Kirli Yüzlü Melekler
sayende
sayebân olduk istanbul şehri
sayende
sebil olduk aç kaldık sefil olduk
yıldızlar
dem çekti güvercinler gibi başucumuzda
ve
yaktı perişan eyledi sine-i sâd-pâremizi
saplanıp
hançer misâli bir hilâl
sokaklar
serseri biz serseri
yüksekkaldırım
da
bir
cezayir şarkısını dile getirdi plâklar
cadde-i
kebir: bütün ışıklarını yakmış bir gemidir
sinemalar
neredeyse boşalacaklar
vay
anam vay
sen
ne dersin istanbul
sen
garip bir şair olsan söyle ne halt edersin
kimin
gücü yeterse kahretsin parasızlığı
sefalet
akıyor gürül gürül sokaklardan
yol
üstünde bir şehvet çarşısı tıklım tıklım
yol
üstünde sevda pazarlığı aşk pazarlığı
kurtulamadık
gitti bu denlü kepaze hayattan
hep
böyle gecelerin koynunda yaşadık
geceler
serseri biz serseri
karakoldaki
aynada safran gibi kirli yüzümüz
gözlerimiz
hasta gözleri ellerimiz hasta elleri
kırılmış
kavala dönmüşüz
sen
söyle serseriler kralı istanbul
sen
söyle iki gözüm
hangi
merhem çâredir şu bizim yaramıza
yel
üfürdü su götürdü gençliğimizi
elimiz
boşa geldi meydanlarda kaldık
meydanlar
serseri biz serseri
sağımız
sefalet solumuz ölüm
işte
geldik gidiyoruz
kahrolasın
kahrolasın
istanbul şehri
Attila İlhan
***
Gönülde olanı yere düşürme.
Sessizce sev.
Usulca...
Kâinatı telâşa vermeden.
Melekleri ürkütmeden sev.
(Kemal SAYAR)
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar