A Bana Tutulup Kalan, Yalnız Hakkımda Kötü Sanıya Düşme
CLXXXII
Seni başıboş bırakmam, işine gücüne aldırış
etmez değilim, senin için daima işte güçteyim ben; her an biraz daha
yüceltmedeyim seni, biraz daha aziz etmedeyim.
Tertemiz zatıma, padişahlık güneşime and
olsun, seni sana bırakmam ben, lûtuflarla, keremlerle yüceltir dururum seni.
Yüzüne kendi yalımlarımdan, kendi
ışıklarımdan nurlar veririm, başını on tane yarlıgama parmağıyla kaşır dururum.
Razılık göğünde binlerce inayet bulutu var;
y ağarsam o bulutlardan bo şanırım da şerrin başına y ağarım.
Lûtfum seni onarmak, seni iyileştirmek için
belini bağlamıştır; zaten onarıp iyileştirme, kavuşturup buluşturma
bereketlerinin kaynayıp coştuğu gözüm, kaynağım ben.
Bana, hastayım dediğin geceden beri binlerce
şifa veren şerbet, sevgilerle, esirgemelerle kaynayıp coşuyor.
Gel yanıma da, gözlerine yeni bir sürme
çekeyim; çekeyim de sırlarımı görüp anlamak için gözlerin aydınlansın.
Öylesine lûtfum çok, öylesine keremim bol ki
yabancıların bile ellerinden tutmadayım; iş böyleyken bildiklerimin en
yakınlarından lûtfumu nasıl olur da esirgerim.
*
Ambarımın ölçeği senin çuvalında bulundu
diye seni hırsız tuttum da memurlara teslim ettim.
*
Sen, kahrımdaki sebebi anlamadın, şaşırıp
kaldın, buna imkân yok diyordun; halbuki o kahırda binlerce lûtuf vardı.
* Bünyâmîn, o zahmet yüzünden Yusuf’unu bulmadı mı? Benim bütün
işlerimi lûtuf bakışıyla seyret.
* Yusuf, halvette Bünyâmîn’e yaptığı işi
açtı, döktü, tamamıyla anlattı da ben kimseyi boş yere gamlarla incitmem dedi.
Senin de halvet edeceğim vakit gelinceye dek
sustum ben; fakat a benim elime giren, a bana tutulup kalan, yalnız hakkımda
kötü sanıya düşme.
Kaynak:
Cilt 3
Mevlânâ
Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar