahi kocasının varlığına, kaderine ait olur. Kadın kendini, kaderini, varlığını, mantığını kocasına adar. Kocasının saygınlığıyla saygınlık kazanır, kocasının yolunda onu takip eder.

“Fu gui qi rong 夫贵妻荣):saygın kocanın karısı da kocasından dolayı saygınlık görür.”

“Fu zun qı gui 夫尊妻贵):saygın kocanın karısı da kocasından dolayı saygınlık görür.

Geleneksel aile kültüründe kadın için iyi bir eş, eşinin ailesi için iyi bir evlat olması, hizmetlerini en güzel şekilde yerine getirmek zorunda olması feodal toplum kültüründe kadın için kanıksanmış bir durumdu. Kadın bulunduğu ailenin güç dengesinde belki de en altta bulunuyordu. Kadının aile içindeki yerini sağlamlaştırması için bir erkek çocuk sahibi olması gerekiyordu. Bu sayede önce anne olacak daha sonra kayınvalide olup aile içinde az da olsa söz sahibi olabilecektir.

“Oğul sahibi olup yetiştirerek yaşlılığa hazırlanmak Yâng zı fâng lâo-养子防老” görüşü de bu dönemde konuşulur oldu, fakat aynı zamanlar kadının “eğlence aracı” yerine konuluşunun güçlü olduğu zamanlardı, bir kadının dikkate değer özellikleri güzelliğiydi. Geleneklerdeki “zeki erkek güzel kadın Liâng câi nü mâo -良才女貌” en mantıklı evlilik birleşimi olarak görülürdü, o da “Nü zı wû câi biân shi de- 子无才便 是德)kadının ahlakı yeteneğinin olmamasıdır” görüşünü ortaya çıkardı. Yani bunun anlamı eski dönemde kadının eğitimsiz olması onun kocasını ya da hayatında itaat ettiği kişiyi takip etmesini kolaylaştırıyordu. Bu, kadın için bir erdemdi. Aynı zamanda da feodal toplumun kadını aşağı gördüğü kötü bir bakış açısıdır.” Bununla birlikte kadının doğal vücudu erkeğin arzuladığı bir nesneye, estetik bir objeye dönüştü, “yıng xiong mei ren 英雄美人güzel kahraman” geleneksel kültürde tarif edilen erkeğin mantık durumudur. Burada kadının güzelliği bir tür tüketim ürünüdür, kadının güzelliğinin kalite ve değerine sahip olmak erkek için finansal bir kaynağın sembolüdür.[135]

Çin feodal toplum döneminde durum böyleyken Avrupa’da da durum pek farklı değildir. Kadınla ilgili yapılan çalışmalarda kadının talihinin Çin’deki kadınlara benzer olduğunu görüyoruz. Claudine’in Kadının Çirkinliğinin Tarihi adlı çalışmasında şu şekilde geçer;

“Zekâ ve çirkinlik arasında kurulan bağı sorgulayabiliriz. Bu kadının fiziksel güzelliği kadar aptallığına ilişkin olmadığında onun uysallığıyla da ilişkilendirilmiştir. Sanki güzel bir kadın zeki olamazmış gibi... ‘Güzel ol ve sessiz kal’ düsturu popüler bir önyargının ifadesidir.”[136]

Bu ifadelerden de anlıyoruz ki Avrupa’da da kadın görüşü Çince’deki ‘nü zı wû câi biân shi de 女子无才 便是德 Kadının erdemi yeteneğinin olmamasıdır5 görüşüyle benzerlik göstermektedir.

İdareye Yakın Kadın

Kadının arka planda kaldığı bu dönemde kadının saraydaki durumu çok da farklı değildi. Eğitimini kadın ahlakı üzerine alıyordu ve uyması gereken kurallar çerçevesinde bir hayat sürdürüyordu. Fakat Çin tarihine derin iz bırakmış ve adından sıkça söz ettirmiş bazı kadın figürler de vardır. Bunlar tarih sahnelerinde güzelliğiyle sarayda ilerlemiş ve yaşanılan kötü sonuçların sorumlusu ilan edilmiş kadınlardır. Bunlara daha yakın tarihte yaşamış olan Yang Guifei 杨贵妃[137] [138] en çok tanınan örnektir. Yang Guifhi’in tarihe geçişini John Keay Çin Tarihi adlı eserinde şöyle bahseder. “Altmış yaşındaki Tang Xuanzong 唐玄宗745 yılında ilgisini, Taoizm düşüncelerinden ayırıp gözlerini bir kadına çevirdi. Bu ünlü Yang Guifei’di ve hükümdarda ona tam anlamıyla vurulmuştu. Kadın, bir zamanlar hükümdar oğullarından birinin metresiydi. Buna bakılacak olursa, hükümdar yarı yaşında olmalıydı ve çok geçmeden de hükümdar üzerindeki etkisini kullanarak bütün saraya hâkim olmayı başardı. Artık bütün güç Yangların elindeydi.” 138

Yakınlarının sarayda ve yönetimde bir yerlere gelmesini sağlayan Yang Guifei ilerleyen yıllarda çıkan bir isyan sonucunda bu isyandan sorumlu tutulmuş ve ailesinden gelen diğer Yang’larla beraber ölümle cezalandırılmıştır.[139]

Tarihte bu tip durumlar için tarihçiler, soylu ailelerin kendi içlerinden güzel bir kızın imparatoriçe olmasını sağlayarak imparatoru elde etmeye ve imparatorun haremine kendi sözlerini geçirdikleri kişileri sokmaya çalıştıklarını ifade etmektedirler. Bu sayede gizli bilgileri elde edebilir ve yönetimde etkili olabilirler.[140]

Yang Guifei ile hemen hemen aynı kaderi yaşamış olan başka kadınlar da vardır daha eski tarihlere bakarsak Bâo Si 褒姒[141] ve Lı Jı 骊姬[142]’de bu kadınlardandır ve onların da tek suçları oğullarını idarenin başına getirmek için olan çabalarıydı ve bu çaba onları tarihte ülkeyi felakete götüren kadınlar olarak göstermiştir.[143]

Kadının yönetime karışmaması gerektiğine dair görüş ya da kadının ülkeyi felakete sürükleyen olduğuna dair görüş sanıyoruz ki bu şekilde olayların oluşuyla ortaya çıkmamıştı. Kadın, antik dönem toplumu içinde de, Konfuçyüsçü düşünce sisteminde de idari işlere karışmaması gereken kişiydi. Erkek işleri ayrı kadının görevleri ayrıydı. Sarayda etkin bir hal alan kadının ya da hükümdara yakın olan kadının yönetime karışması hoş karşılanmıyordu. Olası bir kötü sonuç kadının yönetime karışmasına bağlanmaktaydı. Bu görüşün varlığını gözler önüne seren birkaç deyim de mevcuttur. Bunlar;

“Mei nü po she 美女破舌:Güzel kadının güzelliğiyle yönetimi karıştırması ve bozması.

“Liân shı bû tian 炼石补天:Yetenek ve imkânları boşa kullanmak, ülke yönetiminde ve politikada hatalar yapmak.”

“Qıng cheng qıng guo 倾城倾国:Kadının güzelliğiyle bir ülkenin yıkılması. Kadının aşırı güzelliğini ifade eder.”

“Pin jı chen mıng 牝鸡晨鸣:Dişi tavuğun günün doğuşunu haber vermesi. Eski zamanlarda kadının gücü ele geçirerek idareyi bozması, arkadan kuyu kazması.”

Bu deyimlerde de görüldüğü gibi kadın güzelliğiyle başlı başına bir tehlike ve yönetimden uzak tutulması gereken insandır. Yönetimde sözünün geçmesi demek belki de idareye uygun olmayan insanların ilerlemesine yardımcı oluşundan ötürü yaşanabilecek olumsuz sonuçlardan da mesul tutulması demekti.

Çin tarihinde buna benzer bir olayı örnek vermek gerekirse Erken Han Hanedanlığı döneminde yaşamış olan împaratoriçe Lü ülkeyi fiilen 18 yaşındaki oğlu Cheng’ın yerine idare ediyordu.[144] Bu esnada sarayın tüm önemli görevlerine kendi aile üyelerini yerleştirdi. Özellikle yeğeni Wang Mang’ın yüksek mevkilere ilerlemesi için tüm yolları açtı.[145] Bunun sonucunda derebeylik sistemine bağlı sülaleler ve taraftarlarının öfkesine maruz kaldı. [146]

Bizlere kadının yaşadığı kısıtlamaları ve zorlukları gösteren bu deyimler yine içlerinde Çin kültürünün değerli simgelerini barındırmaktadır. Kadının uzun yıllar acılar içinde yaşam sürmesine sebep olan bir geleneğin küçük altın lotus sân cûn jın liân-三寸金莲 gibi tatlı narin bir ifadeyle anlatmış olması da bunun en önemli örneklerindendir.

Sân cûn jın liân-三寸 金莲)Küçük altın lotus deyimi her ne kadar ilk başta iyi bir izlenim bıraksa da aslında alt yapısı hiç de öyle değildir. Konfüçyüs düşüncesine göre “iyi” kadın aile dışındaki kişilerle ilişkisini sınırlandırır, özellikle de erkeklerle. Bu görev ailenin reisi olarak erkeğe aittir. Daha açık bir ifadeyle ideal kadın için, kadının hareket alanı evin içiyle sınırlı kalmalıdır. Bu görüşü en net gösteren ise ayak bağlama geleneğidir. Genç yaşlarında kızların ayakları sıkı bir şekilde sarılır ve 3 inc boyundan daha fazla büyümesi engellenir. Bunun anlamı da kızın hayatının geri kalanını acı dolu ve yavaş bir yürüyüşle geçirmesidir.[147]

Bunun yanında kadının erken yaşta evlenmesi gerektiğini, bir kere evlendikten sonra ölene dek eşine sadık kalması, dul kalsa da eşinin ailesine hizmet etmesi gerektiğini, kadının yönetime karışmaması gerektiğini ifade eden deyimler de aynı şekilde kadının yaşadığı kısıtlamaları gözler önüne sermektedir.

Kadın güzeldir, doğurandır, büyüten, yetiştirendir. Elbette değerlidir. Fakat dünya tarihi boyunca her toplumda farklı dönemlerde farklı seviyelerde görülen kadını sınırlandırma, erkeğin gerisinde tutma durumu Çin toplumunda, incelemiş olduğumuz kadınla ilgili deyimlerde de görülmektedir. İster kadının güzel olup değerli olması için sahip olması gereken özellikleri ele alalım isterse feodal toplumun kadın değer yargılarını, her açıdan kadın ailesinde ya da eşinin gözünde bir değere sahip olabilmek için toplumun ön gördüğü standartlara ve kurallara uymak durumunda kalmıştı.

SONUÇ

Dil bir toplumla birlikte doğan onunla birlikte gelişen, yaşayan ve kimi zaman o toplumla birlikte de varlığı son bulan yapılardır. Çin gibi dünyanın en uzun tarihine sahip olan toplumlarından biri için sahip olduğu dil de dünyanın en zengin dillerinden biri haline gelir. Çin deyimlerinin çokluğu, kullanım çeşitliliği, içinde barındırdığı tarihi ve kültürel değerleri Çin dilinin ne kadar zengin olduğunu anlamak için yeterlidir.

Yaklaşık beş bin yıllık tarihe sahip olan Çin toplumunun sahip olduğu kültürel değerleri, dilinin zenginliğini ve tarihinin önemli izlerini Çin deyimlerinde görmek mümkün.

Çin deyimleri Çin tarihinin çok uzun, kültürünün çok derin oluşunun etkilerini üzerinde taşımaktadır. Çin toplumu, zengin bir dil olan Çince ve onun sahip olduğu geniş deyimler yelpazesiyle canlı, renkli ve değerli edebi eserlere sahiptir. Deyimlerin bir kısmı bu şekilde edebi eserlerden ortaya çıkıp kalıplaştığı gibi, bir kısmı da halk arasında kulaktan kulağa aktarılan hikâyelerden ortaya çıkmıştır. Kulaktan kulağa aktarılarak kalıplaşan deyimlerin de en belirgin ortak özelliği anlatılmak istenileni en basit, kısa, kapsamlı ve çarpıcı bir şekilde ifade etmektir.

Çin deyimleri Çin kültürü, tarihi, mitolojisi gibi Çin toplumu hakkında birçok konuda bilgi vermektedir. Çince kadın deyimleri ise Çin toplumundaki kadın hakkında çok önemli bilgiler verir. Çin antik döneminde kadın güzellik ölçütleri, kadını betimlerken kullanılan aynı zamanda da Çin kültüründe çok değerli anlamları olan kavramlar, Çin tarihi içinde önemli bir süreci ifade eden feodal toplum yapısındaki kadın değer yargıları ya da kadının toplumda yer edinmek için göğüslemek zorunda kaldığı zorluklar gibi birçok konu hakkında bilgi edinmemizi sağlamaktadır.

Bu çalışmamızda Çin deyimlerinden yola çıkarak Çin toplumunda kadını araştırmak istedik. Kadın, toplumun varlığının devamı için o toplumun temel taşlarından biridir. Aynı zamanda kadın toplumun devamlılığını sağlayan olduğu gibi geleceğini de şekillendirendir. Kadın bir toplumun sahip olduğu tüm değerlerin yapı taşlarından biri, erkekle birlikte geleceği inşa edendir.

Kadın insanoğlunun var oluşunda ve varlığının devamlılığındaki sorumluluğu erkekle birlikte sırtlanan, toplumun en önemli iki parçasından biridir. İnsanı doğurur, büyütür ve böylelikle toplumu da şekillendirendir. Bu sebeple bir toplumda kadının yeri, o toplumun gelişmişliğini, medeniyetini, inançlarını gösterir. Bir toplumda kadına verilen değeri ve o toplumdaki kadının yerini anlamak bir nevi o toplumun kültürünün ve tarihinin temel yapı taşlarını öğrenmemiz demektir.

Çin deyimleri yapı itibariyle hem okuma hem de dinleme açısında büyük bir estetiğe sahip olduğu kadar anlamsal açıdan da önemli ifadelere sahiptir. Kadını betimlerken ya da bir benzetme yaparken kullanılan terimler görünüş olarak güzel olan, kültürel açıdan anlamlı olan insanların beğenisini toplayan şeylerdir. Bunun yanında deyimlerin arka planına ve dönem koşullarına baktığımızda aslında çok da parlak olmayan bir durum görülmektedir. Dönemlere göre farklılıklar gözlemlense de geneli itibariyle kadın hep toplum tarafında kabul gören kısıtlamalar içinde yaşamış ya da toplumun biçtiği değer yargısına uygun bir yaşam sürmek durumunda kalmıştır.

Çin toplumunun iki bin yıllık feodal toplum dönemi kalıplaşmış belli yargıların yaygın şekilde görüldüğü bir dönemdir. Bu dönemin en temel unsuru ast üst sistemidir. Genelden özele bir itaat sistemi mevcuttur. Yöneticisine itaat eden tebaadan evin reisi olan erkeğe itaat eden bir kadına doğru iner. Feodal toplum sisteminin kadına dayattığı bu yer tüm toplum için açık ve net bir şekilde kabul edilir bir durum halini almıştır. Toplum içinde bu kadar kanıksanmasının en temel nedenlerinden birisi de Konfuçyüsçü düşünce yapısının da bu sistemi destekler nitelikte olmasıdır. Destekleyen unsurlarıyla birlikte Çin toplumunun iki bin yılı aşan feodal toplum sürecinde kadın erkeğin gerisinde, ikinci planda kalmıştır. Bu arka plana itiliş kadın için sadece bir toplum baskısı olmayıp çoğunlukla kadının kendisinin de benimsediği bir inanç, bir değer yargısı, önemli bir var olma amacıdır. Erkeğe itaat, aileye hizmet ve namus gibi önemli kavramlar incelenen kadın deyimlerinde de görüldüğü üzere kadının hayatının merkezindedir. Kadının eşine göstermesi gereken bağlılığından, alması uygun görülen eğitime, toplumda yapmakla görevli olduğu annelik, eşlik ve evlatlık vazifelerinden kadının güzellik standartalarına kadar kadına dair her türlü durum deyimlerde kendini göstermektedir.

Kadın deyimlerini incelerken kadının güzelliğine, ahlakına ve ailesine hizmetine dair beklentilerin kadının hayatını belli sınırlar içerisinde geçirmesine sebep olduğunu da görmekteyiz.

Çin geleneksel kültüründe kadının erkeğin arka planında kalışını, toplumda erkeğin gerisinde ve aile içinde var olan yerini Çin kadın deyimleri içinde örneklerini görmekteyiz. Örneğin; sân cong si de 三从四德,nân zün nü bei 男尊女卑cong yi er zhöng 从一而终gibi. Bu ve benzeri örneklerde de görüldüğü gibi kadın erkeğin gerisinde onu takip eden ve erkekten aşağı görülen bir konuma sahipti, eşi öldükten sonra tekrar evlenemezdi. Kocası hayattayken ona gösterdiği bağlılığı kocasının ölümünden sonra da sürdürmesi gerekiyordu. Kadının kocasına babasına çocuklarına karşı olan vazifeleri ve geri plandaki konumu sadece halk içinde bu şekilde değildi. Kadın sarayda dahi aynı konumdaydı. Saray kadınlarının eğitim imkânları olsa dahi bu eğitim sadece kadın ahlak kurallarını içeriyordu. Kadının yönetime karışması ya da herhangi bir hak iddia etmesi tamamen yanlış bir hareketti. Bununla ilgili de ‘pin jı mû mıng 牝鸡牡鸣‘pin jı sı chen 牝鸡司晨’ gibi deyimlerle karşılaşmaktayız. Kadının yönetime karışması yanlıştı fakat eğer karışacak olursa da bu o ülkenin yıkılması anlamına gelebilirdi. ‘Qing cheng qıng guo 倾城倾国’deyimi de bize bunu göstermektedir. Hatta Çin tarihinde bu deyimi de destekleyen benzer vakalar bulunmaktadır.

Doğduğunda babasına itaat etmeye başlayan kadın yaşı geldiğinde fazla beklemeden ailesinin uygun gördüğü biriyle evlenmeli, O güne kadar devam ettiği itaate bu sefer kocasına itaat ederek devam etmelidir. Anne olmak ilk vazifesidir. Bu sayede bulunduğu ailede bir değer ifade edebilir. Hayatını aile içinde kocasına ve kocasının ailesine hizmet ederek, çocuklarıyla ilgilenerek geçirmelidir. Eğer kocası ölürse, tekrar evlenmemeli oğluna itaat ederek, ölen eşinin ailesine hizmetini sürdürmelidir. Kendi kızlarını da kocasının ailesini onurlandırması adına itaatkâr ve vazifelerini bilir şekilde yetiştirmelidir. Burada bahsettiğimiz kadın için uygun görülen hatta yaşamak zorunda bırakılan bu hayat kadın deyimlerinde de açıkça görülmüştür.

Çince kadın deyimlerinde gördüğümüz kadın her zaman yerini bilmesi gereken çocukken babasına, evlenince kocasına, kocası ölünce oğluna tabi olması gereken bir varlıktır. Güzel olmalıdır. Bunun için ince belli, beyaz tenli narin ve zarif bir yapıya sahip olmalıdır. Ayakları küçük olmalıdır ki yaşı geldiğinde iyi bir evlilik yapıp hem ailesini onurlandırsın hem de kendisi nispeten daha iyi bir yaşam sahibi olsun. Geleneksel Çin kültüründe kadının güzellik standartları beli birkaç özelliğe dayanıyordu. Beyaz ten, ince bel, kırmızı dudak, pembe yanak, küçük ayaklar, ince parmaklar gibi. Bu güzellik standartlarını da Çince kadın deyimlerindeki ifadeler ortaya koymaktadır. Bu deyimler sayesinde Çin toplumunda kadının yerini öğrendiğimiz gibi, kadın için öngörülen güzellik standartlarını da öğrenmekteyiz. Bunlarla birlikte bu deyimler bizlere Çin kültüründeki değerli varlıkları da göstermektedir.

Kadın, Çin deyimlerinde hep güzel kavramlarla betimlenmektedir. Hayat kadınıysa dahi onu söğüt ağacıyla ya da çiçekle betimlemek uygun görülmüştür. Her ne kadar kadın değersiz, ikinci sınıf veya erkeğin arka planında kalmış olsa da deyimlerde hep güzel, narin, çiçek gibi, kuş gibi ya da en değerli varlıklarla betimlenmiştir. Bu kadının biraz daha iyi bir konumda olduğunu değil Çin dilinin zenginliğini ve sanatsallığını göstermektedir.

Kadın için belli sınırlamaları, olumsuz ahlak ve namus durumunu ifade eden deyimlerin imleri ilk bakışta kötü bir izlenim bırakmamaktadır. Bu açıdan bakıldığında kadını olumsuz anlamda betimleyen, kadını küçük gören ya da erkeğin gerisinde bırakan kadın deyimleri Çince söz sanatlarının ve Çincenin anlamsal zenginliğinin yardımıyla kulağa oldukça hoş gelen, ahenkli ve estetik ifadeler halini almaktadırlar. Burada kadını betimlerken kullanılan söz sanatlarının önemli bir etkisi olduğu gibi Çince deyimlerinin önemli bir özelliği olan ahenk, kulağa hoş gelecek şekilde ifade etmek gibi özelliklerin de önemi büyüktür. Çin kültüründe oldukça değerli bir yere sahip olan çiçekler, değerli taşlar, narin kuşlar veya özel renkler kadının yaşadığı tüm olumsuzlukları, sınırlandırmaları ve acıları örter niteliktedir.

 

Çin kültüründe önem arz eden kavramlar kadını iyi anlamda olsun kötü anlamda olsun her anlamda ifade ederken kullanıldığını, kötü bir anlam içerse de deyim içinde kadının güzel varlıklara benzetildiğini, deyimin ve söz sanatlarının güzelliğiyle kadın için olumsuz bir ifadenin bile güzel gösterildiğini görmekteyiz.

Kadın Deyimlerinin Sınıflandırılması

Medeni Durumu ile İlgili Deyimler Görünüşüyle İlgili Deyimler



Kötü ve Ahlaksız Oluşu

Çalışmamızda incelediğimiz kadın deyimlerini anlamsal içeriğine göre sınıflandırdığımızda görüyoruz ki %37’ini kadının güzelliğiyle ilgili deyimler ilk sırayı almaktadır. İkinci sırada da kadının görünüşüyle ilgili deyimler gelir ve %10’unu oluşturur. Bu bilgilerle diyebiliriz ki kadın deyimlerinin %50 sine yakını kadının doğrudan görünüşüyle ilgiliyken geri kalanı sahip olması gereken ahlakı, karakteri, yaşı, evlilik durumu gibi daha soyut kavramlarla ilişkilidir.

 

Kadın Deyimlerindeki Söz Sanatları

Söz sanatları açısında incelediğimizde Ad aktarması jie dâi-借代 %31,62’lik bir oranla Çince kadın deyimlerinde en çok kullanılan söz sanatıdır. Kadının güzelliğini ya da görünüşü ifade ederken sıklıkla kullanılan Benzetme bı yû-比喻 söz sanatı da %28,61’lik bir orana sahiptir. Betimleme mo zhuâng -摹状)söz sanatı da %21,38’lik bir oranla Ad aktarması ve Benzetme söz sanatından sonra en sık kullanılan söz sanatı olmaktadır.

Çince Kadın Deyimlerinde Kullanılan
Kavramlar

Kadın deyimlerinin %45,19’unda Çin kültürü içinde değerli olan kavramlar kullanılmıştır. Bunların bir kısmını ad aktarmasıyla kadın yerine kullanılan değerli kavramlar ve bitki isimleri oluştururken bir kısmını da benzetme söz sanatıyla kullanılan bitki isimleri, doğayla ilgili kavramlar oluşturur. Çin kültüründeki kadının güzelliğini ifade ederken de renkleri sıklıkla kullanmışlardır.

Çince kadın deyimlerinin içinde barındırdığı Çin kültürüne ait değerler, Çince’ye ait söz sanatları, estetik yapı ve Çin toplumunun temel yapısı bizlere kadının, deyimlerde göz alıcı, değerli ve özel betimlemelerle anlatılmasına rağmen erkeğin gerisinde, sadece görsel ve vazifeleri için yaşayan biri olarak görüldüğü göstermektedir. Hatta kadının, böylesine köklü bir dilde çok derin ve güçlü bir yeri olan deyimler içerisinde, geneli göz önünde bulundurulursa oldukça sınırlı sayıda deyimlerle ifade edilmesinden kadına verilen değeri anlamak çok da zor değildir.

Kadın, Çin deyimlerinde de gördüğümüz bu erkeğin arka planındaki yerinden çok uzun bir süre kurtulamamıştır. Geç dönem Qing Hanedanlığından Cumhuriyet dönemine geçiş sürecinde kadının özgürleşmesi ve daha eşit şartlara sahip olması için bir çaba sarf edilmiş olsa da uzun bir süre elle tutulur bir gelişme gösterilememiştir. 1900’lü yılların ikinci yarısında düzenlenen reformlarla birlikte kadının ev dışında üretimde bulunması, bi yer edinmesi adına ciddi adımlar atılmaya çalışılmıştır. Ayak bağlamanın kaldırılmasına rağmen tek çocuk politikasının uygulanması yine kadının aleyhine işlemiştir. Her ne kadar kurallarla, kanunlarla kadının eşit hak ve özgürlüklere sahip olması için çalışılsa da, günümüzde kadın halen toplumun sahip olduğu eskiden kalma görüşlerin olumsuz etkisini yaşamaya devam etmektedir. Erken yaşta evlenmeyi reddeden kadın toplum içinde ayıplanır durumdadır. Halen çocuk doğurmak kadının ilk ve en önemli vazifesi olarak görülmektedir. İş hayatındaysa kadın yine erkekten daha zor koşullarda çalışma hayatını sürdürmektedir. Terfi ya da hak ettiği işi alma konusunda erkekten bir adım geride bırakıldığı ortadadır. Belki günümüzde kadının hak ettiği yeri alma konusunda gösterdiği çaba hemen hemen birçok toplumda benzer şekildedir. Fakat sanıyoruz ki Çin toplumu için kadının bu süreci geçirmesi biraz daha zor ve yavaş olabilir. Halen toplum içinde varlığını sürdüren eski gelenekler ve Konfuçyüsçü düşünce yapısı kadın için bu süreci zorlaştıran bir etkendir.

KAYNAKÇA

Kitaplar

Aksan, Doğan, Her Yönüyle Dil Ana Çizgileriyle Dilbilim, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 2000.

Eberhard Wolfram, Çin Simgeleri Sözlüğü, Çev. Prof. Dr. Aykut Kazancıgil - Ayşe Bereket, Kabalcı Yayınevi, İstanbul, 2000.

Eberhard, Wolfram, Çin Tarihi, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1995.

Huâng Bâirong,黄柏荣,LiRo Xûdöng 廖序东,Xiandai Hny现代汉语, Gâodeng Jiâoyû Chübânshe 现代汉语高等教育出版社,Beijing 2010.

Tamara Jacka, Women’s Work in Rural China, Cambridge University Press, Newyork, 1997.

Li Qingrong 庆荣 ,Xiandai Shiybng Hdny Xiüci 现代实用汉语修辞, Pekin Üniversitesi Basımevi 北京大学出版社)Beijing 2002.

Keay, John, Çin Tarihi Çev. Neşe Kars Tayanç - Dinç Tayanç İnkılap Kitabevi, İsanbul 2011.

Sagaert, Claudine, Kadın Çirkinliğinin Tarihi Fransızcadan Çeviren Serdar Kenç, Maya Kitap, İstanbul, 2017.

Türközü, S. Göksel, Çeviri Amaçlı Korece Atasözleri, Deyimler ve Hanca Dörtlemeler -Türkçe Karşılıklarıyla- , Likya Kitap, İstanbul, 2018,

Uhlig, Helmut, İpek Yolu -Çin ve Roma Arasında Eski Dünya Kültürü Çev.

Alev Kırım, Okyanus Yayıncılık, İstanbul, 2000

Tezler ve Makaleler

Azertürk, Semine İmge, Akman, Tuğçe, “KonfUçyüs’ün Kadın Görüşü Üzerine” Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt.19 Sayı.1, Eskişehir 2018

Chen, Zhihui,陈智慧,“Nuxing Chengyu Yân jiü 女性成语研究”, Heilongjiang Daxue 黑龙江大学, Heilongjiang 2016, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Döng, Zhenlân,董珍兰“Hanyu Titai Chengyu Yânjiü 汉语体态成语研 究)Huâzhöng Shifan Daxue 华中 范大学,Wuhan 2006, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Fang, Wâng ,"Jindai Zhöngguo Chuântöng Nuxing Chongbai Yânjiü 近代中国传统女性崇拜研究Shandöng Shifan Daxue山东师范大学, Shandong 山东,2010 , Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Hân Bin,滨韩“Hanyu Nuxing Chengyu Chütan,汉语女性成语初探 Shângye Wenhua - ShOhui JTngw^i,商业文化-社会经纬,Aralık 2007.

Hân Qiüju,韩秋菊“Hanyu Chengyu Secâi Yânjiü 汉语成语色彩研究 Shandöng Daxue 山东大学Shandong 2006 Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Kapanoğlu, Sedef, “Çin’de Kadın İmgesi", Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2006, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Köroğlu, Hatice, “19. Yüzyılda Kore’de Batılılaşma Hareketi ve Kadın Statüsü”, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı:27, Kayseri 2009.

Lı Li 李莉"Zhöngguo Chuântöng Dı Hünyin Jiatıng Wenhua Dui Nuxing Shehui Cunzai Dı Yıngxiâng中国传统的婚姻家庭文化对女性社会存在的影 ”,Zhönghuâ Nüzı Xueyuan Shandöng Fe^uân Xuebao 中华女子学院山东 分院学报,Sayı.48, Shandong 2000.

Ning, Zuoquan,宁佐权,“Lûn Hânyû zhöng Meinülei Chengyu de Wenhua Tezheng 论汉语中美女类成语的文化特征Hûnân Kejı Dâxu@ Xuebao Shehui Kexue ban)(湖南科技大学学报社会科学版)),Cilt.13, Sayı.6, Hunan, Kasım, 2010.

Qian, Meng,,,“Cong ‘Sancong Side5 Dâo ‘Jûnei5 三从四德 ”, Zhönghuâ WenhuaLUnt&n 中华文化论坛),sayı:3, 2013.

Sun, Yânhong 孙艳红,“Chengyû Yûyi Biânyi Xiânxiâng dı Kâochâ yû Fenxi 成语语义变异现象的考察与分析Heilongjiang Dâxue 黑龙江大学, Heilongjiang 2010, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Sun, Wenjuan 孙文娟“Nüxing Chengyû yû Zhöngguo Chuântöng Wenhuâ Xınlı 女性成语与中国传统文化心理Shanxi Shifân Dâxue 山西师范大 Shanxi 2014 Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Yu, Guangzhöng 余光中,“Chengyû he Geyân 成语和格言Hdinân Shıfan Xuey^uan Xuebao Shehui K^^ueban )(海南师范学院学报社会科学 )),Cilt.17, Sayı.2, Hainan 2004

Wâng, Xiâojiân 王小健“Zhöngguo Gûdâi Xingbie Jiâose dı Fenhuâ Jıqı Shehuihuâ 中国古代性别角色的分化及其社会化Shânxı Shifân Dâxue 陕西师范大学Shanxi 2006 Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi

Wâng, Wei ,"Hânyû Hânyöu Jiben Yânsecı Dı Chengyû Yû Duiwâi Hânyû Jiâoxue 汉语含有基本颜色词的成语与对外汉语教学广Henân dâxue 河南大学,Henan 2013, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi

Wu, Jian,吴,坚,Yân Lijie 闫丽杰"Lûn Zhöngguo Gûdâi Wenxue Zhöng Dı ‘Nüxing Chongbâi5 Yû ‘Nüren Huoshuı5 Guan 论中国古代文学中的 性崇拜女人祸水”,Sh^nyâng Jjiaq^u Xu yuan Xu bao沈阳教育学院 学报,Cilt.3 Sayı.4, Shenyang 2001.

Yunus, Buayşem , “Anlambilim Açısından Türkçe ve Çince ’de Deyim Karşılaştırması (Organ Adları ile İlgili Deyimler)” ,Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2006, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi)

İnternet Kaynakları

http://duz-degismece.nedir.org/

https://www.turkedebiyati.org/betimleyici-anlatim.html

https://baike.baidu.com/item/%E5%AF%B9%E5%81%B6/3590947

https://baike.baidu.com/item/%E5%88%98%E9%AA%9C/16377827fromtitlew %E6%B1%89%E6%88%90%E5%B8%9D&fromid=979765

https://baike.baidu.com/item/%E8%B5%B5%E9%A3%9E%E7%87%95/4022 6

https://baike.baidu.com/item/%E6%9D%8E%E9%9A%86%E5%9F%BA/2747 34?fromtitle=%E5%94%90%E7%8E%84%E5%AE%97&fromid=171413

https://baike.baidu.com/item/%E6%9D%A8%E7%8E%89%E7%8E%AF/4033 48

https://baike.baidu.com/item/%E7%87%95%E7%98%A6%E7%8E%AF%E8 %82%A5

https://baike.baidu.com/item/%E4%BB%AA%E7%A4%BC/5394977

http://turkish.cri.cn/chinaabc/chapter16/chapter160110.htm

http://turkish.cri.cn/741/2016/09/18/1s178398.htm

http://wenku.baidu.com/view/91e994224b73f242336c5f9a.html?re=view

http://chengyu.t086.com/cy1/1143.html

http://chengyu.t086.com/cy16/16618.html

http://chengyu.t086.com/cy16/16641.html

http://www.kt250.com/chengyu/120700.html

https://baike.baidu.com/item/%E8%88%9E%E6%80%81%E7%94%9F%E9%

A3%8E

https://baike.baidu.com/item/%E8%8A%B1%E9%A3%9E%E8%9D%B6%E8

%88%9E



[13] Guangzhöng Yu,(余光中),“Chengyu He Geyan (成语和格言)”,-Hainân Shifan Yuanxuebao (she hui ke xue bân)(海南师范院学报社会科学版))2004, s.1

[14]                          Bin Han,(滨 韩),“Hânyû Nuxing Chengyu Chutan,(汉语女性成语初探)”Shângye Wenhuâ - Shehuı Jingwei,(商业文化-社会经纬),Aralık 2007, s. 148

[15] Sedef Kapanoğlu, “Çin’de Kadın İmgesi”, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2006, (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi) s.5

[16] Buayşem Yunus , “Anlambilim Açısından Türkçe ve Çince ’de Deyim Karşılaştırması (Organ Adları ile îlgili Deyimler)”, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2006, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), s.2.

[17]                          Wenjuan Sun (文娟 )“Nuxing Chengyu yû Zhöngguo Chuantöng Wenhuâ Xınlı (女性成语与中国 传统文化心理)”Shânxi Shıfân Dâxue (山西师范大学)Shanxi 2014 (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, s.6 (http://wenku.baidu.com/view/91e994224b73f242336c5f9a.html?re=view, Erişim Tarihi 25.05.2017)

[18] S. Göksel Türközü, Çeviri Amaçlı Korece Atasözleri, Deyimler ve Hanca Dörtlemeler -Türkçe Karşılıklarıyla- Likya Kitap, İstanbul, 2018, s.189

[19]                          Yu s.1

[20]                 Zhenlân Döng (珍兰 ,Hânyû Tıtâi Chengyû Yânjiü (汉语体态成语研究),Huâzhöng Shıfân Dâxue 华中师范大学(Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi) 2006 s.2

[21]Lûnyû (论语):Konuşmalar anlamına gelen bu kitap Konfuçyüs’ün müritleri tarafından Konfuçyüs’ün sözlerinin ve müritleriyle aralarında geçen konuşmaların derlenmesiyle oluşturulmuş bir kitaptır.

[22] Lâozi (老子):Çin tarihinin en önemli, en ünlü düşünürlerinden biridir. M.Ö 571-471 yılları arasında yaşadığı tahmin edilmektedir.

[23]   Yu (,s.1

[24]   Yu (s. 1

[25]   Zûmo Zhöu (祖谟周)1914 1995 yılları arasında yaşamış Çinli bir Dil Bilimcidir. Pekin Üniversitesi Çin Dili bölümünde profesörlük yapmış olup birçok eseri mevcuttur.

[26]   Zhihui Chen (智慧,“Nuxing Chengyû Yân jiû 女性成语研究”,Heilongjiang Dâxue 黑龙江大学, Heilongjiang 2016 (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), s.14

[27]  LiU Jiexiu 刘洁修 1953 doğumlu Çinli bir Dil Bilimci ve yazardır.

[28]    Chen ,“Nuxing Chengyû Yân jiu 女性成语研究”,Heil6ngjiâng Dâxue 黑龙江大学,Heil6ngjiâng 2016 (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), s.14

[29]  Huâng Borong 黄伯荣 1922-2013 yılları arasında yaşamış Çinli bir dilbilimcidir. Zhongshan Üniversitesinde Çin Dili bölümünde profesörlük yapmıştır.

[30]  Liâo Xûdöng 廖序东 1915-2006 yılları arasında yaşamış Çinli bir dilbilimcidir.

[31]   Chen (s.14

[32]   Mâ Guofân 马国凡 Çinli ünlü bir Sözcük Bilimci ve yazardır.

[33]   Chen (s.15

[34]   XU Yâomın 徐耀民 1941 yılında doğmuş olan Dil araştırmacısı ve eğitmendir.

[35]   Chen , s.14

[36]   Chen (, s.14-15

[37]Yânhong Sun 艳红 ,“Chengyû Yûyi Biânyi Xiânxiâng dı Kâocha yû Fenxi (成语语义变异现象的 考察与分析)”,Heil6ngjiang Dâxue (黑龙江大学),Heilongjiang 2010 (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), s.5/7,8,9

[38] Yu (,s.2

[39] Borong Huang (伯荣黄)ve Xûdöng Liâo (序东,Xian Dâi Han Yü (现代汉语),Xiân Dâi Hân Yû Gao Deng Jiâo Yû Chu Bân She (现代汉语高等教育岀版社)Beijing 2010, s.223

[40] Huang (ve Liâo (,s.223

[41] Yu (s.3

[42]Qian jün wân mâ (千军万马Güçlü ordu, binlerce at ve askerden oluşan çok kalabalık ordu.

[43] Yu (s.3

[44]Qian shan wân shuı (千山万水):Yolun zor ve uzun olması.

[45]Luân qı bâ zâo (1七八糟):Düzensiz, dağınık, darmadağın.

[46] Yu (,s.3

[47]Ren zhong dâo yuan (任重道远):Ağır sorumluluklar üstlenmek, zorlu ve uzun bir yoldan geçmek.

[48]Tı gang qie ling (提纲挈领Önemli noktalardan kısaca bahsetmek, esas noktaya odaklanmak.

[49]  Huang (黄)ve Liâo (s.266

[50]   Huang (黄)ve Liâo (s.267

[51]   Duygusal anlam:(感情色彩 ganqing secai): Duygusal anlam diye adlandırılan anlam türü, kimi dilcilerce ‘sözcüğün taşıdığı duygu yükü’ olarak nitelendirilirken kimi dilciler de onu konuşanın dinleyene yansıttığı kişisel duygu ve davranış özellikleri olarak belirlerler. Doğan Aksan, Her Yönüyle Dil Ana Çizgileriyle Dilbilim, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara 2000, s.174.

[52]    Bao yi (褒义bazı sözcükler konuşmacının ilgili nesneye karşı övme, methetme duygularını ifade eder, bu sözcük anlamında duygu değeri methedicidir, bu şekildeki anlama ”methedici anlam ” denir. Huang (ve Liâo (s.230

[53]    Bian yi (贬义):bazı sözcükler konuşmacının ilgili nesneye karşı nefret aşağılama duygularını içerir, bu sözcük anlamında duygu değeri aşağılayıcıdır, bu şekildeki anlama "aşağılayıcı anlam” denir. Huang (ve Liâo (s.230

[54]  急流勇退(jı liU yöng tui) : kariyerinin zirvesinde emekli olup bırakmak.

[55]  光明磊落(guang mıng lei luö) : açık, doğru ve dürüst.

[56]   Huang (黄)ve Liâo (s.268-269

[57]   Jian Wu LijiYan 丽杰“Lûn Zhöngguo Gûdâi Wenxue Zhöng Dı ‘Nuxing Ch6ngbâi' Yû ‘Nuren Hu6shui' Guan论中国古代文学中的女性崇拜女人祸水”,Sh^nyângJJidoyü Xu yuan

Xu bao 沈阳教育学院学报,2001, Cilt.3 Sayı.4, s.45

[58]    Yinshang 殷商 M.Ö. 1600- M.Ö. 1046 aynı zamanda Shang (商)hanedanlığı da denir. Shang hanedanlığının bugünkü Henan eyaletinde bulunan Yinxu (殷墟)’ya taşınmasından sonra aldığı addır.

[59]     Semine İmge Azertürk, Tuğçe Akman, “Konfuçyüs’ün Kadın Görüşü Üzerine'' Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Haziran 2018, Cilt.19 Sayı.1, s.25

[60]    Hanshu (汉书),MS 111'de Batı Han Hanedanı'nı MÖ 223 ve MS 23 yılları arasındaki dönemini kapsayan bir tarih çalışmasıdır. Çalışma, Ban Gu tarafından kızkardeşi Ban Zhao'nun yardımıyla babası Ban Piao'nun çalışmalarını sürdürerek hazırlanmıştır.

[61]    Sun (,Nüxıng Chengyü yu Zh6nggub….女性成语与中国,s.6

[62]Âi chı se shuâi (爱弛色衰)/ se shuâi âi chı (色衰爱弛):güzelliği soldukça tutkunun azalması.

[63]Hong yân bo ming (红颜薄命)/ hong yân ming bo (红颜命薄):güzel kadınların kötü kadere maruz kalması.

[64]Huâ rong yue mâo 花容月貌:Çiçek gibi ay gibi yüzü olan güzel kadın.

[65] Chen (),s.15-16

[66] Sun (,Nüxıng Chengyü yu Zh6nggub….女性成语与中国),s.6-7

[67]Feng huâng (蜂黄huâ huâng 花黄(sarı çiçek) Antik dönemde kadınların alınlarını boyamak için kozmetik olarak kullandıkları ürün.

[68]    Düz değişmece yani mecaz-ı mürsel aralarında benzerlik ilgisi olmaksızın, bir sözün başka bir söz yerine kullanılmasıdır. Kısaca bir sözcüğün benzetme ilgisi olmadan başka bir sözcük yerine kullanılmasına ad aktarması denir. Ad aktarması Düz Değişmece ya da Mecaz-ı Mürselde denilir. http://duz-degismece.nedir.org/ erişim tarihi 20.03.2017

[69]    Sun (,Nixing Chengyü yü Zh6nggu&.…女性成语与中国...),s.6

[70]    Sun (),Nüxıng Chengyu yu Zhbnggub....(女性成语与中国...),s.6

[71]   Qingrong 庆荣Xiandai Shiydng Hdnyü Xmcı 现代实用汉语修辞,Beijing Dâxue Chûbânshe 北京大学岀版社Beijing北京2002 s.189-190

[72]   İstiare (Eğretileme) : Türk dilinde sıklıkla kullanılan bir söz sanatıdır. Aralarında benzerlik ilgisi bulunan iki sözcükten birini diğerinin yerine kullanma sanatıdır.

[73]   李,s.191

[75]   Lî (,s.212

[76]   Lî (,s.212

[77]    六甲(liû jiâ):甲子(jiâzı):altmış yıllık döngü,甲寅(jiâyın): altmış yılın elli birinci yılıyla başlayan döngü,甲辰(jiâchen): altmış yılın kırk birinci yılıyla başlayan döngü,甲午(jiâwü): altmış yılın otuz birinci yılıyla başlayan döngü,甲申(jiâshen): altmış yılın yirmi birinci yılıyla başlayan döngü,甲戌 (jiâxü): altmış yılın onbirinci yılıyla başlayan döngü.

[78]   Li (,s.211

[79]    Chen (,s.43

[80]   Li (,s.222

[81]    Chen (s.43

[82]   Huâng (ve Liâo (廖)s. 219

[83]   Li (,s.94

[85]    Chen (),s.44

[86]   s.253-254

[87]   Chen (s.44

[88]   Nânshı (南史):Güney Hanedanlığı tarihi. M.S. 659 yılında Tang Hanedanlığı döneminde Li Yanshou tarafından yazılmıştır. 170 yıllık tarihi olaylar kaydedilmiştir. Yirmi dört tarih kitabındandan biridir.

[89]    Shi jıng (诗经Şarkılar Klasiği, Konfuçyüs tarafından yeniden derlenmiş olan antik dönem şarkılarının (M.Ö. 11yy. ile M.Ö. 6.yy ) bulunduğu kitaptır.

[90]    Shı ji (史记Si Maqian tarafından (M.Ö. 109 M.Ö. 91) yılları arasında yazılan ilk tarihi eserdir.

Huangdi’den başlayıp Si Maqian’in yaşadığı dönemine kadarki tarihi olayları anlatan eserdir. Yirmi dört tarih kitabının ilkidir.

[91]    Jiûtâng Shü (旧唐书Eski Tang Kitabı, Tang Hanedanı hakkında bilgiler içeren tarihî kitaptır. Liuxu tarafından M.S. 945 de yazılmıştır.

[92]   Li(s.154

[93]    Wolfram Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, (Çev. Prof. Dr. Aykut Kazancıgil - Ayşe Bereket), Kabalcı Yayınevi, İstanbul, 2000, s.134

[94]   Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.135

[95]  Zuoquan Nıng 佐权 宁),“Lûn Hânyû zhöng Meinülei Chengyû de Wenhuâ Tezheng 论汉语中美女 类成语的文化特征”,Hunan Keji Daxue Xuebao (Shehui K^xue ban )湖南科技大学学报社会科学版), Cilt.13, Sayı.6, Kasım, 2010, s.116

[96]  Nıng 宁,s.117

[97]   Liji (礼记Liji veya "Ritler Klasiği" Konfüçyüscülüğün temelini oluşturan ve kaynak metinleri sayılan Beş Klasik'ten biridir.

[98]   Sun (s.6

[99]   Nıng (,s. 117

[100]  Cun (1 cun 3.333 cm’ye tekabül eden Çin geleneksel uzunluk ölçü birimidir.

[101] Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.342

[102] Nıng (s.117

[103] Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.167

[104] Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.235

[105]   Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.230

[106]   Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.275

[107]    Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.330

[108]    Sun (s.46

[109]   Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.33

[110]   Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.33

[111]   Hân Cheng Di -汉成帝 genel olarak bilinen adı 刘骜 Liû âo’dur. Batı han hanedanlığının on ikinci hükümdarıdır. M.Ö 51- M.Ö.7 yılları arasında yaşamıştır.

(https://baike.baidu.com/item/%E5%88%98%E9%AA%9C/1637782?fromtitle=%E6%B1%89%E6%88

%90%E5%B8%9D&fromid=979765 Erişim Tarihi 24.07.2018)

[112]  Zhâo Feiyân 赵飞燕 M.Ö.45 - M.Ö.7 yılları arasında yaşamıştır. Han imparatoru 刘。骜 Liû âo’nun ikinci eşidir. (https://baike.baidu.com/item/%E8%B5%B5%E9%A3%9E%E7%87%95/40226 Erişim Tarihi 24.07.2018)

[113]   Tâng Xuânzöng 唐玄宗 M.S.685 - 762 yılları arasında yaşamış olan Tang hanedanı hükümdarıdır.

(https://baike.baidu.com/item/%E6%9D%8E%E9%9A%86%E5%9F%BA/274734?fromtitle=%E5%94% 90%E7%8E%84%E5%AE%97&fromid=171413 Erişim Tarihi 24.07.2018)

[114]   Yâng Yûhuân 杨玉环 Çin antik döneminin dört büyük güzelinden biridir. M.S.719 - 756 yılları arasında yaşamıştır. Yâng Guifei 杨贵妃 olarak da bilinir. Tang hanedanlığı hükümdarı olan Tâng Xuânzöng 唐玄宗 un cariyesidir.

(https://baike.baidu.com/item/%E6%9D%A8%E7%8E%89%E7%8E%AF/403348 erişim tarihi 24.07.018)

[116]花黄: sarı çiçek :antik dönemde kadınların alınlarını boyamak için kozmetik olarak kullandıkları ürün.

[117] Hikâyeye göre savaş tanrısı ve çok iyi bir okçu olan Houyi Gök tanrısının isteği üzerine bir gün karısı Chang’e ile birlikte gök ülkesinden yeryüzüne inerler. Houyi ‘nin görevini tamamlamasının ardından Gök tanrısının oğulları olan on güneş bir gün birden gökyüzünde belirir ve tüm canlılara zarar vermeye başlar. Bunun üzerine Houyi oklarıyla on güneşin dokuzunun vurur ve son kalanı da insanlık için affeder. Buna sinirlenen Gök tanrısı onların gök ülkesine tekrar dönmelerine izin vermez. Houyi bu durumu insanlara daha çok iyilik yapmak için kullanmaya çalışır fakat Chang’e burda olmaktan mutsuzdur. Bunun üzerine Houyi, Kunlun dağında yaşayan ve gök ülkesine dönmeyi sağlayacak bir ilaca sahip olduğunu duyduğu Xishan Ana’yı bulur ve ilacı alır. Fakat karısından ayrılmak istemeyen Houyi ilacı saklar. Houyi’nin evde olmadığı bir gün Chang’e ilacı bulur, içer ve aya yükselir. Houyi yeryüzünde, Chang’e ise gök ülkesinde yalız ve mutsuz kalırlar. (http://turkish.cri.cn/chinaabc/chapter16/chapter160110.htm erişim tarihi 08.10.2018) Çaresiz kalan Houyi, her gün karısını özler, sonra karısının sevdiği bahçede bir masa hazırlayıp, üstüne Chang'e'nın en sevdiği tatlı ve meyveleri koyar, Ay'daki Chang'e'yı anar. Halk, Chang'e'nın cennetteki Ay'a yerleştiğini öğrenince Ay ışığında tatlı ve meyve dolu bir masa hazırlayıp, iyi kalpli Chang'e'dan mutluluk ve huzurluk diler. O zamandan beri Ay Bayramı'nda Ay'a tapma geleneği yaygınlaşmıştır. http://turkish.cri.cn/741/2016/09/18/1s178398.htm Erişim Tarihi: 08.10.2018)

[118]    Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.276

[119]    Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.175

[120]   Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.176

[121]   Qiujû Han 秋菊 ,“Hânyû Chengyu Secâi Yânjiû (汉语成语色彩研究)”,Shândöng Dâxue (山东 大学),Shandong 2006 (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), s.11

[122]   Han ),“Hânyû Chengyu...(汉语成语...)”s.7-17

[123]    Wei, Wang 玮,王,“Hânyû Hânyöu Jîben Yânsecı Dı Chengyû Yû Duiwâi Hânyû Jiâoxue 汉语含有 基本颜色词的成语与对外汉语教学”,Henân dâxue河南大学,Henan 2013, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), s.14

[124]    Wang (“Hânyû Hânyöu...(汉语含有...)”s.20-21

[125]    Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.176

[126]    Eberhard, Çin Simgeleri Sözlüğü, s.273

[127] Fang Wang “Jındâi Zhöngguo Chuântöng Nüxıng Chongbâi Yânjiü (近代中国传统女性崇拜 研究)”Shandöng Shıfân Dâxue (山东师范大学Shandong (山东(Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), 2010, s.22

[128]仪礼 yı lı : Ru düşünce ekolünün on üç klasiğinden biridir. İlk bahar sonbahar savaşan beylikler döneminin        ritüel         sisteminin        derlemesidir.        Toplamda         on         yedi         bölümdür.

https://baike.baidu.com/item/%E4%BB%AA%E7%A4%BC/5394977 Erişim Tarihi 04.08.018

[129]   Qian Meng Cong “ Sâncong Side ” Dâo “ Jûnei"三从四德惧内Zhönghuâ Wenhua Luntân 中华文化论坛,2013, sayı:3, s.96

[130]    Hatice Köroğlu, “19. Yüzyılda Kore’de Batılılaşma Hareketi ve Kadın Statüsü"Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı:27, 2009 s.187

[131]     Claudine Sagaert, Kadın Çirkinliğinin Tarihi, (Fransızcadan Çeviren Serdar Kenç), Maya Kitap, İstanbul, 2017, s.97

[132]    Lû Xûn 鲁迅 1881 - 1936 yılları arasında yaşamış olan ünlü Çin edebiyatçısı ve düşünürüdür.

[133]     Li ,“Zhöngguo Chuântöng Dı Hunyın Jiatıng Wenhuâ Dui Nuxing Shehui Cûnzâi Dı Yingxiang中国传统的婚姻家庭文化对女性社会存在的影响ZhSnghuâ Nizi XuUyudn Shandong Fenyuân Xuebao 中华女子学院山东分院学报,Temmuz 2000, sayı.48, s.42

[134]    ,Zhöngguo Chuantöng dı 中国传统的...s.44

[135]        ,Zhöngguo Chuântöng dı 中国传统的...s.43

[136]        Sagaert, s.96

[137]   Yang Guifei 杨贵妃 m.s.719-756 yılları arasında yaşamıştır, hükümdar Tang Xuanong’un cariyesidir.

[138]    John Keay, Çin Tarihi (Çev. Neşe Kars Tayanç - Dinç Tayanç) İnkılap Kitabevi, İsanbul 2011, s.273

[139]    Keay, Çin Tarihi, s.273

[140]Helmut Uhlig, İpek Yolu -Çin ve Roma Arasında Eski Dünya Kültürü Çev. Alev Kırım, Okyanus Yayıncılık, İstanbul, 2000, s.125

[141]Bâo Si 褒姒 Zhou Hükümdarı You'nun cariyesi-ünlü Çinli güzellerinden biridir.

[142]    Lı Jı 马骊女姬 İlkbahar - Sonbahar döneminde Jin Xiangong’un cariyesidir.

[143]    Xiâojiân Wang 小健王,“Zhöngguo Gûdâi Xingbie Jiâose Dı Fenhuâ Jıqı Shehuihuâ 中国古代性别角 色的分化及其社会化Shânxı Shıfân Dâxue 陕西师范大学,Shanxi 2006 (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), s.217

[144]    Wolfram Eberhard, Çin Tarihi, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1995, s.100

[145]    Uhlig, s.125

[146]    Eberhard, s.90

[147] Tamara Jacka, Women's Work in Rural China, Cambridge University Press, Newyork, 1997, s.22

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar