Print Friendly and PDF

Gönlüm, Yüzünün Güzelliğiyle Huzura Kavuşur Güzelim Benim

 


66

Ey gönül, öylesine bir gönülsün sen ki lûtuflar sahibisin, ihsanlar sahibi; gönlüm, yüzünün güzelliğiyle huzura kavuşur güzelim benim. Ey lütfedip, kerem buyurup gönlümün halini soran, ey soruşu gönlüme rahat, karar veren güzelim benim.

Senin ikramınla diriyiz ey İki âlemin de kendisine râmofduğu dilber. Ey adının verdiği hayatla gönlün adına can kesilen, onu dirilten güzel.

Gönül, bedenin çevresinde bir halka oldu, sardı onu, bedenim gönlümle aynı hırkaya girdi; sonunda şu ikisi de sende gark oldu ey gönle lûtuflarda bulun güzel.

Ey gönlün ayağını tutmuş beden, canın da yeri mi, gönlün de adr mı anılır burda? Gönlün geceleri de seninle aydın, günleri de seninle kutlu.

*        830. Ey benim âşıkım, ey benim mâşûkum, aşktan başka ne varsa hepsini ver ateşe; sen beden cım'ında bir noktasın sanki, gönül kadehindeki berraklığa benziyorsun.

*        Aklı Küll tapısından davul sesleri gelip durmada; gökyüzü ordusu geliyor, şîmdicek gönlün buyruğu da erişmede diye bildiriyor.

O ordunun kılıç vuruşundan, padişahın düşmanlarını öldürüşünden yazı da kanla doldu, yo! da; yol, gönlün kanını içmede artık.

*        O saflar yaran saldırışlardan beden şeytanlarının başlan ezildi; hutbe, padişahın adına okunmıya başladı; divan, gönlün buyruklariyle dopdolu.

Ey konuşması da, kulak çekmesi de şeker gibi tatlı olan güzel, bu terbiyeyle beni horlarsan horlayışın da gönül ikramıdır bence.

Sırlarını gizlemeseydim söylenecek neler söylerdim, neler söylerdim de bugün gönlün ileri gidenleri de, geri kalanları da, herkes, herkes gönlümün ahvalini bilirdi, anlardı. [1]



[1] Cilt 1, Gazel, 66

Mevlânâ Celâleddin-Divân-ı Kebîr-Hazırlayan : Abdülbâkiy GÖLPINARLI, İstanbul Remzi Kitabevî , Yükselen Matbaası İstanbul — 1957

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar