Has Oda
Leyla nın mahallesinde çadır kuran
adamlar,
Aşkın yolunda varılacak en son yere
varanlar!
Hasan'ın soyundanım, "Has
Oda"dır makamım,
Ricalin boyunları üstündedir ayaklarım![1]
["Has Oda'dır makamım" sözü, İmam Geylânî hazretleri ile
çağdaşı Şeyh Abdur-rahmân Tafsûncî arasında geçen bir olaya işaret etmektedir.
Şattanûfî ve Yâfiî'nin üç yoldan rivayet ettikleri bir haberde Şeyh Tafsûncî
şöyle der:
"Ben, Şeyh Abdülkâdir'in adını ancak
yeryüzünde duydum. Kırk yıldır kudret kapısının eşiklerindeyim, ama onu
görmedim!" Bu söylediklerini İmam Geylânî hazretlerine iletmek üzere, sohbet
arkadaşlarından bir grubu Bağdat'a gönderir. Tam o sırada İmam Geylânî
hazretleri bazı müritlerine şöyle buyurur:
"Tafsûnc'a doğru yola çıkın. Yolda
Şeyh Abdurrahmân'ın göndermiş olduğu bir gurup göreceksiniz. Onları da yanınıza
alarak Şeyh Tafsûncî'ye gidin ve deyin ki Abdülkâdir sana selâm söylüyor ve
şöyle diyor:
“Sen eşiklerdesin! Eşiklerde olan kimse
huzurda bulunanı göremez. Huzurda bulunan da Mahda'da/Has Oda'da olanı göremez.
Ben ise Has Odadayım!” [2]
İbn’ül Arabî, Hakîm Tirmizî'nin sorularına vermiş
olduğu cevapta, İmam Geylânî ile Şeyh Muhammed b. Fâid el-Evânî arasında geçen
buna benzer bir olayı anlatır. Şeyh Evânî şöyle der:
"Ben huzurda bulunuyordum. Ama Şeyh
Abdülkâdir'i göremedim!" Bu sözler İmam Geylânî hazretlerine iletildiğinde tebessüm ederek
şöyle buyurur:
"Peygamberim doğru söylemiş! Lâkin
ben Has Odada bulunuyordum!"[3] Sufilere göre "Mahda"kelimesi,
kalbin (veya kutbun) Allah Teâlâ'ya vâsıl olmuş insanları göremediği yeri
ifade eder.[4]]
[1] (Abdülkâdir Geylânî, et al., 2005),
Kaside-i Hamriyye (Gavsiyye), s. 203
"Ayaklarım, Allah Teâlâ'nın bütün velilerinin boyunları
üstündedir" sözü, İmam Geylânî'nin en meşhur sözlerinden biri ve belki de en
meşhurudur. Bu söz, Şattanûfî'yi bir taraftan rivayetin isnadını tahkik etmek,
diğer taraftan da bu sözü söyleyenin makamını ispat etmek için kaleme
aldığı Behçetü'l-Esrâr ve Ma'dinü'l-Envâr adlı eserini yazmaya
teşvik eden sebep olmuştur.
[2] (Bkz: Behcetü'l-Esrâr, 27; Hulâsatü'l-Mefâhır, yazma,
vr.: 92a).
[3] (Olayın ayrıntıları ve İbn Arabî’nin
yaptığı yorum için, Osman Yahya'nın tahkik ettiği Hatmü'l-Evliyâ adlı
eserin 224. sayfasına bakınız).
[4] (Bkz:
Kaşânî, Istilâhâtü's-Sûfiyye, 81).
Kaynakça
Abdülkâdir Geylânî thk: Yusuf ZEYDAN ve hzl: Mustafa UTKU Abdülkâdir
Geylânî Divanı Kaside Makaleleri [Kitap]. - İstanbul : Sır, 2005.
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar