Haddini Aşan Yazılar
UYARI
Mevlit Kandili sebebiyle bir kardeşim bana bir eski
yazıgöndermişti.
İlk okumaya başladığımda beğenirken, sona doğru, içime
bir karanlık çöktü...Tefekkür edince yazının amacının başka olduğunu anladım.
Araştırdım.
Yazının ilk çıkış kaynağının Fetocu siteler
olduğunu fark ettim. Adını verebilirim ancak çok iddialı olur. Çünkü çok kopya
var. Günümüz hastalığı her şey kopyalanıp dağıtılıyor.
Dikkatimizi çeken husus, Hz. Rasûlu'llâh salla'llâhü
aleyhi ve sellemi birisi sevmişte, sevgi nedenini izah ederken, Efendimizi
tahsis ederek küçültüyor ve bunu da okuyanda sanki güzel bir şey okumuş
sanıyor. Fakat durum öyle değil. Bir şey tarif edilirken "Efradını cami'
ağyarını mani olmalı" Yani "Tarif tam olmalıdır."
https://acikders.ankara.edu.tr/pluginfile.php/87165/mod_resource/content/1/02.%20TAR%C4%B0F%20NOTLARI.pdf
Bahse Konu yazı şu şekilde
"Seni Sevdim (S.A.S.)
Altı yaşında iken, anneciğinin taptaze
mezarına kapanıp ağlayışına hiç kıyamadım, ben de ağladım, ama sevdim.
Herkes canını verecek kadar seni severken,
kimseye yük olmamak için, kendi işini kendin yapışını sevdim.
Başının ağrıdığını öğrendiğimde, başımın
ağrısını sevdim.
Kuşu ölen çocuğun evine taziyeye
gittiğinde… Anne ve yavru köpekler için koskoca ordunun yolunu değiştirdiğinde,
merhameti sevdim, hayvanları sevdim.
“Benim çocuğum yok, ardımdan okuyacak
kimse olmayacak” diye ağlayan Hz. Bilal’i, “Üzülme! Ümmeti Muhammed her ezandan
sonra sana okuyacak” diye teselli edişini sevdim.
Mute’de şehit düşen evlatlığın Zeyd’in
minik yetimi, acıyla o mübarek eteğine sarılıp ağladığında, onu kucaklayıp,
hıçkırarak ağlayışın karşısında, “Ey Allah’ın elçisi, bu nedir?” diye
soranlara, “Bu, sevenin sevdiğini özleyişidir.” demeni sevdim.
Yanında, kucağındaki çocuğuna sarılan, öpüp
koklayan arkadaşına gülümseyerek, “yavruna nasıl şefkat duyuyorsan, Allah da
senin şefkatinden daha çok sana şefkat duyar” deyişini sevdim.
Sevgili kızın Hz. Fatma, her yanına
girdiğinde, ayağa kalkıp karşılamanı, “hoş geldin kızım” diye öpmeni, elinden
tutup, yanına oturtmanı sevdim.
Hz. Ali ile Hz. Fatma’yı evlendirirken,
ikisini karşına alıp, “Ey Ali, kızımı sana cariye olarak veriyorum, ama unutma,
sen de onun kölesisin” deyişini sevdim.
Bir Müslüman, sarhoş bir şekilde, huzuruna
getirildiğinde, yanındakilerden biri sarhoşa “Allah sana lanet etsin” deyince,
o mübarek kaşların çatık, “ona lanet okumayın, ben onu tanıdığımdan beri, o
Allah ve Resulünü sever” deyişini sevdim.
Mescitte, nezaket kurallarından habersiz,
yeni Müslüman olmuş birinin, burnunu sildiği paçavrayı yere attığını görünce,
pisliği yerden kendi elinle alıp, temizleyişini ve o kişiye yumuşak bir sesle,
“bir daha böyle yapma” deyişini sevdim.
Mirâc’a çıktığında, Allah Teala, “Seni ne
ile şereflendireyim?” dediğinde, “Beni Sana kullukla şereflendir” deyişini
sevdim.
Yine mirâçta Rabbim “İste! Ne isteğin
varsa vereyim” dediğinde, secdeye kapanıp, gözyaşlarıyla “Senden ümmetimi
istiyorum” deyişini sevdim.
Refik-i Alâ’ya, Yüce Dost’a giderken,
“Sizi kevser ırmağı başında bekleyeceğim. Bana kavuşmak isteyen, elini ve
dilini kötülüklerden çeksin.” deyişini sevdim.
Ve Rabbimizin, “And olsun size kendinizden
öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız O’na çok ağır gelir.
O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir (Tevbe-128)
deyişiyle, seni sevdim.
Ve Rabbimizin, “Şüphesiz ki, Allah ve
melekleri, Peygamber’e çokça salât ederler (överler,yüceltirler). Ey müminler!
Siz de O’na salavat getirin ve tam bir teslimiyetle selam verin.”(Ahzab-56)
buyurmasıyla, seni daha çok sevdim…
Kaşif Yayınları
Alıntı: https://www.nurnet.org/seni-sevdim-s-a-s/
"Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun
yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler.
Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler.
Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki
vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış,
gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine
benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp
kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara
mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir." (Fetih Suresi 29)
Dikkatlerinize...
Ek Okuma
Necip Fazıl KISAKÜREK- “O ve BEN” İSİMLİ ESERİNDEN
Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.
Yorumlar