Print Friendly and PDF

A Efendim! Sen de Söylemiyorsun ki... Kime Benziyorsun Sen?

 


LII

Çu dîd on turra-i kâfer Muselman şod Muselmânî

Salâ ey köhne îslâman be mihmânî be mihmânî

Müslümanlık, o kâfir saçları görünce Müslüman oldu; haydin a eski Müslümanlar, konukluğa gelin, konukluğa.

İmânın gönlü senden neşeli, ne de ustalar ustasısın; Müslümanlığın da Müslümanlığısın, imanın da imanısın sen.

Can gözüne can gözü sensin, gerçeğe gerçek sen; sırlar nurunun nurusun sen, rûhun rûhuna cansın sen.

Lûtfunun imdadı dünyada parlamasaydı, şu gök kubbenin tavanı çökerdi, yıkılmaya yüz tutardı.

Şanın, şerefin iki dünyadan da öte; canların nasıl da başları dönmüş, nasıl şüphelere düşmüşler, nasıl şaşırıp kalmışlar.

İki dünyada da bir örnek arıyorum ki söyleyeyim sana; bulamıyorum a efendim; sen de söylemiyorsun ki; kime benziyorsun sen?

Dermanlardan uzaklaştım, derde derman istemiyorum; sana vefa göstererek ölüp gideyim; çünkü dermana da dermansın sen.

A kanlar döken canım, Tebriz’e doğru uçadur; bir yerde kalırsan da Şemseddin’in adını an.

A aydın Ay, sıfatlarının ne şaşılacak hassası var; ağlayan bulutu bile güldürür.

A devlet, ne diye kaçarsın? Ne diye şu âşıktan çekinirsin? Ayağını diremiş padişahın lûtfuyla kolayca ele geçersin sen.

 

Kaynak: Cilt 6

Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar