O Koca Şehirdenim Ben
XX
Men eger dest-zenânem ne men ez dest-i zenânem
Ne ezînem ne ezânem men ez’on şehr-i kelânem
Elimi
çırpıyorsam kadınlar yüzünden değil... Ne bundanım ben, ne ondan; o koca şehirdenim
ben.
Ne oyunun, ne
kumarın peşindeyim; ne içkinin, şarabın peşinde. ne yoğrulmuşum, ne mahmurluğa
düşmüşüm; ne böyleyim ben, ne öyle.
Sarhoşsam,
yerlere yıkılmışsam senin gibi şaraptan sarhoş olmamışım. Ne topraktanım, ne
sudan; ne de şu zamanın ehlindenim ben.
Âdemoğlunun
aklı fikri, şu soluktan ne haber alabilir ki. yüzlerce perde ardındayım; bütün
dünyadan gizlenmiş gitmişim ben.
Bu sözü benden
duyma, işitme; bu aydın hatırdan böyle bir söz kabul etme. çünkü ben bendekini
şu görünen şekilden de alıp kabullenmem, görünmeyen iç âlemden de.
Yüzün güzel ama
canının kafesi tahtadan. kaç git benden; y anarsın; çünkü dilim, sözüm bir
alevdir benim.
Ne kokudanım,
ne renkten. ne addanım, ne sandan... yayımın okundan sakın, yayım Tanrı yayıdır
çünkü.
Ne ham şarap içerim, ne kimseden borç alırım. hele a benim genç
talihim, ne soluğa kapılırım ben, ne tuzağa tutulurum.
Cennetlerin gül bahçelerine dönmüşüm, dünyanın neşe, zevk, çalgı
çağanak yurdu kesilmişim; bütün erlerin canlarına and olsun ki canım yürüyüp gitmededir;
candır, can.
Bir şeker yurdu kesilen hayalin, bana gülbeşeker getirir; ben de
gerçekler gül bahçesine sadberk gülleri dikerim.
Gül bahçesine girdim mi, buluşma güllerini saçan gül fidanını
dikekorum; zâti her yanımı dağlamışsın, her y anımda gül gibi dağlar var.
A aşk, ne de şaşılacak bir eşsin, çiftsin; ne de şaşılacak teksin,
eşin, örneğin yok; ne de ulusun sen. ağzımı tuttun da söyleyeceğim şeyler
içimde kaldı.
Fakat can, Tebriz’e, Tanrı’mın Şemseddin’ine varırsa sözlerimdeki
bütün sırları sona erdiririm.
Kaynak: Cilt 7-2
Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy
GÖLPINARLI
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar