Günümüzde Bahailik Ve Bahai Faaliyetleri
Şii İmamiyye fırkası içinden neşet eden ve
kendini yeni bir din olarak takdim eden Bahaîlik, evrensel olma yolunda çaba
gösteren inanç yapıları içinde yer almaktadır.
19. yüzyılda Mirza Hüseyin Ali tarafından
kurulan Bahailiğin insanlar arasında etnik grup, kavim, kabile ve millet
ayırımı yapmadığı için evrensel bir din hüviyeti taşıdığı iddia edilmektedir.
Bu bağlamda tek tanrı inancı ve tek insan
ırkı dolayısıyla çeşitlilik içinde birlik oluşturulması Bahailerin amacıdır. Taraftarlarınca
Bahailik, son gelen din olarak takdim edilmektedir. Zira onlar her bin yılda
bir din, bir peygamber ve kutsal kitap geldiğine inanırlar. Dolayısıyla
Bahailer kendi kutsal kitaplarını en son kutsal kitap, Bahaullah'ı da son
peygamber ve Bahailiği de kutsal kitapların tümü tarafından vaat edilen,
evrensel Tanrı dini olarak kabul etmektedir.
Günümüzde 5 milyondan
fazla Bahai, dünyanın neredeyse her ülkesinde 10,000'i aşkın yerel bölgede
yaşamaktadır.
Toplumun işlerini milli seviyede yürüten
188 Milli Mahfil bulunmaktadır. Bu milli kurumların idari sınırları içerisinde
ayrıca bölge seviyesinde faaliyet gösteren 56 kurum bulunmaktadır. Seçim
yoluyla oluşturulan milli seviyedeki kurumlarda hizmet eden insanların yaklaşık
%42'si kadınlardan oluşmaktadır.
Bahai öğretileri üzerine inceleme
çalışmaları hemen her Bahai toplumunda çeşitli ortamlarda
gerçekleştirilmektedir. Buna ilave olarak dünyanın birçok yerinde 250 eğitim
enstitüsünden oluşan formel bir eğitim ağı bulunmaktadır.
Genç ve yetişkinler bu enstitülerin sunduğu
eğitimlerden istifade etmektedir. Çocukların ve gençlerin ruhani ve ahlaki
eğitimlerine gelince, 32,500'den fazla eğitim sınıfında eğitimler, yerel toplum
tarafından düzenli olarak gerçekleştirilmektedir.
Sosyo-ekonomik gelişim alanındaki Bahai
girişiminin çoğu taban seviyesinde gerçekleştirilen, sınırlı süreli çalışmalar
olmakla birlikte, bunların 900'den fazlası sürdürülebilir geniş ölçekli
projelerdir ve bunlara 600 okul ve 70'den fazla gelişim kuruluşları da
dahildir.
Bahailiğin küresel
gelişiminin bir işareti olarak günümüzde 7 adet kıtasal Bahai Mabedi bulunmaktadır.
Sekizinci ve sonuncu kıtasal Bahai Mabedi
Santiago Şili'de inşa edilmektedir. Önümüzdeki yıllarda inşa edilecek 2 milli
ve 5 yerel Mabedin planlama çalışmalarına başlanmıştır. Ayrıca 130'dan fazla
ülkede, ileride inşa edilecek Mabetler için araziler temin edilmiştir. Dünyanın
her yerinde yerel seviyede dua toplantıları Bahai ofislerinde ve Bahailerin
evlerinde düzenlenmektedir.
Günümüzde Bahai nikahı yaklaşık 60 ülke ve
bölgede yasal olarak geçerli kabul edilmekte ve Bahai Kutsal Günleri yaklaşık
50 ülkede çeşitli şekillerde resmen tanınmaktadır.
Günümüzde yaklaşık 5
Bahai radyo istasyonu bulunmaktadır.
Bahailiğe dair herhangi bir televizyon
kanalı olduğu konusunda bilgimiz bulunmamaktadır. Ancak çok sayıda projeyle
ilgili televizyonda, radyoda veya internette yayınlanmak üzere videolar
çekilmiş veya programlar hazırlanmıştır. Fakat bunlara dair kapsamlı bir liste
yoktur ve tam bir sayı vermek oldukça zordur.
Günümüzde Türkiye'de, ülkemizin her yerine dağılmış
olarak yaklaşık 10 bin Bahai bulunmaktadır.
2017 yılı şubat ayı itibariyle Türkiye'de 50 Mahalli
Mahfil bulunmaktadır.
Mahalli Mahfil seçimleri her yıl
yenilendiğinden dolayı, bu sayı her yıl değişiklik gösterebilmektedir.
Günümüzde Bahai Dünya Merkezi'nde Yüce Adalet Evi için gönüllü çalışan yaklaşık
600 Bahai bulunmaktadır.
Bu kişiler çeşitli sürelerde hizmet etmek
için dünyanın farklı yerlerinden gelen, her yaştan insanlardır.
Hayfa'daki
Kermil Dağı üzerinde Bahai idari düzenine ait binalar bulunmaktadır.
Bunlar Yüce Adalet Evi, Uluslararası
Tebliğ Merkezi, Kutsal Yazıları İnceleme Merkezi ve Uluslararası Arşiv
binalarıdır. Hayfa ve Akka şehirleri tüm dünyadaki Bahailerin hem ruhani hem de
idari merkezleridir.
Bahailerin günümüzde en çok bulunduğu ülke
yasaklanmasına rağmen ortaya çıktığı yer olan İran'dır. Yine ABD'de önemli bir
Bahai mevcudu bulunmaktadır. Bunun dışında Avrupa ülkeleri ile Irak, Suriye,
Lübnan, Mısır ve İsrail gibi Ortadoğu ülkelerinde Özellikle Tanrı inancının
zayıfladığı, toplum düzeninin bozulduğu ülkelerde daha çok yayılma istidadı
gösteren, bununla birlikte İslam ülkelerinde fazla bir yayılma fırsatı
bulamayan Bahailik, günümüzde ülkemiz dahil dünyanın hemen her yerinde
görülmektedir.
Bahailerin
Türkiye'de genellikle Ankara, İstanbul gibi büyük şehirler yanında, son
yıllarda az da olsa Adana, Eskişehir, Hatay ve Sivas gibi şehirlerde de
faaliyette bulundukları bilinmektedir.
İstanbul'da ilk Mahalli
Ruhani Mahfil 1951 yılında kurulmuş, 1959'da da ilk Ruhani Mahfil kurulmuştur.
1969 yılında İstanbul'da beş ilçede, (Eminönü,
Kadıköy, Fatih, Beşiktaş, Şişli) 1971'de ise üç ilçede, (Üsküdar, Beyoğlu,
Sarıyer) Mahalli Mahfiller kurulmuştur. ''Türkiye Bahai topluluğu Türkiye'deki
örgütlenmenin adıdır. Bahaullah'ın yaşadığı İstanbul ve özellikle Edirne hicret
yurdu olarak değerlendirilmektedir.''
Bahailerin eğitim alanına çok önem
verdikleri görülmektedir. Nitekim bu amaçla ilköğretim öncesinden, doktora
programlarına kadar eğitim veren okulları bulunmaktadır. Bunlardan en göze
çarpanı "Aydınlık
Okyanus Uluslararası Okulu" dur. Bu okulun müfredatı, Bahai
prensiplerinden ilham alınarak hazırlanmaktadır. Bir diğer eğitim kurumu da, Bahailikten ilham alan ve ABD'de
bulunan, Nur Üniversitesi'dir.
Söz konusu üniversite Bolivya'daki kırsalda
görev yapan ilkokul öğretmenlerini eğitmektedir. Burada, Bahai öğretilerinin,
insan geliştirmedeki ve toplumsal değişimi desteklemedeki önemi öğretilir.
Diğer taraftan Bahai inancının yayılmasında, okullarla beraber yaz kampları da
önemli bir yere sahiptir. Buralarda belirgin bir Bahai atmosferi için gerekli
olan dostluk ruhunu oluşturmak, Bahai tebliğcilerine gerekli olan eğitimi
sağlamak, emrin tarihini ve öğretilerini öğrenmek ve başka dinler ve genel
olarak insan toplumları ile ilişkilerini daha iyi kavramak için eğitim
verilmektedir. Benzer şekilde başka ülkelerde ve özellikle Latin Amerika'da
hizmet etmek isteyen Bahai tebliğcilerin eğitimine ayrılan Uluslararası Bahai
Eğitim Kurumu da mevcuttur.
Bahai eğitim kurumlarında Bahai ve İslam
öğretilerinin tanıtılması için kurslar düzenlenmekte, Bahai kutsal kitaplarının
derinlemesine tetkiki yapılmakta, ırklar arası dostluğu geliştirmek için
konferanslar düzenlenmektedir. Katılanlara Bahai idari düzeninin süreçlerinin
öğretileceği laboratuvar çalışmaları ve gençlerin, çocukların eğitimine yönelik
özel oturumlar yapılmaktadır. Bu oturumlarda kalabalık önünde konuşma dersleri,
Mukayeseli Dinler, tebliğ dersleri ile Bahai ahlakı, Latin Amerika üzerine
kurslar verilmektedir. Bununla beraber kış okulu toplantıları, açık oturumlar
ve ibadet toplantıları, sahne oyunları ve gösteriler, piknikler, diğer dinlence
faaliyetlerini sürdürmektedirler.
Bahailer
Türkiye'de de sosyal ve kültürel faaliyetlere ağırlık vermektedirler.
İnternet sitelerinde belirtildiği gibi
sivil toplum örgütü kimliği ile değişik bölgelerde kadınların çocukların ve
gençlerin gelişimi ile ilgili kuruluşlarda faaliyetlerini sürdürmektedirler.
Ayrıca çeşitli şehirlerde okuma yazma kursları, çevre ile ilgili çalışmalar
yapmaktadırlar. Bütün bunların temel hedefinin kendi inançlarının tanıtılıp,
taraftarlarının sayısının artırılması olduğu göz önünde bulundurulmalıdır.
''Bahailik geniş faaliyet ağına sahip bir
yapı arz etmektedir. Türkiye dahil birçok ülkede basın, yayın ve internet
yoluyla akidelerini insanlara takdim etmektedirler.'' Bu çerçevede
çeşitli dillerden, özellikle İngilizceden tercüme edilmiş kitap ve broşür
hazırlayarak, Bahai inancının daha iyi tanınmasını sağlamaya çalışmaktadırlar.
Yayınlar
arasında Bahaullah, Abdülbaha ve Şevki Efendi'nin yazdığı eserler ilk
sıradadır. Yine bu bağlamda bahaî.org, bahaî.net, bahai.com, bahaiblog.net,
bahai.us gibi siteler oldukça etkindir.
İnternetteki sayfalarında Türkiye'de ve
Dünya'da Bahailik, Bahailerin inanç esasları, çalışma, temizlik, dua, ibadet,
namaz, oruç, evlilik, alkollü içkilerin yasak olması gibi konular hakkında
bilgiler verilmektedir. Ayrıca hangi ülkede olursa olsun hükümete sadakat
öğütlenmektedir.
Yine
"tahireweb" isimli internet sitesinde de Bahailiğin prensiplerinin
propagandası yapılmaktadır.
Yukarıda işaret edildiği gibi Bahailerin
misyon alanları daha çok sivil toplum örgütleri, okullar, eğitim merkezleri,
sanatsal kurslar, yaz kampları şeklinde çeşitlenmektedir. Ayrıca fuar, kongre,
konferans gibi etkinliklerde seslerini duyurmaya çalışmaktadırlar.
İnternet, tv ve sinema da yoğun bir şekilde
misyon amaçlı olarak kullanılmaktadır. Bütün bu faaliyetlerinden Bahailerin
kendi fikirlerini tanıtmak, üye sayılarını artırmak için son derece faal ve
disiplinli bir misyon çalışması içinde oldukları sonucuna varılabilir. Bahailerin
inançlarını yayma konusunda gösterdikleri çaba bunlarla da sınırlı kalmamıştır.
Misyon yollarında farklı metotlar geliştirmişlerdir.
Mesela Bahai salonları ile birlikte, meyve
bahçeleri, öğrenci yurtları, çiftlikler, sanat ve el işleri salonları bunlardan
bazılarıdır. Bahailerde dikkat çeken bir husus da sosyal hizmetlere fazla yer
verilmesidir. Bu çerçevede yoksullar için yetimhane, hastane, dispanser,
düşkünler evi, ziyaretçiler için misafirhane, sanat ve fen koleji gibi sosyal
hizmetlere yönelik tesislerin de mabetlerle beraber kurulması teşvik
edilmektedir.
Bahailer ayda bir yapılan, 19 Gün Ziyafetleri
ve yıl içinde bazı bayramları kutlamak, özel günleri anmak ve mahfil
toplantıları yapmak için de bir araya gelmektedir. Tanrı'nın kutsal yasalarına
göre her dönem ve devirde kutsanmış bayramlar, yıldönümleri ve çalışılması
yasaklanmış kutsal günler vardır. Bahailerin çalışmaması gereken dokuz kutsal
günden yedisi sevinç dolu bayramlar iken diğerleri Bab'ın şahadetinin ve
Bahaullah'ın bu dünyadan ayrılışının yıldönümleridir.
1947 yılından önce ABD ve Kanada Bahai
toplumları, 1948'de ise kısa adı BIC, (Bahai International Community) olan
Bahai Uluslararası Toplumu Birleşmiş Milletler Halkla İlişkiler Departmanı
tarafından uluslararası sivil toplum kuruluşu olarak resmen tanındı. BIC o
tarihten beri BM'nin birçok kurum ve heyetiyle yakın ilişkiler kurup işbirliği
yapmakta, dünyanın özellikle geri kalmış bölgelerinde yürütülen barış inşa
etme, insan hakları, kadının toplumdaki yeri, eğitim, sağlık ve sürdürülebilir
kalkınma gibi alanlarda birçok çalışmaya katılmaktadır. tanınmasını ve
Müslümanlarla eşit sayılmalarını istemektedirler. Bahailer, kendilerini
göstermek ve seslerini duyurmak için çalışmalarına devam etmektedirler. Türkiye'de
bazı Bahailer ferdi olarak mahkemeye başvurarak, kimliklerinin din hanesi
bölümünden İslam yazısını çıkartıp Bahai yazdırmışlardır.
(Alıntı)
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar