ALLAH'IN YASAKLAMADIĞINI İNSANLAR NASIL YASAKLAYABİLİR?
Bu konuyla ilgili olarak, Mevlânâ’dan
daha önce yaşamış olan Ahmed er-Rıfâî (h. 512-578/m. 1118-1183) el-Burhânu’l
Müeyyed’de, Hz. Âdem’in, yeryüzüne indirildiğinde üç yüz sene boyunca
ağladığını, Allah’ın,
‘Niçin ağlıyorsun?’ sorusuna, cennetten ayrıldığı ya da cehennemden korktuğu
için değil, Arş’ın etrafında raks eden güzel yüzlü yetmiş bin meleğe olan
özleminden ağladığını belirterek cevap verdiğini, bunun üzerine Allah’ın, ona
başını kaldırıp bakmasını söylediğini, Âdem’in de, başını kaldırınca, Arş’ın
etrafında bunların semâ’ ettiklerini, Cebrail’in ise onlara başkanlık ettiğini,
Mikâil’in zâkirbaşılık yaptığını gördüğünü ve ağlamayı kestiğini belirtir
[Ahmed el-Rıfâî: El-Burhânu’l-Müeyyed
Tercümesi, İstanbul, 1303, s. 37]
Bu konuda son fetvalardan birini
El-Ezher'in rektörlerinden Mahmud Şaltut verir:
“Şaltut'a göre, musiki ile uğraşmak veya
musiki dinlemek, lezzetli yiyecekler yemek, güzel elbiseler giymek gibi,
Allah'ın kullarına bağışladığı zevklerdendir. Bu bakımdan İslâm, musikinin
kendisine değil, bazı türlerinin muhtevalarına karşı çıkmaktadır. Âyetlerde ve
hadislerde bu konuda herhangi bir yasak konulmamıştır. Öyleyse Allah'ın
yasaklamadığını insanlar nasıl yasaklayabilir?”
[Beşir Ayvazoğlu: Aşk Estetiği, Ötüken
Yayınları, İstanbul, 1993, s.183]
Hak bir gönül verdi bana
Ha demeden hayrân olur
Bir dem gelir şâdân olur
Bir dem gelir giryân olur
Bir dem sanasın kış gibi
Şol zemheri olmuş gibi
Bir dem beşâretden doğar
Hoş bağ ile bostân olur
Bir dem gelir söyleyemez
Bir sözü şerh eyleyemez
Bir dem dilinden dür döker
Dertlilere dermân olur
Bir dem çıkar arş üzere
Bir dem iner taht-es-serâ
Bir dem sanasın katredir
Bir dem taşar ummân olur
Bir dem cehâletde kalır
Hiç nesneyi bilmez olur
Bir dem dalar hikmetlere
Câlînus u Lokmân olur
Bir dem dev olur yâ peri
Vîrâneler olur yeri
Bir dem uçar Belkîs ile
Sultân-ı ins ü cân olur
Bir dem varır mescidlere
Yüz sürer anda yerlere
Bir dem varır deyre girer
İncil okur ruhbân olur
Bir dem gelir Îsâ gibi
Ölmüşleri diri kılar
Bir dem girer kibr evine
Fir'avn ile Hâmân olur
Bir dem döner Cebrâil'e
Rahmet saçar her mahfile
Bir dem gelir gümrâh olur
Miskin Yunus hayrân olur
Yunus Emre
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar