Print Friendly and PDF

Şiirler




O şiirleri
Çocuğa yazsaydım
Sevinirdi, alkışlardı
O şiirleri
Ağaca yazsaydım
Sevinirdi, çiçek açardı
O şiirleri
Kuşa yazsaydım
Sevinirdi, kanat çırpardı
O şiirleri
Taşa yazsaydım çatlardı
Sana yazdım
Sen ne yaptın
Okumadın
Mustafa Uzelli / 66 yaşında. Denizli'de yaşıyor.


ANLAR  

Eğer, yeniden başlayabilseydim yaşamaya, 
İkincisinde, daha çok hata yapardım. 
Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım. 
Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar, 
Çok az şeyi ciddiyetle yapardım. 
O kadar temiz olmazdım. 
Daha çok riske girerdim daha çok seyahat eder,
Daha fazla güneşin doğuşunu seyreder, 
Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehir aşardım. 
Görmediğim birçok yerlere gider
Daha çok dondurma, daha az bezelye yerdim. 
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine. 
Hayatın her anını gerçek ve üretken yaşayan insanlardandım
Elbette mutlu anlarım oldu
Ama yalnız mutlu anlarım olmasına çalışırdım 
Farkında mısınız bilmem; yaşam budur zaten. 
Anlar, sadece anlar.
Siz de anı yaşayın, şimdiyi yakalayın
Termometresini, bir şişe suyunu,
Şemsiyesini ve paraşütünü almadan, 
Dışarıya çıkmayan insanlardandım.
Yeniden başlayabilseydim eğer, hiçbir şey taşımazdım. 
Eğer yeniden başlayabilseydim, 
İlkbaharda ayakkabılarımı fırlatır atardım. 
Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla. 
Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır, 
Çocuklarla oynardım,
Bir şansım olsaydı eğer. 
Ama işte seksenbeşindeyim ve biliyorum ki
Ölüyorum... 
      
Jorge Luis BORGES


Yunus Emre
O wheel why do you wail?
I have trouble and I wail
I fell in love with god
For that reason I wail

I'm called the troubled wheel
My waters flow and squeal
This seems to be god's will
I have trouble and I wail

They found me on a mountain
They broke my arms and wings
They deemed me worthy of a wheel
I have trouble and I wail

My beam cut from the mountain
All my systems thrown to disarray
I am a poet, I never get tired
I have trouble and I wail 

I pull the water from the low
I climb and pour it up above
Look at what I suffer now
I have trouble and I wail

Yunus coming people don't smile
People don't attain their desire
No one remains in this transit
I have trouble and I wail
(Dolap Niçin İnilersin)
t.n.
Yunus is the poet's name. It means "Dolphin". Ruhi Su is the singer's name. It means "Spiritual Water".



Dolap niçin inilersin
Derdim vardır inilerim
Ben Mevla'ya âşık oldum
Anın için inilerim

Benim adım dertli dolap
Suyum akar yalap yalap
Böyle emreylemiş Çalap
Derdim vardır inilerim

Beni bir dağda buldular
Kolum kanadım yoldular
Dolaba layık gördüler
Derdim var inilerim

Ben bir dağın ağacıyım
Ne tatlıyım ne acıyım
Ben Mevla'ya duacıyım
Derdim vardır inilerim

Dağdan kestiler hezenim
Bozuldu türlü düzenim
Ben bir usanmaz ozanım
Derdim var inilerim

Dülgerler her yanım yoldu
Her azam yerine kondu
Bu iniltim Haktan geldi
Derdim vardır inilerim

Suyum alçaktan çekerim
Dönüp yükseğe dökerim
Görün ben neler çekerim
Derdim vardır inilerim

Yunus bunda gelen gülmez
Kişi muradına ermez
Bu fanide kimse kalmaz
Derdim var inilerim





Yunus Emre

O poet I have a word for you, what is this throne placed above?
It's an unfathomable wisdom, this throne is placed above the heap.

O wise I have a word for you, what is this heap placed above?
It's an unfathomable wisdom, this heap is placed above the sheet.

O monk I have a word for you, what is this sheet placed above?
It's an unfathomable wisdom, this sheet is placed above the skies.

O wise I have a word for you, what are these skies placed above?
It's an unfathomable wisdom, these skies are placed above the ox.

O monk I have a word for you, what is the ox placed above?
It's an unfathomable wisdom, the ox is placed above the fish.

O poet I have a word for you, what is the fish placed above?
It's an unfathomable wisdom, the fish is placed above the water.

O poet I have a word for you, what is then the water placed above?
It's an unfathomable wisdom, the water is placed above the wind.

Its face towards Qormusta, its tail thrown on the padlock,
The yellow ox that carries the earth is 114000 years old.

Ka'bah on its back, its mouth opened to Qormusta,
Its tail thrown to its belly, the west and the east over its head.

It never diverts its eyes, the earth would vanish if it shook off,
It suffers much from a little fly flying over its head.

Its skin thicker than mountains, creatures can't drain its grease,
It has an intense strength, as if it was fourteen years old.

It's an earthquake when it shakes, its horns are an uproar,
It has twelve feet, each of them at one of the corners.

Poet Yunus tells it, how pleasant has the wealthy created,
I wish I could yoke it, it has the wisdom in its work.


Aşık sana bir sözüm var, bu arş nenin üstündedir
Hikmetine akıl ermez, bu arş kürsün üstündedir

Kamil sana bir sözüm var, bu kürs nenin üstündedir
Hikmetine akıl ermez, bu kürs levhin üstündedir

Derviş sana bir sözüm var, levih nenin üstündedir
Hikmetine akıl ermez, levih gökler üstündedir

Kamil sana bir sözüm var, yerler nenin üstündedir
Hikmetine akıl ermez, yerler öküz üstündedir

Derviş sana bir sözüm var, öküz nenin üstündedir
Hikmetine akıl ermez, öküz balık üstündedir

Aşık sana bir sözüm var, balık nenin üstündedir
Hikmetine akıl ermez, balık suyun üstündedir

Aşık sana bir sözüm var, su da nenin üstündedir
Hikmetine akıl ermez, su rüzgarın üstündedir

Yüzünü Hürmüz'e tutmuş, kuyruğun firenge atmış
Yeri götren sarı öküz, yüz on dört bin yaşındadır

Kabe'yi belinde tutmuş, ağzını Hürmüz'e açmış
Kuyruğun karnına atmış, mağrib maşrık başındadır

Gözlerin ırmayıp bakar, silkinse dünyayı yıkar
Şundan hayli elem çeker, bir sinecek başındadır

Gönü var dağlardan kalın, tüketmez mahluklar yağın
Kuvvetlidir şöyle yeğin, sanki on dört yaşındadır

Titreyişi zelzeledir, boynuzları velveledir
On iki ayağı vardır, her biri bir kösededir

Aşık Yunus söyler bunu, ne güzel yaratmış Gani
Çifte koşayıdım onu, hikmet onun işindedir

Yunus Emre
Austerity is in the head, not in the crown
Heating is in the fire, not in the cooking sheet
If you are washing a believer's heart
What you do does not serve the god

If you seek the god, look at your heart
He is not in Jerusalem, in Mecca, at the pilgrimage
Accept the mature words of Yunus
It happens quickly, it shan't be late too

https://youtu.be/K8XjCDiQcpQ

Dervişlik Baştadır, Tacda Değildir
Kızdırmak Oddadır, Sacda Değildir
Eğer Bir Müminin Kalbin Yıkarsan
Hakka Eylediğin Secde Değildir

Ararsan Allah’ı Kalbinde Ara
Kudüs’te Mekke’de Hac’da Değildir
Kabul Et Yunus’un Ergen Sözünü
Tezcek Gelir Başa, Geçte Değildir.





  


Pink Floyd — 1968 — A Saucerful of Secrets
Azar azar gece döner arkasını
Şafakta titreyen yaprakları sayarak
Nilüferler özlemle yaslanır birbirine
Saçak altında kırlangıç dinlenir
Güneşin kalbine göre yapın ayarlamaları
Dağın üzerinden gözetçiyi gözeterek
Kırıyor karanlığı asmaları uyandırarak
Bir santim aşk bir santim gölge eder
Aşk şarabı olgunlaştıran gölgedir
Güneşin kalbine göre yapın ayarlamaları
Güneşin kalbine göre, güneşin kalbine göre
Duvara doğru celallenen adama bakın
Soruları Cennete göre şekillendirir
Güneş akşam batsa da batmasa da o
Vermesi gerektiğini hatırlayacak mı?
Güneşin kalbine göre yapın ayarlamaları
Güneşin kalbine göre, güneşin kalbine göre
(Set The Controls For The Heart Of The Sun)





Nefta 1

Feminin rengi aksedip tenine
Yeni açmış güle misal olmuş
İn'itafiyle bak! ne al olmuş!
Serv-i simin safalı gerdenine
Bu letafetle ol nihal-i revan
Giriyor göz yumunca rü'yama
Benziyor aynı, kendi hülyama
Bu tasavvur dokundu sevdama
Ah böyle gezer mi hiç canan?
Gül değil arkasında kanlı kefen
Sen misin sen misin ey garib vatan!

Nefta 2

Bu güzellikte hiç bu çağında
Yakışır mıydı boynuna o kefen?
Cisminin her mesamı yâre iken
Tuttun evladını kucağında
Sen gider isen bizi kalır sanma
Şühedan oldu mevt ile handan
Sağ kalanlar durur mu hiç giryan?
Tende yaştan ziyadedir al kan
Söyleyen söylesin sen aldanma!
Sen gidersen bütün helak oluruz
Koynuna can atar da hak oluruz

Nefta 3

Git vatan! Kabe'de siyaha bürün
Bir kolun Ravza-i Nebi'ye uzat
Birini Kerbela'da Meşhed'e at
Kainatta o hey'etinle görün!
Bu temaşaya Hakk da aşık olur
Göze bir alem eyliyor izhar
Ki cihanda büyük letafeti var
O letafet olunsa ger inkar
Mezhebimce demek muvafık olur
Aç vatan göğsünü İlah'ına aç!
Şühedanı çıkar da ortaya saç!

Nefta 4

De ki Yâ Râb bu Hüseyn'indir
Şu mubârek Habîb-i zî-şânın
Şu kefensiz yatan şehîdânın
Kimi Bedr-in kimi Hüneyn'indir
Tazelensin mi kanlı yâreleri?
Mey dökülsün mü kabr-i eshâba?
Yakışır mı sanem bu mihrâba?
Haç mı konsun bedel şu mîzâba?
Dininin kalmasın mı bir eseri?
Adem evlâdı bir takım cânî
Senden alsın mı sâr-ı şeytânî?
Namık Kemal

VAVEYLA : çığlık
FEM: ağız
İN'İTAF: yönelme,(bu şiirde: yansıma)
SEVR-İ SİMİN: gümüşten selvi
NİAL-İ REVAN: yürüyen fidan
MESAM: ter delikleri,gözenek
ŞÜHEDA: şehitler
HAK OLMAK: toprak olmak,ölmek
MEVT: ölüm
HANDAN: sevinçli,şen
GİRYAN: ağlayan
RAVZA-İ NEBİ: Peygamberin mezarı
MEŞHED: bir şehidin öldüğü yer (bu şiirde: Hazreti Hüseyin'in öldüğü yer)
HEYET: olduğu gibi
GER: eğer
HABİB-İ ZİŞAN: ünlü büyük sevgili,Hazreti Muhammet
ŞEHİDAN: şehitler
BEDR,HÜNEYN: Peygamberimiz salla’llâhu aleyhi ve sellemin müşriklere karşı iki savaşı
ESHAB: Peygamberimizi görenler,O'nun zamanında yaşayanlar
SANEM: put
MİZAB: oluk, su yolu
SAR-İ ŞEYTANİ: şeytanın öcü



“O bilir…
bilirde… önceden olsaydı”
Ben bir kuş olsam uçsam
Varsam yârin köyüne
Kanatlarım üzülse
Düşüp o ilde kalsam
Yüz sürerek toprağa
Eşiğine baş koyup
Dost kapıdan çıkınca
Yüzüm ayağa sürsem
Sorup yârim halimi
Söyleyip aşkın demi
Kendi özüm unutup
Ona hayrete dalsam
Âşığım dese o dem
Sevdiğim dese o dem
Ayağının altına
Yüz sürüp toprak olsam
Seyyid Osman Hulusi Efendi






Ramazanlara özgü manevi zevklerden biri de teravih namazı sonrası vitir namazı öncesi okunan işfe'lenâ duasıdır. Bu sadece Erzurum ramazanlarına özgüdür.
https://youtu.be/9Ezn9ALeB_0

İşfe' lenâ yevmel-arasâtî vel-mîzân
İrhem bi fadlike yâ rabbel-âlemîn
İrhem bi fadlike yâ rabbel-âlemîn
Mahşerin büyük meydanında (Arasât) ve terazinin kurulduğu (mizan) günde bize şefaat eyle (Yâ Resulallah).
Fazlınla bize merhamet eyle, ey Alemlerin Rabbi.
Fazlınla bize merhamet eyle, ey Alemlerin Rabbi.


Türkçeye Uyarlayan: Hakan Onum

Ey! Yüce Ruh.
Sen ki, esen rüzgârlarda sesini duyduğum ve
Bütün dünyaya yaşam soluğu veren.
Duy beni.
Küçük ve zayıfım.
Gücüne ve bilgeliğine ihtiyaç duyuyorum.
Beni güzellikler içinde yürüt
Kızılımsı günbatımını görmemi sağla.
Yarattıklarına saygı göstermemi sağla ve
Sesini duyabilmem için kulaklarımı keskinleştir.
Beni bilge yap ki.
Halkıma öğrettiklerini anlayabileyim.
Her yaprak ve kayanın içine gizlediğin dersi
öğreneyim.
Güç isliyorum.
Ancak kardeşime üstün gelebilmek için değil.
En büyük düşmanım olan kendimle savaşmak için.
Beni, her zaman, bütün masumiyetim ve
dürüstlüğümle Yanına gelmeye hazır kıl ki. yüzüne
bakabileyim.
Öyle ki, yaşamım günbatımı misali solduğu zaman
Ruhum utanç duymadan Sana varabilsin.


O! Great Spirit.
Whose voice I hear in the winds
And whose breath gives life to all the world.
Hear me.

I am small and weak.
I need your strength and wisdom.

Let Me Walk In Beauty.
And make my eyes ever behold the red and purple sunset.

Make my hands respect the things You have made
And my cars sharp to hear your voice.

Make Me Wise
So that I may understand the things You have taught my people.

Let Me Learn the lessons You have hidden in every leaf and rock.

I Seek Strength
not to be greater than my brother.
But to fight my greatest enemy ? myself.

Make Me Always Ready to come to You
With clean hands and straight eyes.

So when life fades as the fading sunset.
My spirit may come to you without shame.

Dünya, okuma bilmeyenleri aldatır;
Ben ne mutlu ki hem okumada hem de yazmada ustayım.
Dünya hiçbir işi olmayanları aldatır;
Oysa ben yüksek devlet memurluklarıyla onurlandırıldım.
Yaşlılar daima hastadırlar;
Bana gelince, şu an ne ağrım ne de sızım var.
İnsanlar durmadan evlilik sıkıntısı çekerler;
Fakat ben evlilikle ilişkimi kestim ve elimi eteğimi çektim.
Hiçbir değişiklik zihnimin huzurunu bozmuyor.
Hiçbir iş bacaklarımı titretmiyor.
Bu nedenle on yıldır ruhum ve bedenim
Kaçınıklığın huzuru içinde dinleniyor.
Hepsinden öte  ağır ağır geçen son yıllarda
Çok az şeye ihtiyaç duydum.
Kış boyunca beni ısıtan bir parça örtü
Ve gün boyunca tok tutacak bir öğün yemek.
Evimin küçük olması hiç de önemli değil;
Ne de olsa, insan bir odadan fazlasında uyuyamaz...

Bir sürü atımın olmaması önemli değil;
Bir insan aynı anda iki arabayı süremez ya!
Dünyadaki on insandan belki de yedisi
Benim kadar talihlidir.
Ama halinden benim kadar memnun birini ararsanız.
Bir tane bile bulamayabilirsiniz.
Başkalarının meselesi olduğunda ahmaklar bile bilgedir.
Kendi meselelerinde bilgeler bile hata yapar.
Kimseye kalbimi açmaya cesaret edemem.
Bu nedenle yabanıl sözlerim
Tüm kardeşlerime seslenir.
Po Chu – I, İ S. 835
(Çevrin: A. Waley - Cem Şen)

**

https://www.turksanatmuzigi.org/media/k2/items/cache/63503204d18160dd6a733e989b70c404_XL.jpg

Beste: Bimen Şen
Güfte: Şerâfettin Özdemir
Makam: Yegâh
Usûl: Ağır Aksak
Recep BİRGİT
Seslendiren:  https://youtu.be/bR5EpVfzbxs
Ne gülün rengini sevdim ne de bülbül sesini
Çünkü sevdim yüzünün rengini billûr sesini
Görürüm vecd ile ben her gece rûyâda seni
Çünkü sevdim yüzünün rengini billûr sesini
Seslendiren: Münir Nûreddin Selçuk
https://www.youtube.com/watch?v=evsE21yfoY8



https://youtu.be/w0DTBlCB9ko

Kime desem derdimi ben bulutlar bulutlar
Bizi dost bildiklerimiz vurdular vurdular
Bir de gurbet yarası var hepsinden derin
Söyleyin memleketten bir haber mi var?
Yoksa yarin gözyaşları mı bu yağmurlar?

İçerim yanıyor yar yar
Yaram pek derin
Bana nazlı yardan aman
Bir haber verin
Bulutlar yarime selam söyleyin söyleyin
Kavuşma günümüz yakınmış deyin mis deyin
Felek yardan ırak koyduysa bizi
Gurbet elde bir başıma neyleyim?

Yardan ırak yaşanır mı söyleyin
İçerim yanıyor yar yar
Yaram pek derin
Bana nazlı yardan aman
Bir haber verin



Urfa dağlarında gezer bir ceylan aman aman
Yavrusun yitirmiş anam ağlıyor yaman
Benim bu derdime bulunmaz derman

Gezme ceylan bu dağlarda seni avlarlar
Anaydan babandan yardan ayrı koyarlar

Gezme ceylan bu dağlarda seni avlarlar
Anaydan babandan yardan ayrı koyarlar

Urfanın etrafı dumanlı dağlar
Ciğerim yaniyor anam gözlerim ağlar
Benim zalım derdim cihanı dağlar

Gezme ceylan bu dağlarda seni avlarlar
Anaydan babandan yardan ayrı koyarlar


Bir âleme indim yalnız
Yerde toprak, gökte yıldız
Bir yan susuz bir yan deniz

İki el, bir baş verdiler
Bir çift göz ağlar da güler
Dört bir yanda benim gibiler

Doğru söz içinmiş diller
İşte kalbin sev dediler

Bana yalan söylediler
Bana yalan söylediler
Kaderden bahsetmediler

Varsın böyle geçsin ömrüm
Neşeyle dolsun bari her günüm

Hani benim sevdiklerim
Hani gönül verdiklerim
Hasret gider ben giderim

https://youtu.be/oSHRG1nwpTg
Sevilirken bilmedin mi?
Ben söylerken gülmedin mi?
Falımızda hasret var ayrılık var demedim mi?
Anlamazdın anlamazdın..Kaderede inanmazdın
Hani sen acı veren kalpsizlerden olmazdın.
Dilerim ki mutlu ol sevgilim..
Ben olmasam bile hayat gülsün sana..
Günahı boynunda,ağlayan bir çift göz bıraktın arkanda.
Kalbim bomboş kaldı sanma
Acılar geçer zamanla
Aşka tövbe demem ben..
Görürsün sevince yeniden
Anlamazdın anlamazdın..Kaderede inanmazdın
Hani sen acı veren kalpsizlerden olamazdın.
Dilerim ki mutlu ol sevgilim..
Ben olmasam bile hayat gülsün sana..
Günahı boynunda, ağlayan bir çift göz bıraktın arkanda


https://youtu.be/0OxDvxnQKns
Bu akşam çok efkarlıyım
Kalbim neden kan ağlıyor bunu bilsen sevgilim
Güneş solgun gündüz gece
İçimde sen bir bilmece ızdırabı heceliyor

Sensiz yalnız sensiz hiçim
Gözyaşlarım yağmur gibi yanağımı ıslatıyor
Kollarım bekliyor seni
Öpsem öpsem ellerini
Yine de sana hasretim

Dudaklarımda bir ateş
Avuçlarımda alevsin
Sensiz yalnız sensiz hiçi
İlahımsın sevgilimsin sen benim herşeyimsin

Hayatım anlamsız şimdi
Sendin bana neşe veren seviyorum sevgilim

Sen benim sıcak güneşim
Güzel tatlı tek eşimdin kara sevdam sevgilimdin
Unutamam asla seni

Hergün anıyorum.... ne olursun dön dön bana
Kollarım bekliyor seni
Öpsem öpsem ellerini
Yine de sana hasretim

Dudaklarımda bir ateş
Avuçlarımda alevsin
Sensiz yalnız sensiz hiçi
İlahımsın sevgilimsin sen benim herşeyimsin

Güneş solgun gündüz gece
İçimde sen bir bilmece ızdırabı heceliyor
Sensiz yalnız sensiz hiçim
Gözyaşlarım yağmur gibi yanağımı ıslatıyor sevgilim yanağımı ıslatıyor...

https://youtu.be/wVU0sk05rw4
Seninle hiç İstanbul'da olamadık
Göremedi İstanbul ikimizi

Ne Emirgân'da bir semaver tüketebildik
Ne aşîyanda hüzün
Bir tepeden seyretmek için bu güzelim kenti
Ne Çamlıca kısmet oldu ne Pierre Loti
Hiç bir vapur taşımadı bizi marmarada
Bir güvertede seni
Liseli aşıklar gibi dakikalarca öpemedim
Ellerini avuçlarımda tutup da içimi dökemedim

Şöyle bir elimi atıp da omzuna
Kolun belimde
Yürüyemedim seninle Beyoğlu'nda
Bir sinema ya da tiyatro koltuğunda
Parmak uçlarıma değmedi dudakların
Pasajda arjantinleri çekip
Nevizadede bir iki tek atamadık
Doyulmaz uykulara bir türlü yatamadık

Seninle hiç İstanbul'da olamadık
Duyamadı İstanbul sesimizi

Sahaflarda yorulup da kitaplara bakmaktan
Çınaraltında mola veremedik
Karışıp çılgın kalabalığına Kapalı Çarşı'nın
Tadına varamadık bir öğlen rakısının
Ya da Sultanahmet'de bir müzeyi gezip
Dostlara uğrayamadık
Gülhaneden uzanıp Sarayburnu'na
İntiharı düşünemedik enine boyuna
Ne Lâleli'den geçebildik sevgilim
Ne kendimizden
Bir çalgılı Kumkapı Meyhanesinde
Ağlayamadım doyasıya sımsıcak göğsünde
Eski İstanbul'da gezdiremedim seni
Yemişte, Asmaaltı'nda
Ne kaldırımlarımı gördün ne çayhanelerimi
Ne çocukluğumu bildin ne gençliğimi

Seninle hiç İstanbul'da olamadık
Saramadı İstanbul hiç bizi

Çılgınlar gibi dolanamadık otobüslerle
Trenlere binemedik
Bırak bütününü bu koca kentin
Sadece bir tek semtin içinde bile olamadık
İstanbul hiç doymadı bize bir tanem
Biz de ona doyamadık

Vedat Didari

https://youtu.be/Kh3d0_4oni4
Yalnızım ben çok yalnızım
Buymuş benim alın yazım
ister uzak ister yakın
Anılar beni rahat bırakın

Artık dönsen de dönmesen de
Ne çıkar beni sevmesen de
Bir kadehim var bak elimde
Hasretini içiyorum

inan sevgiye küskün değilim
Yalnız hayatta tek isteğim
Gönülden bana uzanacak
Dost elinin delisiyim

Artık dönsen de dönmesen de
Ne çıkar beni sevmesen de
Bir kadehim var bak elimde
Hasretini içiyorum

Yalnızım ben çok yalnızım
Buymuş benim alın yazım
ister uzak ister yakın
Anılar beni rahat bırakın





Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar