Hayallerden Geçseydin Sen Can Olurdun
CXXI
Keşke bir an olsun kendini bilseydin, o
güzelim yüzünden bir haberin olsaydı.
Binek hayvanları gibi toz, çamur içinde yatmış, uyumuşsun; ne olurdu, kendini güzellerin evlerindeki zevk, işret meclisine çekseydin.
Kendi çevrende dolanmadasın, çünkü kendini
görmede, kendini göstermedesin; halbuki sende bir define var, var amma benliğin
gizlemiş onu.
Bedenden ibaret bulundukça candan haberin
bile olmaz, fakat can olursan can mülküne girer, orda karar kılarsın.
Başkaları gibi iyiye, kötüye kapılıp
durmadasın; buysan, oy san bununlasın, onunla.
Bir tek yemek olsaydın tek bir çeşit
lezzetin olurdu; bir tek kazana girmiş olaydın, hep aynı tarzda kaynar,
coşardın.
Tortulu nesne gibi eğer sen de bu kaynayışla
sâf bir hale gelseydin, arınanlar, sâf bir hale gelenler gibi göklere ağardın.
Her hayale canım diyorsun, cihanım diyorsun;
hayaller kaybolsaydı, hayallerden geçseydin sen can olurdun, cihan kesilirdin.
Yeter, sus artık, şu dilin, aklına bağ oldu
gitti;
böyle olmasaydı Akl-ı Küll gibi baştan başa
dil olurdun.
Yeter, sus
artık; bilgiye perde olan, gene bilgidir; padişah olduğunu bilseydin
tercümanlık mı ederdin hiç?
Kaynak: Cilt 2
Mevlânâ
Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar