Print Friendly and PDF

Ben Allah (celle celâlühû)ın cilâladığı aynayım, bana bakan kendini görür


134





Vezin: Mef’ûlü Mefâ’îlü Mefâ’îlü Fe’ûlün





Bir kimse aceb yokmu ki ana sînemi yârem,
Şerh ede ana hâlimi sînemdeki yârem.
 





Ol şevk ile ki,  cân-u dili pür-taleb olsa,
Dese ne zaman ağıra Ya Rab dil-i kâram. 





Çün nefsini bilse kişi Allâh’ı bilirmiş,
Bu maniye yok bende ilâcım n’ola çârem. 





Terkeylese hem âr ile nâmûsunu ol er,
Ol vakt o yürek yarasına merhem sarsam





Derdsizler diken görünür gerçi Niyâzî,
Pervâneye od,  bülbüle dâim gülzârem. 





Bir kimse aceb yokmu ki ana sînemi yârem,
Şerh ede ana hâlimi sînemdeki yârem. 





Acaba bir kimse yokmu ki ona sînemi yârem,
Hâlimi sînemdeki yaram ona açıklaya.





Yara, derdin işaretidir. Yaradaki durum derdin de büyüklüğünü zahiren gösterir. Bu sepeple tabiblerde derde vakıf olurlar.





Ol şevk ile ki,  cân-u dili pür-taleb olsa,
Dese ne zaman ağıra Ya Rab dil-i kâram. 





Ol şevk ile ki,  cân ve gönlü talep dolu olsa,
Dese ne zaman Ya Rabb’i berraklaşa kara gönlüm. 





Çün nefsini bilse kişi Allâh’ı bilirmiş,
Bu maniye yok bende ilâcım n’ola çârem. 





Çünkü nefsini bilse kişi Allâh’ı bilirmiş,
Bu engele yok bende ilâcım, n’ola çârem. 





Terkeylese hem âr ile nâmûsunu ol er,
Ol vakt o yürek yarasına merhem sarsam





O er hem âr ile nâmûsunu terkeylese,
O vakit o yürek yarasına merhem sarsam





Derdsizler diken görünür gerçi Niyâzî,
Pervâneye od,  bülbüle dâim gülzârem. 





Gerçi Niyâzî’yi derdsizler diken görünür,
Pervâneye ateş,  bülbüle dâim gül bahçesiyimdir.





Niyâzî-i Mısrî, bizi nasıl görmek isterlerse öyle görünürüz, demektedir. Ebucehil bir gün Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve selleme





“Beni Haşim´de senden daha çirkin suratlı biri gelmemiştir” dedi.





Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem  “her ne kadar haddini aştınsa da yine doğru söyledin” dedi.





Biraz sonra Ebubekir radiyallâhü anh Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellemin yanına gelince





“Ey güneş yüzlü Resul, Sen´den daha güzel yüzlü bir yüz görmedim” dedi.





Bunun üzerine





“Ey aziz dost, ey değersiz dünyadan kurtulan, doğru söyledin” dedi.





Orada bulunanlar bu durum karşısında şaşırıp,





“Ya Resûlullah! Bu ikisi birbirine zıt şeyler söylediler. Sen her ikisine de “doğru söyledin” dedin, bunun sebebi nedir” diye sordular.





Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdu ki;





 “Ben Allah (celle celâlühû)´ın cilâladığı aynayım, bana bakan kendini görür”


Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar