Kapitalist Toplumdaki Mücadele
99 dk
Yönetmen:Uwe Boll
Senaryo:Uwe Boll
Ülke:Kanada
Tür:Aksiyon, Suç, Gerilim
Vizyon Tarihi:30 Temmuz 2013 (ABD)
Dil: İngilizce
Oyuncular
Erin Karpluk
Edward Furlong
John
Heard
Keith David
Özet
Jim onu seven bir ailesi, iyi maaşlı bir işi olan sıradan
bir New York’ludur. Ancak ekonomi çökünce Jim her şeyini kaybediyor ve hayatı
tamamen değişiyor. Öfkeden deliye dönen Jim ellerinden alınan hayatın
intikamını almak için uçlara gidecektir.
Altyazı
Gerçek şu ki, Wall Street'te çalışanların birçoğu işlerinde o kadar da iyi değildiler.
16 ay önce mortgage krizi olarak başlayan şey yavaşça ekonomik kriz hâlini aldı.
Vergi
mükelleflerine oltanın ucunda olmayı sorduk.
Tahmin edin ne
oldu?
Biz zaten Başkana
göre alışılmadık olan bu hamle Amerikan ekonomisine olan güveni tazeler.
Öte yandan ülke
"Ne olursa olsun" zihniyetindeyken
serbest piyasa savunucusu olmaya çalışıyorlar.
Cuma günü, Meclis
sonunda karara vardı.
ve Başkan Bush
yasayı imzaladı.
Kuvvet ve
dayanıklılığı onarmaya çalışmak Wall Street'in kötü yatırımlarının tüm
hisselerini alacaklar.
Azgın bir finansal
fırtına.
Wall Street'deki
her büyük beş şirketten üçü sadece 6 ay
içinde yok oldu.
Rakamlar şok
edici.
Bu karışıklığı
yaratan hırsı ve beceriksizliği
açıklayamıyor.
Düzenleme yok,
denetim yok, disiplin yok.
Düşüncesizce
borçlanma ve karışık menkul değerler tarafından
bu korkunç borç onore edildi.
Paranızı geri
ödeyemeyecek birine borç verme fikri
tabii ki kötü bir fikirdir.
Bu şirket neden
meclise çıktı anlamıyorum.
Yılda 10 milyon dolar
kazanan insanlara göre birden yok olmuş
gibi geliyor.
O parayı
alabileceklerini ve istediklerini
yapabileceklerini sanıyorlar.
Ülkeyi cezalandırmaya
karar verdiler.
Neel Kashkari,
kurtarmanın başındaki adam.
Bizler sözde dünyanın
en zeki yatırımcılarıyız.
Bunu kendilerine yine
kendileri yaptı.
Ben buna ağır ihmal
ve beceriksizlik diyorum.
Buna kesinlikle
değmezler.
Tüketicilerin
mortgage ve borçlarına yardım etmek yerine
Bu firmaların
başındaki kişiler zenginleşmek için ileriye
bakmayı ve daha fazla risk almayı tercih ettiler.
Bu kesinlikle suçtur.
Riskimiz ne kadar?
- Sakin ol.
-12 milyar.
- Kabul edilemez -
Ama bir sorunla karşı karşıyayız.
Müşterilerimiz
gemiyi terk etmek üzere.
Problemimiz bu
şirketi kurtarmak, müşterileri değil.
Bu şirketi!
4 milyarı mevduata
kaydırdık.
Elimizde 8 milyar
kaldı.
Müşterilerimiz,
onlara değersiz kâğıt parçaları sattığımızı anlayana kadar
Ama bu hamle bize birkaç hafta kazandırdı.
Meryl ile konuştum,
kâğıtları 2 hafta saklayacaklar.
Ama karşılığında 200
milyon istiyorlar.
2 hafta mı?
2 hafta işe yaramaz, bize en az 2 ay lazım.
Şimdi yapılacakları belirleme
zamanı.
Belgeleri piyasaya yığma
zamanı.
Hepsini.
Peki emeklilik fonu
yatırımcıları ne olacak?
15 milyardan
bahsediyoruz.
Ama eğer diğer
şirketler davayı takip ederse Önceliğimiz
bu şirketi kurtarmak diğerlerini Hadi et!
Sorumluluğumuz,
ortaklarımız ve hissedarlarımız ile başlar.
Ve onlarla sona erer.
Yatırımcılar zar
atar ve kaybeder.
Bu riski almayı
kabul ettiler, değil mi?
Borsada para
kazandıklarında şikâyet etmiyorlar.
Neden
kaybettikleri zaman şikâyet etsinler?
Olur böyle şeyler, şimdi
kurtulun!
Kurtulun şu
belgelerden hemen şimdi!
Tahvillerden
kurtulsak bile hâlâ çok ağırlığımız var
ve hiç paraşütümüz yok.
O işle ilgileneceğim.
- Charlotte?
- Evet Bay Stancroft.
Benim için hazine
müsteşarı ile bir öğle yemeği ayarlar mısın?
Peki.
Bugün.
Peki efendim, bugün.
Teşekkürler.
Stancroft'u duydun,
bütün şirket tehlike altında.
Evet, cebindeki 51
milyon ile Benim kadar iyi biliyorsun, bu
tam bir saçmalık.
Bu, Stancroft'un
tıkaçlarla en uzağa kim işeyecek diye
yarışmasından başka bir şey değil Aynen öyle ama seçme şansımız yok değil mi?
Evet millet,
dinleyin!
Sizin için bazı iyi
haberlerim var çocuklar.
Önümüzdeki üç gün
teşvikinizi yüzde 3 arttıracağız.
Ama telefonlara
sarılıp en iyi müşterilerinizi aramanız lazım.
Onları emlak gelişim
fonuna ikna edin.
Birkaç dakika içinde
elden çıkarmanız gereken ürünlerle
ilgili bildiri alacaksınız.
En çok kim satış
yaparsa en büyük ikramiyeyi o alır.
Hadi, hareketlenin
millet!
Kıpırdayın!
Numaralarını alın!
Satın, satın!
Selam fıstık.
Selam yakışıklı.
İyi haber, burada görebileceğiniz
üzere tümörlerden eser kalmamış.
İyi haber bu.
Kötü haber yok mu?
Kötü haber yok da,
sadece iyi diyemeyeceğimiz haber var.
Bezeler ilerlemeye
devam ediyor, bu yüzden belirtileri
görmeye devam ediyoruz.
Ama her şey yolunda
değil mi?
Evet, bunu bir
fırsat olarak görüyoruz.
Tümörler gitmiş olsa
bile bir tümör sanki hâlâ oradaymış
gibi.
Ne yapacağız peki?
İlk olarak, haftada
bir kere hormon enjekte edilecek.
Bu dengeleme olayı
biraz karışık.
Doğru karışımı
bulana kadar vücut değerlerinizi inceleyeceğiz.
Ayrıca bezelerin
tümöre olan tepkisinin sonucu olarak kan
şekeri seviyeniz yükselmiş.
Yani size şeker
hastalığı tedavisi uygulayacağız.
Ama o iyi olacak mı?
Evet, sadece
gideceğimiz yol biraz uzadı.
O kadar.
Peki şey biz Tanı
konulmadan önce bebek sahibi olmayı
düşünüyorduk.
Şu sıralarda hamile
kalmak hem sizin için hem de bebek için
oldukça riskli bir durum.
Önerebileceğim bir
şey değil.
Ama sizi tedaviye
uygun seviyeye getirebilirsek ki bu
riskin düşmesi demek, o zaman sorun olmaz.
Bazı hastaların
olumlu yanıt verdiği yeni bir gen
terapisi var.
Bizi normale daha hızlı
götürebilir.
Henüz deney
aşamasında sayılır, ama ben Katılıyoruz,
doktor.
Evet.
Mükemmel!
Zor olduğunu
biliyorum ama rahatlamaya çalış ve endişelenme.
Bu sadece stres
yapmana sebep olur.
Tamam mı?
Teşekkürler.
Teşekkürler doktor.
Rica ederim.
Sigortanızın limiti
dolmuş gibi gözüküyor.
Sigorta limiti mi?
O da ne?
Sigortacılar
arasında standarttır.
Onları mutlaka
aramalısınız.
Ama randevu
ayarlamak istiyorsanız bugün ödeme yapmak zorundasınız.
Tamam randevu için sonra arayabiliriz, konuşalım.
Yo, yo tamam kartı
kullanırız.
Eminim bir hata
olmuştur.
Eğer cüzdanımı
cebimden çıkarabilirsem İşte oldu.
Buyurun.
Kartı kullanmak istediğine
emin misin?
Emin miyim?
Pek sayılmaz.
Arasana onları.
Önümüzdeki Salı'ya
mı ayarladık?
Telefon açarsanız sonra
belirleriz Peki, Teşekkür ederim!
Teşekkürler.
Teşekkür ederiz!
Görüşmek üzere.
Sağ ol.
Sigorta limiti?
Daha ilk defa duydum.
Dinle beni, sizlerle
bu yıl en az yüz kere falan telefonda görüşmüşüzdür.
Birileri bir şey söylemeliydi.
Efendim, açıkça
belirtilmi Karıma tanı koyulduğundan
beri beni tonlarca evrak işinin içine
gömdünüz.
Benden belgelerdeki
bütün dipnotları okumamı
bekleyemezsiniz.
Haftanın 6-7 günü
çalışıyorum.
Şirket politikamız,
efendim Şirket politikanız olduğunu
anladım.
Ama hiç yardımı
dokunmu Üzgünüm, bu noktadan itibaren sizin için yapabileceğim bir şey yok.
Yani git kendini
becer, iyi günler diyorsun.
Özür dileyeceğinizi umuyordum.
Dilemeyeceksiniz
değil mi?
Bay Baxford çok özür
dilerim.
Üzgünüm.
Bebeğim Jim, bu işe yaramaz.
Böyle konuşma.
Yani, demek
istediğim Burada tıkılıp kaldım, çalışamıyorum
Hep hâlsizim ve sen çok fazla çalışıyorsun
Bizim için çalışıyorum.
Jim, faturaları ve
hormon tedavisini inceledim tek seansı
300 dolara mal oluyor.
Diğer tüm tedavilerin
üzerinde bir rakam.
Gen terapisi ise 50,000
ile 70,000 arasında tutabilir.
Ve eğer sigorta bunu
karşılamazsa hayatımız boyunca
biriktirdiğimizi buna harcamana izin veremem.
Dur, dur!
Dur.
Beni dinle,
tedaviye ihtiyacımız var iyileşmen gerek.
İyileştiğimiz
zaman bebeğimiz olabilir ve yaşamak istediğimiz hayatı yaşarız, tamam mı?
Tamam, iyi geceler.
İyi geceler.
Selam fıstık.
Selam yakışıklı.
Ne yapıyorsun?
Ne yapıyorum gibi
gözüküyor?
Hey hamile kalmamam gerekiyor.
Alıştırma
yapabiliriz.
Evet Jim Seni
çok seviyorum.
Dostum, çok saçma!
Sigortanızda mevcut bir
limit var.
Yani bu Rosie için her ay ne kadar sağlık masrafı yapabileceğinizi mi sınırlıyor?
Evet, dipnot olarak
eğer çok hasta olursanız ve tedavi çok pahalıysa ödemeyi keseriz yazmışlar.
60 yaşına girer
girmez ödeme alırım sanıyordum.
Galiba hasta
olduğumda silahı ağzıma dayarsam daha
iyi olacak.
Rosie çok fazla
endişeleniyor.
Peki ne yapacaksın?
Biraz para
saklamıştım, gazi tazminatı, falan filan.
Simsarımı arayacağım.
Borsa şu sıralar bok
gibi diye duymuştum.
Neye yatırım
yapacaksın?
Şartlı bonolar, ya
da güvenilir başka bir şeye.
Umarım işe yarar.
Öğle yemeğinde
arayacağım.
Lanet olsun.
Yeteri kadar
kazanamıyorum.
Nabersiniz tembel
tenekeler?
Ne oldu?
Yataktan mı düştünüz?
Ben Jim Baxford.
Hayır, hayır ikinci vardiyadayız.
Senin için öğle
yemeği, bizim için kahvaltı vakti.
Kapa çeneni de otur
şuraya seni için de sipariş verdik.
Hatırlaması kolay.
Tom cheeseburger alıyor, Jim chili.
Soğuk chili her seferinde de şaşırıyor.
Ama her seferinde
bitiriyor.
Birkaç gün sonra
ofisi ara.
Ararım o zaman.
Peki, parama ne oldu?
Jim gerçekten gitmem gerek.
Ben şeydeyim Birkaç gün sonra konuşuruz Alo?
Öyle demek istedi, düşündüğü
şey oydu.
Allah kahretsin.
Hey adamım.
Puşt herif.
Kimdi o?
Simsarım, telefonu
yüzüme kapatıyor.
Bugünlerde herkesin simsarıyla
arası bozuk.
Frank ve ben
emeklilik fonundan %20 kaybettiğimizi yeni
öğrendik.
Rüzgâra karşı işemek
gibi hepsi birden gitti.
Bilmiyorum, kötü
yatırım yapmak bizim gibi aptalların bir parçası.
En azından bazı
yönetim toplantılarına göre böyle.
O toplantılar
tamamen saçmalık!
Yöneticilerimiz
sadece kendileri için iyi olanı yapıyor.
O lanet olası
toplantılara kaç kişinin gittiğinin önemi yok.
Toplantılara
"toplu taşak kaşıma" adını vermeliler.
Freddy ile ben
çalışırken ne yaptık biliyor musun?
Parkta uyudukları için evsizleri
tutukladık ve birkaç sersemi yolun ortasında
yürürken gördük.
Ama gerçek suçlular şehrin merkezinde, Wall Street'teler.
Bir senede
kazandığımızdan daha pahalı takım elbiseler giyiyorlar.
Ve o aşağılık
herifler Riker Hapishanesindeki hırsızların
çalmayı hayal bile edemeyeceği miktarda para çalıyorlar.
Ve eğer
yakalanırlarsa -ki yakalanmazlar- kollarına
bir bileklik takılır ve ev hapsi
alırlar.
Fahişelerin
geldiği malikânelerinde kalırlar.
Evet, güzel bir gece
geçirirler.
Geceyi birlikte
geçirmek isteyeceğin zengin fahişeleri
bunlar.
Wall Street
fahişeleri.
Wall Street bam, bam!
Hadi et o adamları anladın
mı, Hadi et.
Dostuma çok iyi
moral veriyorsunuz.
Sadece öylesine
konuşuyoruz, Jim.
Eminim iyi olacaksın.
Selam beyler, her
zamankinden mi?
Kızartmayı ben
söylemedim, onun.
Hallettim.
Biftek senin.
Chili'm nerede?
Geliyor!
Lanet olası chilim.
Sıcak olduğundan
emin ol.
Dondurucu soğuklukta.
Harika.
Buraya neden
geliyoruz bilmiyorum.
Yemekler berbat.
Ama mekân olarak iyi.
En azından sıcak.
Doğru.
Rosie nasıl, Jim?
Dayanmaya çalışıyor.
Zorlu bir yıl
geçiriyoruz.
Mücadeleci biri.
Ona en iyi dileklerimizi
ilet.
Olur.
Korkusuz biri Rosie.
İyi biri.
Karın nasıl?
Harika.
Beni aldatıyor.
Ne?
Bir şeye ihtiyacınız
olursa seslenmeniz yeterli beyler.
Ne oldu?
Polisim ve evliyim, kaçınılmaz
son.
Evet öyle.
Nasıl anladın?
Kısa mesajlarını
okudum.
Erotik mesajlar, söylemek
gerekirse.
Peki ne yapacaksın?
Önemsiz.
O şerefsiz her kimse onu eşek sudan gelene
kadar dövmek mi istiyorum, yoksa beni o
kadından kurtardığı için teşekkür mü
etmeliyim?
Tam bir muamma.
Başka bir şey
hakkında konuşabilir miyiz?
Kız arkadaşı
hakkında konuşalım.
Kimin, senin mi?
Haberlerde
görmüştüm, kiminle seks yapmak istersin diye konuşuyorlardı.
A. karınla ya da B daha cevaplayamadan şey ehh Mahvettim.
Evli çift yatağında
uzanırken kadın kocasına şöyle der, "ben
öldüğüm zaman yatağımıza başka kadın getirecek
misin?
" Adam cevaplar,
"olabilir.
" Kadın sorar,
"Peki, onunla evlenecek misin?
" adam
"belki" der.
Kadın sorar,
"Golf sopalarımı kullanmasına izin verecek misin?
Adam cevaplar,
"hayır!
Kendisi
solaktır".
Bir de neden
boşandığınızı merak edersiniz.
Sen doğru olanı yaptın
Jim.
Bir polis karısı ile
evlenmedin.
Gerçekten sevdiğin kızla
evlendin.
Evet, öyle.
Rosie kesinlikle
değerli biri.
Şerefe beyler.
Şerefe.
Jim ve Rosie'ye.
Simon Johnson, zengin
sınıfın Amerikan politikasını ele
geçirmesini izleyicilerimiz için aydınlatabilir misiniz?
Buna bir sürü örnek
var Goldman Sachs'ın yardımcı başkanı Robert Rubin, Clinton
döneminde hazine müsteşarıydı, görevden
ayrıldığında yardımcı başkan oldu.
New Jersey valisi ve
NF Global başkanı Jon Corzine.
Bush döneminde
hazine müsteşarı olan John Snow Cerberus
Capital Management başkanı olunca görevi bıraktı.
Büyük sermayesi olan
bu şirket Dan Quayle ile de çalıştı.
Danışman olmak için
Merkez Bankası başkanlığını bırakan Allan
Greenspan.
Selam fıstık.
Selam yakışıklı.
Nasıl hissediyorsun?
Biraz daha iyi.
Güzel.
Finansal türevleri düzensizleştirme ve buna benzer türevlerden milyonlarca dolar gelir elde etmekten sorumlu
tutulabilir.
Goldman Sachs'ın CEO'su
Henry Paulson Bush hükümetinde hazine
müsteşarı olmak için Gold Sachs'ı 50
milyon dolar ile terk etti.
Yarın tedavim var, gelebilecek
misin?
Kesinlikle.
Bir de ödeme
hakkında
Bebeğim, bu işi düzeltene kadar kartları kullanırız.
Jim, kartların faiz
oranlarını daha yeni yükselttiler.
Zaten birkaç
faturayı oradan ödemiştim, yani Bebeğim,
her şey yolunda.
Peki, son zamanlarda
çok yoğun çalışıyorsun Biliyorum, ama
başka seçeneğimiz var mı?
Bunu bizim için
yapıyorum.
Tamam.
Yatağa geliyor musun?
Bir dakika içinde Pekâlâ.
Senatoda bankacılık
komisyonu başkanı olan Chriss Dodd 13
milyon dolar bağış toplamıştı.
Görünüşe göre Tamamdır, haftaya görüşürüz.
Hadi gidelim buradan.
Jim Ne işler dönüyor?
Benden duyduğun için
üzgünüm ama bonoların borsadan
D-listesine alınmış.
D-listesi de neyin
nesi?
Şu sıralar bir
soruşturma yapılıyor.
Neyi soruşturuyorlar?
Bazı yatırım
belgelerini soruşturuyorlar.
Senin birikiminin
büyük bir kısmı kâğıda dönüştürülmüş ve
bu biraz şüphe uyandırıcı.
Ne demek olduğunu
bilmiyorsun Hayır, bilmiyorum.
Şu anda kimse
bilmiyor.
Sen simsarımsın,
bilmen gerekirdi.
Paramı nasıl şüpheli
bir şeye yatırabildin?
Sadece riskiz
yatırım yaparım.
Sanırım bu işin
arkasında şirketin kendisi var.
Bak, gerçekten başka
bir şey söyleyemiyorum.
Bu olay aynı kartopu
gibi.
Soruşturma sona
erene kadar bekleyeceğiz, ama Demek
istediğim, yatırımın gayet iyi gözüküyordu.
İyi de olmalıydı
ama birden her şey değerini kaybetti.
Asıl soru, şirket
yatırımın iyi veya kötü olduğunu biliyor
muydu?
Sadece risksiz yatırım
yaparım demiştin.
Öyle.
Öyle ama ben
sadece bir oyuncuyum değil mi?
Bütün oyun elimde
değil.
Bu olay yüzünden
tek zarar gören sen değilsin.
Senin yatırımın,
benim yatırımım, diğer talihsiz insanların yatırımları Talihsiz mi?
Talihsiz insanlar?
Bana söz
vermiştin, bana öyle demiştin Benim yatırımımı yüzde 8 ila 10 arasında
arttıracaktın.
Evet, şirketimin
bana söylediği şey buydu.
İyice aradım,
araştırmamı yaptım.
Müdürüm tüm
müşterilerimi buna yönlendirmemi söyledi.
Parayı başka neye
yatırdın?
Ticari
gayrimenkul hisselerine.
Demek istediğim
binalar gayet iyi gözüküyordu.
Spekülasyonları
kontrol ettim, Araştırmamı yaptım.
Tam kapasiteye
çıkacaklarmış gibi gözüküyordu, tamam mı?
Bahsettiğin bu
binaları tam anlamıyla denetledin mi?
Bu binaları
denetledin mi?
Araştırmayı yapan
kişiler bana bunun gerçekten iyi bir
fırsat olduğunu söylediler.
Peki şimdi ne
yapacağız?
Soruşturmaya ilişkin
birkaç bilgi bulacağız.
Bütün olay açığa
çıkana kadar biraz zaman kaybedeceğiz.
Yani bana bütün
paramı kaybettiğimi söylüyorsun.
Hayır, böyle olması
şart değil.
Çok büyük davalar
olacak.
Sadece paramı geri
istiyorum.
Jim, yatırımların
işleme şekli böyle değil.
Oynamak için para
harcamalısın.
Benim için bu lanet olası
bir oyun değil.
Hayatım boyunca
biriktirdiğim para bu, seni aptal.
Seni anlıyorum.
Acını
hissedebiliyorum, gerçekten.
Ben de çok para kaybettim.
Ama yatırımların işleyiş şekli bu dostum.
Üzgünüm.
Hem kazanırsın hem de kaybedersin.
Satışlarda durumumuz
nasıl?
Yüzde 20'deyiz.
Katılıyorum ama
fiyat düşmeye devam ediyor.
Yüce İsa.
Fiyatlar kaça
düşüyor?
Hiçliğe mi?
Şu an bir şey
diyemeyiz ama müşteriler güvenilirliğimizi sorgulamaya başladı.
Güzel, bazı şeyler
hiç değişmez.
Tamamdır, beni
bilgilendirmeye devam et.
Rosie?
İçerdeyim.
Üzgünüm geciktim,
işte arkadaşın yerine baktım.
Her şey yolunda mı?
Evet, iyi.
Bana anlatabilirsin,
biliyorsun değil mi?
Biliyorum.
Banka aradı.
Banka mı aradı?
Ne dediler?
Bilmiyorum, mesaj
telesekretere düştü.
En kısa zamanda
araman ya da şubelerine gitmen
gerekiyormuş.
Mortgage ya da faiz
oranıyla alakalı bir şey sanırım.
Arayacaktım ama
Bankayla ben ilgilenirim.
Yarın ararım.
Bir de bu var.
Simsarımdan gelmiş.
Jim neler oluyor?
Bebeğim, bir şey
olduğu yok.
Endişelenmeyi
bırakmalısın.
Önemsiz işlerle ben
ilgileneyim, olur mu?
Sen iyileşmelisin.
Tamam, bir duş
alayım, biraz da müzik birkaç da mum
yakayım.
Mum mu yakacaksın?
Evet, bana eşlik etmelisin.
Pekâlâ.
Tamam.
Jim, ne
söyleyeceğimi bilemiyorum.
Benimle dalga mı
geçiyorsun?
Paramı gayrimenkule
yatırmamı söyleyen sendin.
Burada başka bir 60
binden daha sorumlu olduğum yazıyor.
Aklını mı kaçırdın
sen?
Jim, böyle olacağını
hiç kimse öngöremedi.
Sana dava açacağım.
Sana dava açacağım
lanet olası.
Sadece sakin ol,
olayın aslını öğreneceğiz.
Birkaç gün benim
yerime bakman lazım.
Merak etme adamım.
Problem mi çıktı?
Bir şeyler olmak
üzere.
Hayır o iyi, birkaç
işle ilgilenmem gerekiyor.
Tamam, kendine iyi
bak dostum.
Tamam.
Yatırım yaptın ve
kaybettin şimdi de giderlerini ve
zararlarını kapatmak için para istiyorlar.
Kolay, dava
dosyasını hazırlarım.
Yani 60 bini ödemek zorunda
değil miyim?
60 bini veya başka
hiçbir faizi ödememen için gerekeni
yapacağım.
Ama ilk yatırımın
için ADA ile konuşman gerekiyor.
Galiba her şeyinle buna odaklanman lazım.
Hayatım üzerine
bahse girmekten iyidir.
Şimdi de benim
ücreti konuşalım.
Şikâyeti hazırlarken
peşinen 10 bin dolar isterim.
10 bin mi?
Ben de 10 bin yok.
Sorun değil, ucuza
çalışan birçok avukat var.
Jim, yaptığın
yatırım ile ilgilenmiyorum.
Ortada bir suç var gibi
gözüküyor ve bölge savcılığı bu durumla
ilgilenecektir.
Eğer doğruysa, eğer
hasarların için dava açmak istersen sana
yardım etmekten memnuniyet duyarım.
60,000 dolar
talebine ve faizlerin birikmesine karşı
tedbir amacıyla şikâyeti doldurmaya
başlamalıyız.
Kusura bakma Jim,
ama senin davanı incelemek için 40 saat harcadım.
10 bin doların olduğunda tekrar
gel.
En düşük ücretim bu.
Kredi kartıyla ya da borç alarak
halledebilirsin.
Elimden gelenin en iyisi bu.
İronik bir şekilde ben de yatırım yapmakla
biraz ilgilenirim.
Avukatlar yardımıyla, genellikle ödediğini
geri alırsın.
Ne yapabileceğime bakacağım.
Ara beni!
Ya da arama İyi misin?
Evet, takılıyorum
öyle.
Şu arka kapının açık
olması gerekmiyor muydu?
Görmeyeli nasılsın?
Nasılsın dostum?
Bugün bir şey
kaldırabildin mi?
Her bokun aynı olduğu
başka bir gün.
İnanılır gibi değil,
60 bini ödemeni mi bekliyorlar?
Herkesin başına
geliyor, ortak hesaptan 18,000 kaybettim.
Oğlumun üniversite
parasıydı.
Arkadaşlarım da
varını yoğunu kaybetmişti.
Bittim ben.
Niye?
60,000 doların yok mu?
Ne sanmıştın?
Ailenden borç alamaz
mısın?
Mümkün değil.
Tamamen batık
durumdayım ama birkaç kuruş bulabilirim.
Bizim çocuklarla
biraz para toplayabiliriz.
Beyler, beyler
Parayı ödemeyi reddedeceğim.
İşe geri dönmeliyiz.
Yemekler benden, tamam
mı?
İzin verin.
Teşekkürler beyler,
minnettarım.
Biraz daha dayan.
Durum sadece daha da
iyiye gidebilir.
Evet.
Para üstünüz?
Sende kalsın tatlım.
Teşekkürler.
Görüşürüz.
Jim Bende 10 bin var borç verebilirim.
Lütfen Jim, dinle beni
dostum.
Sean, unut bunu.
Kız arkadaşım yok,
ailem yok.
Hiçbir şeyim yok,
tamam mı?
Sana yardım etmeme
izin ver.
Benim için önemli
bir şey.
Senden alıp avukatın
parasını ödeyebilirim.
Biraz daha dayan.
Ayarlanabilir oran
denilmesinin bir sebebi var.
Konut piyasası
değiştikçe faiz oranı da değişiyor, işler
böyle yürüyor.
Ödeme primlerim bir
anda iki katına çıktı.
Bu faiz oranlarıyla
devam edebilmemin imkânı yok.
İyi bir anlaşma
imzalamışınız.
Faiz oranlarının
piyasa ile uyumlu olması şartların
arasındaydı.
Yeniden finanse
edebilir miyiz?
Kredi notunuz
geçtiğimiz birkaç gün içinde önemli bir
darbe almış.
Ve karınız, son
birkaç yıldır çalışmıyordu değil mi?
Evet, o hasta.
Tüm bunların
ışığında yeniden finanse etmek bankamız açısından fazla sağduyulu olmaz.
Yani beni
kazıkladınız mı?
Hayır, hayır ben değil.
Yukarıdan belirlenen
kurallar böyle.
Benim elimde olsaydı
elbette size yardım ederdim.
Evinizi satmayı
düşünebilirsiniz.
Piyasa bu
durumdayken satamam.
Üzgünüm, başka ne
söyleyebilirim bilmiyorum.
İflasınızı
açıklayabilirsiniz, birçok insan bunu yapıyor.
Hadi git.
Makul bir tepki,
sanırım.
Selam!
Selam.
Bankada mıydın?
Evet.
Ne için çağırmışlar?
Dediğim gibi,
endişelenmene gerek yok.
Tamam mı?
Güzel.
Bu konuda hiçbir
sorunla karşılaşmayacağını biliyordum.
Bir arkadaşımdan
aldım.
Umarım işe yarar.
Yarayacak.
Bu olaydan canı yanan diğer yatırımcıları
bulup toplu dava açabilir miyiz bakacağım.
"Toplu taşak
kaşıma.
" Nedir o?
Sadece şaka.
Galiba hiç komik
değil.
Hak arama sırası
geldiğinde kalabalık olmanın verdiği gücü
küçümseme.
Umarım.
Peki, bu 60 bin
talep eden mektup hakkında ne yapacağız?
Karşı tarafla
irtibata geçeceğim.
Senin avukatın
olduğumu bilsinler.
Bu sayede ödeme
yapmayacaksın.
Bu işten çıkmanın
başka bir yolu olabilir.
Suçu kabul
edebilirsin.
Böylece tüm bu dram birdenbire bitebilir.
Aklında ne var?
Eğer sadece 60,000
ile gitmene izin verseler ilk
yatırımınızdan vazgeçer miydin?
Düşünmeli miyim?
Düşünmen gereken bir
şey.
Emlak piyasasının
tekrar yükselmesi için yıllar
gerekebilir.
Bir şekilde
mahkemeyi bu adamları durdurmak için
tedbir ödemeye ikna edebilirsem bu
davadaki yılların faizi senin aleyhine olur.
Bu hamle işe yarayacak
değil mi?
Büyük ihtimalle, ama
kanundaki hiçbir şey kesin değildir.
Bunu sadece bir seçenek
olarak sundum.
Ama eğer senin topla
biraz oynayıp geri çekilmeni istiyorlarsa
topu alıp arkana saklayabilirsin.
Güzel olurdu, değil
mi?
Tamam, çok fazla düşünmeye
gerek yok.
Harekete geçme vakti.
Biraz düşünmem lazım.
Bana ödemeyi yaptın.
Davaya
hazırlanabilirim.
Ya da karşı tarafla anlaşmaya
çalışırım.
Biri olmazsa diğeri
olacak.
Bir güne ihtiyacım
var.
Yarım gün daha iyi
olur.
Tamam, bölge
savcısının asistanıyla görüşmem var.
Tamam, güzel.
Mektubun içine
koyarım.
Sağ ol.
Neler olduğunu haber
ver.
Üzgünüm Bay Baxford,
aradığınızda ajandayı iki kere kontrol ettiğimden eminim ama Bay Marwood'un bugün sizinle
görüşmek için zamanı yok.
Üç kere aramıştım.
Üzgünüm, isterseniz
mesajınızı iletirim.
Peki, belki benim
için birkaç soruyu cevaplarsınız.
Korkarım size bu
konuda yardımcı olamam.
Yasal bir sekreter
bile değilim, sadece asistanım.
Sadece asistan Bahaneniz bu mu?
Burada neler
döndüğüne dair bir fikriniz var mı?
Hatta adımı hiç
duydunuz mu?
Hayır, üzgünüm
efendim.
Hayır, duymadım.
Duymadın.
Myra, kahve lütfen.
Sizinle konuşmam
gerek.
Bay Marwood!
Bay Marwood çok
meşgul.
Lütfen, sizden gitmenizi istemek zorundayım.
Onunla konuşmam
gerek.
Beni güvenliği
çağırmak zorunda bırakmayın.
Güvenlik benim, seni sürtük.
Lanet olası ellerini çek üzerimden.
Bugün nasıl geçti
bakalım?
Aşağılık herifin
benim için vakti yokmuş.
Ama randevun vardı
dostum.
Evet.
İyi misin?
Patterson Hukuk
Grubu'nun sesli mesaj sistemindesiniz.
bip sesinden sonra mesajınızı
bırakabilirsiniz.
Adi herifler,
telefonlarını asla cevaplamıyorlar.
Şey para hakkında
Geri ödeme konusunda derdin olmasın.
Biriktirmesi biraz
sürse de önemsiz bir miktar.
Minnettarım.
Her şeyi denedim, bölge
savcılığına gittim avukata gittim bankalara bile Sistem hileli anasını satayım.
Hadi ama bu işleri bilirsin
sen.
Evet.
Aynen öyle.
Hadi acıyı dindirmek
için biraz alkol alalım.
Belki de bu işin
nasıl yürüdüğüne dair en iyi örnek AIG
kurtarması denilebilir.
AIG iflasını
açıkladığında Hanımefendi, kendisine tonlarca
mesaj bıraktım.
Komisyonculuk
şirketlerinin kovuşturmasında baştaki
kişi o değil mi?
Evet, birkaç davadan sadece
bir tanesi.
Onunla acilen
konuşmam gerekiyor, mesela şimdi.
Paranın tamamı
Goldman Sachs borçlularına ödenmişti.
Bir şirket iflas ettiğinde parasının tamamını almayı bekleyemezsiniz.
Çünkü iflas eden firma borçlarını
ödeyemez.
Teşekkür ederim.
Parasının yarısını
almayı beklersiniz, ama hayır Vergi mükelleflerinin ödediklerinin tamamı Goldman Sachs'a gider.
Hatta hazine müsteşarlığının
bile Occupy Wall Street protestolarında birkaç
bin kişi Anlayamıyorum.
Neden Amerikan halkı bu konuda
bir şey yapmıyor?
Ortada suç var.
Bu bariz bir şekilde dolandırıcılık ve çıkar
çatışmasıdır.
Devletin yürüttüğü bir soruşturma yok.
Ücretler yatmaya devam ediyor.
Hatta birisi şu anda ücretine bakıyor.
Ve oradaki bilgiler hâlâ rahatlıkla
incelenebiliyor.
Bunlar aramızdaki suçlular.
Şimdi de bankalar, hükümete
gösterdiğimiz güvenin aynısını onlara göstermemizi
istiyor.
Bankalar fikirlerle ticaret
yapar.
Türevleri ise sadece bir
ileri bir geri alırlar.
Bu işin sonra ermesi
lazım, böyle olmaz.
Yatırımlarımızı
gerçek parayla yapmalıyız.
Zengin bir adamın
ortaya sürdüğü kâğıt parçaları ile değil.
Merhaba hayatım.
Merhaba.
Burada ne yapıyorsun?
Bu sabah tedaviye gidecektin
değil mi?
İptal ettirdim.
Kartlarımız son
sefer gittiğimizde dondurulmuştu.
Borç için devamlı
evi arıyorlardı.
Ben de bankayı
aradım ve Neler olduğunu biliyorum.
Beş parasız kaldık
değil mi?
Bütün paramızı o
fona yatırmıştık ve
Hepsi gitti değil mi?
Jim Jim, sorun değil.
Anlıyorum, sen sen sadece beni korumaya çalıştın.
İşler yoluna girecek.
Paramızı geri
alacağım, bu işi çözeceğim.
Bütün bunlar seni
çok yordu.
Benim yüzümden
saçların beyazladı, kırışıklıkların çıktı.
Her şey düzelecek, sen
de iyi olacaksın.
Hayır olmayacağım.
Ama sorun değil.
Ben, ben gerçekten bir bebeğimiz olsun isterdim.
Sana benzerdi ve ben hayattan başka bir şey istemezdim.
Bebeğim, böyle
konuşma.
Evi satacağız
Jim Düzelteceğiz,
sadece Avukatımı arıyorum.
Ben Jim Baxford.
Bay Patterson'la
görüşecektim.
Bekleyin lütfen.
Evden
menedileceğimize dair bir posta aldım.
Bu emlak saçmalığı
yüzünden banka da bizimle ilişiğini
kesti.
60 bini
kaybedeceksem yatırımımdan feragat etmemi
önermiştin.
Ama bana zamanında cevap
vermemiştin.
Eğer daha erken
söylemiş olsaydın
Seni aynı gün içerisinde aramıştım.
Eğer doğru
hatırlıyorsam Cuma, akşama doğru 4'te
aramıştın.
Yani onlara Pazartesi
veya Salı'dan önce dönüş yapamazdım.
Büyük kaybım için
Şu yardım şeyi hakkındaki çalışman ne durumda?
Simsarın iflas etti.
Mülklerini ise başka
bir şirket satın aldı.
Şu anda karşı hamle yapacağımız
kimse kalmadı.
Simsarının
iflasından erteleme dönemi denilen şeyle
ilgilenmesi için iflas avukatı tutabilirsin.
Yoksa başın ağrıyabilir.
Peki emlak şirketi
ne oldu?
Onlar da iflas
mahkemesinin koruması altında.
İflas yasalarına göre iflas eden bir şirkete karşı mahkemeden izin çıkarmadan bir şey yapamazsın.
Karışık bir durum.
Neden bunu daha önce
söylemedin?
Seni neden tuttum
ben?
2 haftadır
görüşmüyoruz ve içteki mali işlerden
kesinlikle haberim yoktu.
Bu iflas benim için
de sürpriz oldu.
Yapabileceğin en iyi
şeyi sana söyleyeyim 60 bini öde Ben de daha fazla ödemeni önlemek için şu ihtiyati tedbir olayına hazırlanayım ve senden başka para da istemiyorum.
Buna ne dersin?
Ben de 60 bin falan
yok.
Jim, başka biri
arıyor.
Daha sonra görüşelim
Hepsi benim hatam.
Senin hatan değil.
Hasta oldum ve bizi
bir sürü borca soktum.
Senin hatan değil.
Bankaların, CEO'ların Jim, bu olayların seni soktuğu durumdan
nefret ediyorum.
Özür dilerim.
İşe gitmem lazım.
Jim Jim Andy,
beni mi görmek istedin?
Evet, içeri gel.
Kapıyı kapatır mısın
lütfen.
Jim son birkaç gündür avukatlarla ve icra kurumlarıyla görüşüyoruz.
Görünüşe göre çok
fazla borcun var.
Düşündüğün gibi
değil.
Senin hakkında karar
çıkardılar.
Aylık ücretinin bir
kısmına el koyacaklar.
Ne kadar?
Her ay 800 dolar.
Tamam adamlara bir şey vermeden önce avukatımla konuşayım.
Jim, üzgünüm ama
seninle daha fazla çalışamayız.
Paramızı koruyan
çalışanlarımızın ekonomik sorunları olmaması
gerekir.
Dediğimi anladın mı?
Eli kolu bağlı bir
şirketiz.
Sigortamızı
kaybediyoruz müşterilerimizi
kaybediyoruz.
Bu şartlar altında burada
çalışmana izin veremeyiz.
Nasıl göründüğünü
düşün, hiç iyi gözükmüyor.
Tazminatın Peki sigortadan alacağım para?
Rosie hasta
olduğundan beri Onun için bütçe uzlaşma yasasından
faydalanabilirsin.
Ayda 600 dolar,
bununla karıma nasıl bakarım?
Bu çek senin kıdem
tazminatın.
Ama sana mesailerin
için borçluyuz.
Geç saatlere kadar
çalıştın, sadık bir elemandın.
Bu yüzden çek yerine
sana nakit veriyorum.
Küçük bir miktar,
9,000.
Nakit daha iyi.
Bankacılar ve icra
memurları asla bilmesin, aramızda
kalsın.
Minnettarım.
Ayrıca silahını ve
personel kartını da almam gerekiyor.
Jim dostum, dinle
Üzgünüm dostum, bilmiyordum.
Şu anda telefona
bakamıyorum mesajınızı bırakın.
İyi günler.
Nasılsın Jim?
Benim, Sean.
Böyle olacağını
bilmiyordum, tamam mı?
Gerçekten üzgünüm.
Seviyorum seni
dostum, lütfen ara beni.
Rosie?
Rosie?
Rosie?
Rosie Bebeğim
Bebeğim?
Aman tanrım, bebeğim Aman tanrım, olamaz Rosie?
Rosie 911 Rosie,
Rosie
Tanrı
bize kendini birçok gizem ile gösterir.
Beklenmedik bir ölüm bunlardan en zorlusudur.
Ama bu gerçekleştiğinde
Tanrı bizi ölümün soğuk nefesiyle yüzleştirdiğinde sahip olduğumuz tek şeyin affedicilik olduğunu
anlarız.
Daha iyi bir hayat için kızgınlığımızı sineye
çekmeli ve kaybettiklerimize bakmalıyız.
Var mı Rab'den başka Tanrı?
Tanrımızdan başka güven var mı?
Tanrı beni güçle donatır yolumu kusursuz kılar.
Ayaklar verdi bana, geyiklerinki gibi doruklarda tutar beni.
Bana savaşmayı öğretti kollarımla tunç bir yayı gereyim diye.
Bana zafer kalkanını bağışlarsın, Sağ elin
destekler alçakgönüllülüğün yüceltir
beni.
Bastığım yerleri genişletirsin burkulmaz bileklerim.
Kovalayıp yetiştim düşmanlarıma hepsi yok olmadan geri dönmedim.
Ezdim onları, kalkamaz oldular ayaklarımın altına serildiler.
Savaş için beni güçle donattın bana başkaldıranları önümde yere serdin.
Düşmanlarımı kaçmak zorunda bıraktın Benden nefret edenleri yok ettim.
Jim ve Rosie'yi
aradınız.
Şu an evde değiliz ama
mesajınızı bırakın biz sizi ararız.
Selam Jim, benim Sean.
Cep telefonuna cevap
vermiyorsun.
İyi misin?
Ne söyleyeceğimi
bilemiyorum.
Seni düşünüyordum
dostum.
Umarım iyisindir,
seviyorum seni.
Ara beni lütfen.
Jim ve Rosie'yi
aradınız.
Şu an evde değiliz
ama mesajınızı bırakın biz sizi ararız.
Merhaba Jim.
Biziz, Fred ile Frank.
Bir ara öğle
yemeğinde bir araya gelelim diyoruz.
Bir akşam da toplanıp
maç izleriz.
Su gibi içki içeriz.
Özledik seni dostum.
Aferin, aferin!
Çok fazla çalışan biricik sekreterime teşekkürler.
Sanırım geçen
haftadan sonra Bay Marwood çok meşgul.
Çok güzel!
Bazılarımız için
sendeleyerek eve gitme vakti.
Güzel bir hafta sonu
geçirin çocuklar, bunu hak ettiniz.
Alo?
John, ne var?
Hadi ama John, o iş
için saat oldukça geç.
Gerçekten, şimdi bu
konu hakkında konuşmak istemiyorum.
Beni yarın
arayabilir misin?
Tamam, tamam
teşekkürler.
Bay Marwood, ben Jim
Baxford.
Evet.
Size birkaç kere
mesaj bırakmıştım, galiba 20 tane.
Benim hiç zamanım yok, konuşmak istersen Tüm birikimimi kaybettim.
Evimi, işimi, karımı Jim, karının seni terk etmesi benim suçum
değil tamam mı?
Beni terk etmedi,
öldü.
Hay Hadi ama dostum.
Sana söylüyorum Git başımdan!
Amerikan
ekonomisinin istikrarı politik
yelpazenin ötesinde bir şey.
Amerika onlarca
yıldır benzeri görülmeyen bu ekonomik
büyümenin keyfini çıkarıyor.
Ama ne büyük
talihsizlik ki bu büyüme dağ kadar borca
neden oldu ve şimdi sonuçlarına katlanma vakti.
Ekonomik çöküş
kuvvetlendikçe görüşler bu düşüşü nasıl
durdururuz şeklinde değişti.
Krize istediğiniz kadar başka bir
isim verin ama bu hâlâ o eski oyun.
Zengin daha da zenginleşir, fakir daha da
fakirleşir.
New York News 7'den
herkese teşekkürler ve iyi geceler.
Vay canına, Dan!
Bu harika bir şey!
Nasıl yaptın bunu?
Yeni mortgage teşvik
oranları ile bu çok kolay oldu.
Anlat bakalım Harika
görünüyor, her şeyden kurtulduk.
Harika, olağanüstü.
Peki bu kadarı sence
yeterli olacak mı?
Kesinlikle, banka
oldukça iyi durumda.
Ama müşterilerimiz o kadar da iyi değil.
Tamam, elimizdeki
tek numara bu Denedik ve oldukça iyi
oldu.
Haklıyım değil mi?
Evet, başından beri haklıydın.
Tamam, peki Bu gerçekten de duymak istediğim şeydi.
Mali notu
düşürerek şirketleri hatta ülkeleri
ortadan kaldırabilirler.
Etkili olarak son Wall Street şirketi devlet yardımı aldı.
Asıl soru, onların
neye Diğer birçok finans şirketi gibi Leman
Brothers da bu fırtınaya yakalandı.
En çok rağbet
görenlerden olan emlakçılık Merkez Bankası'nın finans şirketleriyle mücadele
için gizli fonlarında 7. 7 trilyon var.
Çok dikkatlice
izliyoruz
Hükümetin rol yaptığına inanan bir kitle var.
Çok açık konuşacağım.
Verdiğim kararların
ve yaptığım hamlelerin tamamen
arkasındayım.
JP Morgan Chase 31
milyar kazandı ve kayıplarını
üstlenecek.
Borçlar hiçbir şeye
bağlı olmadan geldi.
Öte yandan, sonunda
alt tabaka net bir şekilde bıraktı ve yatırımcıları
birden bire küçük Hükümet adım attı ve
kendisinden olanlara yardım etti.
Milyon dolarları
israf etmeye devam ediyorlar Bu olayları
kullanarak daha uygun görüşmeler Jim ve Rosie'yi aradınız.
Şu an evde değiliz ama mesajınızı bırakın biz sizi ararız.
Bay Baxford, ben
bankadan Walt.
Mortgage'nız hakkında
birçok posta ve mesaj yolladık.
O gün
konuştuğumuz gibi bankanın evinize el
koymaktan başka seçeneği yok.
Herhangi bir sorunuz
olursa aramaktan çekinmeyin.
Jim ve Rosie'yi
aradınız.
Şu an evde değiliz ama mesajınızı bırakın biz sizi ararız.
Artık telefonlara
cevap vermiyorum.
Aramaktan vazgeçin,
sizinle konuşmak istemiyorum.
Bay Baxford.
James Baxford.
Siz James Baxford
musunuz?
Tahliye
bildiriminiz, cebri icra için.
Bunu yapmak hoşuna
mı gidiyor?
İnsanları sokağa
atmak?
Üzgünüm efendim ama bu
belgeyi imzalayıp eşyalarınızı
toplamanız gerekiyor.
Mülkü boşaltmanız
için 48 saatiniz var.
Efendim, eğer
eşyalarınız 48 saatin sonunda hâlâ
burada olursa yetkililer zorla çıkaracak.
Yani bunu
imzalamalısınız.
Bu kâğıt parçasını
alıp kıçına tıka.
Siz bilirsiniz Bay
Baxford, uyarıyı yaptık.
Yüksek sesle müzik dinlemek
yok!
O arızalı,
merdivenleri kullan.
İşten bahsetmişken,
Jim nasıl?
Bilmiyorum
Ne yapıyormuş diye bi arayalım.
Son zamanlarda
aklımda.
Merhaba Jim, senden
bahsediyorduk.
Hoparlöre veriyorum,
tamam mı?
Merhaba dostum, seninle
öğle yemeğini özledik.
Evet, gelip bize
katılmalısın.
Birazcık daha zamana
ihtiyacım var çocuklar.
Kendine yeterli
vakti ayır.
Senin için burada
olduğumuzu bil yeter.
Sakın bizden kaçma.
Tekrar ayaklarının
üstünde durmana yardım edeceğiz.
Gerçekten
minnettarım çocuklar, yakında görüşürüz.
Tamam.
Tamam dostum.
Görüşürüz.
İşte sorduğun 2
parça bu.
Parayı getirdin mi?
İyi görünüyor.
Nerede hizmet
yapmıştın?
Onuncuda Keith Stack önermişti.
Stack iyi bir
askerdir.
Evet.
Şarjörlerini unutma.
Sormam gereken bir
şey var Kolluk kuvvetleri ile öyle ya da
böyle bir ilişkin var mı?
Polis değilim,
sadece kişisel güvenliğini düşünen sıradan
bir vatandaşım, tamam mı?
Tabi Bomba var mı?
Evet, 2 tane parça
tesirlim var.
Ne kadar?
Bir yüzlüğe ikisini
de veririm.
Kişisel güvenliğin
için mi?
Eğlenmek için.
Bombalar
eğlencelidir.
Kendini zorlama.
Hey, adi herif!
Özet geçmek
gerekirse, çok bilinen bir komisyonculuk şirketinin yönetim kurulu üyesi arabasına giderken
vuruldu.
Cinayet özellikle
işlenmiş gibi gözüküyor.
Muhabirimiz
gelişmeleri bildirmek için olay yerinde.
Teşekkürler,
olayın soruşturması devam ediyor Şu anda belirli bir şüpheli yok.
Öte yandan kurbanın finans
sektörüyle olan bağı yüzünden
öldürüldüğü düşünülüyor.
Polis ipuçlarını
aramaya devam ediyor.
Basın sözcüsü ise
bugün bir açıklama yayınladı ve bu olaya
sanki Amerikan seçmenlerinin büyük bir bölümü
Birleşik Devletler'in tüm ekonomisinin çökeceğine inanıyor.
Kredilerin çeşitli
türleri benzeri görülmemiş borçları
kabul eden tüketiciler için hazır.
son Wall Street
şirketi devlet yardımı aldı.
Bu birazcık da ahlâk
konusu, bu adamların yenmesine izin veremeyiz.
Ayrıca paramızı Birleşik
Devletler hükümetinden geri istiyoruz.
Bankalara kurtarma parası
veriyorlar.
Biz de istiyoruz.
Hukuk şirketi olan Leman
Brothers'ın iflası yasal ücretlerle 850
milyona mal oldu.
Buna masaj salonu ve
ıstakoz yemeği ücretleri dâhil.
Parasını kaybedip
hiçbir şey alamayan insanlardan önce 20
civarında avukatın her biri 40 milyon kazandı.
Gerçekten ilginç
olan şey ise hükümetin bu masrafları
kapatacak sermayesi olmayan insanlarla
birinci elden görüşüp onları
ödüllendirmesi.
İnsanlar haklı
olarak çok kızgın.
Elimize geçen tüm
bilgileri aradan sonra vereceğiz.
Bu spekülasyon fonun
değerini yükseltti.
Charlotte bunu
okudun mu?
Ofisin güvenliği
benim için biraz arttıralım.
Elbette.
Gerçek olamaz.
Hey, şuraya bak!
Jim!
Nabersin dostum?
Nasıl gidiyor?
Dostum!
Nasılsın?
İyisin dostum.
Jim, seni gördüğüme
sevindim.
Nasılsın, iyi misin?
Evet, iyiyim.
Oldukça iyi.
Hadi ama yapma
dostum.
Yaptım bile,
özlemişim sizi.
Ben de.
Öğle yemeklerinin
tadı çıkmıyordu.
Nasıl gidiyor
anlatsana?
Pek bir şey yok Sadece kendi hâlimde takılıyorum.
Çalışıyor musun?
Çalışmıyorum.
Zor oluyor biliyor
musun?
Rosie gitti ve İyi değil.
Yapacak bir şey yok.
Bu arada,
taşınıyorum.
Taşınmak mı?
Nereye Bilmiyorum.
Başka bir şehre, başka bir eyalete.
Buradan gitmem lazım.
Her yerde Rosie'yi
görüyorum.
Beni delirtiyor.
Anlıyorsunuz değil
mi?
Anladım.
Evet, anlıyorum.
Bazen bende aynı
şekilde hissediyorum.
Karın seni terk mi
etti?
Hayır, beni neden
terk etmiyor anlamıyorum.
Galiba çözemeyeceğim.
Karın seni seviyor.
Evet, beni seviyor.
Seni seviyor,
mahalledeki herkesi seviyor.
Sorun da bu!
Onu daha terk etmedi.
Beni seviyor değil
mi?
Nereye gittiğini
bize söyleyeceksin değil mi?
Kesinlikle.
Ayrıca şu vurulma olayları varken burayı terk etmek için iyi bir zaman.
Evet, bir de o var.
Bütün şehir alarmda,
şuna bak.
Yüksek mevkidekiler
korkmaya başladı, olay büyüyecek.
Gerçekten mi?
Onu en kısa zamanda yakalayacaklar.
İyi olur.
Yüksek mevkidekiler çığlık atıyor.
Eğer her kimse
zengin bankacılardan nefret ediyor.
Bu da bize
milyonlarca şüpheli bırakıyor.
Bu herifi kim
yakalarsa büyük bir terfi alacak dostum.
O zaman sizi bu
dertten kurtarayım.
Neden bahsediyorsun
sen?
Benim.
Bir dakikalığına da
olsa yedin beni, tamam mı?
Ben ciddiyim.
Bana kalp krizi
geçirtecektin, derdin ne senin?
Evet, reuben kimindi?
Hep parmağını
sokarak getiriyorsun.
Özür dilerim.
İstemiyorum,
sandviçten cinsel hastalık kapacağım.
Mahvettin, ciddiyim.
Sandviçi yemeye
korkuyorum, uçuğum çıkacak.
Parmaklarına
prezervatif takmalısın.
Yapman gereken bu.
Sanırım spor
salonuna gidiyor, fark ettin mi?
Karım patlamaya
hazır!
Onu golf kulübümüze
kaydettirdim.
90,000 civarında
tuttu.
Delilik bu.
Sen delirmişsin.
Sana çok para
borçluyum.
Stancroft'u duydun
mu?
Merhaba Robert!
Benim Jim, Jim
Baxford.
Jim Baxford!
Merhaba, seni
gördüğüme sevindim.
Umarım şu küçük mali
felaketimizden sonra toparlamışsındır.
Pek sayılmaz, ama
uğraşıyorum.
Zorlu bir süreçti,
hepimizin kayıpları oldu.
Karıma Barbados'ta
tatil yapamayacağımızı söylediğimde beni
parçalara ayırdı.
Ama işler düzeliyor
değil mi?
Doğru, herkesin bana
durmadan söylediği şey bu.
Güven bana,
düzeliyor.
Sana yeni
kartvizitimi vereyim.
İşte burada, birkaç
yatırım fikrim var.
Eğer ilgilenirsen.
Haftaya öğle
yemeğinde buluşuruz, ne dersin?
Kaçmam lazım, seni
görmek güzeldi.
Seni de.
Ara beni.
Sıradaki
dinleyicimiz, buyurun.
O bankacıların
vurulmasına sevindim.
Bu ülkede artık
etkili bir kanun yok.
Benzin istasyonu soyunca 5 yıl
yiyorsun.
Ama Amerika'yı yok ederseniz 20 trilyon alıp yolunuza devam mı ediyorsunuz?
Şiddet çözüm
değildir Gus.
Şiddet bizim
hükümetimizin Irak ve Afganistan'daki resmi
çözümü değil miydi?
Yorumun için
teşekkürler Gus.
Sıradaki
dinleyicimiz, kendinizi tanıtır mısınız?
Neden Gus'ı
yayından aldınız?
Ben evimi kaybettim ama Wall
Street serbestçe takılıyor.
Evet, bugünkü
programımızda dinleyicilerimize
ayırdığımız sürenin sonuna geldik.
Piyasa durumuna
bakalım.
Amerikan doları 1.
31'den karşılık görüyor Robert'la
görüşüyorsunuz.
Robert, benim Jim.
Jim, nasılsın?
Buna inanamayacaksın
ama pokerde 50 bin kazandım.
Aklım almıyor.
Her neyse, neye
yatırım yapacağım konusunda tavsiyeye ihtiyacım var.
- Yeni bir fonumuz
var.
- Harika, kahve
içmeye ne dersin?
- Ofisimin yanındaki
mekânda mı?
- Evet, her zamanki
kahveci.
-Tamam.
-Yarın saat 9'da.
-Anlaştık.
-Tamam o zaman
görüşürüz.
Evet ama gördün mü?
8-5-6'nın 9-2-5'e
fırlaması lazım.
Hayır, hayır sağdaki ekrana bak.
Hayır, bu hisseleri
hemen satmamız lazım.
Bu hisseleri
bırakmalıyız.
Diğer tarafa
bırakmalıyız, o tarafta daha çok puana ihtiyaç var.
Kahretsin patron ben değilim Sessiz ol.
Konuşman bir şey değiştirmeyecek.
Lütfen, karım hamile.
Maggie, hemen
güvenliği ara!
Neler dönüyor burada?
Karına git ve
müteşekkir ol, puşt herif.
Hadi defol git
buradan!
Hadi!
Acele edin, koşun!
Hadi!
Anlaşıldı, 38. kat!
38. kat!
Polis bugünkü
silahlı saldırının son zamanlardaki cinayetlerle
ilgili olup olmadığını araştırıyor.
Öğrendiğimiz
kadarıyla kurbanların hepsi borsa skandalıyla
alakalı kişiler.
Peki bu olay dolandırıcılık suçlamalarına dava açılmaması
ile mi alakalı?
Saldırganın hâlâ
binanın içinde olduğunu biliyoruz.
Çık git buradan.
Dışarı!
Dışarı çıkın!
Ne istediğini
bilmiyorum ama bu şekilde alamazsın.
Otur bakalım, tam
oraya.
Otur yerine.
İddiaya girerim
çalışma masanı hiç o açıdan görmemişsindir.
Kim olduğumu
sandığını bilmiyorum ama İstediğin her
neyse, böyle elde edemezsin.
Sana konuş dedim mi?
Bankacı ile gangster arasındaki farkı öğrenmek ister misin?
Bir gangsterin daima kaçış planı olur.
Tamam Bu arada Kim olduğunu çok iyi biliyorum.
Hamptons'daki evinde oturmadığında
veya Central Park manzaralı terasında
tenis dersi almadığın günlerde
insanların ağzına sıçan adamsın.
Bütün bunları nereden biliyorsun?
Seni izliyordum.
Sizin gibilerin problemi palavra sıkmayı bırakamamanız.
Dünyanın geri kalanı acı çekerken sizin derdiniz ülkedeki bütün dergilerin başarılarınızdan haberdar olması.
Başarı hikâyelerinden ilham alan birçok insan var.
Eğer fırsatın olsaydı benim yaptığım her şeyi sen de yapardın.
Hayır yapmazdım.
Millete az miktarda para için dandik krediler satmazdım.
Gerçekte var olmayan krediler üzerinden para kazanırsınız.
Defterlerinizde sahtecilik yaparak kârınızı
arttırırsınız.
Sizin gibilerin yaptığı budur.
Asıl soru, yaşamana neden izin vereyim?
Pazarlamacısın değil mi?
Sat bana.
Satayım
Biliyor musun, dünyada 100 milyon dolar
kazanan hiç kimse bunu
namusuyla yapmamıştır.
Vanderbilt’ler, Carnegie’ler, Getty’ler Morgan’lar, Hurst’ler, Rockafeller’lar.
Toprakları, ruhsatları, şirketleri ele
geçirdiler.
Yerli halkı öldürdüler.
Köle kaçakçılığı yaptılar, İç Savaş sırasında
hem kuzeye hem de güneye silah sattılar.
Politikacıları kontrol ettiler.
Ama onlar kahramanlar, Onlar Amerikan
kahramanları!
Tim 5, 38'de.
Siviller aşağı iniyor.
Hedefi saptamaya çalışıyoruz.
Çocuklarımıza ne öğretmiştik?
dürüstlük ve çalışkanlık başarının anahtarı mıydı?
Benim çocuklarım benim çocuklarım hiçbir savaşa gitmeyecek.
Yale'e gidecekler, Harvard'a gidecekler.
Salak, aptal, fakir beyaz çocuklar ve
gettonun zenci çocukları Amerika'nın anlamsız
savaşlarına gidecekler ve Amerika'nın
güvenliğini ve şirketlerini koruyacaklar.
Ve korudukları şirket benimki olacak.
Şirketim zenginleştikçe zenginleşecek.
Kazancım ise büyüdükçe büyüyecek.
Yıllardır aynı olay.
Bankacılar, patronlar ve danışmanlar zengin olur.
Ve onların hisselerini alan küçük insanlar da en sonunda kaybederler.
Senin gibi insanlar!
Bazı insanlar toparlayamaz, benim gibi
olanlar.
Bu serbest ticaret sistemi dostum.
Bu kapitalizm.
Kapitalist toplumdaki mücadele
bu.
Krema bu şekilde hep en üstte olur.
Güçlüler bu şekilde yaşar ve zayıflar bu
şekilde ölür.
Onun gibi mi?
Baktığın kişi benim
karım.
Senin yüzünden öldü.
Hadi ama
Hiç umurumda değil.
Seni hayatımda hiç görmedim.
Ama emlak gelişim fonunu duydun değil mi?
Paranı yatırdığın yerdi.
Bana şirketin satmıştı.
Komisyon için, komisyon için.
İşler bu şekilde yürür.
Yarışmaları sever
misin?
Yarışmalara
bayılırım.
Serbest piyasa
yarışması oynamak ister misin?
Yalnızca sen ve ben.
Sen ve ben mi?
Sabırsızlıkla
bekliyorum.
Bir silah, iki adam.
Kazanan yaşar 3'e kadar saydığımda 1 2 Şu işe bak!
Kazanan ben oldum.
- Hile yaptın.
- İşte anlamadığın
şey bu.
Nasıl kazandığım hiç
önemli değil.
Önemli olan benim
kazanmam, ve öldün.
Ben de hile yaptım.
Temiz!
Çıkarın onu buradan.
Hedef saptandı ve etkisiz
hâle getirildi.
Hâlâ hayattayım ve
serbestim.
Ve söz veriyorum, öldürmeye
devam edeceğim.
Benim yani halkın askerinin dışarıda bir yerde
olduğunu bilmeliler.
Devletin savcıları ve hâkimleri görevlerinde hata yaparlarsa
Ben başarısız
olmayacağım…
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar