Print Friendly and PDF

Aşksız Kalb, Cansız Ten Gibidir

 



“Aşk ezel mumunun kelebeğidir. Onun kelebeklik dağı yok olmaz. Feleğin kararsızlığı aşktandır. Güneşin sıcaklığı da aşktandır. Toprak o câmdan bir yudum aldı ve bu dâirede sükûnet buldu. Aşksız kalb, cansız ten gibidir. Cân ondan dolayı ebedî canlılık kazanmıştır. Yaşama cevherini, kalıcılık hazinesini aşktan taleb et. Onunla yaşamayan ve onunla var olmayan her şeyi ölü say. Aşk her bulunduğu yerde iksir gibidir. Bakır iksirle altın olur. Âşıkların altın gibi sarı olan yanağı söylenen şeyin aydınlığına ve doğruluğuna şâhittir. Aşk dünya işiyle uğraşmak değil, iki cihân akçesinin elden çıkarılmasıdır. Aşk, varoluş hırkasını dikmek değil, fenâ ateşiyle yanmaktır. Benliğinden kurtulanı ve kurtuluş nağmesini söyleyeni hakîki âşık olarak bil. O, ne dünya ne de ukbâ nimetine doğru yönelmez. Himmet kıblesi sevgilidir. Ondan başka herşey kabuktur. Çevresinde diken bile bitse onun eteğini sevgiliğe doğru çeker. Diken onun için gülzârdan daha iyidir. Rahat olmakla incinme birdir. Sevgiliye hicâb olan şey vuslat yüzüne nikâb olur.”

Câmî, Heft Evreng Subhatu’l-Ebrâr, s. 631 – 632.  



Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar