Ben Ayazım
Kaderin birleştirdiği yerde iki arkadaş
vardı.
Onların dostluğu birbirlerine, bazen
eğitmen, bazende talebe kıvamındaydı.
Dünyanın ayrılık üzerine kurulu olduğunu
biliyorlardı…
buna bir çözüm bulmaları gerekirdi.
Her şey Hakk'ta idi.
Hakk'ın içinden ayrılık yok sayılsa
da,
dünya hayatı hangi sevgiliyi aşkından,
hangi anneyi yavrusundan ayırmamıştı?
Ayrılık yazgısını kim aşmıştı?
Toprak âdemini hasretle beklerken,
ruh aşık olduğu bedenden ayrılmamak için
çok acılara katlanırdı.
Çekilen
acılar tarif edilebilir mi?
Denilir ki, Sahabe son peygamberi görmek
yönüyle çok şanslıydı.
Peygamberimizi çok severlerdi.
Ancak bu sevginin bedelini O'nun ayrılık
acısını tadarak ödediler.
Ey ayrılık kurtuluşumuz olmayan ayrılık;
hayatımızın merkezinde bulunan dayanılmaz
acıların kaynağı.
Geçmiş güzel günleri rûhumla anıyorum
Vefasızı görünce tutuşup yanıyorum
Bahtım gibi karanlık matemli gecelerde
Her tarafta her yerde hep onu anıyorum
….
İki yoldaş aralarında yine konuşuyorlardı.
"Dün söylediğin bir söz içimi çok
acıttı"
"Arkadaşlığımız sonsuza kadar sürmez
demiştin… hatırladın değil mi?"
"Benim halim bu, sen köprüden geçersin ancak ben yolda
kalırım; demiştin,
sanki ayrılmışız gibi içimi çok acıdı;
aramızdaki söz-bağı sonsuza kadar sürsün değil miydi…
ben ayrılmak hiç istemiyorum."
"Umarım… bu dünya hayatımın sonuna
kadar.. bari siz yanımda olsaydınız.
Hep Ayrılık anksiyetesi ile yaşamaktan
bıktım."
"Korktuğum, olmaz değil
mi?"
….
Uzun bir sessizlik…
Sonra ayrılığın olabileceğini söyleyen
arkadaş konuşmaya başladı.
"Benim can dostum, yolumuzu
birleştiren kudret…
bunun böyle olmasını istiyorsa; ne yapalım."
"Nasıl"
"Düşün, bir devletin yöneticisi olsan
ve bende yanında hizmette bulunan köle…"
"Ben sizin saltanatınıza nasıl
yaklaşabilirim."
"Sizi çok sevmiş olsam ve yol
arkadaşlığımız olsa da…
ulaşamayacığım bir yerde oluşunuzla aradaki
mesafeyi nasıl kaldırabilirim."
"Ben size yakın olmak ve hizmet etmekle bir şeref kazandım."
"Dünya bana sizinle her nimeti
sundu."
"Adem ile Havva cenneti sevdikleri
halde kaybettiler;
Sonraki kavuşmak arzularının bedelini ağır
bir şekilde çocukları hala ödemektedirler."
"Dostluk ne kadar artarsa ayrılma
acısı o kadar çok artmaktadır."
"Sana açıklayıcı en güzel söz benim
halimdir. Bunu ben yerimi hiçbir zaman
unutmadım ve unutmayacağım." "Şöyleki;
Gazneli Mahmud"un has hizmetçisi Ayaz
(Eyaz) saraya geldiği gün, üstündeki posttan yapılmış eski elbisesiyle çarığını
bir odaya asmıştı, o günleri unutmamak için onları muhafaza ediyordu. Odanın
kapısını kilitlemişti, kimseyi oraya sokmazdı. Ayaz her gün bu odaya gelir, bir
süre oturur ve kendi kendine:
“Sakın büyüklük taslamaya kalkışma, işte
çarığın, işte posttan elbisen!" derdi.
Hükümdar kendisini çok severdi.
Düşmanları, onun pâdişaha olan yakınlığını kıskanırdı. Ayaz"ın bu odada
bir hazine sakladığını, altın ve gümüş torbalarını biriktirdiğini sanarak, onu
gözden düşürmek için Sultan Mahmut'a şikâyet ettiler:
-Siz bu kadar çok değer veriyor, bu kadar
ikramda bulunuyorsunuz. O ise sizden çaldığı altınları ve gümüşleri bir odaya
saklamış, oraya kimseyi sokmuyor! dediler.
Pâdişah bunu söyleyenlere dedi ki:
-Gece yarısından sonra o odanınk kilidini
açarak içeriye girin, oradaki altınları, gümüş ve mücevherleri size bağışladım.
Bir şartla ki, neler bulduğunuzu gelip bana anlatacaksınız.
Kıskanç adamlar sevinerek pâdişahın
huzurundan ayrıldılar. Sabırsızlıkla beklemeye başladılar. Gece yarısı olunca
kapının kilidini kırarak odaya daldılar. Fakat o ne.
Odada bir çift çarıktan ve eski bir
giysiden başka bir şey yoktu!.
Belki altınları yere gömmüştür diye odanın
içini kazmaya başladılar. Fakat hiçbir şey bulamayarak, yaptıklarından ve
söylediklerinden pişman bir şekilde hükümdarın huzuruna varıp, gördüklerini
olduğu gibi anlattılar. Af dilediler.
(Mesnevî, C. V, beyit: 1857 vd.)
"Ey arkadaşım…yoldaşım.. canım…
Ben ve sen aynı sofrada hep oturacağız.
Ancak bazı ayrılıkları görmemiz gerekiyor. Hz. Mevlana, Şemsi'nden ayrılmadı…
sadece birinde biri kayboldu. Öyleyse sen yürü meydan yol senindir, ben sende
kaybolurum, bu köprüden geçip yoluna devam edebilirsin. "
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar