Print Friendly and PDF

Can İlindeki Güneşim


115





Vezin: Fâ’ilâtün Fâ’ilâtün Fâ’ilün





Ey gönül gel Hakk’a giden râhı bul,
Ehl-i derd olup derûnî âhı bul,

Cânın ilindeki şems ü mâhı bul,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Devlet-i Dünyaya mağrur olma sen,
Lezzet-i câhına mesrur olma sen,
Anları izzet sanıp hor olma sen,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Gerçi Allâha ibadet de güzel,
Zühd ü takvâ kanââtta güzel,
Halvet ehline kerâmet de güzel,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul.
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Ol sana açmış durur dâim gözün,
Sen yetürmişsin ha ararsın özün,
Bi-cihet göstermiş eşyâda yüzün,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Ârife eşyâda esmâ görünür,
Cümle esmâda müsemmâ görünür,
Bu Niyâzi’den de Mevlâ görünür,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı gör.





Ey gönül gel Hakk’a giden râhı bul,
Ehl-i derd olup derûnî âhı bul,
Cânın ilindeki şems ü mâhı bul,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Ey gönül gel Hakk’a giden yolu bul,
Ehl-i derd olup gönülden çıkan âhı bul,
Cân ilindeki güneş ve ayı bul,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Hangi kaynağa baksan ol güzel Allâhı bul.





Devlet-i Dünyaya mağrur olma sen,
Lezzet-i câhına mesrur olma sen,
Anları izzet sanıp hor olma sen,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Devlet-i Dünyaya mağrur olma sen,
Makam lezzeti ile sevinme sen,
Onları izzet sanıp hor olma sen,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Gerçi Allâha ibadet de güzel,
Zühd ü takvâ vü kanâât de güzel,
Halvet ehline kerâmet de güzel,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul.
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Gerçi Allâha ibadet de güzel,
Zühd ve takvâ vü kanâât de güzel,
Halvet ehline kerâmet de güzel,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul.
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Ya’ni cemî’i evliyada keramet bulunmak lâzım ve vâcib değildir. Ve dahî bir kimesnede bu üç alâmet ve sıfat bulunup veliyyullah olması mukarrer iken asla onda harik-iâde keramet bulunmasa, kerameti yoktur ve kerameti olmayan evliyâullahdan olmaz diye inkâr ile kadh (atıp tutma) ve zem etmeyip ve ânı terk etmemek gerektir. Amma enbiyânın hâli buna kıyâs olunmaz. Cümlesine, hâline ve meşrebine ve zamanına ve mahalline göre ve ol zaman halkının hallerine ve amellerine göre mu’cize lâzımdır ki, da’vâyı nübüvvetlerinde, sıdklarına ya’ni hak Peygamber olmalarına hüccet ve kuvvettir. Amma evliyanın bazısında bulunsa kifayet eder. Ve bundan sonra aşağıda bu hususun illetini beyândan hikmeti ma’lûm olur.[1]





 Ehlüllah izhâr ve kerâmetde bir değillerdir, bir kaç türlüdür. Ekseri alçaklık gösterip tevâzuan kerametini halka izhâr etmemekle hallerin bildirmemişlerdir. Ve ba’zıları dahî halk-ı âlem hallerine muttalî oldukların istemeyip ve riya ve ucûbden hâzer edip izhârından haz etmemişlerdir. Zîra nefs mekkâr (hilekar) ve halk fettan (fitneci)dır. Nice velîleri ve sâlihleri yoldan çıkarmışlardır. Bu mekr ve fitneden hazer ederler. Ve bazıları dahî meşreblerinde sıdk ve himmetlerinde hâlis ve muhlîs olmakla keramet zuhurunda nef ve hikmet anlayup kerameti izhâr etmişlerdir. Cümle menâfi’den nef i oldur ki kendiler tarîk-ı Hak’da ve sırât-ı mustakıymde oldukları bilinip ve bilinmekle ba’zı irşadı lâzım olanları tarîk-i Hakka ve hâl-i irfana çeküp ve evliyanın gerçekliğini ve ehl-i Hak olduklarını halk bilip ve onlara iktida ve ittibâ’la muhîb ve mürîd olup tuğyan ve zılâl ile günahlar işlemekden halâs olup ve sulahâ ve ehl-i takvadan olmakdir. Bu nef için kerameti izhâr ederler. Mahalline ve hâline ve âdemine göre cümlesi hûbdur.[2] 





Ol sana açmış durur dâim gözün,
Sen yetürmişsin ha ararsın özün,
Bi-cihet göstermiş eşyâda yüzün,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Ol sana açmış durur dâim gözün,
Sen yitirmişsin ha ararsın özün,
Cihetsiz göstermiş eşyâda yüzün,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı bul.





Ârife eşyâda esmâ görünür,
Cümle esmâda müsemmâ
[3] görünür,
Bu Niyâzi’den de Mevlâ görünür,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı gör.





Ârife eşyâda isimler görünür,
Bütün isimlerde müsemmâ görünür,
Bu Niyâzi’den de Mevlâ görünür,





Âdem isen “semme vechu’llâh”ı bul,
Kande baksan ol güzel Allâhı gör.





Ey benim şahım!





Bir kimse kırk yıl ibadet eylese, gündüzü oruçlu gecesi namazlı olsa fakat ibadetten murad ne olduğunu bilmese ve idrak eylemese bir zerre kadar faydası yoktur. Yani bilmek birliğe yetmek ve birliğe yetmek ise kendi zat, sıfat ve ef’âlinden fâni olmaktır. Cümle varlığın Hakk’ın olduğunu idrak eylemektir. Hakk ile mâ’mur olduğunu bilmek ve benliğinden geçmek, fenaya ermektir. Böyle olunca o kimse her nereye baksa Hakkı görür ve kendinde Hakk'tan gayrı nesne görmez. Nitekim Hak subhânehû ve teâlâ buyurur:





فَاَيْنَمَا تُوَلُّوا فَثَمَّ وَجْهُ اللهِ   [4] “nereye dönersen Hakk’ın yüzü ordadır.” [5]














[1] (FUADÎ), v. 7a





[2] (FUADÎ), v. 9b





[3] Müsemma: İsimlendirilen, ad verilmiş olan, bir ismi olan. * Muayyen zaman. Belirli vakit.





[4] Bakara, 115





[5] (Niyâzî-i Mısrî, 2003), s.11


Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar