Boze Cialo (2019)
115 dk
Yönetmen:Jan Komasa
Senaryo:Mateusz Pacewicz
Ülke:Polonya
Tür:Dram
Vizyon Tarihi:11 Ekim 2019 (Polonya)
Dil:Lehçe
Müzik:Evgueni Galperine, Sacha Galperine
Web Sitesi:Resmi Facebook Sayfası
Çekim Yeri:Jasliska, Podkarpackie, Polonya
Nam-ı Diğer:Corpus Christi
Oyuncular
Bartosz Bielenia
Aleksandra Konieczna
Eliza Rycembel
Tomasz Zietek
Barbara Kurzaj
Tüm Kadro
Özet
Daniel 20 yaşındadır ve gençlik gözaltı merkezindeyken
manevi bir dönüşüm yaşayarak rahip olmak ister ancak sabıka kaydı gerekli
eğitim seminerlerine katılımını engelleyince küçük bir kasabadaki marangoz
atölyesine çalışmaya gönderildiğinde bir rahip gibi giyinerek yerel cemaate
önderlik etmeye başlar ancak kasabaya gerçekten atanan vaizlerin gelmesi
gecikmeyecektir
Altyazı
GERÇEK OLAYLARDAN ESİNLENİLMİŞTİR
Tekrar söylüyorum.
Kesmek için bıçağın
tamamını kullanın.
Doğru açıyla kesin.
Çalışmaya devam edin!
Merhaba?
Kapı!
Tutun onu!
Taşaklarını çekmeceye
koyun!
Kapat çeneni!
ACI / ÖFKE / ŞİDDET SEVGİ
/ AİLE KIYAMET Sen!
Benimle gel.
- Vaiz nerede?
- Peder Tomasz henüz
gelmedi.
Baba, Oğul ve Kutsa
Ruh adına.
Amin.
- Tanrı sizinle
beraber.
- Ve sizin ruhunuzla.
Başlamadan önce Size bir şey söylemek istiyorum.
Formaliteden dua
etmek için burada değilim.
Umarım bu durum sizin
için de böyledir.
Burada olmak zorunda
değilsiniz.
Dışarı çıkabilir Futbol oynayabiliriz?
Tanrı bizimle beraber
olacaktır.
Burada bulunmak
zorunda olmasak bile Burada.
Şimdi kendinize soun:
"Neden buraya geldik?”
We're here to
remember something important.
Hatırlayın ve
unutmayın.
Hepimiz Mesih'in
elçileriyiz.
Ben, siz.
Her birimiz.
Size dua etmenizi
söylüyorlar.”
Dua etmek" ne ifade ediyor?”
Tanrı ile konuşmak.”
Ona kendiniz ile
ilgili önemli, kişisel bir şey söyleyin.
Duygularınızdan,
öfkenizden, korkunuzdan, acılarınızdan Hatta
suçluluklarınızdan bahsedin.
Sizi anlayacaktır.
Ona bir şarkı
söyleyin.
Daniel!
Tanrı benim yol
göstericim Beni yeşil otlaklarda bırakmasını
istemem.
Beni durgun sulara götürür.
Yeşil otlaklarda uzanmamı sağlar.
S..ir, Bonus burada.
S..ir, bu Bonus Naber, Daniel?
Uzun zaman oldu.
Demek ben gelir
gelmez gidiyorsun?
Kaçabileceğini mi
sandın?
- Duydun mu beni?
- Bonus!
Nasıl olsa seni
bulurum.
Şuraya geç.
S..ir!
Dışarı!
Dışarı!
Yeter!
Yüce Meryem.
Tanrı seninle
birlikte
CORPUS CHRISTI
Numaramı buraya yazdım.
- Önemli bir şey
olmadıkça arama.
- Teşekkürler.
Saat kaçta orada
olman gerekiyor?
Akşam 4'te.
Orası ülkenin diğer
ucu, doğru mu?
Korktun mu yoksa başka
bir şey mi var?
Daha önce bu kadar
uzağa gitmemiştim.
Walkiewicz iyi bir
adamdır.
Uğraştırır ama iyi
insandır.
Peder, ya sınavlarıma
girersem ne olur?
Gerçekten imkansız
gibi ?
Geçen sene sana ne
söylediğimi hatırlıyor musun?
Evet, hatırlıyorum.
Hiçbir okul senin
gibi bir suçluyu kabul etmez.
Ayrıca Hayatta güzel şeyler yapmanın birçok farklı
yolu var.
Daha kolay yolları.
Oradayken nasıl
davranman gerektiğini biliyor musun?
Ayık olmam lazım.
Yapabilirsin.
Bir!
İki!
Gerçekten ıslahevinde
miydin?
Neden?
Sadece Bir şeyler işte.
Neler?
Öğrencisin değil mi?
Psikoloji.
Güzel.
Evet, güzel.
Ama ayrıca çok zor.
S..ir!
Daniel!
Aziz Daniel!
Bir de ben deneyeyim.
Ne oluyor lan?
At onu.
Duydun mu beni?
At onu.
Yoksa ne olur?
Bu olur.
Nereye gidiyorsun?
Çalışmaya.
Nerede?
Kereste fabrikası.
Islahevinden mi
geliyorsun?
Şartlı tahliye ile mi
çıktın?
Her zamanki gibi işte.
Senin kokunu her
yerden hissediyorum.
Pislik.
Pardon!
- Bu son ayin miydi?
- Evet.
Bir sonraki sabah
olacak.
- Sabaha kadar bekle.
Harika.
- Eğer gerçekten
önemsiyorsan
Fabrikada kalmak için yer yok mu?
Ne fabrikası?
Nereden geliyorsun?
Nereden geldiğinin
bir önemi yok.
Önemli olan nereye
gittiğin.
Peki o zaman
nereye gidiyorsun?
Rüzgarın beni götürdüğü
yere.
Demek ki fabrikadan
geliyorsun.
Kilise yakında
kapanır.
Ben rahibim.
Ben de rahibe.
- Ben ciddiyim.
- Ben de.
Rahip kıyafetin
nerede?
O zaman peki
Sizi tanıştırayım.
Burada bekleyin,
Peder.
Ver şunu bana.
- Bütün cemaati senin
için beklettim.
- İçeri gelip ayine
katılmalıydın.
- Kilisenin kapısı
kapalı değildi.
- Daha o kadar öfkeli
değilim.
- Tanrı sizi korusun.
- Tanrı sizi korusun.
Vekil papaz sizinle
tanışınca çok mutlu olacak.
Sivil kıyafetlerinizi
- İçerideki odada
değiştirebilirsiniz.
- Peki.
S..ir.
Sessiz ol.
Yabancı değil.
Yabancıları ayırt
edemiyor musun?
Tanrı sizi korusun.
-I'm Wojciech
-Peder Tomasz.
Peder, bana yardım
edebilir misiniz?
Faturaları yarın
ödemem lazım.
Onlukları ayırıp say.
Eee?
İki cemaatten iki
hacı öyle mi?
Sayılır.
- Yeni mi atandın?
- Evet.
Hangi okulu bitirdin?
Peder!
Bir saniye
konuşabilir miyiz?
Canım,
Peder şu an bir toplantıda.
- Pardon Hangi okul?
Varşova'daki.
Metropolitan Okulu mu
yoksa Praga'da olan mı?
Praga'daki okul.
Ben Metropolitan
Okulu'ndan mezun oldum.
O zamanlar baskıcı
bir rejim vardı.
Neyse, sen
hatırlamazsın zaten.
Uzun zaman önceydi.
Okulun çok sıkı
kuralları vardı.
Ama biz bazen kaçıp geceyi dışarıda geçirirdik.
Seninki nasıldı?
Gayet sıkıydı.
Ama Bazı zamanlar, hiç kaçmaya çalıştığın oldu mu?
Bazı çocuklar
kaçıyordu.
Ama sabah
dönüyorlardı değil mi?
Cemaat nasıl?
Her zaman olduğu gibi.
Birçok insan var
ama çok azı inançlı.
Bazıları sadece
komşularına görünmek için gelir.
Fotoğrafların olduğu
tabelayı gördüm.
Tam bir trajediydi.
Sizin için bir şeyim
var peder.
Ayva likörü.
Peki siz peder?
Sağlığım için iyi
değil.
Şerefe o zaman!
Geç oluyor.
Peder, isterseniz
burada kalabilirsiniz.
Geceyi geçirmek için.
Başka bir şey var mıydı?
Sigara.
Hangisinden?
Bilmem.
Ağır olanlarından.
Şundan olsun.
Tanrı sizi korusun.
Sonsuza kadar ve
daima.
Şu çocuğa bak
Tanrım onlara sonsuz huzur bağışla Ve ışığın onları sonsuza
kadar aydınlatsın.
Onlara sonsuz huzuru
bağışla
PEDER TOMASZ
Peder!
Peder!
Merhaba?
Uyuya mı kaldınız?
Müthiş.
Günaydın.
Tanrı sizi korusun.
- Hayııır
- Sessiz!
Yatağa çık!
Şimdi Acaba ?
- Peder içmeyi
seviyor değil mi?
- O içmez.
Günah çıkarma
merasimini iptal edeyim mi?
İnsanlar bekliyor.
Tanrı sizi korusun!
Tanrı sizi korusun!
Buyurun, içeri geçin!
Buyurun, içeri geçin.
Hadi!
Tanrı sizi korusun.
Sonsuza kadar ve
daima.
Amin.
Baba, Oğul ve Kutsal
Ruh adına.
Amin.
GÜNAH ÇIKARMA REHBERİ
Tanrı dudaklarının mührünü
kırmana ve kalbini açıp günahlarını itiraf etmene yardım
etsin.
Son günah çıkarmamdan
sonra üç hafta geçti.
Kefaretimi ödedim.
İşte benim
günahlarım.
En küçük oğluma dayanamıyorum.
12 yaşında.
Okulda arkadaşlarıyla beraber sigara içiyor.
Onunla konuşmayı denedim.
Ama işe yaramıyor.
Bazen sabredemiyorum
Ona
vurdum.
Benim için nasıl bir cezan var peder?
Sorun sigaraysa kolay.
İşe yarayan bir metod var.
En sertinden bir sigara al.
Ve oğluna içir.
Tek seferde bırakır.
Ona sigara mı alayım?
Ya da kendi sigarandan ver.
Ama ben içmiyorum.
Kokusunu alabiliyorum.
Yani, tamam
Bazen.
Çocuğuna ara sıra
mı vuruyorsun yoksa daha sık mı?
Ara sıra.
O zaman senin
cezan
Çocuğunu bisiklet sürmeye götür.
Teşekkür ederim.
Tanrıya şükürler
olsun.
İşte buradasın.
Bir keresinde
ölümcül bir günah işledim.
İtiraf ettim ama İtiraf etmek her şeyi çözmüyor.
Beni anlıyor musun
Peder?
Sanırım.
Bazen benim yerime
kim geçebilir diye düşünüyorum.
Hayır.
İyi bir fikir
olduğunu düşünmüyorum.
Sadece birkaç gün
için.
Sadece benim için
çözümün ne olduğunu bulana kadar.
Bu sadece senin ve
benim aramda kalacak.
Konsey hiçbir şey
bilmemeli.
- Yani Cemaat, ayin falan?
- Evet.
Ve biraz daha
fazlası.
Sadece birkaç gün.
Benim için tut
şunu.
Sakın papazın
odasına girme.
Papazın odası
boşsa neden bu küçücük yerde kalıyor?
Çünkü o oda papaza
ait.
Ayin sekizde.
Ama bunu
biliyorsun zaten değil mi?
Baba, Oğul ve Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına.
Amin.
İsa'nın merhameti ve tanrının
sevgisi ve Kutsal Ruh'un birliği
sizinle birlikte olsun.
Ve ruhunuz ile birlikte.
Bazen sessizlik de ibadet olabilir.
Formalite olsun diye
dua etmek için burada değilim.
Umarım siz de
değilsinizdir.
Aslında, tanrı
dışarıda da yok mu?
Biz neden buradayız
ki?
İşte bunun gibi.
Kiliseye geliyoruz.
Ona bakıyoruz.
İsa, sana nasıl
benzeyebilirim ki?
Sen çok temizsin.
Kendi hayatım ile
başa çıkamazken ve bütün kötülüğüm ile
sana geliyor iken
Nasıl senin adına
hareket edebilirim ki?
O zaman gidin ve
dua edin.
Sadece dua edin.
Kalbinizin derinliklerinden
hissettiğiniz gibi.
Şimdi.
Gidin ve tanrı ile
sohbet edin.
Ona bir şarkı
söyleyin.
Tanrı benim yol göstericim.
Beni
yeşil otlaklarda
Bırakmasını
istemem.
Beni
durgun sulara götürür.
Yeşil
otlaklarda uzanmamı sağlar.
Beni
durgun sulara götürür.
İyi akşamlar!
Bırak onu!
Şşş Geldi.
Tanrı sizinle olsun.
- Ayakkabılarımı
çıkarayım mı?
- Hayır, lütfen
buyurun - Merhaba.
- Selam.
Lütfen, gelin.
Kapat şunu.
Hayır, böyle iyi.
Çok güzel sesin var.
- Neden kilisede
söylemiyorsun?
- Tamam, oldu.
Sadece bir kere
izleyebilirsin.
Kuba çekti.
Kendi özel
efektlerini ekledi.
Her şey sallanıyor.
Kuba
Tanrının takdiri.
Yedi kişinin ölümü nasıl tanrının takdiri
olabiliyor?
Ben pastayı getireyim.
Yedi mi?
Peki o zaman neden tabelada
altı kişinin fotoğrafı vardı?
İki araba birbirine
girdi.
Bir arabada Kuba ve
arkadaşları.
Diğer arabada sadece
şoför vardı.
Şoför?
Onun fotoğrafı niye
tabelada yok?
Papaz olmaz dedi.
Böyle kararlar alma
hakkı var.
Tanrı halleder.
S..ir Yüce Meryem!
Tanrı seninle
birlikte.
Sen kadınlar
arasından seçilmiş ve kutsanmış olansın.
Sen İsa ile
müjdelenmiş olansın.
Yüce Meryem, Kutsal
Ana, günahlarımız için dua et, şimdi ve
öldüğümüz zaman.
Amin.
Yüce Meryem.
Tanrı senin ile
birlikte
Pardon, izin verir
misiniz?
Tabii.
Tanrım
Onları bizden aldın.
Kuba, Marysia, Tomek Maciek, Kamila and Staszek
Yaptığın
şey adil değildi.
Acımasız.
Aptalca.
Bunu neden yaptığını anlamıyoruz.
Öfkeliyiz.
Bizi anlamaya çalış.
Bizi yargılama ama bizi anla.
Ve bize yardım et.
Yüce Tanrım.
Anlamamıza yardımcı ol.
Seni anlamamızı sağla.
İnancını kaybetmedinin ne kadar kolay olduğunu
biliyoruz.
Sadece Tanrıya ve onun iyiliğine değil.
Bunların hepsine.
Biliyoruz!
Sadece şuna bakın!
Bu mucize.
Bu hakkında ilahiler okuduğumuz dünyanın ve cennetin krallığı.
Bu zamanın ve mekanın uzaklığına bağlı değil.
Tam olarak burada ve
tam şu anda.
Tamam!
Şimdi kuruması için
asmamız lazım.
Lidia Hanım, kutsal
su kıyafetleri kirletmez.
Ama çürütür.
Papaz beni aradı.
Biraz daha kalması
gerekiyormuş.
- Neden?
- Elektirksel uyarım
için.
- Ne uyarımı?
-Boynu için.
- Orada mı yapıyorlar?
- Biraz daha uzun
kalabilir misiniz peder?
- Merhaba.
- Tanrı sizi korusun.
Lütfen içeri gelin.
Bartusz
Buraya gel oğlum.
Ölmeyeceksin.
Çocukları götürün
buradan.
Neredeyse 40 Euro.
Anladın mı?
Bir saatlik çalışma
için.
En iyi kısmı ise Güneş bedava.
Güneşlenmek için
harika her yerin bronzlaşıyor.
Böyle duruyorsun
Günaydın.
Gözlerinizi kapatın
ve ellerinizi onlara doğru uzatın.
Belki bizim
varlığımızı hissedebilirler.
Belki bizi
duyabilirler.
Belki bizi
özlemişlerdir ve kucaklaşmaya
ihtiyaçları vardır.
Onlar kalbimizde.
Onlara ulaşmayı
deneyin.
Nefes al
Ver Ver
Nefes al
Ve hepsini dışarı at!
Bir kere daha!
Hadi elinizi uzatın.
Al.
Ver.
Hadi hiçbir duanın
ulaşamayacağı yere uzatın elinizi.
Hiçbir düşüncenin
gidemeyeceği yere.
Al.
Ver.
Derin bir nefes alın
ve hepsini dışarı atın.
Nefes al!
Al.
Nefes al!
Ve ver!
Çünkü onları
özlüyoruz.
Hadi nefes almamıza
engel olan şeye uzanın.
Bağırıp ağlamamıza
engel olan şeye.
Dönün ve dışarı atın!
Orospu!
Orospu!
Orospu!
Orospu!
Orospu!
Orospu Orospu
Orospu
Utanç verici
hissettirdi.
Neden?
Bunun utanç duyulacak
bir şey olduğunu düşünen kim?
Onlar mı?
Onlar kesinlikle
sizden utanmıyor!
Değil mi?
Rahip içerde mi?
Tanrı sizi korusun!
Tabii, doğru.
Henüz tanışma
şerefine Walkiewicz.
Belediye başkanı.
-Peder Tomasz.
- Tanrı sizinle olsun.
Ben bütün dönemim boyunca
bu kadar şey almadım.
Koleksiyonunuz için.
Koleksiyon biraz
genişledi.
Pardon.
Lidia Hanım sizin
hakkınızda birkaç şey söyledi.
- Öyle mi?
- Evet.
Her şeyi biliyorum.
Kasabının yakınındaki
kereste fabrikasını duydunuz mu?
Sanırım duydum.
Bana ait.
Tepenin oradaki.
Hayır?
Evet?
Evet?
Neyse, boşver.
Corpus Christi
festivalinden önce yeni bir bölüm açmayı planlıyorum.
Daha önce papaz ile
konuşmuştuk.
Ama bu durumda
Törende papazın yerine geçmeyi kabul ederseniz ne kadar minnettar olacağımı göstermeyi bilirim.
Problem değil.
Tanrı sizi korusun.
Tanrı sizi korusun.
Rahat olun.
Ben yokmuşum gibi
davranın.
Rahatlayın.
Ben davet ettim.
Nasıl gidiyor?
Ne oldu?
Burada normal bir
konu bu.
Herkes kendine göre
bir yolunu bulup halletmeli.
Bilmiyorum.
Tamam.
Peki bir rahip
olarak günah işleme içgüdüsüyle nasıl
başa çıkıyorsun?
Yani bilirsin - Bazı şeyler olur.
- Ne o zaman?
Dürüst olmak gerekirse, bekarlık
anlamsız.
Zamanında papanın biri bu fikirle ortaya
çıkmış, şimdi ise bir problem.
Tanrının bile çocuğu var ama kimse ona bir şey
demiyor.
Vay, etkilendim.
Galiba burada Papalık
için yeni bir adayımız var.
Yok, ama cidden Kural kuraldır.
Bir anlamı var.
Eğer bir işe
girdiysen kuralına göre yap.
Eğer rahip olmaya
karar verdiysen, o yolda devam et.
Bence yeterince
kendimi verirsem ben de başa çıkabilirim.
Zaman zaman, tek
başına olmak Evet, doğru.
Porno olmadan bir gün
bile dayanamazsın.
Şaşırıp kalırsın.
Maciek'in
koleksiyonunu hatırlıyor musun?
S..ir!
Porno kralıydı.
Muhteşem parçalar.
Öyle miydi?
O da o kazada öldü.
Ölmedi.
Öldürüldü.
S..ir O şoför tarafından O pezevenk ölmemiş olsaydı müebbet yerdi.
Ya da ben öldürürdüm.
- Delinin tekiydi.
- Zırva.
O göt herif içmemişti
ama kim bilir.
Zil zurna sarhoş
araba sürüyordu.
Diğer şeride geçti ve
bum!
Ah öyle mi?
Nereden biliyorsun
bunu?
- Ne diyorsun?
- Nasıl biliyorsun
bunu?
- Onu mu savunacaksın?
- Savunmuyorum.
Ne bok olduğunu
bilmiyoruz.
Polisin onu sarhoş
bulduğunu biliyoruz.
Vay, şimdi de polise
mi inanıyorsun?
Tabii bana kızıp dur.
Kızmıyorum, sadece
Altı kişi vardı o
arabada.
Altı ya da beş ne
fark eder?
Tek gerçek sürekli
insanlara bağırıp durduğu.
Kaç kere birisini
öldürmekle tehdit etti?
- Sonunda yaptı da.
- Evet, doğru.
Bu fikirle çıktı yola.”
Bugün birilerini öldüreceğim!" Neyseki onu buraya
gömmediler de bir çöplüğe attılar.
- Neden?
- Çünkü buranın
yerlisi değildi.
Saçmalık!
Benim babam ile
beraber okula gitmiş.
S..ir Papaz onun buraya gömülmesine karşı çıktı.
Karısı onu başka bir
yer götürmek zorunda kaldı.
Onun için çok iyi
oldu.
Lanet olsun kadının
ne suçu vardı?
Konuşmayı bıraksan
iyi olur ha?
Nedenmiş o?
- Neden mi?
- Evet, neden?
Kardeşin gömülürken
sen neredeydin?
Kapat çeneni.
Kapat çeneni!
- Ne yaptın o zaman?
- Şaşırdım.
Gerçekten.
- Neden, ha?
- Ben de kardeşimi
kaybettim, sen de kardeşini kaybettin!
Sen cenazesine
gelmedin bile!
Şimdi konuşmaya hiç
hakkın yok!
Bu seni hiç
ilgilendirmez!
Kendinize gelin biraz!
Geçen sene olmuş şeyi
niye hatırlayıp duruyorsunuz?
Neden bu boktan
olayın değerlendirmesini yapıyorsunuz?
Eğlenmeye bakın,
biraz müzik açın İşte bütün olan biten
bu peder.
Ne?
Tanrının verdiği doğal
nimetlerden biri sadece.
Her zaman bir rahip
değildim.
Önceden neydin peki?
Her şey.
Mesela?
Her şey.
Çok eğlendim.
Kuba olsa seni
severdi.
Ama ben cenazesine
bile gitmedim.
Neden?
Kafam aşırı iyiydi.
Herkes yapabildiğinin
en iyisini yapar.
- Ya da yapmaz.
- Doğru.
Neyseki ölen adamın
karısından bahsetmemek konusunda arkadaşlarımdan daha iyiyim.
Kocası diğer arabayı
sürüyordu.
Kadın mahvoldu.
Bitti resmen.
Kimseyle konuşmuyor.
Kimse onunla
konuşmayı denemedi mi?
- Benimle
konuşacaktır.
- Evet, tabii.
İddiaya var mısın?
Ne?
Tanrı sizinle olsun
Karşılık vermeyeceğim.
İstersen beni öldür ama
bir şey yapmayacağım.
Anlamadım.
S..ir git!
Neden gülüyorsun?
OROSPU
Malum şoför hakkında sorular sorduğunu duydum peder.
Merhaba.
Beni beklemeyin.
Peder ile birlikte
sigara içeceğim.
Merakınızı anlıyorum.
Ama soruşturma bitti.
Gereksiz duyguları
yatıştırmayı zor başardık.
Geri dönmenin anlamı
ne?
Peder sizden rica
ediyorum
Bu işin peşini bırakın.
Bana emir veriyormuş
gibi bir havanız var.
Peder biraz tevazu
gösterin.
Ne de olsa burada
geçicisiniz.
Yani, demek istediğim
İstediğim konuda içtenlikle
konuşmaya hakkım var.
Ve peder, sizin
hakkınızdaki düşüncelerimiz Piskopos ile
de paylaşabilirim.
Biliyor musunuz
Güçlü olabilirsiniz.
Ama haklı olan benim.
Haklı olabilirsiniz.
Ama gücü elinde tutan
benim.
Anlaştık mı?
Onu eğlendirmek için komik
bir şeyler yap!
Ne oldu?
Niye ağlıyor?
Geldiğiniz için
hepinize teşekkür ederim.
Buranın sahibi
olarak, yöneticiye teşekkür ederim.
Alkış.
Ve de Budexpert'in
yöneticisine bugün burada olduğu için teşekkür
ederim.
Şimdi peder
Tomasz'dan yeni binamızı kutsamasını isteyeceğim.
Sadece kısa bir dua.
Yüce tanrım Bugün, hasta olduğumuzu itiraf etmek
istiyorum.
Açgözlülük hastalığı.
Daha çok paramız
olmalı, daha pahalı kıyafetler Daha
fazla araba Daha fazla insanı kontrol
etmek istiyoruz.
Bu yüzden, Yüce
tanrım, küçük ve utanılacak halimizi umarsamadan, dizlerimizin üstüne çöküyoruz.
Yüce tanrım
İtiraf ediyorum.
Suçluyum.
Önemli biri olmayı
istedim.
Beğenilmeyi
istedim.
Takdir edilmek
istedim.
Göz önünde
bulunmak istedim.
Daha fazla şeye
sahip olmanın yanı sıra diğerlerinden de üstün olmak istedim.
Tanrım, beni affet.
Sürekli daha kötü
olmaya çalıştığım için.
Bana yardım et.
Mütevazi olmamı
sağla.
Ve şimdi de
fabrikanın yeni binasını kutsuyorum.
Son atölye ise en
büyük olanı.
Burada diğer yerlere
göre üç kat daha fazla kişi çalışabiliyor.
Günde kaç saat
çalışıyorlar?
Duruma göre değişir.
Gerekirse 7/24.
Bakın, bütün dünya bizim
malzemelerimizi bekilyor.
Bunlar İngiltere'ye
nakliye edildi Çok güzel bir törendi
rahip.
Biraz konuşabilir
miyiz?
Corpus Christi
festivali yaklaşıyor.
Detayları konuşabilir
miyiz?
Lidia Hanım ile
konuşun lütfen.
- Ne de olsa her
halükarda ona soracağım.
- Peki, teşekkürler.
Altı kere!
Parmaklarınıza dikkat
edin.
Bunu ben alayım Hassas.
Odasındaydı.
- İmzalı.
- David Beckham'ın.
Hala çok zor.
Tanrım, çok zor
geliyor.
- Üzgünüm.
- Üzülme.
Normal.
Bunlarla ne
yapacaksın?
Nehirde yakacağım.
Çocuklarla beraber
kreşe götüreceğiz.
Bu Maciek.
Arabayı sürüyordu.
Kuba göndermişti
bana, üç saat önce Buradan anneme selam göndermek istiyorum!
Yarın kilisede görüşürüz!
Amin!
Testlerde hiçbir şey
çıkmadı.
Standart testlerde
hiç çıkmaz zaten.
- Tanrı sizi korusun!
- Tanrı sizi korusun!
Sizinle konuşmak
istiyorduk peder.
Geliyorum.
Lütfen oturun.
Kızlar, oturun.
Ölen adamın
karısından haber var mı?
Acaba ?
Annen mi gönderdi?
Annem burada olduğumu
bilmiyor.
Slawek'ten geriye
kalan bir şeyler mi istiyorsun?
Al işte.
Sesli oku.”
Benim biricik kızım " " senin boktan kocan "
" tarafından " " öldürüldü.”
"Sarhoş
kocanın araba sürmesine nasıl izin verirsin?”
"Biliyor
olmalıydın.”
"Onun sarhoş
olmasına sebep olan sensin.”
"Sizin ne
kadar rezil insanlar olduğunuzu herkes biliyor.”
Dört yıldır alkol
kullanmıyordu.
Otopsi hiçbir şey
göstermedi.
Bunu annem yazmış.
Bu onun el yazısı.
Papazın bundan haberi
var mı?
Papaz mı?
Ortalık sakinleşince Slawek'i gömeriz diye söz verdi.
Ne demek istiyorsun?
Amin.
Başlarken ne demem
gerektiğinin hatırlamıyorum.
Boşver.
Başla.
Çok günah işledim.
Bir keresinde bir
gazete bayisini soymuştum.
Uyuşturu kullandım.
Bir keresinde
gösteriş olsun diye insanların önünde
salağın birini dövdüm.
Mahvoldu.
Hastaneye gidene
kadar öldü.
Öyle olmasını
istememiştim.
Ama sonunda soluğu
ıslahevinde aldım.
Durumu kolaylaştırmak
için rahip ile beraber oldum.
Öldürdüğüm çocuğun
abisinin ıslahevine geldiğini duyunca da Şartlı tahliye için rahibe yalvardım.
Kereste fabrikasında
çalışacaktım ama kaçtım.
Boktan bir elbise
giydim
- Kapat çeneni!
- Sen kapat çeneni!
Ne istiyorsun,
Pinscher?”
Ne?”
değil.”
Ne kadar?”
Beş bin.
- Nereden bulayım lan
o kadar parayı ?
- Götünden!
Islahevine tekrar
dönmek ister misin?
Bonus seni bekliyor.
Ben olsam geri
dönmezdim.
Düşünmezdim bile.
İddiya girerim ölür
kalırsın.
Sağ olun.
Sağ olun.
Sağ olun.
Ben bir katilim.
Evet, doğru duydunuz.
Öldürdüm.
Düşüncelerimi öldürdüm.
Yapamadığım şeyleri öldürdüm.
Yaptıklarımı öldürdüm.
Hangi konuda iyiyiz biliyor musunuz?
İnsanlardan vazgeçmekte.
Onları hedefe haline getirmekte.
Affetmek, unutmak anlamına gelmiyor.
Hiçbir şey olmamış gibi davranın anlamına
gelmiyor.
Affetmek, sevgi demektir.
Suçlarına rağmen birini sevin.
Hataları ne olursa olsun.
Dua edin kardeşlerim, benim ve sizin
fedakarlıklarınız belki yüce tanrı
tarafından kabul görür.
Bütün övgülerin ve ihtişamın sahibi yüce
tanrım!
sana ellerimizi açtık.
Dualarımızı ve fedakarlıklarımızı kutsal kilesemiz ve bizim için kabul et.
Gölün karşısında yeşil bir ıhlamur ağacı durur ve o ıhlamur ağacının yeşilliği içinde, üç küçük kuş şarkı söyler.
Onlar aslında, bir kızın gönlünü kazanıp, ona sahip olmak için tatlı sözler söyleyen üç kardeşten başka bir şey değiller.
Birincisi:
"benimsin" dedi.
Diğeri: "Tanrı bize bir işaret
versin" dedi.
Ve üçüncüsü: "Canım benim, neden bu kadar üzgünsün?”
dedi.
"Nasıl üzgün olmam.”
"bana yaşlı bir adam ile evlenecek
olduğumu söylediklerinde?”
"Çok zamanımız yok," "Sadece iki haftamız var" "Seninle harcayabileceğim.”
Bravo, Peder!
Tanrı seni kutsasın!
Son bir şey daha.
Bugün ayin sırasında
toplanan bütün para henüz cenazesi
düzenlenmemiş olan Slawek Kobielski'nin
cenazesi için harcanacaktır.
Tören burada,
kilisenin mezarlığında gerçekleşecek.
Naber lan!
Cenaze hakkında
söylediğin o saçma sapan şeyler S..ir!
Seni bok kafalı!
Şuna bak!
Geniş geniş yaşıyorsa
ha?
Ona dokunma.
Dokunma!
Şimdi anladım bütün
bunları neden yaptığını.
Hiçbir bok anlamadın.
O adamın gömülmesi
lazım.
Git kendi götüne sok.
Bana parayı ver de.
Olmaz.
Bütün bunları
parçalamamı mı istiyorsun he?
Düzenbaz!
S..ir Kaç inç bu?
Parayı s..ir et.
Bunu alıyorum.
Neyse, şimdilik
bıraktım.
Bardakları getir.
Biraz içip konuşalım.
Gidip getir şunları hadi!
Şu okuduğun şeyden
sonra Hepsi kitapta yazılıydı.
Biliyorum lanet olsun.
Kitapta yazanları
okuduktan sonra.
- Vaaz mı?
- Evet!
- Doğaçlama mıydı
önceden mi hazırladın?
- Bana ait.
Kötü müydü?
Yok, Beni mahvetti.
İnsanlara ne söylemen
gerektiğini biliyosrun.
Ne yapman gerektiğini
biliyorsun.
daha önce
ıslahevindeyken cemaate hizmet etmiştim.
Ama bu farklı.
Demek istediğim, bu
senin içinde var.
Benim neyim var?
Islahevine geri mi
dönmeliyim?
Ömrümün sonuna kadar
kalaslar ile mi çalışayım Çocuğuma da doğum gününde bir kalas veririm?
S..ir Çocuğun mu var?
Evet.
Onu seviyor musun?
Evet.
Seviyorum.
Lanet olsun!
Lütfen ver şu parayı
bana.
Olmaz.
Benim param değil.
Ver şu parayı bana.
Bu bana göre değil.
Olmaz.
Veremem.
Para cenaze için.
Tamam.
S..ir et.
Sen bittin.
Bunu bil!
Bütün potansiyelini çöpe attın gitti.
Çok sert olduğunu düşünüyorsun, ölü gibi
duruyorsun.
Her hareketin seni sonuna yaklaştırdı.
Mucizeler yok oldu; yalanlar yayıldı.
Ne yaptıysam kardeşlerim için yaptım.
Nasıl açıklayacağım
ki bunu?
Rock star gibi.
- Bizim paramız
sonuçta.
- Ölenlere bile
saygıları God bless you!
Konuşmak istiyoruz.
Konuşalım.
Bu cenazeyi
onaylamıyoruz.
Uygun değil.
Bir insanı gömmek
uygun değil mi?
- Bu insanı değil.
- Kesinlikle.
Fikrimize saygı
duyulmasını istiyoruz.
Burası iyi insanların
olduğu iyi bir kasaba.
Lütfen okuyun.
Okuyun lütfen.
Buyurun.
Herhangi bir el
yazısı tanıdık geldi mi?
Niye insanlarla bu
kadar uğraşıp duruyorsun?
Rahip kıyafetini giyince
kendini bir şey mi sandın?
- Rahat bıırak beni.
- Neden her şeye
burnunu sokuyorsun?
Burada kalabilir miyim?
Tanrı sizi korusun!
- Memur Baniocha.
- Peder Tomasz.
Daha önce tanışmıştık
değil mi?
Daha önce sizi hiç
kilisede görmedim.
Ama ben sizi
hatırlıyorum, peder.
Buradan, kiliseden
değil ama başka bir yerden.
Hayır, ben
Varşova'dan geliyorum.
Öyle mi?
Hangi kilise?
Fatıma annemiz cemaati.
Bunu not ettin mi?
Pederin rahip
kimliğini sordunuz mu?
Kimliğiniz var mı
peder?
Benim hatam.
Dün pederin
pantolonunu yıkamıştım.
Cüzdanı ve kimliği de
içindeymiş.
Size daha sonra
getiririm.
Merhaba Peki.
Etrafta herhangi bir
terslik var mı diye kontrol etmemiz lazım?
Bize biraz müsaade
edin.
Nasıl raporlamamız
lazım?
Kaza mıydı?
Kundaklama mı?
Yoksa başka bir şey
mi?
Neye göre?
Size göre.
Burada buluşup bir
araya geldiğimize göre, Bir orta yolu bulup uzlaşabiliriz.
Öyle değil mi?
Evet.
Bana katılıyor
musunuz Ewa Hanım?
Bana göre, Slawek'in
cenazesi kendi memleketine götürülmeli.
Bunun karşılığında
ise, fotoğrafını panoya ekleyebiliriz.
Hayır, hayır!
Onun fotoğrafını
bizim panomuza asamazsınız.
Bizim çocuklarımızın
yanına olmaz.
Onun fotoğrafı da
diğerleri ile birlikte asılmalı.
Hayır bunu kabul
edemeyiz.
Dün telefonda ne
konuştuğumuzu unutmayalım.
Bütün sorunlarımızı
bugün burada çözeceğimizi söylemişitik.
Şimdilik en önemli
konumumz bu.
- Cenaze burada
olacak.
- Hayır.
Sesinizin tonunu
değiştirin.
Ortamı yumuşatmaya
yardımcı olun.
- Bir rahip - yardım
etmeli!
ve herkese hizmet
etmeli.
Tam olarak bunu
yapıyorum zaten.
Slawek bir cenazeyi
hak ediyor.
Kim olduğunun önemi
yok.
O bir katil.
Efendim?
Katiller ve masumlar
aynı yere gömülmemeli.
- Ne dediğinizi
duyuor musunuz?
- O bir katildi.
- Gencecik çocukları
öldürdü.
- Ne katili?
Büyük laflar etmeyin.
Bir kazaydı, tamam mı?
Çok acı olmasına
rağmen kazaydı.
Bir keresinde yolda
bir ayıya çarpmıştım - Evet bir ayıya - Ama
sonuçta kazaydı.
Kimse bana katil
demedi.
Tabii ki kazaydı.
Bir de gençlerin partiden
sonraki durumunu da düşünürsek Ne durumu?
Ne durumu?
Ne durumu?
Söyle Söylesenize ne durumu?
- Ne durumu?
- Bir durum olduğu
yok anne.
-Ne demek bir durum
yoktu?
- Yoktu.
Ayıklardı.
O sadece Kuba'yı
değil beni de öldürdü.
Eğer tanrı olmasaydı yataktan kalkamazdım.
Kendinize eziyet
ediyorsunuz.
Umarım papaz en kısa
sürede döner yoksa Peder dışarıda
konuşabilir miyiz?
Konu nedir?
Doğrusu şu ki Kazadan önce tartışmıştık.
Onu evden kovmuştum.
O da bana İçeri almazsan kendimi öldürürüm diye
bağırmıştı.
Ama ben hiçbir şey
yapmadım.
Hiçbir şey.
O da çekip gitti.
Hazır mısınız?
Gidelim.
Kıyamet günü yeniden
dirilmesi inancıyla.
Onun bedenin toprağa
teslim ediyoruz.
Topraktan toprağa,
külden küle, tozdan toza.
Huzur içinde yatsın.
Son bir şey daha var Sizi elveda ayinine davet ediyorum.
Lütfen herkesi
haberdar edin.
Yalnız mıyız?
- İçecek bir şey
ister misin?
- Aklın nerede senin?
Pinscher beni ele
verdi değil mi?
Bir şey mi oldu?
Tanrı sizi korusun.
Tanrı sizi korusun.
Rahipler ile alakalı
bir durum.
Ne yazık ki, çok az
zamanımız var Konseye gitmemiz gerekiyor.
Elveda ayini ne
olacak peki?
İnsanlar toplanmaya
başladı.
İptal oldu.
Hayır.
Neden?
Size söyledim peder; Piskopos
bizi bekliyor.
Zamanımız var.
Gideriz.
Peder, bence
eşyalarınızı toplamanız lazım.
Hadi.
Peder Tomasz gidiyor
ama geri gelecek değil mi?
Kim?
Peder Tomasz.
Konseyin kararına
bağlı.
Lütfen endişelenmeyin.
Kilisenin her zaman
bir papazı olacaktır.
Teşekkür ederim!
Peder için Tanrı
sizi korusun.
Tedavi için para
topladığınız için Bunun komik olduğunu mu sanıyorsun?
!
Kimseye zarar
vermedim.
Pinscher'dan başka
kimse bilmiyor değil mi?
Gözümün içine bak.
Hayır.
Afedersin.
Cemaati
selamlayacağım.
Beni tanıt.
Tatilinin bittiğini
söyle.
sonra üstünü değiştir
ve eşyalarınla birlikte beni papazın evinde bekle.
- Anladın mı?
- Evet.
Sadece bir şart var.
Hiçbir zaman burada
değildin.
Söyle.
Hadi, söyle.
-Hiçbir zaman burada
bulunmadım.
- Teşekkür ederim.
Tanrı seni korusun.
Ne yapıyorsun?
S..ir!
S..ir git buradan!
Kanka olduğumuzu mu
düşündün?
Beraber vodka içtik
diye?
Kafayı mı yedin?
Altına
saklanacağın bir papaz elbisen yok artık değil mi?
Papaz günlerin
sonra erdi.
Beni sattın.
Yarın kavgada sen
varsın.
Tanrım bize verdiğin
nimetler için şükürler olsun.
Ve bize onları
ihtiyacı olanlar ile paylaşmayı öğrettiğin için.
Amin.
Tanrı ne zaman bizim
ile konuşur?
Tanrının hayatımızın
her anında bizimle konuştuğuna inanırız.
Sıraya geçin!
- Saymaya başla!
- Bir, iki, üç dört, beş, altı, yedi.
Bazen bir günah
işlerim, çok kötü bir şey yaparım.
Suçumu itiraf etmem
uzun zaman alır.
- Her şey temizlendi
mi?
- Evet efendim!
Eşyaları yerine
koydunuz mu?
Böylece daha kolay
bulursunuz.
-Efendim!
- Ne oldu?
- Bir çocuk kendini
kesti.
-Nerede o?
- Depoda.
- Bir yere ayrılmayın.
Hemen geleceğim.
Tanrı birçok olay
aracılığıyla bizimle konuşur.
Bazen bunun kader olmadığını düşünürüz.
Birçok trajik olay
bizi yaralar.
Dövüş!
Ama en önemlisi
inancı kaybetmemektir.
Unutmayın Bu sadece bir hikaye.
Tanrıdan ne kadar
uzaklaştığımızı anlatan bir hikaye.
Herkes.
Hatta ben.
Bırak!
Bırak!
Sen değil!
Bonus'u getirin
buraya!
Defol git buradan!
Yeter!
Hemen ateşe verin!
Acele edin!
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar