Zamane İnsanına Yetmez Peygamberlik Helede İlahiyatçıysa
Dervişin biri günlük masrafını yüklemek için Ahmet
Bin Âsım’ı ziyarete gitti. Ahmet Bin Âsım dedi ki: Ey derviş! Eğer beni
Peygamberlerle bir sayarsan sana çok ikram ederim ve kendi has kullarımdan
sayarım. Derviş de saymaya başladı ve dedi ki: Peygamberlerin ilki bizim
büyükbabamız Âdemdir (a.s.). İkincisi; Nuh (a.s.) bizim ikinci babamızdır.
Üçüncüsü; bizim Peygamberimizin büyük dedesi İbrahim (a.s.) ’dır. Dördüncüsü;
Allah ’ın kelimi Musa (a.s.) ’dır. Beşincisi; Nil’in önünü toprakla geren
Firavundur. Ahmet Bin Asım dedi ki: Ey derviş! Bu ne deliliktir?
Allah’ın düşmanını peygamber yapıyorsun. Derviş: Ey melik! O
Peygamberliğe de razı olmadı, ilahlık iddia etti. Padişah bu latifeyi
beğendi, anladı ki bu anlayışlı adam şakacıdır. Bu konuşma üzerine ikram etti
ve kendi has kullarından yaptı.
Güzel
konuşan adam, şüphesiz,
Hasislerin
yüküyle minnet altına girmez.
Yokluktan
bir gün meydana çıkar,
İlim
ve irfanın âdeti böyledir. [60/1]
Kaynak: Mostarlı Fevzi,
Bülbülistân’ından
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar