Renklerin Ruhu
Renk ve Psikolojik Etkileri
Kırmızı bizi alarm durumuna geçirir, turuncu uyarıcı vazife görür, mavi ise
sakinleştirici etki yapar.
Renklerin bu ırk, cinsiyet vs. gözetmeyen etkisi, uluslararası bir renk
dilinin oluşmasını sağlamıştır. Buna göre:
Kaçış ve çıkış yolları yeşille gösterilir; çünkü bu renk insanın arzu ve
isteklerini simgelemektedir.
Düzenleme emirleri ve kuralların mavi ile yazılması, bu rengin huzur vermesi
ve bilinçli hareketlere yöneltmesi sebebiyledir.
Yasak ve tehlike işaretleri ise, insanlarda özel bir dikkat uyandırması
nedeniyle, kırmızı ve sarı olarak belirtilir.
Bu sembol renkler, çok eskilerde,
Eski Mısırlılar tarafından bile, bilinçsizce de olsa, aynı psişik etkilere
yönelik kullanılmışlardı:
Eski Mısır'da kırmızı, savaşın simgesiydi; yeşil, yaşamı ve büyümeyi
gösteriyordu.
Göklerin ve uzaklıkların sembolü olan maviyle ise, tanrılarının saçlarının
rengini boyamışlardır.
Saflığın göstergesiyse, şimdiki gibi, kar beyazıydı.
Genel anlamda renklere teker teker bakacak olursak;
Kırmızı dikkat çeken kuvvetli bir renktir. Kan basıncını artırarak kalp
atışlarını hızlandırır, kaslarda gerginlik yaratır. Kanın rengi kırmızıdır. Çok
uzaktan dikkati çeken bir renk olması sebebiyle hemen hemen tüm kültürlerde
alarm veya tehlike işareti olarak sembolleştirilmiştir. Aynı zamanda tutku
çağrışımları yapar ve kullanıldığı bağlam ve tona göre agresif duyguların da
uyanmasına yol açabilir.
Sıcaklığı hatırlatır. Hareket ve canlılık telkin eder, yaşama sevincini
artırır.
Renkler içerisinde en ışıklı olanıdır. Sarı ışığın kan dolaşımı üzerinde
olumlu bir etkisi olduğu söylenir. Sarı aynı zamanda karantina ve bulaşıcı
hastalıkların sembolü olarak kullanılmıştır. Zehirler de sarı renkle
gösterilir.
Doğayı temsil eder. Serin, taze bir etkisi vardır, fiziksel yorgunluğu
giderici ve sakinleştirici bir yanı vardır. Yeşil rengin sembolik anlamı dinsel
alandadır; Hıristiyanlıkta inanç ve ölmezliğin rengi olarak görülür, İslamiyet
için de özel anlamı olan bir renktir.
Soğuk, sakin ve edilgin bir renktir. Goethe, mavi için “içe işleyen hiçlik”
der. Su ve havanın rengi olan mavi, berrak ve şeffaftır. Sıkıcı bir renk
olmayıp, bakışı uzaklara götürür. Bu renk insanlarda düşünme, karar verme,
yaratıcı fikirlerin doğmasına sebep olur. Mavi aynı zamanda doğruluk sembolü
olarak da bilinir.
Melankolik karakteri olan bir renktir. Keder ve hüzün ifade eder. Matem
rengidir. Sabır ve fedakârlık rengi olarak tanınır.
Saflık, masumiyet, doğruluk ve temizliği ifade eder. Kimi zaman da silinme
ve yok olma olarak ölümü ifade edebilir. Beyazın tüm renkleri içerdiği
düşünülür.
Siyah ve beyazın karışımından oluştuğu için her ikisinin de özelliklerini
içinde barındırır. Gri renk her renk için iyi bir fon teşkil eder. Gri
olgunluğun ve dengenin sembolüdür. Olumsuz yanı ise sıkıcı olmasıdır.
Ağırlık ve ciddiyet siyah rengin karakteridir. Batı uygarlıklarında siyah
keder, ölüm, matem rengidir. Karanlığın rengi siyahtır. Gizem de siyah renkle
sembolize edilir.
(Alıntı)
Renkler arasındaki ahenk ve uyum
demektir. Yan yana duran renkler birbirini tamamlayarak uyum gösterir. İyi bir
armonide hakim rengi önceden belirlemek, birlik ve denge kurmak önemlidir.
Işığın prizmadan geçerek sadece
kırılmaya uğramadan aynı zamanda kırmızıdan mora kadar bir dizi renge ayrılıp
dönüşmesine denir. İlk olarakta 1666‟ da Fizikçi Sir İsaac Newton keşfetmiştir.
Gözün en iç tabakası olan retinada
bulunan, çok sayıda sıralanmış yassı zar keselerden oluşmuş dış segment ile
hücre çekirdeğinin ve diğer organellerin bulunduğu iç segment olmak üzere iki
kısımdan oluşan, beyaz ışığa karşı hassas, rodopsin pigmenti içeren, insan
gözünde yaklaşık 120 milyon kadar bulunan, ince, uzun (50x3 um) hücreler. Diğer
bir adla çubuk hücreleridir.
Bir tür algılama kavramı, fakat
algılamaktan farkı duyulara dikkat çekmesidir. Gözünle, kulağınla, burnunla,
teninle, dilinle algılamak.
Bir ışık kaynağının verdiği ışığın göz üzerinde yaptığı etki. İlgi ve
dikkat çekici olma durumu. Parlaklık, aydınlık, ışıma.
Eksikliğinin hiperaktiviteye neden
olduğu kimyasal, beynin ön bölgesinde bulunur, beyinde azalması durumunda
parkinson‟a fazlalığında ise şizofreni‟ye sebep olur. Ekin:
Kültür, Kültürel bakımdan.
Cisimleri görmeyi, renkleri ayırt
etmeyi sağlayan fiziksel enerjidir.
Karşıt demektir. Açık-koyu,
büyük-küçük vb. gibi
Özdeksel:
Bilinçten bağımsız olarak varolan
herşey. Bilincin dışında bağımsız varolan maddi, materyalist ve tinsel karşıtı
olan her şey özdektir.
Görülmeyecek küçüklükte parçacık.
Renklerin her birinin kendine göre
ayrı derinlik ve genişlik görünüşleri vardır. Bu durum "renk
perspektifi" ni meydana getirir. Mesela; sıcak renklerin en dinamik rengi
olan kırmızı renkte diğer renklere göre ileriye fırlama görünüşü fazladır. Bu
durum onun diğer renklerden daha önde görünmesini sağlar. Soğuk renklerin en
durgun rengi olan mavi renk ise insanda olduğundan daha5 uzaktaymış hissi
uyandırır. Gerilere çekilme niteliği mevcuttur. Bundan dolayı sıcak ve soğuk
renklerin yakın ve uzak görünme, cisimleri büyük, küçük ve geniş gösterme
özellikleri vardır.
İki rengin birbiriyle karışımından
oluşan ışık derecelendirme çubuğuna denir.
Renklerin, seslerin,
elektromanyetik dalgaların ya da diğer fiziksel gerçeklerin, belli bir değer
kümesi ile sınırlanmadan birbiri ardına süreklilik içinde sonsuz değişmesi
durumudur. Beyaz ışığın renklere ayrılmasıdır. Birincil ve ikincil renklerden
oluşur. Rengin parlaklık ve saflık derecesidir. Renk açıldıkça parlaklığı ve
ışık değeri artar, koyulaştıkça da karanlıklılığı ve ışık değeri düşük olur.
Rengin parlaklık derecesidir. Koyu
mavi açık mavi farklılığı mavinin ışık derecesini belirler. Işığı az olan
maviye koyu, ışığı fazla olan maviye açık denir.
Uzam:
Mekan. Algılanan nesnenin,
cisimlerin temel niteliği. Mekanda yer kaplama.
Türk ve Altay mitolojisinde iyilik
tanrısıdır. Göğün 16. Katında yaşar. Tek Tanrı inancında Göktanrı‟nın oğlu ve
gökyüzünün hükümdarı olarak görülmüştür. Sibirya kavimlerince de yaratıcı tanrı
olarak bilinir.
Farklı dinlerde farklı renkler farklı anlamlar taşımaktadır. Renkler
inançların doğuşundan günümüze kadar birçok değişkenden etkilenerek farklı
farklı birçok evreden geçerler. Ayrı zamanların ve faklı toplumların inançları
ve bakış açıları, değişmeler göstermektedir:
İncil'e göre beyaz Koyun'u ve İsa‟ yı temsil eder.
Kırmızı ve siyah ise kaosu ve yok oluşu temsil eder.
Tevrat'a göre beyaz saflıktır.
Ayrıca İsrail Bayrak'ındaki mavi ve beyaz ise geleneksel bir Musevi duasına
göre cenneti ve dünyayı temsil eder.
Dini günlerde de beyaz giymek saflıktır.
İslam dininin rengi de yeşildir.
Ayrıca Şiilikte siyah elbise Kerbela‟da şehit olan Hz. Ali kerrma’llâhu
vechenin oğlu Hz. Hüseyin‟e duyulan acıyı temsil etmektedir
Orta çağda Hıristiyanlık, kilise ve dini mimaride yapıların daha gösterişli
olması için renklerden faydalanmıştır. Duvar resimleri, renklendirme ve ışığın
mimarinin içerisinde keskin ve çarpıcı bir şekilde kullanılmıştır. Bu sayede
Hıristiyanlığın daha geniş bir kitleye hitap etmesini ve yayılmasını sağlamaya
çalışmıştır.
Budizm ve Taoizm'de belirgin bir renk anlayışı olmasa da Budist Rahipler
turuncu ve kahverengi kemerler takarlar, turuncu kıyafetleri vardır, zaten
bellerindeki kasaya isimli kemerde safran renginden gelmektedir.
Hinduizm'de beyaz; parlaklık, bilgi ve ılıklık, kırmızı; tutku, enerji ve
yaşam kaynağı, siyah; dikkatsizlik ve duygu yoğunluğu, mavi ise evrensellik,
gökyüzü ve engin deniz anlamına gelir.
Her ne kadar renklerin toplumsal algılanışına ilerleyen sayfalarda
değinilecek olsa da, global firmaların renk seçiminde çok dikkatli olması
gerekir, çünkü renkler farklı yerlerde aynı anlama gelemeyebilir.
Örneğin, yeşil bir klozet dünyanın birçok yerinde belki talep görebilse de
Ortadoğu'da çok büyük tepki ile karşılanabilir. Çünkü İslam'ın rengi yeşildir
ve bu durum, Müslümanlar tarafından İslam'a saygısızlık olarak algılanabilir.
Gerçek hayattan bir örnekte de Japon scooter üretici bir firma Hindistan'da
siyah scooter denemiş, Hindistanlı Anneler ise çocuklarına siyah motosiklet
almayacaklarını bu ölümle ilgili olduğunu söylemişlerdir.
Her din renkleri, renklerin kişiler ve toplumlar üzerindeki bıraktığı etki
gücünü birçok alanda kullanmıştır. Dinin daha iyi anlaşılmasını, daha fazla
kişi ve topluma ulaşmasını sağlamak ve bilgilerini daha süslü ve gösterişli bir
biçimde sunmak için renklerden her yönüyle faydalanmıştır. İnsanların hem
ruhuna hem de gözüne hitap etmek istemiştir. Ayrıca topluma ve kişilere
anlatmak istediklerini renkleri sembolize ederek aktarmaya da çalışmıştır.
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar