Print Friendly and PDF

İşini Bilmeyenler Olursa...Herkesin Dili Uzar

 

 Aşağıda bir alıntı önce okuyun.

“Mürşide Niçin Gidilir?

Tarîkat-ı aliyye erbâbı arasında anlatılan zarîf hikâyelerden biri de şudur :
Vaktiyle memuriyetden azledilen yani işini ve maaşını kaybeden bir adam, o devrin tanınmış mürşidlerinden bir şeyh efendiye giderek hâlini arzetmiş ve bir yere tayin olabilmek için kendisinden himmet istemiş. Şeyh Efendi, hem ârif hem de nüktedân bir zât imiş. Adama şöyle demiş : "Oğlum! Bâb-ı Âlî Tekkesi denilen bir tekke vardır. O tekkenin şeyhine sadrazam derler. Memuriyet talebinde bulunanlar ona gidip himmet isterler. Sen yanlış yere gelmişsin"
Tekellere ve mürşidlere bu gibi dünyevî taleblerle gidenler, hakîkaten adresi şaşırmışlardır. Zîrâ tarîkat-ı aliyye, terk, fakr, rızâ ve tevekkül kapısıdır, şikâyet, taleb ve geçim kapısı değildir. Fakat ne hikmetse her devirde mürşidlerin kapılarını aşındıranların çoğu hep bir menfaat peşindedir. Ya hastadır ya da bir hastası vardır şifâ ister, ya parası yokdur zengin olmak ister, ya çocuğu olmuyordur çocuk ister, ya işi yokdur iş ister, ya eşi yokdur eş ister. Velhâsıl hep dünyevî bir ihtiyâcı için yardım ister. Halbuki tekkeler ve mürşidler dünyevî ihtiyaçları gidermek için değil, uhrevî ve ma'nevî ihtiyaçları gidermek içindir. Mürşidlerin ve dergâhların gâyesi, tâlib olanlara tezkiye-i nefs ve tasfiye-i kalb ettirerek onları Hakk'ın rızâsına eriştirmekdir. Gel gör ki, bu gâye için mürşide mürâcaat edenler pek nâdirdir.”

 

Hz. Niyazi –i Mısrî kuddise sırruhu:

Gerçek mürşid kendine teslim olan müridin maddi ve manevi ihtiyaçlarını ikmal edecektir, yoksa şeyhlik yapması caiz değildir, diye buyurmaktadır.

Rasûlüllah salla'llâhü aleyhi ve sellem suffe ashabının her türlü ihtiyacına kefildi. Yine bir hadisi şerifte: "Sizden herkes, ihtiyaçlarının tamamını Rabb'inden istesin, hatta kopan ayakkabı bağına varıncaya kadar istesin."( Tirmizî, Daavât 149, no: 3607, 3608.) Yeni nesil akılperestler buna ne derler bilemem.

Mürşidi kamilden her şey istenir. Yukarıdaki bahis sahte şeyhler için geçerli bir varsayımdır. Şeyh bir müridin hakikatine vakıf değilse zaten o vazifeyi yapıyorsa kıyamet günü fahişeler ile haşrolacaktır. Bu konuda bir çok büyüklerin kelamı vardır.

Hususan zamanın zayıflığını görüp hakikati inkâr etmemelidir.

 İsmail Hakkı Altuntaş

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar