Gönlün Düştüğü Sevda Yüzünden Vay Gönüle, Vay Bize
10
Ey
adı güzel Yusuf'umuz, damımızda nasıl da yürüyüp gitmedesin? Ey kadehimizi
kıran, ey kurduğumuz tuzağı yırtan sevgili.
Ey
ışığımız, düğünümüz, derneğimiz, ey üstün devletimiz, acı suyumuzu bir coştur,
kaynat da üzümümüz şarab olsun.
A
dilberimiz, dileğimiz, a kıblemiz, Tanrımız, ödağacımızı ateşe attın ya, seyret
artık dumanımızı.
A
düzenbaz sevgilimiz a sarhoş, mahmur gönlümüze tuzak kuran dostumuz, uzaklaşma
bizden, sarığımızı rehin al.
Gönlün
ayağı çamura saplandı kaldı, gönlün de yeri mi, can vermedeyim ona, can. Gönlün
düştüğü sevda yüzünden vay gönüle, vay bize....[1]
[1] Cilt 1, Gazel, 10
Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan :
Abdülbâkiy GÖLPINARLI, İstanbul Remzi Kitabevî , Yükselen Matbaası İstanbul —
1957
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar