Print Friendly and PDF

Sustum Ama Gönlüm İçimde Bir Neyzen Oldu Gitti

Bunlarada Bakarsınız

 


XCIII

Heddî nedârî der hoş-lıkaayî

Mislî nedârî der con-fezâyî

Güzel yüzlülükte sınırın yok. cana can katışta eşin, benzerin bulunmaz.

 Vaadinden sonra, gülüşünden sonra dün kime hey nerdesin sen dedin?

Zamane ehlinden bir yana çekildim; sen gelesin diye vardım, eve gittim.

Yemeğini tattım, yüzünü görmedim ama O değirmi ay yüzünü ne vakit göstereceksin?

Dolunaysın, arı duru bir içim su kesilmişsin... mevki de sensin, ululuk da, bağış madeni de.

Bugün sarhoşum, deliye tapıyorum; bir Tanrı eli, elimi tuttu benim.

A benim padişahım sâkî, hadi, Allah için olsun, Allah için, o şarabı fazla fazla sun; çünkü Murtazâ’sın sen.

Can bir bucakta çırpınakalmış... sun o şarabı da kurtulsun.

Bedenimin yarısı, öbür yarısıyla savaşıyor; hadi, ne vakte dek eğleşeceksin? Barıştır onları.

Kuzgunla doğan bir kafese girmiş; her ikisi de öbürünün yarasına uğramış.

Kafesi aç da gençleşsinler... kapıyı sen açtın mı, savaş kalmaz.

Göğsümüzde bir nefis var, bir de akıl. birbiriyle savaşmada, ikisi de mihnet içinde, ayrılık sarhoşu.

Savaşmalarını istiyorsan ört kapıyı üstlerine; istemiy orsan sakalık et onlara.

* Mademki canımızsın bizim; Mûsa’nın beşiği gibi at canımızı suya.

At da lanetlenmiş Firavun da bulamasın onu, kötülük etmek isteyen herifler de.

Güzelim beşiği korkudan kurtulsun; ümitsizlikten halâs olsun; su üstünde oynasın dursun.

Fakat suya kavuşmadı mı Firavun tanır, bilir onu.

Su beyi sensin, o su da boyuna vardır. sana insaf etmek düşer, ihsanda bulunmak değer.

Mûsa, can korkusuyla evdeydi; ölümsüzlük amanını suda buldu.

Her şey suyla diridir; sudur bize gökten inen meze.

Suyun da suyusun, parlaklığın, gücün kuvvetin de parlaklığısın, gücü kuvvetisin... su da güzelliği, akıcılığı senden bulur.

Nimet Karun’udur da tamahkârlık eder; senin bağışlarına karşı yoksulluğa girişir, yoksulluk yolunu tutar.

Fakat bu ihsanı da yoksulluktan başka bir yolla kimsecikler elde edemez; ululuk ıssıyla pek de savaşma.

Ağlayanı ister o, arayanı ister. savaş, inat, canı nimetten ayırır.

Sustum ama gönlüm içimde bir neyzen oldu gitti.

 

Kaynak: Cilt 7-2

Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar