Print Friendly and PDF

Şeyh Ahmed'in Sözü hak’dır



Bismillahirrahmanirrahîm.
Yüce rab olan Allaha hamd, seçtiği kullarına selâmdan sonra: Mes’ûd kardeşim Şeyh Muhammed Mümin birkaç vâkı’a görmüş, fakîre yazmış ve suâl etmiştir:
Birinci vâkı’a, hayırlıdır, güzeldir. Şöyle ki Muharrem ayının yirminci günü Cuma günü hazreti îşânın (İmam Rabbani) hizmetinde, ravda-i münevvereyi ziyârete gittik. Kabrin içinde murâkıb idiler ve hazreti İşân (sellemehüllahü Subhânehu) hazreti İmam-ül müridinin türbe etrafında murakıb oturmuşlardı. Anîden bu hakîr gördüm ki, kıble tarafından büyük bir nûr [ışık] göründü, âlemi kapladı ve ravda-ı münevverenin içine girdi.
Hazreti İşânın murâkıb oturdukları yerde bir müddet durdu. Ma’lumum oldu ki, o nurda Hazreti Hâtemiyyet vardır (aleyhi ve alâ âlihissalâtü vesselâm) O anda bu aşağı kulun hatırından geçti ki, O Hazret (aleyhissalâtü vesselâm) bizim Hazreti İşânımızın kapısına niçin teşrif buyurdular. Bu düşüncede iken hazreti Risâlet penâh (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdular ki:
“Kim Şeyh Masumla (yahud Muhammed Masumla) musafaha ederse, benimle musafaha etmiştir.” Ondan sonra o büyük nûr, oradan hareket edip hazreti Müceddidi elfî sânînin (radıyullahü teâlâ anh) ravda-ı münevveresi üzerinde durdu ve Müceddidi elfî sânî hazretlerinin münevver kabrinden bir nûr, o nûru karşılamağa geldi ve ilhak oldu. Nurun hareketi zamanında: “Şeyh Ahmedin sözü hak’dır” buyurdu.
Bundan sonra o nûr Medîne-i münevvereye intikal etti ve Ravda-ı münevvere-i mutahharaya girdi.
O zaman buradan Medîne-i münevvereye kadar bu hakîrin nazannda aydınlık oldu ve Ravda-i şerîfe de göründü. Ravda-ı münevvereye varmasından sonra O Server (aleyhissalâtü vesselâm) aynı musafaha sözünü tekrar ettiler.
Mahdûmâ; bu vâkı’ada Resûl-i ekrem (sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem) Efendimiz, bu maksaddan uzağın ismini iki defa dile alması, kerem ve inâyetle müjdelemesi, alçak ve muhtaç başımızın kalkmasına sebeb oldu ve bu sermayesizin elini murâdının eteğine değdirdi ve bütün harablığımla beraber kendimi bu hitaba lâyık bulamam, amma. Mısra’:
Kerîmler ile işler zor olmaz.
Beyt:
Umarım kabûl ede göz yaşımı,
O ki inci yapar su damlasını.
Kaynak:Mektûbât-ı Ma’sumiyye, trc: Süleyman Kuku, 2017, İstanbul, Cilt III, sh.453, 144. Mektup


Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar