Print Friendly and PDF

HİÇ OLMAZSA EVDE VE GECELERİ YATARKEN KADINLAR SAÇLARINI ÖRTMELİ



İslâm'ın kadınlar için koyduğu emirlerden biride örtünmedir. Ancak Günümüz kadınında örtünme bir sorun haline gelmiştir. Ümmi boyutta [herşeyin sâfi olduğu ilim] bazı şeyler mecburiyet hasıl ettiğinden örtünmeyi gerektiren bir durumu sizlere açalım.
Bir kardeşim vardı. Çok evvel vakit bana rüyasını tabir ettirmek istemişti. Bizde "bildiğimizin ârifi olarak oluruz" dedik. Rüya başlangıcında birde beni görmüş, "hemen saçını ört", diye teklifimin peşinden üç ruhaninin gelişiyle vizyon devam edip bitmişti.
Ben rüyayı tabir ederken dedim ki;
"siz yatarken saçlarınız açık mı uyursunuz?". [Normal zamanda saçları kapalı bir bayan]
"Evet" dediğinde, "ruhâniler saçı açık kadının yanına gelmezler. Ben seni ondan dolayı uyarmışım. Başka türlü olmuyor."
Bu rüyayı destekleyen başka bir olayda bugün gerçekleşti.
Bir kardeşimizle astral seyahat uygulaması yaparken, bir veli ile karşılaşılmıştı. Fakat bu kardeşimizin, bayan olması ve o an için başı açık olduğu bir halde bulunmaktaydı.
"Nasıl o veliyi görebildiniz mi?" dediğimizde "sırtı bana dönük duruyor", dedi. Ben durumu anladım, acele bir başörtüsü getirttim. Başını örtünce vizyonda ruhaninin yüzünü gösterdiğini beyan etti.
Başörtüsü meselesinde Hz. Hatice aleyhisselâm annemiz ve Peygamberimiz  salla’llâhu aleyhi ve sellemin ilk vahyin sıhhatli olup olmadığı tetkikatı meşhur rivayettir. [*]
Bu meyanda geri kalan sohbetimizde dedim ki, "evde yalnız kaldığınız ve uyduğunuz zaman rahat etmek için muhakkak başınızı örtünüz", dedim. O evdeki örtünmeyi kabul etti. Fakat dışarıdaki için ise "örtünmeyi başarmak benim için zor olur", dedi.
Bizde evde örtünme psikolojik rahatlık için, dışarıdaki örtünme emir ise dini uygulamak için gereklidir. Ancak ev içinde örtüyü hiçbir şekilde terk etmemek gerekir dedim. Dışarıdaki örtünmeyi terkte belki günahkarlık durumu ağır olur, ancak aklın zayiliği için bir tehlike söz konusu olmaz, diye söyledik.
Ruhaniler saçı açık kadınlara yardımlarını tam yapamadıklarını anlatmış olduk. Günümüzde bilhassa soyut bilgilerin pozitivizm etkisiyle maddi deliller ile desteklenmesi için tecrübi bir hadiseden çıkardığımız sonuç bu olmuştur.
Saçı açık medyum hanımların ruhlarla konuştuğunu iddia ettiklerinde, onların gerçek ve yalan arasındaki çizgisi saçları açık celseleri varsa, gelenler süfli cinlerden başkası değildir. İspritizma deneylerinde de saçı açık kadınlarla yapılan oturumlarda gelen ruhaniler şeytani ekipten oldukları açıktır.
Ümmi bilgide dışarıda açık gezmenin ruhsat tarafını tutanlar şunu bilmelidir. İnsanların büyük bir kısmı kemal seviyede aşağı mertebelerde kalmalarından dolayı hayvanlar suretindedirler.. Bu nedenle hayvanlara karşı örtünme gerekli değildir. Ancak eğer bu hayvan koyun tipi değilde ayı, köpek cinsi şeklinde ise o zaman şerrinden emin olmak mümkün değildir.  Hayvanların şerrinden emin olmakta, kadınlarda örtü arkasına gizlenmesi ile olur ki, hayvanlar, örtüsünü hakikat üzerine örttüğünde o kadın göremezler. Örtü tipinde çarşaf en ileri seviyededir. Bunun hikmetini bilen Hristiyan âlimleri rahibelerini çarşafın benzeri ile örtmüşlerdir.
Erkelerde ki örtünme bütün ehl-i kitap ve Müslümanlarda aynıdır. Bunun bariz örneği din adamlarında görme imkanımız vardır.
Sonuç olarak, örtünmekteki kâr ve zarar ilişkisine bakmaklıyız.
İhramcızâde İsmail Hakkı

-----------

Soru
Peygamber salla’llâhu aleyhi ve sellem Efendimize ilk vahiy geldikten sonra Hz. Hatice'nin yanına gidiyor. Sakinleştikten sonra başından geçenleri Hz. Hatice'ye anlatıyor. Hz. Hatice'de onu tekrar gördüğünde kendisine haber vermesini istiyor. Hz. Peygamberimiz Cebrail'i gördüğünde Hz. Hatice'ye haber veriyor ve Hz. Hatice Peygamberimize şuraya otur vs. yönlendirdikten sonra saçını açıyor ve "Onu hala görüyor musun?" diye soruyor. "Hayır" cevabını alınca
"Ey amcamın oğlu! Sebat et! Müjdeler olsun ki, vallahi, bu sana gelen melektir; şeytan değildir!"
diyor. Bu hadisin sıhhat derecesi nedir? Bu olayı anlatarak, 'kadınların başları açık olduğunda eve melek girmez' diyorlar. Doğru mudur?
…..
Hz. Peygamber ilk vahiy aldığı zaman İslam’da örtü meselesi diye bir şey söz konusu değildir. Tesettür emri ilk vahiyden yaklaşık 17-18 sene sonra emredildi. Buna göre, Müslüman kadınlar bu dönem içerisinde başlarını istedikleri zaman açabiliyorlardı. Bu hüküm Hz. Peygamberin eşleri için de geçerlidir.
Bununla beraber, Hz. Hatice’nin peygamber efendimize gördüğünün kim olduğunu test etmek üzere başını açması ve meleğin kaybolması hadisini Taberani el-Evsat’ta rivayet etmiştir. Hafız Heysemi, bu rivayetin hasen olduğunu belirtmiştir. (bk. Mecmau’z-Zevaid,  8/256; h. no: 13935)
http://www.sorularlaislamiyet.com/soru/211154/kadinlarin-saclari-acik-oldugunda-melek-gelmez-mi.html

Not: Bazen Büyük Dosyaları tarayıcı açmayabilir...İndirerek okumaya Çalışınız.

Benzer Yazılar

Yorumlar