Print Friendly and PDF

DER EWİGE JUDE (1940) Sona Kadar Yahudi

 


Yönetmen: Fritz Hippler

Ülke: Almanya

Tür: Belgesel | Tarihi

Vizyon Tarihi: 28 Kasım 1940 (Almanya)

Süre:62 dakika

Dil:Almanca

Senaryo:Eberhard Taubert

Müzik:Franz R. Friedl

Görüntü Yönetmeni: A. Endrejat, Anton Haffner, R. Hartmann

Nam-ı Diğer: The Eternal Jew

Oyuncular: Curt Bois,         Charles Chaplin,  Albert Einstein, Adolf Hitler,   Fritz Kortner

Özet:

Der Ewige Jude – “Sona Kadar Yahudi”.

Bu film, 1940 yılında Almanya'da gösterime girmiş bir Nazi propaganda filmidir.(Çeviren Notu)

Filmde propagandası yapılan fikirler, Irkçı Nazi Anlayışını yansıtan birer ibret belgeleridir.  Hitler'in 1939 Yahudi ırkı duyurusudur.

 (1939 yılında Almanya tarafından işgal) Polonya Yahudileri, pis kötü, bozuk ve dünya hakimiyeti niyetlenmiş olarak tasvir edilir. Anlatıcı Yahudi sorunu "açıklıyor" ise sokak sahneleri, gün ve Yahudi ünlülerin fotoğrafları Yahudi sinema klipleri ile birlikte, gösterilmiştir.

 

Belgesel Metni

Almanya'dan tanıdığımız günümüz Yahudileri bizlere,  gerçek ırki özelliklerinin  tamamlanmamış birer tasvirini sunuyorlar. Bu film, Polonya gettolarında çekilmiş gerçek görüntülerden oluşmaktadır. Yahudilerin, medeni Avrupa'nın ardına saklanmadan önceki gerçek yüzünü  bize göstermektedir. Polonya'daki harekat bize, Yahudileri daha yakından tanıma fırsatı verdi. Polonya'da yaklaşık olarak 4 milyon Yahudi yaşamaktadır. Ancak ne kırsal nüfus arasında bulunurlar  ne de yerli ırkdaşları gibi savaşın getirdiği acıları yaşarlar. Polonya gettolarındaki kasvetli caddelerde umarsızca gezerler. Buna rağmen Alman işgalinden , 1 saat sonra bile işlerinin başındaydılar. 25 yıl önce biz Almanlar, Polonya gettolarını inceliyorduk. Son yıllarda yaşadığımız deneyimler gözlerimizi açtı. 1914'ten farklı olarak artık garabetlere  ve bu komik, şüphe uyandıran getto tiplerine aynı gözle bakmıyoruz. Bu defa, buradaki Ari halkları tehdit eden vebayı  teşhis edebiliyoruz.

 Richard Wagner şöyle demiş: ''Yahudiler, insan ahlaksızlığının arkasındaki şeytanlardır.''

Ve şu andaki görüntüler, bunu doğruluyor. Ev yaşamları, medeniyetin getirdiği yaratıcılıktan yoksun olduklarını açıkça ortaya koyuyor. Açıkça söylemek gerekirse, Yahudi yerleşim bölgeleri iğrenç ve bakımsızdır. Aslında bu Yahudiler hiç de fakir değildir. Onlarca yıllık iş hayatı sonrasında  düzgün, konforlu evlere sahip olacak birikimi yapmışlardır. Ama nesiller boyu aynı pis ve mikrop yuvası yerleşim bölgelerinde yaşamaktadırlar. Rahatsız edilmeden ibadetlerine devam etmişlerdir. Sallanma hareketi, Yahudi metinleri okunurken yapılan ritüelin bir parçasıdır. Yahudilerin sözümona ''toplum hayatının'' büyük bölümü caddelerde geçer. İşe yarayan bir iş yaptıkları nadiren görülür. Ve hasbelkader yaptıklarında, burada olduğu gibi, bunu genellikle gönülsüzce yaparlar. Alman Askeri Hükümeti onlara moloz kaldırma görevi vermiş. Anlaşılan çalışmaya alışık değiller. Ve çalışmaktan hoşlanmıyorlar. Bu, merhamet gösterilmesi gereken bir zavallılık hali değil. Bu Yahudiler çalışmak istemiyorlar. Değiş tokuş yapıyorlar. Bu, onların uzmanlık alanıdır. Diğer mesleklerin kendilerine kapalı olmasından dolayı Yahudilerin ticarete zorlandıkları doğru değildir. Tam tersine ticareti çok istekli bir şekilde yaparlar. Çünkü ticaret, karakterlerine ve doğal eğilimlerine uygundur. Burada pazarlık yapan çocukların çok yoksul olduklarını düşünebilirsiniz. Ancak onları bir süre izleyin, büyükleri gibi yaptıkları işlerden dolayı mağrur oldukları açıktır. Bu genç insanlar bizler gibi idealler taşımazlar. Onlarda birey, yüksek ortak amaçların hizmetinde değildir. Yahudi ahlakı, Ari etik anlayışına aşırı derecede tezattır. Yahudiler, aşırı bireyciliklerini ilahi kanunlarla açıklar. Dinleri, aldatmayı ve tefeciliği gerektirir. Örneğin Musa'nın Beşinci Kitabı'nda bu durum:

''Yabancıdan faiz alabilirsiniz ama kardeşinizden almayacaksınız  Böyle yapın ki el attığınız her işte Tanrınız Rab, sizi kutsasın''

şeklinde ifade edilmektedir. Yani Yahudiler için iş yapmak kutsaldır. Bu, Yahudi olmayanların aklının almayacağı bir şeydir. Bir Avrupalı, yaptığı her işe duyularını katar. Yapmaya değecek şeyleri yaratmak ister: yiyecek veya giyecek, ev veya makine. herkes için bir değer ifade eden, zanaat özelliği taşıyan herhangi bir şey. Başarısının getirdiği sorumluluk duygusu tarafından yönetilir.

Yahudi için değerli tek bir şey vardır: Para.

Bunu nasıl elde ettiğinin bir önemi yoktur. Başlangıçtaki ticaret metaları genellikle değersiz şeylerdir. Küçük Yahudiler bu şekilde başlar. Sonra tablada satış yapabilecek duruma gelirler. Çok geçmeden tüm malları toplarlar. Ve düzenli bir tezgaha sahip olurlar. En hırslıları, küçük ve daha sonra büyük bir mağazaya sahip olur. En açıkgöz olanlar (en vicdansızlar) sonunda büyük mağazalara ve bankalara sahip olurlar  ve şehirlerdeki en görkemli malikanelere taşınırlar. Tabii ki doğu'nun dar Gettolarında olduğu gibi birbirlerinin yollarına çıkmadıkları takdirde. Böylece zengin bir şekilde verimli topraklardan kaçmaya çalışırlar.

İnsanlara ihtiyaçları vardır. Zira iş yapmak için mala ihtiyaçları vardır. Alır ve satarlar. Bir şey üretmezler. Üretimi, ev sahibi milletin işçi ve çiftçilerine bırakırlar.

Çiftçi veya işçi Yahudi yoktur.

Parazit bir ırktır.

Milletin bir uzvu zaafiyet gösterdiği anda  o yaralı uzva tutunurak emmeye başlarlar. Milletlerin hastalıklarından çıkar sağlarlar. Hastalık halini derinleştirmeye ve uzatmaya çalışırlar. (Polonya ve Almanya'da böyle oldu.)

Yahudiler, işlerini tarih boyunca hep bu şekilde götürdüler. Çok eski zamandan beri göçebe dolaşan yahudilerin asalaklık özellikleri yüzlerine yansıyor. Coğrafi olarak ayrı olsalar da Polonya'daki Yahudiler ile Filistindeki Yahudiler arasında bir fark yok.

Sayısal olarak azınlıkta olmalarına rağmen  Filistin, Yahudilerin ruhani merkezidir.

İşte Kudüs'teki Ağlama Duvarı'nda toplanmış yas tutuyorlar. Evsiz yurtsuz olmaları kendi seçimlerinin  ve tarihlerinin sonucu. 4000 yıl önce İbrani ataları Mezopotamya dışında dolaşıyorlardı. Bir süre karlı tahıl ticareti yaptıkları Mısır kıyılarında dolaştılar. Ülke ve çiftçiler bu yabancı faizcilere ve vurgunculara karşı  isyan edene kadar devam ettiler. Bir kez daha yollara düştüler ve yağma yönünü Vaadedilmiş Topraklara çevirdiler. Oraya yerleştiler. Kültürel olarak üstün, emektar yerli halkı acımasızca sömürdüler. Böylece yüzyıllar boyunca siyah ırkla harmanlanmış  uzakdoğu karışımı melez Yahudi ırkı gelişti.

Biz Avrupalılar ise tamamen farklı ırki özelliklerle doğduk. Bedenen ve en önemlisi ruhen bizden farklıdırlar. Doğuda kalsalardı büyük olasılıkla canımızı sıkmayacaklardı. Ama Yakındoğudan Akdenizin  yarısına kadar ulaşan  kosmopolit Büyük İskender imparatorluğu  ve özellikle hudutsuz Roma İmparatorluğu dönemlerinde  ticaret ve göç kavramları kaçınılmaz hale geldi. Böylece Yahudiler, Akdeniz'de yayıldılar. Bazıları Akdeniz'in büyük kentlerine ve ticaret merkezlerine yerleşirken  bazıları inatla İspanya, Fransa, Güney Almanya ve İngiltere'ye yöneldi. Gittikleri yerlerde antipati topladılar. XIII. ve XIV. yüzyıllarda İspanya'da ve Fransa'da halk, açıkça onlara karşı ayaklandı. Ve böylece çoğu Almanya'ya geldi. Doğu Avrupa'nın Polonya ve Rusya kesiminde el değmemiş, devasa yeni reserv kaynakları buluna kadar doğuyu kolonileştiren yaratıcı Almanya'nın Ari kültür yolunu izlediler. XIX. yüzyılın kafa karıştıran insan eşitliği ve özgürlüğü fikirleri Yahudilere istediği fırsatı verdi. XIX. ve XX. yüzyıllarda Doğu Avrupa'dan bütün kıtaya  ve sonra tüm dünyaya doğru yayıldılar. Buna paralel olarak Yahudiler'in dünyaya yayılışı bir hayvanın yayılışı ile benzerlik gösteriyor:

Fareler. Çok eskiden beri fareler insanlar için asalak hayvanlar olmuşlardır.

Anayurtları Asya'dır. Oradan sürüler halinde  Rusya, Balkanlar ve Avrupa'ya göç etmişlerdir. XVIII. yüzyılın ortalarında tüm Avrupa'ya yayılmışlardır. XIX. yüzyılın sonuna doğru  gelişen gemi trafiğiyle birlikte Amerika'yı da ele geçirmişlerdir. Sonunda Afrika ve Uzakdoğu'ya ulaşmışlardır. Fareler, gittikleri her yere insanların mallarına ve gıdalarına, kolera, dizanteri, cüzzam, tifo ve veba gibi hastalıklar taşımak suretiyle zarar verirler. Kurnaz, korkak, yırtıcıdırlar ve genellikle büyük sürüler halinde dolaşırlar.

Hayvan aleminde sinsiliği ve yıkıcılığı temsil ederler. Yahudiler ise insanlar arasında aynı özellikleri taşır. Uluslararası pek çok suçun sebebi Yahuda'nın asalak milletidir.

1932'de  dünya nüfusunun yüzde birini oluşturan Yahudiler  yüzde otuzdört afyon ticaretinin, yüzde kırkyedi soygun olayının,  yüzde kırkyedi çarpık işlerin, yüzde sekseniki uluslararası suç örgütlerinin,  yüzde doksansekiz kadın ticaretinin sorumlusudur.

Uluslararası gangsterlerin ve suçluların jargonunda kullanılan  en yaygın deyimler  İbranice'deki ve Eskenazi dilindeki kelimelerden türemiştir. Şu yüz ifadeleri, insan yüzüne sahip herkesin eşit olduğu yönündeki  liberal teorileri anında çürütüyor. Yahudiler, zengin dünya için Polonya'daki yuvalarını terk ettiklerinde  dış görünüşlerini değiştirirler. Saç, sakal, kippa ve kaftanlarıyla doğulu Yahudiler herkes tarafından tanınabilir. Bunlar olmayınca ırki özelliklerini sadece keskin gözlere sahip kişiler tesbit edebilir.

Bir Yahudinin asıl özelliği şudur:

Yahudiler arasında değilken, kökenini daima saklamaya çalışır. İşte hala kaftan giyen bir grup Polonyalı Yahudi. Ve şimdi de Batı Avrupa kıyafetleri içinde  Batı medeniyeti içine sızmaya çalışırkenki halleri. Elbette bu getto Yahudileri henüz temiz Avrupa kıyafetlerini üstlerinde tam olarak taşıyamıyorlar. Berlin Yahudileri ise bu işte uzmanlaşmıştır. Babaları ve dedeleri gettolarda yaşamıştır. ama bu dıştan fark edilemez. 2. ve 3. nesilde özümseme zirveye ulaşmıştır. Görünüşte ev sahibi insanlarmış gibi davranmaya çalışırlar. Sezgisi olmayan insanlar, bu hareketlere kanabilir  Yahudileri kendileri gibi sanabilirler. Bu noktada tehlike başlamıştır: Bu asimile Yahudiler, ev sahibi insanların bünyesinde  daima yabancı unsur olarak kalacaktır. Hatta nesiller boyu Ari soyluları ile evlenen  ve Avrupa'nın yüksek sınıfına dahil olan  Yahudi isimli eski asiller bile yabancı unsur olarak kalacaktır.

İşte Rotschild Ailesi ile ilgili filmden bir sahne gösteriyoruz. Amerikalı Yahudiler tarafından yapılmış Yahudi tarihinde büyük öneme sahip isimlerden birine adanmış bir film.

"Mach die Tür zu! Mama, pack das Silber weg."
"Hab ich schon!"

Kahramanlarını, kendi anlayışları içinde kutsuyorlar. Yaşlı Maier Amschel Rothschild vergiden kaçmak için kendini fakir göstererek ekmeğini yediği devleti aldatıyor.

"Dem Steuerbeamten sager wir: Kein Geschaft seit 5 tagen"

"Habt Ihr Hunger Nicht sehr!"

"Macht aber ein hungriges Gesicht!"

''Salomon, Du bleibst unten.''

"Mama, versteck den Braten!" '

'Mama, Setze Dich mit Deiner, Naharbeit da hin."

"Nathan, nimm die Hande aus den Taschen.''

'Ah, mein guter Freund, der Steuerbeamte!"

"Hol Dein Hauptbuch raus! Gerne. Ich sah es mir gerade an."

"Die Zeiten sind sehr schlecht."

"Gudula, das ist mein guter Freund, der Steuereinzieher  "

"Nie habe ich einen solch schlechten Monat gehabt."

"Seit fünf Tagen habe ich keinen einzigen Gulden gesehen!"

"Unsere Kunden kommen. Ja, aber sie kaufen nicht."

"Mein Tauschgeschaft ist weniger als Nichts."

"Verhungern? Hier riecht's gut!"

"Beim Nachbarn gibt es wohl Braten. Geh mach das Fenster zu."

"Wofür haltst Du mich?" "Herr, ich verstehe Euch nicht."

"Rotschild, Du machst gröbere Geschafte alsa andare. 20.000 Gulden Steuern!"

"20.000 Gulden! Ihr könnt mich töten.

"Ich kann kaum 1000 Gulden auftreiben."

"Ich kann kaum 1000 Gulden auftreiben."

"Nach oben-durchsucht das Haus"

"Vielleicht 2000 Gulden."

"Durch die Beforderung von Gold mit der Postkutsche"

"Von einem Land ins andere geht viel Geld verloren."

"Ihr seid fünf Brüder.''

"Jeder eröffnet ein Bankgeschaft."

"Einer in Paris."

"der zweite in Wien"

"der dritte in London"

"Sucht euch die wichtigsten Hauptstadte aus."

"Wenn Geld nach London geschickt werden soll."

"braucht einer nicht das Leben zu wagen"

"ihr schickt einen Brief an Nathan in London."

"Als Gegennung gibt es Anleihen von London nach Frankfurt."

"Es wird bald viele Kriege geben." " Yakında birçok savaşlar olacaktır . "

"und alle Staaten werden zu Rotschild's kommen." " Ve bütün devletlerde Rothschild’in istekleri gelecektir . "

"bei ihnen wird das Geld am sichersten sein." " Onlarla birlikte ,para güvenli olacaktır . "

"Keiner der Brüder darf Miberfolg leiden. Wenn ein anderer erfolgreich ist. "

"Unsere fünf Bankhauser werden Europe beherrschen." “Beş banka Avrupa'ya hakim olacaktır . "

"Eine Firma, eine Familie. die Rotschild's." " Rothschild adlı bir aile şirket herşeyi kontrol altına alacaktır.

"Das wird eure Macht sein."

"Wenn diese Macht kommt denkt an das Ghetto."

Böylece Nathan Londra'ya gider ve İngiliz olur.
Jacob, Paris'e gider ve Fransız olur.
 Salamon, Viyana'ya gider ve Avusturyalı olur.
Carl, Napoli'ye gider ve İtalyan olur.
Amtschel, Frankfurt'ta kalır ve Alman olmaya devam eder. Elbette hepsi Yahudi olarak kalırlar.

Bu yüzden Fransız İhtilali sırasında  Yahudiler, ev sahibi milletin saygı gösterdiği hak sahibi vatandaşlar oldular. Aynı anda çifte vatandaş oldular. Avrupa sahasında kan bağlarının olması boşuna değil. Bu yüzden bu alanlarda neler olduğuna aşinalar. Bu endüstri ve gelişim çağında yönettikleri ülkelerde Yahudi sermayesi daha önce görülmemiş bir biçimde büyüyor.

Çekle para transferi, insanlığın yararına Yahudilerin icat ettiği veya geliştirdiği bir şey değildir. Bu yöntem,  Yahudiler'in ev sahibi insanlar üzerinde  uluslararası etki sağlama amacına hizmet etmiştir.

Rotschild Şirketi, çalışan insanlar üzerinde etki ağlarını kurmak için Yahudiler’ in kullandığı yöntemlerin sadece bir örneği.

Warburg Şirketi de diğer Yahudi bankerlerin izledikleri yöntemi uyguluyor. 20. yüzyılın başlamasıyla, Yahudiler  dünya para piyasalarının başında bulunuyorlar. Uluslararası bir güç durumundalar. Her ne kadar dünya nüfusunun yüzde birini oluşturuyorlarsa da sermayeleri, onlara piyasaları karıştırma, dünya kamuoyunu ve politikalarını etkileme gibi olanaklar sağlıyor. New York, bugün Yahudi lobisinin başlıca merkezidir.

Dünya finans merkezi olan New York borsası,  Kuhn, Loeb, Warburg, Hanauer, Wertheim, Levison, Seligmann, Guggenheim, Wolf,  Schiff, Strauss gibi Yahudi banka şirketleri tarafından yönetiliyor.

Bu Yahudi para babaları, sahne arkasından güç kullanmayı seviyorlar  ve geri planda kalıyorlar. Dıştan ev sahibi görüntüsüne uyuyorlar. Gerçek bir Amerikalı gibiler. Yahudi finans danışmanı ve Amerika Başkanı'nın arkadaşı olan Bernard Baruch,  akıllı Amerika vatandaşı kisvesi altında.

Wall Street bankeri Otto Kahn, Anglo-Sakson lordu pozlarını takınmış.

Yahudi banker Felix Warburg. Yahudi banker Mortimer Schiff. Alman düşmanı Yahudi avukat Samuel Untermeier.

Amerika Başkanı'nın hukuk danışmanı Profesör Felix Frankfurter.

Yahudi New York Eyalet Valisi Herbert Lehman. New York'un yarı Yahudi Belediye Başkanı Laguardia. ABD'nin Yahudi Hazine Bakanı Henry Morgenthau. Hakiki bir Fransız gibi davranmasını bilen  Fransa'nın eski başbakanı Yahudi Leon Blum. Milyonlarca Fransız işçisi bir zamanlar parti lideri olarak onu bağırlarına basmıştı.

İngiltere'nin Eski Savaş Bakanı Yahudi Hore Belisha. İngiliz askerleri komutanlarını selamlıyorlar! Ancak güç ellerinde olsa da Yahudiler köksüz asalaklardır. Çünkü güçleri,  kendi güçlerinden kaynaklanmamaktadır. Kandırılmış ev sahipleri izin verdiği ve  onları sırtlarında taşımaya istekli olduğu sürece devam edecek. Almanya'nın yardıma muhtaç olduğu trajik günleri hatırlayın. Fırsatı değerlendiren Yahudiler, sadık Alman vatandaşları gibi öne çıktılar. Ulusun kaderi sanki umurlarındaymış gibi davrandılar. Almanya'nın geleceğinin tartışıldığı  sözde Weimar Ulusal Meclisi'ne girdiler.

Yahudi milletvekili Landsberg, solunda Schneidemann ile birlikte. Prusya Başbakanı Yahudi Hirsch. Berlin Gazetesi Editörü Yahudi Theodore Wolf. Ullstein Basımevi'nin Başkanı Yahudi Georg Bernhard. Alman Anayasasının mimarlarından Yahudi Hugo Preuss.

Alman Dışişleri Bakanı Yahudi Walter Rathenau. Alman Finans Bakanı Yahudi Hilferding. Berlin Polis Müdür Yardımcısı Yahudi Isidor Weiss.

 Aynı dönemde diğer Yahudiler ise insani gerekçeler bahanesiyle  kanun ve düzene karşı radikal bir hat oluşturdular. Kitleleri sivil otoriteye karşı teşvik ederek sınırsız kişi hürriyeti ve rahatına düşkünlük,  yüksek ideal ve değerlerin reddi gibi,   aşağılık maddeci kavramlar  ve hayallerle kandırdılar.

 Eleştiri ve herşeye isyan kutsandı. Gençler, sınıf çatışmasına ve terörizme teşvik edildi.

Bu milleti yoketme doktrininin Margoehei adında bir hahamın ve mahkeme hakiminin oğlu Yahudi Karl Marx'tan çıkması bir tesadüf değil.

Alman Sosyal Demokrat Partisi'ni kuran ve örgütleyen  Ferdinand LaSalle - Wolfson, Yahudiydi.

Yahudi Rosa Luxemburg, (Gerçek adı Emma Goldman), ünlü bir komünist provokatördü.

Yahudi Nisson, Münih'teki rehinelerin katledilmesinin sorumlusuydu.

Yahudi Frankfurter,  Nasyonal Sosyalist eylemci Wilheim Gustloff'un katiliydi. P

olonyalı Yahudi Grynspan, Alman diplomat Von Rath'ı Paris'te katletmişti.

Küçük bir azınlık olmalarına rağmen  hoşgörülü büyük milletleri nasıl karıştıracaklarını biliyorlardı.

 Her 1000 Almana karşı 10 Yahudi vardı. Daha doğrusu  Kendi içinde çekişen, birlik olamamış 1000 Alman'a karşı,  ticari rekabete rağmen 10 Yahudi vardı. Tek bir ortak amaç güdüyorlardı: Almanya'yı sömürmek. Yahudi tüccarlar şehirlere dadandılar. Yahudiler'in 4/3'ü büyük şehirlerde yaşıyordu. Ama fabrikada çalışmak amacıyla değil. Bunu Almanlara bırakmışlardı. Berlin'deki her 1000 işçiden 2'si Yahudiydi.

1933 başlarında, Berlin'de her 100 savcının 15'i Yahudi'ydi. 100 hakimin 23'ü Yahudiydi. Her 100 avukatın 49'u Yahudiydi. Her 100 doktorun 52'si Yahudiydi. 100 tüccarın, 60'ı Yahudiydi.

Bir Alman'ın ortalama geliri 810 marktı. Bir Yahudi'nin ortalama geliri ise 10.000 marktı. Milyonlarca Alman işsizlik ve yoksulluk ile boğuşurken  göçmen Yahudiler birkaç yılda devasa servetler elde ettiler. Bunu dürüst yoldan kazanmadılar. Tefecilik, dolandırıcılık ve sahtekarlıkla sağladılar. Sklarek ailesi, Berlin hazinesinden 12,5 milyon mark hortumladı. Yahudi Kutisker, Prusya'yı 14 milyon mark dolandırdı. Yahudi Bermat, aynı ülkeyi 35 milyon markla kazıkladı. Enflasyon vurguncusu Mendelsohn'un adını bile anmayalım. Yahudi düzenbaz Katsenelenbogen, ve diğerleri.

Yahudiler'in, kültürlere, dine ve sanata  karışmalarına ve  küstah yargılarını seslendirmelerine izin verildiğinde en tehlikeli durum ortaya çıkar. Kuzey insanının güzellik kavramı, doğası gereği Yahudilerce  anlaşılmaz. Ve daima bu şekilde kalmaya da devam edecektir. Alman sanat anlayışında sadelik ve zerafet vardır. Köksüz Yahudi sanatında ise duygu yoktur. Sanat anlayışları, bozulan akıllarını tatmin etmekten ibarettir. Her tarafından pis kokular yayılır. Doğaya aykırı, abartılı, sapkın ve hastalıklıdır. Bir zamanlar, bu hastalıklı zihinlerin fantezileri, yüksek sanat adı altında,  Alman cemiyet hayatının Yahudi sanat eleştirmenleri tarafından övülüyordu. Bir zamanlar bu tür resimlerin hemen hemen tüm galerilerde satıldığı gerçeği, bugün inanılmaz geliyor. Ama Yahudi sanat tacirleri ve eleştirmenleri bu resimleri, gerçek modern sanat olarak yüceltmişlerdi. Alman kültür yaşamı, kimliksizleştirildi. Resim, mimari, edebiyat ve müzik bundan payını aldı. 10 yıldan daha fazla bir süre Yahudiler, sanat taciri, müzik yayıncısı, editör ve eleştirmen adı altında hakimiyet kurdular. Almanya'da sanat ve kültür onlardan soruldu. Weimar Cumhuriyeti'nde sanat baronu Yahudi Kerr. ''İhanet, saygın; kahramanlık ülküsü ise en aptalca fikirdir'' diyen  pornocu Yahudi Tucholsky. Eşcinselliği ve sapkınlığı yücelten Yahudi Hirschfeld.

Bilimsellik kılıfı altında  insanlığın sağlıklı güdülerini, sapkın yollara yöneltmeye çalıştılar. Almanlara olan kinini, belirsiz sahte biliminin arkasına gizleyen  ''izafiyetçi'' Yahudi Albert Einstein. Alman müzik sektörünü kontrol eden Prusya Kültür Bakanı Yahudi Kestenberg. Yahudiler'in ''Kayıp Altın Şehri'', Alman sahneleriydi. Buralarda istedikleri gibi at koşturdular. Klasik geleneği aşağılayarak, temel güdüleri cazip hale getirdiler. Yahudi Haller ve revü topluluğu.

Aynı şekilde Yahudi Nelson. Berlin'deki 7 tiyatroyu tekelinde tutan,  sonunda borç batağına saplanınca sıvışan Yahudi Rotter. Yahudi revü yönetmeni Robert Klein.

Yahudi sahne yönetmeni Max Reinhardt. Çoğu sahne, Yahudiler tarafından yönetiliyordu. Yahudi komedyenler Ehrlich ve Morgan. Filmlerde de durum farklı değildi. Yahudi film yönetmeni Richard Oswald. Komedyen Gerron. Yahudiler, komik etki için rezil ve nahoş betimlemeyi  özellikle verimli sayarlar. Yahudi Rosa Valetti. Özellikle sapkın bir rolün keyfini çıkaran Yahudi Kurt Boar. Cinayet işlemekten çekinmeyen ahlaksız bir memurun erdemini göklere çıkaran Yahudi Kurt Nakuhn. Anormal ve ahlakdışı ne varsa Yahudiler, buna içgüdüsel olarak ilgi gösterir.

Sağlıklı insan muhakemesini bozmak için her yolu denerler. Çocuk katili rolünde Yahudi Peter Lorre. Katil olmadığını ve kurbanının suçlu olduğu fikrini aşılamaya çalışıyor. Normal muhakeme, suçlunun sempatik gösterilmesi ile dumura uğratılıyor. Suç, örtbas edilip mazur gösteriliyor.

"İçimde yandığını hissediyorum.''
"Kaderin götürdüğü yola gitmeliyim."
"Sonsuz caddeler boyu, koşmalıyım.
Uzaklaşmak istiyorum.''
"Hayaletleri beni yalnız bırakmıyor.
Yapmak zorundayım.''

Almanya'da çok sayıda Yahudi, gazete ve filmlerle  ırkdaşlarının onları Alman sanatçıları olarak takdim etmesiyle  şöhrete kavuştu. New York'a gitmek için uğurlanan Yahudi Richard Tauber  Alman sanatının sözümona kaybı olarak lanse edildi. Yahudi Ernst Lubitsch, Alman film yapımcısı olarak övüldü. "Almanya'ya, özellikle memleketim Berlin'e geri döndüğüm için çok memnunum." Yahudi Emil Ludwig Cohn, Alman yazar olarak onurlandırıldı. "Bir yazar, yurtdışında Alman ismini şerefle taşımaktan daha iyisini yapamaz."

Yahudi Charlie Chaplin,  Berlin'i ziyaret ettiğinde kendinden geçmiş bir kalabalık tarafından karşılanmıştı. Sonra çok sayıda Alman, yeni gelen ziyaretçiyi can düşmanı bir Yahudi olarak  ilan etti..

Bu nasıl oldu? İnsanların eşit olduğu safsatası  milletin sağlam sezgisini yanıltmıştır. Yüzyılların dini terbiyesiyle Avrupalı Hristiyanlar,  Yahudiler'e Hristiyanlık dininin ortak kurucusu gözüyle bakmışlardır. Müşfik Alman ressam ve şairleri Kutsal Kitapta yer alan İbrani tarihi kişiliklerini yüceltmişlerdir.

İbrahim, İshak ve Yakub, yüksek insan ahlakının  ve asaletinin muteber kişilikleri olmuşlardır. Ama şimdi Kutsal Kitap İbranilerinin böyle bakmadıklarını biliyoruz. Tarihe bakışımızı değiştirmek zorundayız. İşte hakiki bir Yahudi böyledir. Burada Varşova Yahudileri tarafından kendi kullanımları için çekilen Yahudi Purim Bayramı filmi görülüyor. Zararsız görünen bir aile kutlaması ile bugünün Yahudileri,  75.000 anti-semitik Perslinin katledilişine göndermede bulunuyor. Kutsal Kitap, Yahudilerin dinlendiği,  eğlendiği ve hediyeleştikleri bir sonraki günü de bildiriyor. Yahudiler, bu 2 günün çocukları tarafından daima hatırlanması için  ''Purim'' olmasına karar veriyorlar. Tarafsız ve hoşgörülü eğitimli Almanlar,  bu tür hikâyeleri folklorik, ilginç adetler olarak değerlendiriyorlar. Ama Batı Avrupalı kıyafetleri giymiş olsalar bile İsrail soyu,  bunu hala intikam bayramı olarak görüyor. Cani doğalarını bu kıyafetlerin altında saklıyorlar. Bütün bunların arkasındaki büyük tehlikeyi anlamak için 

Yahudilerin ahlaki öğretilerine bakmak gerekir. Çocukluktan itibaren Yahudiler, eski kanunlarını Talmud öğretilerinden öğrenirler. Biraz daha büyüyenler, Yahudi Yasa Kitabından öğrenir. Ama bu, dini öğrenim değildir.

Hahamlar, kendi halinde ilahiyatçılar değildir. Politika eğitmenleridir.

Asalak Irkın politikaları gizlilik içinde yürütülür. Gettoda yaşayan Yahudiler, bütün planları bilmek durumunda değildir. Gençlikte, Yahudilik ruhu kazanmış olmaları yeterlidir. Talmud'un eski kuralları neyi telkin eder?

"Korktuğunda daima uyanık ol! 
Dışarıdan birini yatıştırmak için yumuşak davran!
Böylece sevilirsin. Şu anda talih kuşunu elinde tutanla kaderini birleştir."
"Kenan'ın, evlatlarına öğrettiği 5 şey şunlardır:  Birbirinizi, ganimeti, bolluğu sevin; efendilerden nefret edin ve asla doğruyu söylemeyin."

Daha ileri eğitimler, sinagoglarda verilir. Diğer insanların Yahudi dilini ve sembollerini bilmemelerine de bağlarlar. Başlarının üzerindeki kutular, yasa metinlerini içerir. Ritüel sırasında iş yapmayı, İsrailoğulları  saygısızlık olarak görmez. Yasa, "Kim Tevrat'ı şereflendirirse işte başarılı olur" der. Musa'nın 5 kitabını ve kurallarını içeren Tevrat parşömeni,  sözde Kutsal Ahit Sandığından alınmıştır. Kürsüye götürülürken Yahudiler, günahlarının affedilmesi için onu öperler. Tevrat parşömeni okunabildiği yere kadar sarılır. Ne tür ''doğrular'' öğretilir?

Hora Hajum 290'da şöyle der:

"Kutsal İsrailoğullarını diğer bayağı milletlerden ayıran  Tanrıyı övün.''

Emirlerinizi yerine getirmeyen kafirlerin,  yok olmasını sağlayın. Tanrının gazabı onların üzerinedir. Onlara şöyle der:

''Kafirlerin en iyilerini dahi öldüreceğim. Dünya insanları arasında iyiler yoktur. Çünkü kafirdirler. Fakat İsrailoğulları dosdoğrudur." Haghida 3, Ayet 1:

"Tanrı İsrailliler'e şöyle dedi:  Siz beni dünyanın tek Tanrısı yaptınız,  ben de sizi dünyanın efendileri yapacağım.'' Hora Hajim 126, Ayet 1:

"Düşmanlarınızı zayıflatan,  kibrini kırarak onları yok eden ezeli Tanrıyı yücelt"

Bu, bir din değildir. Bu, Yahudi olmayanlara karşı, hasta, sahtekar ve zehirli bir ırkın kurduğu bir komplodur. Ari Irklara ve onların ahlaki değerlerine karşı tezgahlanmıştır. Yahudiler'in en göze çarpan geleneklerinden biri de  sözde dinleri adına  yaptıkları hayvan katliamıdır. Birazdan gösterilecek olan gerçek görüntüler şimdiye kadar çekilmiş olan en korkunç görüntülerdir. Uygunsuz olduğuna dair itirazlara rağmen yayınlıyoruz. Halkımızın Yahudiler hakkındaki gerçekleri öğrenmesini daha önemli buluyoruz. Duyarlı vatandaşların izlememesini öneriyoruz. Sözde dinsel inançları, normal kesilmiş et yemelerini yasaklar. Böylece hayvanların ölene kadar kanının akmasını sağlarlar. Bu metodu, kasıtlı bir biçimde en insani yöntem olarak tanımlarlar. Avrupa, uzun zaman bu tür kesimin acı veren özelliğini kabullendi. (Not: İslamda da aynı kesim caizdir. Bu konuda Avrupalı o dönemde kabul etmediği kesimi daha sonra kabul edecektir. Hayvan kesimi ile olan yargıları buraya alıntılanmadı.)

Alman Nasyonal Sosyalist partisi  tüm Yahudi uygulamalarında büyük bir temizlik yaptı. Yahudi düşüncesi ve kanı  hakkında Adolf Hitler ve  yönetimi altında  Almanya,  Yahudilere karşı savaş açtı. Reichstagssitzung, 30 Ocak 1939 Dünyada pek çok yaşam alanı var. Ancak diğer insanların sırtından geçinen Yahudilerin Tanrı tarafından seçildiği fikri sonunda yok olacak. Yahudiler de tıpkı diğer insanlar gibi saygın,  üretken iş yapma fikrine alışmak zorunda kalacaklar. Ya da er veya geç hiç düşünmedikleri bir akıbetle karşılaşacaklar. Avrupa içindeki veya dışındaki uluslararası Yahudi sermayesi  insanları bir başka dünya savaşına zorlarsa, sonuç  Yahudi halkının lehine olacak. Ama Yahudi ırkının Avrupa'dan atılmasıyla sonuçlanacak. Doğanın bir yasası olan saf ırk ideali,  Nasyonal Sosyalist Hareketin Alman ulusuna bıraktığı ebedi bir mirastır. Bu ülkü etrafında birleşmiş Alman halkı, geleceğe emin adımlarla ilerleyebilecektir. (Fakat sonuç denildiği gibi çıkmadı)

 

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar